14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURlYET 5TEMMUZ1996CUMA HABERLER RP, güvenoyu atağında • ANKARA (UBA) - Dinar afet konutlarında yaptığı incelemeler sırasında gazeteeilerin sorulannı vanıtlayan Bavındırlık \e Iskân Bakanı Cevat A>han. •'Pazartesi günü yapılacak uü\enoylama!>ında • REFAHYOL'un mutlaka güven alması şarrtır. Gerekirse ABD'de teda\i gören Aydın Menderes'ı gü\enoy!amasına getireceğiz" dedi. Meclis çalışamadı • ANKARA (ANKA)- TBMM Genel Kurulu'nun RP'li Yasin Hatipoğlu ba*kanlığında vapılan oturuınuna çok az sayıda milletvekili katıldı. Hatipoğlu. hiçbir millet\ekiline gündem dışı söz \ermezken. Metin Göktepe Cinavetini Aras,tırma Komısyonu'na. raporunu vazması için l aylık ek siire verildi Hatipoğlu. daha sonra gündemde görüs,ülecek yasa tasansı ve önerısi bulunmadığı için oturumu kapattı. TBMM Genel Kurulu. hükümet programı üzerindeki görüşmeler için yarın saat 15.00'te toplanacak. 1 Mayıs komisyonu • ANKARA (ANKA)- Istanbul'daki l Mayıs olaylannın nedenleriyle buradakı olaylarda gereklı önlemlerin alınmadığı iddialannı araş.tırmak üzere kurulan Meclis araştırma komisyonu. Istanbul Valisi Rıd\an Yenişen'in ıfadesıne başvurmayı kararlaştırdı. (,'alışmalarını Istanbul'da sürdürme kararı alan komisyon. mağdur olan vatandaşlar ve mıtingı bitirmeM gerekirken. bitirmediği iddiaedilen hükümet komiseri gibi olaylarla ilgisı bulunan kısjlerle uörüşme kararı aldı. Emek Partililere dava • ANKARA (Cumhuri\et Bürosu) - Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı. Enıek Partisrnin kapatılması istemiyle Anavasa Mahkemesi'ne açılan davayı protesto etmek amacıvla parti genel merkezi önünde gosteri \apan 28 partili hakkında dava açtı. Başsavcılıkça hazırlanan ıddianamede. sanıklann 2911 sayılı Toplantı ve Gosteri Yürüyüsjeri Yasası'na aykın da\randıkları öne sürülerek. haklarında 1 yıldan 3er yıla kadar hapıs cezası ısteminde bulunuldu. İddianamenin son bölümünde aynca 18 yaşını bitirmemis, 4 sanığa. TCY'nin "ceza indirimi" fiilini düzenleyen 55-3. maddesınin uygulanması talepedildi. "Dedikoducu" davasına onama • ANKARA (AA) - Yargıtay. ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'a. yayımlanan bir kös.e yazısında. "Pis dedikoducu" diyerek kişilik haklanna hakaret ettiği gerekçesivle Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından 300 mihon lira tazminata mahkûm edilen Sabah gazetesi ile köşe yazan Necati Doğru hakkındaki karan onadı. YDH'den Yılmaz ve Ecevit'e öneri • İstanbul Haber Senisi - Yeni Demokrasi Hareketi Genel Başkanı Hüsevin Ergün. Mesut Yılmaz ve BülentEce\ifinRP-DYP koalisyonunun kurulmaması için haklı olarak çaba harcadıklarını belirtti. Yılmaz ve Ecevit'ın RP-DYP koalisyonunu engellemek için hemen bir koalisyon protokolü \e bir hükümet programı hazırlamaları gerektiğini vuraulavarak "Bu protokol ve programı AP. DSP. CHP. BBP. bağımsızlar ve DYP'den kopacaklara hemen imzalatmalıdırlar. Eğer bunu vaparlarsa daha -bngünden R i ^ k olur" dedi. Düzeltme • Dün yayımladığımız Kitap Eki'nin tarihı bir yanlış.lık sonucu 3 temmuz olarak gözükmektedır. 4 temmuz olarak düzeltir. yanlışlıktan dolavı okurlarımızdan özür dilenz. İP lideri Perinçek, Söylemez operasyonunu Çiller-Ağar ikilisinin önlediğini söyledi 4 Mafya güvenoyu istiyor'.ANKARA(CumhuriyetBürosu)- tşçi Par- tısi Genel Başkanı Doğiı Perinçek. RP-DYP koalisvonunudeğerlendırirken "Suçörgütie- ri koalisvonu kuruldu. şimdi giheno) u peşin- de.Malyagüvenoyu istiyor~dedi. Başbakan Yar- dımcısı ve Dışişleri Bakanı Tansu Çiller'inbaş- bakanken kurduğunu öne sürdüğü özel istıh- barat örgütündeki "Emre Dinç" adlı bir v üz- başıyı belirlediklerini bildıren Perinçek, adı geçen kisinin "Sabancı Center" suikastlam- la da ilgisi bulunduğunu ıddia etti. Perinçek. "dev lete sızan mafya" olarak adlandınlan Sö\ - lemezkardeşlerçetesineilişkınopera;>>onun. DYP lıderı ıle İçişleri Bakanı Mehmet Ağar tarafından önlendiğini sa\undu. Perinçek. dün düzenledıği basın toplantı- sında. ~koalis>on ortakiannın >erüstünde to- kalaştıklannı. ama pazartık ve anlaşmaları >eralnnda>aptıklannı" *av unarak "Açıklanan protokol \ilrin içindir. Gerçek protokol ise. halka \e cumhuri\ete karşı bir suç protoko- lüdür \e bu nedenle gizlidir" dıve konııijtu. Perinçek. şunlan söv ledı "\İaf\a ile iç içe bir gizliörgüt kuran, bu örgüte örtülü ödenek- ten 500 mihar lira\ı >eren Çiller. başbakan vardınıcısıdır. Smlemezler çetesinin babalan hükümete girmiştir. Cumhuri\et de\rimini uknıavı amaçlavaıı RP. iktidann başındadır. Sıvas katliamını gerçekleştirenlerin a\ukatı, AdaletBakanligTnagetirilmistir.Erbakan.en sonundalMF'nin.MüsteşameÇekiçGüçKo- mutam'mn \a\eri olmııştur. Erbakan. a>nca 6 günden beri ABD varandas.1 Çiller'in suç or- tagıdır." Son günlerde orta\ a çıkanlan Söv le- mez kardeşjerçetesınin. % Türk Gladiosu'nun bir parça.sı olduğunu belırten Perinçek. >ö\ le konuştu "Çokaçıknr: bu ortaklık. bü\ iik suç- ların üzerine gidilmesini önlemek ve daha hü- >üksuçlarişlemekiçin kurulmuştur. Milkne- kili satın almak. mafŞanın son e\lemidir. Çil- lerin örtülü örgütünün " Sö\ lemezler çetesi' diye anılaıı tetikçilerden bazılannın işlediği suçlar açığa çıkmıştır. Bu çetenin. Türk Gla- diosıı" na bağlı olduğunu daha önce belirtmiş- tik. Bü saptamanıı/ basın tarafından doğrulan- dığı hakk'.\ürüıülen operas>on. Çiller-Ağar eki- binin çev resine da>anınca durdurulmuştur." Perinçek. Söylemez karde^ler çetesınin. Çiller'in örtülü örgütüne giden ipuçlanndan bin olduğunu öne sürerek bu gerçeği ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın da başba- kanlık makamından açıkladığını söşledi. Pe- rinçek. sözlenni şö\le sürdürdü: ~\eni iktidarda İçişleri Bakam'na düşen göre\, Çiller çe\ resinin bü> ük suçlannı ka- patmakoiu>or. De>letin > üLsek göre\lerinde bulunmuş ba/ı sorumlular. Çiller ile Sö>le- mez çetesi arasındaki bağlantılan bilmekte. fa- kat pazarlık kozu olarak dos>alarında sakla- maktadııiar. Llkenin kaderi poker masasına \atinlmaktadir. Mesut Yılmaz. İsmet Sezgin >eNecdet Menzır. bü\üksorumluluktaşı>or- lar. bildikJerini gü\eno\lamasından önce ka- muo\una açıklamak /orundadıriar." Sayıştay Yasası'na dava ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) -Cumhurbaş- kanı Süleyman Demirel. Sayıştay Yasası'nın bazı maddelerinde degişiklik yapan yasa için Anayasa Mahkemesi'ne dava açtı. Demirel. Sayıştay Başka- nı'nın. TBMM'nın beşte üç çoğunluğuyla değışti- rilebıleceğıni öngören hük- mün. ana> asa\ a a> kın ol- duğu göriişünü bildirdi. Cumhurbaşkanı Demi- rel. Sayıştay Yasası'nın ba- zı maddelerinde degişik- lik yapan vebirmaddeek- leyen yasayı onayladı. Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nce vapılan açık- lamada. Demirel'in. Ana- yasa Mahkemesi'ne de ip- tal davası açtığına dikkat çekildi. Açıklamaya göre Demirel. Sayıştay Başkan ve Üyeleri Onseçim Geçi- ci Komisyonu'na tanınan yetkilerın. anavasanın "TBMM'nin göre> ve yet- kileri" başlığını taşıyan 87. maddesıne aykın oldu- ğu görüşünü bildirdi. Demirel. Sayıştav 'ın bı- rinci başkan ve üyelerinin göre\lerine TBMM'nin beşte üç çoğunluğu tarafın- dan son \erilmesini dü- zenleyen Sayıştay Yasa- sının 7. maddesininde ip- tal edilmesini istedi. İzlenimler Cumhurbaşkanı, bunalımdan çıkmak için tekyol gösterdi Demirel:Sisteme sahipçıkahm Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nde >oğun bir kabul töreni trafiği yaşanıyor. De- mirel, Ankara Kulübü yöneticileri ^e Se>menleri kabul edip bir süre görüştü. Haber Merkezi- Cumhurbaş- kanı Süleyman Demirel. kamu- oyunu rahatsız eden sorunlann or- tadan kalkmasının, yine demok- rasi ve siyasetin işlemesi ile müm- kün olacagını bildirdi. "Güncel sorunlar ne kadar ciddi. ne ka- dar rahatsız edki olursa olsun. bunlar esas sistemden bunalma neticcsinidoğunTiamabdır"diyen Demirel. sıkıntıdan kurtulmanın çaresının, sisteme daha çok sa- hip çıkılması olduğunu sö\ ledi. Cumhurbaşkanı Demirel. Ga- zetecilerCemiyetı Başkanı Naz- mi Bilgin ve S'önetim Kurulu üyelerını Çankaya Köşkü'nde kabul etti. Kabulde konuşan Naz- mı Bilgin. basında dağıtımda ya- şanan tekelleşnıeyı eleştirerek anti-tekel ve anti-tröst >asaları- nın yaşama geçirilmesi ihtiyacı- nı dile getirdi. Hür ve demokratik ortamın önemine ışaret eden Cumhur- başkanı Demirel ıse bunun ko- lay olmadığını. mücadele ğerek- tirdiğiııi >ö\ledi. Hür \e serbest ortamın ka\ ranı \e kurıım olarak yerleşebılmesi \e ışlerlığinın. ül- kedeki gelışmişlığin ışaretı ol- duğunu sövleyen Demirel. ~Ge- lişmişlik sadece ekonomik len- ginlikledlçülebilen bir ulaydeğil- dir. Türkhe, cumhuriyet önce- sinden başlayan bir gplişme ga\- retindedir. Birçokmesafedealın- mıştır" dedi. Cumhurbaşkanı Süleyman De- mirel. TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Tosun Terzioğlu ile araların- da Prof. Dr. F.rdal İnönü'nün de bulunduğuTÜBİTAK Bilim Ku- rulu üvelerini Çanka>a Köş- kü'nde kabul etti. Kabulde ko- nuşan Cumhurbaşkanı Demirel. TÜBlTAK'ın faaliyetlerine so- nuna kadardestek olacagını \ ur- gulayarak günümüz Türkiye- si'nde bütün sanayi kuruluşlan- nın kendi araştırma ve geliştir- me (AR-GE) merkezlerini kur- duklarına işaret etti. Demirel, TÜBİTAK Bilim Kurulu üyesi feshedilen SHP'nin eski genel başkanı Prof. Dr. Erdal İnönü'nün bilimsel çalışmalara daha çok kaynak ayrılması \e sürdürüle- bilirlik .sağlanması yolundaki is- teklerıni yanıtlarken de "Sizlere destekoluruz. Resmive özel kay- naklan>önlendiririz" dıye konuş- tıı. Cumhurbaşkanı Demirel. da- ha sonra Ankara Kulübü Başka- nı Abdurrahman Oğultürk \e \enı seçilen yönetım kurulu üye- İeri ile Seymenleri \e ^•üksek İhtisas Hastanesi Başhekimı Dr. Kemal Beyaot Hastane Yönetım Kurulu \eTıbbi Konsey üyelenni de kabul etti. Kongrede yalnız birkadın... SERDAR KIZIK İZMİR - Tansu Çiller yalnızlığı öğTenıvor belkı. Politikada alışkın olmadığı birdurumlatanışıklığın ge- rıliminı gızlemeye çalışı- yor. ama başaramıyor. Havalanında, o her za- man alıştığı kadın kalaba- lığından yoksun cılız bir karşılamavdı Çiller'in bul- duğu. \me de ellerini hav a- ya kaldırıp. gülücüğünü kondurduyüzüne. Hararet- le el sıkışmaların. birkaç kucaklaşmanın arasına. Çil- ler'ın gizlemeye çalıştığı sı- kıntısı siniyordu. DYP Izmir örgütüne yönelik onca u\ a- rı>a. il başkan adayı Yıldı- nm Llupınar ın onca ça- basma karşm havaalanı boş- tu. Ö\le ki bazı kongre de- legelerı bile zahmet edıp. genel başkanlannı karşıla- ma\a gırmemişti. Cstelik. BurhanÖzfatura'nın İzel- nian şırketinde göre\ li bın- dirilmiş kıtalannın da ça- balan. coşkulu bir hav a v a- ratamamıştı. Esnaf Sanat- kârlar Kooperatifi Birlik- lerı Başkanı Cemal Ter- can'ın da çok savıda taraf- tannı alana getirmesi >etme- mışti. Kongre salonunda da farklı bir havavoktu. Atatürk Spor Salonu'nun kapalı bir mekân olması >et- mıvordu durumu kunarma- >a. Çıller'le bırlikte gelen de\ let bakanlan lşıla\ Sa>- gın. L fuk Sö> lemez. Tunzm Bakanı Bahattin Yücel. mıl- Iet\ ekillerı NecmettinCe\- heri. Hasan Denizkurdu. Turan Annç. ilgisizlik kar- şısında şaşkmlığa düştü. Iz- mırmilletvekillen RıfatSer- daroğlu. Mehmet Köstepen ve Genca> Güriin kongre- de yoktular. Bu durum. gün bo\ u kulislerde vankılandı durdu. Açık bir protestoy- du bu Çıller'ı. Bazıları da- ha da ileri giderek RP ıle ko- alisyona karşı çıkan \e ör- gütçülüğüyle tanınan Serda- roğlu'nun "marifeti" ola- rak değerlendirdi ortaya çı- kan manzarav ı. Çiller:Protokol, laîkükteminatı MERİHAK İZMİR-DYP Genel Başkanı. Başba- kan YardımciM \c Dışişleri Bakanı "İan- su Çiller. hükümet protokolünün. "hem inançlı olanların hem de laik Türkhe Cumhuri\en"nin teminatı" bir program olduğunu sa\undu. RP'vle koalısyona ülke\ı Nühıpsizbırakmamak ıçın gırdık- lerını öne >üren Çiller. "Türki\e'nin \o- lunu D^ P, \ine bü\ük bir sonınılulukla açtı" dedi. Çiller. RP'vle koalisvona gırnıesinin ardından örgütten sert tepkiler aldığı İz- mır'de dün sına\a çıktı. İznıır ıl kongre- sıne katılan Çiller'i \e beraberindekıle- ri ilgisizortam oldukça iizdü. Izmir prog- ramını hızla bitiren \e Manisa'ya geçen Çiller. partılılen.*dirLmilli>etçilik"\e""A\- rupa'mn her >erinecami dikecegı" sö\- lemı>leçoştıırnia\a çalıştı. "Âdnan Menderes'ten bu >ana bu ül- kenin. D\ P'nin bağnndan çıkan insan- lar. her zaman demokrdsi mücadelesin- deönplandaoldular" diyerek konuşnıa- sına başlayan Çiller. mıİlivetçi oldukla- rını. üstüne basa basa \urguladı. Salon- da bulunan partilılere. "Millhetçimisiniz" dıve soran Çiller. ~e\et" vanıtını alma- sının ardından. "Bizim için ba\rakaziz- dir. Gözümüz ba\ rakta. kulağımız ezan- dadır. Çünkü biz inançlıyız. çünkü biz cami\i A\rupa'\a kadar götürme\e ka- rarliMZ. Türkiye mücadelesini Orta As- >a'dan Avrupa'>ataşıma>akararlı\ız" dı- >e konuştu. 24 Aralık seçımlennın ardından Mec- lıs'te "sıkjntılı bir aritmetiğin" ortava çıktıâını belirten Tansu Çiller. o zaman DYP"-ANAP yada RP'lı birkoalisvonun çıkacağını sö> ledıklenni bildirdi. Çiller. şöyle devam etti: u Ben o zaman Geiın birlikte olalım. RP'\ le bir ko- alisvon kurulmasın' dedim. Bunun da gereğini \aptik. Biz gitmedikmi. IBNiSl Başkan- lığı'nı vermedik mi ANAP'a? \ermedik mi başbakanlığı? Gcl uzlaşalım demedik mi? Ama burada sadece ka\ ga \arsa, hiz- mt't \e he>ecan \oksa. ülke hü- kümetsiz kalmışsa. \apacak bir şe> yok. O zaman Mesut Yıl- maz'la beraber koaüsyonu uzat- ma\ ız. D\ P olarak> ine öne çı- kanz, bağnmızı siper yapanz, > ine ülke> i hizmete. a> dınlığa taşınz." Türkiye'nm hizmete ihtijte- cı olduğunu \urgulayan Çiller, partililere "Yanımızda mısı- nız" diye sordu. RP'vle ko- ahsyona. "ülke\i sahipsiz bı- Çıkar gruplarının demokrasi) i engellediğini de savunan DYP Genel Başkanı Çiller. "Bu rakmamak için girdiklerinP demokrasiyi ileri görürmek için biz vanz" dedi.(Fotoğrat: MERİH AK) dile getirdı. UZYAZIl ORHAIN BİRGİT Eskiden gazeteler, arada bir de oisa 'konuşan fotoğraf laryayımlar- lardı. Ustafoto muhabirlerinın. bıraz da şansın yardımı ileyakalayıp ölüm- süzleştirdıği görüntü anlarıydı bun- lar. Televızyon kameralan ve hele ge- niş açı ile çalışan kameramanlar. 'to- nuşan fotoğraflar'ın pabuçlarını, uy- du antenlerin damlarına attılar. Öncekı akşam. iki ayrı kanalda böyle konuşan iki fotoğraf vardı. Show TV haberlerinde, Başbakan Erbakan'ın. ABD'nin Bağımsızlık Günü' ne gelişi ve Büyükelçi Gross- man ile eşinin kendisinı karşılayışı gö- rüntülenmişti. Erbakan'ın heyecanlı olduğu bel- liydi. Kendısine. Türkish Daily-Nevvs Gazetesi Genel Yayın Muduru, Za- -man gazetesi yazart, Kanal 7 yorum- cusu gazeteci ilnur Çevik mihman- dartık ediyordu. İlnur, bir süredir Refahlı bir iktidar için çırpınıyor. Ikincı fotoğrafı, TGRTyansıttı. Tan- su Çiller, bu televızyonun merkezı- ne bir söyleşı için gelmişti. Karşıla- yıcılan arasında kendisini eğilerek öpen Mehmet Barlas da, RP-DYP ortaklığının öylesine sadık savunu- cusu ki. dün bu koalisyonun siyaset BBP'nin Satrancı sınıfının son umudu olduğunu yaza- rak DYP'Iİ muhaliflere gözdağı veri- yordu. Gazeteci, hele bir yabancı devlet elçiliğınde mihmandarlık yapar mı? Gazeteci, politıkacı ile hem de bir söyleşı öncesı opüşerek hava ba- sarmı? Gazeteci her devrin yağcısı. iş ta- kipçısı olur mu? • • • Gazetecılerden bugünlük bu ka- dar.. Peki, politikaalanmızdan ne haber? 54. hükümetın programının ANA- YOL ortakttğf programınm bır foto- kopisi olduğu ızlenimını ortaya atan- lar, bunun güvenoyu için yapılmış bir takıyye olduğunu da biliyorlar. Erbakan da. kurmaylan da politi- ka tembeli olmak şöyle dursun, ya- ratıcılığı seven, çalışmaktan hoşla- nan tipler. Öyleyse, Refah'ın eski söylemle- rini bir kenara atıp Türkiye Cumhu- riyeti'nin klasikleşmiş resmi arşivle- rınden alıntılar yaparak hazırlanmış bir programla TBMM önüne sok- mak... Bununla da yetinmeyip israil'den Çekıç Guç'e, faizden riyale kadar yapılmış vaatlerı ABD elçiliğinin ka- pısındaki çöp bidonuna atmak... işin ilgınç bir yanı da, Islarricı ga- zetelerin. kendi kamuoylarını bu ko- nuda tedirgin etmemek için, Erbakan ve arkadaşlannın 'U' dönüşü karşı- sında bir tek satırlık bile eleştiri yap- mamalandır. Güneri Cıvaoğlu, RP-DYP hü- kümetinın güvenoylaması için tarikat şeyhlerının kollannı sıvadığını dünkü vazısında anlatıyordu. Savaşta cepheyi tutmanın avan- tajları gibi bir durum, şimdı Refah'ın önunde. Devtet maliyesini kontrokten belediyelere kaynak akrtmaya ve eği- time şekıl vermeye kadar uzanan, o arada guç. elbette Erbakan'ın ko- alisyon protokolü için kuiuçkaya ya- tırdığı yumurtalardan. kaplumbağa ya da devekuşu yavrusu çıkmasına al- dırmayacaktır. Güvenoyu alabılme uğruna daha ılk adımda anayasanın bir kenara atılması için denemelere hazırlanılı- yor. DYP'de olası bir başkaldırı he- sapları ıçın daha önce usulen ortak- lık önerısi yapılmış olan Büyük Bır- lik Partisi'ne hükümet programını parlamentoda okunduğu gün, asıl başvuru yapılıyor. Onerilen koşullar, bir bakanlık, üç genel müdürluk ve üç yüz memur kadrosu; BBP kabul edecek olursa, Cumhurbaşkanfna yenı bir atama tezkeresi'sunarak bir Devlet Bakan- lığı ıhdasına gıdılecek ya da çıçeğı burnundakı devlet bakanlarından bı- rıstnden 'dın' adına özveri istene- cek. BBP'nin bu öneriye karşı şartı. programa RP'nin terk ettiği bazı dış politıka ilklerini ekletmek. Ve bir ba- kanlığın yanı sıra üç müsteşar yar- dımcılığı ıle köy hizmetlerınde kad- rolaşmak: ozellikle Orta Anadolu ıl- lerınde gençlik-spor bürokrasisinı kontrol altına almak. • • • Koalisyon ortaklan, bu koşullara razı olursa, demek ki 3 Temmuz 1996 günu TBMM'de okunan Başbakan Erbakan başkanlığındakı hükümet programına ıkinci baskı gibi ekleme- ler yapılacak! Bu eklemeler, yarına yetiştirilmez ıse program üzerindeki eleştiriler için belki yarın akşam bırieşimın uza- tılmasınagidilmesi ıstenecek. Pazar günune yetişmez ise pazartesi gun- kü oylamaya ek bir başka oylama ya- pılıp yedi BBP'Iİ milletvekılinın oyla- rı tekrar değerlendirilecek. Tabii. bunlann tümü insana şaka gibi geliyor. Ama "Her şakanın bir gerçek yanı var" denilir ya. Erbakan'ın bilinçaltını yarattığı için. pazarltk alışverişinin nerelere kadar uzandıgını gostermek bakımın- dan da Hginç. Ben aslında, BBP'nin, böyle bir ko- alisyona katılmamak ıçın ıpe un ser- dığı kanısındayım. Muhalefette kalıp Erbakan'ın ha- yal dünyasının kısa sürede iflasını beklemek ve Refah seçmeninden taban kopartmak tçin. Muhsin Ya- zıcıoğlu ve arkadaşları. ınce bir sat- ranç oynuyorlar. Tel: (0 212) 655 98 71, Faks: (0 212) 655 68 10. BİR BAKIMA SERVER TANİLLİ Silkin, Şu Mezellet Tozu Her şey söylendi, çizildi aslında. Ama öyle bir konudur ki bu, tekrarlama pahasına da olsa, sizin de kaleminizden bir iki cümle sayfala- ra dökülmemişse, gelecek kuşakların dikkatine çar- par. Falan ya da filan konuda, elinizde olarak ya da olmayarak yanlışlar yapmış da olabilirsiniz. Ama bu konuda. "Pak-ü drahşan" bir alınla çıkmalısınız ge- leceğin karşısına. • 14 Mayıs 1950, bir dönüm noktasıydı çağdaş tari- hımizde. 28 Haziran 1996 da öyle. Demokrat Parti. iktidara gelişinin hemen ertesinde, cumhuriyetin çağdaşlık adına yaptığı ne ki var, tasfi- yesine girişiyordu. Türkçe ezan, sonra da laik eğitimden başlayarak... Aslında demokrat bir parti olarak cumhuriyetin re- fomlarına sahıp çıkmalı, daha ileriye götürmeliydi on- ları. Ne var ki adı "demokrat"\\ sadece, özünde sağ- cı ve tutucu bir kuruluştu. "Üreticı güçlere getirdiği atılım" ise plansız, hesapsız ve kitapsız olduğu için sonradan çaresizlikler içinde bırakmıştır onları. Nice şerrin tohumu o yıllarda ekildi. Onun mirasını, kendisinden sonra merkez sağın öteki partileri aldı: AP. ANAP, DYP. Hepsi de iktidarın nimetlerinden -belli bir sınıf adı- na- yararlanırken dincı bir program doğrultusunda yalnız başına hareket edecek bir partinin değirmeni- ne de su taşımışlardır. Aktörlen bugün de yaşar bunlann. Refah Partisi'ne iktidar yolunu açan partinin bir merkez sağ partisi olmasında şaşırtıcı hiçbir yan yok- tur. DYP'den önce, aynı rolü ANAP'ın oynamasına ra- mak kalmıştı. Bu hamurun mayası böyle çalınmıştır. Tansu Çiller'in davranışındaki özellik, fazla olarak bütün bir siyasal ahlak, o da ne, düpedüz ahlak ilke- lerini çiğneyerek yürümüş olmasında. Refah Partısi'nden ise, ahlak adına hiçbir kaygı bekleyemezsiniz; çünkü "Allah, lillah" adına dökül- müştür ortalığa, her şey "rnubah"t\r kendisi için. O işin mayasında da bu vardır. 28 Haziran 1996 bir başka dönüm noktasıdır. Şimdi, eskisinden de köklü bir tasfiye başlayacak. Türkiye'yi, öyle sadece laiklik değil, iktisadi ve sos- yal planda da olmadık çıkmazların içine sokup çırpın- dıracak bir başka gelişmenin kapısı aralanmıştır. Gericilik, bu fırsatı istediği gibi değerlendirecektir. Bugün kalkıp "Türkiye bu tecrübeyi yaşamak zo- runda", "şenatisteselerdegelemez", başta "halken- gel" de diyebilirsiniz. Ama onu yaşamadan da aydınlığa çıkmak müm- kün değil mi? Örneğin, 28 haziran günlü Hürriyet. Mümtaz Soy- sal'ın bir çağrısınayer veriyordu. Sayın Soysal, birtop- lantıda. "Türkiye gidiyor, laik cumhuriyet gidiyor. Tür- kiye, sonu karanlık gözüken talana sürükleniyor. Bu- nu durdurmak için siyasilere, bizim partimize, sen- dikalara, yargıya, basına düşen ödevler vardır" uya- rısında bulunduktan sonra sözlerinı şöyle bağlıyordu: "Türkiye bu zillete, kargaşaya ve yönsüzlüğe layık de- ğildır, Bu gidişatı değiştirecek olanlar da soldaki mil- letvekilleridir." Türkiye'nm aydınlık ve demokratik güçlerıni bir "cumhuriyetçiprogram''ın bayrağı altında toplamak güç müdür? Ilk kıvılcımı da şu günlerde yapılacak güvenoyla- masında parlamento sıçratamaz mı? • Sız yazgının cılvesine bakınız. Bu soruları, Sıvas kı- yımının 3. yılında soruyoruz. Üç yıl önce, 2 temmuzda, Sıvas'ta "Cumhuriyet bu- rada kuruldu burada yıkılacak" diyen karanlık güçler, gündüz gözü ve devletin güvenlik güçlerinin gözleri önünde, 37 aydını ateşe vermışlerdi. O üç yıl önceki kıyımın davası bile kesin bir sonu- ca ulaşamamıştır. Ve o üç yıl önceki kıyımın gözü dönmüşlerini savu- nan kişı. bugünkü hükümette Adalet Bakanı'dır. Hayır, gerçekten layık değildır Türkiye bu "zillef'e. Bir şeyler yapmak gerek! Silkınıp doğrulmazsak, üstümüze gelen karanlığa karşı aydınlığın silahlarını kuşanıp dikilmezsek, bir Asım Bezirci nın bir Behçet Aysan'la Metin Altı- ok'un, bir Hasret Gültekin'le Nesimi Çimen'in ve öteki canlann kanı bizleri de tutar bir gün. Vaktiyle şair: ** Silkin, şu mezellet tozu uçsun üzehnden diye haykınyordu. Bugünleredir de o sesleniş, tıkamayın kulaklannı- zı!.. Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Demir: 6 Katliaıııı savunanlar koalisyon ortağı' ANKAR.\ (Cumhurivet Bürosu) - Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Baş- kanı Murtaza Demir. Snas katlıamının 3. \ıldönümü nedeniyle pazar günü .Anka- ra Tandoğan'da \apmak is- tedıkleri ınitingin Ankara Valiliğı tarafından yasak- lanmasını eleştirerek. "Mi- tingin >asaklanmasını Sı\ as katliamının dc\amı ve bas- kıiarın a\nı çe>relerce u>- gulanması olarak algılı\o- ruz" dedi. Demir. dün düzenledıği basın toplantısında. de\ letin Sı\as katliamını gerçekleş- tiren suçlulann yargılanma- sı sürecınde >anlı ve şerıat- çıları besleven bir tutum içinde olduğunu savundu. DGM >argıçlarından Hâ- kim Ertan Lnınganın "bas- kı altında olduklan" > önün- dekı açıklamasını anımsatan Demir. bu baskılan yapan ki- i l h İy nlması isteminde bulundu. De\ letin tüm birimlerinm ırkçı \e şeriatçı kadrolara teslım edildığinı belirten De- mir. şuntarı sö\ledı: '1 Temmuz katliamında shasi iktidarın büyük orta- ğı olan DV'P, bugünkü örtü- lü Mercümek koalis>onun ortağıdır. St\ AS katliamında EmnhetGenel Müdürii olan birçok faili meçhul cinayet- lerin. yargısız infazlann ve kayıpların sorumluluğunu taşıyan Mehmet Ağar. İçiş- leri Bakam'dır. Sı\as katli- amını gerçekleştiren şeriat- çı örgütlerin DGM'de a\u- katiığını üsdenen Şe\ ket Ka- zan. Adalet Bakam'dır. So- nuçta Sıvas katlimını hükü- met koltuğundan sey reden- lerie. sa\unanlar koalisyon kurmuşlardırT Demir. Ankara Valili- ğının Sıvas katliamında şe- hit olanları anmak üzere pa- zar günü Tandogan'da dü- zenlemek istedikleri mitin- ge izın vermemesinı. "kat- lianun de\amı" olarak değer- lendirdi. Sıvas katlimanı unutma- yacaklarını v urgulavan De- mir. "PirSultan Abdal Kül- tür Dernefi olarak mitingle ilgili erteleme karannın kal- dınlması için her türlü hu- kuk yoluna baş\ urulacak- tır~ di\e konuştu. Mitingi vasalara uygun olarak yap- mak ıstedikîerini kavdeden Demir, kendilerini yasadışı evleme zorlayanların tuza- ğına düşmeyeceklerini be- hrrti. Dernek, mitingın Ankara \aliliği'nce\ asaklanmasını kınamak üzere bir imza kampanvası başlattı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear