14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
5 TEMMUZ 1996 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Âçlık grevcfleri öliiııı oracundaANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Adalet Bakanı Şevket Kazan başkanlıgında Ankara'da bir araya geien beş ılin başsavcısı. iki günden beri açlık grevlenni nasıl sona erdireceklenni tartışırken. açlık grevlen ölûm sınınna dayandı. Tutuklu ve hükümlü yakınlan ise yine coplandı. tekmelendi \e yerlerde sürüklenerek gözaltına alındı Başbakan Necmettin Erbakan ın, güvenoylamasından önce açlık grev leri sorununun çözülmesı içın Adalet Bakanı Şevket Kazan'a talimat vermesıne karşın. Adalet Bakanlığı üst dûzey yetkılileri, eylemcilerin ıstemleri doğrultusunda açlık grev len sorununun çözümünün miimkün olmadığını belırttıler. Soaınun çözümüne yönelık olarak öcekı gün bir araya gelen Istanbul, Ankara, Izmır, Diyarbakır ve Eskışehır Cumhunyet başsavcılannın toplantılan ıse sürüyor. Özgürlük ve Dayanışma Partısı (ÖDP) • Batman E Tipi Cezaevi'nde 180. Malatya E Tipi Cezaevi'nde ise 150 tutuklu ve hükümlünün dönüşümlü olarak başlattığı açlık grevleri devam ederken aileleri. yakınlarının sağlık durumlarından endişe ettiklerini söylediler. Buca, Bergama Özel Tip ve Aydın E Tipi cezaevlerinde 180 tutuklu ve hükümlünün süresiz. 200 tutuklu ve hükümlünün dönüşümlü açlık grevi 43. gününü doldurdu. Ankara II Başkanlığf nda kalan tutuklu ve hükümlü yakınları. Başbakan Necmettin Erbakan ve Adalet Bakanı Şevket Kazan ıle görüşmek üzere dün saat 13.30 sıralarında Başbakanlık önüne geldiler. Yakınlar. seçtıklerı üç temsilcının Başbakanlığa gıderek Erbakan ile görüşme istemlerınin reddedılmesı üzerine Adalet Bakanı Şevket Kazan ile görüşmek ıstedıler. Bu taleplennin reddedilmesi üzerine Yargıtay ile Başbakanlık binası arasında oturan yaklaşık 50 kişilik grup. dağılma karan aldı. Polısın de uyansıyla dağılmaya başlayan grup. Güvenpark'ın Atatürk Bulvan girişinde bazı tutuklu ve hükümlü yakınlarının sinır knzı geçirmesı üzerine parka gırerek bir süre dınlendı. "Analann öfkesi katilleri boğaeak", "Zindanlar boşalsın, tutsaklara özgürlük** sloganları atan grup. fenalaşanları hastaneye götürrnek ıçın bulvarın karşı tarafına geçmek ısterken polıs müdahale etti. Tutuklu yakınlarını coplavarak. tekmeleverek ve yerlerde sürükleyerek gözaltına alan polıs olayı ızleven vatandaşları da hakaret ederek uzaklaştırdı. ÇHD'den birük çağnsı Çağdaş Hukukçular Derneğı (ÇHD) Ankara Şubesi. açlık grevleriyle ılgilı dün birlık çağrısında bulundu ÇHDtien yapılan yazılı açıklamada. "Biz hukukçular olarak insanlann göz göre göre öliime gönderilmesine karşı çıkıyor. hukukun üstünlüğü \e hukuk devİetinin gereğinin vapılması için, tünı meslektaşlarımı/ı. baromu/u. Barolar Biıiiği'ni güçbirliğine. Adalet Bakanlığrnı ve diğer dev let vetkililerini hukuk içinde göre\ lerini yapmaya davetediyoruz" denıldı. Kendılerını "Sanatçı İnisiyatifi" dıye nıtelendıren ve aralarında BEKSAY Mezopotamya Kültür Merkezi. Yüzçıçek Açsın Kültür Merkezi, Emekçi Kadınlar Bırlığı ıle Anadolu Kültür Sanat Merkezi sanatçılarının bulunduğu bir grup sanatçı. bugün saat 10.30'da Bayrampasn Cezaevi'ne giderek tutuklu \e hükümlüleri ziyaret edecek. Bayrampaşa Cezaevi'nde 49, Ümraniye Cezaevi'nde 10, Sakarya Cezaev Tnde 6 kişinin ölüm orucu sürüyor Batman E Tipi Cezaevi'nde 180. Malarya E Tipi Cezaev ı'nde ise 150 tutuklu ve hükümlünün dönüşümlü olarak başlattığı açlık grev leri devam ederken aıleler yakıniannın sağlık durumlarından endişe ettiklerini söylediler Buca, Bergama Özel Tip ve Aydın E Tipi cezaevlerinde. 180 tutuklu ve hükümlünün süresiz. 200 tutuklu ve hükümlünün dönüşümlü açlık grevı 43. gününü doldurdu. IHD Izmir Şube Başkanı avukat Ercan Demir. eylemcılenn sağlık durumlarının bozulduğunu. 35 tutuklunun 6"sı ağır olmak üzere hastalandığını belırttı. Süresiz açlık grevındeki eylemcilerden durumu ağır olduğu bildınlenler şunlar: 14 yaşındakı M.G., 16 yaşındaki U.G. ile Dinçer Ergün, Selahattin Hıra, Kemal Denli. Rıza Doğru. 'Olüme terkedildik' ADANA-Cezaev lerındekı tutuklu \e hükümlülerın eskı Ada- let Bakanı Mehmet Ağardönemınde çıkarılan "mayıs genelge- leri"nı protesto amaeıyla başlattıklan açlık grev ı sürüv or. Cum- hunyet'e bir mektup gönderen Ceyhan Cezaev ı'ndekı tutuklu ve hükümlüler. cezaev lenne özellıkle seçılerek atanan farklı sı- yası görüşteki doktorların kasten sağlık hızmetı vermedıgınden yakındılar. Grevcıler. ölüme terk edıldıklennı bıldırdıler. Ceyhan Cezaev Tnde214 sıvası tutuklunun başlartıgı açlık gre- vı 26. gününe gırdı TDKP davası tutukluları gazetemıze gön- derdıklen mektupta "cezaev lerinin,enbaştaelahlmasıveacilen çözümienmesi gereken bir sorun" halıne geldığıne dıkkat çeke- rek şövlededıler "Tüm cezaev lerinde olduğu gibi. bulundugu- muz Ceyhan Cezaevi'nde de son dönemlerde voğun bir şekilde hak gasplan \e keyfi u\ gulamalar >aşanmaktadır. Dev rimci rut- saklan teslim almavı ve sivasi kimliğimizden anndırmavı amaç- lasan genel saldınlara ve özgürlüğümüzde vaşanan hak gaspla- nna sessiz kalmayacağımı/ı duvuruvonız. Biz TDKP davası tut- saklan 6.6.1996 tarihinde baslattığnnız süresiz açlık grevi eyle- mini, taleplerimiz kabul edilinceye kadar devam ettirecegiz." Tutuklulann gönderdığı mektupta. "cezaev lerinde adetaida- reninbirmenıuruoiarakgdrev >apnıakdurumunagetirilendok- torlann. tip eğitimine ve Hipokrat vemininea> kın birtuhımazor- landıgı ya da ideolojik nedenlerden dolavı. farklı tutuma sahip olan doktoriann cezaev lerine yerleştirilerek tutsaklann tedavi- sinin öniinde büvük engel" oİuşturulduğuna dıkkat çekılerek şöyie devam edıldr "Normal durumiarda vapdması gereken hastane sev kleri çoğu zaman geciktirilmekte ve bu durum. has- talığın ilerlemesine ve hasta savısının artmasına neden olmakta- dır. Yanı sıra idare tarafından verilen vemeklerin miktar ve be- sin açısından yetersiz olması. idarece karşüanması gereken temiz- lik maddeierinin verilmemesiv le varolan saglıksız koşullar giderek kötülemektedir. Açlık grev inde olmamız nedeniv le her gecen gün çeşitienerek arrmakta olan rahatsızlıklara (mide bulanhsı. kus- ma, ishai. baş dönmesi. göz bozukluğu v s.) duvarsız kalan cezaev i idaresi. gereken doktor gözetimi ve denetimini \apmamakta. biz nıtsaklar ölüme terk edilmektedir." Tutuklu ve hükümlü vakjnlan. açlık grev indeki çocukiannın sorununun çö/ümü için tüm sivasi partileri ziyaret edeceklerini ve sonuç ala- mamaları durumunda ise Ankara'ya giderek Adalet Bakanı ile göriişmeye çalışacaklannı sö> lediler. 4 Çocuklanınız kan işiyor, ölüyorlar9 ADANA (Cumhunyet Güney llleri Bürosu) - Cezaev lerindeki tutuklu v e hükümlülerin "mayisge- neJgeterini" protesto amacıyla baş- lattığı açlık grevi sürüyor. Konya E Tıpı Kapalı Ceza- evi'ndeki eylem 40. gününde ölüm orucunadönüşürkenaileler. "V'a- atlere inanmıyoruz, çocuklanmız da inanmıyoıiar. İstediğimiz. ko- şullann düzehilmesi. Açlık grev- leri yiizünden çoğunun böbreği il- tihaplı. kan işivorlar. ölüyorlar" dediler. İHD Adana Şubesi'nde göriiş- tüğümüz tutuklu ve hükümlü ya- kınlanndan Cemalettin Gürsoy, Ergun Sonuç, Rahime Sonuç, Sa- im Öz, Gül Ahmet Sonuç ve Ha- ticeTiryaki.Konya Cezaev i'nden yeni geldıklerinı ve çocuklanyla görüştüklenni belirterek şunlan söylediler: '-Konya Ce/aevi'nde 200 PKK'li açlık grevini dönüşümlü olarak sürdürürken 90 kadar sol görüşe mensup insan da açlık grevinin 45. günündeeylemleriniölüm oru- cuna dönüştürdü. Yakınlarımız ile görüştük ve sağlık durumları- nın her geçen gün daha da kötü- yeghtiğini tespit ettik. Ali İhsan So- nuç. Mehmet Ta> iş, Ay han Demir- ci, Ali Erenler, Ali Şahin, Dursun Ali Özcan, Hüseyin Tinaki. Arif Güçlü, Bülent Genç ve Halil Tir- vaki ile isimlerini belirieyemedi- ğinıiz çok savıda tutuklu ve hü- kümlüde böbrek iltihaplanması. kanlı idrar, baş dönmesi, kollarda uyuşma. mide bulantısı, görmc bozuklugu. halsizlik ve kusnıa gi- bi rahatsızlıklar bulunuyor. Bu in- sanJar. talepleri kabuledilinceye ka- dar evleme devam edeceklerini be- lirttiler. Doktortedav isini de kabul etmhorlar. Sadece insanca >a$a- mak istediklerini belirtivoriar. Vet- kililer bu sorunu ancak birileri «»1— dükten sonra mı çö/ecek?" Tutuklu \e hükümlü yakınlan. çocukiannın sorunun çozumü ıçın tüm sıvası partileri ziyaret ede- ceklerı \e sonuç alamamaları du- rumunda ıse Ankara'va giderek Adalet Bakanı ıle göriişmeye ça- lışacaklannı söy lediler. İnsan Hakları Derneğı (İHD) Konya Şube Başkanı Av. Orhan Özen de bazı hükümlülerde hal- sızlık vea^ırı derecedezayıflama oldugunu \urgulayarak. "Bu in- sanların sorunu bir an önce çö- zümlenmeli. Aksi takdirdeher an ölümler olabilir. Adalet Bakanlı- ğı'ndan bu konuda soruna çözüm bulmalarını istivoruz" dıye ko- nuştu. İHD Adana Şube Başkanı Meh- met Çelebi.Adaleı Bakanı' nınde- ğışmesının cezaev lerındekı duru- mu iyıleştıreceğını zannetmedı- gıni vurgulavarak -Cezaevlerinde- ki baskı sürecektir. Hem de bu kez baskı İçişleri Bakanı Mehmet Agar destekli olacaktır" dıve konuştu. HADEP Adana tl Sekreteri Arif Atalay ıse cezaev lerindeki iyileş- menın demokrasiye endeksli ol- duğunu belirterek "Demokratik yapı. demokratik anlayış eğer ül- kede hâkim olursa cezaev lerin- deki durum da demokratik ül- kelerde olduğu gihi kendiliğinden ona uygun olarak değişir. Adalet Bakam'nın değişmesi pek fazla bir şeyi değiştirmevecek. Burada hükümetierin tav n söz konusudur. Belki kişisel olarak birazcık fark- lılık olabilir" dedı Bozarmut tren istasyonu ateşe verildi Terör eylemleri Sıvas'a sıçradıYurt Haberleri Servisi - Tuncelı'de 5 güv enlık görev - lisinı şehıt eden teröristlere yönelik operasvonlar genis- Jetilerek sürdürülüyor. Kent- teki intihar saldınsıvla ılgili Jeylemci Ze>ııepKınah'y ı ev- jerinde banndırdıklan sap- Janan Kıhç ailesının beş fer- ili tutuklandı. Sıvas'ın Kan- ^al ilçesı Jandarma Bölük 'JComutanlığf na baskın dü- xenleyen teröristler bir eri -eğiryaraladı. Terönstler. ka- rakola 20 kilometre uzaklık- Jaki Bozarmut Köyü tren is- Jasyonunu yakarken, bir baş- ka PK-K'li grup da Hafik ıl- çesinin Pirhüseyın Köyü'nü "basarak köy koruculannın sı- lahlannı gaspettıler. Tunceli"nun Sütlüce. Cı- çeklı ve Geyikli karakollan- nı basanve biraskeri aracı pu- suya düşürerek 5 güvenlik görevlisinı şehit eden terö- ristlerin yakalanmasma yöne- lik operasvonlar tüm bölge- yi kapsayacak şekilde genış- letilerek sürdürülüyor. Bölgede800'eyâkınTİK- KO.DHKP-Cve'PKKmılı- tanlanna yönetik-2Obtni aş- kın askerın katılımıyia dü- zenlenen operasyonlarda yer yer çatışmalann olduğu bil- diriîiyor. Görev lı geldikleri Tunce- lı'den güv enlık kuv v etlerinın nezaretınde askeri araçlayo- la çıkan basın mensuplanna teröristlerce roketlı saldında bulunuldu. Can kaybının ol- madıgı saldından sonra ya- pılan operasyonlarda 2 terö- nst öldürüldü. Kıhç ailesi tutuklandı Tuncelıcle geçen günler- de Bayrak törenı sırasında intihar saldınsı gerçekleştıre- rek 7 askerin ölümü. 30"nun da yaralanmasına yol açan Zeynep Kmalı ıle ılgılı so- ruşturmatamamlandı. Kına- lı'yı ev lerinde banndırdıkla- n içın gözaltına alınan Hıdır. Emoş. Aygün, A> gül ve Hay- dar Kıhç dün çıkanfdıklan mahkemece tutuklanarak Vla- latya DGM'ye sevk edıldi- ler. Kıhç ailesi. Kınalı 'nın te- rönst oloduğunu bilmedık- lerini. kjziannın okul arkada- şı olduğu için ev lerinde mi- safırertıklerinı önesürdüler Sıvas hareketleniyor Sıvas'ta 2 temmuzdan bir gün önce Emniyet Müdürlü- ğü bınasına düzenlenen ve bir polis memurunun yara- lanmasıyla sonuçlanan sal- dından sonra bölgedeki terör eylemlen ılçelere yayılrvor. Suşehn'nde salı gecesi bir trafik otosunun taranması- nın ardından terönstler ön- cekı gece Kangal ve Hafîk'te eylem y aptı. Saat 22 30 sıra- lannda Kangal ilçe girışin- dekı Jandarma Bölük Komu- tanlığı 'na baskm düzenleven üçü kadın 7 terönst karako- la uzun namlulu sılahlarla ateş ettı. Saldın sırasında nı- zamıye nöbetı tutan Jandar- ma Er İsnıail l mucu agırya- ralandı. Saldırganlarkarakol- daki görev lilenn karşılık ver- mesi üzenne gece karanlı- ğından y ararlanarak kaçtılar. Bu olavdan kısa bir süre sonra Kangal"a 20 kilomet- re mesafedeki Bozarmut tren istasyonu bir grup terönst ta- rafından ateşe venldi. Terö- nstler olavdan sonra kaçar- ken. istasyonunun tamamen yandığı bıldınldi. Bu arada Sıvas'ın Hafık ılçesinebağh Pirhüseyın Kö- vü'ne aynı gece saat 21.00 sıralannda baskın düzenle- ven 30-35 kişilik terönst grup. köv muhtarı Hüsevin Coş- kun'un ev ıne giderek köylü- leride burada topladılar. Ev- de 1.5 saat kadar propagan- da v apan terönstler kendile- nne engel olmak ısteyen muh- tann kızı İsmihanCoşkun'u fecı şekilde dövdüler. Bın- göl- Karlıova arasındaki 13 telefon direği dün öğle saat- lerinde terönstler tarafından tahripedildi. Kablolann im- ha edılmesı üzenne Karlı- ova'da telefon görüşmelennın yapılamadığı.dıreklerinona- nlmasma çaltşıldığı bttdrnT-~ di. 30 hazıran gecesi Emni- yet Müdürlüğü bınasının oto- matık sılahlarla taranmasi- nın ardından şehırde gerçek- leştirilen operasvonlarda. 'Ba- har Kardelen' kod adlı Ne- behat Polat(29). Taylan'kod adl ı YusufTimur (31) \ e' En- ver' kod adlı Hüsevin Memi- cil (25) gözaltına alındı. 'Cıımartesi Anneleri 9 çoğahyor Hanife Yıldız 1.5 yıldır oğlunu anyor. Polis, "Denize atladı" diyor. Hanife Yıldız, "Oğlumu öldürdüler" diye ağlıyor CELAL YILMAZ İZMlR- Izmır'dehavavaateşettığı siıç- lamasıyla gözaltına alınan \e suç aletı tabancanın yerını göstermesı ıçın ıkı po- lısın eşlığınde Istanbul'a götürülürken "feribottan atlavarak intiharettiği** sav - lanan Murat Yıldı/'m (20)cesedı.aradan 1.5 yıl geçmesıne karşın bulunamadı Anne N'ıldız. oğlıınun "kasten öldürül- düğü"nü öne sürerken. görev lı ıkı polıs hakkmda "görevi ihmaî" savıvla dava açıldı Oğlunu polıse avukat eşlığınde kendi elıyle tesiım ettığını >öyleyen gö- zü vaşlı anne Hanife \ı\du. olavın inti- har olmadığını belirterek "Oğluminrihar etmedi. Görevli polislerceöldürüldü. Ke- derimden intiharetmevi çok düşündüm. Ancak. her defasında göziimün önüne oğlum geldi. Bundan sonra oğlumun ka- tillerini bulmak için vaşavacağım" dedı Polıs kav ıtianna göre Murat Yıldız. 29 Şubat 1995günü Izmır-Bornova'dakıbır parkta havaya bir el ateş ederek kaçtı. Olay nedeniv learanırken 23 Şubat 1995 tarihindeannesı Hanife Yıldızveav uka- tı FatmaVercan'labırlıkteBornovaMer- kez Karakolu'na tesiım oldu. Murat Yıldız. kısa sorgulamasmda olavdan sonra IstanbııTa gıttığını ve ta- bancavı Aliadındaki arkadaşına bıraktı- ğını söyledı. Buntın üzenne sanık Yıldız. Komıser Tahir Şerbetçi v e polıs ınemu- ru Şah İsmailOztürk'ün gözetımınde sı- lahın vennı göstermesı ıçın İstanbul'a gıtmek üzere >ola çıkarıldı. Poiis ınemuru Ş.lsmaıl Öztıırk'un ko- -luna ke4epçelti)larakotobüs(e-Karabük Topçular Iskelesf negetınlen Murat >ıl- dız. burada Karabük Ferıbotu'na bındı- rıldı. Ferıbot. tstanbul'un Eskıhısar ıs- kelesıneyaklaştığısırada sanık \'ıldız. tu- valete gıtmek ıstedığını sövledı. Polisler anlatıyor Olaun bundan sonrası Polıs Şah İs- maıl Öztürk'iin mahkeme tutanaklarına geçen ıfadesıne göre şövle gelıştı: "Se- yir haline göreferibotun sağında bulunan tuvaletin vamna geldiğimizde, ruvalete Murat Yıldız'ın annesi Hanife Yıidız, olavın intihar olmadığını söv ledi. ikimiz birlikte giremeveceğimizden bile- ğindeki kelepçev i anahtanmla açtım. Şa- hıs o esnada komiserimle benim aramday- dı. llatta kelepçezoraçılmıştı. Açılmasıv- la birlikte geminin kenannda bulunan ve uzatma dedikleri demiri tek hamley le asa- rak denize atladı. Lzerinde taşlannıış ipeksi elbise vardı. Aniden atladığı için tut- mak için elimi uzattığımızda vakalama- ıııız mümküıı oiınadı. \ üzme bilmedi- ğim için ^ahsın arkaMtıdaıı atlavamadım." Komıser Tahır Şerbetçi de olay ı ıfade- ^ınde söyle anlattı "Otobüsle bindiği- miz Karabük Feribotu Topçular tskele- si'nden açıldığında Murat \ ıldızishal ol- dugunu ve tuvalete gitmek istediğini be- lirtti. Tuvaletin ön kapısına getirdik. Sır- tını tuvalete doğru döndürdük. Ben, ona dogru sol taratta güvenliği aldım. Kelep- çenin açılmasnla kendini denize atması bir oldu. Ben ve arkadaşım tutmava ça- lıştıvsak da üzerindeki takını elbise ipek türünden olduğu için elimizden kaydı. Denizde bir y üzücü' gibi yüzüyordu." Karabük Fenbotu'nda23 Şubat 1995"te saat 22.30'da mevdana geldığı sav lanan olav sonrası gemı kaptanı. görev lı polis- ler ve bazı yolcuların ıfadelerınden olu- şan tutanakta. Murat Yıldız'ın 35 dakı- ka kadar arandığı: ancak. karanlığın da etkısıvlebulunamadığı belırtildı. Gebze Cumhunyet Başsavcılığı'nın olavdan bir gün sonra landarmadan \\u- ratYfldtzm "sıkışekikie'" aranmasmns- teyen yazısına karşın sonuç alınamadı. Savcılığın ıstemıyleGebze AshveCe- za Mahkemesı'nde. 95 419numaralı ha- zırlık dosvasıyla görevli ıkı polıs hal- kında "görevi ihmal" savıyla dava açıl- dı. Karabük Fenbotu'nda "kaybolan" Murat Yıldız'ın ölüsü ya da dınsi halen bulunamadı. Mahkemesı Gebze Aslıye Ceza'da sürüvor. Murat Yıldız öldü mü, öldürüldü mü?.. Şımdılık bılınmıvor. Bılınen. "CumartesiAnneteri"ne Hanife \r ıldız'ın daeklendığı... HAFTAYA BAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI HADEP İngiltere'de Olsaydı! Konuşma, olaylı HADEP kurultayından sonra ge- çıyor. Uluç Gürkan, "Kürtsorunu" nedeniyle her fırsat- ta Türkiye'yi eleştiren, ingiliz işçı Partili bir milletve- kiline telefon ediyor. Görüşünü soruyor. Ve işte aldığı yanıt: "İngiltere'de, IRA bıle böylesı bir gösteriyi ancak yeraltında yapabilir. Yerüstünde, insanlann gözü önünde denerse pişman olur. Polıs gerekirse asker- den de destek alarak, kongreyı durdurur ve devamı- na izin vermez. Salon kuşatılır, herkes sorgulanır ve olayın gerçek faılleri bulununcaya kadar kımse salın- maz." Sayın Gürkan, HADEP kurultayının tamamlandığı- nı anlatıyor. Ve bir kez daha, çok ılginç bir tepki ile karşılaşıyor: " Demokrasi, zaafiyet rejımı değıldir!" • • • Olayla ilgıli yazımı şu sorularla noktalamıştım: Türk bayrağının indirılip Apo resmı asılırken, salo- nun gösterdiği destekleyıcı tepkiyi nasıl yorumlama- lı? O tepkinin doğmasına neden olan "temel yanlış- lık" nerede? Ve o temel yanlışlık nasıl düzeltilebilir? Önce tepkiyi de doğru tanımlamalı, o tepkiyi gös- terenlerı de. O anda salonda bulunan Kürt kökenlı bir dostum anlattı: "Türk bayrağı indirilirken, biz yapanlan yuhaladık. Ama PKK ve Dev-Sol militanlannın oluşturduğu bir grup da alkışladı. Bayrağı yeniden asmak ısteyenle- re engel oldular, dövdüler... Çaresız, salonu terk et- tik. " Toplumda ancak yüzde bir dolaylarında destek bu- labilen bazı sol akımların, 12 Eylül öncesı toplantıla- rını, kurultaylarını anımsayın!.. TV başında izleyenle- re "dehşet" veren sloganlar. gorüntüler yok muydu? Bu tür toplantılara hemen her zaman iki tür insan gıder Inançları çerçevesınde akılcı bir "çıkış yolu" arayanlar ve bastırılmışlıklarını, dışlanmışlıklannı, öf- kelerinı dışa vurmak gereksınmesı içinde olanlar. Bu ikinciler, karanlıkta ıslık çalanlar da olabılırler, al- dıkları "vur-kır" taiımatını seve seve uygulayanlarda... "Topluluk psikolo/isı"', genellikleonların ışıni kolay- laştırır. Örgütlü ve kararlı bir azınlık, bir salondaki da- ğmık, ürkekçoğunluğu kolaylıkla yönleridirebilir... He- le o çoğunluk, bilinçli ya da bilinçsiz bir tepki içındey- se.. Ama HADEP kurultayında. belkı de çoğunlukta olanlar o "ikınciler"ö\ { . Niçın? Gerek polıs, gerekse HADEP yönetımı -sanki rşbir- liğı yapmışçasına- meydanı onlara bıraktığı ıçın... He- men hıçbır önlem almadığı ıçın... O koca PKK bayrağı, Apo posterı. salona nasıl so- kuldu? Ceketlerin ıç cebınde mı? Demokratik bir HADEP'e gereksinmemız var: ama aymazhğa gereksinmemız yok! • • • Bugüne gelinmesindeki "temelyanlışlığı" 12 Eylül yönetimi yaptı. Solu yok edeceğım diye, "sınıfsalçelışkıler üzeri- ne kurulu bir siyasal yaşamı yok ettı. Meydanı "etnik" ve "dinsel" kökenlı çelışkilere ve çatışmalara bıraktı! Sınıfsal kökenli siyasal yelpazeye ızın vermeyince; semnayenin isteğıne uygun bir "dıkensiz gül bahçe- si" ummak saflıktı... Ne fizikte boşluk olur, ne de top- lumda... "Düzenin muhalefeti" işlevini, bir yandan "etnik muhalefet", öte yandan da "laıklik karşttı" muhalefet üstlendi. Sınıfsal kökenli siyasal çatışmanın yenni, etnik ve dinsel kökenlı siyasal çatışmalar aldı. Solneülkeyıbölebılirdınedetoplumu... AmaTürk- Kürt, laık-şeriatçı, Sünni-Alevı çatışmasının, bugün çok daha büyük bir endişe yaratmadığını kımse söyleye- mez! • • • Ne yapmalı? Yeniden "sınıfsal temel"eoturmuş, "sınıfsalideolo- //"ye dayalı siyasal partıler kurmaya çalışmalı! Yani Kürt'ü de, Türk'ü de, Aleviyi de. Sünniyı de "de- mokrasi" ve "ideolojı" temelınde bir araya getirecek olan partiler... Sadece "dindar" ile "dinci'yi ayıran par- tiler. Türk emekçisi ile Kürt emekçisinin sorunu temel- de farklı mıdır? Emeğin örgütlenmesinden, sınıfsal ıdeolojilerden, solun her türünden korkanlar, sonunda iki Frankeş- tayn yaratmayı başardılar (!)... Bırısi Türkiye'yi bölme- yi, ötekisi ise çağın gerisine taşımayı amaçlayan iki canavar... Ve bu canavarlan küçültecek tek şey, solun büyü- mesidir! Solun, düzenin muhalefeti işlevini yeniden üstlen- mesidir! IHV'liler yine yargı önünde• Soruşturma sonunda İHV yöneticileri hakkında, TCK'nin 526. \e 530. maddeleri uyannca "yetkili makamlann emirlerini dinlememek" \e "işlenen suçu haber vermemek" suçlarından dava açıldı. ADANA (Cumhuriyet Günev llleri Bürosu) - "İzinsiz sağlık merkezi açtıkJan"\e "işkenceyi ilgili makamlara bildirmedikieri" gerekçesiyle haklarında hapis ve para cezası istemıyle dava açılan İnsan Haklan Vakfı (İHV) temsilcısı Mustafa Çinkılıç ıle İH\' doktoru Tufan Köse. bueün 4. Sulh Ceza Mahkemesi'nde ikincı kez yargı önüne çıkacaklar. Dışişleri Bakanhğına bağlı Avrupa Konseyi, İnsan Haklan ve AGTT Genel Müdürlüğü. Sağlık Bakanlığı'na. Genelkurmay Başkanlığı'na. içişleri Bakanlığı'na. MİT Müsteşarlığfna ve MGK Genel Şekreterliğı'ne İHV hakkında yazı göndermesı üzenne savcılık tarafından soruşturma başlatıldı. Soruşturma sonunda İHV yöneticılerı hakkında TCK'nın526. ve53O. maddelerme uyannca "vetkili makamlann emirlerini dinlememek** ve "işlenen suçu haber vermemek" suçlarından dava açıldı. Bugün başlayacak olan davavı Avrupa ve ABD'den çeşıtli kuruluşların temsıicilen de izleyecek. Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Kutça'nın hazırladığı iddıanamevle "Neden yetkili makamlara şv urmadımz, izinsiz sağlık merkezi açtınız" v e "Neden işkence iddialarını zabıtaya ve ilgili makamlara bildirmediniz" soruları ve suçlamasina muhatap olan iki sanığı avukatlar Yusuf Alataş, Şanal Saruhan. Ziv net Özçelik ve 20 kadar arkadaşı savunuvor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear