Catalog

12 KASIM 1994 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA KULTUR 13 tstanbul Devlet Balesi, ilk kez 33 yıl önce sahnelenen Coppelia'yı sunuyor Tiirk balesiııiıı yeterlik sınavıRANA EVCİM 4 iCaiim 1994 Cuma günii tstanbul Devlet Balesi jana'v'lan- yenı sezontı açmanın heyecanı ıçındey- dıler Bu sezon ıçın seçılen yenı eser. aslında Türkı- İe"de28 Şubat 1%1 'desahnelenen ilk üçperdelıkba- Je: Coppelıa. ilk göstennın mekanı, herkesin gurur- ü\ehe\csle sahıpçıktığı AnkaraOperası">dı. 1994 Mİı Utanbul >apımmdaysa göstenler. herkesın kay- feıyla sahıp çıkmayı dı.edıği Cemal Reşıt Rey Kon- ser Sılonu'nda jer alacak .' Perde açılmadan önce. gözlerde bırışıltı, ellerger- jgınlığın etkısıvle bıraz soguk, sanatçılar isınmaya Çalışıyorlar. Duşunceler valnızca tek konu üzennde odaklaşmış: "Bu temsl ba^anlacak." Ama üstesın- iden gehnecek, aşılacak o kadar çok engel var kı ön- ,1ennde. açılış se\ ıncme ıster ıstemez buruk gölgeler <iüşü>or •' tstanbul'da yakın zamana kadar uluslararası stan- jdartlarda, görkemlı bırsahne vardı. Şımdı AKM'nın Jsahnesı farelere terk edılmış. Godot'yu bekler gıbı •amaçsız bır bekleyışe mahkum Kımsenın hesabını •soramadığı sonuçsuz ıhalelerle zaman kaybedılıyor. tRR. adındandaanlaşılacağı gıbı.öncelıklekonser- ;ler içın tasarlanmış bır mekan. Zemın. bale eserle- jnndeteknık açıdan çok gereklı olan esneklığe sahıp •degil Dolayısıyla özellıkle başroldekı dansçılar ve Jsolıstler, her an sakatlanma rıskını göze alarak dans Jedıyorlar. Dogrusu, ne Oktay Keresteci ne de A>fer •Zerenbu rıskı se>ırcıyeaslahıssettırmıyorlar. Dene- •yımlı sanatçı Oktay. her zaman olduğu gıbı atak. gü- ;venlı ve ıçten. Istanbu! Devlet Balesı'nın yıllarca jünıversıtelerdekı ögretım göre\ lılennın bıle yıizlen- •nı kızartacak ücretlerleçalıştıntan genç prımalann- !dan Ayter dc pınl pınl teknığı ve sevımlı oyunculu- Iğuy la ızlev ıcıyegerçektengörülmeyedegerbırSvva- Jnılda vcrgılıyor. '• Coppelıus rolünde Barlas Kobaner \e Swanil- 'da'nın altı arkada^ı da tstanbul Devlet Balesı'nın \ 1994 Coppelıası'na bırbınnden güzel renkler katıyor- • lar Yadırganan mekan. yetersız teknık donanım ne- ıdenıylc yuzlere gereksız gölgeler düşüren ışıklan- ,'dırma ve (bır turlüanlaşılamayan nedenlerden dola- J yı) son anda hazırlanan mûzık kaydının ncden oldu- •ğu teıeıidütler vüzünden Coppelıa. Istanbul Devlet ! Balesının sergıledıgı en görkemlı klasık eserdegıl. ! Her ^eye ragmen dansçılann gösterdığı olumlu ça- J bavı ve gayretı de takdır etmemek haksızlık olur. • Bundan 33 yıl önce sahnelenen ilk Coppelia'yı, ÎTürk balosinın sevgılı "MadanTt Dame N'ineite de I Valois'nın görev lendırdığı AilnePhülipssahneyekoy- J mu^tu. Daha sonrabueser. Dev let Opera ve Balesi"ne • bağlı olarak kuruian her yenı toplulugun kendi ayak- ! ları üzenndedurabılecekyetkınlığekavuştugunuka- J nıtlamak ıçın sergıledıgı bır sınava dönüştü. Böyle- • cc. Şubat 19' 7 4"te İstanbul Devlet Balesi. 1985 yılm- • da da Izmır Dev let Balesi. ilk üç perdelık eserlerı ola- î rak Coppelıa'vı sahneledıler. Bu yıl gerçekleştırılen Istanbul Devlet Balesi. sezonun ilk>eni eseri Coppelia'yı CCR Konser Salonu"nda sergiliyor. yıneleme. yıllaröncekı vorumun aynısı. sahneve ko- yan daTürkıve'nın ilk koreolojuıtı Suna Şenel. Suna Şenel'm tngıtere'ye gıderek bu dalda eğıtım görme- sı ıçın destek \ eren kışı de y ıne Dame Ninerte de Va- lois'ydı Ogünlerdeekılenlerın bugün halabıçılmek- te oldugunu söylersek abartmı:, olmayız Coppelıa'nm öykusü Ernst Theodor \madeus HofTman'tn ~Der Sandnıann" adlı bır masalından uyarlanmıijtır. On dokuzuncu yüzy ılda ya^ayan Hoff- mann, bu çaga damgasını v urmu:> olan romantızm et- kısıaltındadır llkgöstensı 1870y ılında Parıs'teger- çekle$tınlen Coppelıa "Romantik Çag"ın -.on dö- nemlenne aıt bır bale eserıdır. Romantızmın tıpık ıl- gı alanlanndan bın olan doğaüstü güçler. biişü ve bunlann ınsan doğasıyla ılgısı Hoffmann'ın masal- lannda sıkça ı^lenır. Coppelıa Balesı'nın müzıgı. bu fanta.stık öyküler- den esınlenen Leo Delibes tarafından bestelenmı^. Onjınal koreograr'ısı de 19. yüzyılın son kavda de- ğer koreografı olarak nıtelendınlen Saint-Le«n"a aıt. Turkıye"de sahnelenen bu vorumda da Saınt-Le- on'dan çok Ivanov ve Cecchettf nın ızlennı bulmak mümkün Balenın HofFmann'dan uvarlanan konusu ısebuşeklıyleagırlık olarak Saınt-Leon'aaıttır Ma- salların. toplumun kolektıf bılıncınde yerleşmış ba- zı kalıplan ve temel değerlerı yanMtnıa özellığı ka- bul edıldıkten sonra. ilk bakıs.ta yavan görünen bır maşaldan. bazen çok ılgınç yorumlarçıkarılabılır Öyküye adını veren bebek Coppelıa. büyuye me- raklı bır kuklacı olan Coppelıus'un yarattıgı meka- nık bırkukladır Coppelıus, bu kukla.sının yapımında övle ba^arılı olmuştur kı, köy halkı Coppelıa'nın. onun kızı oldu- gunu sanmaktadır. Ama bu gızemlı kız, Coppelı- us'un e\ ınde süreklı hapıs tutulmakta. kımseyle gö- ruştürülmemektedır. Bırkıtdbı bıkmaksızın hatmet- mekten ba^ka bır ^ey yapmadığı gorulen Coppelıa, koyun en popiıler delıkanlısı Franz'ın aklına dü^- müştür. Bu kızın cazıbcM. belkıde valnızca ulaşılmaz olmasından deâıl. dıger kızlara kıyasla son derece kontrollü. ölçülu dav ranı^lanndan v e kıtabıy la yarat- tıgı entelektüel ha\asindan da kaynaklanmaktadır. Oysa ıkıncı perdede de vurgulandıgı gıbı. Coppelı- us'un evınde yalnızca bır kıtabın egemenlıgı söz ko- nusudur. bu da ınsanların ruhlarını ele gcçırmekle ıl- gılı büyülerın yeraldığı kıtaptır Öykünun gerçek kahramanı Franz'ın sevgılısı Swanılda. konusu da onun bu düş ürüriü rakıbme kar^ı verdığı .savaştır Öykünün Saınt-Leon tarafın- dan baleye uyarlandığı yıllarda "Romantik Bale" ye- rıne Vloulın Rouge tıpı kabarelere bırakarak ıkıncı plana düsinüstu Bu yüzden. o yılların ozellıklerıne uy gun olarak. neşelı, hafıf \e güncel ya^amadaha ya- kın bır dılleanlatılmaktadıı Daha çok 'Şınıank Kı/' tipı. kırsal çevrede geçen bır güldürûdür Eve kapa- tılmış kukla Coppelıa'nın aksıne Svvanılda, yaşam dolu. yüreklı vekararlı bırgenç kızdır. Sevgılısı Franz ugruna. Coppelıus'un ürpertıcı. karanlık dünyasına gırmeyi göze alacaktır Fransız koreograf Roland Petit, 1975 yılında Le Ballet de Marseılle ıçın sahneledıgı Coppelıa'nın ko- nusunu. mekamnı ve zamanını tamamen degıştır- mı>tı. Coppelıus, ürkütücü bır bılımadamından çok, genç Swanılda'ya aşık, orta yaşlı, yalnız bır adama dönüştürülmüştü. Yarattıgı kukla bebek Coppelıa'nın Svvanılda'ya tıpatıp benzemesı de ışte bu gızlı hay- ranlıktan kaynaklanıyordu. 1976 yılında Attılio La- bıs'ın Ballet de NVallonıe ıçın gerçekleştırdıgı Cop- pelıa'daysa ıkıncı perdede köyü bır kukla bebek mo- dası sanyordu (Her pencerede bır kukla vardır; kız- lar kukla gibı yürürler). Bizim de biraz hayalgücûmûz varmı? Bu vorumda Coppelıus, Svvanılda ve Franz'ı ken- dı ellenyle banştınr. Heınz Spoerlı de 1984 yılında Ba»el Balesi ıçın bır Coppelıa sahneledı. Bu yorum- da da olay. bır ünıversıtede geçıyordu. Hoffmann'ın öyküsüne daha bagh kalınarak gerçekleştırılen Spo- erlı uyarlamasında Franz entelektüel bır ögrencı, Swanılda da fizık hocası Coppelıus'un kızıdır. Her zaman düsjer dünyasında yaşamayı yegleyen Franz, Coppelıa'nın bır kukla oldugunu öğrendıgı zaman bı- le ona aşık olarak kalmayı seçer. Içındekı bazı komık öğelere rağmen. Spoerlı'nın Coppelıa'sı mutsuz son- la bıter. Cok daha yakında. 1992 yılında Italyan ko- reograf Amedeo Amodıo'nun Aterballetto ıçın yap- tıgı koreografıdeyse, konu tamamen psikoanalıtık bır yoruma dönüştürülmüştür. Bu yıl Lyon Opera Balesı'nın sergılemekte oldu- ğu Coppelıa'nın koreografisıyse Maguy Marın ım- zasını ta^ıyor. Mann'ın yorumunda Svvanılda. Franz ve Coppelıus aynı yoksul bınayı paylaşan kıracılar. Svvanılda, Coppelıus'un evınde kukla bebek yerıne kırmızı topuklu ayakkabılar, sarı peruklar ve maga- zın sayfalarındakınebenzerdev fotograflarbuluyor. Koreografının bır bölümünde sahneyı sarı peruk- lar. topuklu ayakkabılar ve mını eteklerle bır örnek gıyınmıs, onlarca Svvanılda dolduruyor. Esenn ba- şından sonuna kadar sınema perdesı. dans ve fante- zı bırarada kullanılmı^ Hepsi bırbınnden böylesıne farklı 'Coppelıa'ları düşününce merak etmemek el- de degıl. acaba bızım de bıraz hayal giicümüz. yara- tıcılıgımız var mı'.' Masallarıyla zengın bır kültürün bu masalla ılgılı. kendıne özgu bır yorumu olamaz mı? Yoksa bızde sanatla antıkacılık aynı anlama mı gelıyor' Yınede layık görülen bütçe ıçındeyaratılan kostümler vedekor ıçın Avşegiil Ak\ ve Emin Üçer'e ve bütün sanatçılara. bızı baleden tamamen yoksun bırakmadıklan ıçın->onsuzte>ekkürler. Istanbul Dev- let Balesfne bugün bütün zorluklara rağmen yıne CRR'de sergıleyecegı Coppelıa ıçın bol >anslar •! 13.Tİ YAP İSTANBI L KİTAP FIARIM)A BfGriN' '< • A Salonu: 12 30- 14.30 Panel: "Edebiyat ve Toplum" Yöneten Alı F.rkan ! Kavaklı Ahmet Kabaklı. Hekımoglu lsmaıl. Yavuz Bahadıroğlm Düzenleyen: Tt- ;MAŞ. ; 15.00- 17.00 Panel: "Türidye'de Yurttaş Olmak" Yöneten Neşe Tunçay Alan 1 Duben. Rona Aybay. Mete Tunçay. Aydın Uğur» Düzenleyen. Helsınkı Yurtta^lar ! Derneğı. ; 18.00-20.00 "80'likDeKkanlıyaUzunÖnHİrler..." Istanbul ŞehırTıyatroian'nın ~80 Yılr Nezıhe Beçenklı ve Necedet Mahfı Ayral'a Türk Tıyatrosu'na katkılan nedenıy le "Şiikran Ödülü" törenı Düzenleyen: TÜYAP B Salonu 12.00-13.45 Panel: Çocuk Haklan Sözkşmesi Yöneten AynurTun- cel. Seda Akçu, Doç Dr Türkel Mınıbas., Yrd. Doç. Turgut Tarhanlı, Abdurrah- man Önen. Gütsüm Akyuz.' Düzenleyen: tnsan Haklan Derneğı tstanbul Şubesı 14.00- 15.30 Sövleşi: Stefan Yerasimo* Sunan- llberOrtaylı Düzenleyen: tle- tişim Yayınlan. 16.00- 18.00 Panel: "Ödenekli Tiyatrolann Işlevleri ve Gönümüzdeki Konum- lan" Yöneten: Ayşın Candan Zelıha Berksoy, Erol Keskın, Tamer Levent, Ah- met Levendoglu, ŞahıkaTekand Düzenleyen: Yapı ICredı Yayınlan 18.15-19.45 Panel: "Neden Banş?"' Yöneten: Alı Rıza Dızdar, Cezmı Ersoz. Doç Dr. Ufut Uraz, Prof. Dr. Cetın Özek. llkay Demır. MUsa Ağacık Düzenle- yen: Barış tnısıyatıfi. \ İmza: TVS Standı: Kemal Anadol, Zıhnı Anadol, Samı Gürtürk, Muzaffer Ara- K *, Kasım Uçkan, Muzaffer Abayhan, Mehmet Güler. Halıt Çelenk. Zeynep Alı- ' ye. Anf Damar. Erdal Atabek. Füsun Erbulak. Pen Yazartar Dernefi: Adalet Agaoglu. Erhan Bener, Atılla Bırkıye. MettnCen- gız. Aydın Hatıpoğlu. Tiyatrocu ve sinemacılann ortak sorunu: Salonsuzluk 6 Belediyenizi taciz edin!'Kültür Servisi - Bır tıyatro oyununun smemaya aktanlması nasıl oluyor? Sıfır- dan yazılmış bır senaryoyu çekmek mı da- ha zor. yoksa bır tıyatro yapıtı ya da roma- nı beyazperdeye uyarlamak mı? Atıf Yıl- maz'ın Necati Cumah'nın oyunundan sı- nemaya aktardıgı "Mine^fılmınden yola çıkarak bu sorulara yanıt aramak üzere bır söy le^ı duzenlendı TÜYAP Istanbul Kıtap Fuan'nda Ancak. Atıf Yılmaz. Hömev- rave DenizTürkali nın konuşmacı olarak katıldıgı söy leşıde konu kısa sürede Türk tıyatro ve sınemasının sorunlanna geldı Tıyatronun kolektıf bır sanat olduğu üzennde duran Hümeyra. bır aktörun. ne kadar ıvı oynarsa oynasm tek başına bır şeyyapamayacagınıbelırttı.DenızTürka- h'nın. en önemtı sorunlaTdan bınnm de ız- leyıcı sorunu olduguna dıkkat çekmesı nmı size gösteremezsem tek tek hepinize nasıl ulaşabilirim? Söyleşiler de yapıyoruz biı Şehir Tiyatrosu'nda..." Genç bır ızleyıcının duyurunun yeter- MZ oldugunu söylemesı üzerıne Hümey- ra. Şehır'Tıyatrolan'nın tüm gazetelere ılan verdıgını belırttı. "Okadarsıkışıkol- maianna rağmen ama ufak. ama büyük bir ilan veriyorlar. Sizin bir tek yapacağı- nız biraz özveri gösterip bu ilanlan oku- mak. Tarkan gibi ilan \cremeviz ya_" 'BodrunTda tıyatro salonu vok1 Salon sorunu hem ızleyıcılenn hem ko- nuşmacıların varlıgını kesın olarak kabul ettığı en büyük sorundu. Denız Türkalı. Bodrum'a düzenledığı turneden yenı dön- müştü v e her kö^e başında bır bann bulun- duğu Bodrum'da bır tek tıvatro salonu lüyorum. belediyenize başvTirun. belediye- nizi taciz edin. Su kadar, ekmek kadar, ha- va kadar sanata da ihtivacımız var. Kars'tan Ardahan'dan söz etmiyomm. hicbiryerdeyok. Bir tek Kuşadası'nda var. çok gU/el kücük bir salon. Kültür Bakan- lığı yapmış. İçinde her sey tamam. ama elektrik gelmemi^ orada kalmış. Spotları kullanamıyorsunuz." Istenılen şeylerın üstüne gıdılmesı ge- rektıgını v urgulayan Atıf Yılmazda. Istan- bul 'un yansından fazlası "Yeni birtiyatro yadasinetnasalonunaihthacıınızv'ar' der- se beledıyenın bunu yapmak zorunda ka- lacagını söyledı: "Bizim oylanmızla geliyor onlar. Ço- ğunluğun istediği bir şeye karşı çıkmalan- na imkan yok. Yeter ki o çoğunluk bir bas- kı olustTirabilsin." DUŞUNCEYE SAYGI MEMET FUAT İnsanlık Dersi Müjdat Gezen garıp bir adam. Durup dururken tuttu be- dava bır sanat merkezi açtı, yönetıcilenmız apışıp kaldılar, neyi nereye koyacaklarını bılemedıler. Nerdeyse kaçıyor- du ipın ucu... Bu alışveriş düzenıne uydurmak kolay mı böyle şeyle- ri!.. Bır koyup beş almak varken, kimin aklına gelir birinın çıkıp bedava okul açacağı!.. Evet, Müjdat Gezen garip bir adam... Devlet bıle, yok Okul Aıle Birliğı'ne bağış, yok eğitıme katkı dıye öğrencilerden paratoplamayaçabalarken, böy- le saçma şey olur mu! Haydi bedava sanat merkezinı açtın, engellemeye ça- lıştılar, acı tatlı konuşup btr güzel bastırdın, pes etmek zo- runda kaldılar, ama kuralına uydurup işi temizleyene ka- dar da neler çektiklerını gördün, orada dursana, acır ın- san!.. Hayır, şimdi de, bedava bır kitaplık açmış. Hem de ne- rede? Herkesin para da para diye aç kurtlar gibi birbırınin üstüne saldırdığı bir alışveriş merkezinde... Ahlak bozucu davranışlar bunlar... Ister misiniz arkasından bedava aşevi, bedava giyime- vi... Sonra kımı, nasıl çalıştıracaksınız bu ülkede! O bedava, bu bedava!.. Koca gazeteci gözlerinı devire devire soylemedi mı te- levizyonda: "Ben çalışıyorsam, o çalışmıyorsa elbette ara- mızda bir ayrım olacak..." Hep merak etmişimdir, o adamlar ne biçim çalışıyorlar acaba ki, yurt içinde yurt dışında evler, katlar, yalılar, yaz- lıklar, arsalar. otomobiller, uçaklar, helıkopterler satın ala- bılecek kadar çok para kazanıyorlar! "Sen ça//ş/yorsam, o ça/ışm/yorsa elbette aramızda bır ayrım olacak", ama ne kadar olacak? Bır gecekondu bo- yu mu, yoksa bır helikopter boyu mu? Yoksa devlet adamı boyu mu'' Ya!.. Devlet adamlanmızın malvarlıkları açıklanınca ülke- ce ne kadar gönendık, nasıl hoşuna gıdiyor ınsanın dev- letın başında hep çok çalışan ınsanların olması! Bakın onlar hıç bedava okul ya da bedava kitaplık aç- mak gibı saçma sapan işler yapıyorlar mı! Kurallara uymak, yasaları zorlamamak gerekır... Hem her ış böyle bedava yapılırsa devlet nasıl vergı top- layacak? Evet, evet, Müjdat Gezen garıp bır adam... Orhan Velı yaşasa mutlaka onu bir şiirine sokardı. . Görmüyor musunuz. tıkır tıkır ışleyen bir düzenın teme- line bomba koyuyor. Bır kez gırmesın kafaya böyle duşunceler, sonu nasıl ge- lır bılınmez Yarın öbür gün bû ulkenın insanları elektrik, su, telefon, taşrt araçları bedava olmalı diye tuttururlarsa ne olacak? Üstelık de kökten bedavacı bu Müjdat Gezen, yıllarca bedavacıhk üstüne duşler kurmuş- "Istanbul Unıversıtesı Devlet Konservatuvan 'nda hoca- lık yaparken 'Allah bana para verıp okul açarsam, beda- va olsun,' dedım." Allah paranın ucunu bıraz kaçırmış anlaşılan kı bedava okulu bir de bedava kitaplık ızledı. Hanı ınsanın, "Şunun ucunu bıraz daha kaçır, Allahım", dıye dua edeceği geliyor. Şöyle diyor Müjdat Gezen- "Kitaplığı benım yayınevımden, kendi koleksiyonum- dan ve yayınevı sahıbı arkadaşlarımın verdikleri kıtaplar- dan oluşturduk." Bu ışın mayası otsun... Türkiye'nın ilk özel, üstelik de bedava kıtaplığını gelış- tirmek, büyütmek için benden yazarlara bir çağrı: Yayım- lanan her yapıtınızdan en az bınnı Müjdat Gezen Kıtap- lığı'na gönderin. Bedavacılıkta sizin de payınız olsun... Çisenti'den 'Yağmupla Gelen Yüzler' • İSTANBl'L(MİHA)-Çisentı Sanat Topluluğu. sezonu "'Yagmurla Gelen Yüzler" adlı oyunla yann. Foks Fun Kültür Merkezı'nde açıyor. Oyunu yazan ve yöneten Enver Aysever: yaptıklannın "Tiyatral Sahne". •"AtmosferTıyatrosu". "Çagdaş Tragedya" şeklinde tanımlanabıleceğını söylüyor Kendısıne en yakın gelen tanımlamanın "Çagdas. Tragedya" oldugunu belırten Aysever. "Yagmnrla Gelpn \ ıİ7İpr"ın hır lirlpm^nm —Edcblyan.-ılarDt|nıeei: Rahmı Kurnaş. Cihan Oguz, Tugrul Asi Balkar. M.Mah- sun Dogan, Asım Öztürk, Hasan Devnm, Zekı Erdoğan. Bılal Kayabay. —Gereck Sanat Yayınlan: Serhat Kcstcl, Omer Nıda. Dülent t labora. Hasaıı Hü- seyın Yalvaç Parantez Yayinlan: Can Barslan, Ganı Müjde, Metın Ostündag. • Oüzlem Yayınlan: Aytrut Köksa^ uzenneHumeyra. gençlenntıyatroyagel- medıgını soyledı: "Hergecesahneyeçıkı- voıum. BakıymutM. seyiiti hep orta ya$, benim yaşlarım. Gençlik çok az geliyor ri- yatroya. Ya vaktiniz yok. ya dersiniz çok. bir şey var. Stz gelmezseniz. ben yaptıkla- yoktu. Türkalı. bırotelın kulısı dahı olma- yan konferans salonunda sergılemi!} oyu- \alnız Bodrum'da degıl, Türkiye'nın hemen her verinde aynı sorunun oldugu- nu söyledi"fürkali: "Herkeseaynışeyisöy- Tünı olanaksızlıklara kars.ın ortaya çı- kan sanat yapıtlarının büyük özvenlerle gcrçckteştınfdıgTne degmeTİ Hümeyra, iz- leyıcının bunlan alkışlaması. fazla olum- suz yaklaşmamaması gerektığınLşavun- du. son oyunu oldugunu. ilk ıkı oyunun ıse "Durdurulmus. Zamanın Fotografı" ve "Renkler ve Günce" oldugunu vurguluyor. T)yunun ciddi bir felsefi söylemi oldugunu. modernizmin ınsanlara dayattıgı her şeyın eleştınsınm yapıldıgını. bunlann ön planda bır kadın ve bir erkekte ımgescl anlamda gösterildıgını belirttı. KÜLTÜR • SANAT IULIETTE BINOCHEUN YENIDEN DOĞUŞU I ULUŞLARARASI FiLM FESTİVALLERINDE 19 ÖDÜL ALAN TUTKULU BİR AŞK ÖYKÜSÜ ALKAZAR AVRUPA SINEMASI TEL : 245 73 83 RENK: MAVİ 12 00-14 15-16 30-18 45-2100 293 89 78 (3HAT) Gunumüz Sinemasının 1 Numarah Yaratıcısı K. KIESIjOWSKI'nin bütün büyük festivalleri silip süpüren başyapttı 1993 \cncdik l'cstıvalı Ln l>ı Pılm Huyuk Odulu En lyı Kaclın Oyuncu Odulu (Julıettc Bınochc) \'c daha 20 ııluslanırası odul BEYOĞLU ALKAZAR Tel: 245 73 83 12.15-14.30-16.45-19.00-21.15 S. HAFTA "BufllmEunmages katkılarıyla göslerilmekiedlr." İFA ACI ÇİKOLATA Beyoğlu BEYOĞLU 251 32 40 12.15-14.30-16.45-19.00-21.15 fwj 2030 2030 Cuma 20 30 CltslSK 2030 Panxl530 1130 Yazan - Yoneten Haşmet Zeybek Turkıye'de ıtk defa gece klubunde tıyatro Olyn*><a Q<cc Mubü Acara Sok No t Beyoğlu Rez 293 94 56 BULUNMAZ YAYIMCILIKİ BULUNMAZ TIYATRO İ S T A N B U L İ I S T A N B U L HILMI BULUNMAZ Tüyap Kıtap Fuan'nda kıtaplarınt ımzalıyor 5-13 KMim/11.0O-20.00 STAND B 150 A INEK HADI ÇAMAN YEDİTEPE OYUNCULARI HALUK IŞIK'IN • KURŞUN ASKERİN 'tan Bizim Tiyatro Altunizade CAPİTOL ıl'st Kat) T e l : 3 9 i ' 6 5 3 8 C . t e s i - P a z a r 1 5 . 0 0 AVNI DILLİGIL TIYATRO ODÜLU / 9. yıl / Zafer Diper olağanüstü / övgü'nün çok ötesinde / öykü denli "şaşırtan" bir oyunculuk / Nefis tiyatro metnini ve vırtüöz oyunculuk gösterisini kaçırmayın ' BASIN R G ıGELECEK OYUN: MILENA DAN KAFKA'YA MEKTUPLAR ,el: 513 74 31 -25160 90 UTANCI Yöneten: REHA BILGEN çocuk oyunu CUMARTESI-PAZAR 1 1 .OO pevre Düzenı: Müzik: zRKİNERGİN OKTAY ŞENOL RÜŞTÜ UZEL TIYATRO SALONU TeşvikiyeTel:233 40 19 Julıe (Jultette Bnache; bu/L* h r kompozıîor a! ar kocası Patrıce ve Kızı Anra / î^ır îrafık kazası scnucj Kaybecler Bu o'aydar, sonra Julıe bağ'rnstz ve tanıdıkıanndan ^.zak yeiı btr vaşam suröL'meye başiar O gune kaöaT ısîedığmce sahıp olduğu her şeyden kendi ıstegıyie yavaş yavaş *cpar Herşeyı bi'anda kaybeden bırı ıçın seçenekler smırlıdır Yaşamma son yereb.ieceğı gıbı ıç nde arda kaian aîeşle ve anilarla yaşamım surdurmeye de devarn edebılır Her ne kadar bazt anıîar ,e göruntjten be^^ğtnden sıferrvese bıle değışık brr yaşan? turu oluşturmak ısteyebdır 'Şte «uite u'jfiPite 3?nocheîj nın seçtığı yot da budur K. Kleslowsk) r •- ÜÇ RENK ıçın yaciığı c r uçlemeder ozgurUöL stmgeteven ÜÇ RENK: MAVİ r ger çek s nemöseverler mu»fa«<a aome A J " t - - eşıllıgı sırr.ae'eye^ ÜÇ RENK: BEYAZ, •nCeş -y s>mge>ey£n ÜÇ RENK: KIRMIZI gelecek" Yazan Nazım Hıkmet Yon H. Hilmi Bıdunmaz Pazar 18.00 MUAMMER KABACA TIYATROSU ÇCKCJJZ£L\ YAZAN MTONÇHIOV YÖNETEN MIUClMtAS OYfWYANLAR YaseninMJUT*, Her Cıjma 20 30 C tes» Pazar 16 X) YAZAN M.AMT0NI0 DE LA PARRA ÖZKMISCHULZE ArifAKK*YA. EagmAUA» ^ ı-1 um ıhlıafei' ORTAOYUNCULAR ISTIKLALCAD N0 140 TEL 251 '8 65-66 FAX 244 43 27 Ferhan Şensoy SEYiRCiLi SEYİR DEFTERi Cuma-Cumartesı 21 00 Cumartesı-Pazar 15 30 Pazar 18 30 Ferhan Şensoy Ferhan Şensoy FERHANGISEYLER SU GOGOL DELISİ Derya Baykal Şensoy1032. OYUN Çarşomba 21 00 Perşembe 21 00 DOSTLAR TIYATROSU KARACA TİYATROSU NDA Tel : 252 59 35 17 Kasımdan başlayarak Nazım Hikmet-Genco Erkal Bilet Salıs Yerleri: SES-1885 Ortaoyunlar Tel: 25118 65 VAKKORAMA Taksim-Rumeli.CftRSI Maslak-Bakırköy. Capitol Mağazaları Per. 18.30 Cuma 21.00 C.tesi 15.00 W DEliN.N HfiRRA DEFTERÎ 700. OYUN C.tesi 18.30 ^ TCKULTURBAKANUĞIOEVLFTiYMROLARlE ^İSTANBÜL DEVLET TİYATROSU GOZLERIMI KAPARIM VAZIFEMI YAPARIM 'T~:N SAVAŞDINÇEL (9-I0-II-I2-I3 Kjs«n) K A D I K O Y H A L D U N TANER SAHNESI (349 04 63) MEMET BAYDUR TENSINC »OfJFTlN ÇETIN İPEKKATA (9 10-11-12 13 Kasım) U S K U D A R M U S A H I P Z A D E C E L A L S A H N E S I ( 3 3 3 0 3 9 7 ) N E I L S I M O N İ L K G E N Ç L I C I M • ^BRıNCTON B^ACH M^OPs ENÇİN ULUOAû r ıRy ^ , CEMIL BUTUKUTKU (9-10-11.12-13 Kasım) F A T I H REŞAT NURI SAHNESİ (526 53 80) ERGUN SAV BIR BAÎKASI »ONfTEN ENCINCUKMEN (9-10-11-12-13 Kasım) GAZİOSMANPAŞA SAHNESI (578 60 67) L O L E H B E L L O N OYLE BİR SEVCİ KI DL SıTENlRfS.LNS, ENCİN GURMEN - W r J MUALLA CENEZ (9 10 II 12 13 Kasım) Çjr 15 &G 20 ÎO re* 10 İO Cur" lö JC Ct 15 0 SEHH TtVATHOLAHI CIStLERMU VAKKOHAI - AGAZAlAfti KADIKOY HALDUN TANER (MEKKEZ CISESIı VÇ CAPtTOL DE ÇATILMAKTADffl TAKSIM SAHNESI 293 31 08 ARTHUR MILLER CADI KAZANI Yöneten: Cüneyt GÖKÇER 15-20 Kasım .MEMET BAYDUR YEŞIL PAPAGAN LTD. Yoneten: Can GÜRZAP 22-26 Kasım ÜLKÜ AYVAZ TENEKE ŞÖVALYELER Çocuk Oyunu Yöneten : Orhan KURTULDU 13 ve 27 Kasım, Saat 12.00 ve 15.00 !AKM BIRIM TİYATRO 251 56 00/254 MAKSİM GORKİ KÜÇÜK BURJUVALAR Yöneten : Nesrin KAZANKAYAI 15-26 Kasım Biletler Satıştadır. Toplu Satışlar İçin : 244 28 11