25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
17 EKİM1996 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOM ^MÜSİAD, Başbakan Erbakan'ın İslami finans kuruluşlarınm önünü açmaya hazırlandığmı açıkladı Faizsiz kazanca devlet güvencesiSEDAOĞIZ Başbakan Necmettin Erbakan, faizsızözel finans kurumlanna çeşitli avantajlar sağlaya- rak. Istanbul'u Islam aleminin finans merke- zi yapmayı planlıyor. Hükümetin Refah kana- dı.lslami finans kurumlanyla bankalararasın- " daki farklılıklan onadan kaldırarak. uygulama " alanmı genişletmenin \eklasik bankacılıksis- -temine alternatif oluşturmanın hazırlıklanm -.yürütüyor. Erbakan'ın bu çerçevede. kârpayı esasına dayalı çalışan özel finans kurumlan- nın bankalar gıbi temınat mektubu verebilme- si. mev duatlannın de\ let güvencesine alınma- sı \e çifte \ergilendirmenin ortadan kaldınl- masına yönelik başjatılan çahşmayı yakında ka- muoyuna açıklayacağı kaydediliyor. Ekonominın acil kaynak ihtiyacına yönelik olarak açıkladığı ikı kaynak paketi de. bır kı- • sım Refahlılarda dahil olmak üzere uzun va- deli ve uygulanamaz bulunan Başbakan. faiz ;yerine kâr payı dağıtan özel finans kurumlan- na avantajlar getirerek. İslami sermayeyi Tür- kiye'ye çekmeyı düşünüyor. Ortağı DYP'nin iktidar dönemınde Avrupa'nın finans merke- zi yapmak istediği tstanbulu. Erbakan islami finans merkezi haline getirerek milyarlarca dolarlık kaynak sağlamayı planlıyor. Başbakan'ın İslami finans kesiminigeliştir- meye yönelik planına çok olumlu baktıklannı ve kendilerinin de hükümete bu >önde öneri götürdükJerinı kaydeden Müstakil Sanayici \e îşadamlan Derneği (MLSİAD) Başkanı Erol Varar. özel finans kurumlarının bankalarla eşit düzeye getirilerek haksız rekabetin orîa- dan kaldmlması gerektığini söyledi. 21 "ncı yüzyılın sektörünün İslami bankacı- hk olacağını. Amerikan bankası Citibank'ın bı- le faizsiz bankacılığa yöneldiğini belırten Erol Yarar. " Türkiye"deki bankacılık sistemi raev- duatsahibinden topladığını de\letesatı>or. Özel finans kurumları, topladığı fonların tamamını sanayi \e ticarete yatırıyor. Kre- di oranları düşük olduğu için dümada Ge- neral Motors. IB.M; Türkiye'de bankası olan büyük holdingler İslami bankalara geliyor- lar. Dümada 1.5 milvara vaklaşan nülusui). kendi inançları doğrultusunda İslami ban- kacılık talebi \ar, bu yüzden Türkhe olarak inisiyatifin ele alınması \e İstanbul'un İsla- mi fînans merkezi haline getirilmesi gerek- li" dedi. Iç borçyerinefaizsiz borçlanma MLSİAD Başkanı Erol Yarar, Başbakan Erbakan'la yaptıkları son görüşmede. Başbakan'ın iç borçlanmaya kademeli olarak son vererek. yerine yeni formüller açıklayacağını kendisine ilettiğini İcaydetti. Yarar. itfa ödemeleri konusunda hiç kimsenin kuşkusu olmaması gerektiğini ifade ederek, Erbakan'ın devlet tahvili-Hazine bonosu ihracına son verilmesiyle birlikte "devletin devamlılığı esastır" ilkesıne dayanarak. önceki borçlanmalardaki faiz ve anaparalann kuruşu kuruşuna ödeneceğini kamuoy una bildireceğini de kaydetti. Başbakan'ın. ıç borçlanma frenine ani basmadan kademeli kaldırmasıv la dev reye girecek veni kavnaklar arasında. bankalara verilen disponibilite faizlenni sıfırlamayı düşündüğünü belirten Yarar "Başbakan, halkın mevduatinın faizsiz olarak devlete aktanlması gerektığini düşünüvor. Bu çerçevede, Merkez Bankası'nın bankalara disponibilite hesapları karşılığında verdiği faize son verilmesi söz konusu" dedı. Disponibilite faizlennin kaldırılmasını "faizsiz borçlanma"olarak değerlendiren Yarar. enflasyon oranında getın isteyen tasarruf sahipleri için dövize endeksli senet çıkarılacağını. enfiasyonun üzerinde gelir hedefleyenlere yönelik olarak da borsanın destekleneceğini; böylece birikimlerin üretim \e yatınma vönlendirilecegıni ifadeetti. M-7'ye seçtiği Müslüman ülkeler arasında ekonomik ve siyasi denge yok Erbakan 'G-7'ye özeniyorCANANSOVSAL RP liderı Necmettin Erba- kan'ın muhalefetteyken ortaya attıgı ve başbakan oîduktan son- ra da Türkıye'nin dış politikası- . nı değiştirme çabasında esas al- dıfiı "Müslüman 7'ler" projesı REFAHYOL'un kaynak paketle- ~ri gibı "hayalürünü". Sanayileş- miş 7ülketarafındanoluşturulan G-7 zirvesinden esınlenerek. ye- ni bir*\MüsJümankulübü**kur- mayı hedefleven Erbakan "ın. bir araya getirmeyi planladıgı ülke- lerin, "dini birliktelik ve petrol potansiyelinin" ötesinde sıyası ve "ekonomik hıçbır ortak yönü bu- " lunmuyor. Erbakan'ın M-7"lerinin. Ja- ponya, ABD. Kanada. Ingiltere. Fransa. Almanya \e Italya'dan ,oluşan G-7'lerden en büyük far- _kı. Müslüman kardeşlerin büyük bölümünün sanay ıleşme \ e tekno- lojide, önemli birgelişme ve pay sahibi olamamalan. - Sadece Malezya ve Endonez- ya. ABD. Ingiltere \e Hollanda gı- bi gelişmiş Batılı ülkeler ile L'zak- doğu'nun güdümünde bir sanayi i(hamlesi gerçekleştırme çabası or- ' taya koyarlarken, Mı^ır, Nijerya, lran \e Pakıstan'ın bu çerçeve- de. birdinamizme sahip oldukla- • rını söyleme olanagı bulunmu- yor. Söz konusu ülkeler. ekono- milerini ve dış ticaretlerini başta petrol yatakları olmak üzere. do- ğal kaynaklarına dayandırıyor. Erbakanın ittifak kurmayı planladıgı 7 Müslüman ülkenin si- yasi yapılan da, uzun süreli bir bir- MALEZYA Milli gelir: 4027 S İhracat: 46.8 milyar S fthalar: 40.4 milyar v Enflasyon: Yüzde 3 lDolar:2.47R,,-t'it Milli »elir: 4780 S İhracat: 15.5 milyar S İthalat: 23.7 milyar S Enflas>on: °o3l 1 Dolar: 1747 Rıval «1» lıktelıği olanaksız kılıyor. Bu arada 1980 sonrası sanay ileşme. dışa açılma ve serbest piyasa eko- nomisine geçişe karşın. Türkiye. diğer Müslüman ülkelerden daha bozuk yapıda. dalgal bir ekono- miye sahip bulunuyor. Erbakan'ın M-7'|eri ise. enf- lasyon. büyüme ve diğer makro- ekonomik verileri açısından. orta v adede daha denge- h bir tablo ortay a ko- yııyor. Mısır. Endo- nezya. Malezy a v e Pakistan'dal994yı- lı enflasyon oranİa- nyüzde8ile ^ara- sında degişırken. fran'da yüzde 3 I. Nijerya'da ise yüz- de 57 olarak göze çarpıyor. Bu arada Erbakan'ın Suudı Arabistan. Birleşik ArapEmirlikleni ve Kuveyt gibi dolar zengini ülkelerle Singapur. Bangla- deş. Sudan gibi fa- kır ülkeleri bu olu- şumun içinde dü- jünmemesi ise, "Bu proje içindeki en akıkı bir adım" ola- rak nıtelendinliyor. Istanbul Lmiyer- ^jaıe:ya pakistan ve Mısır için 1994. Endonezve. Siieıra ve lran için 1993 verileri esas alınmıstıı: sıtesı Iktısat FaKuI- - * . J . \ •• tesı Öğretim L y esi Prof. Dr. Erol örgütünün yürüyebilmesı için söz- " konusu Islam ülkelerinin ulusla- rarası ılışkilerde birbirine yakın politikalar izlemesi gerektiğini ifade etti. ENDONEZİA Milli gelir: 2W0S İhracat: 38.2 mihar S İthalat: 28.3 milyar dolar nflasvon: Yüzde 8.5 2236 Rupıah PAKISTAN \Iilli gelir. 243 S İhracat: 3.5 milyarS İthalat: 5 milyar S Enflasyon: °o 12.5 1 Dolar: 38 Rupi MJERYA Milli gelir İhracat: S İthalat: 8.3 milyar S Enflasvan: % 57 2 Dolar: 21.88 Naıra IRAN MISIR Milli gelir: 800 S İhracat: 5 milvarS İthalat: 9 milyar S Enflasyon: °o 8.2 1 Dolar: 3.4 Pound Manisah. M-7 düşüncesinin ha- yata geçirilme olasılıgının olduk- ça zayıf olduğunu belirtti. Manisah. böyle birdayanışma Manisah. "G-7'ye baktığınız- da ülkelerin >önetim şekilleri, uy- guladıklan de> let pofitikaJan hep paralellik içindedir. Oysa, M-7\>e baktığımız za- man, örneğin Türkiye. İran, Mı- sır ve Nijerya gibi birbirinden farkh 4 ülkevi birarava getirmek eşvanıntabiatına aykındır" diye konuştu. Denk bütce Personel ve yatınm ödeneği kısıldı ANKARA (Cumhuri>et Bürosu) - Başbakan Necmettin Erbakan'ın kamuovuna karşı *şov~ yapabilmek için ısrar ettiği "denk bütçe" isteminde REFAHYOL ortaklan uzlaştı. tlk aşamada 7.5 katrilyon lira olarak belirlenen 1997 yılı bütçe harcama hedefi yatınm \e personel ödenekleri düşürülerek 6.2 katrilyon liraya indirildi. Bütçenin denk olabilmesi için 1.2 katrilyon liralık projeleri bile olmayan "hayali gelirier" yerleştirildi. Ekonomi kurmaylan, Erbakan "ın istemi çerçevesinde getirilen bütçenin "•komik" olduğunu belinerek. "Harcamalan bütçede düşük göstermek işe varamaz. \ ıl sonuna doğru zorunlu olarak 1 katrihon iiranm da üzerinde ek bütçe çıkaracağız" değerlendirmesini yaptılar. DYR Başbakan Erbakan'ın denk bütçe isteminı, personel \e yatınm ödeneklerinin düşürülmesi. harcamalann havali gelirlerle kapatılması planı çerçevesınde kabul etti. llk taslakta 1.1 katrilyon lira olan yatınm harcamalan 750 katrilyon liraya. 2 katrilyon düzeyindeki personel harcamalan da 1.2 katrilyon liraya indirildi. Cari harcamalar kalemi de yaklaşık 200 trilyon lira düşürüldü. Son hesaplamalara göre. 6.2 katrilyon liralık harcama tahmini içeren 1997 vılı bütçe tasansında. 4.5 kanKon liraîık vergi, 1.2 katriKon liralık vergi dışı. 300 katrilyon liralık da fon \e KİT'lerden sağlanacak gelir hedefi önaörüldü. Ucret artışında enflasyon-dolar çelişkisiANKAR.\ (Cumhuriyet Bürosu)- • Devlet Bakanı l'fuk Söylemez, Başbakan Necmettin Erbakan'ın önceki günkü "Memur zammını dolara endeksleyeceğiz" açıklamasına karşı görüş belirterek "Hedeflenen, eşel-mobil sistemine göre. enfiasyonun altında bir ücretin • çalışanlara \erilmemesidir. Eşel- mobil sistemini, maaşların dolara . endekslenmesi şeklinde algılamamak gerekir. fiurada bir ka\ranı kargaşası varatılıvor" dedi. Sövlemez. 1997 yılında memur ve emekli ücretlerine enflasyona paralel olarak en az yüzde 65 oranında artış saglanacağını da belirtti. Bakan Söylemez. dün TBMM'de gazetecilerin sorularını vanıtlarken. maaşların dolara endekslenmesinin söz konusu olmadığını. hükümetin eşel- mobil sistemini uvgulayacağını belirterek şöv le konuştu: "Biz koalisvon hükümetini oluştururken çalışanların, memurlar ve emeklilerin enflasyona karşı ezilmemesini temel ilke olarak koyduk. 1997 bütcesini vaparken de. enflasyon ve büyüme hedefinin altında kalnıavan bir ücret zammının. memur ve emeklilerimize verilmesini hedef aldık. Bütçevi hazırlarken. yüzde 65'lik enflasyonu \e yüzde 4'lük bü>ümeyi esas alarak projeksiyon vaptık. Gördük ki. yüzde 65"lik bir enflasyon ve yüzde 4Mük bir büvümcnin altında kalmavan bir /ammııı mutlaka çalışanlara daha ilk günden bütçeden avrılması gerekir. Bunun üzerinde bir imkânımız olursa onu da vansıtmavacağı/ demiyorum." Başbakan'ın, 1997 bütçesine ilişkin toplantıda açıkladığı maaş ve ücretlerin dolara endekslenerek bunun üzerine milli gelir artışı kadar artış ekleme formülü için değişjk uyguİama seçenekleri bulunuvor. Birinci olasılığa göre memur maaşlan yıne 6 ayda bir arttınlacak. \apılacak zamlarda dolardaki kur artışı esas alınacak. Ancak burada dolann son 6 aydaki kur artışının mı. hükümetin gelecekteki 6 aylık döneme ilişkin hedefinin mı esas alınacağı henüz bilınmiyor. Kur hedefi esas alınarak verilecek maaş zammının yanıltıcı olabileceği belirtıliyor. Eşel-mobil sisteminin çalışanın lehine olabilmesi için kur artışlannın kisa aralıklarla maaşlara yansıtılması gerektiği. 3 ayda bir kur artışı oranında yapılacak zamlann. çalışanlar için daha yararlı olacağı v urgulanıyor. Ancak enfiasyonun altında seyredecek bir dolar kuruna endekslenecek maaş ve ücretler. reel anlamda geriiemiş olacak. Bu durumda çalışanlar yine enflasyona ezdirilecek. IŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Keramet Hangisinde? Keramet Erbakan Hoca'nın üfürük gücünde mi, yoksa üflediklerinin hafifliğinde mi? Üfürükçülere inananlar, kerameti Hoca'nın üfürük gücünde görmekte özgürler e'bette. Ama aklı başın- da olanların REFAHYOL'un, kirli çamaşıriann saklan- ması hesabıyla kurulabilmesinden başlayıp bu kadar kısa zaman dilimıne, bu kadar çok günahın sığdırıla- bilmesine karşıhk, Erbakan-Çiller çiftinin güvenoyu almışçasına işın içinden sıyrıiabilmelerinin sorumlu- luğunu başka yerlerde aramalan gerekecek... • • • ÖDP, İP ve DlSK'ten sonra Türk-iş de nemaların işçilere geri ödenmesi için önceki qün 1500 kişi ile istanbul'da bir yürüyüş yapmış. Türk-lş aynca KESK'in, önümüzdeki cumartesı günü yapacağı eyleme katı- lım için işçiye çağrıda bulunmuş. Eğer benim bilebıldigim kadan ile gerçek 750 bin civarında, genel sekreterinın bir açıklamasına göre ise 2.5 milyona yaklaşan sendikalı işçi üyeye sahip Türk- lş, nemalar için 1500 kişi ile mıting yapacak hale ge- tirilmiş ise. uçması için Erbakan'ın üflemesine bıle ge- rek kalmamış demektir. Yok Istanbul'daki eylem Türk-lş'in teslimiyetinden bıkmış. onu itelemek için çaba gösteren tabandan bir- kaç kişinin, şubenin itelemesi ile yapılmışsa ve aslın- da Türk-lş yöneticileri nemalara hükümetin el koyma- sına bile ses çıkarmak niyetinde değilse, ortada yine ciddi bır satış var demektir. Zaten Türk-iş'in ancak ÖDP, İP ve DlSK'ten son- ra kıpırdarmış gıbı görünmesi de, tek başına bir şey- ler yapma niyetınin olmamasının kanıtı sayılabilir. Biliyorsunuz daha hükümetin zorunlu tasarrufu kaldırma, çalışanları kurtarma adına, birıkmiş alacak- larına göz koyması. yasanın Meclis'e gelmesi aşama- sında alicengiz oyunları başlamıştı. Sözde üç ışçı konfederasyonu. Türk-lş, DİSK. Hak-iş ve KESK bir- likte kavga verecek, çalışanın alacaklannın gasp edil- mesine ızin vermeyeceklerdi. Eskı işçi lideri, Refah iktidannın gözdelerinden Çalışma Bakanı Necati Çe- lik. işçiliğini, sendikacılığını unutmamış(!) biri olarak dört konfederasyon liderleri ile sıkı görüşmeler ıçıne girmiş, çalışan alacağının gasp edilmemesi üzerine yardımcı(!) olmayı üstlenmışti. Hokus-pokus trafiğinde iş, başkanların Çelik'le birlikte Meclis görüşmelennde hazır bulunmalanna dö- nüşmüş. birıkmiş işçi alacaklarını uçuran yasa, Çe- lik'inkı de REFAHYOL'cuların oyları ile çıkmıştı. Son- ra da yine hokus-pokusla DİSK tümden devre dışı bı- rakılmış, Erbakan Hoca ile Türk-lş yönetimi yüz yü- ze buluşturulmuş, Hoca'nın Türk-lş yöneticilerinin yüzlerine üflemesi olanağı sağlanmıştı. Her ne kadar Hak-iş'çılerin ayrıca üfürük almala- rına gerek yoksa, onlar her zaman eski genel başkan- larının aracılığına bile gerek olmaksızın Hoca'nın üfü- rüklerinden yararlanma lüksüne sahiplerse de onlar için de görüşme olanagı yaratılmıştı. Çalışanların birikmiş alacakları için ister istemez Baba tek umut kapısı görülmüş, yasa Cumhurbaş- kanlığı'nca Meclis'e geri gönderilmişti. Sonraki gün- lerde çalışanların unutulmuş alacaklannın, hiç değil- se nemaların gündeme gelebilmesi için DİSK ve KESK uğraş verme gereğinı duydular. Onlar çok ye- tersız de olsa bu ışten vazgeçmeyince yukarıda sö- zünü ettiğim gelışme noktasına gelindi. Bundan sonrasında Türk-lş. örgütlü işçiler. DfSK, Hak-lş. KESK ve siyasi partıler bu konuda ne kadar ağırlık koyacaklar, Hoca onları nasıl üfürükleyecek hep birlikte izleyeceğiz. • • • Şimdi Türkiye'nin dış politikasını bugüne kadar hiç- bir iktidarın denemeye kalkışmadığı, düşünemedigi boyutlarda alt etmek, kökünden dinamitlemek suçun- dan Meclıs'te gensoru görüşmesınin, sanki bir güve- noylamasına dönuşmesi aşamasında. ufürukçünün gücü. üflenenlehn hafıflıği konusunda neden bu ör- neği mı seçtim? Türkiye'nin bilinen en örgütlu kesim- lerinın, işçi ve kamu çalışanlarının bu kadar haklı, so- mut bir alacakları söz konusu iken, yapılan muhale- fet bu duzeyde hafif kalırsa, gerisinin ne olabileceğı konusunda bir fikir vermek için. Erbakan'ın Afrıka seferinde onca rezalet. onca skandalın ardından, gıderken kararname ımzalan- maması nedenı ile gayrı resmi nitelikte olan gezi, dö- nüşte güvenoylaması almış konuma geliyorsa, orta- da başarılı bir üfürüğün olduğunu da kabul etmek gerekiyor. Ancak bu belli ki üfürüğe inananların de- diği gibi Hoca'nın etkilı, güçlü, sihirli üfürüğü değil. Bu kapalı kapılar arkasından pis kokuları dışarıya ka- dar gelen çirkın çıkar hesaplarının, ittıfakların, rüşvet- lerın, sus paylarının sihri ve gücü. Yazık kı. başta hükümet ve parti lıder kadroları, sen- dikacılar. milletvekilleri arasında olmak üzere. bu çır- kın çıkar oyunları içinde olan, payını alanların sayısı bu dönemde çok fazla. Onlarla hesaplaşmanın ba- şarılamadığı, onlar karşısında hafif kalındığı ölçüde. hepsi de hem de yaşamın her alanında, Erbakan Ho- ca gibi, her konuda yüzümüze üfürük salıp bızleri ha- vaya uçuracaklar. Tabıi ki keramet onların üfürük gü- cünde değif. bizim aymazlıktan. bır araya gelememek- ten, toparlanamamaktan kaynaklanan hafifliğimızde. ÇİFTÇI DOSTU / SADULLAHLSUMÎ Üzümün tadı giderek acılaşıyorÇANAKKALE - Dünya çapında ün yap- mış olan "kara sakız" üzümü ne yazık ki bu yıl da üreticisine tat vermedi. Türkiye'de sadece Çanakkale'nın Bayramiç ve Intepe yörelerinde yetişen nefis "kara sakız" üzüm- leri yıllarca Tekel'e önemli paralar kazandır- dı. ama üreticisine çile ve kederden başka bir şey getirmedi. Binlerce üzüm üreticisi san- ki dert küpü. Birine dokunduğunuz zaman binlercesi isyan ediyor. Çanakkale güzelliklerle doludur. Dağla- n, ormanları, ovaları, suları... Turistik bölge- lerı, eti, sütü. havası çok güzeldir. Ama ka- ra sakız üzümleri bir başka güzeldir. Salkım- lan dolduran nefis taneler resim gibıdir. Sey- rinedoyum olmaz. Heleyiyenleryıllarcata- dını unutamaz. Ayrıca kara sakız üzümle- rinin Türk ekonomisine katkısı büyüktür. Bayramiç ve Intepe'nin çevresinde her yıl 10 bın ila 11 bın ton cıvannda kara sakız üre- tilır. Gene her yıl bu üzümlerden üretilen yakiaşık 1 milyon 200 bin litre yerlikanyak" Tekel tarafından Türkiye'nin her yanınada- ğıtılır ve satılır... Ancak büyük masraflarla ve binbir güç- lükle üzümü yetiştirenlerin, kanyağı içenler kadar keyifli oldukları söylenemez. Hatta son yıllarda üzümün tadı, üretenler için ada- makıllı acılaştı... Daha da kötüsü, geçmiş yıllarda on bin- lerce bağcı için önemli bir gelir kaynağı olan "kara sakız" üzümleri artık üreticisinin ce- binden götürmeye başladı. Zira bağlara ya- pıanmasraflarheryılarttığı halde, karasa- kıza verilen taban fiyatlar üreticilerin mas- raflarını bile karşılamaya yetmiyor. Bazı gır- dierdeki artışlar yüzde iki yüzü, üç yüzü geçti. Örneğin iki yıl içinde gübre fiyatla- rırdaki artışlar bir katı bile bulmadı. Bu gidişle bağlar köklenecek ve üretici- tef de belli bir geçim kaynağını kaybedecek... Ayrıca Türkiye bu güzel üzümden mahrum kalacak ve kanyakta da dışa bağımlı hale geleceğiz. Kendi üreticilerimizden esirgedi- İntepe Belediye Başkanı Öner ile Köy-Koop Çanakkale Birlik Başkanı Özkurna/. ğimız milyarlarca lirayı, yabancı ülkelerin çiftçilerıne döviz olarak ödeyeceğiz... Oncekı yıl maliyeti 6 bin lirayı geçen bir kilo üzüme 4 bin 200 lira taban fiyat veril- mişti. Ortalama fiyat ise 3 bin 700 lirada kal- mıştı. Üreticilerperişanolmuştu... Geçen yıl da aynı facıa yaşandı. 10 yıldan beri üreticilerin çektiği sıkıntı- lar belfi olduğu halde, bu yıl da kara sakıza düşük fiyat verildi. Örneğın yapılan hesap- lara göre Bayramiç ve Intepe'de yetişen bir kilo kara sakız üzümünün maliyeti 25 bin li- ra. Yüzde 25 kâr payı ilave edildiği zaman üzümün en azından 30 bin İiranm üstünde satılması gerekir. Gene yapılan bir başka hesaba göre de 10 yıl önce üretici bir kilo üzüm sattığı za- man karşılığında 2 ıla 3 kilo buğday alabi- liyordu. Yeni duruma göre üretici bır kilo üzümle ancak bir kilo buğday alabılecek... Hesaplar bu kadar açık olduğu halde hükümet bu yıl kara sakıza 18 bin lira ta- ban fiyat verdi. ÜzümlergenellıkleTekel ta- rafından 16 ile 18 bin lira arasında alındı... Böylece üretici üzümünü beklentisinden tam 15 bin lira daha eksik fiyatla satmış ol- du. Ayrıca kilo başına da en azından 7 ila 8 bin lira civarında zarar etti... Geçen gün Intepe'de üreticilerle görüş- tüm. Hepsi son derece üzgün. Adeta yas tutuyorlar. O kadar kızgın ve umutsuzlar ki, bırçoğu bağını daha şimdiden satışa çıkar- mış. Yazlık ev ve site yapmak isteyenlerle pazarlık halınde olanlar var. Bir kısmı da ya başka ürün ekecek veya boş bırakacak... iş, bu kadar acıklı noktaya gelmiş... Üreticinin fiyattan yediği darbe bir yana, üzümünü kanyak fabrikasına teslim eder- ken de ayrı çile dolduruyor. Çanakkale Kan- yak Fabrikası'nda üreticilerin maruz kaldı- ğı işkence yürekier acısı. Dünyanın en ilkel ülkelerinde bile. devlet kendi vatandaşına böylesı bir işkenceyı yaşatmaz, yaşatamaz. Intepe ve Bayramiç'in orman içi köyle- rinden üzümünü kamyonlarla getiren üre- ticilerÇanakkale Kanyak Fabrikası'nın önün- de günlerce sıra beklemek zorunda kalı- yorlar. Köylerın Çanakkale'ye uzaklığı en azından 75 ıla 80 kilometre. Kamyonlann için- de sailana sallana ezilen üzümler, bir de fabrikanın önünde günlerce sıra bekleyın- cesulannıakıtıyorvekalitesibozuluyor... Böy- lece üreticiler hem kalite hem de ağırlıktan büyük kayba uğruyorlar!.. 10 yıldan beri vaat edilen ve iki yıl önce Bayramiç'in Çavuşlu Köyü'nde inşasına başlanan "üzüm sıkma" fabrikası ne yazık ki bu sezona da yetiştirilemedi. Eğer, yetiş- tirilebilmiş olsaydı, Çanakkale fabrikasının önündeki kuyruklar azalacak ve en azından Bayramiç köylerınden üzüm gelmeyeceği için Intepeli üreticiler rahat bir nefes alabi- lecekti. Üç kuruşluk yatırım bitırilemediğı için binlerce üretici hâlâ çile doldurmakta devam ediyor... Intepe Belediye Başkanı Önder Öner, bir yandan belediye ile ilgilı çalışmalannı sür- dürürken bir yandan da tarım kesimindeki tıkanmanın yollannı açmaya çalışıyor: "Bağ- cılar güç durumda. Bu yıl verilen fiyat çok düşük. Hükümet mutlaka biraz daha fiyat farkı vermelidir. Üzümlerin teslimi sırasın- da çekilen işkence de artık son bulmalıdır..." Çanakkale Kanyak ve Şarap Fabrika- sı'nın özelleştirileceğiyolundaçıkan haber- ler Intepeli ve Bayramiçli üreticiler arasın- da kuşku yarattı. KÖY-KOOP Çanakkale Birliği Başkanı Mehmet Özkurnaz, fabri- ka satışa çıkarıldığı takdirde KÖY-KOOP olarak almaya hazır olduklarını açıkladı: "Fabrika özel sektöre geçerse üreticiler bugünleri bile arar. Bu nedenle ister ya- bancı, isteryerliolsun fabrikanın satışına şid- detle karşıyız. Mutlaka satılacaksa üzüm üreticileri olarak biz alacağız. Kanyak fab- rikasının kapasitesiyeteıii değil. Günde 220 ton üzüm işleyebiliyor. Bu nedenle kuyruk- laroluşuyor. Ya kapasite arttınlmalıya da Bay- ramiç 'teki sıkma tesisleri bir an önce bitiril- melidir. Üzüme verilen fiyatlardüşük başla- tıldığı için düşük gidıyor. Bağcılar neredey- se iflas edecek. Bu nedenle üzüm üreticisi mutlaka desteklenmelidir. Aksi halde, ne bağlar kalır ne de kanyak fabrikası..." M çiler hisse alamadı Kardemir'de düşük ücret nedeniyle kâr paylarını harcayıp sermaye artışına katılamadılar HÜLYAGENÇ KARABÜK - Sermaye arttınmiFia siden Karabük DemirÇelik AŞ'de (KAR- DEMİR) hisse sahibi 2 bin işçi kâr paylannın ödenme- sine karşın. sermaye arttın- mında rüçhan hakkını kul- lanıp yeni hisse senedi ala- madı. lşçilerin büyük bölü- mü ücretlerinin düşük olma- sı nedeniyle. aldıklan kâr paylarını özellikle okullann açılması nedeniyle harcadık- lannı ve sermaye arttınmın- da yeni hisse alacak parala- n kalmadığını söylediler. 2 bın Kardemir işçisinin piya- sa değeri 1.5 yıl içinde 11 kat artan hisse senetlerinden alamaması üzerine açığa çı- kan 38 milyar liralık hisse senedinin. yeni işe giren iş- çilere taksitîe satılması karar- laştınldı. Geçen hafta sonu Kara- bük'te basın mensuplarına brifingveren Kardemir yet- kilileri ve işletmede örgütlü Özçelik İş Sendikası yöneti- cileri. fabrika gezisi düzen- leyerek. 72 milyon dolarlık yeni yatınmlannı tanıttılar. Kardemir yönetimi 2 bin iş- çinin rüçhan hakkını kullan- mamasını şirketin sermaye arttnmına girtiği tarihle okul- lann açılmasının çakışması- na bağlarken. bazı çevreler kârpaylandağıtılanortakla- nn sermaye arttınmı konu- Karabük'te işçiler hisse alamadılar. sunda yeterınce bılgılendı- rilmediğine dikkat çekiyor- 1ar. Kardemir AŞ'nin hazıran ayında yapılan genel kurul- da "hisse sahiplerine kârpa> - lannın dağıtılmamasP şek- linde tav sıve kararı ahndığı- nı hatırlatan ilgililer. buna karşın Semıaye"Piyasası Ku- rulu'nunuyansı üzerine tem- muz-ağustos dönemınde kâr paylannın dağıtıldığını be- lirterek. "Kardemir vöneti- nıi iki a\ lık süre içinde hisse senedi sahiplerinin kâr pa>- larını başka şekilde değer- lendirmek istejecekJerini dü- şündüklerini açıkladıiar. Ser- nıa\e arttınmı ile ilgili yete- rince bilgi sahibi olmayan 2 bin işçi kendilerine dağıtılan paraları harcayıp. rüçhan haklannı kullanmadılar. Ge- ri kalan 2 bin kişilik bölümü ise rüçhan hakkını kullandı" diye konu^tular. 30 e\ lül-8 ekim tarihleri arasında Kardemir A$'nın sermaye arttınmına gıttikle- nnı açıklayan Kardemir AŞ Mali Ticari Idari işler Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Bilgiç. A grubu hisse senedi- ne sahip bulunan 2 bin i^çi- nin sermaye arttınmına git- mediğini vurgulayarak, 38 milyar liralık hisse senedi- nin sahipsiz kaldığını belirt- ti. Bunun çok kötü bir geliş- meolmadığını söyleyen Bil- giç. "Böylece Kardemir'de yeni işe başlay a n 760 kişiye de fırsat tanınuşolacağız" dedi. Kardemir'de yeni işe baş- lay an işçilere 30 milyon de- ğennde hisse alımını zorun- lu tutacaklarmı kaydederek. yeni ortaklann yaklaşık 20 taksitte ödeme yapacağını hatırlatîı. Bilgiç. 15 milyar dolarlık hisse senedinin ise B grubu hisse sahibi sanayi- cı vetüccarlartarafındankul- lanılmadığına değindi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear