25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 20EYLÜL1996CUMA HABERLER Sevigen'ıten 'EJ- Eztier' SOPUSU • A N K A R A ( V V K A ) - CHP Utar.bul ''liiletvekili Melıme: Sevigrn. Mılli Eğttım BakaııMefanet Saölam'a. A;ıl Ögretin Faidilte^ mezuTİhrına îarınmayan öi'et.Ti-eDİil. hakkının MiMrdaki El- Ezher Lniversres! mezunlanna taıındağı ıdcialarıyla ı gıli bir yazılı soruönerges verdi- Sevigen. önergfsinde. El- Ezher Cniversi;esı"nı "şenat yuvan" olaraK tanımlarken. "Laik: cumhunyetırj güz nuru ger.çlerimız işs:z dolaşırken. dışarıdan şeriat eğirimi yapmış*ivil<eri öğretnıen olaraL aidınız mı"dıyesordu Sevıgen Sağlam'a ayncz. RP"nin baİîanlığa. zoruilu öğretim süresınin sekız-ıla çıkanlmaınasi konıı:>unda baskı >apıp y ap-nadıgı sorusunu da yöneltti. DYP, basım ağırlayacak • A N K A R A ( I B A > - D Y P yönetıcılerı yenı dcnonde basınla ihşkılerıni güçlendirmek. daha samımi bir divalog sağiamak. amacıyla lOgiindebir basınla sohbet toplantısı yapmayı pianlıvor. DVP Genel Sekreteri Nurhan Tekinel. basinla lOgünde bir pazarları futbol sahasında. piknik yerınde. hav uzda. kısaca Jeğişık mekânlarda sohbet toplanrılan düzerıleneceğıni açıkladı. Tekinel. "Gazetecı arkada^larımızı pazarlan gazete hapishaneMnden çıkarıp partı hap^hanebine kapatmak istemı>oru.z. Bunun için değı^ık mekânlarda bulu^mak istıyoruz" dedı. Üçpınarlar arabulucu • ANKARA (IB.A)- DYP'den ay rıldıktan s.onra partıyı kurmadan aralannda "lıderlık savaşı" başlayan Köksai Toptan ve Hüsamettın Cindoruk'u yatıştımıak ıçın BTP Çanakkale Milletvekıli Hamdi Üçpınarlar devreye girdi. Üçpınarlar. UBA'ya yaptığı açıklamada. DYP'den ay rıldıktan s-onra "bir kadro hareketi başlatılması ' koııusundakı mutabakatlarının dev am ettiğinı söyledı Toptan'la Cindoruk arasindaki lıderlık sorununun gıderılmesi ıçin "arabulucu" oldugunıı belırten Üçpınarlar. "Hem Sayın Cindoruk la hem de Sayın Toptan "la görüştüm. Büyle bir şeyin yanlış olacağını söyledim. Her ikısı de »anıyorum kı yumuşadılar. Önümüzdekı hafta ıçinde Sayın Cindoruk'u da aramıza alarak "bu ışin adıııın konulnıasını' tartışacağız" diye konuştu. Koruculara silah affı uygulamada • ANKARA (ANKA) - Bakanlar kurulu. Doğçu \e Güneydogu Anadolu Bölgesı'ndeki 29 ilde korucuların silahlarını teslim etmeleri ve kendilerine yenı ruhsat verilmesi hakkındaki \asa doğrultusunda uygulamay ı düzenlemek üzere karar çıkardı. Resmi Gazete'de yayımlanarak y ürürlüğe giren Bakanlar Kurulu kararına göre. mülki amirlerce gönüllü korucu olarak belırlenen kişılerle halen geçici köy korucusu olarak görev yapanlar 4 eylül tarıhınden itibaren 45 gün içinde ellerinde bulundurdukları tabanca. makınelı tabanca \eya hafif makınelı tüfek sınıfından silahlarını mülki makamlara teslim edecekler Sürgüne istifa yanıtı veren başsavcı Şarvan, RP ile laikliğin gölgelendiğini söyledi B İ R BAKIMA 'Devlet din kıskacmda'ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Adalet Bakanı Şevket Kazan'm "yargıdaki laik ve Atatürkçü kadrolan sürgünegönderme ope- rasvonu" olarak değerlendirilen kararname- sının ardından Mersin'e atanan Ankara Cum- huriyet Ba^savcısı Nazmi Şarvan istifa ettı. Kazan'ın. söylemiy le laıklik ılkesini gölge- lediğinı anlatan Şanan. dinin devlet işleri- ne karıştırılmasıyla laik Türkiye Cumhuri- yeti"nin **antilaik"çizgiyegerınldiğini \ur- guladı. Şanan. "Yetkisizkılınan bircumhu- riy et sa\ eısı olarak ana> asaya ay kın tasarruf \e söylemlerde bulunan bakanlar hakkında TBMM'yi göreve çağırmak isterdim" diye- rek. Kazan'ın anayasaya aykırı davrandığı- nı ıma etti. Şanan. diin Ankara Adliyesi'ndeki ma- kamında düzenlediği basın toplantısında. varsjıdakı <>örevine. Î2 Evlülöncesindeosı- •Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Nazmi Şarvan. Türkiye Cumhuriyeti'nin en büyük kazanımı olarak nitelediği laiklik ve demokrasinin. Kazan'm "Irak infaz sistemi önerisi ve kandil gecesinin kutsallığına dayandırdığı" kararlarıyla gölgelendiğini vıırguladı. rada da Adalet Bakanı olan Şe\ ket Kazan'ın elinden kura çekerek başladığını ve 25 yıl- lık hızmetinı "buruk" bir bıçımde noktala- dığını anlattı. \argıdaki hizmetinin başlan- gıcını vesonunu Kazan'ın "tayin ettiğini'* kay- deden Şanan. şöyle devam etti: "TürkiyeCumhuriyeti'nin bugüne kadar kazandığı haslet olan laikliğin \e demokrat- lığın irak'ta uygulanan infaz sistemi tartış- maları ile mübarek kandil gecesi \erilen ka- rariaıia gölgelenmemesini ha>al ederdim. Din \e de\let işlerinin bu dereee kanştırıldı- ğı \e 73 > übk cumhuriyclimi/in nasıl olup da bu noktay a getirildiğinin düşünülmemesi ge- reken birortamdagöre> yapmakisterdim." Cumhuriyet savcılarının çe^itli yasalarla ancak adı suçlularla uğra^makla yetkili kı- lındıklarını. buna kars,ın herolayda göre\e çağrıldıklarını bclirten Şar\an. ~Bö\le\et- kisiz bir cumhuriyet sa\ cısı olarak anavasa- va avkın tasarruf \e söylemlerde bulunan bakanlar hakkında da ben TBM.Vl'yi göre- \e çağırmak isterdim" dedi. Ankara Adlı N'argı Adalet Komisvonu ola- rak Adalet Bakanı Kazan'ı kutlamak için randevu istemınde bulunduklarını. ancak bu um.agdan Oral Çelik'e tepki 'Hezeyanlannı hayretle izliyoruz' ANKAR.A (Cumhuriyet Bürosu) - Lğur Mumcu Araijtırmacı Gazetecıiık \"akfı (um:agı. geçen hafta sonu Türkıye'ye ıade edılen ülkücüOralÇelik'ın.bom- balı bırsuıkasıtakatledılen y azanmız LğurMumcu'ya yönehk "heze>anlannı hay- retle izlediğini" bıldırd'ı. Mumcu. gazetecı-yazar Ab- di İpekçi'nın sılahlı bir su- ıkast sonucu öldürülmesının sorumlu»unun Cehk oldu- ğunu ortaya çıkarmıştı. um:ag'dan dün yapılan yazılı açıklamada. ipek- çi'nın katıl zanlısı olarak Türkıye'ye ıade edılen Çe- lik'ın. çıkarıldığı mahke- medekı sözlerımn\eheze- yanlannın hayretle ızlendı- ğı belırtıldı. Mumcu'nun gerçek ol- mayan hıçbır konuda söz söylemedığı \e yazı yaz- madığı anıtnsjtılan açıkla- mada. Ipekçı cınayeti ile ıl- gılı ıkıncı dasanın. \lum- cu'nıın belgelere dayanan. titız ınceleme \ e çalıs.mala- n sonucu acıldıâı \ uraulan- dı. Açıklamada. Mum- cu'nun ya^amı boyunca. Cehk dahıl hıç kımseye ıf- tıra atmadığına dıkkat çekı- lerek. "Dayanaksızvç bel- gestz bir tek satın yoktur. Aynca Mumcu'nun iyi bir hukukçu olduğu da unutul- mamalıdır. Topluma ger- çekleri aktarmaktan başka sııçları nlmayan insanların katktlilnR-sinin acısını hem tüplıım hem de birey sel ola- rak ilk günkü sıcaklığını y i- tirmedenyaşıvoruz" denıl- dı. um:ag'm. Ipekçı cına- \etı da\ aMiıda sonuııa kadar Ipekçı aılesınınyanında ol- duğu v urguianan açıklama- da. şöyle de\am edıldı: " Lğur Mumcu. sağhğın- da, bir meslektaşının katle- dilmesinin soruşturulması- na sahip çıktığı gibL biz de \akıf olarak teröre kurban veren ailelerin acılannı pa> - laşmakta, gerçeklerin orta- \a çıknıası için yaptıkları mücadeleyi adım adım izle- mekte \e destektemektey iz. Şuna inanıyoruz ki. Türk adaleti. çok gecikmeli de ol- sa. gerçek suçlulan yakala- ınakla kalmay ıp tüm bağ- lantılannıdakamuoyunun gözleri önüne bir gün sere- cektir." Ugur Mumcu. gazeteci- yazar Abdı Ipekçi'ninöldü- rülmesı ile ılgılı araştırma- lan sonunda. cınayetın as- lı faılının Oral Çeİik oldu- gunu ortaya çıkarmıştı. Mumcu "Papa-Mafya-Ağ- ca" adlı kıtauında; cınayet- le ılgılı olarak tutuklanan Mehmet Aü Ağca'nın. ifa- delerınde Cehk adını gizle- dığını. açıklamaya karar \erdığı sırada da Oral Ce- hk ve arkadaşlan tarafın- dan Kartal Cezaevı'nden kaçırıldığını belgelerıyle ortaya koymuştu. Ceiık. Türkıye'ye ıade edildikten sonra Istanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesı'nde- kı sa\ unmasında. suçsuzol- masınakarşın. Mumcu'nun adını Ipekçı cınayeti ile Pa- pa suikastına karıştırdığını ıddia etti. Mahkemece tu- tuklanan C/elık. Mum- cu'nun. "Türkiye'dekisağ- sol çatışmasını İtaha'ya taşımak amacıy la adını or- taya attığını" öne sürdü. Mumcu kitaplarmı korsan basana hapis ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bombalı bir suikast sonucu katledilen gazetemiz yazan l'ğur .Mumcu'nun yapıtlarının korsan baskısını yapan pazarlamacı Hikmet Koçak. 3 ay hapis ve 300 bin lira para cezasına çarptınldı. Cezanın paraya çevnlmesi istemi mahkemece reddedildi. Lğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik \'akfı'ndan (um:ag) yapılan jçıklamaya göre. üğur \lumcu kitaplarının korsan baskısını yapan pazarlamacı Koçak'ın Izmir'deki bürosunda ihbar üzenne yapılan aramada. Mumcu'nun 23 yapıtından oluşan 58 takım kitap. kolıler halinde ele geçirildi. Kitaplann yayıncısı Tekin Yay ınevi. Hikmet Koçak aleyhine mahkemeye başv urdu. Ankara 14. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen ve Uğur Mumcu'nun ağabeyi avukar Ce\han .Mumcu'nun müdahil vekil olarak katıldığı davada. Yargıç ^'aşar Lrkan. sanık Koçakı 3 ay hapis ve 300 bin lira para cezasına çarptırdı. Yargıç Lrkan. 17 eylül tarihli karannda. sanığın. cezanın tecili \eya paraya çevnlmesi yolundaki istemini de reddetti. Bakanlar anayasayı çiğniyor' Kazan tarafindan Mcrsin'e sürgiin edilen Şarvan, din işlerinin de\let işlerine kanştı- nldığını \e laik, demokratikcumhuriyetin antilaik çi/.gi\e getirildiğini belirterek. w Yet- kisiz kılınan bir cumhuriyet savcısı olarak anay asaya ay kırı tasarruf ve sö\ lemlerde bu- lunan bakanlar hakkında TBMM'yi görev e çağırmak isterdim" dedi. (Fotoğraf: A A) istemlerinin kabul edilmediöini anlatan Şar- v an. "Kendi adliyesi ile küs olan bir bakanın bu davranışından dolayi hu/ursu/ olmasını isterdim. Komisyon b>-pass yapılarak, baş- kan \e üvelerinin muvafakatlan alınmaksı- zın adliye personelinin oradan oraya alınıp \erilmediği bir dönemde çaiışmak isterdim " dedi. Şanan. kararname taslağının günde- me gelmesinin ardından kendisine aıt olma- yan sözler nedenıyle hakkında soru^turma açıldığını anımsatarak şunları söyledi: ~Eğer hakkımda soruşturma varsa. bunun mafy a ile bağlanbJanmı. malvatiığımı. An- kara Adliyesi'ndeki yolsuzluğumu. usulsü/- lüğümü \ebaşansızhğımı araştıran bir soruş- turma olmasını isterdim. Ankara Adliye- si"nin 30yıllıkgeleneğine ay kın olarak gerek- sizvegerekçesiz Ankara dışına atanmamı haz- medemediğim için istifa ediyorum." ^argıda büyük >ehirlerde göre. yapan başsavcıların emekliliğeayrılmamalarıdu- rumunda Yargıtay'a seçildik- lenni kaydeden Şanan. gele- neğin bozulmasının alışkan- hğa dönüşmemesı için istifa ettiğiniaçıkladı. Şarvan. gö- rev süresince laiklik ve Ata- türkçülük konusunda taraflı olduğunu 21 Eylül 1995'te Adliye önündeki Atatürk Anı- tı'nınaçılışındayaptığı konuş- madanalıntılaryaparak anlat- tı. Şarvan. atandıgı göreve gitmemesınde Mersinlilerin ilgisı olmadığını. yargı gü- vencesi adına istifa ettiğini de sözlerıne ekledi. tstifasının ardından ne y a- pacagına ilişkin bir soruyu yanıtlayan Şarvan, henüz ka- rar vermediğinı. gelecekte mesleğe de dönebileceğini. ancak av ukatlık yapmayaca- gını belirterek. "Hiçbirgaze- teye siyasete katılacağım yo- lunda görüş bildirmedim. Si- yaseti düşünmedim. Müstafi bir Ankara CumhuriyetBaş- sa\cısı'nın onuruna yakışır bir iş yapacağım" dedi. Şar- van. bir ba^ka gazetecinin da- ha önce benzer atamaların yapılıpyapılmadıgı yolunda- ki sorusuna da. "Hiçbir hü- kümet bir Ankara Cumhuri- yet Başsavcısı'nı siyasi görüş- İeri nedeniy le Ankara dışına atamamıştır. Ben protestoet- mek için istifa ediyorum" de- di. Şanan. kararnamenin la- ik ve Atatürkçü yargı kadro- larının tasfıyesi olarak deger- lendirildiğine ilişkin görü>- lerinin sorulması üzerine. "Laik ve Atartirkçüler mi se- çildi.yoksa siyasi iko'dann işi- ne gelmeyen kişiler mi seçil- di. onu tam olarak bilemiyo- rum. ama bu yönde bir izle- vanıtını verdi. nım \ar A D D ' n i n 7 y ö n e t i c i s i a k l a n d ı Atatürk'ün sözü beraat etti •Cide ADD yöneticileri 19Mayıs'ta üzerinde Atatürk'ün özdeyişinin yazılı olduğu pankarîı asmaktan yargılandı. Bir anlamda Atatürk*ün yargılandığı da\ada mahkeme, 7 yönetici için beraat karan verdi. HULYA TOPCL CtDE - Atatürk'ün bir özdeyişinin yazılı olduğu pankartı dernek binası önünde astıkları gerekçesiy le haklarında "izinsiz pankart asmak \e Dernekler Kanunu'na muhafefet etmek" suçlarından da\a açılan Atatürkçü Düşünce Derneğı (ADDl Cide Şubesi'nın 7 yöneticisi beraat etti. ADD'nin Türkıye'nın dört bir yanından yönetici ve üyelerinın de katıldığı duruşma sonrasında bir açıklama yapan ADD Genel Başkanı Suphi Gürsoytrak. tüm kamu görev lilerini Atatürk'ün sözlerını okumaya \e öğrenmeye çağırdı. ADD Cide ŞubeM Başkanı Güner Gürsoy. şube üyeleri Hamiyet L rkmez. Yahya C'evdet l sta. Haıııit Göktepe, Recai \ ılmaz. Suzan Tarakçı ve Nevzat Ece. 19 Mayıs Atatürk'ü Anma ve Gençlik \e Spor Bayramı kutlamaları kapsamında 17 Mayıs 1996 tarihinde dernek binası karşısındaki birkavak ağacına Atatürk'ün. "Düşüncezor \e şiddetle. top ve tüfekle asla öldürülemez" sözünün yazılı olduğu pankartı asmışlardı. Kimliği bilinmeyen bazı kişılerin Kastamonu \alisi Aydın Arslan'a "*PKK"nin propagandası yapılıyor" ihbarı üzenne Vali Arslan. Kaymakam Ahmet Soley'e pankartın indinlmesi talımatını vermişti. Dernek yönetıcilerının karşı çıkmasıııa rağmeıı pankart. 19 May ıs'ta enınıyet göre\ lilerince ycnııden ındırılıııı^. dcrneğin 7 yönetıcı.si hakkında Cide Cumhuriyet Savcısı Yakup Aydın tarafindan "izinsiz pankart asmak ve Dernekler kanunu'na muhalefet etmek" suçlarından 2.5 y ıla kadar hapis cezası istemıyle dava açtırılmıştı. Cide Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın geçen oturumunda savcı Yakup Aydın esas hakkındaki görüşünü .sunmuştu. Aydın. bilırkişının olay yerinde keşıf yapmasını istemişti. Cide Asliye Ceza Mahkemesi'nde dün yapılan duruşmaya ADD Genel Başkanı Suphı Gürsoytrak. derneğin İkinci Başkanı Tevfik Kızgınkaya. Genel Sekreteri Vahit Yılmaz. ÂDD Bartıu. Caycuma. Kırklareli. Kastamonu. İnebolu. Zonguldak. Kurucas,ıle şube yöneticileri ile çok savıda üvesi katıîdı. Sanıklann savunmasını üstlenen 10 avukat. duruşmada söz alarak bıhrkışinın "pankartın gelenek^e göreneklere uy gun olarak asıldığını" belirten raporuna itırazlan olmadığını söylediler. Mahkeme Başkanı Eyüp Yeşil ise Atatürk Dil ve Tarih Kurumu'nun pankartta yazılı olan sözü Atatürk'ün. Fransız lhtilali'nin yıldönümü nedeniyie yapılan bir toplantıda yaptığı konuşmada söyledığinı bildiren yazısını okudu. Esas hakkındaki görüşünü mahkemeye sunan savcı Yakup Aydın. şube yöneticilerinin pankartı ideolojık biramaçla değil. günün anlam ve önemine uygun biçimde astıklarını belirterek sanıklann beraatını ıstedı. Savunma avukatları da savcının görüşüne katıldıklarını vurgulayarak müvekkillerının beraatlerini talep ettıler. Son sözlerı sorulan sanıklar ise pankartın indirilmesinin onurlannı kırdığını. ancak geç de olsa bu yanlışın düzeltıldığını söylediler. Bazı sanıkların duruşma sırasında ağlamalan dikkat çekerken mahkeme başkanının karan okumasıyla duruşma salonunun havası bir anda değişti. Mahkeme başkanı olayda suç unsuruna rastlanmadığını belirterek sanıklann beraatine karar verdi. Atatürk'ün sözünün yazılı olduğu pankartın da derneğe teslim edilmesi kararlaştınldı. Şevket Kazan'm ikinci sürgün kararnamesi E\tN GÖKT.AŞ AN"K.\R.\-Adalet Bakanı Şevket Ka- zan'ın cezaevi müdürleri için hazırladı- ğı "sürgün kararnamesi"yle görev y er- Teri değiştirilen cezaev i 1. müdürlerinin bugün ikinci bölümünü yayınlayoruz: Batman Kapalı Cezaevi 1. Müdürü Sıddık Ertürk Ankara Çocuk Islahev i 1. Müdürlüğü'ne: Ardahan Kapalı Cezaev ı 1. Müdürü \edat Engin. Saruhanlı Ka- palı Cezaevi 1. Müdürlüğü'ne: Ceyhan Özel Tip Cezaev i 1. Müdürü Ertuğrtıl Ko- zan. Gümüşhacıköy Kapalı Cezaevi I. Müdürlüğü'ne: Kırşehir E Tipi Cezaev i 2. Müdürü Ramazan Kılıçkaya. Ce\ '.ıan Özel Tip Cezaev i 1. Müdürlüğü'ne. Bıt- lis Kapalı Cezaev i 1. Müdürü Mustafa Kolukınk Keban Kapalı Cezaev i I. Mü- dürlüğü'ne: Metrıs Kapalı Cezaevi 2. Müdürü ErginAktürk Bıtlıs Kapalı Ce- zaevi 1. Müdürlüğü'ne: Çanakkale Ya- rıaçık Cezaev ı I. Müdürü Şakir Turgav. L zunköprü Kapalı Cezaev i 1. Müdürlü- ğü'ne: \an Özel Tip Cezaevi 2. Müdü- rü Kenan Mutlu. Çanakkale Yanaçık Ce- zaevi 1. Müdürlüğü'ne; Keçiören Yan- açık Cezaev i 2. Müdürü Metin karakaş. Dalaman Tarım Açık Cezaev i 1. Mü- dürlüğü'ne: Düzce Kapalı Cezaevi 1. Müdürü YükselGörür. Akçakoca Kapa- lı Cezaevi 1. Müdürlüğü'ne; Istanbul Özel Tip Cezaev i 1. Müdürü Mustafa Ye- leğen. Gerede Kapalı Cezaev i 1. Müdür- lüğü'ne: Edırne Kapalı Cezaevi 1. Mü- dürü FarukÇelik Çorlu Kapalı Cezaev i 1. Müdürlügü'ne; Eskişehır Özel Tip Cezaev ı 1. Müdürü İlhan Yavuz. Bılecik Özel Tip Cezaev i 1. Müdürlüğü'ne: Kır- şehir Yanaçık Cezaevi 2. .Müdürü Hu- lusi Sağır. Eskişehir Özel Tip Cezaev i 2. Müdürlüğü'ne: Erzincan Yanaçık Ce- zaev i 1. Müdürü İdrisKoçbay. Lülebur- gaz Kapalı Cezaevi 1. Müdürlüğü'ne: Erzincan E Tipi Cezaev i 1. Müdürü Ali Demirtaş. Erzincan Yanaçık Cezaev i 1 Müdürlüğü'ne: Erzurum E Tipi Cezaev i 1. Müdürü Mehmet Özdemir. Batman Kapalı Cezaevi 2. Müdürlüğü'ne: Oltu Kapalı Cezaevi 2. Müdürü ErhanÖzer. Erzurum E Tipi Cezaevi 1. Müdürlü- ğü'ne: Gebze Ozel Tip Cezaevi I. Mü- dürü Hasan Kuzu. Türkoğlu Kapalı Ce- zaev i 1. Müdürlüğü'ne: Ankara Kapalı Cezaev i 2. Müdürü Mustafa .Meriç. Geb- ze Özel Tip Cezaevi I. Müdürlüğü'ne; Gemlik Kapalı Cezaevi I. Müdürü Er- tem Eryemez. Babac>kı Kapalı Cezaev ı 1. Müdürlüğü'ne: Samsun E Tipi Ceza- evı 1. Müdürü Hayati Tuncel. Gemlik Kapalı Cezaevi 1. Müdürlüğü'ne; Iskı- lıp Yanaçık Cezaevi 1. Müdürü Turabi Gümüş. Arguvan Kapalı Cezaev i 1. Mü- dürlüğü'ne: Iskilip Yarıaçık Cezaevi 2. Müdürü NaşitAkşit. İskılıp Yarıaçık Ce- zaev i 1. Müdürlüğü'ne: Iskenderun Özel Tip Cezaevi I. Müdürü Reşit Adıgüzei. Gürün Kapalı Cezaevi 1. Müdürlüğü'ne: Istanbul Bayrampaşa Kapalı Cezaevi Adli Suçlar Böliinni 1. Müdürü Fehmi Demir. Vize Kapalı Cezaevi 1. Müdür- lüğü'ne: Kocaeli Kapalı Cezaev i I. Mü- dürü Hafit kaya. İstanbul Bayrampaşa Kapalı Cezaev i Adli Sııçkılar Bölünıü 1. Müdürlüğü'ne: Karabük Kapalı Cezaevi 1. Müdürü Veli Lea. Gediz Kapalı Ce- zaev 11. Müdürlüğü'ne: Kars Kapah Ce- zaev i 1. Müdürü îhsan Yıldınm. Doma- niç Kapalı Cezaevi I. Müdürlüğü'ne: Rize Kapalı Cezaevi 2. Müdürü N'aci Aksoy. Kars Kapalı Cezaevi 1. Müdür- lüğü'ne: Adana E Tipi Cezaevi 2. Mü- dürü Asım Avluk Kılıs Kapalı Cezaev ı I. Müdürlüğü'ne: Mersin E Tipi Ceza- evi 1. Müdürü Mustafa Dağdartan. El- malı Kapalı Cezaevi I Müdürlüğü'ne: Muş E Tipi Cezaevi 1. Müdürü Musfa- fa Kaya. Fethıye Kapalı Cezaev i 1. Mü- dürlüğü'ne: Çankın E Tipi Cezaev i 2. Mü- dürü Abdullah Demirci. Muş E Tipi Ce- zaev ı 1. Müdürlüğü'ne: Sakarya E Tipi Cezaevi 1. Müdürü Halil Şen. Sandıklı Kapalı Cezaev i 1. Müdürlüğü'ne: Ivrin- di Kapalı Cezaev i 1. Müdürü Duran Cey- lan. Kocaeli Kapalı Cezaevi 1. Müdür- lüğü'ne: Sandıklı Kapalı Cezaev i 1. Mü- dürü Gürsoy Bilaloğlu. Keçiborlu Kapa- lı Cezaev i 1. Müdürlüğü'ne: Trabzon E Tipi Cezaev i 1. Müdürü ÖmerÇakmak- tepe. Samsun E Tipi Cezaev i I. Müdür- lüğü'ne: Van Özel Tip Cezaevi I. Mü- dürü Abdulselam Aşan. Dörtyol Kapalı Cezaevi 1. Müdürlüğü'ne: Sıvas Yanaçık Cezaev i 1. Müdürü Nazmi Ballı. Gürün Kapalı Cezaev 12. Müdürlügü'ne; Gürün Kapalı Cezaevi 1. Müdürü Burhan Ça- lapkulu. Sıvas Yanaçık Cezaev i I. Müdür- lüğü'ne. BİTTİ SERVE'R TANİLLİ KomunistDuşunce Gerçekten Öldiî mü? Daha dün diyebileceğimiz bir tarihte. Berlin Duva- n'nın, sonra da Sovyetler Birliği'nin yıkılışıyla dünya- da estirilmiş şenlik havasını unutmak mümkün değil. Korkunç birpropagandanın hemen arkasından kitap- lar sökün etti. Bunların içinde. tarihin sonunun geldi- ğini ilan etmeye kadar varan cıddilik yoksulu çabalar da vardı. Öte yandan. ağırbaşlı görünüşte, ama or- taya attığı bir tez olmadığı gibi eleştirisi kum üstüne yazılı kimi eserlerdeyayımlandı. François Furet'nin, 1995'te çıkardığı Bir Hayalin Geçmişi. 20. Yüzyılda Komunist Düşünce Üstüne Deneme, bunların akla ilk gelenlerindendir. Vaktiyle Fransız Komunist Partisi'nde üyelik de yapmış Furet'nin çalışması. her yanda alkış üstüne alkış aldı. Şimdi ayaklar bir parça suya ermiş halde. Meyda- nı boş bulup nara atma dönemi son buluyor gibi. Bir soru sorma aşaması başlıyor. 10 eylül günlü Le Mon- cfe'da Dominique Dhombres'un yayımladığı "Komu- nist Düşünce Gerçekten Öldü mü?" başlıklı yazıyı gö- rünce bu sonuca vardım. Makale, François Furet'ye yanıt verme amacıyla, Komünizm Üstüne Belli Bir Dü- şünce adıyla şu son günlerde çıkan Denis Berger ile Henri Maler'in kitabını ele alıyor, arkasından da Marksist düşüncenin yeniden canlılık kazanmasının örneklerini sıralıyor. Alabildiğine ağırbaşlı bir kitap ve bir yazı. Üzerinde durulan noktalardan biri şu: Marksizm, Fu- ret'nin söylediği gibi öyle burjuvazinin katlanndan ge- len gençlerin içlerinde duydukları utancı atmak için sarıldıklan bir görüş değil. uğruna milyonların yaşam- larını verdikleri ve -nıçin yadsımalı- başka yığınla in- sanın da o yüzden acılar çektiği bir ideoloji. Fransız Devrimi gibi Ekım Devrimi'nın de evrensel niteliğini duygusal açıklamalarla anlatmak nasıl olur? Sonra bolşevizm ile faşizm, "burjuva parlamenta- rizınine duydukları tiksintı"de birleşseler de. bura- dan kalkıp onları, Furet'nin yaptığı gibi "ikiz kardeş- ler" olarak ilan etmek yanlıştır. Komünizm, bir sos- yal. giderek tarihsel bir harekettir, öyle kafadan so- yutlamalarla onu değerlendirmek mümkün değildir; aynca. liberal demokrasi, siyasal ve sosyal sistemle- rin, ona bakıp değerlendirıldikleri ve mahkûm edildik- leri tek ölçüt olamaz. Böyle yapılırsa. demokrasinin, giderek tarihin saatıni. bir yerde "Beyaz Saray'ın Sa- af/"ne göre ayarlamak gibi bir tersliğe düşülmüş ol- maz mı? işte Furet'nin kitabına yöneltilen eleştiriler. Hatırlatmak isterim: Marksizm. bırdünyagörüşüol- masının yanı sıra bir "düşünme yöntemi"d\r de. Na- sıl Modern Çağ'a girerken düşünce dünyasında - Descartes'ın öncülük ettiği- bir yöntem kavgası ya- pılmışsa. Sanayi Devrımi'nin arkasından. onun orta- ya koyduğu sorunları çözmek üzere başlayan yeni bir yöntemaranışı "materyalistdiyalektik"yönteme var- mıştır. Çağımızın sorunlarını onunla anlayabilirsiniz. Marksizmden yola çıkan -ya da çıktığını söyleyen!- kimi siyasal rejimlerin başarısızlığı, bu gerçeği gölge- leyemez. Vaktiyle Sartre. Marksizme bakıp "Zama- nımızın aşılmaz felsefesi" derken en başta kastettiği de buydu sanıyorum. Akla karşı akımların salgınma uğramış bir dünyada vebirTürkiye'de, aydınların üzerinde önemledurma- sı gereken bir konudur bu yöntem sorunu. Akla kar- şı metafiziğe. dahası dinsel metafiziğe sığınıp toplu- ma mesaj verenlerin cirit attığı bir ortamda, sığınaca- ğımız tek kale, "eleştirel ve diyalektik aklın" kalesidir ve onun sılahlarıdır. Marksizm. başta onun düşünme yöntemi, bugün de "onsuz olmaz" haldedir. Dominique Dhombres'un yazısında belirttiği gibi Batı'da, bu dünya görüşü. her türlü resmi felsefenin uzağında, giderek şu ya da bu iktidarın aforozuyla kar- şılaşma kaygısını duymadan. nesnel ve ağırbaşlı dü- şüncenin ve incelemelerin konusu durumuna geliyor yeniden. Kitaplarıyla, dergileriyle, konferans ve kongreleriy- le... Darısı ülkemizin başına! Bu bahsin üzerine olanca ciddiliği ile eğilmeliyiz biz de. Türkiye'nin burjuvaları ne ölçüde izin verecek- lerdir buna? Vaktiyle ne kadar vermişlerse o kadar!.. Ama yolları açmak da yine biz aydınlara düşmüyor mu? Ara$tırma heyeti acil yardım istedi 'Tunceli dünyonın en büyükhapishanesV İstanbul Haber Senisi - Tuncehdeüçyıldanberi uy- gulanan gıda ambargosunun daha da ağırlaştırılması. Mazfum Mansuroğlu nun özel tım tarafindan öldürül- düğü iddiası ve bazı ilçele- re ulaşımın engellenmesı olaylarını araştırmak üzere bölgeye gıden heyet düzen- lediği basın toplantısında Tunceli ıçin "Acil yardım. acilgöre\ \eacüeylem"'çağ- rısında bulundu. Tunceii'den gelen yakm- malarüzenne. Tunceli Kül- tür ve Dayanışma Derneğı öncülüğünde İHD. Mazlum Der. Barış İçin Bir Araya Çalışma Grubu. Toplumsal Hukuk Araştırmaları Vakfı. KESK temsilciieri. gazete- ci.yazar v e sanatçılardan olu- şan bir heyet 11-13 eylül ta- rihleri arasında bölgeye gi- derek olay ları yerinde ince- ledi. Tunceli izlenimlerini belgelerle basın toplantısın- da anlatan heyet üyeleri. Tun- celi'nın büyük bir cezaevi- ne dönüştürüldüğünü öne sürdü. Tunceli'nin Ovacık. Hozat. Nazımiye ve Pülü- mür ılçeleri ile Mazlum Mansuroğlu'nun öldürüldü- ğü Çemre'ye gidi^i engel- lenen heyet. ilkgünElazığ'a yerleşen köy ü y akılmış Tun- celilerin sorunlarını dinle- di. 1994 yılından bu yana Tunceli'nin 420 köyünden 287 'sınin boşaltıldığını be- lırten heyet üyeleri, köylerı boşaltılan v e Elazığ'da yok- luklar içinde yaşama savaşı veren binlerce insanın so- runlannı şöyle sıraladı: - Hiç zaman tanınmadan ev lerinden, köylerinden atı- lan insanlarellenndeki hay- vanlan yok pahasına satmak zorunda kalmışlardır. Bu- güne kadar da geçimlerini elde av uçta kalan birkaç ku- ruşla sürdürmüşlerdir. Bu para birtikçe insanlaraçlık- la karşı karşıya kalmışlar- dır. - Elazığ'a göçenler ara- sında büyük bir işsizlık ya- şanmaktadır. Kent içinde Tuncelililer yaşlı-genç so- kaklara düşmekte. akşama dek günlük geçimlerini sağ- layacak bir iş peşinde koş- maktadır. , - Hiçbirgelinolmayanin-; »anlar. başlannı sokacak bir ev bulmaktagüçlükçekmek-' te. buldukları ev lerin kirası-, nı ödeyememekte. küçücük" evlerde birkaç aile üstüste yaşamaktadır. Heyet üyeleri. Elazığ-Tun- celi arasın'daki un değirmen- lerınin tümünün özel tim ta- rafindan kapatıldığını. mahal- lelerin tel örgülerle çevrile- rek giriş çıkışın sıkı dene-' tim altında tutulduğunu. Tun- celi'de bulunan devlet me- murlan iki yılda bir terfi et- tırilirken Tunceli doğumlu memurlann üç yılda terfi et- tirildiğini vekarneyebağla- ııan gıda ambargosunun da- ha da kısıtlandığını belge ve örneklerle anlattılar.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear