23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
7 ARALIK <996 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Diyarbakır'da kandavası: 4 ölü • DİYAKB\KIR (Cumhuriyet Bürosu) - D>iyarbak;r'dısilahlı çatıs,mada2'si korucu 4 kişi öOdü. 5 kni ce yaralandı.. Aiınar. bı:gi\e göre. dürı saat 10.30 sıralannda. GüleçobaKcyü nden il rrserkezine gelmekte olan otomobil. 3 kışî tarafıncLan uzun namîulu silahlarla tarandı. Oîornobildekilerin karşılık \errresiyle çıkan çaiışmada. Yedat keser. Sedat Keser. saldırganlardan Mehmet Tura ile \olda yürüyen Ismaıl Altındağ yaşamım yilirdı, Azız keser. Cem.al Vaman ve Ferhat Akçakoca yaralandı. Olavın 1993'tc "televizyon" nedeniyle başlayan \e zamanla kan davasına donüşen çatışmalann uzantısı olduğu bıldinldi. Su atmaya tazminat • A.NKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Mahkenıe. şönettıcı bıroturumda TBM.\f Baş.kan\ekıli ve DYPTuncelıMilletvekilı Kamer Genç'e bir bardak su atarak kışiiık haklanna hakaret ettığı gerekçesiyle. RP Karaman Milletvekili Zeki Ünal'ın 300 milyon lira tazminat ödemesine karar verdı. Yargıtay. ilk yargılama sonunda mahkemenin \erdiği 50O milyon lıralık tazminat karannı. "miktann \üksek olduğu" gerekçesivle bozmuştu. Rehabilitasyon Merkezi • A\kARA(Cumhuri>et Bürosu)-Ankara Gazetecıler Cemıyetı'nin öncülüğünde düzenlenen "Ha\dı Türkıve. Mehmetçıkle el ele" kampanyasi çerçevesınde 1995 vılında toplanan 2.7 , trilyon lirayı 1996>ılında 7.5 trilyon lirava ulaştıran Genelkurmay Başkanlıgı. paranın degerlendınleceğı "Türk Silahlı Kuvvetleri Rehabilitasyon Merkezi"nin inşaatını başlattı. Projeye katkıda bulunmak iste\enlerin. Ziraat Bankası Kızılay Şubesî'ndeki 30440 3500.9. Emlak Bankası Gökdelen Şubesi'ndeki 99990, Vakıfbank Ankara Şubesı'ndekı 2047272 ve Halk Bankası Maltepe Şubesi'ndeki 5888880 numaralı hesaplara para yatırabileceği ifade edildi. Düzeltme ve öziîr H Gazetemızın dunkü sayısının 4. savfasında yayımlanan Kemal Vazıcıoğlu'nun portresinde yanlışlıkla Kemal Vazıcıoğlu'nun BBP lideri Muhsin Vazıcıoğlu'nun ağabe>i olduğu vazılmıştır. Düzeltır. Yazıcıoğlu ve okurlarımızdan özürdileriz. KISA... KISA... Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e hakaret ettiği gerekçesh le 5 milyar lira mane\i tazminat ödemeye mahkûm edilen ANAP Manisa Milletvekili Ekrem Pakdemirli'nin. tashih-i karar (karar düzeltme) istemini reddetti. Böylece Pakdemirli'nin cezası kesinleşti. B "Mama \enrken boğuldu' diverek iki aylık çocuklanm hastaneye kaldıran Alı Güngör \e Sevgi Güngör çitfı "kuşkulu ölüm" suçlamasıyla gözaltına alındı. • Demokratik Banş Hareketi (DBFT) kısa siyasi yaşamında ikinci genel başkanını da değiştirdi. Prof. Dr. Mehmet EtTnin istifasi) la boşalan DBH Genel Başkanlığı'na a\ ukat Turgut İnal getirildi. • Ordu Sanat Evi'nın (ORSE\')etkinIikIen çervesinde bugün gazetemiz > azarlan Ahmet Taner Kışlalı \e Mustafa Balbav ORSEV Salonu'nda saat' 11.00'de kitaplannı imzalayacaklar. • Türk-İş Genel Başkanı Ba>ram MeraL İP Genel Başkanı Doğu Perinçek'i ziyaretinde miting ve eylemlerinin ülkenin birlik \e bütünlüğü için olduğunu belirtti. • DYPKilisMillenekili Doğan Güreş. REFAHYOL hükümeti hakkındaki gensoru konusunda yaptığı açıklamada. kadınların kişılik haklanna hakaret ettiği gerekçesnle üç kadın tarafından toplam 330 milyon lıralık manevi tazminat istemiyle mahkemeve venldi. Koalisyon ortaklannm arasmm açılması ANAP lideri Mesut Yılmaz'ı harekete geçirdi cesaret vermeliyiz' DLRDANE KOCAOĞLU ANKARA - ANAP Genel Baş- kanı Mesut Yılmaz. DYP üzerinde odaklanan "devlet-mafŞa-aşiret" üçgenindeki karanlık bağlantılar nedennle koalisyonda açılan ge- dığı bü\ütme\e çalışıyor. Yılmaz. "RP'nin karanlık ilişkilerin üzeri- ne gidebilmesi için altematifbir hü- kümet modeüyle cesaretlendirilme- si gerektiğinr söyledı. ANAP Merkez Karar Yönetim Kurulu(MK\'K)dünSiirt'teyapıl- ması planlanan toplantısını .Anka- ra "dagerçekleştirdi. Alınanbilgiye göre. Yılmaz. yaklaşık 5 saat süren MKYK'de "birkaç gün içinde önemli si\asi gelişmeler olabileceği- ni" \ urguladı. Baş.bakan Necmet- tin Ernakan ın önünde iki yol bu- lunduğunu anlatan Yılmaz. şunla- n kaydetti: "Başbakan \a sorumluluğunun gereğini yaparak. hükümetin > ıkıl- ması pahasına ciddi şekilde oîa\la- nn üzerine gidecek. Bundan orta- ğı rahatsız olacak. DYP'nin Kemal Yazıcıoğlu'nu görevden alması bu- nu gösteriyor. Dolayısıyla koalis- vonda bir çatlak olacak. Bunun so- nucunda hükiimet > ıkılacak. Ya da ortağının zaafhetini bir kozolarak kullanacak. Bu arada olayı da kü- çülterek kapatnıa cihetine gidecek. Bunda başa- nlı olcağını da zannetmivorum. Çünkü biz sonu- na kadar üzerine gjdeceğiz." Temiz siyaset \e temız vönetim konusunda da duyarlı \e ılkelı olduklannı ortaya koymak zo- runda olduklannı anlatan Yılmaz. bazı MKYK üyelerinin "RP ile koalisyon kurmak için çok he- vesli görünmevelim'" eleştirilerıne. "Hedefimiz koalisyonu bozup iktidara gelmek değil. O ne- denle bu yönde anlaşılabilecek mesajlar \ermek- ren kaçınnorum. Ancak doğal olarak KP'nin de cesaretiendirilmesi gerektiğini düşünüuırum" karşılığını verdı. ÖzaJ-Erbakan görüşmesi \ r ılmaz. Istanbul Mıiletvekıli KorkutÖzal'ın Erbakan'la görüşecegini kendısıne sövledığinı. ancak karşılıkh mesaı trafiği olnıadıgını sö\le- di. Yılmaz. Özal'ın görüşmesı sırasında Erba- kan'a "\a/ıcıoğlu'nun göre\den alınmasından .\NAPGenel Başkanı \ilmaz.göre\den alnıalaıın örtbasoperas>onundan ka\naklandığını ileri siirdü. bilginiz var mıydı"sorusunu \önelttiğini, ancak "Bu konuda size >ann cevap >ere>im" karşılığı- nı aldığını bildırdı. Yılmaz. toplantının basina açık bölümünde vaptığı konuşmadada Susurluk kazasının bırçok soru ışaretını de beraberinde getirdiğini. Kemal Yazıcıoğlu'nun Istanbul Em- nıyet Müdürlüğü'ndenalınmasınıntamamenhu- kuka aykırı olduğunu sa\ undu. Hakkında soruş- turma açılmadıgı halde bir kanıu görevlisinın açığaalınamaşacağını belırten ^'ılmaz. emnışet müdürünün İçışierı Bakanı'nın tasarrufuşla gö- re\ınden alınmasının bu konudaki ^üphelerinı arttırdığını söşledı Başbakan Erbakan'ın. mü>te^an aracılığıyla kendisinegönderdığı mektupta. adlı \e idarı \ol- dan ba^latılacak soruştumıaların titizlıklc sürdü- rüleceğı konusunda gü\ence serdiğını \e bunu önemli savdıklarını bıldıren Yılmaz. "Ancakhü- kümetortağınagüvennıiyoru/. Çünkü koalis>on ortağı tamamen taraf durutııundadır" dcdı. Mesut Yılmaz. bir başka soru üzenne. dün öğ- leden sonra \azıcıoğlu'nu telefonla arav arak gö- re\den alınmışolması nedenivle üzüntülerini \e takdırlerinı ilettığinı söşledı. Yılmaz. MK'S'K'nınardındaneski lçişleri Ba- kanı Llkü Güne>. eski Mıllı Sa\unma Bakanı Oltan Sungurlu. İstanbul Millet\ekıli Korkut Özal. SınopMıllet\ekılı YaşarTopçu'nundaara- lanndabulunduğubazı milletvekılleny !etoplan- tı >aparak. bundan sonra ızlenecek \öntem ko- nusunda görüş alı^\enşınde bulundu. MKYK toplantısının basina kapalı bölümün- de. bazı üveler Mesut Yılmaz'ın bu mücadelede valnız bırakıldığı. Ba^kanlık Divanı üyelerinin \eterlı düze\de \e anında yanıt \eremedığı eleş- tınlerını > önelttıier Bunun üzerine genel başkan vardınıcılan her olava anında vanıt \erdıklerini \e önemli açıklamalarda bulundukfannı. ancak basının tercıhlen nedenı\le bunların kamuoyu- na vansımadıâını bö\ledıler. DSP'li Sezer 'Yalan denilen haberler belgeli' ANK.4RA (Cumhurijef Bürosu) - DSP Adana Mıllet\ekıh Arif Sezer. Halk Bankası tarafından verilen usulsüz kredilerı haberleştırdiği gerekçesi) le Cumhuri\et'e da\a açılmasınm "göstermelik" olduğunu \ urguladı Sezer. "Yalan denilen haberler belgeli" dedı. Arıf Sezer. dün KİT Komis\onu'nda Halk Bankası'nın 1993 \e 1994 yılı hesaplarının görüşülmesı sırasında. Cunıhurivet'te çıkan haberlere dikkat çekti. Sezer. gazetede çıkan bankanın uzman raporlarında. gü\enilırliği ona\lanma\an birçok şirket ile DYP Genel Başkanı \e Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller'e \akınlığıy la bılinen firma \e basin organlarına yüksek mıktarlarda kredi dağıtıldığına ili^kin haberlerin beigelere da\andığını sövledi. Halk BankaM'nın. beigelere davalı haberlerin doğru olmadığı gerekçesi\le Cumhuriyet ale\hine dava açmasının "göstermelik'* olduğunu belırten Sezer. kamuov unun bilgilendırilmesınin önlenmeye çalı^ıldığmı sösledı. CHP: Yılmaz siyasal çıkar peşinde • CHPMi Atıla Sav, ANAP lideri Mesut Yılmaz'ın gündeme getirdigi iddiaların ardmdan. "hükümeti yıkıp yeniden masaya oturmak için Erbakan'a haber uçurduğunu" belirterek "Bu nasıl ciddiyet. bu tür bir çirkin saldından. siyasal çıkar elde etme anlayışı, dürüstlük müdür" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-CHP Genel Sekreter Yardımcısı Atila Sav. ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın. elindeki bilgi \e belgeleri açıklamak \erine siyasal çıkar peşinde koşruğunu söyledi. Susurluk'taki kazanın devletin başına geldiğini \urgulayan Sa\. "Göz gözü görmüyor, tozdan dumandan fernıan okunmuyor*" dedi. Sa\, dün düzenlediği basın toplantısında. ANAP lideri Mesut Yılmaz'a yüklendi. Sav, Budapeşte'de Mesut Yılmaz'a, yapılan saldınnın altından da Susurluk kazasındaki gibi karanlık ilişkilerin çıktığına dikkat çekti. Herkesin bilgi \e belgelenn açıklanmasını beklediği ortamda. Y'ılmaz'ın. hükümet pazarlığı için Başbakan Necmettin Erbakan'a haber uçurduğunu kaydeden Sav "Bu nasıl ciddiyet? Bu tür bir çirkin saldından shasal çıkar elde etme anlay ışı dürüstlük müdür" dive konuştu. Sa\. sözlerini şöyle sürdürdü: "Aynı gün İçişleri Bakanı. Istanbul Emnhet Müdürü ile en stratejik göre\ lerdeki iki emniyet göre>Iisini \e Bucak'ın üç koruma göre\ lisine işten el çektiriyor. De\let- siyaset-mafŞa üçgeninin deı leti bu denü kuşatmış olmasının. toplumumuzun bugünü için deyarını içinde tehlikeu'dir. kaygı vericidir. De\ letin kuşatılmışlığı her gün biraz daha belirginleşiyor. REFAHYOL hükümeti ile kuşatma sızmaya \e işgale dönüştü. >'e >aak ki toplum bugün şer güçlerin yönetimindedir." Susurluk'taki kazada yaralanan D\'P'li Sedat Bucak'ın dokunulmazhğından yararlanarak e\ine çekildiğini belirten Sa\, son gelişmelerle ilgili olarak hükümetin hesap veımesi gerektiğini söy ledi. Sa\. "Aksi halde görevini yapamayan bir hükümet olarak istifa etmelidir" dedi. ÇİZ31EDEN \X KARI MUSA KART Mesut Yıtmaz: Di$ macunu tüpten çıknuştır, geri döndünilemez IRMIKI AYDBV ENGÎN e - mail: engin fn planet.com.tr Siz Susurluk'u nerede sanı- yordunuz? Bırakın şimdi karayolları ha- ritasını. "yandımçavuşayranı" muhabbetini. iyi bakın. derin- liklerine bakın Susurluk'un. YaaaaaaL Demedim mi ben size? Şır- nak'a yakın, Eruh'a komşu, Şemdinli'ye bitişik, başkenti Siverek olan Bucak Cumhuri- yeti'nin dibinde... Bütün izler Güneydoğu'ya götürüyor bizi. Bütün parmak- lar GüneydoğLf'yu gösteriyor. Özel timiyle, teröristiyle, politi- kacısıyla, "ülkücü" taşeron- katilleriyle, itirafç/sı, uyuşturu- cu taciri, korucuları ve korucu- başılarıyla bir kan ve irin yuma- ğına dönüşmüş Güneydo- ğu'yu... Farkındasınızdır. Susurluk sonrası alevlenip sonra külle- nir, soğur gibi olan karışık ve karmaşık ve kanlı ve karanlık ilişkiler yumağı son üç dört günde yeniden hareketlendi. Radikal'üe İsmet Berkan'ın eroinin trafiği, ticaretinin mali portesi, çapı çerçevesi; Milli Susurluk Güneydoğu 'dadır... Güvenlik Kurulu'na kurulmuş anlı şanlı ve bu gün emekli ge- nerallerin aldıkları taşeron-ka- tillerle işbirliği kararları üstüne yazıp çizdikleri ve bizim keyif- li bir meslek kıskançlığıyla ta- dını çıkararak okuduklarımız; ardından Istanbul Emnıyet Mü- dürü Kemal Yazıcıoğlu'nun. özel timlerin komutanı olan üst rütbeli polis şefi İbrahim Şa- hin'in. özel timci mi. kiralık ka- til mi oldukları sadece resmen aydınlanmamış üç polisin gö- revlerinden uzaklaştırılmaları; çeteler arası hızlanan itiş ka- kış: "Halen bakanlık yapan bir politikacı ve onun siyasal ağır- lığı olan eşi" dendiğinde artık kimselerin "Kimmiş? Kim kas- tediliyor" filan diye sormaya bi- le gereksinım duymamaları; Mesut Yılmaz'ın burnuna Bu- dapeşte'de inen yumruğun iz- lerinin istanbul DYP yöneti- minde yuvalanmış ülkücü to- suncuklara uzanması; 'Topal Cinayeti'nde paylaşılmak iste- nen kumarhane manosunun serpintileri... Çok hızlandı her şey. Çok karıştı. Haber kargaşasından (kaos) çok bileşkeli bir karma- şayı (komplex) bulup çıkarmak pekzor. Gazete sayfalarından. TV kanallarından akan haber selleri şjmdilik sadece şaşkın- lık yaratıyor. Önceki gece kay- nanamınağzından "Nelerolu- yor" sorusu döküldü. Sabah kalktık, aynı sözler Hürriyet'e manşet olmuş... Eğer ana ekseni gözden ka- çırırsak, bu toz dumanda yolu- muzu yitırmek işten bile değil. Peki nedir bu ana eksen? Ne olabilir? Birlikte düşünelim mi? ihtiraslan yeteneklerinin ve kültürünün ve bilgisinin birkaç fersah ötesinde bir politikacı ve bankacı eskisi eşi? l-ıh. Ne çapları. ne çerçeveleri buna yetmez. Devleti kutsayıp, kutsalı ko- rumak için en iğrenç Makyave- list yöntemleri çekinmeksizin uygulayan resmi ve gayri res- mi devlet erkleri mi? Belki. A- ma gerçeğin tümünü kucakla- maya bu da yetmez. Korucubaşıların çıkar he- sapları. kumar gelirleri, eroin vurgunları, siyasal ağırlık tut- kuları. CIA ajanlığı. terorizm batağınasaplandıran ideolojik bozukluklar... l-ıh... Bunların her biri, bu çok (ama çok) yüz- lü prizmanın biryüzünü oluştu- rabilir. Ama bütününe yet- mez... Pekı Güneydoğu? (Hay- di eşyayı adıylaçağıralım:)Tür- kiye'nin Kürt kökenli halkında odaklanan siyasal. ekonomık, kültürel sorunlar yumağı? Da- ha da kısadan: Kürt sorunu? Galiba evet. Yirmi yıla yakındır bir savaş sürüyor ülkenin o bölümünde. Zikzaklar da çizse sürekli tır- manan bir savaş. Öteki bütün çözüm yollarını dışlayan. da- hası önerenleri düşman ilan e- den savaş lobilerinın at koştur- duğu bir alan. "Neler oluyor. Eskiden dev- let bu hallere mi düşerdi? Uyuşturucu tacirleri, kumar çeteleri, faşist gelenekte yetiş- mış mafyalar böyle kol mu ge- zerdi? Devletin polis örgütü içinde çeteler bereketli toprak bulmuş ayrık otlarına mı dö- nerdi" diye soranlar yanıtı Gü- neydoğu'da arasınlar. Kürt sorununu PKK sorunu- na indirgeyip, Kürt sorununun çözümünü de askersel yön- temlerin kanlı kıskacına sıkış- tıranlar oldukça uyuşturucu,. silah, mermi ticaretinin tırman- ması; kanlı katillerin "vatanse- ver" sayılması; özel tim adı al- tında ruhsal bozukluklarla da sakatlanmış rambo çetelerinin savaşı ve öldürmeyi bir yaşam biçimine dönüştürmüşlükleri; feodal derebeylerinin bin yıllık egemenliklerinin pekişerek sürmesi... Bunların hiçbiri ön- lenemez... O yüzden yazının başlığı doğrudur. Haritaya bir daha bakın. göreceksiniz: Susurluk Güneydoğu'dadır POLTltKA GÜNLÜĞÜ HtKMET ÇETİNKAYA Öykii... Kürt mafyası ne zaman büyümüş, 'dal budak' salmıştı? Turgut Özal'ın başbakanlığı döneminde... 1993 yılında Milli Güvenlik Kurulu'nda PKK'ye karşı •topyekûn ve kesintısiz savaş' (Behçet Can- türk'ün Anıları. Yazar: Soner Yalçın. Sayfa 252- 253) kararı alındı. Karara göre, güvenlik güçlerinın silahlı mücadelesi kesintisiz olarak sürecek, P- KK'nin parasal gelir kapılarının kapatılması için, devletin tüm olanakları seferber edılecekti. Elbet, devfetin, tüm olanaklarını kullanması sözcüğü "devlet içinde çete" oluşturması an- lamına gelmiyordu. O zaman PKK'nin gelir kapılan nas/l kapatıla- caktı? Bu soruya yanıt Soner Yalçın'ın kitabında apa- çık ortaya çıkıyordu. Özellikle 'eroin kaçakçıhğı 'nın kilit isimleri ve bunların daha sonra öldürülmeleri, bugünlerde üzerinde durulan 'ülkücü çete' kav- ramıyla buluşuyordu... Milli Güvenlik Kurulu'na 5 Temmuz 1993 günü sunulan raporda şöyle denilıyordu: "PKK'nin Türkiye'de silahlı eylemlerinı yoğun- laştırmasıyla birlikte militan kadrolannın silah ve lojistik ihtıyaçlarını temin için uluslararası uyuştu- rucu şebekeleriyle temasa geçerek Ortadoğu- Türkiye-Avrupa hattında bir uyuşturucu ticaretı- ne yöneldiği gözlenmektedir..." O tarihte PKK'nin uyuşturucu kaçakçılığından elde ettiği gelir 2.5 trilyondur Soner'in yazdığına göre... iran'da PKK tarafından üretilen eroinin Vanüze- rinden Istanbul'a, oradan Avrupa'ya gönderildiği bilinmektedir. Bu işin başında ise Liceli Behçet Cantürk'ün olduğu her yerde konuşulmaktadır... Çünkü İtalyan polisi (1992 yılında) Behçet Can- türk'ün PKK adına Avrupa'ya uyuşturucu kaçır- dığını Türkiye'ye bildırmiştir... Başbakan Tansu Çiller 4 Kasım 1993 günü is- tanbul'da şu açıklamayı yapmıştır: "Türkiye, milis hareketi nitelığine dönüşmüş ve yaygınlaşmış bir terör hareketiyle karşı karşıyadır. PKK'nin haraç aldığı işadamlan ve sanatçılann adlannı bıliyoruz..." Çiller bu adları açıklamıyordu, ama kimi çev- relere mesaj veriyordu: "Sizı yakından izliyor ve tanıyoruz..." • • • Aydınlık gazetesi 30 Aralık 1993 günü şu man- şeti attı: "Ülkücülerden Kürt patronlara saldırı hazırlı- ğı..." Acaba bu ülkücüler kimlerdi? Kimler olduğu bilinmiyordu, ama çok sayıda es- ki ülkücü mafyalaşmıştı. Ustelık Abdullah Çat- lı bırileri tarafından Türkiye'ye getırilmiş ve silah ruhsatı bile verilmişti... Aydınlık gazetesinin bu haberinden 16 gün son- ra 15 Ocak 1994 günü Behçet Cantürk ve şoförü Recep Kuzucu'nun Sakarya'nın Sapanca ilçesı Kırpınar kasabası yakınlarında kurşunlanmış ce- setleri bulundu... '. .28Mart1994... Soner Yalçın anlatıyor: "Istanbul/Aksaray da oto galerisi sahibi Liceli 42 yaşındaki Fevzi Aslan ve 32 yaşındaki yeğe- ni Salih Aslan, yazıhanede konuklarıyla sohbet ediyorlardı. Birden içeriye 'polis' yazan yelekleri, otomatik silahları ve telsızleriyle 8 kişi gırdi. 'Arama var' deyip herkesin ayağa kalkmasını istiyorlar. Kimlik kontrolü ve arama bittikten son- ra Fevzi Aslan ve Salih Aslan'a 'Bizimle emniye- te geleceksiniz' diyorlar. Uyuşturucu kaçakçısı ol- duğu iddialarıyla birkaç kez gözaltına alınıp yar- gılanan Fevzi Aslan ve yeğeni 'karakola' gitmek- te bir sakınca görmüyorlar. Fevzi ve Salih Aslan, yazıhanedeki konuklann gözlerinin önünde alınıp götürüldü. Ertesi gün, Kınalı-Sakarya TEM otoyolunda, Hendek gişelehne bir kilometre kala, şakağına sı- kılan tek kurşunla öldürülen Fevzi Aslan ile kalbi- ne üç kurşun sıkılmış, gözleri bağlı Salih Aslan 'ın cesedi bulundu... istanbul Emniyet Müdürlüğü, balistik muayene sonucunda, Behçet Cantürk ile Fevzi Aslan 'ı öl- düren silahın aynı olduğunu açıkladı..." 25 Ocak 1994'te Liceli Sefa Erciyes; 25 Şubat 1994'te Liceli avukat Yusuf Ekinci; 3 Hazıran 1994'te Savaş Buldan, Hacı Karay, Adnan Yıl- dırım; 11 Kasım 1994'te Behçet Cantürk'ün avu- katı Medet Serhat öldürüldü... • • • Şimdi akıllara şu soru geliyor: "Eroin işiyapan ve PKK'ye parasal destek sağ- layan Kürt mafyası çökertildikten sonra ne oldu?" işte düğüm burada... ANAP lideri Mesut Yılmaz'ın şu sözleri dikkat çekici: "Devlet içinde üç ayrı çete var. Bunlar birbirle- rini öldürüyor..." Acaba bu üç ayrı çete, PKK'nin gelir muslu- ğu eroin tıcaretini kesmeye çalışan bir grup mu- dur ve bu grup daha sonra paylaşım yüzünden birbirlerini boğazlamaya mı başlamıştır? Bu grup 'devlet adına' bir çete oluşturup eski ülkü- cüleri de yanlarına alıp bir gece Susurluk'ta an- sızın yakayı ele verenler midir? Elbet tek başına değildir bunlar... Ömer Topal'ı öldürenleri koruyanların; sökük, çorap söküğü gibi çözülecekken 'devlet sırn'öe- yip susanların kim olduğunu iyice saptamak ge- rekiyor... Bakın önce İçişleri Bakanı Mehmet Ağar istifa ettirildi, önceki gün istanbul Emniyet Müdürü Ke- mal Yazıcıoğlu sanki zanlıymış gibi görevden alındı... Neden. niçin? Ortada bir sis perdesi var. Susurluk kazası sonunda İçişleri Bakanı görev- den alındı. ama Başbakan Yardımcısı Tansu Ha- nım, hem Mehmet Ağar'ı, hem de Abdullah Çat- lı'yı savunmayı sürdürüyor... Tansu Hanım, bir şeylerden çok korkuyorL Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya (a Planet.com. TR Kirlenen Dünyamızı Fidan Dikerek Arıtalım ORMAN BAKANLIĞI AĞAÇLANDIRMA VE EROZYON KONTROLÜ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear