Catalog

16 HAZİRAN1994 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER MEB'de yeni bir tasarruf yöntemi • -ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Eğitim Bakalığı, •"tasarruf yapma"çahşmalanna yeni bir yöntem ekledi. Türk Cumhuriyetleri ile ilgili eğitim çalışmalannı koordine etmek üzere 2 yıl önce kurulan Uluslararası Konferanslar Genel Sekreterliği kaldınldı. Burada çalışan personel ise, Yönetımı Geliştirme ve Değerlendirme Daıresi"ne atandı. 20 bin öğretmen alınacak • ANKARA (Cumhuri>et Bürosu) -. Başbakan Tansu Çiller. yayınladığı tasarruf genelgelenyle kamu kurum ve kuruluşlanna personel alımınıdurdururken. Milli Eğitim Bakanlığı'nı tasarruf kapsamındançıkardı. Milli Eğitim BakanlığTna yurt genelindeki öğretmen açığını kapatabilmesi için >eni öğretmen alımlannda yetki verildi. Bakanhk. Maliye BakanlığTndan 20 bin öğretmen kadrosu istedi. Başbakanlık'tan Milli Eğitim Bakanhğı'na gönderilen yazıda. okullarda eğitim ve öğretimın sürdüriilebılmesi için, öğretmen yetersizliği sorununun çözülmesi gerektiği. bu nedenle öğretmen alımı konusunun tasarruf önlemleri kapsamından çıkanldığı belirtildi. Nokta dergisi toplatıldı • Haber Merkezi - Nokta dergisinın 12-I8haziran tarihli 25. sayısı İstanbul 2 No'luDGM'Başkanhğı tarafından toplatıldı. "İslam'ın Dev-Sol'u: İBDA-C'başlıklıyazı gerekçesiy le toplatıldığı belirtilen dergıde. yasadışı terör örgütü Islami Büyük Doğu Akıncılar Cephesi'nin propagandasının yapıldığı önesürüldü. DGM. söz konusu gerekçeyle Nokta dergisinin anayasanın 28. CMUK'nin86,5680sayılı Basın Kanunu'nun ek l. maddesi gereğince toplatılmasına kararverdi. Gehze 'adil düzen'e direniyor İşten atılan 1800 işçi ve memur, aileleriyle birlikte belediyenin önünde yaşıyor GÜNNUR İLHAN GEBZE - Gebze'nin orta yeri belediye. Belediye'r>in önii ise insan yığını... Sokaklar çöp içinde. fen ve yol bakım işleri durmuş. Gebzeliler arasında konuşulan tek bir konu var. Refah Partili Belediye Baş- kanı'nın işten çıkardığı çalışan- lar. Gebze Belediyc Başkanı Ah- met Pembegüllü, belediyenin kapısına. 10 haziran cuma gü- nü atılan işçilenn isim listesini astırınca. işçiler. önce sendika temsilcilenni belediye başkanı- na elçi gönderdiler. Sonra top- lanan belediye meclisinin kara- nnı beklediler ve sonuç olum- suz oJunca da öfkeleri patladı. Toplarıtıdan çıkan Refah Parti- li bir belediye meclis üyesini iş- çilerin elinden polis zor kurtar- dı. Ancak. polisin coplan işçi- nin öfkesini dindirmedi. tam tersıne bıledi. Kendi değışleriy- le "kaybedeeek bir şeyleri olma- dığını" anladılar \e "gemileri yaktılar". Ve Gebze Belediyesi'nin yak- laşık 1800 çalışanı. son bir haf- tadır bütün gecelerini ve gün- düzlerinı belediye bınası önün- de geçirmeye başladılar. Kadı- nlar. çocuklar. dırenışe destek vermek için her yaştan. her meslek grubundan insan bir aradalar... Hangi direnişçiyla sohbet et- seniz önce Refah Partili beledi- ye başkanı ve meclisini eleştiri- yorlar. sonra da hükümetin ekonomik politikasının sonuç- larını büvük bir ciddiyetle sıra- lıyorlar: "Belediyelerdeki işten eıkar- ma kararları siyasi. Buralara kendi kadrolarını yerleştirecek- ler. İşte adil düzenleri." Gergin bekleyiş Daha sonra da ekliyorlar: "5 Nisan ekonomik paketinin fatu- rasını çalışanlara kesivorlar. İş- sizleştirme, hükümetin politikası oldu. Bunlar da fırsat bilivor. Onların kararı ne kadar siyasi ise bi/inı direnişimiz de o kadar sivasi." Altına girdiği yükü'n farkında. kararlı. ancak gergin bekliyor Gebze ışçisı. Belli ki gergin bekleyişi; çalınan sazlar, söy lenen türküler v e ille de çeki- len halaylar kolaylaştınyor. Bir- likte olmanın. dayanışmanın gücü ve coşkusu zaman zaman atılan sloganlarda ifadesini bu- luyor. Gebze halkının büyük desteğini alan direnişçiler. iş- yerleri önünde sık sık "Gebze işçisi yalnız değildir" slogan- larıyla kcndilerini desteklemeye gelen işçi ve memur arkadaş- lannıkonukediyorlar. Refah Partili Belediye Başka- nı Ahmet Pembegüllü. DISK Genel Başkanı Kemal Nebi- oğlu'na verdiğı randevuya ise Işçiningündeminde 'eylem' varYurt Haberleri Servisi - tşçi ey- lemleri sürüyor. Erzurum'da yaklaşık 3 bin belediye işçisi 4 aydır maaş alamadıklan için vi- zite eylemi yaptı. Bursa'da da ış- siz kalan Tofaş ışçileri sendika basıı. İstanbul'da da Bem-Sen üyesi memurlar Büyükşehir Be- ledıyesi önünde toplanarak "5 Nisan Ekonomik Kararlarf'nı ve işten qkarmalan protesto ettiler. CHP İstanbul Milletvekili Meh- met Sevigen ve 12 arkadaşı "RPTi belediye başkanlannın toplu işten çıkarmaları ve partizan uygula- maları" konusunda Meclis araştırması açılmasını istedi. Erzurum'da 2 bin 900 işçi 4 aydır maaş alamadıklan gerek- çesiyle dün vizite eylemi yaptı. Belediye-İş Sendıkası Şube Baş- kanı Murat Suluoğiu, vaptığı açı- klamada, belediye ışçilerinin 4 aydır maaş alamadıİdannı. bu- nun yanı sıra ıki ikramiye ve çe- şitli sosyal haklann ödenmediği- ni belirttı. Suluoğiu. ışçı ve aılele- rinin açlıkla karşı karşıya bırakıldıklannı ifade etti. İşsız kalan Bursa'daki Tofaş işçileri. dün bağlı olduklan Türk-Metal Sendi- kası'na giderek bir açıklama yaptılar. To- faş işçileri ise sert bir dille yaptıklan açıkla- mada, şu görüşlere >er \ erdiler: "Tofaş bu- günlere biz işçik'rin emeğinin sömürüsu ile gelmiştir. Araba sattşları ta\ana vurduğun- da bi/Jeri tatil, haftasonu demeden çalıştınp kanımızı emenkr, işveri biraz zora girdlnıi zonımluluğu bize yıkıyorlar. İşverenle sen- PAKETINE RSI DiKENELPI Büyükşehir Belediyesi önünde toplanan Bem-Sen üyeleri işten atılmaları protesto etti.(Fotoğraf: KAAN SAGANAK) dika işten atılacakların listesini birlikte kaydettı. Öteyandan Devet Bakanı Bekir hazırlıyorlar. Hem bu haksızhklara hem de Sami Daçe'nın "İşçi ve memurlarımızdan 6y işsizliğe >e açlığa karşı direnmeliyiz, bu giiç oizde vardır." CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Se- vıgcn. TBMM Başkanlığı'na sunduğu araştııma onergesınde. RP'lı belediye baş- kanlannın yercl yönetım ıçın aldıklan yel- kileri. toplumsal huzuru ve ış banşını teh- dıt eder nitelikte uygulamalar için kul- landıklanm ileri sürerek ı$çı çıkarmalann sosyal banşı bozacak dereccye geldığını ç şç a\ fedakarlık istiyoru/" şeklındeki sözlen. ışçı kesimının tepkisine >ol açtı. Toplu ış sözleşmesinden kaynaklanan enflasyon oranındaki son dılim zammının ödenme- mesı eğılıminı kesınleştıren Daçe'nın bu sözlcri. Türk-îş Genel Mali Sekretcri En- ver Toçoğlu tarafından "Toplu işsözleşme- sini dtldirtmeviz. Bu konuda bizim için hü- kümetle tartışacak bir şey yok" sözleriyle vanıtlandı. İslanbul Haberbervımızın bıldirdigi- ne göre Bem-Sen üyesı memurlar dün Bü- yükşehir Belediyesi önünde toplanarak "5 Nisan Ekonomik Kararlan"nı ve ışıen çı- karmalan protesto ettiler. Memurlar. "5 Nisan Kararları daha çok işsizlik ve sefalet- tir", "Siyasi ve ekonomik krizin sorumlusu çalışanlar değildir'", "İşçi-memur kmmına son", '*Soygun paketine karşı direnelim". "Dün Gebze, bugün t'mraniye, yarın sıra kimdeT', "Krizin faturası haîka çıkarfıla- maz" yazılı dövizler taşıdılar Hyatt Regency İstanbul'da ayrıcalıklı bir dünya sizleri bekliyor... Eğlence ve iş dünyasınm sürpriz buluşması. Gelenek ve çagdaşlıgın mükemmel uyumu. Seçkinlik ve zerafetin karşı koyulmaz daveti. Feel the Hyatt touch. R E G E N C Y ! S I A N 8 U l TiSKdesikayetetti TürkiyelLO'ya hesapveriyor ŞÜKRAN SONER Türkiye. Uluslararası Çalış- raa Örgütü ILO'nun genel ku- rulunda sendikal hak ıhlallerin- den hesap vermekten kurtula- madı. Kamu çalışanlannın sen- dikal haklannı vermediğı. çifte barajlar ve grev hakkı önünde- ki engelleri kaldırmadığı için. 12 Eylül hukuku nedenı ile 1983 yılından bu yana sorgu- Iandığı. eskiden imzaladığı ve uymakla yükümiü bulunduğu. 98 ve 111 sayılı sözleşme hü- kümlerı ıhlallerinden. bu yıl da ILO Genel Kurulu gündemine girdı. Durumu sözleşme ıhlalle- rinin görüşüldüğü uzmanlık komitesi 'Aplikasyon'da görü- şülecek. Cencvre'de devam eden Uluslararası Çalışma Örgütü'- nün (ILO) Genel Kurulunda Türk-Iş'ten sonra TISK dc hü- kümetin aldığı son ekonomık kararları eleştirdi. Türkiyc geçen yıl imzaladığı biişia 87 sendikal haklarsözleş- mesi olmak üzere dieer sözleş- melerden ise bu genel kurul için sorumlu tutulamıyor. ILOİlkc- leri gcreği. yeni imzalamış olan ülkelere iç hukuklannı söz ko- nusu sözleşmeye göre düzenle- melcri için biryıllık hazırlık sü- resi tanınıyor. Türkiye. ana- yasa vc yasalardaki sendikal haklaralanınagırençok boyut- lu yasaklan kaldırmazsa. önii- müzdeki yıllarda pek çok söz- leşmeyi bırden çiğnemekten I LO'da çok daha ağır bir konu- ına düşecck. Türkiyc'yi uluslararası plat- formlarda zor durumda bıra- kan ILO'daki konumun düzel- mesi için. anayasa ve yasalann- daki sendikal haklara ilişkin y a- saklann bir an önce kaldınl- ması. çalışanlara grevli toplu- sözleşmesi çağdaş sendikal haklann tanınmasından başka bir çözüm volu görülmüyor. \'enı ILO sözleşmelerinin im- zalanması, olumlu birjest ve se- vinçle karşılanmakla birlikte. ülke iç hukukunun ILO sözleş- meleri doğrultusunda. yasakla- n kaldıran biçımde yeniden dü- /enlenmesi zorunlu görülüyor. ILO Uzmanlar Komitesi ra- porunda, Türkiye'nin daha ön- cekı yıllarda verdiği taahhütleri yerıne getirmediği ve sözleşme ihlallerinin sürdürüldüeü anım- satılıyor. Sendikalann toplu- sözleşme haklannın önündeki ışkolu yiizde 10 ve işyen yüzde 50 barajlannın kaldınlmadığı v urgulanıyor. • Hükümetin. TİSK ve Türk-İş'in bu baraj- lann kalkması yolundabir is- temlennin olmamasının. toplu pazarlık hakkı önündeki birya- sağın durmasının gerekçesi ola- mayacağına işaret ediliyor. Türk hükümctinin gönüllü top- lu pazarlık hakkı için gereken önlemi alacağı umudunun Uz- manlar Komıtesi'nce korıın- duğu belirtiliyor. Türkiye'nin gerek 98 gerekse yeni imzaladığı 87 sayılı ILO sözleşmeleri uvannca kamu ça- lışanlanna toplu pazarlık ve sendikalaşma haklannı tanı- ması gereğinin altı çizilerek. hü- kümetin bu konuda bıryasa ta- sarısı hazırladığını ILÖ'va bil- dırdiği saplanıyor. Ancak kamu çalışanlannın sendikal haklannın hala güvence altına alınmamış olduğu ve örgütlerin sendikal faaliyetlerinin enge- lcndiği gerçeğine de işaret edili- yor. Uzmanlar Komitesi. bir kez daha zorunlu tahkim sistemi- nin. 98 sayılı ILO Sözleşmcsi il- kelerine avkın düştüğü olgu- sunun altını çizıyor. Hüküme- lin. zorunlu tahkim sisteminin ancak zorunlu hallerde ve çok sınırlı kullanıldığı yolundaki sa- vunmasını. sistemi ortadan kal- dıracak yasal değişikliğın yapıl- mamış olmasını üzünlü ile saptıyor ILOŞa şikayet Öte yandan TİSK Genel Sekretcri Kubilay Atasayar, ILO'nın Cenevre'de devam eden Genel Kurulu'nda vaptığı konuşmada. hükümetin son ekonomik kararlannı eleştirdi. Atasayar. "Hükümetin izlediği popülist politikalann ekono- mik kirizi ağırlaştırdığınt. yeni istihdam yaratma gayrctlerini durdurduğunu ve işsizliğin arl- masına neden olduğunu" öne sürdü. Türkiye'dc koalisyon hükümetinin izlediği politikal- ar sonucu işsizliğin arttığını. yeni yatınmlann durduğunu savunan At?sayar. sosyal adel- et hedefinin. büyüme ve istih- dam gibı ekonomik amaçlarla desteklenmesınin şart olduğ- unu ifade etti. TOKTAMIŞ ATEŞ gitmedi. Ancak, Pembegüllü Içişleri ve Adalet bakanlıklan- na "direniş sorunu"nu aktardı. cumhuriyet savcılığına da işçi- ler hakkında suç duyurusunda bulundu. Pembegülü. Gebze Kaymakamı Hayrullah Yıldız ile görüşerek "olaya müdahale edilmesini" istedi. Ancak. şim- diye kadar kaymakamlıktan iş- çiye müdahale olmadı. İşçilenn üyesi olduğu Gcnel- İş Sendıkası Genel Örgütlenme Sekreleri Muharrem Kurt ise di- renişi şöy le özetliyor: "Gebze"de sürdürdüğümüz di- reniş hem Refah Partisi'nin söz- de 'adil düzcni' ile hem de hükü- metin işçi kıvımı yaratan politi- kalarıyla bir hesaplaşmadır." Farklı Düşünceler Salı sabahı Sayın Fikri Sağlar aradı. O günkü yazım- da, Yeni Demokrasi Hareketi ile getirdiğim kimı eleştiri- ler çerçevesi içine kendilerini de sokmama üzülmüşler. "Birilerine çatacaksanız, onlara çatın. Neden beni de araya sokuyorsunuz?" dediler. "Siz benim Kemalizme karşı hiçbir beyanatımı gördünüz mü" diye sordular. Yazı elimin altında değildi. Bu bakımdan kuşkuda kal- dım. Acaba "beyanat" sozcüğünü kullandım mı, dıye düşündüm Ama sonra baktım ki; "Yaptıklanna bakılır- sa..." deyişini kullanmışım. Doğrusu kendımı pek de haksız görmüyorum. Atalarımızın çok güzel deyimleri vardır "Kişinin ay- nası iştir, lafa bakılmaz " derler "Dostunu soyle, kım ol- duğunu soyleyeyim" derler. Bunlara benzer daha nice deyım vardır. Sayın Bakan ve SHP Genel Sekreterı, "İma ettığiniz insan, benim kırk küsur danışmanımdan bıriydi" dedi- ler. "Aynca başdanışmanım filan de değildi. Ben konu- mum ve görevim gereği her turlu düşünceyi dinlerim. Ama sonunda kendi özgun duşuncemi oluştururum." "PekiSayın Bakan" dedim, "sizın ağzınızdan Ataturk- çu olduğunuzu ve demokrasinin önündeki en önemli engel Kemalizmdir 1 gibisinden duşuncelere katılmadı- ğınızı yazabilir miyim?" "Elbette yazabılirsiniz" dediler "Aynca benı de eleş- tirecekseniz, kendi beyanlanm ve bakanlığımın uygula- maları açısından eleştirin." Sayın Fikri Sağlara duyarlılığı ve görüşleri için teşek- kür ettim. Aynca yönetimi altındaki Kültür Bakanlığı'nın çalışmalannı da övdüm. Gerçekten kemikleşmiş ve hat- ta fosilleşmiş bir kadroyla. daha fazla bir şeyler yapma- nın mümkün olamayacağını düşünüyorum Her ne ka- dar, çok sevgılı ve değerli arkadaşım Prof. Emre Kongar kendini "ikı değirmen taşı arasında (yukarda sıyasiler aşağıda bakanhk bürokratlan) ezılen değersiz bir buğ- day tanesine" benzetiyorsa da Kultur Bakanlğı'nın ba- şarılarında onun da katkıları olduğunu düşünüyorum. Birilerine karşı olmak ve eleştırmek... Demokratik bir rejimde elbette herkesin hakkı Karşı olduğunuz, beğenmedığınız. haksız bulduğunuz gorüş ve düşüncelere ve değerlendırmelere elbette karşı çı- karsınız ve eleştirırsiniz Bunu kuru kuruya da yapabilırsıniz "Ben bu goruşe, bu duşunceye, bu değerlendirmeye karşıyım" deyip, işin içinden çıkabılirsinız. Ama biraz bilimsel ve bıraz daha inandırıcı olmak isti- yorsanız, gerekçenızi de açıklarsınız "Ben bu görüşe, bu duşunceye, bu değerlendirmeye karşıyım, çunku..." Hele bu konuda kendi düşünce ve değerlendirmenızi de belirtirsenız, dınleyen, ya da okuyanlar. çok daha net bir değerlendirme yapmaolanağını bulabilirler: "Bence bu işin doğrusu..." Defalarca yazdım. Hiçbir ideolojınin, hiçbir düşıince- nin, hiçbir görüşün; "doğrusu" ya da "yanlışı" olmaz Aynı biçimde "iyısi"yada "kotusu"öe olmaz. Her ıdeo- loji, her düşunce; o ıdeolojiye inanan insan ıçın. o du- şunceye inanan insan için "doğru" ve "iyidir". Hiç kim- se bunun aksini ileri süremez. Aksini söylerse de "Ben- ce... "diye başlaması gerekir. Ancak bir gorüş ya da duşünce doğru olmayan birta- kım iddialar üzerine inşa edilmişse, bu ıddıaların doğru- sunu sergileyebilirsinız. Fakat burada bıle, eğer bir "yo- rum" söz konusuysa. o zaman söyleyecek fazla bir laf kalmaz. Asla polemiğe gırmek ve "insanlarla uğraşmak"iste- miyorum. Zira polemiğin "yazanı bir olçüde tatmın et- mekten ote", hiç kimseye bir yararı olmadığını bılırim. Ama kimı zaman olaylar, ıster istemez polemiğe çekiyor insanı. Yeni Demokrasi Hareketi içinde yer alan ısimlerin ço- ğunu tanıyorum. Önemli bir bolumu. bu toplumun yetiş- tirdiği en niteliklı ve seçkin ınsanlar. Pek çok ortak nok- tam var. Savundukları değerlerın çoğunu paylaşıyorum. Peki, nelerine karşı çıkıyorum? Her şeyden önce, "pişkinliklen'ne Zıra bugün '7/oe- ralizm" adına ortaya koydukları gorüşlerıni, yıllarca "sosyal demokrasi" olarak sundular. Bu görüşleri sos- yal demokrat örgütler içinde egemen kılmaya çalıştılar Pırlanta gibi birsüru genç ınsanın kafasını altüst ettiler. işte buna çok kızıyorum. Yoksa liberal olmalarından ba- na ne... ikinci olarak da "değer bilmezlik" ve "vefasızlıkları- na"; Mustafa Kemal'e karşı olan haksız ve dayanaksız tepkilerine kızıyorum. Türk aydınlanmasının, bu kocaman yürekli mimarına, hem de özgürlükçülük adına, böylesine karsı çıkılmasmı içime sindiremiyorum. Ve "amator" bir tarıhçılik bıriki- minedayanarak. böylesine "büyük /rMa/ara ' ulaşanla- ra "guleyım mi, ağlayayım m/"karar veremiyorum. Ankara yürüyüşü dördüncü gününde ŞELAHATTİN ÖZBOZKURT TARSL'S - Adana Anakent ve Yüreğirılçe belediyelerinden çı- kartılan işçilenn Anka- ra y ürüy üşünde üçüncü gün de geride bırakıldı. Aşın sıcak ncdcnıyle molalannı sıklaştıran işçilere CHP Adana ıl yönetimi tarafından destek verildi. Ycnı otoban TEM yolunun açılmasıyla es- kisi kadar ilgi gönne- ycn cski Tarsus-Anka- ra yolunda (E-5) sa- bahın erken saatlerinde y ürüy üşe geçen yak- laşık 100 kişilık işsız grubu. "Yollar yürii- mekJe aşınmaz" sözüne inat dircnmevi sürdürüyor. Geceyi Tarsus'un ilerisindeki bir pctro! istasyonunda gecele- yen y ürüyüşçüler. petrol istas- yonunda çalışan işçilerden bü- yük yakmlık gördüler. Gece sivrisincklc boğuşıuklannı be- liien işçilenn sözcüsü Cumali Çataltepe, aralannda bir kadın direnişçi bulunduğunu belirte- rek. "Erkeklerden daha daya- nıklılar desem abartma değil" dedi. CHP Adana İl Örgütü dün saat 13.00'te bir grup basın mensubuyla harcket edcrek Tarsus-Pozantı yolunda yürü- yen işçilere ulaştı. Yiyecek ve İşçiler geceyi Tarsus'ta gecirdiler. diğer bazı yardımlarda bulu- nan CHP'liler. parti olarak desteklennin v ol boyunca süre- ccğini söy lediler. Aşın sıcak nedeniyle direniş- çilcrden Yurdanur vc Songül Gül'ün tırnaklannın düşmesi ve hastaneyc kaldınlmalan dıreniştcki ılk llre olarak dcğerlendirildi. İşçiler. "Arka- daşlarımızın tırnaklan söküle- cek sonra tekrar bize katılacak- lar" diyor. Yolda hemen her molada halay çckıp türkü söy- leyen işçiler. gelip geçen araçla- ra da zafer işareti yaparak san- ki "Geliyoruz .\nkara" der gi- biler.