23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
22 EKİM 1994CUMARTESJ CUMHURİYET SAYFA EKONOMI 'özeHeştfrmetozla gerçekteşmeli' • ANKARA (ANKA)- Tûrkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB)Başkanı Yalım Erez, özelleştirmeye bir an önce hız verilerek Gümrûk Bırliği ıçin rekabet şansı yaratılmasını istedi. Erez, 1995 sonunda Gümrûk BirligTne geçecek olan Türkıye'nin AB'ye karşı uyguladığı gümrük oranlanru sıfırlamak zorunda oiduğunu, son yülarda bu indırimlerin gerçekleştirildiğini, ancak konut fonu uygulaması ile bu indirimlerin etkisinin ortadan kaldınidığjru bıldırdi. Korumaya ve tekelci konumlannın rahatlığına akşmış bazı sanayi kollannın açıktan olmasa bile Gümrük Birliğfne karşı çıktığını belirten Erez, "Artık kimse, Gümrük Birliği'ne karşı çıkmak cesaretini gösterememektedir" dedi. ABiteüşkiler tazfanacak • ANKARA (ANKA)- Alman seçimlerinden sonra hükümetin değişmemesi ve Klaus Kinkel'in Dışişleri Bakanı olarak kalmasının. Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki Gümrük Birliği ilişkilerini hızlandıracağı belırtildi. Türkiye Araşürma Merkezi Direktörü Prof. Faruk Şen. Alman Dışişleri Bakanı Klaus Kinkel'in dönem başkanlığını sürdürdüğü AB'nın, Türkiye ile Gümrük BırlığTni 19 aralıkta kesinleştireceğini belirtti. Şen, AB ile Gümrük BirliğTnin, altı ana sektöre büyük ölçüde katkıda bulunacağını bildirdi. Projede fiyat farfla beHrlendi • ANKARA (ANKA)- Bayındırlık ve İskan Baîcanlığı, proje ve kontrollük işlerinde uygulanacak fiyat farklanru açıkladı. Fark oranlan bakanlık yapı işleri genel müdürlüğü mimari proje dairesi başkanının bütün ek ödentileri dahil net maaşındaki artış düzeyinde belirlendi. 1 temmuz-30eylül arasında üstlenılen işleriçin yüzde 3,1 nisan - 30 haaran arasında üstlenılen işler için yüzde 5 fiyat farkı uygulanacak. UrfaTüneli'nden biri tamamlandı •ŞANLIL'RFA(AA)- Güneydoğu Anadolu Projesi'nin (GAP) en önemli halİdanndan biri olan Urfa Tünelleri'nden T-1 tüneli tamamlandı. Tüneli gerçekleştiren müteahhit firmanın proje müdürü Fezvi Aslanboğa, 29 ekim gününe göre hazırlandıklan için işlerini erken bitırdiklerini belirterek, "Fırat Nehri, Harran Ovası ile kucaklaşmaya hazır. I kasımdan itibaren deneme amacı ile Harrana su btrakacağız"dedi. Gazı yüzde 70 kârla satan Ankara Belediyesi, Botaş'ın parasını ödememekte direniyor Doğalgazuıkokıısııçıktı• BOTAŞ ile Ankara Belediyesi arasında yaşanan alacak sorunu nedeniyle gündeme gelen doğalgazın kesilmesi Ankara ValiliğTnin devreye girmesiyle 'şimdilik' donduruldu. Olay, EGO'nun, BOTAŞ'tan aldığı doğalgazı yüzde 70'e varan kârla vatandaşa sattığını da ortaya çıkardı. • BOTAŞ Genel Müdürü Hayrettin Uzun, Ankara Belediye Başkanı Gökçek'in kendisine 'borcu eski yönetim ödesin' gibi gayn ciddi önerilerdebulunduğunu belirterek, 'Vatandaşlar bu kadaryüksek kârla sattıklan doğalgazdan elde edilen gelirin ne oiduğunu belediyeye sorsunlar' dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Boru Hatlan ile Taşıma A.Ş'nin (BO- TAŞ), 1 trilyon lirayı aşan birikmiş borcu nedeniyle Ankara Anakent Belediyesi'ne sattığı doğalgazı kesmek ıçin başlattığı girişim, Ankara Valisi Erdoğan Şahinoğ- lu tarafından İl Idaresı Kanunu'na da- yanılarak durduruldu. BOTAŞ Genel Müdürü Hayrettin L'zun, alacaklannı tahsil etme konusunda ısrarlı olduklannı vurguladı ve valilik karannın kaldın- lması için Yüksek İdare Mahkemesi'ne başvuracaklannı söyledi. BOTAŞ'tan 118 dolara doğalgaz al- mak istemeyen ve 1 trilyon liraya yakın borcunu ödemeyen Ankara Anakent Be- lediyesi Elektrik Otobüs Gaz (EGO) İşletmesi'nin. yıllardır yüzde 70'e yakın karla vatandaşa doğalgaz sattığı ortaya çıktı. (Jzun, "Vatandaşa mesajun şudur, bu kadar yüksek kârla sattıkları doğal- gazdan elden edilen gelirin ne oiduğunu be- lediyeye sorsunlar" dedi. Doğalgazdan en fazla yararlanan semtın Çankaya oi- duğunu belirten Uzun, Gökçek'in du- yarsızlığının siyasi tercihlerden kaynak- landığı da ima etti. Uzun, dün düzenlediği basın top- lantısında, Gökçek'i haksız olduğu halde kamuoyunu yanıltmaya çalışmakla suçladı. Uzun. "Bugüne kadar bütün iyi niyetli girişimlerinıiz sonucsuz kaldı. Bize, borcu eski belediye başkanının ödemesi gibi anlamstz öneriler getirdi" dedi. Uzun'un verdiği bilgılere göre; BO- TAŞ, 18 Mayıs 1994 tarihınden itibaren EGO'ya yazılar yazarak alacağını tahsil etmeye çahşıyor. Uzun, 7 kez >azıştı- klarını ve bazen EGO yetkililennin tele- fonlanna bile çıkmadığını belirterek, gazın kesilmesinden başka çıkar yollan kalmadığını ifade etti. Beledıvenin, BO- TAŞ'a olan borcunun bir bölümünün eski yönetimden kaldığı. yeni yönetim ise 250 milyara vakın borcu ıçin temmuz ayından bu yana hiçbir ödemede bulun- madığı ifade edildi. Uzun ile Gökçek arasında yaşanan tartışma, EGO'nun BOTAŞ'tan ucuza aldığı doğalgazı yıllardır yüzde 70'e va- ran kârla vatandaşa sattığını ortaya koy- du. BOTAŞ'tan. birim fıyatını 113 dola- ra gaz alan EGO. 206 dolara vatandaşa pazarlıyor. Metreküp fivatı üzerinden doğalgazı 4 bin liraya alan EGO, yüzde 50 kârla. 6 bin liraya satıyor. Belediyeyi, ucuza aldığı doğalgazı pa- halıya satmakla suçlayan Uzun, Anka- ra'nın doğalgaz dağıtımı ışinı devralma- ya haar olduklannı söyledi ve "Biz, bele- diveye 1992 yılında imzalanan sözleşme- nin altında. birim fi.vatı 122 dolar yerine 113 dolara saftık. Şimdi de bu fivatın altı- nda 118 dolara vermek istiyoruz. Beledi- ye, zamlar vaparak vatandaştan alacağını topluyor. Ödemezseniz doğalgazınızı ke- siyor, cihazınızı sökinor. Peki, bize borcu- nu neden ödemivor" dive sordu. Kayıt dışı olduğu belirtilse de Türkiye'nin ydlık kaybı yaklaşık 8 milyar dolara ulaşıyor Bavul turizmi can çekişiyor ÖZGÜR ULUSOY Adı bavul ticaretiyle özdeşleşen Laleli piya- sası için tehlike çanlan çalıyor. Önce Rumen- lerin terk ettiği Laleli'de yaklaşık 20 gündür. büyük bir durgunluk yaşanıyor. En düşük kı- ranın 3 bin dolardan başladığı ve 30 bin dolara kadar yükseldiği Laleli'de esnaf dükkan ka- patmaya başlarken, bu düşüşte bavul ticareti- ni kayıt içine almaya çalışan Rus hükümetinin önemli bir paya sahip olduğu belirtiliyor. Rusya'dâ rublenin dolar karşısında değer kaybetmesi, Ukrayna'da kolera yüzünden sınınn kapatılması. Rusya'dan 500 dolar- dan fazla parayla çıkı- lamaması gibi sorun- lar, arük yalnızca Ruslann gerçekleştir- diği bavul ticaretine darbe vurdu. Her ne kadar kayıt dışı oldu- ğu belirtilse de yılda 5-6 milyar dolarhk kısmı Laleli ve 2 mil- yar dolarlık kısmı da Doğu Karadeniz'den olmak üzere Türkiye'- nin bu işten kaybı yaklaşık 8 milyar dolar. Ticaret hacminin beşte bir oranında düştü- ğüne dikkat çeken İTO Meclis üyesi Nevzat Nasuroğlu, "Her iki tarafın da devlet olarak kaybı olduğu doğru. Ancak neresinden bakılsa bakılsın sadece fstanbuTda 5-6 milyar dolarlık bir ticaret hacmi söz konusu. Rus hükümetinin, 500 dolardan fazla parayla vurtdtşına çıkışı ya- sakladığı sövleniyor. Rusya izin verdiği an geri gelecekler'-dedı. Rusya Ticaret Mümessili Koptevskv, BDT- ten Türkiye'ye yapılan bavul ticaretinin yüzde 80'ini Ruslann oluşturduğuna dikkat çekerek. Karadeniz'dedebitti Trabzon'daki ticari kesimlerin önemli bir bölümü, bavul turizmınin geleceğinden umutludeğil. Rublenin dolar karşısında değer kaybetmesinin yanı sıra, Rusya'nın gümrük mevzuatını uygulamaya geçirmesi de ticareti sekteye uğratü. Karadeniz'deki genel kanı, Rusya'nın 3-4 yıl boyunca kendi vatandaşlannm ticareti öğrenmesi için kapılan açık tuttuğu, artık bavul turizmini engellemeye çalışüğı yolunda. bu ticaretin devlet kontrolüne almması gerek- tiğini söyledi. Koptevskv, bavul ticaretiyle Rusya'ya giren maİlarn düşük kalitesinin de, Türk mallanna güveni sarstığına dikkat çektı. Rus hükümetinin bavul ticareüni vergilen- dirme çabalannı değerlendiren Türk-BDT İş Konseyleri Genel Sekreten Ömer Ürenden, "Yılda 10 milyar doların İsviçre bankalarına kaçırılmasını engelleyemezken, birkaç yüz doların peşine düşüvorlar"dıye konuştu. Laleli esnafı ise. sorunlann giderilmemesi durumunda. bavul ticaretinin yakında sona ereceği görüşünde birleşiyor. 15 gün önce, mark üzerinden öde- diğı dükkan kirasını karşılayamayarak kapatmak zorunda kaldığını belirten Fe- rit Kuıtuluş, "Bavul ticaretine gelenlerin yüzde 801 kaçtı. Gümriiklerde bildiği- miz olaylar yaşandı. Fiyatlar İS günde bir yükseliyor" dedi. Laleli esnafından Mustafa Kuzu, piya- sanın 2 haftadır dur- gun olduğuna dikkat çekerek şöyle konuştu: "ITcrayna'da kolera söylentisi var, nıUe dolar karşısında değer kaybetti. Hiç ounazsa gümrü- ğü rahatlahnak gerekir. Eskiden 10 bin dolara kadar olan mallardan gümrük almıyorlarlardı. şimdi alıyorlar." Seyahat acentesınde çalışan Sedat Bakır da özellikle Romanya ve Bulgaristan gümrükL rinde Rus turistlere çıkanlan sorunlara kar- Türk hükümetinin sessiz kalmasından şıka- yetçi. Bakır şöyle konuştu: "Bugün iç piyasa öldü. İstanbuİ'da tek canlı piyasa Laleli. Böyle giderse, burası da ölecek." 20gündür durgun olan Laleli piyasasında bu göriintülergeride kaldı. Geçen yıl 11.6 trilyonluk ithalata karşın, ancak 36 trilyonluk ihracat gerçekleştiriliyor ABD ile ticarette 80 trilyon açık 22 EKİM CUMARTES! Srtell Power FM Motor 11.00 Cem Gemini 14.00 Povver Aırpiay 16.00 , Powe r Turkçe Pop 17.00 ; Eurochart Hot 100 19.00 Fuii Fılm Povver Play 21.00 ŞFunky C Club Check 24.00 Powe r Midnıght Mıx VVith DJ Pefe J 03.00 Povver Joke 3ox ÖZGEN ACAR İstanbuİ'da yapılan Türk-Amenkan İşadamlan Toplantısı'nda Dışişleri Ba- kanı Prof. Mümtaz Soysal adına konu- şan Müsteşar Yardıması Büyükelçi Bil- gin Unan, ikı ülke arasındaki ticaretin Türkiye aleyhıne yılda 80 trilyon lira açık vermesinden yakındı. Amerika Denizaşın Özel Sektör Yatınm Kurumlan (OPIC) Başkanı Ba- yan Ruth R. Harlun ise Marmara Ereğli- si'nde özel sektörün yapacağı bir elektrik santralı için Amenkan hükümetinin OPIC üzerinden tasaruna 285 milyon dolarlık (yaklaşık 10 trilyon lira)"Finans- man ve siyasal tehlike güvencesi" veren bir mektubu imzaladığını açıkladı. "2. Türk Doruğu" sürdüğü bir sırada Sheraton Oteli'nde yapılan Türk-Ameri- kan İşadamlan Birliği Toplantısfna Prof. Soysal katılamayınca, adına konu- şan Büyükelçi Unan. Türkiye'nin dış sı- yasasını anlattı. Türk-Amerikan ılişkileri hakkında. büyükelçi. şu yakınmada bu- lundu: "1993'te ABD'den ithalatunız 3 J milyar dolara (yaklaşık 116 trilyon lira) ulaşırken, ihracatunız 1 milyar dolar (yaklaşık 36 trilyon lira) düzeyinde kalmıştır. Bu dengesiz ticaretin giderilme- si gerektiğine inanıyoruz. Kaldı ki iki ülke arasındaki ekonomik potansiyeli tam an- lamıyla yansıtmayan bu dış ticaret mik- tan arttirılabilir. Türkiye'ye uygul;;tıan, ömeğin tekstil kotalan gibi yasaklar da kaldırılmalıdır. Türkiye'ye daha çok Amerikan yatırunuu da bekliyonız." Türkiye'den sonra Orta Asya ülkelen- ne giden Amerikan işadamlan heyetin- deki OPIC Başkanı Harkin, bu toplantı- dan önce Amerika 'nın bir resmi televiz- yon kanalı olan VVorldnet aracılığıyla Türk gazetecileri ile konuştu. Harkin. "Amerikan şirketteri, Türki- ye'ye yatırım yapma ilgilerini yitirdiler mi" sorusuna şu yanıtı verdı: "Bizimle birlikte bulunan heyette, Tûr- kiye'de yatırıma ilgi duyan pek çok şirket var. Bu ziyarerim gelecekte y apacağımız pek çok ziyaretin öncüsü durumundadır. Ancak, Iürkiye'dekiilgimizgerçekteniki yönlüdür. Sadece Türkiye'de yatırım yap- mak değil, Türk işadamlan ile birlikte Orta Asya'da yapılacak yatırımlar konu- sunda işbirliğinde bulunmaktır. Türk şir- ketleri Orta Asy a ülkelerindeki bilgi biri- kimleri ve uzmâniıkları ile Amerikalılara pazarlama alanmda yardımcı olabilirler." Türkıye'deki 'özelleştirme' çabalan hakkında bir soruya karşılık Harkin. "Llkenizde, özellikle enerü sektöründe özeUeştinne, çok olumlu bir işarerrir" dedi. Harkin. "Trakya Elektrik L'retim ve Ticaret AŞ (TELTAŞ)" adlı bir şirketın 480 megavat gücünde gaz türbınlennden oluşan elektrik santralı tasanmına Ame- rikan hükümetinin 285 miljon dolarlık (yaklaşık 10 trilyon lira) "Finansman ve siyasal rehlike güvencesi" veren mektubu imzaladığını söyledi. Tasanmı. ikı Amenkan şirketi Enron Corporatıon ve VVing Intemational des- tekliyor. TEUTAŞ'ın biri Türk "Gama Endüstri Tessleri Imalat te Montaj AŞ", ötekisı İngiliz olan "Midlands Generati- on" adlı iki ortaktan oluşuşor. Santralın Marmara Ereğlisı'nde yapımı sırasında 260 kişınin çalışacağı ve yerel pıyasadan 150 milyon dolarlık (yaklaşık 3.4 trilyon TL) satın alımda bu- lunacağı açıklandı. Tasanmın malıyetı- nin 544 milyon dolar (yaklaşık 19 trilyon lira) olduğu bildirıldi. Kışlıklar cep boşaltacak H U L Y A G E N Ç U Parası olana nostalji B ol sıfırlı etiketler karşısında ucuz ve kaliteli malı aramayayönelen tüketici, küçükdefolu ürünlerin satıldığı mağazalara büyük ilgi gösteriyor. Ankara ve Istanbul Bostancı daki mağazaları ile Çorlu daki fabrikalarında defolu ürünlerinı satan Levis, etıket fiyatlarında yarı yarıya indirimegidiyor 2 milyon 350 bin liraya satılan 501 Levis'in defolusu 995 bin lirayken. koyu mavi Levis ınfiyatı 1 milyon 950 bin liradan 795 bin lira kadar iniyor. 1 milyon 250 bin liraya alıcı bulan Levis'in big süper pantolonu 295 bin liraya satılıyor. Hersezonu yeni bir urünle açmaya özen gösteren Levis, bu kez de gençlere herkesin ayağına giydiği jean pantolonlarla' 'özgün kimliğini göster"sloganını ön plana çıkararak Capital E yi piyasayasürdü. Amerika ve Japonya'dan sonra Türkiye'de satılmaya başlayan Capital E'nin diğerlerinden farkı eski tekniklere göre yapılması ve E harfinin kapital olması. 'Capital E'nin adını 100yılöncesinde üretilen, muzayedelerde binlerce dolara satılan ve dunya uzerınde bırkaç tane kalmış olan ılk Levis jeanlerın sağ arka cebine dikilen "red tab"in üzerındekı büyük E harfinden aldığı belirtiliyor. Capital E ile nostalji yaşamak isteyenlerin. 7 milyon lira odemesı gerekıyor • K ışlıkgıysilerın rnağaza vitrinlerinı süslemeye başladığı şu günlerde etiket fiyatlarındaki artış yüzde 150ye ulaştı. Havaların tamamen soğumaması ve fiyatlarda görülen büyük artış, satışların iyice düşmesıne neden oldu. Sezon sonu ürünler ise mağazaların bir bölümünde yarı fiyatına satılmaya devam ediliyor. Geçen yıla gore giyim eşyalarına yüzde 70zamyaptıklarını söyleyen Çetınkaya Mağazası yetkılılerı, taksitlı satış yapmadıkları için fiyatları piyasaya göre yüzde 50 oranında ucuztuttuklarını belırtiyorlar. Altınyıldız takım 2 mi lyon 950 bın liraya satılırken, pantolonların fiyatları 1 milyon 950 bin lira ile 2 milyon 900 bin lira arasında değişıyor. Çetinkaya'da Bossa pantolon 355 bin lira, poplin gömlek 145 bin lira, Bahanye ceket 1 milyon 500 bin lira. Sezon sonu ürunlerınde yüzde 60 oranında ındırımyapan Çetınkaya mağazası defolu ürünlerinı Adana'dakı mağazasındasatıyor. Küçük bırdefosu bulunan poplin gömleğınfıyatı 145 bin liradan 70 bin liraya, 355 bin liraya satılan bir pantolon 170 bin liraya ınıyor Taksitlı satışlara ağırlık veren Yeni Karamürsel Mağazası'ndada fiyatlar geçen yıla göre yüzde 80 oranında arttı. Yeni Karamürsel kendi koleksıyonu olan Men ve Model konfeksıyon ürünlerinde kampanya düzenliyor. Vakko, Desagibi markaların ürünlerini en azdörttaksitle peşin fiyatına satan Yeni Karamürsel Mağazasında sezon sonu ürünleri yüzde 50 ındirimle satılıyor. Kışsezonunuaçan Beymen Mağazası'nın geçen sezon ürünleri Çarşı Mağazasında yüzde 50 ındirimle satılıyor.Geniş ürün yelpazesiyle kış sezonunu açan Çarşı Mağazası'nda bayan ceketi 1 milyon 850 bin lira ile3 milyon950 bin lira arasında değişiyor. Etekler 675 bin lira ile i milyon 950 bin liradan satılıyor. Erkek takım elbısesı etıketlerı 4 milyon 950 bin liradan başlarken, pantolon 950 bin lira3 milyon 500 bin lira arasında alıcı buluyor Beymen de kışlık bayan ceketlerı modelıne ve kumasına gore 12 5 milyon lira ile 18 milyon lira arasında alrcı buluyor. Pantolonlar 4-6 milyon liraya satılırken. ıpekgomleklerın fiyatları 7-9 milyon liraya ulaşıyor. Koton gömlekler ise 2-3 milyon lira arasında değişıyor. Beymen sonbahar gıysıiennde ındırıme gıdıyor.B IŞÇEMN EVREMNDEN ŞÜKRAN SONER Gözlerini Kan Bürümüş... Eli silahlı, gözlerini kan bürümüş insan çok can yakabilir. Yine de zarar verebileceği çevre sınırlıdır. Asıl siyasi, eko- nomik iktidar gücünü elinde tutup gözünü kan bürümüşler- den korkmak gerekir. Onların çevrelerine, insanlara vere- bilecekleri zararın sınırı yoktur. Eli silahlı, gözü kanlı kaba- dayı görüntüleri olmadığı için de, çevrelerine verdikleri za- rarın boyutları asla algılanamaz. Pek çoğu da saygın kişi olarak kendinı pazarlayabilir. Ne pahasına olursa olsun kazanma hırsı içindeki gözünü kan bürümüş siyasetçi, kafayı din ve ırkçılık sömürüsü ile seçilmeye, kendini ve partisini kurtarmayatakmış. Bugün- lerde insan hakları, demokratikleşme hiç mi hiç moda de- ğil. 12 Eylül'ün yasakçı düzeninden kurtulma, çağdaş de- mokrasi ve insan hakları ölçüleri hak getire, en kaba hatlan ile düşüncenin suç olmaktan çıkarılmasına katlanamıyor. ANAP'lı DYP'li parlamenterler düşünceyi suç olarak bırak- manın yöntemlerini bulmada ittifak yapıyor. izinde olduk- lannı söyledikleri kapitalistdüzenlerde olması gereken as- gari ölçülerde demokrasi çizgisinin çok gerisinde kaldı- klarını gözleri görmüyor. Parçası olma rüyasını gördükleri Batı dünyasından biraz daha fazla dışlanmanın adımlarını atmada adeta yarışıyorlar. Gündeme din ve ırk sömürüsü gelince, yarışa diğer sağ ve şeriat yanlısı partiler de katılıyor. Kısmi seçimlerde ka- zanma yarışında şeriatçılara, tarikatlara, aşiretlere, ağala- ra prim üstüne prim veriliyor. Bir elleri ile ırkçılığı, diğeri ile şeriatçılığı, her tür geri yapıyı beslerken, bindikleri dalı da kestiklerini gözleri görmüyor. Ülke hızla dinci ve ırkçı bir kamplaşmaya sürükleniyor. Bugüne kadar, PKK ve devlet terörü, Atatürkçü, laikliği savunan aydınların tek tek katle- dilmeleri ile sınırlı kalan çatışmanın, sivil halk arasında kanlı bir hesaplaşmaya dönuşmemiş olması, siyasetçiden daha sağduyulu hareket eden halkın olabileceklerden ürk- mesı, tahrik edilen duygulannı bastırması ile ilgili. Gözünü kan bürümüş politikacı, kendi partisi içindeki ra- kibini alt etmek adına, önce partisine, sonra topluma zarar verecek her tur ittifakın içinde yer alıyor. Bu noktada dü- şünce ve inançlar bir yana atılıyor. Rakibini alt etme adına sosyal demokrasiye ıhanet eden sosyal demokratlar, libe- ralızme ihanet eden liberaller, demokrasi, laiklik, cumhuri- yet ilkelerine ihanet eden parlamenterler, siyasetçiler ne yazık ki çoğunluğu oluşturuyor. Değer yargılarını koruma- ya çalışanlar kaybediyor, dışlanıyor, dinozor oluyor. Son günlerde yaşanan çalkantılann, çelişkilerin temel odağı- nda siyasetçinin bu deforme olmuş hırsı yatıyor. DYP'li par- tisinın, hükümetin kararlarına; SHP'li aynı şekilde partisi- nin ilkelerine, kararlarına; ANAP'ı, Refah'ı, MHP'si ile bü- tün partiler ve partililerin çoğunluğu savundukları düşünce ve inançların tam tersine ışlerde başrollerde görülüyor. Halk, ne olup bittığini izleyemez durumda, kimin eli kimin cebinde belli olmayan bir kirli oyun oynanıyor "Faız haram" dıyen Hoca'nın serveti faize dayanıyor. Her olayda diğer partilerı Batı taklitçıliği, Amerika'nın kuk- lası olmakla suçlayan Hoca, ıcazet almak için Amerika'ya gıdiyor. Butün partiler ve pek çok kılıt polıtikacıyı icine alan yolsuzluk, vurgun. haksız kazanç ve servetlere, kırlenme- ye ilişkin skandallarm sonunun gelmeyeceği, henüz işin başında olduğumuz anlaşılıyor. Işçiyi çoktan satmış, siyasetteki kirlenme sayesinde yaptıkları gozlerden kaçan, yanına kar kalıyor gibi gelen sendikacının gözünü daha da bir kan bürümüş gibi geliyor. Işçiler, akıl almaz bir boyutta her yandan birden darbe yer- ken, sendikacının vurdumduymazlığı büyuyor. Sendikalar hızla üye kaybederken, sendikalizm çöküşe giderken, sen- dikacıların ne yazık ki önemli bir çoğunluğu batan geminin mallarını yağmalamaya çalışan vurguncuya dönüşüyor. Gözünü kan bürümüş sermaye sahibi, üretmeden de rantla, vurgunla, yasadışı yollarla daha fazla, daha fazla kazanmanın yollarını anyor. Haksız kazanca, vurguna, mafyaya dayalı düzende, emeksız zenginliğin sonu yok. Biryandasefahat, diğer yandaçoğunluk için buyük biryok- sulluk, sefalet düzeni almış başını gidiyor. Sendikalı, ücreti yüksekçe işçi işten atılıyor. Düşük ücretlı işçiliklı kar da az görünüyor. Uretim, hızla kayıt dışına geçiriliyor. Vergisiz, sigortasız kazanılanla da yetinmeyenler, sermayelerini ranta, vurgun düzenine akıtıyor. Sermayenin kendi iç çeliş- kısi, çatışması hızla büyuyor. Gözünü kan bürümüş, eli silahlı kabadayının hedef ala- nının dışına çıkabilirseniz kolayca kurtulabilirsiniz. Gözünü kan bürümüş sermayenin, siyasetçinin, sendikacının, ikti- dar sahibinin verdiği zarardan kurtulmak çok zor. Gözlerini bürümüş kan, ellerinde silah görülmediği ıçin. bazan kur- tarıcı melek gibi bile olabilıyor, bizleri çok kötü aldatabili- yorlar. insanca yaşayabilmek için, ne yapıp edip onlardan kurtulmanın bir yolunu bulmak gerekiyor. BAŞBAK4NLIK BAŞDAMŞMANITİGREL: Cjumruk bırlıgınden artık dönüş yok Ekonomi Senisi- Devlet Ba- kanı Ali Şe\ki Erek, "Gümrük Birliğine Katılma Sürecinde Türkiye ve Avrupa Birliği İliş- kileri" başlıklı kolokvumda yaptığı konuşmada. Türkiye Cumhuriyetrnın gümrük bir- liğine katılma sürecinde siyasi kararlılığını ortaya ko>duğunu söyledi. Istikrar paketinin ekonomiyi iyıleştirmenin yanı sıra. gümrük birliğine geçışin önkoşullannı hazırlama>ı hcdeflediğini kay- deden Erek, rekabetin adil ko- şullarda gerçekleştirilmesi için karşılıklı yükümlülüklenn yeri- ne getirilmesi gerektiğinı v urgu- ladı. Erek. mevzuata uvum çalışmalan kapsamında. patent. rekabetin korunması gibi ya- saların Meclis'in gündemine alındığına dikkat çekti. Prometheus İstanbul Ku- lübü'nün düzenlediği kolok- vumda konuşan Başbakanlık Baş Danışmanı ve AB'den So- rumlu Büyükelçi Ali Tigrel, gümrük birliğine katılma sü- rednin artık geri dönülemez noktaya geldiğini vurguladı. Tigrel. Türk şjrketlerinin. ge- lişkin şirketlerle hangi koşullar- da rekabet edeceğının belirlen- mesi gerektiğine işaret etti. Kısa vadeli zorluklann uzun vadeli projeleri engellememesi gerekti- ğini dile getiren Tigrel. Avrupa'- nın laik bir Türkiye'ye ihtiyacı oiduğunu sözlerine ekledi. Türkiye1 de ilkdefal Market VakrfBonk21 Yüzyıl Bankacılığı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear