25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CumhuriyeC İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Ya\ ın Yonetmenı Orhan Erinç0 Genel Yayın Koordınatorü Hikmet Çetinkaya • Yazıışlerı Mudurlerı. İbrahim Yıldız, DinçTavanç(Sorumlu) # Haber Merkezı Mudüru Hakan Kara # Gorsel Yonetmen Fikret Eser Dış Haberler Şinasi Damşoğlu • İMihbarat Cengiz \ ıldırım • Ekonomı Bülent Kızanlık # Kulııır Handan Şenköken • Spor Abdülkadir > ücclman • Makaleler Sanıi karaören 9 Düzeltme Abdullah Ya/ıcı # Fotoâraf Erdoğan Köseoğlu •Bılgı-Bclge Edibe Buğra • Yıırt Haberlen Mehmet Faraç N ayın Kıırııiu İlhanSetçuktBaşkanl. Orhan Erinç, Oktaj Ktırtböfce. Hikmet (, etinka\ a, Şükran Soner. Ergun Bakv Dinç Ta> anç. îbrahim V. ıldız. Orhan Bursalı. Musiafa Balhav. Hakan kara. \nk.araTcniMİciM Mustafa Balbaj • Haber Mudüru Doğan Akın Atamrit Bu/\ an No 125. Kat 4. BakanlıMar-Ankara Tel 4195020 (7 hat), Fakb 419502" • Izmır Temsılcısı Serdar Kızık. H Zıya BK 1352 S 2 3 Tel- 441 1220, Faki 44191 p • Adana TemsılciM Çetin Yigenoğlu, InonuCd I19S No 1 Kat l.Tcl' 3522550. Fak:, 3522570 Müessese Mudüru Erol Erkut 9 Koordır.ator Ahmet korulsan 0 Muhaıebe Bülent Yener 0 Idare Hüseyin Gfirer 0 Işletme Önder Çelik 0 Bılgı-lşlem >ail İnal 0 Bılgısayar Sıstem MOrüvet Çüer MEDV. \ C: • Yonetım Kurulı Ba^kanı - Genel Mudur Gülbir Erduran • Koordınator Reha Işıtman # Gene! Mudur Yardımcısı \1ine Akdag Tel 514 07 5.< • 5139580-513'M«V61.Fak» 5H84<tf a n \ e B a s a n : Venı G u n H a b ^ r \ian--t BjMn \ e Ya\ınci!ık ^ S I C d : ^ 4 i t a İ J İ o g l u 3 4 3 3 4 !>! PK 246 l-tanbul Tel >0 212ı 5 12 05 U5 Otl halı Fak^ IO 212ı 51< S5 95 30TEMMUZ 1996 Imsak: 4.05 Güneş:5.51 Öğle-13.18 Ikındı: 17.11 Akşam: 20.30 Yatsr 22.C Can Yücel tabuncu oldu • İstanbul Haber Servisi - Şaır Can Yücel. katarakt amelıyatı ıçın >attığı Acıbadem Hastanesf nden taburcu oldu Cieçen perşembe günü sol göziinden amelıyat edılen Yücel. >ağlık durumunun <ok ıyı olduğunu belırterek. "Basıt bır ameliyartı. Dahaoncede >ağ gözümden amelıyat olmuşturn. Özellıkle göz tıbbı çok ılerledi. Genelde bütun göz hastalıklan bır kere de lyıleştınlıyor" dıye konuştıı. Doktorlan da Can Yüeel'm aınelıyatının başarılı geçtığını ve göz ıçıne yapay mercek yerleştirıldığını belımıler. Atatürk heykelinin kaldırılması • ANKARA (Cumhurivet Bürosu)- MHP'li Er'zınean Beledive Başkanı Talıp Kaba"nın. Cumhurıyet Meydanı'ndaki Atarürk heykelinı ""düzenleme yapıyoruz" gerekçesıyle kaldırmasi tepkıyle karşilandı. Erzıncan Cumhurıyet Meydanı'nın sembolü halıne gelen Atatürk Anıtı'nın önceki geee kaldınlarak, Sı\as Caddesı üzerinde heniiz hizmete gırmeyen beledive bınası önüne taşındığı bıldırıldı. Tuğlacı'ya takdir madalyası • Haber Merkezi - Tanh araştınnacisi Prof. Dr Pars Tuğlacı. bu yıl San Francısco'da düzenlenen 23. Sanat \e lletışım Kongresı'ne Türkıyeyı temMİen gıtti. Bir hafta süren \e 1 60 delegenın katıldığı kongrede konuşan Tuğlacı. uluslararası güvenlık. banş \e ınsan hakları konularındaki görüşlerını anlattı. Tuğlacı. konuşmasinın ^onunda takdir madal\ası\la ödüllendirıldı. Ağaoğlu'nun sağlık durumu • İSTANBIL(AA)- San>er*de geçırdıöi trafık kazaM sonucu ağır yaralanan \azar Adalet Ağaoğlu'nun sağlık durumu ıs ı>e gıdıvor. Şışli Etfal Hastanesi \oğun bakım ünıtesi iginde özel bırodada tedavısi süren Ağaoğlu'nun durumuyla ılgılı bılgı veren beyın cerrahisı klınıği doktorlarından Hüdai Duman. \ azann ha\ ati tehhke> i tümih le atlattığını. ^uurunun açık olduğunu \e ağızdan beslendiğıni sösledı Doktor Hüdaı Duman, Ağaoğlu'nun bacağındakı kınk ıçın ise ortopedı klınıöı doktorlannın bu hafta ıçinde ameliyat kararı verebıleceğını >ö\ledi. Kitap alımlarına soru önergesi ( ) DSP Izmir MılJeUekili Hakan Tartan. Kültür Bakanlığı'nın hervıl pernodık olarak satın aldığı kıtaplarla bunlara ödeneıı para mıktariarınin açıklanmasını ıstedi. DSP'lı Hakan Tartan TBMM"\e \erdığı vazılı soru önergesi nde. geçen y ılda bakanlığa alınan kıtaplar hakkında bılgi isterken. son olarak ANAP'lı Bakan Agâh Oktav Giiner dönenıinde yapılan alımlan sordu. Hakan Tartan. önergesinde "Bakanlığınız dönenıinde kıtap alımı ıçın ne kadar ödenek aynlacaktır?" sorusuna da \er \erdı. Uluslararası Çalışma Örgütü'ne göre erkekler yüzde 25 daha fazla ücret alıyor Kadınlar ucuza çahşıyorÇeviri Senisi - Uluslararası Çalışma Orgütii (1LO). son yayımladığı raporunda kadın işçilerin erkeklerden daha fazla çalıştığını, ancak erkeklerden yüzde 25 oranında daha düşük ücret aldıklarını bildirdi. 200 sayfalık raporu hazırlayan Lin Him. "Kadın işçilerin sayısı her geçen gün biraz daha artı\or. Ancak kadınlar »enellikle diişiik ücretli. vasıfsız ve gü\encesi olmayan işlerde çalıştırılıyor" dedi. Rapora göre kadınlar, dünyadakı yoksullann yüzde 70'ini, okuması yazması olma\anlann ıse yüzde 65'ıni oluşturuyor. 15 ile 64 >aşlan arasındakı kadınlann yüzde 45'i çalışırken bu oran sanayileşmış ülkelerde çalışan nüfusun yansını oluşturuyor 20 yıl önce çalışan kadınlann tüm çalışan nüfusa oranı Avrupa'da yüzde 37'lerde seyrederken, ABD'de yüzde 30 dolayındaydı. Geçen yıl Pekin'de yapılan Uluslararası KLadın Konferansı ve 1995'te Kopenhag'da düzenlenen Sosyal Sorunlar Zirvesi'nde görüşülen konulardan yola çıkarak hazırlanan raporda yer alan belli başlı konular şunlar: - Tarım dışındakı tüm sektörlerde, kadınlann ücretı aynı işi yapan erkeklere oranla yüzde 25 daha düşük. Bu durum sanayileşmış ülkelerde oldugu kadar gelişmekte olan ülkeler için de geçerli. - Gelışmış ülkelerde çalışan kadın nüfusu içınde işsızlik oranı yüzde 50 ile yüzde 100 arasında seyrediyor. - Tüm dünyada yönetici kadrolannın yalnızca y üzde 6'sını kadınlar dolduruyor. - Kuzey Amenka'da, Japonva'da ve Avrupa'da 1980 ile 1990 yıl'ları arasında toplam ışgücüne katılan kadın işçi sayısı • Uluslararası Çalışma Örgütü'nün raporuna göre gelişmiş ülkelerde çalışan kadın nüfusu içinde işsızlik oranı yüzde 50 ile yüzde 100 arasında seyrediyor. Tüm dünyada yönetici kadrolannın yalnızca yüzde 6'sını kadınlar oluşturuyor. erkeklerden ikı misli fazla. - Güneydoğu ve Doğu Asya'da ıhracata yönelık sanayı dallarında çalışan işgücünün yüzde 80'ini kadınlar oluşturuyor. Çözümler Raporda. son yıllarda kadınların durumlannı düzeltmek ıçın yaptıkları çalışmalarda şöyle sıralanıyor - Yönetici \e teknik kadrolardakı kadın sayısı giderek yükselen bır trend ızliyor. - ABD'de kadınlann kendı ışlerini kurma konusunda erkeklerden daha girişımcı bır yapıya sahip olduğu izlenıyor. - Sanayileşmiş ve gelişmekte olan ülkelerde u eşit işe eşit ücret" yasalan yürürlüğe gınyor. Avnca mesleki \e özel yaşam arasında denge sağlanması ıçın kadınlann çalışma koşullan düzeltiliyor. - İşçı sendikalarına üye kadınların çalışma koşullan toplusözleşmeler kanalıyla düzelıyor. BekJentiier 1LO, 2000 yılında dünyada toplam işgücü içinde çalışan kadın nüfusun yüzde 50'ye ulaşacağını umut edıyor. Öte yandan kalkınmakta olan ülkelerde yüzde 30'larda seyreden kadın işçilerin ekonomıdeki rolü giderek artıyor. Sanayileşmiş ülkelerdekı çalışan kadın nüfusunun yüksek olması. bu ülkelerde part- time iş bulma kolaylığından kaynaklanıyor. Ne var ki ILO uzmanlan Ekonomik işbırliği ve Kalkınma Teşkilatı'na üye 28 devletın dıştndaki ülkelerde çalışan kadınlann genellikle kayıt dışı ekonomik etkınlıklerde çalıştınldığmı ve herhangi bir sosyal gmenceye sahip olmadığını belırtiyor. Manyas Kıışcenneti öliime yaklaşıyorBLIRSA(.\A)-Suse\ıye- sınin yükseklığı nedeniyle son dört yılda ağaçlarının üçte ıkılık bölümünü kaybe- den Manyas Kuşcennetı. ge- reklı önîemler alınmadığı takdirdebiryıl içinde tama- men yok olma tehlıkesıyle karşı karşıya kalacak. Kuş- cennetı Miîlı Park Şefı Şük- ran Elmalı. gölün her ge- çen gün bıraz daha ölüme yaklaştığını söyledi Kuşlar tarafından emnı- yet. bannma, gıda \e ıklım şartlannın elvenşli olma- sından dolayı tercıh edılen Manyas Kuşcenneti'nde temmuzayı su se\ ıvesı yük- sekliğının 15 metre olması gerekırken. derınlık. DSl'nın sulama kapaklan- nı açmaması sonucu 17 met- reye ulaşmış durumda. Kuşcenneti Mılli Park Şe- fı Şükran Elmalı. Bandır- ma yakınlannda Daskyle- lon antık kentınde sürdürü- len kazılann. Manyas Kuş- cennetı'nın kendi alanında dünyanın ilk örnegıni oluş- turduğunu ortaya koyduğu- nu söyledi. Elmalı. Avrupa Konseyi tarafından (A) sınıfı diplo- mayla ödüllendırılen kuş- cennetinın. fazla suy un ya- nı sıra e\sel ve endüstriyel atıklar nedeniyle her geçen gün biraz daha ölüme yak- laştığını kaydederek şöyle konuştu: "Türkhe'nin en önemli sulak alanlanndan biri göz göre göre yok olu- yor. DSİ'nin tanm alanları- nı taşkınlardan korumak amacıvla vaptırdığı setler kuşcennetinin sonunu ha- zırlı\or. Eğergerekli önlem- ler en kısa sürede alınmaz- sa, kuşcennetı bir > ıl içinde tamamen ölebilir. 'thalesı tamamlanan Manyas Bara- jı bıtirıldığınde sorun çö- zümlenir' diyoriar. Ancak, inşaatın bitirilmesi çok uzun bir zaman alır. Buna karşı- lık. kuşcennetinin ka> bede- cek bir dakikası bile >ok." Elmalı. kuşgölüçevresin- dekı 14 köyün atıklannın. hıçbır arıtıma tabı tutulma- dan göle \ erildığıni de v ur- gulayarakbudurumun göl- deki balık neslının önemli ölçüde azalmasına yol açtı- ğını ıfade ettı. Bakanlık dev rede Manyas Kuşcenneti'nde yaşanan sorunlar, Çe\ re Ba- kanlığf nı da harekete ge- çırdı. Kuşcennetınegıderek yetkılılerden son durum hak- kında bılgı alan Çe\re Ba- kanı Ziyaattin Tokar, kuş- cennetinin Türkıye'nin gu- ruru olduğunu belirterek. "BaşkaTürkiveyok. Bura- nın korunması ve bizden sonraki nesillere miras bı- rakdması bo> numuzun bor- cudur"dedi. Bakan Tokar. Manyas Kuşcennetı 'nın ayakta kal- ması için her türlü çabanın gösterileceğini bildirdi. Saldırganlık genetik İSTANBUL (ANKA)- Saldırgan. öldürücü olan ya da olmayan fizıkı gücün kul- lanıldığı. zarar verme \eya öl- dürme amaçlı ey lemlen kap- sayan şiddetin ortaya çıkma- sına neden olan "anti-sos- yaP kişılik. genetik olarak ortaya çıkıyor. Anti-sosyal kişilik yapı- sında olan insanlar, sorum- suz, tepkısel \e düşüncesiz hareketler. vıcdansızlık \e knmınal davranışlarsergili- \or. cezalandınlmaya karşı da duyarsızyaklaşıyorlar. Antı sosyal kişilik yapısı. çocuk- luk yaşlanndan itibaren gö- riilüyor. Bu kişiler. okuldan kaç- ma. yanlışda\ranışlar nede- niyle sık sık okul idaresiyle karşı karşıya gelme. e\den kaçma, sıradan arkadaşlık- larda sürekli cinsel ılişkide ol- ma isteğı. madde kullanımı, hırsızlık. zekâsıy la uyum gös- termeyen başansızlıklar. kav- galara katılma gıbı dav ranış- lar sergılıvor. 1997"nin renkleri fosforlu 1997 yazında tüm sahiller yine caniı renkierte dopdolu. Modacılar daha yaz bitmeden önümûzdeki >azm renkierini ve modelkrini beiiıiedi bile. Bu yıl daha çok caniırenldereve özellikJe fosforiu renkierin üzerinde ufak çjçektere ve geometrik desenfere yer veren NeJson mayo özeüikle mavi ve mav inin tüm tonlannı kullanmış. Lachert \v beyazın uyunılu beraberiiği marint tipi mayolarda dikkat çekiyor. Si>ah ve beyaz koleksiyonun aynlmaz bir parçası. Siyahta özelükle dantei kumaşlar kullanılmış \e ince biyelerte süslenmiş. Nelson 1997 modelleri bu yıl Bizans, Sdçuklu. Osmanlı mimartsi ve Vluğla evterinin bulunduğu Fethiye'deki Robinson Ciub Lvkia'da tanıtddL Nelson'un mankenierini ise ünlü İtafyan fotoğrafçısı Sandro Sciacca ite Beysun Gökçin fotografladı. Mayolan Danimarkalı Barbara Sndlenburg. AmerikaJı M>laine \e Leah, Türkiv^e'den ise Sinem Güven ve Eyşan Özhimsundu. Türkiye'de maj» üretiminin vüzde 40'ını elinde bulunduran Nelson, üretiminin vüzde 40"ını başta Almanya olmak iizere çeşitli Avrupa ülkelerine ihraç ediyor. Selülitin tedavisi zor• Prof. Murat, tedavide en çok cimnastik, masaj. imkân varsa sualtı masajı ve vücuttan fazla suyun aülmasını sağlayan idrar sökücülerin önerildiğini söyledi. SAADET USLL Selülıt... Kadınlann. baş- lannın belası. Kadınlar. es- tetik açıdan rahatsızlık duy- duklan için selülitin oluşma- sını engellemeye ya da azalt- mak için çeşitli çarelere baş- vuruyorlar Ve kadınların bu estetik kaygısını değer- lendirerek. selülıtı çeşitli yöntemlerle iyıleştirdığıni iddia eden bir sektör oluş- muş bulunuyor. Ancak piyasada H selüli- te iyi geld^i'" iddia edılen pek çok ilacın etkın olma- dığı belırtıldi. Basında se- lülitin tedavi edıldıği yo- lundaki haberlere fazla iti- baredılmemesi gerektığını vurgulayan Istanbul Tıp Fa- kültesi Deımatoloji Anabı- lim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Murat, "Bunlann yüzde 9O'ı yalan" dedi Prof. Murat. selülitin tıb- bi anlamda deri altı yag do- kusunun mikro organizma- lar ile ittihaplaması sonucu ortaya çıkan ateşli, kızank, şiş\eağnlı bir hastalık ol- duğunu belirterek şıınlan söyledi: Tam i> ileşme olmaz "Genel olarak selülit di- ye bilinen şe> aslında pan- nikülit adını \erdiğimiz de- ri altıyağdokusunun değiş- mesidir. Selülit için şunu kullan geçer' demekzor.Se- lüliti olan birkimse. dışvü- zeyden bir şeyler sürerek hastalığını geçiremez. Cer- rahi müdahalelerde fazla vag dokusu alınır. Anıa bün- ye. selüüti gene yapar. Vani tam bir i> ileşme olmaz. De- ri altıvağdokusunun birik- mesi. derinin buruşması tıb- ben selülit degil." Ahmet Murat. selülitin en önemli nedenınin ise "kalıtım" olduğunu söyle- di. Bunun yanında hormo- nal bozukluklar. tıroid yet- mezlığı ve şeker hastalığı- nın da selülite neden olabi- leceğine dikkat çeken Prof. Murat, "Selülit, her yaşta görülmesine karşın daha çok ileri yaşlann rahatsızlı- ğıdır. Yatkınhğı olan kim- selerde genç yaşlarda da rastlanabilir. Özellikle ka- dınlarda, menopoz devre- lerinde rasttanır. Bu bakun- dan hormonal dengenın bo- zulduğu sürelerde daha çok görüKir'dıye konuştu. Prof. Murat. tedavisi oldukça zor olan selülitin tedavi yolla- n \ e evde yapılabılecek ba- sit müdahaleler hakkında da şu bılgılerı \erdi: "Tedavide en çok jimnas- tik, masaj, imkân varsa su- altı masajı ve egzersizleri tavsiyeedilir. \ ücuttan faz- la suy un atılmasını sağla- yan idrar sökücülerde öne- rilebUir. Bir kişi selülit olup olmadığını anlamak için özellikle uyluk veya baldır adalesini el parmaklan ara- sında sıkıştırmalı. Bu işlemi yapnğı zaman deritipikpor- takal kabuğu nıan/arasını alıyorsa selülit var demek- tir. Evde yapılabılecek hare- ket. masaj ve jimnastik 0- bi basit müdahaleler varar- h olur." Selülitin oluşumunu en- gellemenın tam anlamıyla mümkün olmadığını ıfade eden Prof Murat, "Bunla- n v aparak da sadece y üzde 1(İ-2Ü arasında bir düzelme görülür. Selülite \apısal ola- rak yatkın olan kimselerde oluşabilecek değişiklikler söylediğimiz tedbirler ya- pıidığı takdirde, ancak as- garive indirilebilir" dedi. Nüfusumuz artık daha yavaş artıyor ANKARA/VVASHING- TO.N(A.\)-Türkiye'nınyıl ortası itibanyla 62 milyon 697 bin olan nüfusunun, bu yılın sonunda 63 milyon 221 binı bulacaâı bildirildi. Yedincı Beş Yıîlık Kalkın- ma Planı ve 1996 Yılı Prog- ramı'na göre nüfus. 2000 yılı sonuna kadar 4 milyon 111 bin artarak 67 milyon 332 bine ulaşacak. Yedinci Beş Yıllık Kal- kınma Planı \e 1996 Yılı Programı 'nda yer alan tah- minlere göre 1995 yılı so- nunda 62 milyon 171 bin olan Türkiye nüfusu, bu y ı- lın ilk 6 ayında 526 bin ar- tarak 62 milyon 697 bine yükseldi. Bu yılın sonuna kadar da nüfusun 524 bin ar- tarak 63 milyon 221 bine ulaşması bekleniyor. Yıllık nüfus artış hızı 1996 itibanyla yüzde 1.68'e. toplam doğurgan- lık hızı ise kadın başına 2.55 çocuğa düştü. Bu rakam- lar. 1995'tesırasıyla yüzde 1.71 ile 2.62 düzeyindeydi. 2000 yılında yıllık nüfus artış hızının yüzde 1.5. top- lam doğurganlık hızının ise kadın başına 2.33 çocuğa düşmesi bekleniyor. Türkiye"de özellikle be- bek ölümlennde de bir ge- rileme yaşanıyor. 1995 yı- lında binde 44.4 olan be- bek ölüm oranı (0-1 yaş ara- sı ölümler). bu yıl 42.2'ye ındı. Bu rakamın 2000 yı- lında bınde 35.3"e ıneceğı tahmın edıliyor. ama geliş- miş ülkelerdekı bınde 10'un altında kalan bebek ölüm rakamlanyla karşılaştırıl- dığında yine de çok yüksek bir düzeyde seyredecek 1996 yılı rakamlarına göre 58-59 bin bebek daha bir yaşına gelmeden hayata gözlerini yumacak. Ortalama ömiir uzadı 1995 yılında. erkeklerde 65 7. kadınlarda 70.3 olan ortalama ömür, bu yıl er- keklerde 65.9, kadınlarda 70.5'e yükseldi. Ortalama ömür. 2000 yılında erkek- lerde 66 9. kadınlarda 71.5 "e yükselecek Nüfusunun yüzde 31 7'sı- nı 0-14. yüzde 63.5"ini 15- 64 yaş. yüzde 4.8'ıni de 65 yaş üstü nüfusun oluştur- duğu Türkiye'de. yaşlı nü- fusun toplam içındeki ora- nı da artıyor. Yaşlı nüfusun (65 yaş üstü) toplam içın- deki oranının 2000 yılında yüzde 5.5'e çıkacağı hesap- lanıyor. Buna göre 1996-2000 arasında,^65 yaş üstü nüfu- sun yaklaşık sayISJ. y ıl or- tası itibanyla. 3 milyon 9 binden 3 milyon 676 bine yükselecek. Caretta carettalar, gürültü ve ışıktaıı rahatsız Olimpos-Çıralı kumsalı. caretta carettalann başlıca üreme alanlanndan biri. EBRU TOKTAR ANKARA - Antalya'nın Kemer ilçesine bağlı Çıralı kumsalında üreyen caretta ca- retta türü denizkaplumbağalannın yansı- nın, gürültü. flaş ışığı gibi etkenler nedeniy- le yuva yapmadan denıze geri döndüğü be- lirlendi. Doğal Hayatı Koruma Derneği (DHKD) Kıyı Yönetımi Böiümü Koordınatörü Filiz Demiravak, Olimpos-Çıralı kumsalının. nes- li tükenme noktasında bulunan caretta ca- retta denizkaplumbağalannın önemli üreme alanlarından biri olduğunu, 3.5 kılometre uzunluğundaki kumsala mayıs ayında 74 tanedenizkaplumbağasınınçıktığını belirt- tı. Demırayak, bu kaplumbağalardan sade- ce 35'ınin yu\a yaptığına dikkat çekerek. "Kaplumbağalann bir kısmı kumun uygun olmayışı, bir kısmı da gürültü, flaş ışığı gibi etkenlerce rahatsız edilmeleri sonucu yuva yapmadan denize geri dönmüşlerdir" dedi. Demirayak. yumurtlamaalanı olarak kum- sallan tercih eden kaplumbağaların turizm- deki bilinçsiz yapılaşmalardan olumsuzyön- deetkilendiğini bildirdi. Denizkaplumbağa- • Olimpos-Çıralı kumsalındaki caretta caretta türü denizkaplumbağalannın yansı gürültü ve flaş ışığından olumsuz yönde etkilenerek denize geri döndü. lannın Türkıye'de Belek, Dalyan, Dalaman. Fethiye. Patara. Kale. Kumluca, Tekirova, Kızılot. Demırtaş, Gazipaşa, Anamur, Gök- su Deltası, Kazanlı, Akyaka, Samandağı. Çıralı olmak üzere 17 üreme alanı olduğu- nu v urgulayan Demirayak, "Ancak bu üre- me alanlanndan birçoğu yoğun yapılaşma nedeniyk tahrip olmaya başladı" dedi. Doğal SIT alanı Demirayak, Antalya-Belek yöresınde bu- lunan Kumköy - Beşgözderesi-Aksu Neh- ri ağzının Doğal Hayatı Koruma Derne- ği'nınyürürtüğüçalışmalarıle"doğalSİT" alanı ilan edildiğıni belirterek şunlan söy- ledi: "Bu bölgede ilgili kuruluşlarca yapılacak çalışmalaria üreme sezonlannda çıkan de- ni/kaplumbağaları yuvalannın korunma- sı, yavru çıkışının en yüksek başanva ulaş- ması için gereken önîemler aunacaktır. Yi- ne 1996 üreme sezonunda düzenlenen iki se- minerie Belek'teki birkaç otel hariç, hemen hemen tamamından katılan otel personeli- ne bu konuda eğitim verilmiş ve her otel ken- di kumsalında olan otel çıkışlannı takip ede- rek, koruma önlemleri almav a başlamıştır." DHKD Çıralı yerel proje yürürücüsü Fe» za Toker de Türkıye'de caretta carettalann 17 yumurtlama alanından bin olan Kemer'e bağlı Tekıro\a'nın bu özellığını yitirmeye başladığını bildirdi. Tekırova kumsalında yükselen otellerin caretta carettalann üre- me alanlannı yok ettığıne işaret eden Toker, "Aynı şeyin Çıralı'da da gerçekleşmemesi için yoğun bir çalışma içindeyiz 1 " dıy e konuş- tu. Toker. Çıralı'nın henüz "bakir" bir yer olduğunu vurgulayarak otellerin kumsal üzerinde kurulmaması ıçın cahşacaklanm belırttı. Toker. Çıralı'ya ilk yavru denizkar> lumbağası çıkışının 18 Temmuz 1996 tan- hinde başladığını. şu ana kadar buradan 168 yavrunun denize ulaştığını bildirdi
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear