23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
9 KASIM 1996- CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Menderes'in değerlendirmesi • AVAŞ (Cumhuriyet) - RP Başkarhk Divarnı dün Aya^'taki Başke-nt Ünivervitesi Rehabilıtasyon Merkezı'nde toplandı. Toplantıda konıaşan Genel Başkan Yardımcısı Aydın Menderes. Susurrluk'taki kaza vebenzeri -.olaylan araştırmak üzere devlet güvenlık mahkeTnesı (DGM) statüsünde özel Tnahkeme kurulması önerisinde bulundu. Menderes, devlet- siyasetçı-mafya tiçgenine, bir de komşu ülkelenn istihbarat örgütlerinin dahil edilmesi gerektiğini savundu. Erbakan'ın M-8 düşü • A.NK.\RA(Cumhuriyet Biirosu)- Başbakan Necmettın Erbakan'ın belırli kıstaslara uyan 8 Müslüman ülkeyi bır araya getirme fikri. Libya'nın da aralannda buiunduğu bazı Müslüman ülkelerden tepki görüyor. Erbakan, dışişleri bakanlan düzeyinde yalnızca tran'ın katıldıgı. Nıjer> a'dan da kimsenin geimedıği Istanbul toplantısında katıhmcılardan gelen tepki üzerine M-8'den L1 dönüşü yaparak. bıı örgütlenme girişimine "gelişmekte olan ülkeler" anlamına gelen D-8 adını yermişti D-8 temsilciyen bugiin Ankara'da teknik düzeyde toplanıp zir\e için ön hazırlık yapacaklar Grup Yorum'un iddiası • İstanbul Haber Servisi - Grup Yorum elemanları. istanbul Tabip Odası'nda düzenledikleri toplantıda. grup üyesi Hakan Alık'ın 5 kasımda ziyarete gittiğim Bay rampaşa Cezae\ i önünden gözaltına alındığını belırttiler. Alık'ın işkence altında olduğunu öne süren Grup Yorum elemanları. kendilerınin davasıyla bağlantılı olarak "firari sanık" sa\ ı\ la gözaltına belirttiler. Çiller, Spring'le göpüşecek • ANKARA (Ctımhuriyet Bürosu)-Irlanda Başbakan Yardtmcm ve Dışişleri BâRanı Dick Spririg, AB dönem başkanı sıfatıyla buızün Türkiye'ye gelecek velstanbul'da Dışişleri Bakanı Tansu Çiller ile görüşecek. Göfüşmede. Çiller'in. AB dönem başkanlığını bırakmaya hazırlanan İrlanda'dan. birligin gelecek ay Dublin'de yapılacak zirvesine Türkiye'nin de davet edilmesini isteyeceği öğrenildi. TURBAN tesisleri için ihale • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Özelleştirme tdaresı Başkanhğı (ÖlB). Turban Tunzim AŞ"ye ait Crgüp Moteli. Akçay Tatil Köyü ile Balıkesir'de bulunan iki arsanın özelleştirilmesi amacıyla. 11 kasım pazartesi gününden itibaren yapılacak duyuruyla ihale açacak. ÖlB'den yapılan açıklamaya göre ıhaleierde son teklif \erme tarıhi 16 Arahk 1996 olarak belirlendi. Asgari ücrete iyileştipme isteği • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Türk-İş"in Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na Asgari Ücret Yönetmeliği'nde yapılacak deği^iklik çalışmalanna ijişkin gönderdiği yazıda. asgari ücretin. işçi ve ailesinin ekonomik koşullara göre insanca yaşamasını sağla>acak düzeyde olması gerektiği vurgulandı.Türk-tş. asgari ücret belirlenirken, satın alma gücünün korunması için ek bir iyileştirme yapılması gerektiğini bildirdi- Çelik davası ertelendi • MALATYA (Cumhuriyet) Malaty a'da 1979 yılında sol görüşlü öğretmen Ne\ zat Yıldınm'ın öldürülmesi. Mustafa Cankurtaran'ın da yaralanması olayı ile ilgili olarak Malatya Ağır Ceza Mahkemesi'nde gıyaben yargılanmakta olan Oral Çelık, bııgün yapılan duruşmaya da getirılmedi. Kırklarelı Cezaev i'nde bulunan Çelik'in. duruşma için yola çıkanldıktan sonra aracın bozulması üzerine Kırklareli'ne geri götürüldüğü bildirilirken duruşma. ıfadenın talımatla alınması kararıy la 4 aralık tarihine ertelendi. Genel Başkan Yardımcısı Selvi, asıl bölücülerin herkesi güvenilmez bulanlar olduğunu söyledi Orgüt SoysaPı kuthıyorTÜREV KÖSE ANKARA - DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'ın isteği üzerine Zonguldak Millene- kıli MümtazSoysaTın grup başkanvekılliğın- den ıstıfası. DSP tanhınde ilk kez genel baş- kanlık yarışı başlattı. DSP'nın 1997 yılı ba- hannda yapılması beklenen kurultayında Soy- sal'ın aday olması durumunda. ılk kez yanş- lı bir kurulıay yaşanacak. Rahatsız mılletve- kılleri. DSP örgütlerınden de yoğun kutlama mesajlan alan Soysal'a destek' venrken. Ge- nel Başkan Yardımcısı. İstanbul Millervekılı Ce\det Selvi, "Arayışları bölücülük, partiyi yıpratmakolarakgörmek haksızlık. Asıl. her- kesi ihanet eder, bölücü. güvenilmez bulanlar bölücülükyapıyor" dedi Kocaelı Mılletvekı- Aykut ve Uzun rahatsız ANAP'ta yeni istifalar bekleniyor• Cemil Çiçek. İmren Aykut, Adem Yıldız, Nizamettin Sevgili, Ali Coşkun \e Korkut Özal'ın istifa edecekleri. kulislerde yoğun bir şekilde dile getiriliyor. ANAP'tan önceki gün istifa eden Riiştü Kâzım Yücelen. dün kendisini telefonla arayan Genel Başkanı Mesut Yılmaz ile görüşmedi. li Bekir Yurdagül de. Soysal'ın görüşlerıne "ay nen katıldığını"söv ledı. Soysal'ın yönetıme karşı uyarı \e eleştin- ler ıçeren bır konuşma yaparak istıfasından sonra. DSP'de açık mücadele dönemi başla- dı. Çok sayıda DSP örgütünün. Soysal'ı kut- lamak amacıy la tegraf \e faks mesajlan gön- derdiği öğrenildi. Parti ıçinde bugüne dek çe- kıngen bir muhalefet çizgısi izleyen bazı mil- letvekıllen de. yönetim \e örgütlenme anla- yışının değiştirilmesi için açık mücadeleye başlama karan aldılar. Grup toplantılarında eleştinlerini dılegetiren tstanbull milleUekil- leri Cevdet Sel\ ı. BülentTanla.Tahirköseile Kocaeli Mılletvekıli Bekir Yurdagül. Kara- man Mılietvekılı Fikret Inlü. Ankara Millet- \ekılı GökhanÇapoğlu. İçel Milletvekili Ab- dülbaki Gökçel. Denızlı Mılletvekilı Hilmi Develi ile Bursa Millet\ekılı Yüksel Aksu bı- raraya gelerek görüşmeler yapmaya başladı. Bugrupta yer alan mıllenekılleri önceki gün ıstifasindan sonra Soysal'la bır yemek yedi- ler. Bu yemekte Soysal'a destek bildirilirken "Genel başkan. sizden kurtulmak için birga- zete haberini fırsat bildi. Grup başkanvekili iken arkadaşlara zaman a\ıramı\ordunuz. şimdi arkadaşlarla di\ alog kurmak için de bir fırsat orta\a çıkmış oldu~değerlendırmesının şapıldığı öğrenildi. Genel Başkan Yardımcısı Ce\ det SeK i. so- rulanmızı \ anıtlarken. partideki son gelişme- lerle ilgili olarak. "DSP vibuolav \ipratmaz. Parti>e göre\ini daha etkin bir biçimde >eri- ne getirme imkanı sağla\acaktır, önünü aça- caktır" dedi Tünı ülkede bir arayış süreci \ a- şandığına dikkat çeken SeK ı. sözlerini şöyle sürdürdü: "DSP bu hareketle de umut olma>a de\am edecektir. Bu, birsağlıkişaretidir. Vbğun genel sorunlar içerisinde her sorumlu \atandaş gibi millervekilleri de sıkıntı \e arayış içindedir. Bu ara>ışı bölücülük. partiyi \ ıpratmak olarak görmek en azından haksızİıktir. Parride ken- disinden kaygı dıı\an bazı alt düze\de insan- lar. CHP'li-SHP'li, eski ü\e-\eni üve aynmı >apma çabalan olayı saptın\or. DSP'de ü>e- sinden milletvekiline kadar partinin yıpran- masını isteyen kimse olacağını sanmıyonım. Asıl bu suçlamalarda bulunanlar bölücülük yapı\or. Herkesi ihanet eder. bölücü, gü\enil- mez olarak görmek partiyi \ ıpratır." Dİ RDANE KOCAOĞLl ANKARA-ANAP"ın 5. Olağan Kongresi öncesı başlayan \e tırmanarak sü- ren kimük tartışmalarının ardından. yerel ara seçım yenilgisiylebırlikte partide- ki rahatsızhk doruk nokta- sina ulaştı. İçel Millenekıli Rüştü Kâzım Nücelen'in istifası- nın ardından yeni istifala- nn gündeme gelmesı bek- lenen ANAPta. İmren A\- kut, Cemil Çiçek, Adem Yıldız, Nizamettin Se\gili. Ali Coşkun \e Korkut Özal'ın istifa edecekleri kulislerde yoğun bir şekil- de dile aetirildi. ANAP Genel Sekreteri Yaşar Okuyan. parti genel merkezinin \e millet\ekili arKadaşlarının tüm teleron- larının dinlendiği kanaatini taşıdığını belirterek "Hü- kümet, bizi dinleyeceğine çe- teleri dinlese. ülke adına da- ha yararlı sonuçlar elde e- der"dedi. Osmaniye'de belediye başkan adayı belirlenirken kendisine haber \erilmedi- ği için rahatsız olan ve bu- nu Merkez Karar ^'önetım Kurulu toplantısında da gündeme getiren İmren Ay- kut. önceki gün Mesut Yıl- maz'la bir buçuk saat görü- şerek şikâvetlerini dile ge- tirdi. Aykut. konu_\a ilişkin so- rularımızı \ anıtlarken de a- day belirlenirken "hemşeh- rilik, rakı sofrası arkadaşlı- ğı. akrabalık ya da menfaat ilişkilerinin" ölçü alındığını söyledi. Partiv i bugüne ka- dar sırtında taşıyan herkesin dışlandığını ileri süren Ay- kut. Başkanlık Dı\anı'nda partiye geçmışte hizmet e- den. teşkilatı iyi bilen. tec- rübelı insanlann yer alma- dığını söyledi. Zaman zaman adı istifa edecekler arasında yer alan Kocaeli Millenekili Hay- rettin Uzun ise "Ben parti- den rahatsızdeğilim. ama şu anda ben rahatsız edici ko- numundayım. Ben Mesutçu ya da Mesut karşıtı değilim. Ben Türkiye'nin geleceği için çaiışan \e partiyi de bu- nun için araç olarak gören biriyim. Bu nedenle ANAP'ın büyümesini, güç- lenmesini istiyorum" dedi. Partide sıkıntı bulundu- ğunu kaydeden Uzun. şun- ları söyledi: "Sıkıntı partide olduğu için çözümü de orada ara- mak lazım. Başka yerde çö- züm aramaya gerekyoktur. Bazı miUet\ekilİeri partiden aynlarak çözüm anyor, ba- zılan da parti içinde müca- dele ederek çözüm anyor. Bunlardan biri doğru. dlğe- ri yanlış demek olmaz. An- cak, ferdi çözüm araytşlan sorunu çözmez. Organize hareket etmek gerekir." ANAP Genel Sekreteri Yaşar Okuyan. parti genel merkezının \e milletvekili arkadaşlarının tüm telefon- lannın dinlendiği kanaatini taşıdığını belirterek "Hü- kümet, bizidinln eceğine çe- teleri dinlese. ülke adına da- ha yararlı sonuçlar elde ed- er" dedi. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Sorunlann üstüne süratle giden siyasilerimizin fotoğrafidır!. CUMHURİYET, YARGIYA ULAŞTIRILAN TMO BELGELERİNİ AÇIKLIYOR ^Stoldar ucııza satddı'ECETEMELKLR.\N ANKARA - Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) yöneticileri hakkında. olağanüstü hal buğday ve pirınç s- tokunu ıç piyasava sartıklan gerekçe- siyle yapılan suç duvurusu için ver- ilen takipsızlık kararına. kurumun eski yönetim kurulu üyesi Atilla Gürcanıtirazetti. Itırazdilekçesinde TMO yöneticileri hakkında TB- MM'de bır bölümü dile getirilen usulsüzlük sav ları ılk kez sayısal v er- ilerleaçıklandı. Belgelerle desteklenen dılekçeye göre TMO 1995 yılı içinde yasal yükümlülüğü gereği saklaması gereken olağanüstü hal buğday ve pirinç stokunu iç piyasaya ucuz fiy- attan sattı. Stok açığını kapatmak isteyen TMO'nun. yüksek fiyattan ithalat yaparak ışlemden doğan 6.5 trilyon liralık görev zararını Hazine'ye yüklediği belgelerde kaydediîdi. Yapılan işlemlerin. buğday piyasalannda dengesizlik yaratarak. ekmek fiyatlarındaki hızlı artışa en büyük neden olduğu vur- gulandı. Cumhuriyet. TMO yöneticileri hakkında. olağanüstü hal stokunda- kı buğday ve pirinci satılması davasında 24 Mayıs 1995 tarihli takipsizlik kararını %eren Kınkkale Ağır Ceza Mahkemesi'ne sunulan 19.9.1996 tarihli itıraz başv urusunu ele geçirdi ttiraz dilekçesi. TMO YÜksek fiyatla İthal Yolsuzluk bovntu ilk kez sayısal verilerle açıklanan TMO belgelerine göre. 1995 yılı içinde yasal yükümlülük gereği saklanması zorunlu olağanüstü hal buğday ve pirinç stoku iç piyasaya ucuz fiyattan satıldı. 6.5 trilyon liralık zarar Hazine'ye yüklendi. Genel Miidürü Önal Llutaş. genel satışlarnedeniyle 12 Kasım 1995 tar- ihı itibanyla 169bin815 tonadüştü. ltirazdilekçesinde, buğday stoku- na ilişkin savların yanı sıra. TMO depolannda bulunması gereken 5 bin 880 tonluk pirinç stokununda Nisan 1994 ıtibanyla yeterli düzeyde ol- madığı belirtildi. İç piyasaya yapılan ve usulsüz olduğu savlanan satıma Hazine Başkontrolörü ile Bakanlık Müfettişi tarafından ortakla^a düzen- müdür yardımcıları Eyüp Saray, Mehmet Kumlu. yönetim kurulu üyelerı Hay raniSakary a, Atilla Gür- can, BeklanSusmuş. İç Ticaret Daire Başkanı Hayrettin Karaca. Alım Daire Ba^kanı Necdet Küçüktaş hakkında açılan da\ada takipsızlık kararına karşı venldı. Kurumun es- ki yönetim kurulu üyesi \e Hazine Temsilcisi Atilla Gürcan'ıny aptığıı- tiraz başv urusunda TBMM'de kuru- lan TMO Ara^tırma Komisyonu'nda bir bölümü dile getirilen. jncak kesinleşmeyen sav larla gündeme ge- len usulsüzlük ıddiaları. ılk kez bel- gelerle desteklenerek dile getirıldi. Dilekçede verılen bilcilere aöre. BakanlarKurulu'nun 29^09. ] 991 "de aldığı kararla yürürlüğe konulan "Başbakanhk Si\il Olağanüstü Hal \e Sa\aş Ha/ırlıklan Planlama Di- rektifi'" uyarınca 1995 yılı ıtıbanyla TMO'nun Sılahlı Kuvvetlerıçin P7 bin 501 ton. sivil tüketicı halk ıçın 543 bin 504 ton buğdayı stokta bu- lundurması zorunlu kılındı. Ancak TMO'nun 1994yılı sonundatoplam 1 milyon 643 bin 200 ton olan buğday stoku iç piyasaya yapılan Ienen3 Kasım 1994 tarihli inceleme raporunda yer verildi. Hayali gerekçeye yalanlanıa Raporda şöyle denildi: "TMO Genel Müdürlüğü'nün (konuya) dikkari çekilmiştir. \asal düzen- lemeler \e zorunlu göre>lendirmeye rağmen bu satışın yapılması nıümkün değiklir. TMÖ Ana S- tatüsü'nün^erdiği görev vegörevle il- gili tasarruflar bu satışa haklılık kazandıramaz \e sebep-sonuç ilişkLsi yaratmaz. Kurumun 1995 yılı itibany la finansman sıkıntısı da yok- tur. 1995yılı itibany lakasa. banka\e menkul kıymetler 14 trilyon TL'den fazladır." Kurum yöneticilerinin. stoklan satma nedenını ana >tatüde yer alan "iç piyasalan dengeleme" hükmüne dayandırmalan üzerine. inceleme ra- porunda. "TMO Ana Ntarüsü'nün \erdiği göre> \e göre\le ilgili tasar- ruflar bu satışa haklılık kazandıra- maz ve sebep-sonuç ilişkisi yarat- maz" vurgulama^ı yapıldı. Gürcan'ın mahkemeye verdiğı ıtı- raz dilekçesinde. TMO'nun depo- lannda bulunan 1 milyon 643 bin 200 tonluk buğday stokunun iç piyasaya kilosu 8-9 bin liradan satıldığı savlandı. Oluşan stok açığının kapatılması için TMO'nun yurtdışından ithal ettiğı 500 bin ton buğday ise kilosu 20-21 bin liradan alındı. Dilekçede. toplam zararın 6.5 trilyon lıra olduğu kaydediîdi. Cumhuriyet'ın sorularını yanıt- layan ılgıliler. TMO'da yapıldığı savlanan usulsüz işlenılenn ve stok açığının 1995 yılının başından itibaren buğday spekülatörlerini güçlendirdiğını. buğday ve ekmek fiyatlannın hızlı yükselişinin bu işîemlere bağlı olduğunu söylediler. Ilgıliler. 1995 yılı başında TMO'da yeterli buğday stoku bulunmadığı için kurumun. piyasalan dengelem- eye yönelik yükümlülüğünü yerine getıremediğinı. piyasayı tüketici lehıne dengelenemeyen ve yapay fiyat artışlarını bastıramayan T- NlO'nun ekmek fiyatının 18 bin li- raya fırlamasına neden olduğunu savundular. IRMIKI AYDIN ENGİN e - mail: engin «ı planet.com.tr Kamyon bir çarptı, zemberek kırıldı. Bir haber sağanağı başla- dı ki sakınmazsanız sınlsıklamsı- nız. Düne kadar kasım kasım ka- sılan nice kerametı kendinden menkul "haber kaynağı" varsa hepsi şimdi sıraya girmişler. Ta- nıdıkları, tanımadıkları gazeteci- lere, muhabirlere yanaşıyor ve bir şeyler f ısıldıyorlar. Kim. neyı, neden anlatıyor? Anlattıklarını niye dün değil de bugün anlatmaya karar verdi? Anlattıklannın ne kadarı doğru? Yalansa, neyi, hangi yöne sap- tırma hesabında ve neden? Gel çık ışın ıçınden... Bizim Cumhuriyet'in "karanlık ışler" muhabiri Halil Nebiler. bi- tişikteki masada başını kaşımak için bir adam tutup Mmamayı düşünüyor. Oğlan meslekbozul- masına uğramış, şaşırma duy- gusunu yitirmiş. iki telefon arasında dönüyor: - Abi, Çakıcı Kuşadası 'ndaydı. Haber Sağanağmda SınlsıklamÇatlı'yla görüştüğü kesin de, Ağar'la da görûşüp görüşmedı- ğıni araştıracağım... işe bak. Yedi düvelin aradığı Alaattin Çakıcı Kuşadası nday- mış, Susurluk kazasından önce Çatlı'yla görüşmüş... Bizimki bu- nu "Abı bır cigara versene" der gıbı söylüyor. • • • Sağanak bu kadar güçlü olun- ca görüş uzaklığı da daralıyor, bulanıklaşıyor. ipın ucu her an kaçabılir. Uğursuz bir kaynağm uğursuz amaçlarla uydurduğu ya da sap- tırdığı bir haberı yutup okuyucu- ya sunabılirsıniz. Sakin ve serınkanlı ol! Ayıkla. işın omurgasını, ana eksenlerini gözden kaçırma!.. Bir: Her birı kanlı katil, gırtlağa kadar yurtsever kanına batmış, 12 EyIüI öncesi tosuncuklar dev- letin resmı örgütlennce istıhdam edilmiş, kollanmış, kullanılmışve itibargörmüşler. Kıminınyemye- şıl pasaportu var. kimınin kapka- ra ılışkilerı. ilk ışleri, 1. Dünya Savaşı'ndan kalma Ermeni Cankırımı'nın he- sabını 50 yıl sonra Türkiye Cum- hunyetı'nden, teröryöntemleriy- le sormaya kalkan Asala eylem- lerınin önlenmesı için "hukukdı- şı operasyonlar" oldu. Anlaşılan başarı/ı oldular, iyı marıfet göster- diler. Asala'nın o yıllardan bu yana sesi soluğu kesildi. Eh. Osmanlı "Marifet ıllıfata tabidır" demış. iltıfat görmüşler ve Ermenı Soru- nu'ndan sonra bu kez de Kurt Sorunu'nun çözümünde görev- lend/rilmışler. Bu alandaki marıfetlerı henüz iyi bilınmiyor. Ama yakındır. Dış görevler de almışlar. Azerbay- can'dadarbegırışımı. OrtaAsya Türk cumhuriyetlerinde karanlık ve karmaşık ilişkiler gibı... İki: Bu hızmetlere karşılık bir pasaport. bir iki sırt sıvazlaması yetmez. Para hem de çok büyük para ödülleri zorunludur... Bu eski faşist tosuncuklar. ye- ni özel devlet görevlilerine fi- nansman kaynağı olarak uyuştu- rucu pazarından pay verilmiş. Vatanın yüksek çıkarları ıçın özel görevler alan tosuncuklar evlerı- nın nafakalarını eroın işinden kar- şılamışlar. Üç: Her biri birkaç cinayetin sanığı olarak aranan bu tosun- cuklar. bunca yıldır görevlerı onları yakalamak olan güvenlik görevlileri, polis şefleri, içişleri bakanlan ile kucak kucağa ol- muşlar... Yazının başında tanımladığı- mız haber sağanağından ufak tefek. büyük tefek bütün aynntı- ları unutun. Salt yukarıda sırala- dığımız üç noktada yoğunlaşın. Bunların artık tartışılır yanı kal- madı. Ne inkâreden var, ne tekzip e- den. Yani artık söylentı. ıddıa de- ğıl, kanıt ve bılgi oldular. Türkiye bu üç yalın gerçekle hesaplaşamazsa, sorumluların- dan (bakan da olsa, başbakan da olsa) hesap soramazsa ken- di ipıni kendi çekmış olacak. KımıleriTürklerıçin "Tarihteon altı devlet kurmuş bir millet" ni- telemesini kullanır ve bunu bir övünç gerekçesi sayar. Bu man- tığın izini sürersek, "On altısını kurduğuna göre, on beşinibatır- m/ş"denebılır. On altıncısı ıse kendı ipını çek- mek ya da çekmemek çatalında duruyor... POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETtNKAYA Devlet Sırrı mı?.. İki fotoğraf duruyor masamın üzerinde... istanbul Adliyesi'nin önünde bir erkek ile bir genç kız kucaklaşmışlar... Köşede iki resmi giysili genç polis onlan ızliyor... iki polisten birisi, hınzırbırgülümsemeylebakıyorblr- bırlerine sarılan genç kız ve erkege... Ötekı kaşlarını çatmış öylece duruyor. iki genç poli- sin gözlerinde, kıskançlıkla öfke karışımı bır bakış gözleniyor... Diğer fotoğrafa bakıyorum uzun uzun... Bayan polis, erkek arkadaşlarının elinden kız öğren- ciyi kurtarmaya çalışıyor... Televizyonlarda da gördüm aynı kareleri. O bayan polis memuru, kız öğrenciyi, erkek meslektaşlan cop- larken. saçlanndan sürüklerken araya girip kurtarmış- tı... işte hem fotoğrafta hem de televizyonlarda gördü- ğüm bu şaşırtıcılık karşısında mırıldandım: "Kadın polis hemcınslerini koruyor..." Hayır!.. Hayır!.. Pek çok olayda erkek polısleri de gördüm, meslek- taşlarının sille tokatgirıştiği öğrencileri, memurları, iş- çılerı, öğretmenleri kurtarırken... Sayıları az da olsa 'sıyasallaştınlamayan' güvenlik güçleri bulunuyor bu tür olaylarda. Ancak 'siyasallaş- tınlan' polis sayısı oldukça fazla... Tekmelenen. saçlanndan tutularak sürüklenen, üzer- lerıne köpek salınan gençler bizim insanımız. Belki on- lar Abdullah Çatlı gıbı 'yurtsever olmadıkları için dö- vülüyor, ötdürülüyor, zindanlara atılıyor... Katıller ıse 'devlet katı'nüa itıbar görüyor; yeşil pa- saport veriliyor, sahte kimlik kartlan ile dolaşıyor; şir- ket kuruyor, mafyanın içinde yeşerip filizleniyor... Burası Türkiye olduğu için de halkımız bu olaylan sa- dece ızlemekle yetinıyor, demokratik tepki yumağı oluşturmuyor. • • • Susurluk'taki trafik kazasıyla ortaya çıkan 'karanlık ilişkilerzincin' hakkında eski Ankara DGM Başsavcısı Nusret Demiral'ın düşüncelerı nedir? Bız, Demiral'ın öğrencı olaylarıyla ilgili görüşlerini bi- lıyoruz ama 'siyaset-mafya-ticaret' ilişkileri hakkında neler söyleyeceğını gerçekten çok merak ediyoruz... Emekli DGM Başsavcısı konuşmalıdır... Neden mi? Çünkü, Nusret Demıral emekli olduğunda politıkaya atılmaya karar vermış. kapısını çaldıgı parti de MHP ol- muştur... Her ne kadar MHP'lıler. "Bizim ülkücülerte ilişkimiz yok" deseler bile 12 Eylül 1980 öncesinin eli kanlı te- rörıstlerının MHP ile bır 'kan bağı' vardır ve bunu hiç kimse yadsıyamaz... 18 Hazıran 1988'de. dönemin Başbakanı Turgut Özal'a ateş eden ve kolundan yaralayan 'Komando Kartal' yanı Kartal Demirağ cezaevi firansi değıl miy- dı? Evet! Komando Kartal, 21 Ocak 1988'de Dalaman Yarı Açık Cezaevi'nden kaçmış ve 18 Haziran 1988'e dek yakalanmamıştı... Acaba Kartal, 5 ay nerede gizlenmış ve ne işler yap- mıştı? Başbakan Turgut Özal'a silahlı saldırıda bulunan Kartal Demirağ, olaydan sonra ne demıştı ifadesinde: "ÖnceUğur Mumcu'yu vurmayı düşündüm... Özal'ı vurmayı öncelıkle planlamadım... Bu ışte kimseden ta- limatalmadım..." Erbil Tuşalp, Kartal'ın ifadesini ele geçirmiş ve Cum- huriyet'te yazmıştı. Erbil, aynı gün Nusret Demiral'ın buyruğuyla gözaltına alınmıştı... • • • Aradan sekız yıl geçtı. Kartal Demirağ şimdi cezası- nı tamamladığı için dışarıda... Kamuoyu 'bu önemli giz perdesi'nn altında yatan gerçegigöremedi... Kartal, Başbakan Turgut Özal'ı neden öldürmek is- temışti? Kartal, silahı, kaçakçı Dede Acılı'dan hangi ta- rihte almıştı? Kartal'ın arkasında bır örgüt var mıydı? Uğur Mumcu, 21 Hazıran 1988'de bu konuya degi- nirken şöyle dıyordu: "KartalDemirağ'ın sözlerineinanmayın, şaşırtmaca olabilir. Bu ikıncı bır Ağca olayıdır. Ağca, suç ortakla- rını gizlemek için aynı yola başvurdu. Ağca, Oral Çe- lik, Abdullah Çatlı, Mehmet Şener ve berabennde- kılerını gizlemek için bırbinnı tutmayan ifadeler ver- di..." Uğur Mumcu, 24 Ocak 1993 yılında alçakça katle- dildi. Olaya DGM Başsavcısı Nusret Demiral el koydu... Unutmadan ekleyelım: Ahmet Özal, Zeynep Özal ve anne Semra Özal'ın 'ulkücu mafya' ile ilişkilen ol- duğu da Turgut Özal'ın ölümünden sonra ortaya atıl- dı... Şimdi soruyoruz: "Sayın Demıral, siz. Turgut Özal'a yapılan saldın ve UğurMumcu'nun katledilmesikonusunda şimdiye de- ğin niçin aydınlatıcı bir açıklama yapmadıriız? Yoksa bu olayların tümü devletsırn mı?.." • • • Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Fethullah Gü- len'le birlikte Özel Fatıh Üniversitesi'ni açtı. Oradaki Atatürk posterı dıkkatimizı çekti. O poster, Mustafa Ke- mal'ın vatan hainı Vahdettin'in yaveri olduğu dönem- den esinlenilerek yapılmıştı. Osmanlı özlemcilerine Cumhurbaşkanı dün alet oldu. Çokyazık!.. Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya (« Pianet.com. TR Cumhuriyet Kitap Kulübü TÜYAP 15. İSTANBUL KİTAP FUARI'NDA IMZA GÜNÜ 10 Kasım Pazar(Yarın) HJKMET CETİNKAYA TÜYAP KİTAP FUAR1 Saat: 14.00 Stand No:A 85-86(Alt kat) Tüyap Sergi Saray ı Tepcbaşı'İstanbul
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear