22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet Imtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Ya>ın Yönetmenı: Orhan Erinç # Genel Yavın Koordınatörü. Hikmet Çetinkaya • Yazıışien Müdürleri fbrahim'Yıldız (Sorumlu). Dinç Tavanç # Haber Merkezı Müdürü: Hakan Kara 9 Görsel Yönetmen: Fikret Eser # Di!) Haberler Ergun Balcı # Istıhbarat V alçın Çakır • Ekonomı Bülenl Kızanlık 9 Rad\o-TV Uvgar Eremektar # Rültur. Handan Şenköken • Spor Abdülkadir Yücelman 0 Yurt Haberler Mehmet Saraç 9 Makaleler Sami Karaören • Çevırı Sevfettin Turhan • Düzeltme Abdullah Yazıcı 9 Yayın Kurulu. llhan Selçuk (Başkan), Orhan Erinç, Okta> Kurtböke. Özgen Acar, Hikmet Çetinkava, Şükran Soner. Ergun Balcı. Dinç Tavanç. Ibrahim \ ıldız, Orhan Bursalı, .Mustafa Balbay. <\nkara Temsılcısı Mustafa Balbav 9 Haber Müdürır Doğan Akın Atatürk Bulvan No 125, Kat.4. Bakanlıklar-Ankara Tel. 4195020(7 hat), Telcks: 42344. Faks 4195027 9 lzmırTemsılcısı. SerdarKızık,H.ZıvaBlv. 1352 S 23Tel-4411220Teleks:52359. Faks 4419117 9 Adana Temsılcısı Çetin Yiğenoğlu, Inönü Cd. I19S.\o-l Kat I.Tel 3522550.Teleks 62155,Fakb 35225709 Müessese Müdürü- Erol Erkut 9 Koordınatör Ahmet Korulsan 9 Muhasebe BülentYener9Idare HİMeyin Gürer 9 Işletme Önder Çelik 9 Bılgı- Işlenr Naiİ Inal 9 Bılgısayar Sıstem: Mürüvet Çiler 9 Reklam Reha Işıtman Vlvımlaıan ve Bann: > enı Gün Haber Ajansı. Basm \e Yayıncıhk A Ş Tûrkocajı cad 39 41 Cagaloglu 343Î4 tst PK 246 Istanbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hat) Teleks 22246. Faks (0 212)513 85 95 7EYLÜL1994 İmsak: 5.00 Güneş: 6.29 Öğle: 13.07 Ikindi: 16 44 Akşam. 19 35 Yatsı: 20.58 DaVinci'nin tablosu • MİLANO(AA)- Rönesans hümanizminin simgelerinden İtalyan ressam, heykelci, mimar ve mühendis Leonardo Da Vinci'nin "Son Akşam Yemeği" isimli yapıtının restore edileceği ve 1995 yıh ortalanna kadar zıyaretçilere kapalı tutulacağı bildirildi. Milano kenti sanat yetkilileri, İsa'yı, 12 havarisi ile birlikte çarmıha gerilmeden evvelki son yemekte tasvir eden yapıün hava kirliliği. nem ve tozdan zarar gördüğünü belirttiler. Bilim kongresi • tstanbul Haber Senisi - Araşürma Görevlileri Demeği tarafından düzenlenen "Bilim, Bilim Politikası ve Üniversiteler" kongresi 20-21 Nisan 1995 tarihlerinde Yıldız Teknik Üniversitesi Oditoryumu'nda yapılacak. Kongrenin daruşmanlığıru ServerTanilli, Şafak Alpay, Füsun Akatlı, Musıafa Altıntaş, Hacer Ansal, Oruç Aruoba, Çengiz Arun, Fikret Başkaya. İsmail Beşikçi, Atilla Bozkurt, Ercan Eren, Mehh Ersoy, U$kun Geray, Haluk Gerger, Inci Gökmen, Tahir Hatipoğlu, Zeki Karagülle, Eren Omay, Ayhan Özkul, Celal Şengör, Erdoğan Şuhubi, Bülent Tanör. Tosun Terzioğlu, Ergun Uğur, Ufuk Aras, Turgut Üzel ve Yavuz Gökalp Yıldız yapacak. RCI'nın fıedefi 2 bin aile • tstanbul Haber Senisi - Dünyanın bir numaralı tatil kulübü RCI'nın Türkiye Genel Müdürü Can Abrava, 1994 yıh hedeflerinin, iki binin üzerinde üye aileye, devre tatil değişim sistemi sunmak olduğunu kaydetti. RCI şu anda, Türkiye'deki 12 üye tesısinde toplam 1400 ünitede 1600'ün üzerinde üye aileye hizmet vererek değişim sistemi uyguluyor. Öğretmen Dünyası • Haber Merkezi - İmece yöntemiyle Ankara'da öğretmenlerce yayımlanan Öğretmen Dünyasf nın Eylül 1994tarihli 177. sayısı çıktı. Eğitim-öğretim yıbnın eylülde başlaması nedeniyle, bu sayıda ağırlıklı olarak eğitim sorunlan işleniyor. Barbara Bush TüPkiye'yi övdü • W ASHINGTON (AA) - Eski ABD Başkanı George Bush'un eşi Barbara Bush. yeni yayımladığı anılannda Türkiye'den övgülerle söz etti. 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ı "cesur bir lider" olarak tanımlayan Bayan Bush, "Anılar" adındaki kitabında 1991 yazında Türkiye'ye yaptığı geziyi de anlattı. CNR'den Eşantiyon 94 • tstanbul Haber Senisi - CNR Uluslararası Fuarcılık. 7-11 eylül tarihleri arasında 9 yıldır yapılan"Eşantiyon '94, Ödül, Promasyon ve Iş Dünyası Hediyelik Eşya Fuarfnı düzenleyecek. Eşantiyon 94 Fuan'nda cuma günü saat 17.00'de iş dünyasında promasyon konulu bir panel ve saat 19.00'da katılımcı firmalann ve basın mensuplannın katılacağı bir kokteyl gerçekleştirilecek. Bali 94' slayt gösterisi • KûltûrServisi-Dr. Emre Yazıcıoğlu. 'Bali 94" başlıkh slayt gösterisini bugün saat 13.00'telnternational Hospital Konferans Salonu'nda sunacak. Yazıcıoğlu'nun slayt gösterisinde Bali'den insan manzaralan, ölü yakma törenleri, pirinç tarlalan görüntüleri. el sanatlanndan örnekler yer alıyor. Trafık kazalarındaki önlemeyen yükselişin temel nedeni Türkiye'nin ısrarla 'karayolu politikasını' izlemesi Çözüı11; demiryollarıgüvencesinde • Türkiye, otoyol hamlesinin olanca hızıyla sürdüğü son beş yıl içinde 34 bin yurttaşını trafık kazalannda yitirerek rekora giderken îngiltere'de, 1991'deki karayolu kazalannda gündel4kişiöldü. 1990 ve 1991 'deki dönemde demiryollannda meydana gelen can kaybısadece4kişi... OKTAY EKİNCt Türkiye, 2000'li yıllara otoyol- lar ağını geliştirmış bir 'karayol- lan ülkesT olarak gırmeye nıvet- lenirken yine 'otoyol hamlesi'nin olanca hızıyla sürdüğü son beş yıl içinde 34 bin yurttaşını trafık ka- zalannda yitirerek rekora doğru gidiyor. Eğer 5-6 yıh daha sağ salim ge- çirip 21. yüzyıldan geriye doğru bakma şansını yakalayabilirsek 20. yüzyılın son çeyreğini Türkiye için trafik terörü çağı' olarak ta- nımlayabileceğiz. 1990'hyıllarise bu terör çağının neredeyse 'kitle- sel ölümlerie' yaşanan en azgın dönemi olarak tarihe geçecek. Çok değil. bundan 3-4 yıl önce- sine dek otoyollann biten kesim- lerini parlak törenlerle hizmete açan hemen her devlet büyüğü- Demin olları uygar ûlkelerde sürekli gelişirken Türkiye'de giderek 'nostalji turizmi'ne emanet ediliy or. nün konuşmasında. şu tür sözler de yer alırdı: •'Yoflarunızın standardı yüksel- dikçe trafık kazalan da azalacak- tır." Bu beklentınin gerçekçi olma- dığı yaşanan şu son birkaç yıl içinde 'rakamlaria' ortaya çıktı Gerçi özellıkle Adnan Kah- veci'nın 1993 yıh bahannda tek- nik donanunı tamamlanmamış' bir otoyol bağlantısında yaşamı- nı yitırmesı kamuo> r unun dikkat- lerini yeniden 'yüksek yol stan- dartlanna' çekti; ama hemen ardından ünlü rallicimiz Mustafa Renç Koçibey'in bıle trafık kaza- sına kurban gıtmesi ülkeyı saran bu terörün salt sürücülenmızdekı 'acemilikten' kaynaklanmadığını da yine değerli bir insanın kay- bıyla ortaya sermiş oldu. Gerçeİc- ten, bu "gklerek azgınlaşan' teröre teslim ettiğımiz bınlerce yurttaşı- rruz arasındaki yine birçok aydın kişiye \e kurallara uyarak yaşa- mayı uygarhk bılen çağdaş ınsa- nımıza baktığımızda. karayollan kenanna dikilen şu son tabelalar- daki 'İçûıizdeki trafık canavannı durdurun' şekhndeki uyanlann da gerçeğı pek vansıtmadığını görmek gerekiyor Ashnda belkı de tam tersine. trafık canav an ço- ğu sürücümüzün içinde değil. 'dı- şında' kol gezıyor. Çünkü Türki- ve. toplu yük \e ınsan taşımacıh- ğında demiryolu gibı 'güvenli ve uygar' bir secenek yerine hala ka- rayollannı yeğleyen. 'petrole ve ağır vasıta tuketimine bağımlı' bir ulaşım polıtıkasının artık 'zineye ulaşan' acılannı ve dramını yaşı- yor. *Sol şeridi boş isteyen' oto- mobillerle tüm şeritleri tıkayan' yüz binlerce kamyon ve otobü- sün zamana karşı sürekli bir yanş ıçensınde koşturduklan bir ülke- de. kaza yapmadan yaşayabilme- nın tek koşulu ıse ya "eskortla do- laşmak' ya da beş saatlik yolu on saatte giden trenlerde "nostaljiyle avunmak...' Batı ülkeleri ve özellıkle A\ ru- pa. denebihr kı sana> ı devnmın- den bu yana ulaşım politıkalannı demıryollan üzerinde yoğunlaş- tırmış durumda. Özellikle 1980'h yıllardan sonra ise var olan de- miryolu sistemlennı daha da ge- liştirmeye yönelik 'büyük atılun- lar' içersindeler. Örneğin 1990 yıh sonlannda AT ülkelen ulaştırma bakanla- nnca onaylanan 'Trans Avnıpa Yüksek Hız Tren Hatlan' planın- da, yeni hızlı tren yollannın 1996'da 3000 km'ye. 20. yüzyıl sonunda ıse 7400 km'ye ulaşması öngörülüyor. Aynı projeye göre var olan hatlara 20.000 km daha tren yolu eklenmesı \e aynca mevcut hatlann 15.000 km'hk bir bölümünün de yine 'hızlı trene' uyarlanması. yüzyılın sonuna ye- tıştirilecek hedefler arasında. Bütün bu rakamlar. Avrupa'- dakı şu anda mevcut olan oto- yollann tam İki misli' uzunlu- ğunda yeni demiryolu şebekesi- nın gerçekleşeceği anlamına geh- yor. Manş Tüneü'nin açılmasıyla birlikte bu 'uygar ulaşım ağına' Ingiltere de katılmaya hazırlanı- y°r; Öte yandan 'ATye girmeyi' düşleyen Türkiye ise "demiryolla- nna 'komünistlik' diyen anlayışın hala peşini bırakmayarak insan- lannı ve ekonomisini 'vahşi kara- Mor Çatı Kadın Sığınma Vakfı, yayınlanyla yol gösteriyor 'Dayakkadının kaderi değil' İSTANBLX(ANKA)- Mor Çatı Kadın Sığınma Vakfı, yayınlanyla. koca ve akrabalanndan dayak \ıyen kadınlara yol gösteriyor. 'Bağır Herkes Duysun' adlı yayında, dayak yiyen kadınlara ılk olarak utanmayıp dayak yemenin İcişisel bir sorun olmadığını bilmeleri ve en yakın karakola başvurmalan önerihyor. Mor Çatı Kadın Sığınma Vakfı yayını 'Bağır Herkes Duysun' adh dergınin derlediği bilgilere göre Türkiye'de her kesimden ve her gelir grubundan kadınlar kocalanndan ve yakın akrabalanndan dayak yiyor. Kadınlara dayak atan kocalann öne sürdükleri nedenler arasında görevjni yapmaması, şirrethği, itaatsizliği başta geliyor. Yine kocalar, dayağa gerekçe olarak ış yaşamlanndaki başansızlık ve sorunlarla, sinirlihk, kıskanchk ve uyuşmazlıklan dayak nedeni olarak gösteriyorlar 'Bağır Herkes Duysun' adlı kitapta, dayak yiyen kadınlann öncelikle utanmamalan, dayak yemenin kişisel bir sorun olmadığını, asıl suçun dayak atanda olduğunu bilmeleri gerektiği belirtiliyor. Yayın organında. kadının dayak yediğinde alması gereken acıl önlemler olarak ise şunlar sıralanıyor: "Hemen karakola gidin. Eğer olaya tanık varsa, onlann ad >e adresierini bildirin. Karakolda tutanak tutturun. Dikkat edin söyledikleriniz aynen tutanağa gecsin. Çevrenizdeki kadınlarla dayanışma içinde olun. Unutmayın ki dayak, kadının kaderi değildir." 11 yıldır yürüyor Çeviri Servisi - Şehrin bir semtinden uzaktakı başka bir semtıne yürümeyı göze alamayanlar Ffyona Campbell'ın dünyaçevresindegerçekleştirdiği 11 yıllık vaya yolculuğu okuyunca ne düşünürleracaba?Campbell, birkaç gün önce bırinci aşamasını tamamladığı yolculuğa İngiltere'de, Devon'da ailesine veda ettikten sonra Gilralta'dan başlamış. İspanyayı. Pırene Dağlan'nı yaya olarak aştıktan sonra Fransa üzerinden yolculuğunu sürdürmüştü. Yıl 1983'tü. Tam 11yı! sonra Fransa'nın Dover kentınde babası. annesi ve kızkardeşi tarafından karşılanan 27 yaşındaki Ffyona. babasına baskısı iki yıl önce tamamlanan "Yaya Olarak Bir Uçtan BirL'ca Afrika" adlı kıtabını verdi ve etrafını saran gazetecılerin çeşitli sorulanndan bınnı yanıtlarken. "tki şey beni çok rahatsızetti" dedi. "biri yaklaşmaya çaiışan erkekler. öbürü de nerede kamp yapacağıma karar vermek." Ffyona Campbell henüz turunu tamamlamadı. daha 867 mil yol gitmesı gerekiyor. Milli Eğitim'de garip politika EMİNEKAPLAN Zorunlu bağışlaı, özel okullara •Kayıtlarda velilerden alınan 'zorunlu bağış'm adını 'katkı payı' olarak değiştiren ve yasallık kazandıran duğunda doiete maiiyeti kadar ANKARA - Milli Eğitim Ba-^,n^v^ - lYimi L uın »a. Eğitim, kaynaklannı özel okullara aktarmaya hazırlanıyor. Milli Eğitim Bakanlığı, devlet kanhğı, devlet"okuîiann'da'oku- okullanndavelilerdenbağışadıaltında 1-10milyonliraarasındaparaalınmasınagözyumarkenözelokul yan öğrenciienn veiiierinden ah- sektörünü desteklemek için özel okul öğrencilerinin velilerine para yardımmda bulunacak. nan 'zorunlu bağtş'ın adını 'katkı payı' olarak değiştirerek yasallık kazandmrken kaynaklannı da özel okullan özendirmeye ayı- rmaya hazırlanıyor. "Velilerden katkı payı alınsın" diyen Bakanhk. özel okullarda okuyan öğrencilerin vehlerine de para vermek için çalışma başlattı. Milh Eğitim Bakanlığı. veli, öğrend ve okul yö- neticilerinin tepkilerine neden olan çelişkıli karar- lanna bir yenisini daha ekledi. Çocuklannı devlet okullanna gönderen vehlerden 'eğitime katkı payi' ahnması hükme bağlanırken özel okul öğrend ve- lilerine teşvik payı' ödenmesi için yasal düzenle- meler öngörüyor. Bir öğrencinin devlete maiiyeti oranmda. özel okul öğrencı velilerine para yardımı yapılması planlanırken aynca özel öğre- tim kurumlannın öğrencilerden aldığı paralann KDV kapsamının dışmda tutulmasına çahşıhyor. Bakan Neyzat Ayaz'ın onayn laj ürürlüğe gıren "Ekonomik İstikrar ve Tasamıf Önlemleri L'ygu- lama Planı". çelişkiler ve özel okullar lehine plan- lar içeriyor. Planın uygulamaya konulması duru- munda. okul kayıtlan sırasında velilerden değışık adlar altında bağış ve yardım yenne. okullann tu- rüne göre belirlenecek mıktarlarda 'eğitinı giderle- rine katılma payı' ahnacak. okullara değişik kay- naklardan gelen paralann ahmı ve harcanması- nda yeni düzenlemeler yapılacak. Okul konıma demekleri. okul aile birliklen ve okul vakıflanna ılişkin mevzuatta değışiklik ya- pılarak. bu tür kuruluşlann rjara ahmını kendi makbuzlamla değil. Milli Eğitim Vakfı makbuzu ile yapmalan sağlanacak. Toplanan paranın yüz- de 80'i okula verilırken paranın. okul koruma der- neği başkanının da bulunacağı komisyonca okul gereksinimlerinde kullanılması sağlanacak. Pa- ranın. okul yöneticilerinin odalannın düzenlen- mesı için harcanması engellenecek. Velilerden alınan bağış paralanna. "eğitiıne katkı payı' adı konulurken devletın eğitim yükü- nün hafıfletilmesı amacıvla özel öğretim kurum- lannın desteklenmesi yalnızca yatınm teşvikleriy le kalmayacak. öğrend velilerine de para yardımı vapılacak. Planda. konuya ilişkın karar şöyle yer alıyor: "- Özel öğretimin her aşamasında öğrenim gören çocuk için bu çocuğun, devlet okulunda oku- paranın. çocuğun ailesine teşvik olarak ödenmesi; - Özel öğretim kunımlaruıın öğrenciden aldığı eğitim-öğre- tim ücretlerinin KDV kap- samının dışında tutulması; - Destekleme uygulamalarınuu illerin kalkınmada öncelik dunımlan göz önünde bulundurularak aşa- malı belirlenmesi sağlanacak." Uygulama planında öngörülen diğer projeler ise şöyle: "- tlköğretim öğrencilerinin sağlıklı ve bilinçli ola- rak lise ve meslek seçimini sağlayıcı yeni projeler ge- liştirilecek. Yatılı ilköğretim böİge okullannda baş- lanmak üzere ilköğretimin ortaokul kısmında, böl- genin özellikleri göz önünde bulundurularak küçük atölveler veva dokümantasyon merkezleri kurula- cak. - İlköğretimin ikinci aşamasında, 'ış eğıtımi' dersi yerine "meslekı yönlendirme" dersi konulacak. Boş geçen ders yüzünden diploma alamayan öğrenciler, üniversiteye kayıt yaptıramadı Rum öğyendkr, öğretmendzMk kıırkun İstanbul Haber Senisi- Öğretmensizlik nedeniyle boş geçen beden eğitimi dersi yü- zünden lise diploması alamayan, bu neden- le üniversiteye kayıt yaptıramayan Zoğraf- yon Rum Erkek Lisesi'nden dört öğrenci, istanbul Valiliği aleyhine dava açtı. Yunanistan ile Türkiye'nin öğretmen mübadelesi konusunda anlaşamaması ne- deniyle bazı dersleri boş geçen Zoğrafyon Rum Erkek Lisesi. Fener Lısesi, Zapyon Kız Lisesi ve Merkez Rum Lisesi'nin son sınıf öğrencilen bu yıl mezun olamadılar. Bu okullann. boş geçen derslerin telafisi leri de sonuç venneyince son sınıfta öğre- nim gören 10 öğrenci üniversite sınavını kazanmalanna rağmen liseden mezun olamadıklan için üniversiteye gidememe tehlikesi ile karşı karşıyalar. Zoğrafyon Rum Erkek Lisesi'nden Yani Koçias, Ste- için y az aylarında kurs düzenleme girişim- fanos Papiayanas, Atanaş Mamasis ve Stel- 1 yo L'zunoğlu adlı öğrendler. son çare olarak dün yürütme- nin durdurulması için Kum- kapı İdari Mahkeme'de İstan- bul yaliligi aleyhine dava açtı- lar. Öğrencilerin davasını üstle- nen avukat Şengül Toksun, Milli Eğitim Bakanhğı Ortao- kullar ile Lise Dengi Okullann Sınıf Geçme ve Sınav Yönet- meliği'nin 10. Bölüm Yetiştirici Kurslar başlıkh 69. maddesi ge- reğince, liselerde öğretmensiz- lik nedeniyle boş geçen dersler için yaz tatilinde yetiştirid kurs- lar açılması gerektiğini belirtti. Toksun, Rum liselerinde bu uy- gulamanın gerçekleştirilmedi- ğini ve bakanlığın da bu konu- da önlem almadığını söyledi. Beden eğitimi derslerinin boş geçmesi yüzünden lise diploması alamayan dört öğrenci, üniversiteye gi- rememe tehlikesiyle karşı karşıya kaldıkları için valilik aleyhine dava açtıiar. (MELTEM FIRATL1) i yolu kûltürunün' tuzaklanna kur- ban ediv or. Türkiye. demiryolu politikası- nı ashnda 1950'lerin 'anti-devlet- çi' liberal terahleriyle terk etti. Cumhuriyetin 10. yılındaki *yur- du demirağlaıia örmek' coşkusu, yerini birkaç on yıl içinde 'kam- yon ve otobüs sevdasına' bıraktı. Arkadaşımız Aydm Engin'in son dizisinde sergilediği gıbi. yerli mah 'Devrim' otomobilimiz bile 'otomobil imparatorluğunun" libe- ral kuşatmasını yanp hiç değilse kendi alanındaki devrimı gerçek- leştiremedi. Daha 1923 yıhnda. Türkiye'- nin 3576 km'lik bir demiryolu ağı vardı. Bu rakam, izleyen '7 yıl içinde' neredeyse Ikiye katlandı" ve 1930'larda'ülke 6000 km'lik hat uzunluğuna kavuştu. 1945'- lere kadar da yaklaşık 1400 km daha demiryolu inşa edildi. 1950'lerle birlikte ise bu büyük gelişme 'duraksama' v e hatta 'ge- rileme' dönemine gırdi. 1945'te döşenen hatlar Bugün Türkiye'deki demiryo- lu şebekesinin yaklaşık yüzde 90'- lık bölümü, 1945'lere dek döşe- nen hatlan kullanıyor. Son 45 yıl içinde bu hatlara yeni büyük gü- zergahlar eklenmediği gibı. 'dizel çekicilerin' devreye girmesi ve kı- mi yoğun hatlardakı 'elektrifi- kasyonun' dışında. demiryolu ulaşımını gehştırmek yönünde hemen hiçbir dddi proje devreye gırebılmiş değil. Son yıllarda sık sık gündeme gelen 'Ankara- tstanbul Hızlı Tren Projesi' ve bu- na bağlı 'tstanbul Boğazı Demir- yolu Tüp Geçisi' projelen de ülke- \T kan gölüne çevıren 'karayolcu İobilerin' geleneksel engellemele- rinı aşamıyor. Hızlı trenin savunucusu Cum- hurbaşkanı Süleyman Demirei bıle. geçenlerde valihkçe kendısi- ne verilen 'İstanbul'un sorunlan' konulu bnfıngın ardından ba- kanhklara gönderdıği talimatın- da. 3 Boğaz geçışi için demiryolu tüp tüneli yenne. yine 3. karayolu köprüsünü önerebihyor. Türkive'dekı kazalann. büyük oranda karayollanndaki 'ağırva- sıta yüklenmesinden' kavnaklan- dığırun en açık göstergesi. hiç kuşkusuz kaza istatistiklerindeki 'hatalı soUama" kusurunun yük- sek bir oran oluşturması. Otoyollar dışmdaki çift şeritli yollarda tırmanma şeritleri' ile önlenmeve çahşılan bu 'kusurun' giderilmesinde. karayollanndaki 'trafık denetimleri' de pek etkili olamıyor. Çünkü trafık ekipleri, hatayı önceden önlemek yerine 'işlenen suçtan para cezası tahsil etmeyi' yeğhyorlar ve genellikle hatah sollamaya 'hassas' nokta- larda. deyim yenndeyse 'pusuya yatarak" oldukça yüklü para ce- zalannı 'Hazine'ye gelir' kaydedi- yorlar. Elbette bu arada kımi ha- tah sollayanlar da 'trafik ekibine ulasamadan' karşıdan gelen araç- la buluşabiliyorlar. Hem güvenli hem ekonomik Salt şehır ıçı açısından değil. şe- hirler arası insan ve yük taşımacı- lığında da demiryollannın hem çok daha 'güvenli' hem de aynı oranda 'ekonomik' olduğunu. bu konudaki sayısız bıhmsel araşür- ma ve istatistik verilen açıkça or- taya senvor. Örneğin tnşaat Mühendisleri Odası'nca 1991 'de yavımlanan bir rapora göre y atınm maliyetle- ri bakımından birbinne yakın olan iki şeritli demiryolu ile çift yönlü ve üçer şeritli bir otoyolun kıyaslaması yapıldığında. demir- yolu ile saatte taşınan 50.000 kişi- ye karşılık. karayolunda ancak 7.200 kişi taşınabihyor. Benzer şekılde demıryolunda 1 km.'de 60 milyon ton yük taşınabilirken bu rakam otoyolda 9 milyon tona düşüyor. Öte yandan 1 ton yü- kün nakli için gereken enerji mik- tan ise karayolu tercihinde de- miryolunun tam 11.6 katı. Almanya'du yapılan bir araş- tırmada. yeni açılan bir demiryo- lu hattında yolcular artık 'otomo- bili yeğJemedikleri' için, aynı gü- zergahtaki 'hava kirüliğinin' bile yüzde 5 azaldığı saptanmış. ingiltere'de ise 1991 yıh içinde ka- rayolu kazalannda 'gfinde 14 kişi' ölürken demiryollannda 1990 ve 1991 yıllanndaki can kaybının 'sadece 4 kişj' olduğu. bu konuda yayımlanan raporlar arasında. Bütün bu gerçekler şunu göste- riyor ki Türkiye'nin ulaşım poli- tikasında 'karayollan tuzağı' ege- men olduğu sürece, trafik terörü' de yakamızı bırakmayacak. Kamyon ve otobüs sayısı bakı- mından 'bütün Avrupa'daki top- lam ağır vasıta sayKuıı' geride bı- rakan bir ülke olarak. trafık ca- navannı sürücülerimizin içinde' değil, izlenegelen İnsanlık dışı' ulaşım terdhlerinde aramamızın zamanı geldı ve geçiyor. Ülkemize 'demiryolu uygarlığı- nı' yeniden kazandıramazsak bu gidişle yine ülkemizi 'çağdaş uy- garhk düzeyine' ulaştıracak in- sanlanmızı da tümüyle trafiğe kurban edeceğiz. Çünkü onlar, karayollannda 'eskortla' dolaşmıyorlar...
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear