23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
27ARAUK1994SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER AraJOztekin toprağa veriWi ! • Istanbul Haber Serviâ- ; Geçirdiği kalp knzi nedeniyle 1 kaJdınldığı hastanede i kurtanlamayarak yaşamıru ! yitiren Türk Emniyet I Teşkilatı Vakfı (TEYEV) ; Genel Sekreteri ve DYP ; İstanbul eski İl Başkanı ; Maral Öztekin'in kardeşi ! Aral Öztekin İstanbul'da 1 toprağavenldi.45yaşında ' yaşamını yitiren Öztekin'in cenazesi Teşvikiye Camii'nde kıiınan öğle namazmın ardından Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa yerildi. Cenaze törenine Aral Öztekin'in ailesı, sinema şanatçısı Kadırİnarur, DYP İl Başkanı Rasim Cinisli ve üst düzey emnıyet yetkilileri kaüldılar. (Fotoğraf: YILMAZ KARABACAK) Devlet Bakanlığı'na atama • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın'ın Dışişleri Bakanlığı görevini üstlenmesinin ardından boşalan Devlet Bakanlığı görevine Ganantep Milletvekili Bahattin Alagöz atandı Başbakanlık Basın Merkezi'nden yapılan açıklamada, Dışişleri Bakanı Murat Karayalçın'ın 4060 sayüı kanun ile oluşturulan Başbakan Yardımcıbğı görevini yürütmesinin kararlaştınldığı bildınldi. Atamalara ilışkin Başbakanlık tezkerelerinin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafındanda onaylandığı belirtildi. Boyner- Berlusconi benzetmesi • ANKARA (UBA)- ttalya'da bır yıldız gibi parlayan ve ıktidara gelen, ancak bu iktıdannı 7 ay sürdürebilen Berlusconi ile Türkiye'de parti kurarak 'Iktidara geliyoruz' diyen Cem Boyner arasında büyük benzerliİcler oldugu öne sürüldü. ttalva'da eskı Maliye Bakanı Prof. Luıgi Spaventa, "Boynerler, Berlusconıler ıktidara gelırler, ama fazla kalamazlar" dedi. Berlusconi ve Boyner gıbilere öncelikle medya gerektıgını belirten Prof. Spaventa. geçen hafta Türkiye'de konferanslar verdi, Aydınlık gazetesme görüşlerini açıkladı. Atatûrkün Ankara'ya geiişt • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Atatürk'ün " Ankara'ya gelişinin 75. yıldönümü bugün törenlerle İcutlanacak. Kutlamalar nedeniyle Atatürk'ün direktifleriyle kurulan Ankara Kulübü Derneği üyeleri ve Ankara Kulübü seymenleri ilk olarak Anıtkabir'i ziyaret ederek mozoleye çelenk bırakacaklar. Atatürk'ü 1919 yılında karşılayan seymenlerin çocuklan ve torunlanndan oluşan seymen alayı, Genelkurmay kavşağından valilik binasına kadar seymen zeybeği oynayacakJar. Ankara Kulübü Demeği'nin geleneksel olarak düzenlediği "Ankara Gecesi" de SheratonOteli'nde gerçekleşü rilecek. Çffler yribaşınöa Karabök'te • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tansu Çiller yeni yıla Karabük'te demir-çelik işçileriyle girecek. Başbakanİık Basın Merkezi'nden yapılan açıklamada, Çiller'in katılımıyla Karabük Demir Çelik Fabrikalan Salonu'nda bir yılbaşı balosu düzenleneceği ve MiÜi Piyango'nun yılbaşı özel çekiüşinin de burada yapılacağı bildınldi. Açıklamada, yılbaşı balosunun TRT tarafından canlı olarak yayımlanacağı kaydedildi. Karayalçın, önceden bir uzlaşma olmaması halinde aday olacağını açıkladı Muhalifler aday peşindeOktay'dM Marayafçtr'a etetörfc SHP Grup Başkanı Seyfi Oktav, hönu, Örkan, Kumbapaataşc Aydm Güven Gürkan, "Adayhk Genel Başkan Karayalçın'ı eleştirirken, "Kurultayda her zamanki niyetim yok" derken, Onur Kumbaracıbaşı, lider adayhğı gibi savsaklama yanhsıydı, deîege kararlıhğını gösterdi. Lider ve konusunda, "înönü'ye kurultayda büyük tezahürat yapıîdı. Kabul çatı konusunda delege karannı verir" dedi. eder mi bilmiyorum, ama olabilir" değerlendirmesıni yaptı. TÜREYKÖSE ANKARA -SHP ile CHP arasında 28 ocakta yapılacak bütünleşme kurultayı önce- sinde, liderlık ve çatı kulisle- _ nyogunlaştı. SHP lıderi Mu- rat Karayalçın, dün merkez yürütme ku- rulu (M YK) toplantısında "Eğer önceden bir uzlaşma obnazsa aday olacağun" der- ken, parti içı muhalefetın temsilcileri, ıkı liderin dışında üçüncü bir isim ortaya çı- karma arayışlannı yoğunlaştırdılar. Mu- halifler, Dışişleri eskı Bakanı Miimtaz SoysaJ ile Içel Milletvekili Aydın Güven Gürkanarasında karar venlebıleceğım bildirdiler. SHP Grup Başkanı Seyfi Ok- tay, Karayalçın'ın kurultaydakı tavnnı eleştirirken, Içel Milletvekili Aydın Gu ven Gürkan. "Şu anda adaylık niyerinı yok, parti kendisi >ararianmak isterse dü- şünürüm" dedi. Bayındırlık eskı Bakanı Onur Kumbaracıbaşı da kurultayda Er- dal tnönü'ye göstenlen ilgiye dikkat çe- kerek ''Olabilir. Kendisi kabul eder mi bil- mıyorum, ama delegenin tezahürab bü- yüktü" görüşünü dile getirdi. SHP ve CHP kurultaylannda birlik ka- rannın alınmasının ardından. gözler 28 ocakta yapılacak bütünleşme kurultayına çevnldi. SHP lıderi Karayalçın, dün MYK toplantısında. kurultaydakı tavn- nın yanlış anlaşıldığını. kendisınin başın- den beri birleşme içın mücadele ettiğıni anlattı. Edınilen bılgiye göre Karayalçın, "Eğer önceden bir uzlaşma olmazsa ku- rultayda aday olacağım. Tüm VIYK'nin desteğini arkamda hissetmek Lsterim. An- cak bu kişisel bir konu değü, partinin ge- teciğiyle ilgili. Bu nedenle daha farklı bir tavır içine girebüecek MYK üvelerine kt- nlmam" dedi. Karayalçın'ın aynca, hü- kümetin performansının önümüzdek gün- lerdegiderek yükseleceği görüşünü ıfade ettıgi ögrenıldı. Lider aranıyor MYK'de kurultay değerlendirilirken, TBMM'de Grup Başkanı Seyfi Oktay'ın SHP lideri Karayalçın kurultayda delegelerin isteğini kabul etmek zorunda kaldı. odasında eski bakanlar, muhalif mılletve- killeri, tstanbul eski Belediye Başkanı Nurettin Sözen ve PM üyesı Arif Sağ'ın katıldığı bir toplantı yapldı Bu toplantı- da, ıki liderin aday olmamalan ıçın kulis yapılması ve üçüncü bir isım üzerinde uz- laşmaya vanlması gereğinin ifade edildi- ği bildınldi Kulislerde, muhaliflerin, CHP lideri Deniz Bay kal'ın tavnnı da göz önüne alarak Mümtaz Soysal ya da Aydın Güven Gürkan'ı aday gösterebilecekleri belirtildi. Muhalifler, Karayalçın'ın ku- rultaydaki tavnnın son derece yanlış ol- duğunu ve liderlık şansının çok zayıfla- dığını söylediler. Grup Başkanı Seyfi Ok- tay, bu konuda şunlan söyledi: "Delege son derece karariıydı. Bu, beni çok umutlandırdı. Genel başkanın tavrı her zamanki gibiydi, hep erteleme, hep savsaklama. Bu.yanlıştı. Hem birieşmenin gerekiiliğine inanmak. hem de savsakla- mak, ertelemek dofru değil. Lider »e çatı sorunlannı da delege çözer. Delege bu er- ginliği gösterir. Birleştikten sonra çatının ne önemi \ar, o çatı nasılsa hepimizin ça- üsı olmayacak mı? Orada sorun çıkmaz. Ön hesaplarla olayı dejenere etmemek ge- rekir." Oktay, PM içinde de seçım yapılması konusuna olumlu baktığını bıldirdı. Ku- rultayda yaptıgı konuşma ile büyük alkış alan eski grup başkanı Içel Milletvekili Aydın Güven Gürkan ıse, "ortak bir aday üzerinde uzlaşılmasını dikdiğini" söyledi. SHP Grup Başkanvekili Ercan Karakaş da bundan böyle bütünleşmenin bir çekim merkezi yaratması, yenilenme hareketinin ortaya çıkması için, gidişattan memnun olmayanlara "getin çözüm arayaünT çağ- nsı yapacaklannı bildırdi Karakaş, lider konusunda da "Tek başına adayın çok önemi yok. Bir yenilenme hareketi ortaya çıkar, o kadro da eşitler arasından birini adav gösterir "dedi. Bütünleşmiş solun lider adayı olarak Erdal Inönü'nün de adı konuşulmaya baş- landı. Hatay Milletvekili Onur Kumbara- cıbaşı, bu konudakı sorulara, "Olabilir. Kendisi kabul eder mi bilmiyorum. Ama kurultayda gösterilen tezahürat delegenin ilgisinin göstergesi olarak gösterilebi- lir"yanıtını verdı. Kumbarcıbaşı, partinin yeni adının ıse "Sosyal Demokrat Parti'' olmasını önerdı. Birlik ezilen insanlann umut kapısı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin, CHP ve SHP'n/n tüm üyelerinin, hoşgörü ve bırbirlerine karşılıklı saygı içerisinde bir yaklaşıma gınp, 28 ocak kurultayinda, bütünleşmenin hukuken ve fiilen neticelenmesine katkı yapacak bir üslup içıne gırmelen gerektiğini belirterek, "Böyle bir yaklaşım, bütiinleşmeyi tabanın derinükierine doğru yayacaktır" dıye konuştu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Algan Hacaloğlu da sosyal demokratlann ilkeiı bütünleşmesinin; demokrasi, iç banş ve ezilen insanlar için yeni bir umut kapısı olacağını savundu. Keskin, bütünleşme kurultayı için ilk adımın atıldığmı, partilerin genel merkez yöneticileri tarafından imzalanan ve her iki partinin kurultayında kabul edilen detavlı protokol ve daha önce imzalanmış protokollenn tümünün bırer iyı niyet belgesi olduğunu dıle getirdi.Hacaloğlu, hükümetin ömrünün, 28 ocağa kadar süreceğinı belirterek, bu tarihin, aynı zamanda CHP ve SHP'nin eşitlik içinde, ılkelı bütünleşmesi ile demokrasi, iç banş ve ezilen insanlar yönünden yeni bır umut kapısı olacağına degindi Salih Sümer, tütün paralannı PKK'ye aktardığı suçlamasına, karşı iddiayla yanıt verdi: Şahin, yolsuztuk yapauları koruduANKARA (Cumhuriyet Büro- su)-Devlet Bakanı Salih Sümer. Tanm Bakanı Refaiddin Şahin' ın Güneydoğu'da de\letın ödedığı tütün paralannın PKK'ye akta- nlmasının kendisi ve ekıbıyle bağlantılı oldugu yolundakı iddı- asına sert yanıt verdi. Sümer, "Devlet Bakanı Şahin, ipe sapa gelmez son derece mesnetsiz. şah- sım ile ilgisi olma\an suçlamada bulunmuştur. Şahin'in saglıkdu- rumunun \e bilincinin yerinde olup olmadığını merak ediyo- rum"dedi. Sümer, Refaddin Şa- hin'in tüccarlarla bağlantı kura- rak yolsuzluk yapan yöneticile- rin atama kararnamelerini dur- durduğunu ileri sürdü. ANAP Genel Başkanı Mesut Yümazda kurmaylannın yapacağı incele- meler sonucunda büyük olasılık- la Sümer hakkuıda Meclıs soruş- turması isteyeceklerini söyledi. Devlet Bakanı Sümer, dün dü- zenlediği basın toplantısında, Ta- nm Bakanı Refaiddin Şahin'in kendisine yönelik iddialannı ya- ÇtZMEDEN YUKAR1 /MUSA K Yılmaz'dan SHP liderine elestiri: Karayalçın hayal âleminde yaşıyor ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yümaz, SHP Genel Baş- kanı ve Dışişlen Bakanı Murat Karayalcuı'ın 1995 yılı bütçe konuşmasını eleştinrken "Sayın başbakan yarduncısının hayal âleminde olduğunu gördüm. Kendisi söylediklerine inanıyor- sa, durum daha vahim demek- tir w dedi. Mesut Yılmaz başkanlığında- ki ANAP Başkanlık Divanı, dün yaptığı yaklaşık 2 saatlik top- Iantıda, 1995 yılı hedeflerini gözden geçirdi. Yılmaz, toplan- tının ardından yaptığı açıklama- da, hükümetin gündemi ile va- tandaşlann gündemi arasındaki kopukluğa deginırken, "Türld- ye'yi yönetenler, kendi hesapla- rmm peşinedüşmüşlerdir" dedi. Yılmaz, şunlan söyledi: "1995 yıhnda Türkiye, meselelerine si- yasi bir çözüm bulmaya mecbur- dur. 1995yılı bütçesi, sorunlann daha da ağırlaşarak devam ede- ceğinin işaretini verijor. Türki- ye'nin, sorunlannı aşabilmesi için milietin güvenine sahip güç- lü bir hükümete sahip olması şarttır. Sayın Karayalçın, tüm mesaisini partisinin kongresûıe ve bütünleşme faaliyetlerine ayırmak zorundadır. Halbuki gümriik biıiiği takvimi yürii- mektedir. Diş politikada da Tür- kiye') i daha sorunlu günler bek- lemektedir." Yılmaz, Cavit Çağlar'ın ANAP'lı üyelerle görüşmesinin anımsatılması üzerine, "Arka- daşlarımızın diğer partili lerle dostane ilişkileri vardır. Anıa biz kararian burada alınz. Bu, siya- si bir anlam ifade etmez" dedi. DSP Cenel Başkanı Ecevit Kıbns Türklerini bezdirmek istiyorlar ANKARA (CumhuriyetBüro- su) - DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, Türk hükümetınin, 173 bin nüfuslu KKTC'ye müreffeh bir yaşam sağlama olanağı bu- lunmasına karşın başansız kal- dığını belirterek, "Birtakımeller, Kıbns Türklerini canından bez- dirip ödün verdirmek istiyorlar kaygjsındayım'dedı. Ecevit, Tür- kıye'nın gümrük birliği uğruna KKTC'yi kendi kaderiyle baş ba- şa bırakamayacagını söyledi. Ecevit. özellikle elektrik sı- kıntısı nedeniyle KKTC'de artan sorunlar karşısında hükümetin yetersiz kalmasını Cumhurbaş- kanı Demirel' ın ardından ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaza da şikâyet etti. Görüşmede Cum- hurbaşkanj'nın, hükümeti yazılı ve sözlü olarak iki kez uyardığı- nı açıklayan Ecevit, "Kıbns ko- nusunun uluslararası boyutu be- ni fazla kaygüandırmıyor. Ama ekonomkk büyük bunalımlar ya- şamyor"dedı. Ecevit, KKTC ; ye yönelik önlemlerin göz ardı edil- mesinin bağışlanamayacağını belirterek "KKTC'nin bağımlıb- ğını şimdi Rumlar insafsızca istis- mar ediyoriar"' goruşunü dile ge- tırdı. Ecevit.şöyle devam ettı: "Birtakım elkr, Kıbns Türkle- rini canlanndan bezdirip ödün verdirmek istiyorlar kaygısında- yun. Gümrük biıiiği sağlama uğ- runa, Türkiye KKTC'yi kendi kaderiyle baş başa bırakırsa bu miIletİD hissiyanyla bağdaşmaz." Yılmaz da KKTC'ye uygula- nan elektrik kesintilerini "ekono- mik sabotaj" olarak nıtelerken hükümetin Kıbns'ta daha etkın olabileceğinı, ancak kendi halle- riyle uğraştıklannı kaydetti. nıtladı. Sümer, bakan sıfatını ta- şıyan bir kişinin hiçbir belge or- taya koymadan böyle bır suçla- mayı ortaya atmasının devlet cıd- diyetiylebağdaşmayacağını kay- dederek şunlan söyledi: "Kakü ki, Bakan Şahin'in ba- kanüğında kendisi tarafından atanmış ve halen yetkili görevler- de bulunan eski ve bilinen siyasi hareketierde militanlık yapmış kişilerden haraketk Bakan Şa- hin'in böyle bir örgüt ilişkisini söylemek, insafsızhk ounaz mı?" Sümer, tütün alımında yolsuz- luk yapan ve PKJC ile bağlantılı olduklan iddiasıyla DGM'de yargılanan kişüerin, yalnızca Di- yarbakır milletvekili oldugu için kendisiyle bağlantı kurulmasmın yanlış olduğunu belirtti. Bölgede tütün yolsuzluğunu kendisinin ortaya çıkardığını ve devletin parasının çarçuredilme- mesi için yogun bır çaba harca- dıgınm en canlı tanığının Tekel'- den sorumlu Devlet Bakanı Na- fiz Kurt olduğunu vurgulayan Sümer, Şahin'i iddialannı kanıt- lamaya ve belgelerinı adli ma- kamlara sunmaya çağırdı. Sü- mer, şu görüşleri dile getirdi. "Bakan Şahin, suçlamasında bu tür bilgileri bölge komutanla- nndan aldığmı söylemektedir. Bu tür ciddi suçlama karşısında ha- ber kaynağı olan komutanlann adlannı da vermesi gerekir. Aksi halde kendisi çirkin ve yalancı po- litikacı tipinin örneği olarak anıl- maktan kurtulamayacaktır. Be- nim,devlet düşmanı hiçbir örgüt ve kuruluşla ilgim oJmamışfır.'" Sümer, Şahin'in iddialannı doğrulaması durumunda istifa edeceğıni, aksı takdirde Şahin'in istifa etmesi gerektiğini savuna- rak, "Bir an öncegerçekleri açık- lasm. Yoksa tazminat da\ ası aça- cağun" dedi. Bölgede, tütün alım-sarımın- da 15 kamu görevlisinin yolsuz- luk yaptığını ve birçok kişinin de tüccarlarla ortaklık kurduğunu ileri süren Sümer, bütün bilgile- ri Nafiz Kurt'a ilettiğinı. ancak bu kişılerin atama kararnamele- rinin Refaiddin Şahin ve arka- daşlannca engellendiğini savla- dı.Bakan Salih Sümer, bir gaze- tecinin "Bu kldia, koalisyonun bozulması yolunda ilk adun ola- büir mi" biçimindekı sonısuna da "Eğer koalisyon ülke yaran- na ise devam eder, ancak zaran- na ise hemen bitmefidir." yanıtı- nı verdi. Şahin de haberi yalanladı Tanm ve Köyişleri Bakanı Şahin, dün bir yazılı açıkiama yaparak Yeni Yüzyıl gazetesin- deki demecinde yalnızca Güney- doğu'da PKK'yle ilişkide bulu- nan bir tütün mafyası bulunduğu yolunda konuştuğunu belirterek "Saym Sümer'le ilgili olarak be- lirtilen suçlamalar, muhabirin kendisi tarafından yapılmıştır. Benim bu konuda herhangi bir beyanım o l m a n u ^ " dedi. POLITIKA GUNLUGU HtKMET ÇETİNKAYA İmam• •• DYP-SHP koalisyonu şimdi de imamlardan medet umu- yor... Harp okullanna alınmayan imam-hatip lisesi mezunlan- nın, 'hastane imamı' olmalarına olanak sağlayan önerge- den sonra, şimdi de Türk Silahlı Kuvvetleri'nde görev ya- pabilmeleri için harekete geçiliyor... Diyanet Işleri Başkanlığı, Sağlık Bakanhğı'yla işbirliği ya- pıp AIDS için camilerde hutbe okuturken bir özel televizyon kanalında muhabir; takkeli, yeşıl sanklı, çember sakallı genç- lere soruyordu: "Prezervatif kullanıyor musunuz, AIDS için ne diyorsu- nuz?..." Yanıt hemen hemen şöyle oluyordu: "Islami yaşam tarzını seçtiğimiz için böyle bir şeye ihti- yacımızyok..." Artık televizyonlarda kimi sanatçılar, "Islam sanatçısıyız" demek zorunda kalıyoriar mankenler, şarkıcılar, türkücüler 'imam nikâhını' tartışıyorlar. Muhabir, bol makyajlı genç kadına soruyor "Imarn nikâhına ne diyorsunuz?.." Yanıt: "Ben önce imam nikâhı, sonra resmi nikâh taraftanyım..." Bir başkası: "Imam nikâhı kıymak lazım..." Sevgilisi Hıristiyan olan bir manken, Müslümanlığı bırak- mış, boşanınca da yeniden Müslümanlığa dönmüş. Diyor ki: "Aşk uğruna Hıristiyan oldum. Boşanınca da Müslüman- lığa döndüm..." Muhabir soruyor "Neden yeniden Müslüman oldunuz?" Yanıt: "Geceleri rüyamda ezan sesı duyuyor, namaz kılıyor- dum..." Sabahları televizyon programlannı izliyor musunuz? Mini etekli bayan sunucu, sık sık şöyle diyor: "Ne olurAllah nzası için yanıt verelim..." Konuşma karşılıklı sürüyor: "Amin cümlemizin..." "Çok şükür Allahıma size telefonla ulaşabildim..." "Allah bu, kavuşturuyor ışte..." • • • İstanbul'da bir özel okulun müdürüyle konuşuyoruz. Di- yor ki: "Çağdaş, Atatürkçü bir din dersi öğretmeni anyoruz..." Sordum: "Bulabildiniz mi?" Yanıt: "Hayır bulamadık. Çünkü başvuranlann tümünün kafası, ortaçağın karanlığını yansıtıyordu..." Türkiye'de durum böyle... Başbakan Tansu Çiller, sık sık ne diyor: "Laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti'nin bekçisiyiz, şe- riata geçit yok..." Nurcu olan Çevre Bakanı Rıza Akçalı konuşuyor: "Yurdun dört biryanına yayılan imamlaria çevre bilincini oluşturacağız..." DYP-SHP hükümetinin 'imam atağı' ya da 'imamlı kad- rolaşması' böyle başladı. Devlet hastanelerindeki imamlar, hastalara sözde moral verecekler... Geçin efendim bunlan, geçin... Amaç bu değıl... Ya nedir? Dinci kadrolaşmayı yaygınlaştırmaktır... Hastanelerden kışlaya dek bir 'dıncı örgütlenmeye'böy- le kılıf hazırianıyor. Kim yapıyor bu işlerı? DYP içindeki, dinci örgütlere yakın olan milletvekilleri... Adamlar hem demokrat hem laik hem de şeriatçı... Öyle konuşuyorlar... • • • Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in 6O'lı yıllarda söy- lediklerini anımsıyorum. Diyordu ki: "Kışlaya, camiye ve okula politika gırmemelidir..." Dıni siyasere araç edenler, bu üç yere politikayı soktu. Dış bağlantılı dinci örgütler devleti kuşattı. Artık din, siyasetin içinde... Toplumun dinamik güçleri ve medya olup bitenlere seyir- ci kalıyor... Şeriatçı güçler, siyasal iktidardan destek alarak adım adım ilerliyor... İmamlar hastanelerde, kışlalarda ne yapacaklar? Moral verecekler... Öyle mi?.. Televizyonda "Ben Fethullahçıyım" diyen DYP Genel Başkan Yardımcısı Ismail Köse şöyle konuşuyor: "hanç herkese lazım. Ama özellikle hastalıkta, cezaevin- de ve askerde bu çok hissedilir..." 1994 bitiyor, 1995'e giriyoruz... Din bezirgânlan, siyasetin içinde... Ülkeyı ortaçağın karanlığınagötürmek isteyen 'karayobaz çetelen" her yanımızı kuşatmış. Halk yılgın, halk suskun... Hey sosyal demokratlar, sızler bu ışlerden hiç rahatsız ol- muyor musunuz? Siz Murat Karayalçın bu olup bitenlere ne diyorsunuz? Sıvas'ta Madımak Oteli'nde, "Şeriat istenz" diyerek on- larca aydını yakanlan ne çabuk unuttunuz... Titız'in değisiklik onerisi Çiller'in gecekondu affına önlem arayışı ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Başbakan Tansu Çil- ler'in, gecekondu affı önerisine partısi içınden tepki geldi. DYP Ankara Milletvekili Mustafa Tınaz Titiz, gecekondu affını kesin olarak önleyebilmek ıçın anayasa değişikliği önerisi ha- zırladı. Titiz'in önergesini şu ana kadar 60 millervekilinin imzaladığı öğrenildi. Tınaz Titiz, gecekondu affiy- la anayasanın mülkiyet hakkını düzenleyen 35. maddesinin çiğ- nendiğini vurgulayarak, anaya- sa değişikliği önerisi hazırla- dıklannı kaydetti. Devlet Plan- lama Teşkilatı (DPT) Müsteşa- n Necati Ozflrat'ın ımarplanı- na aykın olarak, Hazine arazı- si üzerinde yer alan gecekon- duiarın affına ilişkin getirdıgi öneriyi, Başbakan Tansu Çil- ler'ın oy toplama kaygısıyla desteklediği belirtılırken, Titiz, Başbakan ın tutumunu eleştir- mekten kaçınarak, bütün siyasi iktidarlann zaman zaman bu tıp yasalar çıkarmak zorunda kal- dıgını ifade ettı. Bu zorunlulugun "kökü"or- tadan kalktığında, bu türdüzen- lemelere de gerek kalmayacagı- nı belirten Titiz, şunlan söyle- di: "Siyasi ikfidarlar buna bir yerde mecbur kalıyor. Vatan- dasla karşı karşıya kahnca ve oy meselesine dönüşünce, mecbu- ren bütün iktklariar böyle şey- lerçıkanyor. Kamu arazüerinkı veya özel arazilerin işgaline kar- şı af yasası çıkaniamayacağı hükmü getirildiğmde, siyasal ik- tidartann da rahatlayacağını düşündüğümüz için böyle bir anayasa teklifi getiriyoruz." Titiz'in önerismde, anayasa- da müJkiyet hakkının düzenlen- diği 35. maddeye şu hükmün eklenmesi öngörülüyor: "Kamu mülkiyetinde veya özel mülkiyette bulunan araij- lerin işgalini bir biçimde sürdfi- rebilecek şekilde yasa çıkania- maz." Anayasa değişikliği, TBMM'deki üye tam sayısının en az üçte birinin imzasıyla önerilebiliyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear