23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
13 EKİM 1996 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Karamollaoğlu: İstiKrarlıyız • ANKARA (Cumhuriyet Bürostı)-RP Grup Başkamvekili Temel Karamollaoglu. ANAP. DSPveCHPtarafından Başbakan Necmettin Erbakan ve hükünıet hakkında verilen gensoru önergelennı. "bırtakım mihraklann REFAHYOL hükiinıetini sarsma girişimi" olarak nitelendirdi ve " B u saldınlar \e hücumlar. hükiimet içindeki dayanışmayı artttrmaktadır" dedi. Karamollaoğlu. dün partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında. 54. hükümetin, ülkenin içinde bulunduğu önemli sorunlan çözmek içın "ufak tefek ihtilaflan bir kenara bırakabilen istikrarlı bir hükiimet" olduğunu savundu. Şeriatçı gösteriye tepki • istanbul Haber Servisi - Çağdaş Yaşamı Destekleme Dernegi ıÇYDD). Üsküdar Imam-Hatip Li;>e$i'nde yapılan şeriatçı gösteride sorumlulann bir an öııce cezalandınlması gerektığinı belirtti. Yapılan yazılı açıklamada. öğretmen hedef gösterilerek >apılan satdırının. cehalet ve yobazlığın 21. yüzyıla girerken bile ne boyutlarda azgın \e tehlikeli olabileceğini gösterdiği vurgulandı. Cumhuriyet savcılan ve emniyet güçlerinin göre\e çağrıldığı açıklamada. sorumluların bir an önce cezalandınlması istenildi. O.J. Simpson'la HgHi yeni iddia • NEWYORK(AA)-Eski eşini öldürdüğü jddiasıyla yargılanan ve halk jürisı taratından suçsuz bulunan Amerikalı siyahi fuibol yıldızı O.J Simpson'ın. cinayetten iki gün sonra Bronco marka otomobili ile polisten kaçarken intihara teşebbüs ettiği öne sürüldii. Simpson'ın en yakın arkadaşı Robert Kardasyan tarafindan bir televizyon programına yapılan açıklamada. Simpson'la polisten kaçtığı sırada cep telefonu ile konuştuğunu. yıldızın kendisine "Boby. tabancayı kafama dayayıp çektim. Fakat silah ateş almadı' dediğini ifade etti. Kardasyan. program sunucusunun. "Simpson'ın söylediklerine inandınız mı?" sorusuna ise. "Önce şaka yaptığını zannetmiştim. ama daha sonra doğru söylediğıne inandım" şeklinde ce\ap \erdi. Hac için başvurular • ANKARA (ANKA)- Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz. 1997 yılı hac mevsinıi için önkayıtlann 14ekim-l kasım tarihlerinde kesin kayıtların da 25 kasım-13 aralık tarihlerinde, yapılacağını bildirdi. Bakanlıklararası Hac Komisyonunun üç gün önce yaptığı toplantıda alınan kararları açıklayan Yılmaz. önümüzdeki >ıl da hac organızasyonunun, A grubu sevahat acenteieriyle Dıyanet Işleri Başkanlığı'nın gözetimi \e denetımi altında yapılacağını açıkladı. Yılmaz. başvuruların 14 ekim-l kasım tarihleri arasında il \e ilçe müftülüklerine yapılması gerekrigini söyledi. 'Bedelsiz oto' bekliyor • ANKARA (Cumhuri>et Bürosu) - Cumhurbaşkanı Süle>man Demirel. TBMM tarafından kabul edilen 6 yasayı onayladı. Demirel. Ziraat Bankası'na 50 bin mark yatıranlara bedelsiz otomobil ithal etme izni veren ve Köşke yaklaşık 1 ay önce gönderilen karamame ise hâlâ Cumhurbaşkanlığı'nda bekliyor. Misilleme tatüikatı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Türki>e. Yunanistan \e Kıbns Rum yönetiminin düzenlediâi "Nikiforo 98" adlı ortak tatbikatın gövde gösterisine dönüşmesine misilleme olarak birkaç hafta içinde Kıbns'ta KKTC ile birlikte "Toros" ortak tatbikatı yapmaya hazırlanıyor. Ulkücü mafyanm uluslararası bağlantılar kurmaya başlaması Prof. Dr. Doğu Ergil'i tespitinde haklı çıkarmıştı 'Mafya yerüstünü deişgal etti'• Çek-senet tahsilatı. sigara. silah ve döviz kaçakçılığı ile ilgilenen mafya. bir süre sonra uyuşîurucu işine de girdi. Mafya için uyuşturucu kaçakçılığı tatlı bir gelir haline dönüştü. ÖZKAN GÜVEN Birdönenı bulundukları semtlerde "haraç" toplayan. kah\e ve kulüplerde kıımar oynatan. yasal olmayan işler yapan \e kendilerine "kabadayı" deneıı ınsanlar. zamanla organize suç örgütleri haline dönüştü. Bazıları bu ilk örgütlenme şekline "klasik mafya" adını \erdi. \'e Diindar Kılıç. Hasan Heybetli. Çilli Burhan (Burhanettin Atay). Dede Sultan (Sultan Demircan). Kiirt İdris. Arap Nasri. Ofiu İsmail (İsmail Hakkı Başaran) gibi isimler bu tür örgütlenmelerin başında yeraldılar. Tarklı bir diinya' 1980öncesi "solculara" karşı mücadele verdiklerini öne sürerek bırçok sıyasi cinayet. adam yaralama. soygun \e gasp ola>larına karıştığı iddia edilen \e 12 Eylül askeri darbesinin ardından cezae\lerine giren çok sa>ıda "ülkücü". hapisten çıkınca farklı birdünya ile karşılaştı. Yanında yer aldıklan lıalde de\ letin haksızlık yaparak kendılerını cezaevlerine gönderdığinı düşünen ülkücülerin bir kısını. farklı ışalanları arayışına girdiler. Aneak umduklannı bulamayanlar zamanla çek- senet tahsilatıyla ılgilenmeye başladı. Ye ileride yeraltı dünyasındaki boşluğu onlar dolduracaklardı. Ülkücü Gençlik Derneği Hukuk Masası Başkanı Ali Yurtaslan. 1980'den hemen sonra yaptığı bir açıklamada. Istanbul'dakı MHP örgürü'nün karanlık işlerle ilişkisi olduğuna dikkat çekiyordu. Yurtaslan. mafya liderlerınden Otlu fsmaıl'ın. MHP'ye maddı destek sağladığını öne sürüvordu. Yeraltındaki hesaplaşmalar esrarengiz cinayetleri de beraberinde getirdi Örgüt-devlet-iş dünyası iç içeMafya içindeki cinayetlerzincirinin halkası. 1993 yılında Akdeniz'de 3.5 ton uyuşturucu yüklü kısmctim-1 gemisinin batınlması \e hemen ardından Lucky Sgemisinin 18 ton uyuşturucu ile yakalanmasıyla genişledi. Esrarengiz ve profesyonel cinayetler art arda işlenmeye başlandı. Lucky S davası sanıklarından Hüseyin Temurtaş. 6 Ocak 1994'te Çağlayan'da otomobilinin taranması sonucu öldürüldii. O dönemde Türkiye'nin bütçesiyle ölçüs,ebilecek olan 65 trilyon lira değerindeki uyuşturucu yüklü Lucky S gemisi ile ılgılı olarak yakalanan Şehmuz Daş'ın oğlu "Nejat Daş" \e Osman Ayanoğlu'nım kızı Derya Ayanoğlu ile birlikte Hüseyin Baybaşin. Çillo Mehmet. Halil Havar \ e Mehmet Nafi Çapan (Hacı Çapan) gibi ycraltıntn iinlü ısimîerinin adlan geçnıeye başladı. Hüseyin Baybaşin, batırılan gemide eroinin olmadığını, gemiye yüklenen uyuşturucunun bir yerde alındıgını ve paranın 3 kişi arasında bölüşüldüğünü söylevecekti. Baybaşin, ifadesinde pay alanlardan sadece bir kişinin ismini \ermişti: Behçet Cantürk. Behçet Cantürk 14 Ocak I994'te Sapanca TEM otoyolunda şoförü Recep Kuzucu ile birlikte öîü olarak bulundu. Aynı yılııı 24 ocağında Enis Karaduman, Sakar>a'daki bir Iokontada eski ülkücülerden Coşkun Mercan tarafından öldürüldii. 25 martta Behçet Cantürk'ün avukatı Yusuf Ekinci Ankara Gölbaşı'nda ölü bulundu. 28 marttaki Cantürk'ün cenazesi'nde de kan akıtıldı: Liceli Müteaahit Fevzi Aslan \e kardeşi Şahin açılan ateş sonucu öldürüldü. 4 haziranda aşııet lıderi Necdet Buldan'ın kardeşi Savaş Buldan ile 2 kişi Bolu'da, 10 ha/iranda ise Oflu İsmail. Kadıköy Postanesi'nin öniinde öldürüldü. 19 E>lül 1994 tarihinden sonra mafya- dev let-iş dünyası arasındaki ilişki ortaya çıkı>ordu. Eski Emlak Bankası Genel Müdürü Kngin Civan ile işadamı Selim Edes'in rüş\et anla.şmazlığı mafyanın da araya girmesiyle büyüdü. Civangate yolsuzluğu adı \erilen bu olayda Engin Civan, Alaattin Çakıcı'nın talimatıyla Tevfık Nurullab Ağanso> "un adamı Davut Yıldız tarafından \uruldu. Daha sonra mahkemede 'önemli açıklamalar" yapacagını duyuran Uğıır Kılıç eski eşi Alaattin Çakıcı tarafından öldürüldü. Mafya-iş dünyası-siyasiler arasındaki hesaplaşmalardan doğan cinayetler. Ahmet Özal'ı suçlayan Tevfik Agansoy'un, Çakıcı'nın adamları tarafından bir çay bahçesinde öldürülmesiyle bir kez daha gündeme geldi. Hesaplaşmalann son halkası geçen gün Pendik'te meydana geldi. Aslan Nakliyat'ın eski ortaklarından olan ve Ahnıet Özal'a 4 milyon mark rüşvet verdiği ortaya çıkan Mahmut Şahin mahkemeye çıkamadan Drej Ali'nin yeğenleri tarafından öldürüldü. En son olarak Mehmet Nafi Çapan (Hacı Çapan), geçen hafta tedavi gördüğü hastaneden tabureu olup çıkarken silahlı saldırıya uğradı. 1976-1977 yılları arasında Ülkü Ocakları Derneği Urİa Şube Başkanlığını vapaıı Ali Sasak(Drcj Ali). \eraltı dünyasinın gündemıne 12 E>lül 1980 askerı darbesinin hemen ardından gırdı Aralarındaki kır\clık nedeni) le İnci Baba'nııı (Mehmet Nahi İnciler) hertürlü destegini alan Drcj Ali. "Ben Alba\"a küfrcttirmem*' sözü\ le "Türkeş'c küfn.'ttirnıe>en adam" olarak anılmava başlandı Çek-senet tahsilatı. Mgara. silah \e döviz kaçakçılığı ile ilgilenen mafva. bir süre sonra uyuşturucu işine de girdi. Mat>a için UMişUırııcu kaçakçılığı tatlı bir gelır haline dönüştü. Askeri darbenin ardından \urtdışına kaçan matvı lıderleri. uvuşturueu kaç.ıkçılığını buralardan \önlendirı\orlardı. 19S4 \ ılııım Nisan a> ında Ülkücü Gençlik Derneği 2. Başkanı Ahdullah Çatlı. Papa da\aMiıın en karmaşık kişisi Oral Çelik. Abdi Ipekçi cınaveıinın önemli ismı Mahmut .y-ner \e kardeşi Hasan Hüsevin fjener İs\içre polisinin düzenlediği bir openisNonda 4 kılogram eroın ile vakalandı. A\nı > ılııı temmıız a\ında Italva'da açılan 210 sanıklı uluslararası Mİalı ve uyuşturucu madde kaçakçılığı davasında Türk mafyasının önde gelen isımlerinden Abuzer l'ğuıiu da yer alıvordu. \cve\ örgütlenmelerıni kendi kurallarınca tamamlayan Türk mafyası. uluslararası bağlantılar kurmava başladı. Ve Prof. Dr. Doğu Ergil, "Yeralrı öylesine bir örgütlenme yarattı ki verüstünü işgal etti dıyecekti. Uluslararası alanda uvuşturucu kaçakçılığı ile ilgilenen matŞa liderlerı arasında Bulgaristan'da bulunan Oflu İsmail. İsv içre'deki Rkri Kocakerim ve Sarı Avni'nin Ortadoğu. Avrupa ve Amerika arasındaki uyuşturucu trafiğıni denetimi altına alma>a başladığı söyleniyordu. Ö>le kı. 1994 \ihnda. Fransız L'e\press Dergisi, Türk mafyasının dün>a çapında 8 mafya arasına gırdiğini \azivordu. Lyuşturucudan elde edilen paralar. Isvıçre bankalannda saklanıyorya da Türkiye'deki döv iz bürolarınca piyasaya sürülüyordu. Böylece kara para. aklanmış oluyordu. Uyuşturucu kaçakçıları, artık ünlü 'işadamlan1 olarak toplumun karşısına çıkmava başladılar. Güçlü siyasi dayanaklar oluşturdular. güçlü koruvucular tarafından korundular. Turistik tesisler. kumarhaneler işletıvorlar. fabrika kuruyorlardı ve bırınci sinıf eğlence yerlerinin 'ayrıcalıklı' masalarında oturu>orlardı. 'Pastanın paylaşılmasındaki /oriuk' 43 devlet tarafından aranan Mafya lideri Sarı Avni (Avnı Musulluku'nun sağ kolu Mehmet Kapanoğlu. Türk mafyasını. "Çalışkan, >ergisini \eren, \atanse\er, de\letten \ergi kaçıranlartlan \ergi alan bir topluluk" olarak adlandınyoıdu. Eğitimini klasik mafyanın yanında tamamlayan \e kamuoyunda ülkücü mafva olarak tanımlanan bu organize suç örgütleri. artık ünlü "babaları" Hasan Hevbetli, Enis Karaduman ve Alaattin ÇakKiİarla ısim yapıvordu. Pastanın paylaşılrna.sındakı zorluk ve çıkar hesapları doğal olarak yerultı dünyasında zaınan zaman çatışmalara dönüşüyordu. İstanbul Emniyet Müdiirlüğü tarafından hazırlanan bir raporda 1989-1994 \ ıllarında örgütler arasında uyuşturucu kaçakçılığına bağlı olarak işlenen cinayetlerde 42 kişinin yaşamını yıtirdiüi belirtiliyordu. 26 Aralık'l992de Merter'de Şehmuz Daş, otomobilinde. aynı yılın 31 Aralık'ında Osman Ayanoğlu yılbaşını kutladıöı Çakıl Gazinosu'nda. 5 Âğustos I993'te Tncı baba. koruması Yakup Gü\en tarafından Ankara'da öldürüldü. azi sakinleri önyargıdan şikâyetçi Tüm olumsuz koşullara karşın Gazi Mahallesi'nde oturmaktan mutlu olduğunu ifade eden gençler. buradan gitmeyi düşünmediklerini söyliiyoriar. Spor alanlan olsa orada gençlerin zaman geçirebilecekJerini anlatan Tunca> Çoban, "Gazi Mahallesi'nde >aşadığımı söylediğim zaman herkes burada nasıl oturduğumu merak edivor" divekonuşuvor. (Fotoâraf: ALPER TURGUT) Mustafa Kemal Derneği Başkanı 'En büyük tehlike şeriat' Devletin mahalleye yatırım yapmamasından yakınan mahalle sakinleri, yaşanan olaylardan sonra başka insanlar tarafından "potansiyel suçlu" gibi görüldüklerini, bunun da kendilerini huzursuz ettiğini söyliiyoriar KEREM ILGAZ / ALPER TL'RGUT Gazi Mahallesı. geçen yıl 21 kişinin ya- şamını yitirdiği olaylardan sonra adeta ka- derine terk edildi. Aradan geçen bir buçuk yıldan sonra mahalle halkı. ilgisizlikten ve kendilerine yönelik ~ön >argıdan" şikâ- yetçi. De\ letin mahalleye yatınm yapma- masından yakınan mahalie sakinleri. yaşa- nan olaylardan sonra başka insanlar tara- fından "potansiyelsuçlu" gibi görüldükle- rini. bunun da kendilerini huzursuz ettiği- ni söylüyorlar. " Burav a yapılan hizmet başka ülke>e ya- pılıvormuş gibi görülüior" diyerek tepkı- lerini dile getiren Gazi Mahallesi sakinle- ri. ~Gençler, iş bulamıyor. Bulsalar bile oturdukJan >eri söyle>ince işten çıkarılı- yor. Gazi Mahallesi bö\le kotü koşulları hak etmiyor" dıye konuşuyorlar. Gazi Mahallesı Hacı Bekta^ \'eli Ceme- v i Başkanı HiiseyinGülen. bölgede her y ö- nüylebirterkedilmişliğin yaşandığını ile- ri sürüyor 80 bin kişinin vaşadıöı verleşim yerinde bir bankanın bile olmamasının al- tını çizen Hüseyin Gülen. esnafın ekono- mik sıkıntılarının en üst düzeve ula.ştığını vurguluyor Başkan Güler. işyerı sahiple- rinin raflarına artık yeni nıal koyamadığı- nı belirtiyor. Kanalizasyon borıılarının patlamasi. alt- yapının olmamasının mahallede yaşanan sorunların yalnızca bir boyutu olduğunu belirten Gülen. diğer sorunlan şöy le anla- tıyor: "Ga/iosmanpaşa'da 15'ten fa/la amatörfurbol kuliibü olmasına karşın. nıa- hallemizde bir tane bile yok. Bütün v asal iş- lemleri yapılmasına karşın mahallemizin kötü şöhreti nedenKle furbol kulübürnü- zün açılmasına izin \erilmi\or. Gençleri- mizin spor yapabileeeği, vaşlıların dinlene- bileceği bir parkııııı/ bile> ok. Gazi > fahal- lesi'ni kaderiyle tek başına bırakanlar utansın." Gazi Mahallesi'nde meydana gelen olaylardan önce. oturduklan bölgenin mü- teahhitlerin ilgisinı çeken bıralan olduğu- nu kavdeden Gülen. 2 vıl öncesine kadar 2 milyar liraya alıcısı bulunan ev lerın bu- gün 600-700milyon liraya satılanıadığını. en yüksek kiıanın da 7 milyon lira oldu- ûunu kaydediyor Mahallenın en büyük so- runlanndan bırının de. istanbul'un değişik yerlerinde yaşamını yitıren kişilerin Gazi Mahallesı'ne gömufmesı ııedenıyle yer kalmaması olduğunu belirten Gülen. bu sorıınu belcdiyebaşkanına ılettıklerinı. an- cak henüz yanıt alamadıklaıın söylüyor. 20 yıldır bu mahallede oturduğunu an- latan ve isminin açıklanmasinı istenıeycn B Ç.. mahallede polisiıı baskısını süreklı hKsettiklerını anlaiıyor. Hiç Miçlan yokken ınsanlann geeelerı ev lerinden alınıp emni- yet müdürliiğüne götürüldüğünü öne süren B.Ç. gençlerin bir arada toplanıp konuş- ınalanna bile izm verılmedığıni ifade edi- yor. Olay lardan sonra mahallede her şey in ileğıştiğini anlatan B.Ç.. başindan geçen- leri şöyle özelliyor "Gazi ola\larından sonra herşey değişti. Eskiden polisle birlik- te bir arada oturup çay içebiliyor. hirlikte kontışınordtık. Şiıııdi ilişkimiz kalmadı. Komşuluk ilişkileri de değişti. Adeta Ale- vi-Sünni çatışması yaratılmak istenivor. Ben Aleviy im. Ancak eskiden komşulan- mı/ın me> lütierine bile giderken artık on- larla konuşmuyoruz. Geçen günlerde Şiş- li'den bindiğim bir taksi mahalleden içeri giremeyeceğini söyleyerek, beni Gazios- manpaşa'da indirdi. Herkes buraya gelir- ken tedirgin oluyor." 18 yaşindaki konfeksiyon işçisi Tuncaj Çoban ve 16 yaşındaki Yılmaz Çelik ise geeelerı saat 22.00"den sonra dışanda do- laşamadıklannı. özellikle gençlerden gö- 7altına alınmayanlann say IMIIIII çok az ol- duğunu anlatıyor. Tüm olumsuz koşullara karşın Gazi Mahallesi'nde oturmaktan mutlu olduğunu ifade eden gençler. bura- dan gitmeyi düşünmediklerini gururlana- rak söylüyorlar. Spor alanları olsa orada gençlerin zaman geçirebileceklerini anla- tan Çoban. "Gazi Mahallesi'nde yaşadığı- mı söylediğim zaman herkes burada nasıl oturduğumu nıerak ediyor. Burası öyle korkulacak bir yerdeğü" diye konuşuyor. Memurlara sendika hakkının tanınması konusunda bilim adamlarına basvuruldu Anayasanın yorumlaıunasında uzlaşmazbk • Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakaniığı. oluştunılan komisyonda konfederasyonlar arasında uyuşmazlık çıknıası üzerine memurlara grevli toplusözleşmeli sendika konusunda bilim adamlarına başvurma karan aldı. BANL SALMAN ANKARA - Kamu çalışanlan- na grevli toplusözleşmeli sendi- ka hakkının tanınması konusun- da anayasanın yorumu için bilim adamlarına basvuruldu. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Necati Çelik'in görtiş ıs- tediklerini açıkladığı Prof. Dr. MesutGülmez. kamu çalışanları ıçın getırılecek grevh toplusöz- leşmeli sendika hakkına anaya- sanın engel oluşturmadığını be- lirtti. Prof. Dr. Metin Kutal ise. bu yönde yapılacak yasal düzcııle- menin anay asay a ay kırılık oluştu- racağını söy ledı. Mesut Gülmez. ışçiler içm düzenlenen maddeye bağlı olmadıkları belınılen me- murların. karşıt kavranı voru- muyla grevli toplusözleşmeli sendika hakkından yararlandırıl- mamasının doğru olmayacağını söyledi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakaniığı. oluştunılan komis- yonda konfederasyonlar arasında uyuşmazlık çıknıası üzerine me- murlara grevli toplusÖ7İeşınelı sendika konusunda bılimadamla- rına başv urma kararı aldı. Bakaıı- lık. konfederasyonların sıındıık- ları taslaklar vchukukçuların gö- rüşlerı üzerine yeni bir metın oluşttıracak. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelık'in görüş istendiğı- ni bildirdiği Türkiye Orta Doğu Araıııc İdaresi (TODAİ)öğretim üyelerınden Prof. Dr. Mesut Gül- mez. Cıımhuriyet'e yaptığı açık- lamada. "Anayasada meınur \e sendikalarınagrev ve toplusözleş- me hakkının y asaklaııdığı sonucu çıkarılamaz" görüşünü s;ıv ıındu Gülmez. anlatım ve hukuk tekni- ği açismdan eleştırdığı memurla- ra sendika lıakkıyla ılgili anaya- saya konulan ek maddenin. "uz- manların hile tu/ağa düşme teh- likesini" ıçerdiğıııı söyledi. Gül- mez. kamu çalışanlarıyla ilgili di'ızenlenıeyı son aşaınada yasa koyucuya bırakan bu maddenin. memurların bağlı olduğu statü re- jiminin felsefesinde bir değişik- likyapmadığını kaydetti. Anaya- sa koy ucunun. memursendikala- rına toplu iş sözleşmesi ve grev haklarını yasaklama yönündeki öznel iradesine bu düzenlemeyle ulaşamadığını belirten Gülmez. 54. maddede. toplu iş sözleşme- si ve grev hakkının işçilere değil. çalışanlara tanınması durumun- da. 53. maddedekı "Memurlara 54. madde uygulanmaz" hiikmü- nün. bu hakkı yasaklayabileceği tıörüşüııii dile netirdi BARIŞ POSTER Mustafa Kemal Derneği Genel Başkanı Kamran Baran, dernek olarak öncclikli hedeflerinin orta öğretimdeki gençlere Atatürk'ü tanıtmak ve kavıatmak olduğunu söyledi. Baran. Türkiye'deki en büyük tehlıkenin "şeriat" olduğunu, bunun da dışarıdan ithal edildiğini vurguladı. Baran. "Türkiye'nin içinde bulunduğu sıkıntilardan kurtulması için tek reçete Mustafa Kemal'in aydınlık yolu ve Âtatiirkçülüktür" dedı. Derneğın çalışmalarıy la ilgili sorularımızı yanıtlayan Kamran Baran. Atatürk'ü genç kuşaklara tanıtmak amacıyla derneğin yayınlan olan "Atatürkçülük- Kemalizm1 " adlı kıtapçıktan orta öğretimdeki gençlere 180 bin adet dağıttıklarını ifade etti. Bu kapsamda. bazı köy okullarına kadar ulaştıklarını ve çok olumiu tepkiler aldıklannı anlatan Kamran Baran. "Polis Kolejlerinden. İnıam Hatip Liselerinden çocuklar, bizden kitap isrivorfar. Ancak nıaddi olanaksızhklar nedeniyle hepsine ulaşamıvoruz. Kendi yayınımız olan 7 adet kitabı da. satışa sunmadan. okullara dağıtarak gençlerimize ulaşmaya çahşıyoruz" diye konuştu. Gelir kaynaklarının üye aidatları. bağışlar ve bir de 13 Mart'ta Atatürk'ün Harbiyeli oluşunun şerefine düzeniedıklerı geceden elde edilen gelir olduğunu anımsatan Başkan Baran, olanaklan ölçüsünde özellikle gençleri kazanmaya çalıştıklarını belirtti. 'Atatürk anlatılamadr Atatürk'ün görüş ve düşüncelerinden siyaset adamlarının yeterince yararlanamadıklarını sav unan Kamran Baran. Atatürk'ün her geçen gün daha iyi anlaşıldığını bildirdi. Baran. "Atatürk bir düşünce ve ev lem adamıdır. Tüm adımlannı düşünerek ve palanlayarak armıştır. Gerektiğinde hemen tepki vermiş ve adeta kabına sığmamış, gerektiğinde ise sabırla şartlann oluşnıasını beklemiştir" dedi. Atatürk'ün ycterınee tanıtılmadığına dikkat çeken Baran. şöyle devanı etti: "Bugüne kadar Atatürk, san saçlı. ma\ i «ö/lü. kargaları kovalayan olarak anlatıldı. Düşünce ve evlem adamı Atatürk, komutan Atatürk. de\ rim yapan Atatürk öğretilmedi. Bu nedenle O*nu gerektiği gibi kavrayamadık.- Türkiye'deki en büyük tehlıkenin şeriat olduğunu ve dışarıdan ithal edildiğini kavdeden • Türkiye'deki en büyük tehlikenin "şeriat" olduğunu, bunun da dışarıdan ithal edildiğini vurgulayan Baran, "Türkiye'nin içinde bulunduğu sıkıntılardan kurtulması için tek reçete Mustafa Kemal'in aydınlık yolu ve Atatürkçülüktür" dedi. Baran, şerıatın kökünün dışarıda olduğunu belirterek. çevremizdeki tehlikelere dikkat çekti. Şeriatçıların ve ikinci cumhuriyetçilerin büyük bir cehalet ve aymazlıkla Atatürk'e saldırdıklannı ve bu sayede Türk düşmanlarının ekmeğine yağ sürdüklerini söyleyen Kamran Baran. şunları söyledi: "Türkiye'nin nimerteriyle birlikte, sıkıntilan da büyük. Şimdiki politikacılar, Atatürk'ün emaiK'tini geliştirmek bir yana, onu koruyamıyorlar bile. Türkije'nin içinde bulunduğu sıkıntılardan kurtulması için tek reçete Mustafa Kemal'in aydıniık yolu ve Atatürkçülük." Türk Kcılp fiıkfı 21. Yılını Kutluyor TÜRK KALP VAKFI Tel.: (0.212) 212 07 07 (PBX) - Faks: (0212) 212 68 35
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear