23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
14 NİSAN1994PERŞEMBE**** CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 13 TÜRKİYE'DE DÜNYADA Afyon lAntalya Aydn A ar A 17' Y 14' A 29" A 3 1 ' A 30' Burea A 20' ÇanaMaie A 16" DıyartMtor A 22' Edırne A 2 1 ' Erîunjm Y H ' EstaseMr Istancu! îzmır Konya Samsur Trabzoc Meteorolojı Işlerı Genel Muduriuğunden alınan bılgıye gore, yurdun ku- zeydoğu kesımlerı cok bulırtu Orta veDogu Karaderız ıle Doğu Anadolu'- nun kuzeyı yağmurlu, otekı yerler az bulutlu ve açık gececek Hava sı- caklığı yurdun kuzeydoğu kesımierınde degışmeyecek, otekı yerlerde ar- lacak Denızlenmızde ruzgar Karadenız dekıble vekeşışleme dıgerde- nızlenmızde kıbie ve lodostan 3-5 Batı Karadenız, Marmara ve Ege de 6 ZongUoa* B 18 B kuvvetmde esecek Van Golu nde hava çok bulutlu ve yağmurlu geçecek Londra Maönd Mılanc Mostova Mûrıh Oslo Parıs PraS Rı»ad Roma Vtyana Yağmurlu Bulutlu Sıslı Güneşlı Karlı Patenli defıle 11 nisangüniiNevv York'ta düzenlenen defllede, ünlii modacılar, 1994 sonbahar kreasyonlarını lanıtü. Anna Sui'nin koleksiyonunda. BetseyJohnson'ın parlaksanmini elbisesini tanıtan mankenin, sahneye patenlerleçıkması izleyiciler için hoş birsürpnzoldu. Çocuk çaresiz toprak çaresiz Sudanlı çocuk, açlıktan, kendisinekarşjhep cimrice davranan. yeşil yoksunutoprağa yığılıvermiş. Çocuk çaresiz, toprak çaresiz... Akbaba küçük bedene gözkovmuş. Akbaba bekliyor... Foto muhabiri Kevin Carter"ın. New York Times'taçıkan bu fotoğrafı, !994Pulitzer Ödülü'nedeğer görüldü. GUNDEM MLSTAFA BALBAY L ANKARA- Başbakan Tansu Çiller ABD Başkanı Clinton. IMF, Dünya Bankası ve ABD fılans çevrelerine. "Turkiye'de ekonominin biraz sıkıntıya girdiğını, endişe verecek bır durum olmadığını. Turkıye nin yenıden uluslararası para pıyasaları ile bütünleşmesı ıçın bilgi akışı sağlamayı amaçladığını"söy- lemek üzere Amerıkaya gitti. Çiller özellikle şu cümlenin altını çizdi: "ABD'den kredi sağlamaya gitmiyorum " Cümle doğru. Çiller, ABD'den değil, IMF ve Dünya Bankası - ndan kredi almaya gidıyor. Iki kuruluşun merkezi de ABDde olduğu için bu ülkeye kredi ıçin gitmiş gibi oluyor. Tam Çillerce bir açıklama Gerçek şu ki; Çiller'in ekonomiyi düzlüğe çıkarması için acil taze paraya ihtiyacı var Bu geziden bunu sağlayamazsa. du- rum vahım. llk gelen haberler pek renk vermiyor. IMF Çiller'e oirkaç seçenek sunmayı hedefliyormuş. IMF ve Dünya Ban- kası, hukümetin ekonomi paketini tam olarak uygulamasının zor olduğu görüsünde Çiller. Clinton'la yarım saat kadar baş- başa görüştukten sonra, büyük bır olasılıkla ABD'de yaşayan Türk ışadamı Ahmet Ertegün un evinde finans çevrelerınin de bulunacağı bir yemeğe katılacak Gezi öncesı ABD'ye giden heyette. Demirelin ekonomi danısmanı Prof. Emre Gönensay ın da olması, ziyaretın Çan- kaya destekli olduğunu gösteriyor IMF ve Dünya Bankası'nın Çiller'e sunacağı seçenekler ne olacak? Çiller bunun karşısında nasıl bir tavır sergileyecek? Gururumuzu zedeleyecek bir durum olursa masaya vurup toplantıları yarım bırakacak mû Bunları bugünden itibaren öğrenmeye başlayacağız Biz, bu gelişmeler öncesınde, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirelin "kredi" anılarına kulak verelim içinde sanırız Çil- lere öğütler de var. - Hiç unutmam. Yıl 1954. O zaman tabii, Celal Bayar var. ABD ye gıttı. Dünya Bankası 'ndan kredi isteyecek. Bizim niye- lımiz 100 milyon dolar. O zaman çok para. Yatırım yapacağız. Akşam yemeğinde. çorbalar içildikten sonra konu açılıyor. Dunya Bankası başkanı. Bayar'ın 100 milyon ısteğıni çok bulu- yor, 50 verelim dıyor. Bayar da. Peki o zaman' deyıp, masayı terk ediyor. Tam efe gıbı. Muhteşem bır hareketti o. Ama sonra bıze 10 yıl kredi vermedıler. - 1964. Dunya Bankası'nın uzmanlan ellerinde çantayla bana geldıler. Dedıler, Yaptığımız hatayı biliyoruz, size kredi vermek istiyoruz'. Ağırdan aldım. Siz krediyi şartlı verirsiniz' dedım. Yok dedıler. Konuştuk Ben barajlara para istiyor- dum. Şartım şu oldu. Ben projeyi yapıp size verdiğim an, kre- diyi almış olarak kabul ederim'. Tamam dedıler. Üç baraj yaptık. Sonra yine geldıler. Boğaz Koprusu için de kredi verdi- ler. - Bu tur kuruluşiar kendilerine fazla dayılanılmasını iste- mezler. Her ıstedıklerine de tamam dememek lazım. Yani, sağlam durmak lazım. - 5 nisan kararlarmı beğenirler mı, beğenmezler mi? Şimdı çok tyı bır program yapıp gidersin. adam burun kıvırır. Sana göre. vasat bırprogram yaparsın beğenır. Bu boyledir. Bır Ya- hudi fıkrası anlatayım. Adamın bırı, mağazaya gıtmış. Fincan -îtiyorum' demış. Mağaza sahıbi göstermış. Adam beğenme- <iiş, Bunun kulpu sağda, ben solda istiyorum' demış, çıkmış. Adam, bir Yahudinin işlettiği dükkana gitmiş. Fincan istemiş, bunun da kulpu sağda Yine sormuş, Kulpu solda olan yok mu 9 ' Yahudi biraz düşunmuş, Var' demış. Arka tarafa gitmiş, fincanın kulpunu sola çevirip. müşteriye vermiş... - Turkıye 'deki fundamentalıst akımların ekonomimızi etkile- mesinden endişe duyarım. Eğer bır bahane bulmak isterlerse bunu gosterebilırler. Satırbaşlarıyla Demirelin krediye ilişkin anıları ve görüşleri böyle Yazıişleri MüdürümüzDinçTayanç'ındeyimiyle, bugö- rüşlerin anafikri şu olsa gerek "Bu tür kuruluşiar iyigün dostudur." Anafikrin anafikrini Çiller'in gezi dönüşüne erteleyelim. DSP lıderi Bülent Ecevit de. başbakanlığı döneminde IMF- den az çekmemişti. Çiller havadayken Ecevife sorduk. - Siz ne diyorsunuz, IMF ne yapar? Siz de bu tür olayları ya- şadınız. - Evet, benim başbakanlığım döneminde temaslar oldu. Hat- ta 1979da iki milyar dolarlık iyı bir anlaşma yapmıştık, ama ondan askeri yönetim ve özal yararlandı. IMF ve Dunya Ban- kasının dayatma politikalarının olumlu sonuç vermediği artık pekçok çevrede kabul edilıyor. Çiller'in eski meslektaşları böyle düşünüyor. Onların döne- minden bugüne bırkaç rakam verirsek; dolar 1950-59 arasında üç, 1960-69 arasında dokuz liraydı 1971'de 15, 1980de 69. 1985te (yıl ortalaması) 515, 1990da 2600 lira oldu. 1991 de 4170,1992'de6880.1993de 10 bin 980 liraya çıktı. 1994Ocak'ta 15 bin, martta 20 bin, nisan başında 40 bin, nisan ortasında 35 bin lira oldu... Gidiş nasıl? IMF, 'stand-by'da ısrarh FL AT KOZLUKLU VVASHINGTO.N - Başba- kan Tansu Çiller'ın ABD ziya- reti öncesinde Washington"a gönderdiği dört kişilik heyet, dış kaynak arayışında ilk moral bozucu haberi IMF'den aldı. Finans kuruJuşlanvla temasla- nnı tamamlay an Çiller'in elçile- ri, iki gün boyunca saatler sü- ren toplantılar sonunda Ulusla- rarası Para Fonu (IMF) yöneti- minin. "Stand-by anlaşması kaçuulnıaz. Bu aıilaşmaya va- naşmadığı takdirde. Çiller hükü- metinin para bulması olanaksız göriinüyor" sözleriyle karşılaştı. Heyet. gelişmelerle ilgili ola- rak Başbakan Tansu Çiller'e ABD'ye hareketi öncesinde te- lefonla bilgi verdi. Çiller'in Baş- danışmanı Bü> ükelçi Volkan Vural ile görüşmesinde. IMF'- nin 'stand-by'ın kaçınılmazlığı yönündekı ısranna, "bunu "rensipte kabul ettiğimizi söy- ı>-yin" dediği öğrenildi. IMF. bugün Çiller ile yapıla- cak görüşmede, "stand-bV an- laşmasının çerçevesinin çizile- oeğini belirtti. 'Stand-by'ın kesinleşmesi durumunda IMF'den bir heyet lOgün sonra Türkiye'ye gelecek. 'Stand-by'- ın yürürlüğe girmesi ve Tür- kiye'ye para akması iki aylık bir süreyi bulacak. Başbakanlık Başdanışmanı Büyükelçi Volkan Vural, Cum- hurbaşkanlığı Başdanışmanı Prof.Dr. Emre Gönensay, De\- let Planlama Teşkilatı Müsteşa- n Necati Özfırat ve Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı Dış Ekonomik İlişkiler Genel Mü- dürü Bülent Ozgün'den oluşan heyet, aynca Amerikan Hazine Bakanlığı > etkilileriyle de bir araya aeldi. Kısa adı IMF olan "Liusla- rarası Para Fonu" ve Dünya Bankası'nın üst düze\ yöneti- miyle görüşen Başbakan Tansu Çiller'in dört kişilik resmi heye- ti, yetkili uzmanlarla 5 nisan ta- rihli ekonomik istikrar paketini değerlendirdi. Görüşmeler so- nunda. IMF'nin ne tür bir an- iaşmaya gidılirse eidilsin. Tür- ki\e"\e bir ekip göndermesi ka- rara bağlandı. Söz konusu IMF heyetinin "stand-by'a imza kon- sun konmasın. Ankara'ya gide- rek temaslarda bulunacağı be- lirtildi. Görüşmelerde. bir 'stand-by anlaşmasf nın içereceği rakam- dan söz edilmediği. vanlacak herhangi bir anlaşmaya ilişkin karann. Başbakan Tansu Çil- ler'in bugün IMF Başkam'yla buluşmasında verileceği kayde- dildi. IMF'>le vanlacak bir an- laşma. uluslararası finans ka>- naklan tarafından 'yeşil ışık' olarak kabul edilecek. IngilizlerePKK'dan brifing LONDRA (Cumhuriyet) - PKK'nın sivasi kanadı ERNK'nın Avrupa temsılcisi Kani Yılmaz. İngiltcrc parla- mentosunda düzenlenen özel bir toplantıda İngiliz sivasetçi- lere Güneydoğu sorunu hak- kındaki görüşlerini anlattı. Par- lamento İnsan Haklan Grubu Başkanı Lord Avebury'nin da- vetlisi olarak Londra'ya gelen Kani Yılmaz, İngiltere'nin so- runu Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Konferansı (AGİK) gündemine getirmesini arzula- dıklannı. güvenlik kuvvetleriv- le çatışmalan sırasında Cenev re Sözleşmeleri hükümlerine u>- maya hazır olduklannı belirtti. Böylece PKK'nın görüşleri İn- giltere'de ilk kez parlamento çatısı altında özel nitelikli bir toplantı ile olsa dahi dinleyici bulmuş oldu. İngillere'nin. Kürt sorunu ile tarihsel bağlan olduğunu. bu nedenle konuyla yeniden ilgi- lenmesinin anlamı olacağını be- lirten Kani Yılmaz. parlamen- terlerin sorulannı vanıtladı. Türkiye'ye birçok kez gıden. Günevdoâu'da incelemeler va- pan Lord Avebury de konunun AGİK türü uluslararası kuru- luşlara götürülmesini destekle- di. Lord Avebury'nin. Bosnalı Sırplarla NATO'yu karşı karşı- ya getiren son ola>lan hatırla- tarak. "Türklerin Şırnak ya da CizreŞi bombalamasını önle- mek için NATO, savaş uçağı gönderecek değil. Bu nedenle iş- leyişleri çok ya\aş da olsa insan- ların siirekli öldürüldüğünün bi- lincinde de oisak uluslararası ku- nıluşlardan \ararlanmak ge- rek" demesi dikkat çekti. Şeriatçı-PKKişbirliği EVREN DEĞER GÖKSEL POLAT ANKARA - Bosna-Hcrsek- tekı Sırp katliamını protesto gö- rüntüsü altında. geçen pazar günü Ankara'da yapılan şçriaıçı gösterilerde dikkaı çeken "İslami Büyük Doğu Akıncılar Cephesi" (İB'DA-C)adlı örgüıun. PKK ıle aynı idealleri sav unduğu belırlen- di. Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanarak Milli Güvenlik Kurulu'na sunulan ra- porda. fBDA-C'nin. PKK'nın faaliyetlenni desteklediği ka>- dedilirken. "Örgüt, federatif sis- teme dayalı büyük tslam de\leii içerisinde, PKK'nın kurmayı dü- şündüğü Kürdıstan'ın da ver ala- bileceğini ifade etmektedir" saptamasına ver venldı. Örgütün gelir kavnaklan arasında. içkili yerler. atari salon- lan ve porno fılm ticareti yapan işyerlerinden tehdit yoluyla sağ- lanan haraçlann da bulunduğu bildiriliyor. Cumhuriyet'in edindiği resmi verilere göre. İBDA-C öraü- tünün çekırdeğıni 12 Eylül 1980"- de çalışmalanna son verilen Akınçı Güç (Ak-Güç) oluşturu- vor. Örgüt, 1985 yılında. Ak-Güç içinde yer alan bazı kişiler larat'ı- ndan Necip Fazü Ktsakürek ın "büyükdoğu" fikri çerçevesınde oluşturuldu. Şeriat devleti için si- lahlı mücadelevi savunan bu ör- gütün. dev letın arşivlerinde belir- lenen amacı şöv le: "Fikir olarak İslamın. günü- müzde eşya \e olaylara uygulan- ması gerektiğini ve bu fikrin uygu- lanması için 'İslam birle^ik dc\ lc- tı" oluşturulmasını öngörmektedir. Emperyalizme karşı sataşabile- cek federal de>letlerden oluşan bağımsız birleşik İslam devleti ol- duğuna inanır. Böyle bir doletle Türk'ün, Kürt'ün. Arap'ın. Acem'in yerini bulacağını. diğer Müslümanların sahipsi/ kalmaya- cağını savunmaktadır. Bunun için Turkiye'de bulunan mevcut anayasal düzeni silah /oruyla de- ğiştirerek yerine şeriat kural- larının gecerli olduğu. tiim Orta- doğu üikelerini içine alan hırk>ik İslam dc\ letı" adı altında bir fede- ral devlet kurmayı amaçlamış- lardır." Emnivet Genel Müdürlüğü ta- rafından hazırlanan ve Millı Gü- venlik Kurulu'na sunulan rapora göre. İBDA-C'nin. PKK'ya bakışı ise •jöslc: "İllegal İBDA-C örgütü men- supları. PKK faaliyetlenni destek- lemekte. federatif bir sisteme da- yalı büyük İslam devleti içerisinde PKK'nın kurmayı düşündüğü Kürdistan'ın da yer alabileceği ifa- de edilmektedir. Ayrıca bu gruba mensup olanlar, Şiiliği mezhep olarak kabul etmeyerek İran dev- rimini benimsememektedirler. Hizbullahi gnıbun. İran modelin- İBDA-C'nln bazı eylemlerl Örgütün. 1992 yılına kadar saptanan belli başlı evlemleri ise şöyle: • 08.11.1989: Sultanahmeı'te vasadışı gösteri. • 24.11.1989: Ayasofva'nın ibadete açılması için gösteri. • 17.01.1990: Zaman gazetesi başvazan Fehmi Koru'nun dövül- mesi. • 12.02.1990: İstanbul Kağıthane İmam Haiip Lısesj'ne siyasi içerikli vazılar yazılması. • 29.01.1991: İstanbul Bevazıt Camii önünde kanunsuzgösteri. • 10.09.1990: Konya'da p'ankart asmak. • 27.03.1990: Ankara Kocatepe Camii'nde kılınan teravi namazı- ndan sonra izinsiz gösten ve bildin dağıtılmasi. • 16.02.1992: Saat 03.00sıralannda Nejat Sankoç'aait işkembecı dükkanına, ramazan ayında çalıştıklan ıçın molotof kokteyli atı- Iması. • 27.2.1992: Fatih Karagümrük'tedergi kurşunlanması. • 7.2.1992: Kardeşler Birahanesi'ne molotof kokteyli atılması ve kurşunlanması. • 6.3.1992: Saat 15.45'de polis memuru Ayhan Çarkın ıle silahlı müsademeye eirilmesi. • II. 3.1992: Saat 00.45"te Engın Dursun'a ait bakkal dükkanının kurşunlanması ve molotof atılması. • 27.3.1992: Saat 11.45'te İstanbul Ünıversitesi Edebiyaı Fakül- tesi kantininde Şükrü Semıh Bakkal adlı öerencinin varalanmaM. • 203 1992: Saat 22 30 sıralannda Sanayi Mahallesi'"nde molotof kokteyli atılması. • 5.4.1992: Hizbullahçı olarak nitelendirdıklcri kıraathaneve baskın. •9.11.1992: İstanbul İmam Hatip Lısesi'ne molotof kokıeylı atı- lması ve kundaklanması den esinlenmesi ve aynı zamanda PKK ile çattşma ortamına girme- si. her iki iİlegal örgütlenmenin dini kesimde yer almasına rağ- men. birbirlerine karşı sempati duymamalartna sebep olmak- tadır. Hatta sempati bir tarafa, iki İslami grup arasında zamanla si- lahlı çatışmaların dahi çıkabilece- ği değerlendirilmektedir. Her iki gnıbun, görüşleri doğnıltusunda yavın yapan dergilerde, birbirleri- ne ağır şekilde sataştıklan. itham- larda bulunduklan göriilmektedir. İki grubun da radikal İslami ke- simde illegal faaliyet ve şiddeti esas alan bir mücadeleyi benim- semelerine rağmen. aralannda bü- yük göriiş ayrılıklan mevcuttur." Silahlı hücreler Raporlara göre. İBDA-C ör- gütü. görünüşte vasal olan. Ta- raf. Ak-Hu/ur, Kıvam-ı Hukuk, Elif. Ref-Ref.SİAR gibı kuruluş- larda örgüılendi. Geniş halk kıt- lclenne ulaşabümek için yurtiçin- de Ankara. Amasya. Bursa. Elazığ. Erzinean. Er/urum. Kah- ramanmaraş. Koııva. Trabzon. Van. Şanlıurfa, Bıngöl ıllerinde örgütlenen İBDA-Ç'nin. yurıdışında da Almanya ve İsviç- re'de büroları bulunuyor. Örgülün liderliğini. "Komu- tan" kod adı ve Salih Mirzabe- yoğlu sahte ismini kullanan Salih Izzet Erdiş v apıy or. Resmi belgelere göre, örgütün eylem karar kurulunu. Kazım Al- bayrak ve Ali Osman Zor oluştu- ruyor. Eylem kadrosu ise "İslam Kısas Kıt'aları (İKK). İslam Kısas Timi (İKT) v e İslam Gerilla Ordu- su (İGO)" gıbı silahlı hücreleri kapsıyor. Örgüt. finans kaynağını "atari salonları. içkili yerler ve porno film oynatan »e satan" verlerden tehdiı voluylu sağlıyor. Örgüt. tehditlere karşın. haraç vermeyen işyerlerine ise bombalı ve silahlı evlemler düzenliyor. İBDA-C soruşturması Gorajde'dekı Sırp katliamını prote.sto mitingi görümüsü altın- da düzenlenen şcriatçı gösleriden sonra Ankara'da gözaltına alı- nan radikal ^eriatçı örgüt Mamı Büvük Doğu Akmcılan Ccphesı (İBDA-C) iıvesi mililanlarıvla ıl- gıli soruşturmada polis. örgütün hüere sislemini çözmcye çalışı- vor. L sldii7cv bır emniyet yetkilisı. "Gözaltındaki kişilerin hücre sis- temi içerisindeki rolünü belirieme- yeçalışıyoru/. Bunun için 15 günlük gö/etim süresini sonuna kadar kullanma düşüncesindevi/" dedı. Acı reçeteye Diyanet'ten destek ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Hukümetin, zam vağmuru ıle birlikte açıklanan ekonomik istikrar paketi çerçevesinde ka- muda tasarruf alarmı vermesınin ardından. Diyanet İşleri Baş- kanlığı da Türkiye genelindeki tüm camilerde okutuîmak üzere "israf ve zararlan" konulu bir hutbe hazırlatarak vatandaşlara tutumlu olmalan çağnsında bu- lundu. Ömrünü ve servetini ivi değer- lendiremevenlerin öbür dünyada da hesap verecekleri vurgulanan hutbede. modava uymak için borca girmenin de "israf olduğu anlatılıvor. Diyanet İşleri Başkanı \leh- met Nuri Vılmaz. dün yaptığı açı- klamada. Türkıve'nın içinde bu- lunduğu ekonomik bunalımın at- latılmasında. toplumun her kesi- mıne büyük fedakarlıklar duştü- ğünü bciırterck. "Alınacak güzel neticeler, devlet-millet işbiriiğinin ve milli dayanışmanın en güzei ör- neğini teşkil edecektir" dedi. Diyanet İşleri Başkanlığfnca hazırlatılarak yann Türkıye'deki tüm camilerde okutulmak üzere il müftülüklenne göndenlen hut- bede. Kuran'ı Kenm'dc yer alan israfa ilişkin avetlerden örnekler verildi. İslam dınınde israfın haram sayıldığı vurgulanan hutbede. israf örneklerı de şöyle siralandı. "Fazladan yanan ampülleri söndürmemek israftır. Yaya gi- dilecek yere otomobille gitmek. toplu taşıma vasıtaları ile gidile- bileeek yere özel otomobille git- mek israftır. Özellikle, petrolünün çoğunu dışardan ithal eden millet için daha büyük israftır. Çalışan insanların. zamanı tam manası ile değerlendirmemesi israftır. Mus- luk ve çeşmeden boşuna akıp giden su israftır." Yurtta^lardaıı tulumlu ol- malan ıstenen hutbedeaynea. "is- rafın zararlarının sadece düny ada- kindeıı ibaret olmadığf' da v urgu- landı. K.Irak'a sınırötesi harekât ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - PKKya karşı sürdürü- len operasyonlann Kuzey Irak sınırlanna da kaydınldığı öğre- nildi. Edinilen bilgiye göre. dün Kuzey Irak'a giren kara birlik- lerine. Kuzev Iraklı liderlerden Mesut Barzani'nin peşmergele- ri de destek verdi. Komandola- nn Kuzey Irak'ta 5 kilometre kadar ilerlediğı öğrenildi. Kara harekâtına hava birliklennın de katıldığı belirıildi. Operasyonla ilgili aynntılı bilgi alınamadı. AÇIK Yİ'KSEK ÖĞRETIM KOŞESİ YANITLAR SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU 1-B, 2-C, 3-C. 4-A, 5-A. 6-D, 7-D, 8-C. 9-E. 10-C. 11-C. 12-C İKTİSADİKALKINMA 1-B. 2-C 3-C. 4-A 5-A. 6-A. 7-D. 8-C. 9-A, 10-B, 11-C. 12-A, 13-D 14-B. 15-C, 16-B. 17-D 18-D 19-A. 20-B OLAYLARIN AKDINUAKİ GERÇEK • Baftarafı 1. Sayfada yanda taklitçi. eğreti iktidar, diğer yanda huzuru, adil dü- zeni savunan halk ve Refah var. Işte savaşan tarafların karakteri bu!.." Demek ki Türkiye "adil dü- zen olmazsa. olmaz" nokta- sına geldi; geçiş ille de ola- cak ama, gerekirse kanla bu iş gerçekleştirilecek... Erbakan'ın sözleri nasıl yo- rumlanabilir?.. Denebilir ki RP Genel Baş- kam'nın zaten dengesizliğe dönük duran kişiliği, seçim zaferi'yle büsbütün şiraze- sinden çıkmıştır. Ya da artık kendisini gerçekten o kadar güçlü görüyor ki baklayı ağ- zından çıkarmak zamanının geldiğini düşünüyor. Bır üçüncü olasılık daha var: Er- bakan demeye getiriyor ki "Biz bu iş tatlı olsun diyoruz; ama, bunu kabul etmezseniz. bizi aşıp bu amaca kanla ula- şacak şeriatçı guçler var.'' Her üç yaklaşım veya yo- rum sonucu değiştirmez. Yaşanan olguyu ve "geli- yorum" diye bağıra bağıra gündemin birinci maddesine yazılan sorunu görmezlikten gelmek. Türkiye'nin gelecek kuşaklarma karşı cinayet iş- lemekle eşanlamlı düzeye gelmiştir. Erbakan. laik Türkiye Cum- hunyeti'ni "adil düzen" mas- kesı altında şeriat düzenine doğru sürüklemek istiyor; bu yoldaki sorumluluğunu iyi bi- liyor, üstlendiği davanın ada- mıdır; ama. laik Türkiye Cumhuriyetinı savunmak, korumak, yaşatmak sorumlu- luğunu üstlenen partiler, ku- ruluşiar. kişiler kendilerini biliyorlar mı? Ve görevlerini yapıyorlar mı?.. Türkiye Büyük Millet Mecli- si ne yapıyor?.. Ne yapacak? Atatürk'ün uygar dünyaya ibret dersi ol- sun diye müze yaptığı Aya- sofya'nın tekrar camiye dö- nüştürülmesi için gerekli girişimi gündemine alıyor... Hayır, bu gidiş. gidiş de- ğil!.. • • • Vehbi Koç'tanbirliğe çağn • Ba$tarafı I. Sayfada askeri ve koalisyon ıdareleri dö- nemlerini yaşadığını behrten Koç. Türkiye'nin yaşadığı sıkıntılan örneklerıvle anlattı. Günümü/ds Türkiye'nin büyük bır sıkıntıya gırmek üzere oldu- ğıına dikkaı çeken Koç. "Güney- doğu'da terorizmin tahribatı çok büyüktür. Ekonomide çÖ7üm bek- leyen meseleler vardır. Memleke- timiz iç ve dış siyasi tehlikelerle karşı karşıyadır. Türkiye aşağı yukarı 10 yılda bir ekonomik ve si- yasi kriz içine girmiştir. Ama her seferinde bu krizleri atlatmıştır" dedi. Türkıyenın öncekılerden daha büyük bir ekonomik krize girdığine dikkat çeken Koç. açı- klamasında daha sonra şu görüş- lere yer verdi: "Bu dunımun halli için Çiller hükümeti, "ekonomik önlemler uygulama planı'nı hazırlamış ve bunu 5 Nisan 1994 günü kamuo- yuna duy urmuştur. Bu plan çok iy i hazırlanır ve kısa sürede uygula- maya konulabilirse neticeleri an- cak tedricen 2 senede görülebilir. Kamuoyu bugünkü ekonomik ba- direden nasıl çıkılaeağı hususunda henüz tam bir fikir sahibi ola- mamıştır. Türk ekonomisinin bu hale gelmesinde kim veya kimlerin mesul olduğunu bugün münakaşa etmenin hiçbir faydası yoktur. Bu planın noksan tarafları olabilir. Ay rıntıları üzerinde dikkatle çalışılmahdır. Cumhurbaşkanı- mı/ın. Başbakanımızın parti lider- lerimizin ve milletvekillerimizin bu plana her türlü desteği vermeleri ve sahip çıkrpaları gerekir. Basının ve televizyoniarın da bu konuda müspet katkılarının ol- ması ve kamuoyunu doğru yönlen- dirmeleri icap eder. Plan hakkında işçi ve işveren sendikalarımn, TOBB ve Tl'SİAD başkanlannın görüşleri alındıktan sonra. memle- ketimizin dış itibarının yeniden kazaınlması için gereken dış te- maslann yapılmasında fayda vardır. Bilhassa, vergi düzenleme- lerinde. bütçe harcamalarının kısı- tlanmasında nelerin yapılacağı, K İT'lerden hangilerine de» am edi- leceği. hangilerinin özelleştirilece- ği. hangilerinin kapatılacağı. kısa- cası devletin ekonomideki payının nasıl küçültüleceği konusunda TBMM'de bulunan parti başkan- lannın yardım ve desteklerinin sağlanmasma ihtiyaç vardır. Bü- Jün millet vergilendirilirken devlet- teki israf durdunılmadığı ve KİT- lerin zararlarının azaltılması husu- sunda karara varılmadığı takdirde muvaffak olunamaz. \erilecek vergiler KİT'lerin zararlarının ka- patılmasında kullanılırsa hiçbir zaman başarılı olunamaz. Planın muvaffak oiabilmesi için yüklerin eşit bir şekilde dağıtt- Iması ve uyguianması lazımdır. l ygulamadan katiyen dönüş y apı- Imamalıdır. Bu p)anın dikkatli bir şekilde uyguianması ve tüm ke- simlerin katkı ve desteğinin sağ- lanması ve tergi venneyenlerin vergi verir hale getirilmesi halinde, serbest piyasa şartlarında başarı- ya ulaşacağı ve başkaca tedbir ve tasarnıfa gerek kalmayacağı ka- naatindeyim. Türk milleti büyük bir milettir. Bu işin memleket için faydalı ola- cağına inandığı takdirde. her türlü fedakarlığı yapar. Biıiik ve bara- berlik içinde herkes üzerine düşen görevi yerine getirirse Türk mille- tinin, bu meselenin de üstesinden geleceğine inanıyorum." Çiller: Sıra demokratikleşmede • Baştarafı I. Sayfada bulunan ve oldukça heyecanlı görünen Tayyip Erdoğan'ın Çil- ler ile el sıkışması. dikkat çekti. Başbakan Çiller daha sonra Devlet Konukevi'nde gazeteci- lere bazı açıkiamalarda bulundu ve ABD'de gerçekleştireceğı te- maslarla ilgili bilgi verdı. Çiller şunlan söyledi: "Bu seyahatin ana amacı, Eli VViesel N'akfı'nda yapılacak bir törene konuşmacı olarak katıl- maktır. İnsanlık için yapılan söz konusu tören ve davete. Hillary Clinton da katılacak. Daha son- ra, V\ashington'a geçeceğim ve Başkan Clinton'la Beyaz Saray'- da bir görüşmem olacak. Hemen ardından ise finans çevreleriyle bazı görüşmelerim olacak." ABD zıyaretinın. t'mans çev- releriyle yapacağı konuşnialar çevçevesinde. Türkiye'ye bir kre- di isıemınde bulunmak amacını laşımadığını ısrarla behrten Çil- ler sözlerini jövle sürdürdü: "Ziyaretimin amacı, kredi iste- mek değil. bunun daha da ötesin- de. Türkiye'nin yeniden para pi- yasalarıyla bütünleşmesi için ge- rekli olan bütün bilgi akımını ye- niden sağlay abilmektir. Biliyor- sunu/ ülkemizde bir iktisadi sıkıntı dönemi vardır. Bunu aş- mak için gerekli bütün önlemleri alıyoruz. l lusça bir dayanışma içinde bu önlemleri beraberce gö- türeceğiz ve mutlaka aşacağız. Hiç kimsenin bu konuda hiçbir kuşkusu olmasın. Önümüzdeki günlerde bazı inişlerimi/ çıkışlan- mız olabilir. Ama bunu aşmakta kararlıy ız. Gerekli önlemler alınmtştır. Bir süre bazı sıkıntı- larımız olacaktır, ancak dediğim gibi hiç kimsenin kuşkusu ol- masın. Türkiy e'nin önü son derece açıktır. Türkiye bir büyük devlet- tir. Aldığımız istikrar önlemlerini diğer ülkelere ve finans çevreleri- ne yakından anlatacağım ve çok kapsamlı olarak bu işin üzerine ciddiyetle ve kararlılıkla gittiği- mi/ konusunda kendilerini bilgi- lendireceğim. Amacımız Türki- ye'nin tekrar dünya para piyasa- İarıyla entegre olmasıdır. birleş- mesidir ve normal şartların işle- mesidir. Bu olacaktır. Hiç kimse bundan en ufak bir kuşku duy- masın. şüpheye düşmesin. Bu ka- rarlılığımızı bu vesileyle bütün düny ay a anlatmay a bir fırsat bul- muş olacağız." Ekonomik sorun- lardan sözederken anıden laıklik konusuna geçen Çiller'in. "Türki- y e ay m zamanda laik bir ülkcdir »e Türkiye Cumhuriyeti laik ola- rak kalacaktır. Bir rejim tartıs- ması yoktur" sözlenni. hemen ar- kasmda bulunan RP'li İstanbul Büyükşchır Beledıve Başkanı Tayyip Erdoğan'ın "dikkatli" bir bıçımdc dinlediği görüldü. ABD gezİMiıin ekonomik ko- ııular dışmda. Türkıye'deki de- mokraııkleşme çalışmalarının dünya kamuoyuna daha yakı- ndan aktanlması açısından da önem taşıdığına dikkan çeken Çiller konuşmasını şöyle tanıam- iadı 'Bazen dışandan ülkemizi an- lamak zor olabilir, ama diğer ül- kelere anlatacağımız bir diğer me- sele de Türkiye'nin demokratik- leşme alanında atacağı diğer adı- mİar olacaktır. Sayın Kara- yalçın'la Ankara'dan aynlmadan önce göriiştük. Dönüşümde. bü- tün ülkevi kapsayacak olan bir demokratik önlemler paketini be- raberce kendisiyle ilan edeceğiz. Hukuk devleti içerisinde ve bu devlet çerçevesinde demokrasinin kapsamını daha da genişletecek olan bir dizi önlemi Türkiye ala- caktır. Esasen bunlar, koalisyon protokolümüzde de olan önlem- lerdir. Bunlann üzerine de gayet kararlılıkla gideceğiz. Türkiye demokratik bir ülkedir. Bu konu- da çok yol almıştır ve yol almaya devam edecektir. İktisadi sıkıntılanmız vardır. Ama bunlan aşmak için de çok önemli önlemle- ri almış bulunuyoruz ve ulusça desteklemekteyiz. Türkiye'nin önü, önümüzdeki günlerde. y ıllar- da giderek daha da açılacak ve ön- der bir ülke olarak dünyadaki ye- rini alacaktır." TH\'ye ait tarifeli bir uçakla saat 09.İO'da ABD'ye hareket eden Çiller. pazar günü Türkiye'- ye döneceğini açıkiadı. Şeriat yanlıları kıskaea alındı • Bajtarafi I. Sayfada vapılan çalışmalarda da. geçen pazar günü gerçekleşıırilen ey- lemlerin niçin önceden haber aİı- namadığı üzerinde duruluyor. Pazar günkü ey lemin organıze ni- teliği dikkate alınarak. ıstihbarat örgüılerinin bunu niçin öneeden öğrenemediği ve yetkılı makam- ları bılgılendirmedığı araştırılı- yor. Bu araştırnıa kapsamında. özellikle İçişlerı Bakanlığı teşki- latı içinde bu gruplarla ilişkisi olabilecek kadrolar ınecleniyor. Laiklik karşıtı grupların çcmbere alınmabi kapsamında yürütülen çalışmalar. şu alanları kapsıyor: • Istihbarat birimleri. bu gruplann içinde yer alan ve va- sadışı faaliyetıe bulunan kadro- ları belirliyor. Bu çalışma ıle şeri- at yanhlarının milıtan kadroları- na darbe vurulması hedenenıyor. • Şeriatçı gruplann finans kavnaklan belirlenıyor. Bu belır- lcmenın ardından. PKK'da oldu- ğu gibı. bu grupların finans kay- naklannın kurutulması ıçin hare- keie geçilecek. Çalışma. yurtdışı- ndan gelen rınansmanın yanısıra. y urtiçindeki gelir kaynaklannı da kapsıyor. • RP'lı belediyeler de sıkı de- netime alınıyor. Bu belediyeler- den şeriatçı niilitanlann beslen- mesinin önlenmesı amaçlanıyor. Bu kapsamda şehircilik ba- kanlığınırt kuruluşuna hız verili- yor. Koalisyon ortağı SHP'de bulunan şehircilik bakanlığının kurulması konusunun Bakanlar Kurulu'na DYP'li bakanlar ta- rafından getirildiği belirliliyor. • En kupsamlı çalışma Milli Eğılım Bakanlığı ıçın yapılıyor. Bir süredir devam ettiği belirle- nen çalışmalarda. bu bakanlığın MHP ve RP kadrolannın ege- menlığıne girmesi dikkat çekiyor. Sessızce yürütülen çalışmada. bu kadrolann yenilenmesinin yanısıra eğitim sisteminde köklü değişıklikler yapılmasının yer aldığı bildiriliyor. Bu çalışma so- nucunda. imam-hatip okul- larının sayısının azaltılması. bu okullardan mezun olanlann her yüksek eğitim programına gitme- mesı gbi kararlann gündeme ge- lebileceği belirtiliyor. • P«ar günkü olay ın önceden habcr ilınamaması da gözönün- de bulundurularak. İçişleri Ba- kanhğndaki çalışmanın kap- ^amı senişletiliyor. Bu bakanlı- kta özellikle kil'it noktalarda gö- revlılerm laiklik karşıtı gruplarla yakın!:klan inceleniyor. Kadro incelenesinin yanısıra laiklik karşın örgütlerin durumlan ve buniarla mücadele için izlenecek yöntenı üzerinde de duruluyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear