23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
18EKİM 1596 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Prof. Çağlar, Batı'nın Türkiye'yi gözaltına aldığını belirterek hukukta temiz eller operasyonu istedi 4 Avrupa trenmi kaçırıyorıız'ALİER A\rupa hsan Hakları Mahkeme- si'nde Türkve'\ı de\let avukatı olarak savunan Prc". Dr Bakır Çağlar mahke- me>e >apılaı bireysel başvuru da\ları- nın süratle .•onuçlanmav a başlandığını belirterek "ıcil durum" çağrısı >aptı. Insan haklan mahkemesınin özellikle Güneydoğuian şapılan baş\uruları •'sosyal korku" gerekçesıyle doğrudan kabul ettiğire dikkat çeken Prof. Bakır Çağlar. bugıne kadar > apılan toplam 92 bireyse! baş urudan 61'ının ıç hukuk yollannın rületılmesi koşulu aranmadan kabul edıldmni belirtti Adalet BaianıŞevketKazan'ınbirte- levizyon proeramında kendısıne yönelık eleştırılerinı Je \anıtla\an Çağlar, u bu davalann bakanma\ukat olarak girdiği da\alara benzemediğinr söyledı. Avrupa başkentlerınde göre\lı bazı büvükelçilern "A\rupa trenini kaçın- yoruz" yönundekı u>anlarına, Türki- • Prof. Dr. Bakır Çağlar, özellikle Güneydoğu'dan Avrupa İnsan Haklan Mahkemesi'ne yapılan başvurulann iç hukuk yollannın tüketilmesi koşulu aranmadan doğrudan kabul edilmeye başlandığını vurgulayarak Güneydoğu'dan mahkemeye yapılan toplam 92 başvurudan 61 'inin kabul edilebilir bulunduğunu belirtti. ye'nin Av rupa İnsan Haklan Mahkeme- sfndekı avukatı I.C. Sıyasal Bilımler Fakültesı öğretım üyesı Prof.Dr. Bakır Çağlar'da "acildurum" çağrısı >aparak katıldı. Çağlar, özellikle Güneydoğu'dan A\ - rupa İnsan Haklan Mahkemesi'neyapı- lan baş\urulann iç hukuk >ollarının tü- ketilmesi koşulu aranmadan doğrudan kabul edilmeşe başlandığını vurgulaya- rak, Güneydoğu'dan mahkemeye vapı- lan toplam 92 baş\ urudan 61 'ınin kabu- ledılebılir bulunduğunu belirtti Bunun ılk kez görülen bir uygulama olduğuna dikkat çeken Çağlar. mahkemenın "sos- >al korku" teorısivle benimsediğı bu yaklaşımın daha önce 4-5 \ıl süren da- \alan hızlandıracağını açıkladı. Türkive- A\urupa ıhşkılerını önü- müzdeki günlerde daha da gerginleştıre- cek veni önemli gelışmelerın olduğunu belırten Prof. Çağlar. şö\le konuştu: "Uluslararası Af Örgütü'niin düroa çapında başlattiğı 1 yıl süreli kampama Batı'da \ankı bulacaktır. Gümrük Birli- ği Anlaşması kapsamında \erilen sö/k1 - rin \erine getirilmemesi bir başka olum- suz gelişmedir. Avrupa İnsan Haklan Mahkemesi ise Tiirkhe'yi gözaltına al- mış durumdadır." Prof Dr. Bakır Çağlar. yaşanan sorun- ların kavnağında. Batı normlannı \aka- lamayı hedefleyen \ e Avrupa Bırliği'nin bırüvesıolmayıhedeflevendışpolıtika- mızın bulunduğunu anımsatarak ^öyle devam ettı. "Hukuk. insan haklan,eko- nomi ve sos>al alanda Batı dünyası yeri- ne. İslam ülkelerinin oluşturduğu bir dünyada \er almak istiyorsak o zaman hiçbir sorun yok demektir. Ama. Tiirki- ye Batı ile bütünleşmek peşindejse o za- ma çok ciddi bir sorun \ar." Prof Dr Bakır Çağlar. Avrupa İnsan Haklan Mahkemesf nde karşılaşılan so- runların aşılması için acıl olarak alın- masını ıstedığı önlemleri şöy le sıraladı: " Dışişleri Bakanlığı bümesindeki ko- nuy la ilgili ekip nitelik ve sayısal olarak giiçlendirilmelidir. Anayasanıızda ve hu- kuk sistemimizde hemen 'temız eller' operasyonu başlatılmalı, iç hukuku- muz, altına imza koyduğumuz ulusla- rarası sözleşmelere uygun hale getiril- melidir. Her alanda kafalar değişti- rilmelidir. idarigörevlilerin.güvenlik güçlerinin. yargıçlarımızın.." Çağlar. bir televızyon programında savunmayöntemıni eleştiren Kazan'na ağır eleştıriler yönelrti. Bu davalar Şevket Kazan'ın gırdiğı davalara benzemez dıyen Prof. Çağlar " Şev ket Kazan'a göre Av rupablara söyle demelivmişiz: 'Sız de insan haklarını ıh- lal edıyorsunuz". Bu bizdeediyoruz'un açık itirafıdır. Bu davalar avukat Kaza- n'ın girdiği davalara benzemez" dedı KESK Başkanı Erdem 'Zorbalığa asla boyun eğmeyeceğiz' Istanbul Haber Servisi - Kamu Emekçı- len Sendıkaları Konfederasyonu (KESK) Genel Başkanı Siyami Erdem. emeğın ka- zanımlarına vönelık saldınların yoğunla^- tığını belirterek "Kabul ettirilmek istenen bu siyasi zorbalığa asla boy un eğmeyeceğiz. Bir yandan vasaJ haklarınıızı arayacak. öte vandan fıili v e meşru direnme hakkımı/ı so- nuna dek kullanacağız" dedı. KESK Genel Merkezı'nde düzenledigı toplantıda kor.uşan Başkan Erdem. hükü- metın dö\ ıze endekslı ücret belırleme yön- temını eleştırdı. Erdem. Türkıye'nin ekono- mik. siyasal \e sosyal olarak bir bunalım içınde olduğunu \ urgulay arak şöy le konuş- tu: "Egemen güçler bu bunalımı işçi ve emekçilerin sırtına yıkabilmek için, bedel- ler ödenerek ka/arulmış haklara ve meva- lere saldırmaktadır. Bu girişimler özelleştir- me. sendikasızlaştırma, taşeron uy gulama- lan. işten çıkarma. sosyal güvenlik kurunı- lannı tasflye. emeklilik yaşını yükseltme. Ekonomik ve Sosyal Konsey gibi planiaria kendini gösteriyor. Devlet eğitim. sağlık gi- bi aianlara yatnm yapmadığı gibi. bu alan- Erdem. .Eğıtım-Sen, Tüm Sosyal-Sen, tüm Malıye-Sen üyesı memurlara baskı y apıldığını. idarı \ e adlı cezalarla. ücret ce- zalarıy !a cezalandırıldıklannı da ammsata- rak "Bu uvgulamalar REFAHYOL hükü- metinin ikiyuzlülüğünün açık kanıüdır" de- dı Dö\ ıze endekslı ücret \ e eşel-mobıl sis- temını de sert bir dılle eleştiren KESK Ge- nel Başkanı Erdem. şunlan söyledı: " Dö- viz kuriarı siyasi ve ekonomik baskıya açık. Merkez Bankası denetimi altındadır. Yaşa- mımız böy lesi tesadüflere bırakılamaz. Top- lum döviz kuıiannda artış beklentisine so- kulmaktadır. Bu ay nı zamanda Tiirk Lira- sı'nın reddi ve dışa bağımiılığın da ifadesi- dir. KESK olarak, uy gulamalan protesto et- mek ve kararlılığımızı göstermek için, emek- ten ve emekçiden yana olan herkesi 11 il merkezindeki mitinglerimizde görmek isti- yoruz." M. G. 14 yaşında tanıştı cezae>i ile. Orgüt üyesi suçlamasıyla bir yıl yattı; çıktiğında ailesine kavuşmanın sevinci gözlerinden okunuyordu. Bir>ıl" bovunca \aşadıklan ise gençüğinden çok şey alıp götürmüştü. M G. cc-jıcsindenburukgkâ ıNECATİ A^'GIN İZMİR - Manısa'da düzenlenen liseli operasyonunda DHKP-C örgütü üyesi suçlamasıyla 14 yaşında cezaev ıne gıren IM. G. 15 y aşında ev ıne döndü. M. G. gö- zaltında her türlü işkenceyı gördüğünü belırtıyor \ e "Bu son olsun. Başka Mani- sa olaylan yaşanmasın" dıyor. O. hayalı örgüt üyesi rumuzlu bırçocuk. Şımdi öz- gürlüğüne kav uştu. . Geçırdiğı acı dolu 8 ayın yaşamındakı "depremlerinin" ise şimdilik farkında değıl... Manısa Emnıyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'nce. 1995 Aralık ayın- da DHKP-C örgütüne yönelık yürttüğü operasyonda. çoğunluğunu 14-17 yaş arasında değişen liseli öğrencılenn oluş- turduğu 16 kişi. gözaltına alınmıştı. Gö- zaltına alınanlann aıleleri. yakınlanna iş- kenceyapıldığını sav lay arak demokratık kıtleörgütlenndenkonuyaduyarlıolma- lannı ıstemişlerdı. Bu arada CHP Izmır Milletvekıiı Sab- ri Ergül'ün de çabalarıy la ışkence y apıl- dığı ıspatlandı. Işkence görenler arasuı- da 14 yaşındakı lıse ögrencısı M. G. de bulunuyordu. Örgüt üyesı suçlamasıyla gözaltına alanın M. G polısi \e işkenceyı bırlıkte tanıdı. Arkadaşlanyla birlıkte 29 Aralık 1995'te tutuklanarak Buca Cezaevf ne konuldu. Böy lece küçük M. G.'nın ceza- evı macerası başlamış oldu. M. G.'nin Buca Cezaevf nde tutuklu- luk süresı 8 ay ı aştı. bu süre içınde küçük tutuklu 14 yaşını bitirdı 15'inegirdi. 15 yaşına girmesiyle bırlıkte gızlı yargıla- ma. basına \e ailelere açık yapılmaya başlandı 16 ekımdekı yargılamada, N1 G nın avukatları tahlıye ıstemınde bu- lundular. Mahkeme heyetı uzun uzun tar- tıştıktan sonra M. G. ile 17 yaşındakı A. M. B.'nın tahlıyesine karar verdı. Mahkemenın tahlıye karan en çok. oğ- lunu cezae\ ınin demir parmaklıklan ara- sında gören baba Muharrem Göktaş ve a\ukatları sevındırdi. Tahlıye kararının Buca Cezaevi'ne u- laşmasından sonra. M. G. geç saatlerde cezaevınden çıktı. Artık hakkındaki da- va sürse de özgürdü. Cezaev ınin kapısın- da kendını bekleyen babası ve avukatıy- la kııcaklaştılar. Buruk bir sev ınçle ceza- ev inden çıkan M. G. sevinçlı görünmü- yordu. Baba Muharrem Göktaş ise oğlu- nu bir an önce eve götürmek ıstıyordu.. Ve bıraz ofkelı konuşmaya başladı: "Mutluyuz. 8 aydır aynydık. Her du- ruşmada tahliye olur umuduyla İzmir'e geliyordum. Tahliye istemleri reddedilin- ce y ıkılmış bir v aziy etteeve dönüyordum. Aslında oglumla birtiktecezaevinde bulu- nan diğer çocuklann da tahliy esini bekU- yordum. Bencc hiçbirinin suçu yok. Suç- suz yere bunca zaman cezaevinde kaidı- lar. Polisler, ışkence altında aldıklan ifa- delere dayanarak oğlumu terörist olarak ilan ettiler. Oğlum terörist değil. Oğlu- mun suçsuz olduğunu bilivordum. onu başından beri y alnız bıraknıadını. bırak- mayacağınıda." BUYUK KAMPANYA BEYAZEŞYADA AVRUPANINTARTIŞILMAZGÜCÜ OCEAN SİMDİTÜRKİYEDE • m HEM DE BA YMAK SATIŞ VE SERVİS GÜVENCESİNDE, ÜSTELİK YERLIFIYA TINA ÜRÜN ADI KDVU PEŞM RYAT1 HEMEN TESLIM 1 PEŞİN 5 TAKSİT PEŞINAT TAKsrr KDVl TOPUUI 1 PEŞİN 7 TAKSİT PEŞİNAT TAKSİT KDVTI TOPUM BAYMAK • OCEAN ÇAMAŞIR MAKINASI 1200 ATX ÇIFT SU GİRIŞÜ ELBCTRONIK 1000 ATX ÇIFT SU GIRIŞLİ ELEKTRONIK 854 ATX ÇIFT SU GIRIŞLİ ELEKTRONIK 503 ATP TEK SU GIRIŞL! aEKTRONIK 58250ÛO0 51750000 47250000 40150000 12150 000 10800000 9800000 8350000 12150000 13300000 9800 000 8350000 72900 000 64800 000 58 800000 50100000 9800000 8700000 8000000 6800000 9800000 8700000 8000000 6800000 78400000 69600000 64 000000 54400000 BAYMAK - OCEAN KURUTMALI ÇAMAŞIR MAKİNASI 1000 WDX ÇIFT SU GIRIŞLİ ELEKTRONIK 66 700 ıXQ '3900 OOCj'5900 000 53 Ki Ö00 11250000 11250000 90000000 BAYMAK - OCEAN BUZDOLABI FRE 290 2T S31 EC K0M8I (Suzöotitn - Derm Dondurucu) 635 EC KOMBI (Buzdtfah - Derın Donduruci!) 40250 000 57100000 70100000 8400000 11900000 14600000 8400.000 11900000 14600000 50400000 71400000 87 600000 6800000 9600000 11800000 6800 000 9600000 11800000 54 400000 76800000 94400000 BAYMAK • OCEAN DERİN DONDURUCU NVE 12 CVE 200 CVE 250 34150000 39 900000 43400 000 7100 000 8300000 9000000 7100.000 8300000 9000000 42 600000 49800000 54 000000 5 750000 6 700000 7300000 5 750000 6 700000 7300000 46000000 53600000 58400000 BAYMAK - OCEAN BULAŞIK MAKİNASI 460 0T0MATIK SU VUMUŞATMA SISTEMLI 8€0 0T0MATİK SU YUMUŞATMA SISTEMLt 51550000 56 80-3000 10700000 11BK300 10 700 000 11800 000 64 200000 70 800 000 8 700000 9600000 8700000 9600000 69600000 76800000 BAYMAK ŞOFBEN (LPG-OOĞALGAZ) ŞOFBEN 10 E I BES StSTEML!} 11550O0OO 3300000 3 300 000İ19 800 000 2650000 2 650000 21.200 000 BAYMAK ELEKTRİKLİ TERMOSİFON KONFOR - 60 Lt (ANOD UYARI SİSTEMLI) STANDART - 60 Lt 16600 000 14600000 3500000 3100000 3500000 3100000 21000000 18 600000 2800000 2500000 2800000 2500000 22 400000 20000000 ISO 9001 KALİTE GÜVENCE SİSTEMİ 51 AVRUPA BİRLİĞİ STANDARDI '•$' s 20.1O.lf9* o r e ^ e K T Û « m 3 KomcoiM] Sjresnce (tvofa-safcı! oup H* * • Baymak - Ocean Çamaşır Makinahn, 18 Programlı, istersertız tam kumtmalı ve 1200 devirden 600 devire kadar 5 değışık mode! ^ Baymak - Ocean Kombi Buzâoiaplan, genış derın dondurucu bölmeleri ile yıyeceklennızı uzun müddet saklayabılir. f i l * * * ! • Baymak - Ocean Derin Dondurucuhr, günümüzde yaygınlaşan dondumlmuş gıdalarınızı saklamak için • Baymak - Ocean Bulaşık Makinalan, taşmaya karşı emnıyetlı, 12 kişılık yemek takımınızı, ilk günkü kadar parlak ve temiz yıkar. • Baymak Şofben ve Termosifonlar, gelışmış emniyet sıstemlerı ile en güvenli sıcak su dostunuz. 350 TSE BELGEÜ YETKİÜ SERVİS VE BOL YEDEK PARÇA MIRKEZ SATIŞ MAÖAZAUUU İSTANBUL MUKIZ SATIŞ : Tel (0216) 377 37 64 - 309 03 42 * KARAKÖY MAOAZASİ : Tel (0212)249 95 59-243 38 87 ANKAIA tÖLOI MÜDUUÜÖÜ t Tel (0312) 221 39 98 ' İZMİR MAÖAZAH t Tel (0232) 458 61 06 ıtoaymak HAFTAY4 BAKIŞ AHMET TA1VER KIŞLALI Laiklik mi, Demokrasi mi? Numaracı cumhurıyetçiler güç durumda. Olaylar, savlarını bir bir çürütüyor. Laiklik karşıtlı- ğını "sivil toplumculuk" adına alkışlamaya artık ola- nak kalmıyor. Onun ıçın, çok satan gazetelerin ku- ruldukları köşelerinde eveleyip gevelemeye başla- dılar. Bakın neler söylüyorlar: - Laiklikle demokrasi arasında doğrudan bağlan- tıyoktur... Türkıye 1920'lerın başında laıklığı kabul etti; ama demokrasıye ancak 1950'de geçti. - Cezayir, Libya, Suriye ve Irak az çok laik; ama demokrasi yok. - Isveç din ve vicdan özgürluğünü 1860larda ta- nıdı. Bugün bile devlet kılısesıne mensup dın adamlarınıhükümetatıyor... Ama Isveç'te demok- rasi var. - Laiklik süngü ile korunamaz. Cezayir'de de "biz- deki Kemalist tekparti rejimının laiklik anlayışı ne- redeyse tıpatıp vardı". • • • Bazı küçük doğruları, büyük yanlışları gizlemek için kullanmışlar. Bir kere Cezayir, Lıbya, Suriye ve Irak'ın "az çok laik"olduğu doğru değil. Devletı din adamlarının yö- netmemesi ya da yönetırken dın adamlanndan fet- va alınmaması, o devletin laik olduğu anlamına gel- mez. Türkiye dışında. halkının çoğunluğu Müslüman olan laik bir ülke yoktur. Artık Türkiye'nin de laiklıği su götürür olmuştur. Cezayır'deki bızdekinin aynı bir laiklik anlayışının olduğunu söyleyebilmek için, insanın ya cahil ya da yalancı olması gerekır. Siyasal muhalefete ızin vermeyen Cezayır'ın tek partisi, dinsel güçlere büyük destek veriyordu. Ev- lerinde şarap içen bakanlar, yabancı elçıliklerde iç- kı ıçenlere yutkunarak bakmak zorundaydılar. Cezayir yönetimi, muhalefete "camı" dışında bir sığınak bırakmamanın bedeiinı ödedı ve ödüyor... Kemalizmle aynılığını öne sürmek, ancak hasta kafaların ürünü olabilir! • • • Nasıl ki isveç'te krallığın olması demokrasi olma- dığı anlamına gelmiyorsa... Bazı papazların hükü- metçe atanması da laikliğın olmadığı anlamına gel- mez. Asıl önemli olan yasalar değildir, yaşananlardır! Isveç'e önce laiklik geldi, sonra demokrasi. Türkiye'ye de önce laiklik geldı, sonra demokra- si. Laikliği de ıçeren "Aydınlanma Devrimi" yaşa- nıncaya kadar, Hıristıyan dünyası karanlıktaydı. Ge- riydi... Çünkü ınançlar ve duşünceler baskı altınday- dı. O koşullarda demokrasmın yeşermesine olanak var mıydı? • • • Diyorlar ki; "Laikliği savunmak demokrasıyi sa- vunmak anlamına gelmez." Bir ölçüde haklılar! Çünkü laiklik demokrasi değildir, ama "demok- rasmın önkoşulu"dur. Olmazsa olmaz koşuludur. Var mıdır, laikliği yadsıdığı halde demokrasiye ulaşabilmiş bir ülke? Var mıdır. düzenını akla ve bi- lime değil de dıne dayandırdığı halde demokrasiyi gerçekleştirmiş birtoplum? Laikliği kabul etmeyen yönetim bıçimı, "tekdoğ- nj"nun tartışılmadan kabul edıldığı bir yönetım bı- çimidir. Sadece tek bir dinın değıl. tek bir mezhe- bin, hatta o mezhep içınde de "tek bir yorum "un geçerli olduğu bir yönetım bıçımidır. O tek doğrunun hangısi olduğuna kım karar ve- rir? Halk mı? Yoksa o ınancı en lyi bıldığını öne sü- renler mı? • • • Hiçbir topluma önce demokrasi, sonra laiklik gel- memiştır. Demokrasi olduğu halde laiklik olmayan bir top- lum gösterilebilir mi? Demokrasi laiklığin önkoşulu değildir; laiklik de- mokrasinin önkoşuludur... Çunkü laikliği kabul et- meyen birdüzende toplum halk adına yönetilmez; Tanrı adına yönetilir. Her laik toplumda mutlaka demokrasi olmaz; a- ma laikliğin olmadığı bir toplumda da demokrasi ol- maz! Eğer laikliği koruyabilmışseniz; yıtirdığiniz de- mokrasıye bir gün yenıden kavuşabilme umudunu da koruyabilmışsinız demektir. Ama laikliği yitirmış- seniz; zaten demokrasiyi de yitirmişsinızdir. Ve üstelik, günün bırinde demokrasıye yenıden dönme umudunu da yitirmışsınizdir! Yeni mandacılann hiçbir hokkabazlığı, bu gerçeği değiştiremez! Tacizci imam linçten zor kurtuldu SABİT HOR\SAN KOVYA-Konja'nınEreğh ılçesınde. e\lı bir kadına aşk yapma teklıfınde bulunduğu öne sürülen Rüstem Türk (29) adiı camı ımamı \atan- daşlartarafindan lınç edılmek ıstendi. Olavda >aralanan Türk. teda\ ı ıçın göndenldığı Konya Tıp Fakültesı Araştır- ma Hastanesi'nden kaçınldı llçe müftülüğü tarafından Şınası MahalleM'ndekı Cahı Camn'ne atanan Rüstem Türk'ün burada Gûlsüm Cna- loğlu adlı kadına uzun süredır cınsel tacızde buiunduğu öne sürüldü Gülsum Ünaloğlu. eşı Mustafa'nın. ağabeyının rahatsızlığı nedenıyle sık sık Ankara'va gıdip geldığını. bundan yararlanan ımamın. evde > anlız kaldığı dönemler- de kendısıne telefonla sık sık aşk \apma teklıfınde bulun- duğu söyledı Cnaloğlu. ken- dısını dön ay süre ile tacız e- den ımam Rüstem Türk ıeın karakola >aptıâı başvuruda şunları sö\ledı: "Son olarak bana 'Senı tanıyorum. senın çoeuğun yok. Gel sana bir ço- cuk yapa\ım. Çocuk ıçın ya- pılan ılı^kı günah olmaz'şek- linde sözier kullanınca ola\ı kocama anlattim. Imamı Nu- nus Emre Parta'na davet et- me\e karar \erdik. Ancak Rüstem Türk. parkın kalaba- lık olmasını gerekçe göstere- rek beni e\ine davet etti. Bu konuşmalann hepsini de te>- be kavdertik" dedı Aılenın Cumhunşet Savcılığı'nayap- tığı baş\ uru üzenne telefonla- n dınlemeve alınan ımam bir süre gözaltına alındıktan son- ra turuksuz >argılanmak üze- reserbetbırakıldı Ancak ola- yın ıfçede du> ulınası üzenne. Rüstem Türk kalabalık bir grup tarafından Itfaıve Mü- dürlüğü cnarında çarşı orta- sında dö\üldü Vatandaşlar tarafından güçlükle kurtanlan \e Ereğlı De\letHastanesi"ne kaldırılan ımam. "Hajatiteh- like vardır" raporu \enlmesı üzenne öncekı gün Konva Tıp Fakültesı'ne se\k edildı An- cak. ımam Turk. daha gırış iş- lemlen bıle yapılmadan. kar- şısında gazetecılerı görünce yanında bulunan sakallı ıkı kı- sı tarafından kaçınldı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear