Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
14 ŞUBAT1994PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLEREV DEVAMI 15
TÜRKİYE DE DÜNYADA
Adana
Afyon
A^rı
Ankara
Antalya
Aydın
Bursa
Ç&nakKale
D'yarbakır
Ed ırne
Erzurum
Esfcışehır
Istanbul
izmır
Kars
Kocıya
Samsun
Trabzon
Zortguıdak
B 12 4
8 0 - -5
K - 1 ' -9
B 0 ' -4
B 11 • 3
B 12" 4
B 4 ' 0
K 3" 0
B 8 -
2
K 2 ' -6
K -3 '-10
B 1" -6'
K 4 * -1
B 10 ' 3 '
K -4"-12'
B 2'
B 2
K 2'
B 1 '
Meteorolojı Işlerı Gene! Mudur'uğu nden aiınan bılgıye gore butun
bölgelerımızparçalrvecokbulutlu Doğu Karadenız DoğuAnadolu-
nun kuzey ve doğusu ıle Trakya ıle Marmara m batısı yağışlı
geçecek Yağışlar. karla karışık yağmur ve kar şekMnde olacak
Denızlerımızde ruzgar Akdenız de gunbatısı ve lodos Doğu
Karadenızde gunbatısı ve karayel dığer denızlenmızde yıldız ve
poyrazdan 3-5 kuvvetınde saatte-10-21 denız mılı hızla esecek Van
Golu nde hava, kar yağışlı geçecek
Arrsterdam
Amman
Atına
Bağdat
Bonn
Brufcsel
Cenevre
Cezaytr
Franfcfuri
Lefkosa
Petersbiırg
Londra
Madnd
Mılano
Moskova
Munıh
Oslo
Pans
Prag
Rıyad
Ftoma
Vtyana
B 3
B 18
Y 10
B 20"
8 4 '
B 3
K 2
Y 16
B 4"
B 16*
B-15"
B 7"
Y 15'
Y 10"
B-15
B 4
B - 8 '
8 6 '
B -1 -
A 2 4 -
Y 10'
B 0"
j Yağmurlu Bulutlu Sıslı Guneşlı Karlı
Alman
birlikleri
çekiliyor
Somali'de görev yapan
BM BanşGücü'ne
bağlı Alman asker,
onu eve götürecek olan
Köln firkateynınin
başkent Mogadişu'da
limanagınşini
gözlüyor. Köln gemi-
siyle hafta sonunda
Kenya'ya doğru yola
çıkan 102 Alman
askeri. Somali'den
aynlan ilk Alman
birliğini
oluşturuyordu.
Vietnam'da
'Cennet ve
Cehennem'
Ünlü ABD'li yönetmen
Oliver Stone'un
Vietnam'ı konu alan
son fılmi "Cennet ve
Cehennem'"de bir baba
• ile kızını canlandıran
Dr. Haing Ngor ve Hiep
Thi Le. fılmden
duygusal bir sahnede
görülüyor. Dr. Ngor,
"ÖldürenTarlalar"
fılmindeki rolüyle Oscar
ödülünü almıştı.
OLAYLARIN
ARDINDAKİ
GERÇEK
• Baştarafi 1. Sayfada
Bu yöntemin saymakla biV
mez sakıncaları vardır.
öyle ki bu yolda seferberlik
yarışı bir kez başladı mı, Er-
bakan'ı da pişman edecek
gelişmeler olacaktır; çünkü
din adına açılan yeşil bayrağı
RP'nin elinden kapacakolan-
lar sırada beklemektedir.
DYP Genel Başkan Yar-
dımcısı Kıratlıoğlu, Suudi
Arabistan'dan açılan parasal
destek konusunda, Refah
Partisi'nin seçimler için "akıl
almaz harcamalar" yaptığını
belirterek "Devletin verdiği
paralarbelli, harcamalar bel-
li. Bunun arasmda bulunan
anormal durum, partilere bir
kara paranın gelmesiyle izah
edilebilir" demiştir.
Hiç kuşkusuz Suudi Arabis-
tan'ın Refah Partisi'ne tanıdı-
ğı 5 bin kişilik "hac konten-
janı"run anlamı ve içeriği
konusunda Erbakanın dün
yaptığı basın toplantısı da bir
aydınhk getırememiştir; ilk
kez Cumhuriyet'in ortaya attı-
ğı bu sorunun çözümlenmesı
için gerekli açıklama yapıla-
mamıştır Bir yabancı devle-
tin, Türkiye'deki bir siyasal
partiye kaşının gözünün hatı-
rına parasal destek sağlaya-
mayacağı açıktır. RP'nin
kamuoyu önünde hesap ver-
mesi gerekiyor. işin yasalar
karşısındaki boyutu, ayn bir
dosyanın açılması demektir.
Suudi Arabistan, Refah
Partisi'ne ya da yan örgütlerı-
ne büyük bir parasal destek
içeriğini taşıyan "hackonten-
janı'ru neden veriyor? Bu
maddi desteğin karşılığında
ne sağlıyor? Seriatı anayasal
düzen sayan Suudi Arabis-
tan, Türkiye'de ne yapmak
istiyor?
Sayın Erbakan, Suudi Ara-
bistan'la Refah Partisi ara-
sındaki maddi ilişkiyi dünkü
basın toplarrtısında "itiraf"
etmiştir ama, konuyu bütün
boyutlarıyla daha açık-seçik
ortaya koymak kaçınılmaz bir
görev oluşturuyor.
'Refah'ınseçimharcamalarışaibelf
• Baştarafi 1.Sayfada
> apılabileceğini belirlemiştir >e
bağış miktarları bellidir. De>le-
tin verdiği seçim parası bellidir.
Bir de harcamalar belli. Bunun
arasında bulunan anormal du-
rum, partilere bir kara paranın
gelmesi ile izah edilebilir. Parti-
lerin harcaması kanun çerçoe-
sinde takibe alınmalıdır. Bu hu-
susta yetkilileri uyarıyorum, gö-
reve davet ediyorum."
SHP Genel Başkanı Murat
Karayalçın da, dün Eskişehir"-
de Odunpazarı Meydanı'ndaki
mitingde yaptığı konuşmanın
son bölümünde RP"ye yüklen-
di. ANAP'ın 1989 yılında gaze-
te ilanlanyla yurttaşlan tehdit
ettiğini anımsatan Karayalçın,
şunlan söyledi:
"ANAP, yeniden halkı tehdit
ediyor. "Ben gelmezsem. RPge-
lır' diye. Öcü olarak RP'yi gös-
teriyor. Geç de olsa, ANAP'ın
hidayete ermesini, memnuniyet-
le karşıladım. SHP laiklikle ıîgi-
Ü masaya vurduğunda sessiz ka-
lanlar. şimdi 'Aman' diyorlar.
Refah geliyor. Hiç kimse, bu
propagandalara kanmasın. Re-
fah gelmejecek. ANAP da gel-
meyecek. SHP geliyor, gele-
cek."
Karayalçın, "Türkiye laiktir.
laik kalacak" sloganlan atan
topluluğa, "Ağzınıza sağlık"
dedi.
SHP'nin, ne RP'ye, ne
ANAP"a fırsat bırakacağını
vurgulayan Karayalçın. sözle-
rini şöylesürdürdü:
"Bazı arkadaşlarımız bizi, ka-
tı laiklikle suçluyor. Laikliğin
katLsı, yumuşağı olur mu? Ata-
tiirkçülüğün katısı. yumuşağı
olur mu? 'Ne ilişkisi var laiklik
konusunun yerel seçimlerle0
'
deniyor. Konya'da kadınlar. a\-
rı otobüslere bindiriliyor. Kadın-
ların ayrı yaşaması isteniyor.
Atatürk Türkiyesi'nde bu ol-
maz. Buna izin vermeviz. Sıvas'-
ta 37 yurttaşımızı, tekbir sesJeri
aralarında yaktılar. 500 bin do-
larlık çek lafı dolaşıyor. Bunla-
rın ivediUkle ortaya çıkması ge-
rekiyor.
Yine ortada bir hac konten-
janı lafı dolaşıyor. Neden Türki-
ye Cumhuriyeti'ne kontenjan \e-
rümivor da, Refah'a veriliyor?
Hangi nedenle \eriüyor? Refah,
adil dü/enin bir örneğini bize
gösterebilir mi? Ne menem şey
bu adil düzen? Acaba Suudi Ara-
bistan'ı mı kastediyorlar, İran'ı
mı kastediyorlar? Bilsinler ki,
Türkiye İran olmay acaktır,
Türkiye Suudi Arabistan olma-
vacaktır."
Erbakan: Hac kontenjanını hayır için istedim
• Baştarafi 1.Sayfada
\ önelten gazeteciye. "Lğraş ba-
kalım. ıspanaktan yağ çıkara-
mazsın" vanıtını vermekle ye-
ıındı. Erbakan. partisinin be'le-
dı>e başkan adaylannı açıkla-
mak üzere. dün bir basın top-
lantısı düzenledi. Adaylann
açıklanmasının ardından. par-
tisıne Suudi Arabistan tarafı-
ndan sağlanan 5 bin kişilik ek
hac kontenjanı ve Libya'dan
yapılan bağışlara ilışkin soru-
İan yanıtlayan Erbakan. dolar
vardımı konusunda, "Bunlara
gülüp geçiyorum. RP en şeffaf
partidir. Mason çevrelerin uy-
durmalarıdır bunlar" savını dile
getırdi. Suudi Arabistan'dan ek
hac kotenjanı istedığıni "itiraf"
eden Erbakan. "Hac ihtiyacının
karşılanmasını insani bir görev
olarak görinoruz. Cumhurbaş-
kanı, Başbakan etkili olamamış.
Işçi liderleri Ekonomiye ^seçim gölgesr düşüyor
• Baştarafi 1.Sayfada J •* t? O ^ JI Baştarafi l.Sayfada
oldu. tşimi kaybetme>eyim kuş-
kusu, arzulanan mücadelenin veri-
lememesine neden olmuştur. Çö-
züm. demokratikkşmededir" dı>e
konuştu. DİSK Genel Başkanı
Kemal Nebioğlu da. 12 EylüPden
sonra. işçi sendikalannın sus-
kunluğunun itibar kaybına ne-
den olduğuna değinerek. "Işçi-
lerdeki sendikal harekete karşı
oluşan kuşku giderilmeli. Bu da,
tabanın söz ve karar sahibi ol-
masıyla giderilebilir" görüşünü
savundu. Nebioğlu. örgütlen-
mede en büyük korkunun issiz
kalmak olduğunu vurguladı-
Türkiye Işveren Sendikalan
Konfederasyonu (TfSK) Genel
Sekreten Kubılay Atasayar. ni-
teliğin yükselmesiyle birlikte. işçı-
nin. menfaatlannı sendikada
görmedığını, iş bulan kışinin, ışi-
nı korumak zorunda olduğunu
ifadeetü.
Türk-İş Başkanı Meral. işve-
renlerin, işçi ücretlerini düşük
tutmak amaayla sendikal gücü
kırmak istediklenni. bunu da ta-
şeronlaştırma yoluyla gerçekleş-
tirdiklerini savundu. Meral. şö\le
konuştu:
"400 bin isverinden 360 bini, 1
ile 9 kişi arasında işçi çalıştırıyor.
Tasamıfu teşvik, konut edindirme
foou ödemhor, düşük ücretle işçi
çalıştınyor, vergi, sigorta primi
kaçuıyor. 9 kişilik işyerlerine scn-
dikalar da giremiyor. Bu. 1 miho-
nun üzerinde bir potansiyel. İşsiz-
lik oranı fazia. İşveren, istediği
sayıda. istediği ücrette, istediği iş-
çiyi bulabiliyor. İşçi, tş istediği za-
man, işveren, sendika\a girmeme-
sini istiyor. İşe giren işçi, bir müd-
det sonra sömüriildüğünü anlıyor.
Bu sefer sendika\a üye oluyor.
Sendikaya üye olduğunun ertesi
günü kapı dışan çıkarılıvor. Ge-
oeMe özel sektörde, 'Sendikaya
üye olsam mı. olmasam mı? Cye
olursam ne olur: İşimden olu-
rum. Cye olmazsam ne olur: Sö-
mürülürüm' büyük bir işçi kitlesi
şu anbu bocalamanuı içinde."
Hak-İş Başkam Necati Çelik, ye-
nileşen teknoloji, işten çıkar-
malar ve özelleştirme rüzgannın
işçiyi baskı altında tuttuğunu, hat-
ta sindirdiğjni dile getirdi.
ÇeUk, 1989-1990 yılındaki
bahar eylemlerinin, bir kısım işçi
ücretlerinin düzeyini yükselttiği-
ni anımsatarak, şöyle konuştu.
"Ücretleri geçim se>iyesine ula-
şan emekçilerde. bir reha>et, dur-
gunluk oluşmuştur. İ cretler. ge-
çim se>iyesine taşınınca, işçiler,
'İşimi kaybetmeyeyim' diye pasi-
fize olmuştur. Türkiye'de iş bul-
mak, aslanın midesinde. Herkes
işini korumak istemekte. do-
layısıyla. sendikal mücadele de
kıinlnıaktadır."
DİSK Başkanı Kemal Nebi-
oğlu. sendika'.ann itibar kaybı-
nın, 12 Eylül sonrası Hak-İş ve
Türk-İş'e bağlı sendikalann sus-
kun kalmasıyla başladığını söyle-
di. Nebioğlu. şunlan savundu:
"lşçiye gidip, gerçek sendikal
mücadelenin, çalışmanın ne ol-
duğunu anlattığınız >akit, sendi-
kaya sahip çıkma dönemi de başlı-
yor. Bu aşınmayı gidermemiz
İazım. Bu da, tabanın söz \e karar
sahibi olnıa ilkesinin hayata geçi-
rUmesiyle giderilebilir. Konfede-
ras>onİann, 12 Eylül yasalanna
gerçekten karşı çıkmalanyla ger-
çekleşebilir. Geçmişte verilen e>-
rensel mücadelerie dün\a işçi
stnıfuıın kazanımlan var. Bu ka-
zaounlar, özgürlükleri içeriyor.
Onlarm, yeniden mücadelelerle
değiL bir mutabakatla ülkeye taşı-
nması İazım."
• Baştarafi 1.Sayfada
Merkez Bankası'nda tuttuklan
yasal karşılık yükümlülüklenne
ilişkin karann da geri alındığını
anımsatan yetkili. "Burada da
bankalar baskı vaptı, sistem
tekrar değiştirildi. Her gücü ye-
ten, hükümete gidip kararları
değiştirtiyor. Şu kritik ortam-
da, devlete elini vuran geri alı-
yor" dedi.
Hükümetin yeni bır istikrar
paketi hazırlamasırun geçerlilı-
ğinin tartışılacağını belirten yet-
kili. "Kararlar alınsa bile bir iki
giin sonra değişir. Çünkü etkili
bir istikrar paketi, acı reçete içe-
recektir. Bu da birçok grubun
işine gelmez. Onlar da, hüküme-
te baskı yapıp seçim öncesinde
kararları değiştirebilirler gibi
görünüyor" değerlendırmesinı
yaptı.
Hazine ve Dış Ticaret Müste-
şarlığfnın (HDTM) geçen haf-
ta düzenledıği bir yıl vadeli Ha-
zine bonosu ihalesinde net 125
faiz vermesi. ekonomi çevrele-
rindeendışe \arattı.
Merkez Bankası yetkilisi.
Hazine ihalesı için "Bir y ıl vade-
li bonoya yüzde 125 faiz verilme-
si, Hazine'nin bu yılın enflasyo-
nunu yüzde 100'ün üstünde dü-
şündüğünün bir göstergesidir"
yorumunu yaptı.
HDTM'den bir yetkili ise;
yüksek faizli ihalelerin. yüksek
enflasyon beklenıisine da>an-
madığını belirterek. "Faiz oran-
larındaki yükseklik, yalnızca pi-
yasadaki arz-talep dengesûiin
bir sonucu. Böyle bir beklenti
yok"dedi. Hazıne'nin bu hafta.
47. 90 ve 111 günlük üç ayn
Hazine bonosu ihalesiyle piya-
saya müdahale edeceğini anla-
tan yetkili. pıvasadaki TL faz-
lalığının kesinlikle gen çekilece-
ğini, herhangi bir dengesizliğin
söz konusu olmayacağını be-
lirtti. Hükümetin, ekonomiyi
dengeye sokmak ve faiz oran-
lanna istikrar getirmek için iki
seçeneği olduğunu kaydeden
yetkili. "Hükünıet \a enflasyo-
nu yükseiterek reel faizleri den-
geye getirir ya da faiz oranlarını
düşürerek istikrarı sağlar" dedi.
Patlamada ihbar tartışması Okullar tatil
M Baştarafi 1.Sayfada
buk kısa zamanda olay yerine
müdahale edin" diye azarlama-
sı. olay \erine geç müdahale
edildiğini ortaya çıkardı.
Dikkate alınmadı
Kartal Cumhuriyet Sa\cısı
Bektaş Ilıkgöz, olaydan sonra
Terörle Mücadele Şube Mü-
dürü'yle görüştüğünu. müdürün
kendisine. çöp bidonuna konu-
lan bombayı gören istasyondakı
bir görev linın Tuzla Emniyeti'ne
telefon açarak şüpheli bir paket
bırakıldığını bildirdiğini. ancak
ekipler yetişmeden bombanın
patladığını söylediğıni bildirdi.
Ilıkgöz. "İhbar yapıldı ama dik-
kate alınmadı" dedi. İlk soruştur-
ma aşamasında yanlış bılgılendır-
melenn olduğunu söyleyen
Pendık Cumhuriyet Başsavcısı
Durmuş Yargı ise şunlan söv ledi:
"Patlama sonucu yaralüar en
yakın hastane olan Kartal Devlet
Hastanesi'ne kaldınlmıştı. Teda-
\iler sırasında Kartal'da nöbetçi
olan sayın sa\cımız da hastanede
bilgi topladı. Ola\dan önce emni-
yete ve savcılığa bomba konulduğu
yolunda ihbar ulaşmamıştır" dedi.
Tuzla ve Pendik'te gerek emnı-
yet. gerekse savcılığa. bomba
konulması veya herhangi bir ör-
gütün olayı üstlenmesiyle ilgıli
hıçbir ihbar ulaşmadığını \ urgu-
layan savcı, patlamanın duyul-
masından sonra bır bayan tara-
fından telefonla ihbarda bulunul-
duğunun anlaşıldığını bildirdi.
Yargı. bunun üzerine dört daki-
ka içinde bölgeemniyet birimleri-
nın olay yerine ulaşarak, gerekli
araştırma ve kurtarma çahşmala-
nna başladığını söv ledi.
Terörle Mücadele Şubesi ekip-
lennin önceki gün bombalama-
nın ardından Istanbul'un çeşitli
bölgelerinde başlattığı operas-
yonlarda, şüpheli görünen çok
sayıda kişivı gözaltına aldığı öğ-
renildi. Yetkililer. operasyonla-
nn sürdüğünü belirtti.
Patlamada ölen erler Murat
Tuncer, İsmail Kaya, Osman Boz-
dağlıoğlu ile yedek subav öğrencı-
lcn Ekrem Okutan ve Cüne>t
Güden'ın cenazelennın bugün îs-
tanbul'da düzenlenecek törenın
ardından toprağa verilmek üzere
memleketlenne göndenleceği bıl-
dınldi.
Olayda varalanan ve kaldınl-
dığı hastanede ölen bir sivilın
kimliği ise henüz belirlenemedi.
Patlamanın ardından Haydar-
paşa GATA Asken Hastanesi ve
Kartal Devlet Hastanesi'ne kal-
dınlan yaralılann durumunun ıyi
olduğu açıklandı. Kartal Devlet
Hastanesi'nın yoğun bakım ser-
vısinde bulunan bır yaralının
hayatı tehlıke>i atlattığı belirtildı.
Dığer yaralılann da Kartal'dan
GATA'va göndenldığı öğrenildı.
Çöp kutuları kaldırıldı
İstanbul Valisi Hayri Kozakçı-
oğlu'nun. halkın kalabalık oldu-
ğu yerlerdeki çöp kutulannın
kaldınlacağını açıklaması üzeri-
ne. dün toplu taşıma istasyonla-
nndaki çöp kutusu ve bidonlan-
nın kaldınîdığı görüldü.
GATA'da bulunan yarahlan
zivaret eden Devlet Bakanı Yüdı-
nm Aktuna, 1994 vılının bölücü
terör örgütü içm "ölüm yıh" ola-
cağını söyledi.
Aktuna. ziyaretinden sonra
vaptığı açıklamada. hastanede 15
asteğmen adayı. iki onbaşı ve altı
er olmak üzere toplam 23 yaralı-
nın bulunduğunu belirtti. Kartal
Devlet Hastanesf nde de yaralı üç
erin bulunduğunu ifade eden Ak-
tuna. toplam varalı savısının 26
olduğunu söyledi.
Yaralılarla tek tek görüştuğu-
nü belinen Aktuna. şunlan söyle-
di:
Çoğu bacaktan
"Gençlerimizin çoğu bacakla-
rından \ aralanmış, ama hastanede
gerekli müdahaleler vapılmış.
Şimdi hepsinin sağbk durumu çok
iyi.
Sadece Kartal De\let Hasta-
nesi'nde karaciğerinden \ aralan-
mış bir arkadaşımız >ar. Ameliyat
sonrasında buraya nakledilmiş.
Onun da hayati tehlikesi \ok."
Saraybosna'da masum insan-
lan katleden Sırplar ıle bölücü
örgüt üveleri arasında fark bu-
lunmadığını vurgulayan Aktuna.
kimsenın insanlan öldürerek
amacına ulaşamayacağını anlat-
tı. Başbakan Tansu ÇiUer'in de
"geçmiş obun " dileklennı jaralı-
lara ileten Aktuna, şöyle devam
etti:
"1994 yıh içinde bölücü terör
örgütünün kökünü kazı\acağımızı
açıkladık. Aldığımız önlemler ve
uygulamalar da bu doğnıltuda.
Belki de akılları sıra Zeii Kampı'-
nı yok etmemize karşı bir tepki
gösterijorlar. Ama ne \aparlarsa
vapsınlar. Tiirk devletinin karşı-
smida direnmeye güçleri yetmeye-
cektir. Kesinkes bunları tepeleye-
ceğiz. Zaten bunun farkında
oldukları için Tiirk halkında panik
varatacak eylemlere «irişivorlar.
Ama bunda başarılı olamayacak-
lar. 1994 \dı, cinayet şebekesi için
'ölüm MII" olacaktır."
TOPRINCESS
The 3 Laws o/King Mario
No: 1 Keep your pants on
No:2 Don'tplayaround
No: 3 Tell lorrş tofix the phone
because I care about you!
1 \ ' i " v
ÛNİVERSİTEYE HAZIRUK
SINAVA
1-E
2-D
3-C
4-C
5-A
6-B
7-D
8-A
DOGRU
TURKÇE 9
9-A
10- D
11-A
12- E
13-A
14- D
15- D
16- B
17-A
18-A
19-E
20- O
21-A
22-A
23- C
24-A
25- E
26- B
27-B
28- C
29-A
30- D
31-A
32- B
ASLI,
Bahçıvanın köpeklerini
ayartıp kirazlan
çaldım. Hadi
yiyelim.
\\T\VLAVA
İki ra>ı gbıyız
bırtrenyolunun
>akınolması
neşıdeğışlınr
son ı:>tas> onun
DÖRDLNCİ
CANCAN'ım
seniçok
seviyorum.
S.M.
Erol Her zaman.
Hilal.
Haber Merkezi- Soğuk ve ya-
ğışlı hava, başta doğu bolgeleri
olmak üzere tüm \urdu etkisi
altına aldı. Doğu Anadolu Böl-
gesi"nde kar ve tipi nedenıyle
yüzlerce köyle ulaşım kesilirken
Istanbul'da da önceki gece baş-
layan kar y ağışı hav atı felce uğ-
rattı. İstanbul ve Çanakkale
Boğazı'ndaki şiddetli fırtına ve
kar yağışı, deniz ulaşımını da
aksattı. İstanbul'da ilk ve orta
dereceli okullar bugün tatıl
edildi.
Doğu Anadolu Bölgesi'ni et-
kisi altına alan kar ve tipi nede-
niyle Erzurum. Ağn. Iğdır Er-
zincan ve Kars'a bağlı 300 köy
ve mezranın şehir merkezivle
olan ulaşım bağlantılan kesildi.
Yetkililer, bölgede kar kalınlı-
ğının 1.5 metre olarak tespit
edildiğini, kapalı yollann açıl-
ması için ekiplerin aralıksız ça-
lıştığını kaydettiler.
İstanbul'da kar
Ilık ve kurak bir kış mevsımi
vaşayan İstanbul'un da yüksek
kesimleri dün karla kaplandı.
Önceki gece başlavan ve dün
bütün gün sürîn kar yağışı, za-
man zaman tipiye dönüştü ve
tüm kenti etkiledi. Kar kalınlığı
kentin yüksek kesimlerinde 10
cm'ye kadar ulaştı. Türkiye De-
nizcilik İşletmeleri'ne bağlı Şe-
hir Hatlan'nda vapur seferleri
zaman zaman gecikmeli olarak
yapıldı. Boğaziçi ve Fatih Sul-
tan Mehmet köprülerinde dün
akşam saatlerinde buzlanma
nedeniyle trafık bır süre tıkan-
dı. Meteorolojı Genel Müdür-
lüğü'nden alınan bilgiye göre
kar yağışı bugün ve yann da et-
kisıni sürdürecek. Hava sıcaklı-
ğı ise İstanbul'da 3 derece dola- '
vında olacak.
ABD donuyor
Türkiye. mevsım normalle-
rinde olan soğuk ve yağışlı ha-
vadan etkilenirken Amerikalı-
lar son üçaydaikinci kezvüzyı-
lın en şiddetli kar ve soğuk ha-
vası ile mücadele ediyor. Was-
hington muhabirimiz Fuat
Kozluklu'nun haberine göre.
başkent VVashıngton başta ol-
mak üzere, ülkenın güneyinden
kuzey doğusuna Arkansas.
Alabama. Nevv Jersey. Ver-
mont, Kuzey Carolina ve Ge-
ria eyaletlerinde yaşam adeta
Felç oldu. Washington'da has-
tane eczane. polis ve ıtfaıye dı-
şındaki tüm birimler tatil edildi.
Devlet daireleri de faaliyetlerinı
durdurdu. Kötü hava koşullan
nedenıyle gecen pazar günün-
den bu yana 26 kışinin yaşamı-
nı yitirdiği yüzlerce kişinin de
varalandığı kaydedildi.
ben oldum. Bunda bağıracak ne
var" dedi. Hac kontenjanının
arttınlması için şahsi olarak ri-
cada bulunduğunu belirten Er-
bakan şöyle konuştu:
"Avrupa'da bir Müslüman
annesiyle beraber hacca gitmek
istiyor. Hac mukaddes bir irade.
Annesi burada oturuyor, o ora-
da. Annesi tek başına gidemez.
O işçi A\nıpa
1
daki organizas-
yon ile hacca gidiyor. Annesini
de götürmek istivor. Bunun ça-
resi de i^te oradaki işçilerimjzin
yakın akrabalarını da beraberle-
rinde görürmeleri için imkan te-
min edilmesidir. Bunlar bizim
şahsi konumumu/dan ileri geli-
yor. Bunların mali vönüyle RP'-
nin uzaktan > akından hiçbir ilgi-
si yoktur. A>rupa'daki bütün bu
Müslüman insanlar hacca git-
mek için bana geldiler. ünlara
kontenjan alınması için de y ıllar-
dan beri ben uğraştım. 25 yıldan
beri *Bu Müslümanlann da
hacca gitmesi için imkan veri-
niz° dedim. Ve oradaki Müslü-
manlar çok şükür 25 yüdır hacca
gidiyor. Buradaki işçilerimizin
kendi akrabalarıyla hacca git-
melerini temin için de ben şahıs
olarak aracı olmak için gayret
sarfetmeyi her zaman vazife bil-
mişimdir."
Mıllıyet gazetesı yazan Yal-
çın Doğan, dünkü yazısında RP
lıden Erbakan"ın. "Avrupa
Müslümanları Konferansı"nda
Libya ajanı Ammar Haribe ile
van yana oturduğunu belirte-
rek Haribe-Erbakan ilişkisine
dıkkat çekti. Libya'nın Ankara
Büyükelçiliği Halk Kültür Bü-
rosu'nda çabşan Haribe ile
RP'ye 500 bin dolar bağış ya-
pan "İslama Çağrı Teşkilatı"
arasındaki ilişkiye değinen Do-
ğan. Erbakan ve Haribe'nin
konferansta ortak bildiri sun-
duklannı açıkladı. Ortak bildi-
nde. İslama Çağn Teşkilatf na
teşekkür edildiğine değinen
Doğan. "Erbakan ile bu cemiyet
arasında hangi maddi bağlantı-
lar var"di\esordu.
Erbakan. basın toplantısında
kendisine bu konuda soru so-
rulması üzerine. "İstanbul'da
Vicdana Cağrı Cemiyeti, ha-
hamları, papazları bır araya ge-
tirdi bir şey denilmedi. Ama için-
de İslam kelimesi bulunan bir ce-
miyet olunca gürültü kopartı-
yorsunuz" yanıtmı verdi.
OzerÇiller'in
• Baştarafi 1.Sayfada
ğerler kargaşasına çekilen bi-
revlenn, dığer yandan ekono-
mik bir savaş içine itildiğini be-
lirten Özer Çiller. kitabında şu
görüşlere yer veriyor:
"Böyle bir ortamda kişisel
mutluluk, refah ve başarıya ulaş-
nıa çabası da yok gibi... Ancak
bütün bu konularda devletin ol-
duğu kadar. bireyin de sorumlu-
lukları var. Bireyin haklannı ko-
rumak, yine bireye bağlıdır.
Toplumu oluşturan tek tek biz-
ler. cesaretle parmak kaldırıp,
haklarımızı aramalıyız. Bunu
yaparken belirli bir akılcılığa ve
denge unsuruna da dikkat etmek
zorundayız. Bireyin hakkını ko-
ruyalım derken ülkemizi mace-
raİara götürecek gelişmelerden
de kaçınmak gerekır."
Bireylerin gelişmesine katkı-
da bulunmanın bir yolunun da,
onlan mutluluk ve başan sanatı
konusunda aydınlatmak oldu-
ğuna işaret eden Çiller. çeşitli
başlıklar altında topladığı ki-
tabının ilk bölümünde. ya-
şamın 4 temel taşını "yaşamı ve
mutluluğu tanımlamak" "akıl
gücünü olumlu düşünerek kul-
lanmak, hayal etmcyi bilmek ve
yaratıcı olmak". "daima iç hu-
zurlu olmak" ve "etkin çalı-
şmak" olarak sıralıyor.
Mehmet liuri Yilmaz:
Kral Fahd
Refahı kolladıKEMAL YXRTERİ
ANKARA- Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yıunaz, Su-
udi Arabistan yöneüminin, devlete tanınan kota dışında Türki-
ye'deki kunıluşlara ek hac kontenjanı vermesinin "Hac Proto-
kolü"ne aykın olduğunu. bu konuda uyanlan Riyad'dan bilgi
alınamadığını söyledi. Yılmaz, RP'ye ek hac kontenjanı sağla-
yan Suudi Arabistan'ın; Türkiye'nin hac kontenjanını arttırma
istemini, Kral Fahd ile görüşmesuıe ve bu konuda Cumhurbaş-
kanı Süleyman Demirel'in de araya girmesine karşın reddettiği-
ni bildirdi.
Yılmaz. Suudi Arabistan'ın tüm ısrarlanna rağmen, hac kon-
tenjanını arttırmaya yanaşmadığına dikkat çekti. Cumhuriyet'-
in konuya ilişkin sorulannı yanıtlayan Yılmaz. şu bilgileri verdi:
"Biz hac bakanıyla bir protokol imzaladık. Protokolde 'Bu
sene mılvonda bir, 60 bin hacı getirebilırsıniz" dediler. 8 bin de
yurtdışında bulunanlar için \erdiler. Toplam 68 bin kontenjan
tamdılar. 'Toplam 68 bin hacı götünme hakkında sahıpsınız" de-
diler. Tabii, biz bu kontenjanın arttınlması için çok tsrar ettik.
'Mümkün değıl' dediler. Kral ile görüştüm. "Mümkün değıl"
dedi. Sayın Cumhurbaşkanı da araya girdi, mümkün olmadı. Pro-
tokolde, "Yurtıçinden ve yurtdışından hacca gidecek olan kişi-
lerden Türkive Diyanet İşleri Başkanlığı sorumludur" deniliyor.
Yani ev kirası ödenmezse bizi sonımlu hıruyorlar. Bir hadise oldu-
ğu zaman bizi sonımlu tutacaklar. Biri ölürse biz sonımlu ola-
cağız. O zaman, "Bizden başka muhatap tanımadığınıza göre,
başkalanna da kontenjan tanımanız doğru olmaz' dedik." Türk
hacı aday lannın. üçüncü ülkeler araalığıyla Suudi Arabistan'a
götürüldüğünü doğrulayan Yılmaz. şöyle devam etti:
"Geçen sene olduğu gibi. Mosko>a'dan götürdü bir şirket. Vize
aldı, hacdarı buradan taşıdı. Sonra biz sıkıntıya düştük. Ne de
olsa tatandaşımız. Bunları uzun uzun anlattık. Bu sene Milli Gö-
rüş'e ya da başka teşkilata verilip \eriunediğini bilmhorum. Bize
resmi bir şey gelmedi. Suudi Arabistan Bü> ükelçiliği Ue konuştuk.
Oraya da bir yazı geünenûş. Ama öyle sövleniyor."
Soruşturma Çiller'den
• Baştarafi 1.Sayfada
na dikkat çekerek, "Beşiktaş Serencebey Yokuşu üzerindeki
25 bin 243 metrekarelik çok değerli bir arsanın karşılığında
Emekli Sandığı'na yüzde 12 hisse >ermek düşündüriicüdür"
dediler. Buna benzer bir olayın ANAP İstanbul Milletvekili
Halit Dumankaya ile ilgili dosyada da görüldüğüne dikkat
çeken yetkililer. şunlan söylediler:
"Mülkiyeti, V akıflar Genel Müdürlüğü'ne ait olan İstanbul
Kozyatağfndaki bir arsanın ANAP İstanbul Milletvekili Ha-
lit Dumankav a'va verilmesi olayında, Başbakanlık Teftiş Ku-
rulu; \ akıflar Genel Müdürlüğü'ne, arsası karşılığında yal-
nızca yüzde 35 pay tanınmasmı, oran olarak çok düşük bulinuş
ve dosyavı savcılığa sevketmişti. Bu dosyada yüzde 35 oranı
düşük bulunuyor. Conrad Oteli'nde ise Emekli Sandığı'na
verilen hisse yüzde 12. Yani, çok çok düşük."
Erdal Aksoy'un şırketının, Conrad Otelı'nin vapımı için
kredi aldığını. kredi karşılığında Emekli Sandığı'nın arsasını
ipotek ettiğini anımsatan yetkililer, bu konunun da araştınl-
ması gerektıeini belirttiler.
Sırp kasaplara ders
• Baştarafi 1.Sayfada
başkan adayı Zülfü Lıvanelı.
dün SHP Bayrampaşa ilçe ör-
gütünün. "Bosna-Hersek'teki
Sırp katiiamını protesto etmek"
amacıvla düzenlediği toplantıya
katıldı. Bayrampaşa Kapalı
Spor Salonu'nda. coşkulu bir
kalabahğın karşıladığı Çetin ve
Livaneli, ilk olarak Tekirdağ'-
daki Bosna Mülteci Kampı Ço-
cuk Korosu'nun söyledığı. "Ba-
bam dağlarda savaşıyor", "Sa-
vaşın başladığı günün sabahı" v e
"Hey sevgili güzel Bosna" adlı
şarkılan dinledı.
Toplantıya aynca. SHP İs-
tanbul İl Başkanı Yiiksel Çen-
gel, SHP Bavrampaşa İlçe Baş-
kanı Kemal Aytaç. SHP Bay-
rampaşa Belediyesi başkan
adayı Yalçın Karakaya ve Yu-
goslavya Göçmenleri Yardım-
laşma Derneği (YGYD) Baş-
kanı Zahid Gürdal da katıldılar
"Bosna-Hersek parçalana-
maz", "Zafer Bosna halkının-
dır", "Bosna-Hersek katliamı
durdurulsun", "L'ygar Avrupa
nerede?", "BM'yi göreve çağın-
yoruz" yazıb pankartlann asıl-
dığı salonda ilk konuşmayı ya-
pan. YGYD Başkanı Zahid
Gürdal. dünya kamuoyunun.
Sarayevo'yu yalnız bıraktığını
ve bu gerçeği kimsenin unutma-
ması gerektiğine dikkat çeke-
rek. "Bu, başlangıçta bir din sa-
vaşı değildi. Oradaki olay. ba-
ğımsızlığı Birleşmiş Milletler'ce
tescil edilen bir üikeye, dışarıdan
yapılan insanlık dışı bir saldırıv-
dı. Ancak maalesef, bugün ora-
daki katliam bir din savaşına
doğru gidiyor" dedi. Zülfü Li-
vaneli ise. "Burada, içimizde ya-
nan ateş, aslında Bosna'daki
ateştir. Tüm dünyanın kalbi
Bosna'da atmalıdır" diyerek
başladığı konuşmasında sözle-
rini şö>lesürdürdü:
"Bosna'daki katliam, insanlı-
ipn ve yüzyüm yüz karası, büyük
ayıbıdır. Vietnam halkı bağım-
sızlık mücadelesinde başarıya
ulaştı. Biz de bu mücadeleyi,
Kurtuluş Savaşı'nda dişimizle.
tırnağımızla verdik. Dünyadaki
tüm bu umarsızlık \e duyarsızlı-
ğa karşın, Bosnalıların kahra-
manca direnişi zafere ulaşacak-
tır. Zulme, Sırp kasaplarına
karşı sürdüriilen mücadele bav-
rağı > ükselecektir. Çünkü, fs-
panva'da Franko, İtalva'da
Mussolini, Almanva'da ise Hit-
ler faşizmi insanlığa >enildi.
Bosna'da da bu zafer yaşana-
cak. Çünkü. 'Babam dağlarda
savaşıyor' diyen şu önümüzdeki
üç meiek gibi küçük kızın yüre-
ğindeki insanlık sevgisi, oradaki
Sırp kasaplannın silahlarından
daha güçlüdür. L'ygar, gelişmiş
ve kahraman kardeşlerimiz,
Sırplara dersini verecektir."
Jirinovski geliyor
• Baştarafi 1.Sayfada
Türkiye'nin etrafının düş-
manlanv la çevrili olduğuna işa-
ret eden Jirinovski. şu görüşlen
savundu:
"Türkiye'nin Kürtlerle. Yu-
nanlılarla. Kıbnslılarla, Make-
donyalılarla. Suriyelilerle, Er-
menilerle ve Irakla problemi var.
Eğer Türkiye sa> aşırsa. bu onun
sonu olur. Aynı şey İran için de
geçerlidir. Hepsinin sonu Afga-
nistan'a benzer."
20-30 yıl içinde Türkiye ile
İran'ın bulunduğu bölgelerin
bir çöl haline geleceğini ve bu-
ralarda hasta insanlann dolaş-
maya başlayacağını da iddia
eden Jirinovski. "O zaman bü-
tün dünya Ruslara seslenerek,
onlara yardım edin diyecek" di-
ye konuştu. Jirinovski. 20-30 yıl
içinde güneydeki haritalann de-
ğişeceği iddiasını da yinelerken.
"Ruslar, en iyi sınır olan deniz sı-
nırına kavuşacaktır" dedi.
Yakın bir gelecekte. Türkiye,
İran, Afganistan, Orta Asya ve
Kafkasya'da milyonlarca insa-
nın öleceği kehanetinde de bu-
lunan Jirinovski, "Bütün bunla-
nn sorumlusu, Batı demokrasisi
olacaktır" diye ekledi.