Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
i
İ
SAYFA CUMHURİYET 27 ŞUBAT 1996 SALI
OLAYLAR VE GORUŞLER
4
I
Bir Ülke, Bir Parti, Bir Lider
Dr.ENGİNÜNSAL
A
lmanya, ikı dünya savaşı-
nın onemlı sorumlulann-
dan bın olan ulkedır Bı-
nncı Dunya Savaşı'nda
kendı yanında savaşa sok-
tuğu Osmanlı Imparator-
luğu nun tanhe gömulmesıne ve Ortado-
ğu-Kuzey Afhka çızgısınde dunya hanta-
sının yenıden çızılmesıne neden olmuş-
tur Bır yangın yenne donen Osmanlı Im-
paratorluğu'nun kullennden Mustafa Ke-
mal,o eşiiz dehası, sonsuz yurt sevgısı \e
sonmeyen özgürlük ateşı ıle tum emper-
yalı*t guçlere karşı verdığı savaş sonunda
genç Türkıye Cumhunyetı nt yaratma ba-
şansım gostermı% \e tum mazlum ulusla-
ruı sımgesı olmuştur
Ikıncı Dunya Savaşı ıle msanlık en bü-
yûk acısını yaşamıştır Mılyonlarca ınsan
ölmüş, bır soykınm yaşanmış ve savaş
sonrasında dunya pohnkası sıcak bır sa-
vaşın kalıtımı olan soguk savaş olgusunu
yasamak zorunda kalmıştır
Ikıncı Dunya Savaşı'nın bıtımınde Al-
manya, yerle bır olmuş bır ulke konumun-
dayken 50 yıl sonra Avrupa'nın ekonomık
ve sıyasal aynasında en guçlü üike olma
becensını gösterebılmıştır Bırçok ınsanın
Alman mucızesı dıye tanımladığı bu olgu
nasıl gerçekleşmıştır9
Bu sorunun yanıtını ararken karşımıza
Alman Sosyal Demokrat Partısı (SPD) ka-
çınılmaz olarak çıkmaktadır SPD, ınanç-
lı kadrolan ve uretken yönetıcılen ıle uzun
yıllar Almanya'nın ıç ve dış polıtıkasına
başan ıie yon vermıştır Wniy Brandt'ın
uzakgorüşlu, ayakJan yere basan ve ınsa-
nı one koyan polıtıkalan ıle SPD yenı ve
guçlu Almanya'nın en önemlı mıman ol-
muştur
SPD, son yıllarda kamuoyu yoklamala-
nnda sureklı uye ve oy yıtıren bır partı go-
runumundeydı En son olarak Berlın'de
yapılan yerel seçımlerde yenılgıye uğra-
mıştı Yenı Almanya'nın kuruluşunda
önemJı katkılar sergılemış SPD, artık mu-
halefette ve bu görevını de başan ıle ya-
pamadığı ıçın sureklı eleştınlen bır partı
konumundadır Gerçek kımlığınden ve
doğal tabanından hızla uzaklaşan bır go-
r^num ıçıne gırmıştır SPD, ozellıkle dış
polıtıkada, ıktıdar ortağı partıler olan
CDU ve FDP ıle uyum ıçınde olmasına
karşın YeşıIIer Partısı ne çok uzak duran
bır polıtıka ızlemektedır Partı Başkanı
Scharpin, Doğu Almanya'da kıtle partısı
konumunda olan ve bırçok eyalette
SPD'den daha fazla oy alan PDS (Demok-
ratık Sosyalızm Partısı) ıle kesınlıkle dı-
yaloğa gırmeyeceğını açıklamıştır
SPD, 14-17 Kasım 1995 tanhien arasın-
da Mannheim'da genel kurul toplantısını
yaptı Tuzuk gereğı, önceden belırlenen
genel başkan adayhğı ıçın Rudolf Schar-
pin tek aday olarak seçımlere gırecektır
Genel kurulda ınanılmaz bır şey oldu ve
partının üretken adlanndan Oscar Lafon-
tein, yaptığı konuşma ıle toplantı salonu-
na bır bomba gıbı duştu Delegeler, der-
hal gerekJı tuzuk değışıklığmı yaparak La-
fontein'ın aday olmasını sagladılar ve onu
buyük bır çoğunlukJa SPDG«nel Başkan-
hğı'na seçtıler
SPD'nın tanhınde hıç yaşanmamış bu
olay nasıl gerçekleşTiış ve adı genel baş-
kanlık ıçın hıç düşunülmemış bır ınsan
nasıl olup da delegelenn büyûk çoğunlu-
ğu ıle genel başkanlığa seçılmıştı
Her şeyden önce Oscar Lafonteın, par-
tı polıtıkasının tamamen yanlı uygulandı-
ğma ınanıyordu Yeşıllerİe ve PDS ıle sı-
cak ılışkılerkurulmasındanyanaydı Şım-
dıye kadar uygulanan polıtıkalan sorgulu-
yor ve yenı onenler sunuyordu Ekono-
mık ve sosyal açıdan zayıfgelırgruplan-
na ve geleneksel sosyal demokrat tabana
ekonomık guvenceler ıçeren yenı ıletıler
(mesajlar) venyordu SPD'nın banştan,
sosyal adaletten vana gerçek sol kışılık ve
kımlıgıne sahıp olmasırun altını çızıyordu
Lafonteın'ın genel kurulda yaptığı ko-
nuşmadan bazı satırbaşlanna değınmenın,
başka ulkelenn sosyal demokrat lıderlen-
ne ya da lıder adaylanna örnek olması dı-
leğı ıle, yararlı olacağına ınanıyorum Os-
car Lafonteın'ın yaptığı konuşmada de-
ğındjğı önemlı konulann bazıIan şoyle
- Olke olarak malıyetlen duşuk tutarak
başka ulkelerle malıyet yanşması ıçınde
olmalıyız
- Çalışanlann satın alma gucûnü ayak-
ta turmalıyız Henri Ford'un, "Ürettiği-
miz arabalar, araba satın alamaz; ama,
onu uretcn işcüerin bu arabalan satın ala-
bibnesi için elimızden gelenı yapmak zo-
rundajız" sozlennı unutmamak duru-
mundayız
- Ekonomı, yenı urunler ve yenı yon-
temler uretmedıkçe ayakta kalamaz
- Hukumetler, araştırma polıtıkalanna
yatınm yapmak zorundadır
- Dogal kaynaklan kısıtlı ülkeler, ko-
numlannı, maddeye dayanamayan kay-
naklarla guçlendırmelıdır
- Sanayı polıtıkanıızın belırleyıcı yönu,
güneş enenısı çağına koprü kurmak ol-
malıdır Nukleerenerjı araştırmalanna30
mılyar mark ayınrken guneş enerjısının
araştınlmasına 1 mılyarmarkayırmakson
derece yanlıştır Guneş enerjısını ülkemı-
zın bır numaralı dışsatım urunü yapmak
zorundayız
- Gıderek daha çok ınsanın çalışma ya-
şamının dışında kaldığı bır dönemde ça-
lışanlann sergıledığı venm artışı, ekono-
mık gelışmeden daha buyuk olduğu sure-
ce, çalışma saatlennın azaltılması, ışsızlık
sorununa en geçerlı çözümdur
- Makro ekonomık venlenn ışığında dö-
vız kurlannı, faız oranlannı ve ucretlen
bırbın ıle uyumlu ve dertgelı tutmak zo-
rundayız
- Doğu Alman gençlen demokratık dü-
zen ıçınde eğıtım olanaklan ıstemekte,
ama devlet yeterlı olanak sağlayamamak-
tadır Buyuk ekonomık kuruluşlar, artan
malıyetlen bahane ederek eğıtımden vaz-
gcçıp bunu meslek kuruluşlanna, kuçuk
veorta olçeklı ışletmelere bırakmamalıdır
Eğıtım olanağı sunan ışletmelere v ergı ko-
laylığı sağlanmalıdır
- Vergı adaletı ve vergı basıtleştınlme-
sı ülkemızde sosyal adalet demektır Me-
mur ve ucretlılenn vergı ödedığı, yûksek
gelır grubundakılenn ya çok az ya da hıç
vergı ödemedığı bır ulkede dev let ıçınde
guvenı kuramaz, sağlayamazsınız
Lafonteın, konuşmasının sonunda Av-
rupa Bırlığı, Avrupa guvenlığı, Doğu Av-
rupa ülkelen ve Rusya'nın da katılımı ıle
oluşacak yenı bır Avrupa guvenlık polıtı-
kasına değınerek "Alman SPD'si artık se-
yirci tribuniennden aşağı ınmelidir" tum-
cesı ıle sozlennı bağlamıştır
Bunlan, umutsuzluğun dızboyu buyu-
duğu bır ulkede, sosyal demokratlann üre-
teceğı gerçekçı çozumlenn ne kadar
onemlı olabıleceğını vurgulamak ıçın ya-
zıyoruz
Araştırma bürolan, ışçı burolan, eğıtım
ve dış ılışkıler burolan bulunmayan ya da
olsa da ışlemeyen sosyal demokrat partı-
lenn bulunduğu ustüne ustluk yonetıcıle-
nnın bohçacı kadınlar gıbı dedıkodu üret-
mekten başka bır şey yapmadığı bır or-
tamda, demokrat ve yurtsever Kemalıstler
ıçın, umutsuzluk bır yaşam bıçımı olma-
ya başladı
Bu ınsanlar, 21 yuzyılın eşığınde gok-
tekı yıldızlar kadar yalnız bu ınsanlar ıçın
umut, yıldızlar kadar uzak olmamalı
AKADABİR
S. SUNA OZBAY Emeklı Ögretmen
Bbı Yıllık Geri Kahmşlık
Tum dınlerde kutsal kıtaplann pek çok yorumu ya-
pılmıştır Kuran'ı da açıklamanın yollannı bıldıren bır
tefsırılmı vardır Onuncu yuzyılda Iran'da, isfahan'da
başlayan Bâtmîlık, Kuran'ın tefsınnde, dış anlamına
onem vermek yenne, şenatın Kuran'ın dışı, kabuğu,
özunun ıse ınsan sevgısı olduğunu kabul eder Bu oy-
lebırsevgıdırkı ırk dıl, dın, tankat, mezhep ayırımı go-
zetmez Yalın, uryan ınsanı, sadece ınsan olduğu ıçın
sevılmeye yaraşır bulur Kuran'ın ozune oğretım (bı-
lım) ıle enşılır
Tann'ya ulaşma yollan olan tankatlar ıse dokuzun-
cu yuzyıldan ıtıbaren ortaya çıkmaya başlamış ve gı-
derek oyle çoğalmışlardır kı, Bektaşıye, Mevlevıye,
Melâmıye, Tıcanıye, Yesevıye ve Nakşıbendıye gıbıta-
nkatların sayısı seksen beşı bulmuştur Bunlardan,
Turkıstan dan Anadolu'ya on beşıncı yuzyılda gelen
Nakbışendıye'nın, Ahrarrye, Kasanıye vb gıbı on bır
kolu daha vardır Anadolu'da tankatlar Moğol ıstılasm-
dan sonra çoğalmıştır Bu kadar ayrıntılı yol ıçınde
kaybolmamak, esası arayıp bulmak gerekır Esas oz-
dedır
Tasavvufta da Kuran'ın bır gorunurde (zahırî) bır de
bâtınî (ıç) anlamı olduğu kabul edılır
Sûfiler, Kuran'ın ozu uzerınde dururiar Onlara gore
Tann'ya korku ıle ya da yarar umarak değıl, sevgı ıle
yaklaşılmalıdır Rafîzjık ıse on ıkıncı yuzyılda Iran'da
yayılan, Sunnı goruşlere aykın, bâtınî (ıçsel) bır ınanç-
tır Bektaşîlık OrtaAsya'dan Anadolu'ya yapılangoç-
ler sonunda, çeşıtlı duşunce akımlannın ve Rafızîlığın
etkısınde kalmıştır 1501 'de Osmanlı Padışahı II. Ba-
yezid, Hacı Bektaş'ın torunu olan Dimetoga Seyit
Alı Sultan Turbesı nde postnışınlık yapan Balım Sul-
tan'ı Hacı Bektaş Tekkesı'ne yollamış, tekkenın bâtı-
nî teşkılatına gore duzenlenmesını ıstemıştır Bektaşı-
lık'te ınsanlar eşıttır Kadınlar da torenlere katılır Bu du-
rum Kuran'ın zahırî hukumlerıne karşı ıse de ozune ay-
kın değıldır
Osmanlı padışahlan hacca grtmezken, yenıçenler,
kuruluşlannda hoşgorulu ınsan sevgısı yuzunoen Bek-
taşılığı kabul etmışken Anadolu ve Avrupa'nm çeşıt-
lı yorelennde, Gul Baba dıye anılan Bektaşî dedelen-
nın pek çok yatın varken, yuzyıllar sonra, bız nıçın hâ-
lâ Kuran'ın ozune değıl de kabuğuna onem venyoruz?
Laık duzende herkes ıstedığı gıbı ıbadetını yaparken,
bu katı ınanç kuralcılığı, bu şerıat ozlemı nıye
7
Pek çok halk şaın, Hatayı (Şah Ismail), Kaygusuz
Abdal, Kul Hımmet, Pır Sultan Abdal ve daha nıce-
len Hacı Bektaş Velı'den esınlenmış, Turk dılı onlarla
annmış ve guzelleşmış 1826'da yenıçenlık kaldınlın-
ca, tekkelen kapatılmış Bektaşî dedelerı oldurtulmuş-
tu Yıllar sonra Sultan Abdulaziz, II. Mahmut tara-
fından mallanna el konulan Bektaşî Turbesı'nın yenı-
den kurulmasını emretmış Bektaşî ve Alevîler ıçın, bır
de ıade-1 ıtıbar fermanı neşretmıştır Fakat bu ferman,
pek çok acı goren Orta Anadolu'da ve bu fermandan
hoşlanmayan, tutucu ulema arasında pek yayılma-
mıştır Bencıl dın adamları, gerçekten dındar olan, lyı
nıyetlı ınsanlan korkutarak saygınlık kazanabılmışler,
fakat hıçbır zaman bazı Osmanlı padışahlan kadar
hoşgorulu olmamışlardır Buna karşın kımseyı ve hıç-
bır duşunceyı kınamayan, kımseden çıkar ummayan,
hak yoluna gezen Yunus gıbı dervışler, halk şaırlen ıse
her zaman saygın olmuş ve sevılmışlerdır Mevlânâ da
katı kurallan dışlamış, ınsan ve tanrı sevgısı uzerınde
durmuştur Hoşgorusu sonsuzdur
Katı kuralcılığı bır yana bırakıp kendımıze soralım
Dunyanın kendını besleyecek sayılı ulkelennden bın
olduğumuz halde, tarıhsel eserlenmız, kulturumuz, ık-
lımımız, kıyı ve akarsulanmız, madenlerımızle, ekono-
mık açıdan nıçın bu kadar gen durumdayız'' Uzun yıl-
lar, dış ve onlann yandaşı ıç guçler, dını kullanan po-
lıtıkalar, hırslı polıtıkacılarla, masum ınsanlan, kendı çı-
karianna alet etmeyı surdurup durmuşlardır Gelışme-
mış, yoksul bır ulke olarak kalıp da kendımıze gele-
meyelım, guneyımıze ınen Batum-Musul arasındakı
petrollenn Guneydoğu'dakı kollannı arayıp bulamaya-
lım dıye mı olumler durmuyor^
1
0 Guneydoğu kı altın-
da petrol damarlan, uzennde ıse cesetler
Oysa butun dınlenn amacı ınsanlan bencıllıkten kur-
tarak olgunlaştırmak, toplumdakı sevgı, saygıyı sos-
yal adaletı, yardımlaşmayı, toplumsal banşı sağlamak
değıl mıdır^1
Bu gerçeğın herkes tarafından kabul edıl-
mesıne karşın hâlâ, etnık, dınsel ve ekonomık farklı-
lıklardan medet umarak çıkar sağlayan ve haksız ka-
zançlannı, sosyal bır hukuk devletınde kaybedeceğın-
den korkan nufusu hızla artan yoksul kesımı çok faz-
la olan ulkemızın gen kalmasından yarar uman ben-
cıl kışıler var ıçımızde ne yazık Kı' Bencıllık, kendı çı-
kan ıçın başkalannın hakkını yemektır Muslumanlık-
ta en buyuk gunah budur ve dındarlıkla bencıllık bır-
bınne tamamen zıt ıkı kavramtır Egoıst ınsan dındar
olamaz
Yalnız Turkıye'de değıl, Avrupa'da da Ortaçağ'da
yuzyıllar boyu, katı dın kurallan egemen olmuş, duşun-
ce, kalıplardan sıyrılarak gelışememış, Hınstıyanlıkta
da benzer dınsel baskı ve somuru evrelen yaşanmış-
tır
Bunca zaman bın yıldır, ınsanlann ozgur duşunce-
den nıçın ve nasıl uzak kaldığını, ozgur duşunceye ne-
den hoşgoru ıle bakılmadığını anlamaya çalışmalı, ge-
n kalmışhktan kurtulmak ıçın, yonumuzu çağdaş uy-
gariığa çevırnelıyız Bu, aklın buyruğudur Atatûrk bı-
ze en doğru yol gostencının akıl ve bılım olduğunu soy-
leyıp uygulayarak bızı, bılımın egemenlığınde ulus ve
uygarlık bıhncıne ulaştırmadı mı?
Müze Koruma Dernekleri
ALİ KILIÇKAYA Arkeolog
1
970 yılı aralık ayında, o zamankı adı
Ankara Arkeolojı Müzesı olan bu-
gunkü Ankara Anadolu Medenıyetle-
n Muzesı'nde Vtilli Eğitim Bakanlığı
Eğitım Birimi Mudurluğü tarafından
"IMuze Ihtisas Kursu" adı altında du-
zenlenen kursa katılmıştım
Kursta, muze odeneklennın çok sınırlı ve ye-
tersız olduğu, muzelenn elektnk. su. yakıt, kır-
tasıye gıbı zorunlu gereksınımlennın karşılana-
madığı, vatandaş tarafından muzeye getınlen es
kı eser paralannın zamanmda ödenemedığı. ay-
nca muze ıçın gereklı demırbaş eşya ve bılımsel
yayın alınamadığı gıbı değışık parasal sorunlar
gundeme geldığınde şımdı hayatta olmayan za-
manın Eskı Eserler ve Muzeler Genel Muduru,
Orta Anadolu muzelennden ıkısını omek göste-
rerek, bu muzelenn kurduklan muze koruma der-
neklen aracılığı ıle sağladıklan gelırlerle muze-
lenn bırçok acıl gereksınımmı karşıladıklannı
ve bunda da başanlı olduklannı, dolayısıyla bız
kursa katılanlara muzelerde müze koruma der-
neklen kurmamızı onermıştı
O tanhten sonra Anadolu müzelennde / Mu-
zesını Yaşatma ve Koruma Derneğı, / Mûze-
sını Koruma ve Tunzm Derneğı, / Mûzesmı
Sevenler Derneğı gıbı değışık ad altında muze
koruma derneklen kurularak yaygınlaştı
lyı nıyetlı olarak kurulan bu dernekler aracılı-
ğı ıle muzelerde kart, slayt, album, kıtap. hatıra
eşya vs satışı yapıldı, bağışlar sağlandı Elde
edılen gehrlerle muzelenn ıvedı gereksınımlen
karşılandı Oyle kı muzelere eskı eser satın alın-
dı. müzesı ıçın araba satın alan muze koruma
derneklen bıle oldu Bütun bu çalışmalar art nı-
yetsız amatör bır ruh ve dûşünce ıle yürutuldu
1983 ruhu(') ıle "paranın enyücedeğer" ola-
rak onplana çıkması. "benim memunım tşini bi-
lir" zıhnıyetının egemen olmaya başjamasıyla
bırlıktemüzekonımadernekJerindedeyozlaşma
başladL Bu demeklertıcarethaneye donuştu, der-
nek çalışmalan muze çalışmalannın onune geç-
ti Oyle kı muze mudüru dernek başkanı, müze
bekçısı ıse dernek denetleme kurulu uyesı oldu,
dernekler sağlıklı bırbıçımdedenetlenmedı. der-
nek gelırlen aınacına uygun olarak gerçekçı bı-
çımde kullanılmadı Bu cıddıyetsızlık sonunda
ıpın ucunun ıyıce kaçtığını, zaman zaman bası-
na yansıyan haberlerden öğrenıyoruz Çeşıtlı şı-
kâyetler sonunda Kultür Bakanlığı'nın bazı mu-
ze koruma derneklen hakkında soruşturma baş-
lattığını. bakanlık mufettışlennın yaptıklan so-
ruşturma sonunda bır muzede aynı zamanda yo-
netıcı durumunda da olan uç muze koruma der-
neğı yonetıcısıne kınama cezası venlmış olması
uzücu, ıızucu olduğu kadar da duşündurücu ol-
sa gerek
Kuşkusuz muze koruma derneğının gelırlen-
nı kendı muzelen ıçın amacına uygun, gerçekçı
bır bıçımde kullanan muze koruma derneklen
de vardır Burada bu koruma derneklennı kırlen-
menın dışında tuttuğumu belırtmek gorevımdır
Ancak bugun ülkemızde muze ve oren yerlenne
kadar varabılen taşınır kultür varlığı kaçakçıhğı
sürerken, tanhsel ve doğal çevre (SÎT alanlan)
yağmalanıp tahnp edılırken, koruma kurullan
çelışkılıkararlaralırken,taşınır kultür varlığı sa-
tışındakı karmaşa sürerken, Kultür ve Tabıat Var-
lıklannı Koruma Yasası ışlemezken, artık müze-
cılenn, ılkesı tıcaret olan müze koruma dernek-
lennı bır yana bırakıp bütun güçlennı asıl gorev-
len olan kultür ve doğa varlıklanmızın korunma-
sına yöneltseler, bu varlıklara ılışkın sorunlar ve
çözum yollan hakkında düşünce üretseler daha
yararlı olacaklardır
Kültur Bakanlığı'na bağlı Döner Seımaye Iş-
letmelen Merkez Mudürluğu (DUSİM) adı altın-
da bır ışletme vardır Bu müdürluğün yurt düze-
yınde ışletme müdürlüklen, mağazalan vardır
Bu mağazalarzıncın yaygınlaştınlmaktadır Yer-
lı ve yabancı zıyaretçılenn yoğun olduğu yerler-
de açılan bu mağazalar aracılığıyla zıyaretçılere
kulturel ve tanıtım amaçlı hızmetler sunulmak-
tadır Bu hızmetler sağlıklı ve duzenlı bır bıçım-
de yurutulmektedır
Bu nedenle, Bakanlık Doner Sermaye Işlet-
melen Merkez Mudürluğu'nun, bakanlığın ılgı-
lı dığer ıkı genel mudurluğü ıle eşgudum sağla-
yarak oncelıkle zıyaretçısı yoğun olan muze ve
ören yerlennden başlayarak (buralarda muze ko-
ruma demeklennın hızmet mekânlan var) ancak
tanhsel ve doğal çevreyı bozmadan kotu ornek
olmadan (sonradan ıptal edılen Efes oren yenn-
dekı proje ömeğı) yasal sınırlar ıçınde kalarak ya-
pacağı unıteler aracılığı ıle zıyaretçılere yonelık
kulturel ve tanıtım amaçlı hızmetler verebılır,
bunu daha da yaygınlaştırabıhr Böylece bu mu-
ze ve ören yerlenndekı hızmetlerden sağlanan
gelırlenn bellı bır oranı yerel muze ya da oren ye-
nnın ıvedı gereksınımlen ıçın anında kullanıla-
bılır, gen kalan gelırler bellı bır fonda toplana-
rak obür müze ve oren yerlen ıçın ya da bakan-
lığın başka ıç ve dış kulturel tanıtımına yonelık
hızmetler ıçın kullanılabılır
Böy le bır duzenlenme sonunda, müze ve oren
yertennde ZTyaretçılere yonelık hem daha sağlık-
lı ve duzenlı bır hızmet sunulmuş, hem de sağ-
lanan gelırler daha gerçekçı bır bıçımde kullanıl-
mış olur Böylece muze koruma derneklenne
ılışkın şıkâyetler de ortadan kalkmış, bunun da
ötesınde bakanlık ıçın az da olsa bır kaynak sağ-
lanmış olur
Evet, devletin muzeleri veören yerteri yine dev-
let tarafından korunur, yaşatılır ve geleceğe taşı-
nır, müze koruma dernekleri aracılığı ile değil!..
Anayasanın 63 maddesı "Deviet,tarih, kultür
ve tabiat varhklannın ve değerlennin konııuna-
sını sağlar, bu amaçla destekk>ıcı tedbırier alır"
der
TARTIŞMA
Köy Enstitüleri'nin Hasat Yıllan
uruluşunun
üzennden 56,
kapatılmasının
üzennden de
44 yıl
geçmesıne karşın, Koy
Enstıtulen olgusu
ülkemızde o kadar ışlendı,
o kadar yazıldı çızıldı kı,
yankılan hâlâ devam edıyor
ve yıllarca da sürecek
Özelhkle 1995-1996 yıllan,
Köy Enstıtulen'nın bır
hasat y ılı oldu Bu son ıkı
yılda Koy Enstıtulen
uzennde yapılan
çalışmalan şoyle
ozetleyebıhnz
Eğitim Mıizesi: Eğıt-Der
Yönetım Kurulu, merkez
yonetım bınasının
bunyesınde, Köy
Enstıtulen'nı konu alan bır
"Eğitim Müzesj" açtı
Muze, 17 Nısan 1995 günü
Koy Enstıtulen'nın 55
kuruluş torenının ardından
açılarak hızmete kondu
Çok özgün belgelenn yer
aldığı muzeyı, törene
katılanlar olarak buyük bır
ılgı ve coşku ıle gezdık
Aslında bu muzedekı
belgelen bır ıkı otobüse
yukleyerek Anadolu'da
sergılemek gerekır Hıç
olmazsa yılda bırkaç ılde
bu sergıyı açarak halka
tanıtmanın, yennde bır
eğıtım hızmetı olacagı
ınancındayım (gezıcı
kıtaplıklar, gezıcı eğıtım
araçlan gıbı) Köy
Enstituleri ve Çağdaş
Eğitim Vakfi: Yıllarca sözü
edılen "Koy Enstitüleri ve
Çağdaş Eği'tun Vakfi"
benım de ıçınde yer aldığım
47 kurucu üye tarafindan
gerçekleştınldı Adı geçen
vakün 11 Mart 1995 günü
"Olağan Genel Kurul"
toplantısı yapılarak resmen
çalışmalanna başladı
Köy Enstitüleri Albümü:
Kultur Bakanlığı Guzel
Sanatlar Genel Muduru
Mehmet OzeJ tarafından
hazırlanan albüm, çok
guzel bır kâğıda basılarak
cıltlı ve lüks bırkapak
ıçınde sunulmuştur
Albümde köy yaşantısını ve
Koy Enstıtulen'nı konu
alan pek çok fotoğraf yer
almaktadır Fotoğraflar,
çoğunlukla Koy
Enstıtulen'nın mıman
İsmail Hakkı Tonguç'un
objektıfınden ve Eğıt-Der
"Eğitim Muzesi"nden
sağianmıştır Albumun
başında Ismet tnönü'nun
Koy Enstıtulen hakkındakı
guzel sözlen, Mıllı Eğıtım
Bakanı Hasan \li V ücel'ın
"Kö> Enstitüleri Kıtabuun
Önsözü", Köy
Enstıtulen'nın Tanhçesı, 21
Köy Enstıtüsü ve ılk
müdürlennın ad lıstesı,
Koy Enstıtülen Marşı, Köy
Enstıtüsü çıkışlı bılım
adamlan, yazarlar, ozanlar
ressamlar bölumü (Bu
bölumde çok unutulanlar
vardır) yer almaktadır
Aynca, Kültur Bakanı Fikri
Sağlar ve Ivnz Koy
Enstıtüsü çıkışlı Güzel
Sanatlar Genel Mudüru
Mehmet Ozel'ın bırer sunuş
yazılan, albümün başında
venlmektedır Eğıtım
tanhımızde seçkm bır yen
olan Koy Enstıtülen ıle
ılgılı belgelen ıçeren bu
albume, emeğı geçenlen
yurekten kutlanm İsmail
Hakkı Tonguç anıkü: 27
Ocak I996Pazargunü,
TRT'nın 2 kanalında
"Cumhurryet'e Kanat
Gerenler" belgeselınde
eğıtımcı yazar ve Köy
Enstıtülen'nın babası
İsmail Hakkı Tonguç anıldı
Çok güzel hazırlanan bu
belgeselın bır kopyasının
Eğıt-Der yönetıcılen
tarafından sağlanarak
"Eğitim Müzesi''ne
konulması kaçınılmaz bır
fırsattır Köy Enstitüleri
kitabı: Köy Enstıtülen ve
Çağdaş Eğıtım Vakfi
Sayın Doktor ve Eczacıların Dikkafine,
t ttstıltı morkodır
Aynntilı bılgı f/rfflamızdan femın tdıltbılır
etine sunulmuf
hKfırMveecham
FAKO ILAÇLARI A Ş Buyukdere Cad No 205 Levent/ISTANBUL
tarafından "Köy
Enstitüleri" kitabı
yayımlandı Kıtap, şımdıye
kadar Koy Enstıtulen
hakkında bıldıkJenmızı
derlı toplu bır bıçımde
vermektedır Koy
Enstıtulen'nın amaç, ılke
ve uygulamalan planlı bır
bıçımde ışlenmışhr Kıtapta
çoğunlukla Koy
Enstıtülen'nden yetışrruş
kurmaylann yazılan yer
almaktadır Bu kışılenn
adlannı şoyle
sıralayabılınz
(thsan Güvenç. Bekir
Semerci, M. A)dın, Mustafa
Aydoğan, Fakir Baykurt,
Naciye Makai, Ali Y ılmaz,
Yahya Aksov, ismail Hakkı
Tonguç, AbduJlah Özkocur,
Mehmet Başaran, Mahmut
MakaL Halıse \pavdın, M.
Rahmı Dıncan, Mehmet
Cihangır. Nadir Gezer,
Taiip \pavduı, Dursun Kut
ve Mehmet Çüni). Aynca
kıtabın başında vakıf
yonetım kurulunun
bır sunu vazısı yer
almaktadır Kıtabın ıçıne
konulan ve Köy
Enstıtulen'ndekı
etkınlıkJen yansıtan altı
adet fotoğraf da kıtabın
ıçenğını tamamlamaktadır
Kıtabın sonunda da butunü
Koy Enstıtüsü sıstemını
ışleyen ve 114 kıtaptan
oluşan bır
kaynakça venlmektedır
Kıtap, 160 sayfa olup luks
bır kapak ıçınde
sunulmuştur Kıtabın eden
200 bın TL olup Köy
Enstıtulen ve Çağdaş
Eğıtım Vakfi, Emek işhanı
7 KatNo 704Kızılay-
AnkaraTlf (0312)-425
24 68 adresınden, Ya da
Angı Yayıncılık San ve
Tıc Ltd Ştı Sanayı Cad
Demır İşhanı 17/2-3 Ulus-
AnkaraTlf (0312)-324
10 00-Fax (0312)312 36
55 adresınden sağlanabılır
Hacı Angı
Eğıtımcı-Yazar
PENCERE
Cumhupiyetle Haşır
Neşir...
95 yaşında gozlerını yaşama yuman Vehbi Koç'un
ömru, Turkıye Cumhurıyetı tarıhıyle zamandaş
Koç anlatıyor
"Ankaralıyım Aıle şeceremden anlaşıldığına gö-
re ana tarafından 600, baba tarafından 250 yıllık An-
karalı bır aıleden gelıyorum. 1901 yılında doğmu-
şum "
Pekı hangı gun?.
"Eskıden doğum gününe önem venlmezdı Ben
kendı doğum tanhımı bır turiu bulamadım "
20'ncı yuzyılın başında Osmanlı toplumunun han-
gı duzeyde olduğu bu olguda pek çarpıcı bıçımde or-
taya çıkıyor Batı'dakı kılıse kayıtlarında en sıradan
ınsanın doğum tanhını bulabılırsın, bızde devletımı-
zın kurucusu Mustafa Kemal'ın doğum tarıhı bır
varsayıma dayanıyor
Vehbı Koç'unkı de oyle
•
Semyon Ivaneviç Aralof, 1921-23 arasında An-
kara'da Moskova'nın elçısrydı, 1960'ta anılan yayım-
landı Sovyet elçısı bır gun Mustafa Kemal'e Anado-
lu koylusunun yoksunluğundan soz açmış, Rus-
ya'dakı modelı önermış, Gazı demış kı
"Turkıye'de ışçı sınıfı yok, çunku gelışmış sanayı
yok Bızım bunuvazımızı ıse burjuva sınıfı halıne ge-
tırmek gerekıyor Ticaretımız çok cılız, çunku serma-
yemız yok Yabancılar bızı ezıyor Benım amacım
mıllı tıcaretı kalkındırmak, fabnkalar açmak, yeraltı
zengınlıklennı meydana çıkarmak, Anadolu tacınne
yardım etmek, zengınleşmesını sağlamak "
Aralof- Ya koyluler?
Gazı- Onlara yardım edeceğız, aşan kaldıracağız
Sovyet elçısı Aralof, Mustafa Kemal'e sosyalıst bır
duzen onerır Gazı der kı
"Rusya'da ış başkadır "
•
1923 Devnmı, Anadolu'yu ışçıden yoksun bulmuş-
tu Sanayı yoktu kı ışçı olsun' Ağalar, mutegallıbe
eşraf, esnaf, aşıret reıslen, koyluler toplumsal yapı-
yı çoğunlukla oluşturuyoriardı
Ne yapmak gerekıyordu'?
Cumhurıyetın kalkınma modelı, devletçılıkle des-
teklenen bır sanayı bunııvası yaratmak uzenne yo-
ğunlaştı, Vehbı Bey, bu surecın urunudur
Demokrası ancak endustn toplumunda boy ata-
bılırdı
Ulusal kalkınma, sanayıleşmeyle anlamdaştı
Amaca ulaşabıldık mı?
•
Mıllıyet gazetesı bırıncı sayfasında bır çerçeve ıçı-
ne, "Vehbı Koç'un Anayasası"m koymuş
Uç madde
1 Devletım ve ulkem oldukça ben de vanm
2 Kurduğum muesseselenn ve kendı varlığımın,
memleketımın vahığıyla devam edeceğıne ınanarak
hareket ettım
3 Demokrası varsa, hepımız vanz
Ulus-devletın sılındığını soyleyenler, belkı bu ana-
yasayı beğenmeyecekler
Vehbı Bey, zengınlığının doruğunda sadelığını ko-
rumak erdemını omur boyu korudu Sıgarayı sever-
mış, hekımler yasaklamışlar, gunde uç taneyle sınır-
lamışlar, televızyonda eskı bır fılmını ızledım, gaze-
tecıler soruyorlar
- Gunde kaç sıgara ıçıyorsunuz?..
- On taneden uçe ındım
- Hangı markayı yeğlıyorsunuz?
Vehbı Bey gulumsuyor, sıgarasını gostenyor, son-
ra bılınçle eklıyor
- En ucuzu bu'
•
Vehbı Koç'un sade yaşamındakı duruluk, bızım
uçuk ozel sektorculerımızın dengesızlıklenne tam
ters duşuyor Koç'tan alınacak en buyuk ders, yaşam
bıçemınden kaynaklanmaktadır, Ankara'dakı bakkal
dukkânından uluslararası holdınge uzanan ınce ve
uzun yolda başı donmeden yurumek, bır ınsanın ben-
lığındekı dengeyı vurgular
Vehbı Koç, Cumhunyet Turkıyesı'nın 72 yıllık tan-
hınde sevımlı bır sımgeydı
Artık anlamlı bır ımge oldu
bılsak "bırlıkte üretelım" semınerlen
4 martta başlıyor
Pazartesı DT Oryal Gokdemır Sa|lık Koousunda Bazı Temel Kavranüar
Doç Dr Otlav Lvgun Turkıvede Demokrası ve Insan Haklan
Salı
Çarşamba
Ptrsembe
Cuma
Cengız Bektaş
Fethı Nacı
Prof Dr Lsrun
Korupan
Dr Erkal Gunjîorcn
Kenı Kuitunı
Reşat Nun nın Romancıh|ı
Saglık Konusunda Bazı Temel Kavramlar
Kent Insan. Nesne Insan
Ka)itlar haıjlamıştır Guleren Gemıcı (11 00-17 00)
BİLSAK BILIM SANAT KULTUR HIZMETLERİ
Tel (212)243 28^9 99
Semınerler aksam saatlenndedır
DİSK geleceğe
nasıl bakıyor?
Devrımcı Işçı Sendıkaları Konfederasyonu'nun
demokratıkleşmeden ozelleştırmeye, Kurt
sorunundan sendıkal yapılanmaya kadar çeşıtlı
konularda geleceğe donuk değerlendırmelerı
28 Şubat Çarşambadan ıtbaren
Türkıye Gazetecıler Cemıyetı'mn yayınladığı patronsuz,
tam bağımsız bır sıvıl toplum gazetesı
Bizim Gaxete her gün 15 bin liro
ABONE İÇİN: Bır yıllık 4 5 mılyon, 6 aylık 2 5 ımlyon
hrayı Vakülar Bankası Karakö> Şb 2016703 No lu
Turkıye Gazetecıler Cenuyetı hesabına yatırıp
dekontunu (0 212) 526 80 46 ya fakslayın gazetenız
gûnübırhk elmıze ulaşsın Tel 513 83 00
Başka Türkıye Yok.
Haydi Fidan Dikelim.
ORMAN BAKANLIĞI
AĞAÇLANDIRMA VE EROZYON KONTROLU
GENEL MUDURLUĞÜ