25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 17 EKİM 1996 PERŞEMBE HABERLER Metin Göktepe davası, öldürülmesinden 284 gün sonra başlıyor Gözaltmda cinayet yarHaber .Merkezi - Ev rensel Gazetesı mu- habıri Metin Göktepe'nın dö\ ülerek öldii- rülnıesiyle ılgili 4S pohs hakkında İstan- bul'da açılan \e "gihenlik" gerekçesiyle Aydın'a nakledikn -Göktepedavası," ya- nn Aydın AğırCeza Mahkemesi'nde baş.- layacak. Aydın Emnıyet Müdürü Şeıket Ayaz. gii\enlik gerekçesiyle Aydın'a alı- nan duruşma öncesı emnıyette izinlerin kaldırıldıfını. kentteveözel'lıkledeadlıye île çe\ resinde gereklı önlemlerin alındıgı- nı açıkladı Türkiye Gazeîeciler Sendıka.M (TGSj Ankara Şubesi. 8 Ocak 19% giinü gözal- tında öldürülen Metin Göktepe'yle ılgılı davanın. vargılanan polı.slerın CJII güven- liğı gerekçesıy le İ\tanbul'da değıl de Av- DSP lîderi Ecevit dın'da görülmesmin davanın geleceğine ili^kın kaygıları arttırdığını bıldirdi. Gök- tepe'nin öldürülmesinden 284 gün sonra davanın başlayacağına dikkat çeken TGS Ankara Şubesi yöneticileri. da\anın olay yerı olan lstanbul'a ahnmasmı istediler. Aydm Demokrası Platfornıu'nca dün \ apılan basın açıklamasında da "Tekama- cı halka doğru \e tarafsız haber ilctmek olan Metin Göktepe. doğrulan \e gerçek- leri kabul etmevenlerce bilinçli olaraköldü- rüldü"denıldı. Yargılamanın, suçunişlen- diğı İstanbul'da yapılması gerekırken 800 kılometre uzağa alındığının ifade edildiği açıklamada. su görüslere yer verildı: "Bu. Metin Göktepe'nin jalnız kalacağı anlamına gelmez. Demokrasiye. hak ve öz- gürlükJere sahip çıkanların Göktepe'nin davasına da sahip çıkacağına inanıvoruz." CHPA>dınMillet\ekıli\eTBM*MBas- kanhk Dıvanı C>esı FatihAtay dadünyap- tıği yazılı açıklamada. haber alma özgür- lüğünü kullanmak isteyen gazetecı Gökte- pe'nin terörıst muamelesı gördüğünü be- lirttı. Cinayetin üstünden 284 gün geçri E\ rensel Gazetesı muhabın Gökıepe. Csküdar E Tipi Cezae\ i'nde meydana ge- len oiaylarda \ aşamını \ itiren Orhan Özen ile Rıza Boybaş'ın cenaze törenlerıni ızle- dıği sirada polısler tarafından gözaltına alındı. Cenaze törenıne katılan ve gözaltı- na alınan dıüer ınsanların aötürüldüâü Eyüp Kapalı Spor Salonu'na konulan Gök- tepe. ısrarla "gazeteci" olduğunu belırtme- sine karşın polısler tarafından feci bır şe- kilde dövüldü. Fenalastığı halde hastane- vekaldırılmadığı veburadayaş.amını yitır- dıği görgü tanıklarının \ e polıslerın sorgu- lamaları\la da kesınlık kazanan Gökte- pe'nin cesedı daha sonra Eyüp'teki kapalı spor salonu vakınlarında bulundu. Olaylardan sonra açıklama yapan Eyüp Cumlıurıyet Savcisi Erol Canözkan. Gök- tepe'nin serbest bırakıldıktan sonra gıttıği çay bahçesınde yaşamını vıtırdiğıni öne sürdü. Dönemın İstanbul EmniyetMüdüriiOr- han Taşanlarise Göktepe'nin gözaltına alı- nan kışılerın ısnnlerinın yazıldıûı listede 'Refah Partisi takıyyede usta' • DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit. kamuoyunun RP'yi Atatürk'e. laikliğe saygılı olmaya zorladığını söyleyerek "Erbakan geçmişte hep hayal âlemindeydi. Gemisini ülke ve dünya gerçeklerinin kayalarına çarptı. Hanyayı Konya'yı yeni öğreniyor" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Börosu)- DSP Genel Baş- kanı Bülent Ece\it. RP kongresını değerlendırir- ken " Erken iyimserliğe. umuda kapılanlar oluyor. RP'nin takıyyedeki ustalığı unutulmamair dedi. Ecevıt. kadın hakları ba- kımından RP'nin Iran \e .Vfalezya'nın bıle gerısinde olduğuna dikkat çekerken "Türk kamuoyu RP'yi. Atatürk'e, laikliğe sahip çı- karmışgibigörünmeyezor- luyor" üörü^ünü dıle ıwtır- dı! Ecevit. Erbakan'ınhaval âlemınde y ürürken getnisı- ni ülke \e dünya gerçekle- rinin kayalarına çarptıgını savunarak -Hanyayı. Kon- ja'jı yeni öğrenhor" dedi. DSP lıderı Ecevıt. partı- sinin grup toplantisinın açı- lışmda yaptığı konuşmada. RP'nin son kongresinden sonra ortaya çikan "degi- şim" yorumları konusunda görüşlerinı açıkladı. Ece\it. "Laiklik. şimdi Erbakan'ın korumasında. Bu laiklik nasıl bir şey, o başka mesele. Laikliğin başta gelen koşullarından biri kadın-erkek eşitliği. RP'de kadınlann sadece adı \ar. Her cemaat. kendi hu- kuk düzenine geçecekniiş. Asıl bölünme tehlikesi bu- rada" dedi. DSPlideriEcevit. RP'de- ki değiş.imle ilgilı olarak er- ken iy imserliğe. umuda ka- ptlanlar olduğuna dikkat çekerek sözlerini şöy le sür- dürdü: "RP'nin takıyyedeki us- talığı unutulmamalı. Hangi tutunı takıyye o da başka birkonu. Hükümetegelme- den önce IMF'\e karşı çı- karken mi takıv\c \apı>or- du, bugün I.MF'ye çağn çı- kanrken mi, "İslam dınan- na gcçeceğı?'derken mita- kıv>e >apı>ordu, bugün maaşları dolara bağlarken mi takıyye japıyor? Türk kamuoyu. RP'vi Atatürk'e savgılı ulmaya /orlınor. Bu da son derece önemli bir gösterge. Erbakan geçmiş- te hep hayal âlemindeydi. Gemisini ülke \e dünya ger- çeklerinin ka\ alanna çarp- tı. Han>ayı. konya'yı yeni öğreniyor." Ecevit. ülkenin daha tu- tarlı bir hükümete gereksi- nımi olduğunu \ urgularken kendılennin ortaya bir se- çenek koyduklanna dikkat çekti. Dışişleri'nden açıklama 'Muhüra değil çalışma kâğıdı9 ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Disişlerı Bakanlığı. büyükelçıierın hükümete muhtıra vermesi veya uyar- maMnınsözkonusuolamaya- cağını belirterek Batı Av rupa büvükelçılen ıleyapılan top- lantıda bölgedekı son gelış- meler hakkında "fikir jimnas- tiği~_vapıldığmı açıkladı. Dışışlerı Bakanlığı Sözcü- sü Büyükelçı Ömer Akbel. dün düzenledıği basın toplan- tısında. bır soru üzenne. böl- ge büyükelçılerinın toplana- rak son gelı^meler konusun- da görüş alısverışınde bulun- masının Dışışlerı Bakanlı- ğı' nın bır çalışmayöntemi ol- duğunu kaydettı. Akbel. Batı Avrupa büvükelçileri ıle ya- pılan toplantının. Almanya'da siyasi ıstisarelerde bulunan Müsteşar Büyükelçı Onur Öymen baskanlığında yapıl- dığını anımsatarak "Toplanti öncesinde. büyükelçilerden göre\ \aptıklan bölgelerle il- gili olarak zihni ve >azılı hazır- lanmaları istenmiştir. Toplan- tıy la ilgili olarak > azılı bir ça- lışma kâğıdı da oluşturulmuş- tur. Bu çalışma kâğıdı henüz tamamlanmış değildir. Bu kâ- ğıdın muhtıra olarak adlan- dınlması \anlıştır~ dedi. \\ ukatlan. Haklar \e Özgürlükler Platformu sözcüsüGökbay rak'ın eroin kullanıp kullanmadığımn anlaşılması içinteda>iedUmesiniistedikJerini,ancakyetWülerinbunul^buletmediğinisöylediler.(Fotoğraf: ALPERTURGUT) 'Polis Gökbayrak'a komplo kurdu' İstanbul Haber Senisi - Tekerlekli sandalyesınin borusuna 17 gram ero- in gizledigi gerekçesıyle Narkotik Şu- be polisi tarafından gözaltına alınan Haklar ve Özgürlükler Platformu (HÖP) Dönem Sözcüsü ve Marmara TİYAD üyesi OyaGökbayrak'ın avu- katlan \e görgü tanıkları. "eroinipo- lisiny«rleştird@ni T 'iddiaetti. İstanbul Emniyet Mûdür Yardımcısı Naci Ku- maş. suçlamalan reddederek "Türk polisi komplo kurmaz" dedi. Insan Hakları Dernegi'nde (tHD) açıklama yapan HÖP. TİYAD. Grup Yorum ve Halkın Hukuk Bürosu avu- katlan. Gökbayrak'ın çeşitli tarihler- de siyasi görüşleri nedeniyle gözaltı- na alınmasına karşın tutuklanmadığı- nı belirterek cezaevine göndenlmesi için polisin bır komplo hazırladığı gö- rüşünü savundular. Baskın sırasında Küçükarmutlu'dakı evde bulunan Marmara TİYAD üyeleri Fatma Şa- hin,Sakine Fidan \ e A1ibeyköy 'de po- lis tarafından öldürülen Senem Ada- h'nın ikiz kardeşi Gülsüm Adalı. po- lisin Gökbayrak'ı yerlerde sürükledı- ğinı belirterek "Öya Abla'yı 'Bir ih- • İHD'de yapılan basın açıklamasında, gözaltına alınan Oya Gökbayrak'ın tekerlekli sandalyesine eroini güvenlik güçlerinin yerleştirdiği öne sürüldü. barvar" diyerekbaşkabirodayagötür- dfiler. Bizim üstünıüzü hiçbir şekilde aramayıp kim olduğumuzu bile sor- madılar. İlk yöneldikleri yer. tekerlek- li sandatye oldu. Bizi sandalyeye yak- laştırmay ıp aranıa tarama yapar gibi davrandılar. Daha sonra polislerden biri, "Eroin buldum' dedi, ancak bize göstermedi. Oya Abla sürükJenerek götürülürken "Bu. siyasi polısın bir oy unudur' diye bağırdı. Biz götürme- meleri için çabalayınca Çevik Kuvvet poüsleri tarafından tartaklandık" de- dıler. Halkın Hukuk Bürosu avukatla- n. Narkotik Şube Müdürlüğü'nde tu- tulan Gökbayrak'la görüşemedikleri- ni ıfade ederek şöyle konuştular: "DGM'den gözetim izni alındığını öğrendik. Ancak sa\cılığa ne zaman çıkarılacağını açıklamadılar. Eroin işi organi/e bir iştir, ancakeve baskın dü- /enleyen polisler, görgü tanığı üç kişi- ye kim olduklarını bile sornıuyor. Di- ğer insanlar incelenmediği gibi, sa\ cı- lık tarafından sorgulanmak için de çağrılmıyorlar. Gökbayrak'ın, eroin kullanıp kullanmadığımn araştınlma- sı için doktor kontrolü istedik. Onu da- hi kabul etmiyorlar. İstanbul Emniyet Müdürü Kemal ^azıcıoğlu,kaç polis memurunun uyuşturucu satış ve ka- çırma işlerine bulaştığını, uyuşturucu mafyasıyla işbiriiği yaptığını bilmiyor mu?" Gazetecilerin "komplo" iddiasına yönelik sorulannı yanıtlayan İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Nacı Ku- mas. operasyonu Narkotik dedektifle- rinin yaptığını belirterek şunları söy- ledi "Birihbandeğerlendirdik. Türk polisi böy le oyunlara girmez. Yakında kendisiyle ilgili açıklama y apacağız." Belediye Memurları Sendikası (BEM-SEN) ve Türkiye Motorlu Ta- şıt işçilerı Sendikası (tÜMTlS) tara- fından yapılan yazılı açıklamada. Gökbayrak'ın serbest bırakılması is- tendi. MED-TV'deki bir belgeselin yapımcısı olduğu iddia ediliyor Yurdatapan Ankara'da sorgıılanacak İstanbul Haber Servisi - İstanbul Tabip Odası'nda düzenlenen bir toplantı sonrasmda İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ne bağlı ekıplerce gözaltına alınan sanatçı Şanar Vürdatapan'ın ıfade vemiesi için Ankara'ya götürüleceği bildirildi. Sanatçının kardeşi Onur Yurdatapan, kendilenne resmi bir açıklama yapıldığını belirterek "Şanar'ın MED-TY'de yayımlanan \e müziklerini yaptığı bir belgeselin yapımcısı olduğu iddia ediliyor" dedi. Öncekı gün gözaltına alınan sanatçı Yurdatapan, dün öğle saatlerinde polisler eşliğınde Beykoz'da bulunan bürosuna getınldi. Büroda arama yapan polisler. daha sonra Yurdatapan'ı tekrar Emniyet İMüdürlüğü'negetirdiler. Sanatçının kardeşi Lale Mansur ile avukatı Eren keskin. Ankara Emniyet Müdürlüğü'nde görevli iki polisin Yurdatapanı alarak Ankara'ya götüreceğını öğrendıklerini belırttiler. Onur Yurdatapan. gazetemize yaptığı açıklamada şunları söyledi: "Ankara Savcılığı Şanar'ın üç nedenden ötürü yakalanmasrnı istemiş. Birincisi Şanar'ın müziklerini yaptığı Kurşunkalem isimli bir belgeselin yapımcısı olduğunu iddia ediyoıiar. İkincisi ise MED-TVde yayımlanan bazı programlara katıldığını gerekçe gösteriyorİar. L'çüncüsü ise PKK lideri Abdullah Öcalan'a suikast düzenlendiğinde bir imza kampanyası başlahlmıştı. Buray a Şanar da inı/a \ermişti. Bize gövterilen gerekçeler bunlar. ancak tam olarak neden gözaltına alındığını öğrenebilmiş değiliz." SIFIR NOKTASIIORAL ÇALIŞLAR e-mail: oral.calislar@planet.com.tr Arkadaşımız Doğan Akın.iki gündür. hükümetin sağladığı haksız kredileri teşhir eden ha- berler yapıyor. Medyaya yağan trilyonlar. belge ve rakamlarla açıklanıyor. Medya kurumlarının bazılanna hükümetin akıttığı pa- ralar. artık birçoğumuzun belki ilgisini bileçekmiyor. Türkiye'de hükümetlerin. Hazine'yi keyifle- rine göre kullandığını, istedikle- rine inanılmaz olanaklar sağlan- dığını duymayan, bilmeyen kal- madı. Burada önemli olan basın ve TV kuruluşlarının durumu. Hü- kümet, bu paraları onlara aca- ba neden veriyor? Onlar. bu pa- raları nerelerdekullanıyorlar? iş- te bu sorulara vereceğımiz ce- vap. basının bugün içinde bu- lunduğu durumun da gerçek bir tablosunu ortaya çıkaracak. Bu büyük paralar da gösterı- yor ki medya. göbeğinden hü- kümetlere bağımlı. Halk Bankası'ndan para alan medya kuruluşlarının hükümete yönelik yaklaşımlarının nedenı- ni de bu şekilde çözebılırız. Pa- rayı veren düdüğü çalıyor. Daha açıkçası verdıği paralarla düdü- Medyaya Yağan Trilyonlann Bedeli ğü çaldırtıyor. Doğan Akın'ın or- taya çıkardığı, yalnızca Halk Bankasfnın belli tarihlerde sağ- ladığı olanaklar. Ya bilmediklerimiz? Biz bilmi- yoruz, ama hükümet, bunlan bi- liyor ve hesabını tutuyor. Ihtiyaç hissettikleri zaman da bunun hesabını soruyorlar ve diyetini ödetiyorlar. Bu paraların birço- ğunun hibe anlamı taşıdığını görmemek için kör olmak gere- kiyor. Yanlış anlaşılmasın, basın ve yayın dünyasına bir kültür faali- yeti olarak destek sağlanmalı. Dünyanın birçok yerinde bu tür- densübvansiyonlaryapılıyor. A- ma Türkiye'de böyle mi oluyor? Türkiye'de dağıtılan paralar. hü- kümetin ve devletin merkezi po- litikalarına bağımlı bir medya ya- ratmak amacını taşıyor. Büyük medya tekelleri. hükümetle al gülüm ver gülüm ilişkisi içinde bu paraları kullanıyorlar. Bu ola- naklar. tekellerin dışındaki diğer basın kurumlarını yok etmek amacına yöneltiliyor ve basının tek sesli hale getirilmesi amaç- lanıyor. Son dönemde büyük medya tekellerinin. aralarında anlaşa- rak bir dağıtım karteli oluştur- maları ve diğer yayın kuruluşla- rını ortadan kaldırmayı hedefle- meleri de bu gelişmenin bir so- nucu. Devletin kendilerine sağ- ladığı hibe özelliğindeki paralar, büyük tekeller tarafından hak- sız rekabet amacıyla kullanılıyor. 10 bin lıralık gazeteler. yüz bin- lerce basılarak maliyetinin altın- da nasıl satılabiliyor? Değirme- nin suyu nereden geliyor? Büyük tekellerin. hükümetle kurdukları çıkar ilişkisi, onların manşetlerine de bire bir yansı- yor. Orneğin REFAHYOL hükü- metini hizaya getirmek amacıy- la son dönemde yaptıkları ya- yınlar, bir telaşı ve çıkar endişe- sini de içermiyor mu? Büyük medya kuruluşlarının haberleri- ni ve yönelimlerini izlerken sü- rekli acaba sorusu kafaları meş- gul ediyor. Basın dünyasının bir mensubu olarak gazete man- şetlerini. acaba bu başlığı ne- den attılar diye sorarak kuşkuy- la izliyorum. Bugün hükümeti acaba ne- den destekliyorlar, sorusunu kendi kendime soruyorum. Ya- hut hükümete kızgınlıklarının al- tında ne yatıyor sorusuna ce- vap arıyorum. Böyle bır gazete- ciliğe nasıl güven duyabiliriz? Yaptıkları haberlerin gerçeği yansıttığına nasıl inanabiliriz? Hükümetlerle, basının ilişkisi çok çürütücü boyutlara ulaşmış durumda. • • • Basın emekçileri de bu çarkın içinde çürüyor ve yozlaşıyorlar. "Mehmetçik gazetecı" tipi bu çıkar ilişkisinin bir parçası olarak şekilleniyor. Hükümet ve devlet yanlısı, yağcı gazeteci tipi böy- le ortaya çıkıyor. Patronların ba- ğımlılığı gazetecileri de dolaylı yoldan bağımlı hale getiriyor. Türkiye'deki basın emekçile- rinin neredeyse tamamının sen- dikası yok. Gerçeği yansıtmak görevindeki gazeteci, kendi haklarmı savunacak örgüte sa- hip değil. Basının büyük patron- lan istedikleri zaman kapının önüne koyabilecekleri, bağımlı gazeteci tipini amaçlarına uy- gun görüyorlar. Kendi araların- da yaptıkları anlaşmayla birinin görevine son verdiğini diğeri de almayacak. Yani bu durumda, patronun çıkarlarına uygun dav- ranmayan gazeteci. artık bu meslekten ekmek yiyemeye- cek. Çark yukarıdan aşağıya çalı- şıyor. Iktidarlar, ellerindeki ola- naklarını kullanarak basın tekel- lerini kendilerine bağlıyorlar. Ba- sın, zaten yasal baskılar altında özgürlüğünü yitirmişken bir de ciddi bir ekonomik baskı altına girıyor. Hükümet basını, basın hükü- meti kolluyor, haberler bu çıkar ağı içinde şekilleniyor. Parayı hükümetten alan patronlar. ça- lışanları kendi amaçları için ha- ber yapmaya yönlendiriyorlar. Bu ilişki gazeteciyi yozlaştırıyor ve kimliksizleştiriyor. Böylece. haber, haber olmaktan; gazete, gazete olmaktan: gazeteci, gazeteci olmaktan çıkıyor. adının olmadığını ıfade etti. Ancak daha sonra Metin Göktepe'nın gözaltında iken öldüğünü kabul etti. İçişleri Bakanlığı müfettişlerince yapı- lan soruşturma sonucu Metin Göktepe'nin polisler tarafından döv ülerek öldürüldüğü bildirildi. Müfettişlerın hazırladığı rapor. polisler hakkında lüzum-u muhakeme (yargılamanın gereklilıği) kararının \enl- mesi için İl Idare Kurulu'na gönderildi. ll İdare Kurulu'nun lüzum-u muhakeme kararını vermesırıin ardından Danıştay 2. Daıresi'nce Göktepe'nin öldürülmesinden sorumlugösterilenpolislerleamırlen hak- kında İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkeme- si'nde dava açıldı. Ancak 15 temmuzda ya- pılmasına karar verilen duruşma. dosya- nın güvenlik nedeniyle Ay- dın'a nakledılmesı nedeniyle yapılamadı. Dosyanın Aydın'a nakle- dilmesi Göktepe ailesi \ e kıt- le örgütlerınce tepkiyle kar- şılandı. Avukatları. davanın kamu- oyu gündeminden düşürül- meye çalışıldığını ilerı sürer- ken Metin Göktepe'nın anne- si Fadime Göktepe. "Oğlum İstanbul'da öldüriildü. polis- ler de İstanbul'da yargılan- sın" isteminde bulundu. Danıştay 2. Dairesi'nın onama kararına göre davada Emniyet Amırı Seydi Battal Köse ile Şuayip Slutluyer. Saffet Hızarcı. Fedai Kork- maz, Murat Polat. Burhan Koç. İlhan Sanoğlu. Selçuk Bayraktaroğlu. Metin Kuşat. Tuncay Lzun\e Fikret Kaya- canlar'ın TCY'nın 452 l \e 463. maddelenni içeren "kas- tı aşma suretiv le adam öldür- me-faili belli olmayacak şekil- de adam öldürme" suçların- dan 5 yıldan 15 yıla kadarağır hapis cezasına çarptmlmala- rı ısteniyor. Iddıanamede. Göktepe'nın gözaltına almmasıemnni ve- ren Çe\ık Kuvvet Şube Mü- dürlüğü Emniyet Amırlerın- den IVIehmet İşbitiren'e de "görevi kötüve kullanmak" suçundan JC\ "nın 228. maddesine göre 6 av dan 3 yı- la kadar hapis cezası verılme- si gerektiği belirtilıyor. Umraniye Cezaevi'ndeki olaylar sırasında ölen Rıza Boybaş ve Orhan Özen'in ce- naze törenleri öncesinde gö- zaltına ahnarak Eyüp Kapah Spor Şalonu'nda tutulanları cop. tekme \e sopayla döv- dükleri. kötü muamele ettik- leri öne sürülen Eyüp llçe Emniyet Müdürlüğü Çevik Kuvvet'inde görevli polisler Mehmet Akköse. Ali Dağte- kin. Faziı Şen, Sadık Orhan. Yusuf Kulmaç. Şenol Öztürk. Önder Oruç. Nalçın Aydeniz. Ergün Akbaiık. İbrahim Öz- çelik. Şükrü Keskin. Banş Aktaş. İbrahim Kılınç. İsma- il AkgüJ. Yücel Karamızrak. Doğan Cslün. Alpay Torun, Ahmet Başkurt. \olkan ka- tar. Erken Yakınlar. Mehmet \a\uz. Erkan Öz, N. Atilla Güngör, Salih Sırlı, Osman Dağiı. Nedim Yıimaz, Taner Özdil, İsmail Güneysu, Meh- met Ayhan. Mustafa Duru ve Coşkun Öztürk ile emniy et il- çe bürosundaki görevli polis- lerden Recep Adıgüzelin de TCY'nin 245. maddesı uya- nnca "görevi kötüye kullan- mak" suçundan cezalandırıl- maları öngörülüyor. Eyüp Kapalı Spor Salo- nu'nda görev li Emniyet Ami- nKorkmaz Karaşıhoğlu ıle olaylan görüntülemek ısteven an muhabin Mustafa Erdo- ğan v e kamereman Tuncal .Al- pı'yadarpeden komiseryar- dımcısı Memduh liysal hak- kında da "görevi kötüye kul- lanmak"suçundan 3 aydan 3 yıla kadar hapis cezası istenı- yor. ll idarekuruluncahakla- rında "görevi kötüye kullan- mak" gerekçesiyle lüzum-u muhakeme kararı verilen po- lis memurları Emin Aksoy v e Mustafa Bayrak da aynı suç- tan varüilanacaklar. PERŞEMBE : ORHAN BURSALI Dokunmayın Bu Hükümete Büyük çoğunluğun ruhuna aykırı bir hükümet işbaşında. Şantaja ve kirlilikleri örtbasa dayalı kuruluş biçi- miyle olsun, parti ve liderlerinin kimlıkleriyle ol- sun, ruhlara aykırı. Ama burası Türkiye. Bu ülkede. ruhlarla uyumlu o kadar az şey ya- şanıyor ki! • • • Iktidar. dinci kimliğıne ve düşüncelerine uygun dönüşümleri uzun vadede gerçekleştirecek bir si- yaset izliyor. Bu kesin. Refah, hedefine doğru ilerr^ lerken. eğilecek, bükülecek, binbir renk değiştire-' cek. olmadık kılıklara girecek. güçlünün önünde, eteklerini toplayacaktır. Son kongrelerinde bunuo] tipik örneklerini gördük. '* Sayın Erbakan'ın tek yapamayacağı, bugün-' den yarına Türkiye'yi dinı hükümlerle yönetmektir. Bu değişim. ne 1 yılda olur ne de 5 yılda. Hatta; Nede 10 yılda. Erbakan ve arkadaşlarının yapabilecekleri, bu- günkü ıktidar olanaklarının izin verdiği ölçüler içindedir. Adamlarını yerleştirecek, yandaşlarına ekonomik yarar sağlayacak, bazı kurumlarda nü- fuzunu arttıracaktır. Dinci partinin şeriatçı yüzü ve attığı her adımın uzun vadeli hedeflere yönelik olması, derin rahat- sızlık ve huzursuzluk yaratıyor. Aynı zamanda umutsuzluk da. Birçok dost insan büyük bir karamsarlık içinde yaşıyor. iktidardan zamansız düşme... ~ Bu atmosfer, ıktidarın bır an önce yıkılması iste- ğini de gündeme getirdı. Nasıl kurtulunur bu iktidardan? Seçenekler fazla değil. Birçok insanın bir gözü orduda. Orduyu şimdiden gözleyenler, bu ülkede de-.. mokrası için genellikle sessiz kalanlar, kıllarını kı-**- pırdatmayanlar. mücadele etmeyenler ve her du-< rumda su üzerinde kalmayı becerenlerdir. Meclıs'te ise başka (eskı) iktidar seçenekleri ve> formüllerı üzerinde umutsuz bir çalışma var. Böylesine bir paniğe gerek var mı? Dinci iktidar kaçıntlmaz olarak bazı adımlar ata- caktır. Bu adımlar. şimdilik. demokrasinin oyun alanı içinde görülmelidir. Dinci koalisyonun zamanından önce iktidardan düşmesınin veya düşürülmesinin yaratacağı po- tansıyel tehlike, iktidarda iken yapacağı tahribat- tan. vereceği zarardan çok daha büyüktür. ' ; ... daha büyük tehlike yaratacaktır! Özellikle bu iktidarın, ömrünü tamamlaması ge-" rekmektedir. Çünkü diğer partilerin başarısız iktidarları, ba- şarısız ekonomi politikaları, Refah'ı seçmenin gö-_ zünde denenmesi gereken parti yapmıştır. ^ • İktidarda kalma ömrünü tamamlamazsa, daha büyük bir oyla iktidara gelecektir. O zaman ne olacak? Ordu mu çağrılacak? Unutmayalım ki, her darbede bu ülkede ler biraz daha yükseldiler. Bu durumun sorumlu- larından kımisi şımdi Marmaris'te hayatının sefa- sını sürerken, bu ülkede yaşayanlar da darbelerin cefasını çekmektedir. Bu nedenle demokrasinin kuralları içinde kal- mak, bu iktidarı sineye çekmek. ama çökme sü- recinin hızlanmasına da yardımcı olmak gerekir. Gensoruların bu çerçevede anlamı büyüktür ve Meclis'in denetim mekanizmasını işletmesidir. • • • Türkiye'de iktidar ekonomik ateşten gömlektir. Ekonomik alanda yapısal ve köklü hiçbir deği- şikliği gerçekleştiremeyecek bir iktidar, bu ateş- ten gömlek içinde kısa süre içinde eriyip biter. Tıpkı bundan öncekiler gibi. Refah'ın ekonomik değerde yenılikçi bir fikri ol- madığı, ekonomıyi düzeltecek yapısal bir değişi- me gidemeyeceği anlaşıldı. Merkezi hükümette geriye doğru sayma işlemi başladı. j ' Ama önemli olan, sonrasıdır. Sonrasında iktidara kim. hangi ciddi programla; gelecektir? Işte asıl umutsuzluk doğuran, bu soruya' olumlu bir yanıt veremeyecek durumda olmamız- dır... HÜKÜM ÖZETİ ZEYTLNBLRNU SULH HUKUK IVUHKEMESİ'NDEN İLAN OLUNUR Esas No- 1996 92 vasi Karar No: 1996 90 vasi Hâkim: Kadri Murat Onar21866 Kâtip: Nuran Taşkıran Zeytinburnu Sulh Hukuk Mahkemesfnce verilen 7.10.1996 tarihli 1996 92 vasi esas 1996 90 vasi karar sayılı ılam ile Nezir Garip hacir altına ahnarak kendi- sine kızı Fehime Garip (Ataç) vasi tayin edilmiştir. Bu husus ilan olunur. 7.10.1996 Basın: 111791 BAŞSAĞLIĞI 18. Dönem Kars Milletvekili, birliğimiz üyesi, arkadaşımız, sevgili YEDAT ALTUN'u zamansız kaybettik. Acımız derindir, değerli ağabeyimize Tann'dan rahmet, ailesi ve sevenlerine sabır ve başsağlığı diliyoruz. S.S. ESENKENT BOĞAZKÖY KONUT YAPI KOOPERATİFLERİ BİRLİĞİ
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear