Catalog

's • KASIM 1996 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Başbakanlık Miısteşarlığı'na .jatama • ANKARA (AA) - - tBaşbakanlık Müstes.ar "Yardımcıs, Dr. Kadri Keskin. Yargıtav üselıSi •devarn etrrek üzere. Birkan lErdal'ın istıfasıvla boşalan £aşbakanl:k JMüsteşarlığf na getırildı. BaşbakanLk Müsteşar " ^ardımcılığı'nı 5 Eylül " 0996'dan bu yana sürdüren "ICeskin, çeşıtli yerlerde "frıâkimlik. Adalet iComisyonu Başkanlığı ^aptı. Koalisyon optaklapı yine tartıştı • ANKARA (Cumhuri>et . Bürostı)- Hükümetın RP kanadının Hazine ilıaJelerinde faiz oranlanna rnüdahale etmesı REFAHVOL ortaklarının tartış.masına neden oldu. .Merkez Bankası'nm. kurlarda dalgalanma ^-başladığı \e piyasa faiz : "b>ranlarının vükseldiğı yönündeki uyanlan iLzerine DYP"li De\let "'Bakanı l'fuk Söylemez'in. -Ekonomık Kurul'da -Başbakan Necmetin -Erbakan'a. "Pivasalara -müdahale etmevın" -vönünde ıstemde ı bulunduğu öğrenıldi. -Ortaklar arasında ıkincı _tartışmanın da özellikle J*P"lı De\Iet Bakanı Fehim ( Adak'ın özelieştırme uygulamalarını yavaşlattıgı ,gerekçesıvle çıktığı 'bildirildı Geljp havuzu tepkisi ' • ANKARA(Cumhuri>et '•Bürosu) - Hükümetın. bütün kamu kurulujlannın kavnaklannın tek ha\uzda -toplanması kararı çerçevesinde beledive -kavnaklarına da el ıkonulması muhalefetin tepkisine yol açtı. ANAP tGrup Ba^İcanvekilı Zeki ıÇakan, hükümetin yerel työnetımlerın gelirlenne el .koyarak beledıyeleri ^erkezden vönetmevi amaçladığını belirtti \e "Bu gırişım beledive başkanlannın elini kolqnu ,bağlamak, ıcraatına ıpotek ^ko>maktır" dedi. RP Grup "Başkanvekili Salıh Kapusuz ise hav uz sistemi uygulamasının, kaynak sıkıntısı çeken kurulusjarın gereksinimini karşılamayı amaçladığını sövledi. Torba skandalı davası • İstanbul Haber Servisi - İstanbul Erkek Liseliler Eğitim Vakfi Öze! Anaokulu ve llkokulu'nun •birinci sınıfına öğrenci •alımı için vapılan kura ^çekımı sırasında çift gözlü torba kulanımıyla ilgili yargılanan 4 sanıktan ikisi ^eraat ederken. Bevoğlu 8. Noter Ba^kâtibi Adnan Gündoğu. 2 >ıl hapis cezasına çarptınldı. Gündoğu'nun tutuklu kaldığı süre göz önünde alınarak. tahlivesine karar verildi. 'SSK malları satılmasm' • İstanbul Haber Servisi - DİSK'ebağlıTekstıl-İş -Sendikası. Çalısma \e Sosyal Gü\enlık Bakanı Necati Çelik tarafından 5atılacağı açıklanan _SSK.'nin mallannın satılmaması içın kampanva başlattı. Tekstil-lş Genel Başkan Vekili Süleyman Çelebi. dün yaptığı yazılı Jçıklamada. tüm işçileri Itendi kurumlannın satışına dur demek kampanyaya destek vermeve çağırdı. Zırhlı araç alımı • HELSINKJ (Cumhuri>et)-Finlandiva hükümeti. Türkiye'ye 13 zırhlı araç satılmasını kararlaştırdı. Sosyal Demokrat Partili Dışişleri Bakanı Tarja Halonen'ın. Isveç Halk Partisı'nın \e Yeşillenn karşı o> kullanmalanna karşın. Türkiye'ye zırhlı araç satımı sekıze altı oyla kabul edildi. Bövlece yılbaşına kadar Türkıv e Savunma Bakanlığı'na 13 zırhlı araç satımı gerçeklestırıleeek. S A T I L I K Yalo\a Çınarcık Merkez Camıı, Beledive Bınası'nın bitişıği Demiroğlu ln>aat 3. kat. daire 5. Anahtarteslimi. TEL 0 216322 4*65 RP'nin Güneydoğu raporunda, 6 yılda 4 katrilyon 680 trilyon harcandığı vurgulandı 'Silahlı mücadele başarısız' HÜLYA KARABAĞLI AYŞE SAYIN A\KARA - RP'nin hazırladığı Güneydoğu raporunda. teröre karş.ı sadece askerı mücadele v e- rilmesınin "pahalı ve başansız" oldusu kaydedildi. RP Divarbakır Mılletvekılı ÖmerVehbiHatipoğlunun hazır- lavarak Bas,bakan Necmettin Er- bakan'a sunduğu raporda. son 6 vılda terörle mücadele içın 4 kat- rilyon 680 trilvon lira harcandığı- na dikkat çekildi. Raporda. "As- keri bu> uttan >aklaşılarak zincirin kırılıııası için çabalar sarf edilmrç, can ve ıııal kavbırıa dranıatik bo- \utlar da eklenmiştir. Ancak zin- cirin ekonomik \e sosval bov uttan 'KÜrt hükümeti denİrdİ' RP Divarbakır Milletvekili Ömer Vehbi Hatipoğlu'nca hazırlanarak Erbakan'a sunulan raporda. "Askeri boyuttan yaklaşılarak zincirin kınlması için çabalar sarf edilmiş, can ve mal kaybına dramatik boyutlar eklenmiştir" denildi. Raporda. "Osmanlı döneminde bu bölgelere 'Kürt hükümeti' denirdi" görüşü kaydedildi. > aklaşılarak kırıimasına lıiç çalı- şılmamıştır" denildi. "Terör \e Güneydoğu Sorunu - Ekonomik Bovut" adlı raporda. tarihsel süreç içinde bölgeve >ö- nelık ekonomı politikalan sorgu- lanırken Osmanlı'ıun Kürtaşiret- lerle kurduklan iv i dı\aloğaa> rın- tılı bıçımde \er \erildi. Süreçte. cumhuriyet dönemınden söz edıl- memesı dikkat çekti. Tican ko^ııl- ların Osmanlı'yı Doğu'\a_\önelt- tiği dile getirilen raporda. "Kürt- ler 1514 yılında Osmanlı vöneti- mini tanırlar ve Kürt aşiretlerinin özerklikleri ilan edilir. İdari örgüt- lenmenin ilk gerçekleştiği ver Di- yarbakır'dı. Bu bölgelere Kürt hükümeti' denirdi" görüşü diie getirildi. Terörün mali porte^ini >on 6 \ ı- lı baz alarak yapan Hatipoğlu. lL )80 sonrası artan PKK terörü uiavlarının özellikle 1^90 sonra- Miıda \iiksek giderlere neden ol- duüunu belırtti. Olaöanü^tü hal \e sınır bölgelerinde süren terör mü- cadele»ininhera!>aınasındasilah- lanma. maaş ve askeri gıderler için 8 ıle 10 milvardolar harcan- dığını kavdeden Hatipoğlu. "1990 yılı sonrasında bölge için vapılan ekonomik>atınnılardan çok daha la/lası. söz konusu giderlere aynl- mıştır" dedı. Hatipoğlu. ;.on 6 v ıl ıçmde terörle miicadeleve 48 mil- var dolar (4 katrilyon 680 trilyon îira)av nldığını. buna karşın kaza- nılan ba^annın "bekleneninaltın- ANAP'lı Yaşar Dedelek 'Namuslu insanlar DYP'den aynldı' DIRDANE KOCAOĞLL ANKARA - ANAP Ge- nel Ba-jkan Yardııncısı İb- rahim ^'aşar Dedelek. bır süre önce istıfa ettıği DYP'deki dürüst. namı^lu insanlanıı bu partiden lek tek avrıldıklarını belırte- rek. -DYP'de ÇUler ruhu dışında hiçbir şey kalma- dı" dedi. Dedelek. DYP'den avnl- masının en önemli nedenı- nın. Genel Başkan Tansu Çiller hakkındaki. ba^ta maharlığı \e örtülü öde- nek olmak üzere çok savı- da yolsuzluk ıddıalanndan duvduğu rahatsızlık oldtı- ğunu sövledi. Dedelek. Çiller hakkındaki iddıala- rın "avkukaçıkması" üze- rine o dönenı toplanan DYP Genel Idare Kurulu toplantısında. Çiller'e "Bu iddiaları vanıtlamak /(>- rundasınız. Şaibelerden aklanmadığını/ sürece bu durum partive de zarar ve- rir" dediğini. ancak adeta birduvar sessizliği ile kar- şıla>tığını sövledi. Çıl- ler'inkendilerini vekamıı- ovunu tatmin edici hıçbır açıklanıa yapmadığını. bu- nun üzerine istit'a etmek durumunda kaldığını anla- tan Dedelek. -Namuslu ar- kadaşlarım da D^ P'den is- tifa etti. Bir bölümümüz ANAP'a seldik. diğerleri venioluşumun pesinde. Ba- kın bugün Savın Hüsamet- tin C'indoruk. Ismet Sez- gin. Rıt'at Serdaroğlu gibi D\ P'den avrılan insanlar hakkjnda herhangi bir se> sö>leni>or mu?" dedi. Dedelek. C'iller hakkın- daki _v olsuzluk v e usulsüz- lük iddiaları gündeme gel- dığı ?aman D\ P'dekı arka- daşlannın topvekün bır ta- vır .sergilemediğinı belır- tirken de. "Eğer. 130 arka- daşım, Çiller'e.' Seıı kena- ra çekıl desevdi DV P bu- gün dağılma noktasına gel- nıe/di" dıve konu^tu. D\ Pde' "Çiller ruhu" dj^ında hiçbir >e> kalma- dıüını ileri süren Ibrahim Dedelek. bugün DYP'de bulunanların tek sıkıntısın Çiller'i bir gün daha fazla yaşatabılmek olduğunu sa- \undu. Dedelek. devlet- mafva ili^kilennin ara^tı- rılmasi konu.Minda bu ne- deııle özellikle hükümetın DYP kanadına güven duv- madıklarını sö\ ledi. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART İSEDAK toplantısında ortak pazar çağrısı yapan Erbakan basını dışarı çıkardı 6 Islam ülkeleri helva yapamıyor' Ekonomi Senisi - Bajjbakan Necnıettin Erbakan. "İslam ortak pazan" çağrisinda bulundu Başbakan Erbakan. İSE- DAK'ın son gününde vapılan özel oturumun >onlarına doğru toplan- tıyı izlevenbasınmensuplarını dı- şarı çıkararak. üve ülkelerin tenı- silcilerine seslendi. Erbakan. İs- lam ülkelerinin Avrupa Bırlı- ği'nin 5 katı nüfusasa- hip olduğunu. ancak buna rağmen A\ rupa ülkelerinin dış tıcaret hacımlerının Islam ül- kelerinin 10 katı. kışı başına düşen milli ge- lirlerının ıse 30 katı ci- varında olduğunu be- lırterek "Bugüne ka- dar hep A\ rupa ülkele- rinin gerisinde kaldık. bunu ortadan kaldır- mak için bugüne kadar İslam ülkeleri hiçbir şe> vapmadı. Artık kendimize çeki düzen vermenin /anıanı gel- di" diye konuştu. Erba- kan. ortak pazar şek- linde bir İslam birliği kurulması gerektiğini ve bu oluşumun daimi bir genel sekreterüği- nin olabileceğinı belir- terek. İslam ülkelen bazı ayrıeahklarolu^turulabıleee- ğını ıfade ettı. Erbakan avrıca, Kuzey Afrika. Kafkaslar. Ortadoğu ve Asva'da bölgesel oluşumların kurulmasi gerektiğini kavdettı \e "İslam ül- kelerinin durunıu, \ağ. un veşeker olduğu halde helva vapanıavan kinısenin durumuna benzemek- tedir" dıve konuştu. 12'ncı İSEDAK Toplantısı'nın kapaniş törenınde konu^an Cunı- hurbaskanı Sülc\nıan Demirel. 4 gün süren toplantıııııı tslam alemı açisindaıı oldukça v ararlı geçtıği- ni belırterek. komitenin 12 vıllık geçmı^ıııın kavda değer gelışme- lerle dolu olduğunu ıfade ettı. De- nıırel. toplantı sonrası alıııan ka- rarların klam ülkelen ara>ındaki tıcaretı ve ı^birliğını geliştirmeye vönelik olduğunu da sözlerine ek- iedi. İslam Konferansı Teşkılatı Genel Sekreteri Hamid Al-Gabid delSEDAK'ın İslam ülkelen ara- sındaki işbırlığini güçlendırmesi içın ağır bir sorumluluğasahip ol- duğunu kavdetti. Daha sonra Cumhurba^kanı Demirel. Ga- bıd'e genel sekreterlik görevınin sona ermesi nedeniy- le bir plaket verdi. Kapanış oturumunun ardından bir basın toplantısı düzenleyen Disişlerı Bakanı tan- su Çiller. İSEDAK toplantısında ana gündem konusunun özelleştirme oiduğu- na dikkat çekerek üve ülkelerin özelleştirme konusundaki tecrübe- lerını birbirlerine an- lattıklarını \e ortaya çıkan prensipleri uv- gulama konusunda goruş bırlığıne var- dıklannı belırtti. Çil- ler avrıca. 13"üncü İSEDAK Toplantı- sı'nın 1-4 Kasım 1997. 13'üncülzleme Koınitesi'nin de 10- 12 Mavıs 199^tarih- lerinde Türkive'de va- arasındaki ticaretlerde Gazeteciler. Erbakan'ın basını dışan çıkartma karannı anlamlandırmakta zoriandı. pılacağını belirrti. Suçlu bııldular Öğrenciler Ağar ve Çiller'i yargıladıJ t? İZMİR(ÇumhurivetEgeBürosu)- Ege Lnnersitesı öğrencılerı sembolik "öğrenci mahkemesi"nde Tansu Çil- ler ıle eskı Mehmet Ağar'ı temsılı ola- rak vargıladılar. Öğrenciler Çiller ve Ağar'ı. "özel örgüt kurarak .Anaya- sa"nın 100. maddesi ile TBMM içtii- zük hükümlerini ihlal etmek\e tehdit. gasp. haraç. uvuşturucu kaçakçılığı, cinavet gibi suçîan teşekkül halinde iş- lemek"le suçladılar. Sembolik vargı- lamadabazı kamugörevlıleri vemaf- va üveleri de suçlandı. Temsılı "Öğrenci Mahkemesi"nde mahkeme heveti. önce sanıklar hak- kında hazırlanan iddianameyi okudu. Mahkeme heveti. kurulan örgütün T'OO kişiden oluştuğunu ıleri sürerek lider kadrosu ıçınde Tansu Çiller. eşı Özer Lçuran Çiller. Mehmet Ağar. MİT Müsteşar YardımcısıMehmet E\mür. Emnivet Genel Müdür Müşa- virı Emeklı Yarbay Korkut Eken. DYP milletvekili Âyvaz Gökdemir. Özel Harekat Daıre Ba^kanıİbrahim Şahin. Abdullah Çatlı, Alaaddin Ça- kıcı'nın ver aladığını savundu. Mahkeme sonunda sanıklar suçlu bulunurken Çiller saçlarını kazıtma alkişlanmama ve ömür boyu eşarp takmama cezasına çarptınldı. Ağar'a TBMM önünde tek ayak üzerinde durma ve ömür bovu gözlük takma cezası verildi. Bucak ömür boyu ko- rumasız dola^makla cezalandınldı. da" olduğunu belirterek raporun- da şu görüşlere ver verdi: "Görülen bu değerlerle harca- malar tek IKIV utta konııv u kapsa- dığı için başarılı olamamış ve vıl- lara göre terörde beklenenin çok altında başama ulaşılmıştır. 1990 v ılı sonrasında bölgede artan işsiz- İik terör uiavlarının savesinde bo- zulan bölge ekonomisinin ürünü- dür. Ekonomik temellerin iv i atıl- madığı toplumlarda gelir denge- sizlikleri toplumu aşın uçlara ko- lav lıkla çekebilmektedir." Hatipoğlu. bölge illeriningeliş- mişlık düzevindeki düşüşün terör ve adi .suçlardaki artışla doğru orantılı olduğunu. bunun da böl- ge halkında huzursuzluk yarartığı- nı kavdettı. POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİML4YA Suskunluk Stern dergisı muhabirı Dr. Tilman Müller Baş- bakan Necmettin Erbakan'ın. Susurluk'tameyda- na gelen kazayla apaçık ortaya çıkan 'mafya-po- lis-sıyaset' ilişkilerınin üzerine nıçin gitmediğini so- rup ekledi: "RP bu olayın üzerine gıtse, gelecek seçimler- de tek başına iktidar olabilir. Cezayır'de şeriatçıla- nn yükselişi böyle oldu. RP niçin bu olayın üzeri- ne gitmıyor?" Nasıl bir yanıt verecektim? Dedim kı: "RP 1994 yerel seçirnlerini kazandı. Şimdiiseik- tıdan DYP ile bırlikte ele geçirdi. Erbakan bu ola- yın üzerine gidemez. Giderse kımi dosyalar orta- ya dökülür. Mercümekolayı, Bosna'yayardımpa- ralarının nereye gıttığı anlaşılır. O yüzden DYP ile RP birbırlerinin 'kırli çamaşırlarınf saklıyorlar..." Stern muhabiri Dr. Tilman Müller sustu ve yanıt vermedi. Sadece gülmekle yetindi... Susurluk'taki kazayla bırlikte ortaya çıkan gö- rüntü vahimdır... Abdullah Çatlı'nm yakın arkadaşı eskı ülkücü, 12 Eylül 1980 sonrasının 'ışadamı' olan kişi ne di- yor: "Abdullah vatanına, mılletıne. bayrağına sahip çıktı. O aranabilir. Ama Abdullah ne polis öldürdü ne deasker..." Bu mantık doğrul.. Onun için Içişlerı Bakanlığı, Çatlı'ya 'yeşil pasa- port', 'polis kimlığı' verdi ve Fatıh'te bir karakolun lojmanında oturmasını sağladı... Acaba 12 Eylül öncesi başta Abdullah Çatlı ol- mak üzere pek çok ülkücünün hangi cinayetleri iş- ledikleri iddia edilmişti? Gazetecı-yazar Abdi İpekçi, Ümit Doğanay, Prof. Dr. Orhan Cavit Tütengil, Kemal Türkler, Doğan Öz, Adana Emniyet Müdürü Cevat Yurda- kul ve diğerleri... Çünkü onlar komünistti!.. Bu kişıler ülkücü saldırılarında yaşamlarını yitir- di, Server Tanilli ıse sılahlı saldırı sonucu felç ol- du... Çok sayıda genç, bılim adamı. ışçı, memur, öğ- renci Erzurum'dan Manisa'ya; Adana'dan Bursa'ya dek tüm Türkiye'de faşistlerın saldırısı sonucu ya öldü ya da sakat kaldı... Yani vatan haini komünistlerın katli vacipti. Zaten o yıllar ülkeyi yönetenler de. "Bana milli- yetçileradam öldürüyor dedirtemezsinız" diye ko- nuşuyorlardı. Arada polisler de öldürüldü elbet. Cevat Yurda- kul gibi. Onlar 'POL-DER' üyesıydı ve komünist- lerle işbirlıği yapıyorlardı... • • • 1970'li yıllardan 1996'lı yıllara geldik; ancak de- ğişen bir şey yok... Behçet Cantürk ten Avukat Yusuf Ziya Ekin- ci'ye; Fevzi Aslan dan Savaş Buldan a Medet Serhat'tan Hacı Kıray'a dek Kürt kökenlı yurttaş- larımızda öldürüldü... Ülkücüler 1970'li yıllarda 'komünıstler'in hakkın- dan gelıyordu. 199O'lı yıllarda ıse Kürtlerin ışini 'gö- rünmeyen eller' bitiriyordu... Medet Serhat'ın eşi Yurdanur Serhat, Halil Ne- bifer'e ne diyordu: "Eşimi öldüren kişi Nurullah Tevfik Ağan- soy du. Onu çok yakından gördüm..." Nurullah Ağansoy eskı bır ülkücü ve itırafçıydı. Ci- nayetleri 'fe//e' ışlediğinı açıklamıştı. Eşi Hülya Ağansoy ise kocasının öldürülmesinden sonra şu açıklamayı yapmıştı: "Itirafçı olduktan sonra devletten aş ıstedık, eli- mize silah verdiler..." Stern dergısi muhabirı Dr. Tilman Müller soruyor- du: "RP, bu olayın üzerine niçin gıtmiyor?" Aslında ıktıdarın büyük ortağı RP bu pisliğin üze- rine gitse kamuoyunun büyük desteğinı alacak. Belki ilk seçimde tek başına iktidara gelecek. Ama RP korkuyor, konuşmuyor... • • • Bir Başbakan konuşmazsa ne olur? Halkta bir yılgınlık, bir umutsuzluk ortaya çıkar. . Zaten halkımız yeteri kadar yılgın ve umutsuz değil mi? Uğur Mumcu'nun katledilmesinin ardından ge- çen üç yıl içinde bir arpa boyu yol gidilmedi... Neden ve niçin? DGM eski Başsavcısı Nusret Demiral nıçin ko- nuşmuyor, neden susuyor? Oteden beri 'devletiçındekı örgütienme'yi yazı- yor. tarikat şeyhleriyle. ırkçılarla yapılanan bakan- lık kadrolarını belgelerle ortaya koyuyor ama yanıt alamıyoruz... ANAP lideri Mesut Yılmaz dıyor ki: "Kumarhaneciler kralı olarak bilinen Ömer Lüt- fi Topal'/n katilleri, DYP milletvekili Sedat BucakVn korumalarıdır..." Katıl korumalarnerede. Başbakan nıye susuyor. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ne yapıyor? Yoksa Demirel tıpkı 1980 öncesi gibi mi düşünü- yor? Hani Türkıye laik, demokratik bir hukuk devletiy- di? Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn Email: Hikmet .Cetinkaya «ı Planet.com. TR 1KI AYDIN ENGİN e - mail: engin " planet.com.tr Siz! Bu gazetede. daha Gü- neydoğu'da Özel Tim"\r\ kurul- duğu günlerde. eski MHP mili- tanlarının öncelikle ve tercihle bu örgütte görevlendirıldiğini: bunların önerisinı, seçimini ve süzgeçten geçırenlerın. adları bilinmeyen. ama Ülkü Ocakla- rının önde gelen eskı yönetıcı- leri olduğunu; adları bilinmeyen bu kişılerin kendilerıni devlet görevlisi olarak tanıttıkları. en azından bu süsü verdıklerı ya- zıldığında Ankara'dan telefon edip. o günkü yazıişlerı müdü- rüne birinci tekil şahısla. "Sen" diyebaşlayıp. "Hangideğirme- ne su taşıdığının farkında mısın sen?" diye azarlayan yüksek düzeydeki üniformalı yetkili! Sız! Cem Boyner'in Kars ge- zısi sırasında. Dıgorda. Özel Tim görevlilerı içın "Rambo gi- bi görünen. kendini Rambo sa- nan ve Rambo kadar yozlaş- mış, ölüm makınesıne donuş- Sözün Bittiği Yerdeyiz müş"diyeyazan gazeteciye te- lefon edip, "Ulan yumuşak, o adamlar devlet için, millet için, senın avradının ırzı için dövü- şen yiğitler. Senin karını..." di- ye başlayan küfurleri soluksuz. aralıksız yağdıran ve kimlığıni "istanbul'da nezarete düştü- ğünde kafanı çevir bak. kımın önünde memurlar selarna dur- muşsa o benım ışte" diyen po- lis şefi! Sız! "Terörün üstesinden ge- lebılmek için ortaçağ egemen- lerını kendi kımlıklerinde yaşa- tan, korucubaşılığa soyunmuş feodal beylere yaslanılırsa. hu- kuk devleti kendi elleriyle ken- di celladını yaratır" dıyen gaze- teciye. "Bırak oğlum bu moda- sı geçmış Marksıst jargonu. Koktu, koktu bu ayaklar" deyıp pis pis sırıtan, dünün sıkı solcu- su, bugünün hırslı sosyal de- mokrat polıtıkacısı! Sız, hem de taaa Arjantin başkentindeki bir sıradan soh- bette, özel tımlerle. silahlandı- rılmış derebeyı kullarıyla terö- rün sona erip hukukun ege- menlığınin değıl, hukukun ıpı- nin uzun bir süre için çekılece- ğıni söyleyen gazeteciyi. bula bula ''Siz devleti zayıflattığını- zın, devleti güçten düşürduğü- nüzün farkında mısınız?" diye yanıtlayan DYP İstanbul yöne- ticisi! Söz bittı. Şımdı sizın için u- tanç saatidır. • • • Mesut Yılmaz'ın siyasal çiz- gısıne karşı olabılırsinız. Mesut Yılmaz'ı somurtkan bulabılırsı- niz. Mesut Yılmaz'a ilişkin bir kucak ıtirazınız olabilir. Ama sa- nırız, Mesut Yılmaz'ın "ciddi" bir politikacı olduğunu yadsı- mazsınız. Olsa olsa fazla ciddi olduğundan yakınabilirsiniz. Lafını tane tane değil tarta tarta konuştuğu için o kadar ağır konuşuyor. ileride kendini bağlayacak, zora sokacak. sıkıştıracak tek bır sözcük bile kullanmamaya özen gösterıyor. Önceki gece Arena progra- mında Uğur Dündar'ın canlı yayın konuğuydu. Alışkanlığını bozmadı. Uzun ve çapraşık, dolayısıyla anlaşıl- masıgüçbircümlekurdu. Uğur Dündar açık kapı bırakmama- ya kararlı. Cümleyi "tercüme" etti: - Sayın Yılmaz, kumarhane- ler kralı diye anılan Ömer Lüt- fi Topal'/ şimdi Sedat Bu- cak 'ın korumalığını yapmakta olan özel tim görevlilerinin öl- dürdüğünü mü söylemek isti- yorsunuz? Yanıt kısa. açık ve ciddiydi: - Evet. Aynen öyle! Söz bittı. Devlet, bu memurlarını, res- mı ve silahlı görevlilerini, adam- larının eline silah, cebine para tutuşturduğu korucu çete ve çetebaşılarını. bu kararları ve- ren, uygulatan bütün (ama bü- tün) siyasetçılerı günışığına çı- karmaz, yargılamaz ve cezalan- dırmazsa kendi sonunu ilan et- miş. tarihteki 16. Türk devletini de bıtirmiş demektır. O zaman yapılacak tek iş. 17. Türk devletinin nıteliğini, a- nayasasını, kımlığinı. ılkelerıni tartışmaya başlamak olacak- tır... HİKMET CETİNKAYA AŞIK KADINLAR SOKAĞI Once bakıştılar. Sotuksuz kaldılar bır sure.. Erkek. kadının elıne dokundu. sonra Daştn onune eğdı usulca... Bır zaman tunelınden geçıyor gıbıydıler. Belkı bıraz da duş yorgunuydular. Kadın içındekı coşkuyu dışa vuramıyordu. Gozlerı-ı ka'çırıyordu erkegın gozlerınden . Bırden "'kırmızı nektuplara" daldı. Dedı kı: "Bır çıçeğı bıle yumuşacıK dokunuşlara sahıp bır aşkla seven sana ınat. ber çığlık çıglıga bağıra'ak dıkenlerı sevmeyı surdurecegım. 300.000 TL ^.Dv dahıı Çağ Pazarlama A.Ş. Yerebatan Caddesi Salkımsöğüt Sokak No: 9/8 Cağaioğlu- Istanbul Te!:514 01 95/96 Posta çeki no.: 666322