25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet İmtiyaz sahibi: Berin Nadi Genel Ya\ın Yönetmeni. Özgen \car •Genel Yavın Koordınatörü: Hikmet Çetinkava •Genel Yavm Djinışmanr Orhan Erinc • Yaziişlen Müdürü: Celal Başlangıç • Ha- ber Merkezi Müdürü: Mustafa Balbav Gorsel \ onetmen Ali \ear • Duzenleme Mustafa Sağlamer Ankara Temsıkısı: Cüne>t Arcavürek »Hdber Müdurlen Işık Kansu, Hakkı Erdem MuesseseMüdurir ErolErkut •K.oordınator. • İsıanbııl Hdberlerr Ceiher Kantarcı »DışHaberler Ergun Bakı AtatürkBulvarıNo:l25. Kat: 4.'Bakanlıklar-Ankara Tel 4195020 p Hat). Telex Ahmet Korukan •Muhasebe Bölent Yeoer • U - Ekonomt Dinc Ta^anç «Yurt Haberlen- Mehmet Saraç 42344. Fax:(4»4195027 •İzmır Temsilcısi Serdar Kızık, H.Zıva BK 1352 S 2 3 Tel »ldare Hüseyin Gürer •i^leıme OnderÇetik • Makaleler Sami Karaör^ı »Spor Abdülkadir Yücelman «Dü- 831230Tekv 52359. Fax (51 »895360 »AdanaTemsilcısi: ÇrtinMğenoğlu InonüCd •Bılgı-tşlem ' 1 9 S N ° : ' K d t 1 T e l 52255O-5226Ol-522492(4hat).Telex.62155.F<u (71 (522570zelıme: \bdullah Yazıcı Nail Inal #Bılgisayar Sistem: Vlûrüvrt Çiler •Reklam Reha Işıtman \»>ımla\an>eBas*n:Yen!Gün HabcrAjamt. Türkoca'eı Cdd 39 41 dialo61u?4334İ-.t PK e Yj\ıncılık A Ş dnbuiTcl 5i:fı5ı>5Tek\ ZZ-U- Fa\ ıh 515X595 20TEMMUZ1993 İmsak. 3 49 Güneş:5 41 Oğle 13.15 tkındı: 17 13 Akşam: 20.39 Yatsı: 22.22 Pamukkale'nin korunmasında yeni adım • DENİZLİ (UBA)- Pamukkale'yi koruma amaçlı imar planında öngörülen travertenlerin korunması ve geliştirilmesi ile ilgili olarak Küîtür Bakanlığı, Hacettepe Üniversitesi ve Denizli Valiliği işbirliği yapacak. Denizli Valisi Oğuz Kağan Köksal. imzalanan protokol ve yapılan çalışmalar hakkında bilgi verirken planın önemli projelerinden birinın travertenlerin korunması ve geliştirilmesine yönelik etüdlerin yapılması olduğunu söyledı. Köksal, tra\ ertenlerin ortasından gecen asfalt yolun trafiğe kapatılacağını ve eski yolun travertenleri bozmayacak şekilde yeniden düzenleneceğini de belirtti. Avşa Adası'na ek vapurseferi İSTANBUL(AA)- Denızy ollan. yaz programı çerçevesinde her gün Avşa Adasfna yapılan gemi seferlerine Asmalı ve Saraylar seferlerini de ekledi. Türkiye Denizcilik İşletmelen'nden yapılan açıklamada. çarşamba günü saatO8.3O'da jstanbul"dan harekel eden geminin 12.30'da Asmalı'da, saat 12.45'de Asmalı'dan hareket eden geminin 13.00'de Marmara Adası'na uğrayarak 14.15'deAvşa Adası'nda olacağı kaydedildi. Cumartesi günü saatO8.3O'da İstanbul'dan hareket eden Avşa Postası'nın da saat 13.00'de Saraylar iskelesine uğrayarak Marmara ve Avşa adasına hareket edeceği bildırildi. Geminin. Asmalı ve Saraylar'a sadece gidişte uğrayacağı belirtildı. Kongreturizmi • ANTALYA(AA)- Antalya, eylül ayında başjayacak kongre turizmine hazırİanıyor. Kongre yapacak kuruluşlann. kentteki otellerle bağlantı kurmaya başladıklan bildinldi. Antalya'da sonbahar, kongre turizmi açısmdan oldukça hareketli geçecek. Şirket ve bayi toplantılannm yanı sıra eylül-kasım aylannda. kentte pek çok uluslararası toplantının yapılacağı bildinldi. Turizmciler. en az 100-500 kişilik gruplar halinde gelen kongre turistlerinin. yüksek gelir seviyesine sahip olmalan nedeniyle önemli döviz girdisi sağladıklannı vurguladılar. Tanıtıma16milyap • AMKARA (AA) - Turizm Bakanlığı. Türkiye'nin yurtdışında daha iyi tanıtılması amaayla 16 milyar liralık ek kaynak ayırdı. Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürü Le>laözhan. yaptığj açıklamada, Türk turizminde son günlerde yaşanan olumsuz ımajın silinmesi amaayla tanıtıma 16 milyar liralık kaynak ilave ettiklerini bildirdı. Bu kaynağın başta ttalya, Avustury'a ve Almanya olmak üzere Avrupa ve İskandinav ülkelerine aynldığını belirten Özhan, şunlan söyledi: "İtalya 3, Finlandiya 1, Danimarka 1. İsvcç 1, Avusturya 2, Almanya 1.5. İsviçre 1, Hollanda 1 ve Belçika 1 milyar lıra olmak üzere \\ rupa ve İskandinav ülkelerine toplam 16 milyar liralık bir kaynak ayırdık." Oyuncak seçimine dikkat •ANKARA(UBA)- Hacettepe Üniversitesi Ögretim Üyesi Prof.Dr. Atalay Yörükoğlu, oyuncak serimi konusunda anne ve bsbalan uyardı. Savaş tenalan içeren ve yzratıcılıktan uzak oyuncakların, çocuğun ruh sâghğıru olumsuz etkilediğini bdirten Yörükoğlu. "Çocuklara şiddet aşılayan o;\ıncaklann yaratıcılıktan uak olması bir yana. pahalı omalan da ayn bir konu" dtdı. Ailelerin oyuncak stçimınde saldırganlığı distekleyici ve çocuğa bir şey kizandırmayan oyuncak tîründen kaçınmalan grektiğini kaydeden "Yörükoğlu, '"Lego gibi yıratıcılığı arttıncı ve çocuğun kendinden birşeyler kıtabileceği oyuncaklann sçımi çocuğun yinlendirilmesinde de yırdımcı olacakur" diye kmuştu. Norveç'i sarsan iddia: 20 yıl boyunca başbakanlık yapan Einar Gerhardsen'in kansı ve İşçiPartisi gençlik kolu başkanı Verna 3 yıl boyunca ilişkide bulunduğu KGB ajanına bilg sızdırdı, Moskova buyolla Oslo' yu etkisi altındatuttu Bir yasakaşk uğrunacasııslııkHaber Merkezi - Norveç'in genelde sessiz olan politık sahnesi, son günlerde ülkenin en büyük devlet adamlanndan sayılan Einar Gerhardsen hakkında ortaya atılan iddialar- la sarsılıyor. 1945'ten itibaren itibaren kısa bir ara dışında 20 yıl bov\ınca Norveç'in baş- bakanlığını yapan Gerhardsen'in. kansının bir KGB ajanıyla yaşadığı ilişki nedeniyle uzun vıllar Sovyetler Birliği'nin etkisine ma- ruz kaldığı iddia ediliyor. Emekli bir KGB generali olan Bogdan Dubensky. Gerhardsen'in kansı Verna Ger- hardsen'nın bir Sovyetler Birliği gezisi sıra- sında baştan çıkanlmasını ayarladığını iddia ediyor. Dubensky'ye göre. Verna gırdıği bu aşk ılişkisinin sonucunda uzun vıllar Oslo'- daki Sovyet Elçılıği'ne üst düze'yde ısühba- rat kaynaklığı yaprruş: 'Bu. benım işteki en büyük başanm oldu ve KGB"nın ne kadar iyi bir casusluk teşkilatı olduğunu gösterdi. Bir NATO başbakanının. banyoda söyle- diklerini bile öğrenebilecek konumdaydık" diyor Dubensky. Norveç hükümet sözcüsü. konuyla ilgili olarak. "Verna Gerhardsen'le ilgili dedıko- dular. her zaman vardı. Güzel, kocasından oldukça genç ve sol görüşleri olan bir kadın- dı. 1950'lerde İşçı Partisi'nin gençlik kolu başkanıydı ve Sovyetler Birliği'ndekı "Genç Öncüler'le aralanndaki bağlan kuvvetlen- dirmeyi planlıyordu. Oslo'daki herkesin dik- katini çeken Rus arkadaşlardan oluşan çev- reyi bu yolla kurdu" dedi. Dubensky, Verna Gerhardsen'in 1954'te bir gençlik heyetıyle Sovyetler birliği'ne ziya- rete geldığinı ve bu yolculukta kendisine Yogeni Belyakov adındaki genç KGB ajanı- nın rehberlik yaptığını belirtti. Dubensky. genç ajanla ilgili şunlan söyledi: "Tıpkı bir Rus ayısma benziyordu. Çıçek bozuğu su- ratlı. kıllı ve koca elliydi. KGB voleybol takı- mının kaptanıydı. Biraz aptaldı. ama sadık- tı. Yalnızca iki kötü huyu vardı: Çok fazla içerdi ve kadınlara karşı çok zayıftı. Gerçi bu olayda zayıflığı bizim gücümüz oldu. " Dubensky, gençlik heyetinin, Ermenistan'ın başkenti Erivan'da bir otelde konakladığjnı anlatırken şunlan söyledi: "Belyakov'a bizim 'ilaveli' dediğimiz türden bir oda verildi. Bu, içinde olağan eşyalann dışında, bir de V erna Gerhardsen 1954'te bir gençlik heyetiyle Sovyetler Birliği'ne gittiğinde KGB onu baştan çıkarmak için hazırlığmı yapmıştı. r erna kendisine rehberlik yapan genç KGB ajanı Yevgeni Belyakov'a aşık oldu. Herşey Erivan'daki otel odasında başladı. XV ontağı geliştirmek için Belyakov Sovyetler Birliği'nin Oslo Büyükelçiliği'ne atandı. Bilgi sızdırmak için Verna'ya şantaj yapmaya gerek kalmadı. jDilgileri hemen hemen gönüllü olarak veriyordu. Yalnızca solcu değil, aynı zamanda da Batılılann 'ana Rusya'nm büyük esran' olarak gördükleri şeye hayrandı. Verna Gerhardsen > e Ye\ geni Belyakov sürekli beraber oluyordu. Yevgeni. Verna'yı verdi- ği bilgilerin None^ aleyhine kıülanılmayacağına ikna etmişti. orada olan biten herşeyi kaydetmemizi sağlayacak özel gereçlerin olduğu bir otel odasıydı. Biraz jngilizce ve "seni seviyorum' demeye yetecek kadar Norveçce biliyor- du. Heyete bol miktarda iyi yiyecek ve içki verilmesini sağladık ve son akşam onu, odasına gelmeye ikna etmeyi becerdi. Sonradan ona, "O anda fılminizin çekildiğini bil- mek seni rahatsız etmedi mi?" diye sorduğumda bana, 'Yo hayır, o çok hoş bir hanımdı" diye cevap verdi." Norveç. NATO'ya 1949'da kurucu üye- lerden biri olarak katıldı. Ancak bazı koşul- lan vardı. Nükleer silahlann ya da yabancı birliklerin. kendi topraklannda yerleşüril- mesıne izin vermeyecekti. Savaşın sonunda Sovyetler Bırliğı. Noneç'in birbölümünüiş- gal ettiğinde birlikler. Nazi idaresinden onla- n kurtardıklan gerekçesiyle sevinçle karşı- lanmışlardı. Buetkenler. Gerhardsen'in kuş- ku götürmeyen sosyalızmıyle birleştiğinde, İşçi Partisi hükümeunin Âtlantik ittifağı- ndan uzaklaştınlarak tarafsızlık yönüne çe- kilebileceği konusunda Moskova'yı ümit- lendiriyordu. Belyakov'un. Başbakan'ın kansıyla arasındaki ilişki. bu politik hedefe ulaşjnak için kullanılacaktı 1955 yılının son- bahannda Gerhardsen ve kansı. Sovyetler Birliği'ne resmi bir ziyaret için gittiklerinde. oraya giden ılk NATO lideri olmuştu. Kontağı geliştirmek için Belyakov ve kan- sı da Sovyetler Birliği'nin Oslo Büyükelçi- liği'ne atandılar. Bundan kısa bir süre sonra ise Dubensky de elçiliğın KGB şefı olarak onlara katıldı. Dubensky. ""Görevimin en önemli kısmı Verna'vla aradaki bağlantıyı kontrol etmek ve maksimum miktarda bilgı- nin ahndığmdan emin olmaktı. Hiçbir za- man şantaj yapılmadı. Bilgılen Belyakov'a hemen hemen gönüllü bir şekilde veriyordu. Yalnızca solcu değil. aynı zamanda da Batı- lılann *ana Rusya'nın büyük esran" olarak gördükleri şeye hayrandı" dedı. Belyakov. Verna'ya oteldeyken filmleri- nın çekildiğini, bundan yeni haberdar oldu- ğunu ve çok utandığını söyledi. Genç bir dip- lomat olarak üstlerine politik bilgi topla- makta ne kadar başanlı olduğunu kanıtla- mak istedığini belirtti. Verna. ondan hoşlan- dığı için ve Belyakov ona bu bilgilerin Nor- veç aleyhine kullanılmayacağını söylediği için, yardımcı olmayı kabul etti. Cç y\\ boyunca süren bu ilişki. Belyakov'- un ıçkiye olan zaafı yüzünden sona erdı. Sar- hoş olduğu bir gün kansını döven Belyakov. olaylann skandal boyutuna varmasını önle- mek için, ülkesine geri göndenldi. Bugün. Oslo Şehir Meclisi'nin bâşkanı ve Norveç'in İşçı Partisi politikacı- lanndan biri olan Gerhardsen'ın oğlu Rune. konuyla il- gili yorum yapmayı ret etti. HongKong'da Çin askerikorkıısıı £t "ÜlonJt FRANaS DERON Asya Turizminde Çocuk Fahişeliğine Son (EPCAT) isimli kuruluş dört yaşındaki çocuklann bile aileleri tarafından fuhuş pazanna satıldığını açıkladı. Küçükfahişeleryardımelianyor Haber Merkezi - Asyalı kadın ve ço- cuklann büyük bir hızla fahişelik ve kö- leliğe sürüklendiğinı öne süren insan haklan dernekleri, ABD"den yardım is- tedi. Pakıstan'da insan haklan ve yasal yardım gruplan, yaşlan 10 ila 25 arasın- daki 200 binden fazla Bangladeşli genç kız ve kadının Pakistan üzerinden fahişe olarak satıldığım belirtti. Son gelişme- lerle ilgili raporu basına sunan sözcü Jo- seph Kennedy. Nepal"m dağ köylerin- den 7 bin gencın Bombay'daki genelev- lere satıldığını. 70 bin Taylandlının ise Japonya'da fahaşe olarak çalıştınldığını kaydettı. Uluslararası Kadın ve Çocuk Haklan Kuruluşu'ndan Abdûl Momen. genç kızlann kadın ticareti yapanlar ta- rafından kandınlarak ya da kaçınlarak bu yola itildiğine dikkat çekerek, "Bu kadmlar ele geçtıkten sonra iğfal edili- yor, dövülüyor, işkence ediliyor ve bir hayvan gibi satıbyor" dedi. Abdül Momen kadınlann 200 ila 2 bin dolar arasında satıldığını kaydede- rek hükümet görevlilerinin kadın ticare- ti yapanlara yardım ederek sınırlan geç- melerinde kolaylık sağladıklannı açı- kladı. Kennedy. insan haklan derneklerinin ilgili ülkelenn elçilikleriyle ilişkiye gire- rek hükümetlerin gerekli önlemleri al- ması çağnsında bulundu. Aynca her- hangi bir Amerikan vatandaşırun çocuk fahişelerin kaçınlması olayına kanşma- sı halinde yasa karşısmda suçlu sayılma- sı gerektiğini belirtti. Kennedy inceleme sonuçlannı şöyle özetledi: "Her yü bir milyonun üzerinde insan köle ve fahişe olmak üzere satılı- yor. Binlerce çocuk kaçmlıp genelevlere satılıyor." Beş milyar dolarük pazar Asya Turizminde Çocuk Fahişeliğine Son (EPCAT) adlı kuruluş fuhuş sana- yiinin beş milyar dolarlık bir pazar ol- duğunu ileri sürerek dört yaşındaki ço- cuklann bile sefalet içindeki aileleri ta- rafından bu pazara satıldığını açıkladı. EPCATın tahminlerine göre Filipin- ler'de 40 bin, Tayland'da 800 bin. Tay- van'da 70 bin, Hindistan'da 400 bin kız fuhuş ticaretine sürüklendi. Uluslararası Çocuk Haklan Kurulu- şu Başkanı Kenneth Klotben ise fuhuş pazanna itilen çocuklann kaçmamalan için uyuşturucuya alıştınldıklannı öne sürdü. Klothen. Tayland'da yapılan bir araştırmaya göre çocuk fahişelerin gün- de ortalama üç müşteriye hizmet verdi- ğini. haftanın yedi günü de çalıştıklannı açıkladı. DoğuAlmanyalıalakapitalizme abşamadı Çin 1 Temmuz 1997'de Hong Kong'un geri alınmasnla bir- likte komünist ordulann Hong Kong'un kırsal bölgelenne ve kent merkezine yerleştirileceğini açıkladı. Çin. böylece ege- menliğinin Hong Kong'a geri gelişini kesınleştirmeyi amaçlı- yor. Çin'in Hong Kong hakkındaki askeri planlannı ılk kez açıklaması. Hong Konglu politikacılarda endişe yarattı. 1989"- da Pekin'in Tiananmen Meydanfnda ordunun göstericilere sert bir biçimde müdahale etmesi kötü bir örnek olarak bellek- lerde duruyor. Hong Kong, kolonide gerçekle-ştinlecek politik reform üzerinde İngiltere ile Çin'in çekişmesınden rahatsızlık duyuyor. Çin'in askeri planlannın duyurulması Pekın'de Hong Kong özel yönetim bölgesıvle ilgili Hazırlık Çalışmalan Komitesi'nin ilk toplantısına denk düştü. Komitenın açılışında Başbakan Yardımcısı ve Çin diplomasisinin başı Qian Qichen konuşmasında. "Bu ne ikinci bir iktidar merkezi ne de bir gölge ka- binedir" dedi. Qian Qichen komis- yonun oluşumu sırasında başkan olarak secildi. Pekin, bu yeni ko- miteyle. Ingiltere'yle görüşmelen daha çok etkilemeyi amaçlayan politik yapıyı zengjnleştirmek ve Hong Kong'un Genel Valisi Chris Patten'ın politik devrim planlannı engellemeyi amaçlıyor. Bu yeni komite ya da Pekinli görüşmecile- rin sözcükleriyle 'ikinci mutfak". doğrudan Çin Ulusal Halk Meclisi'nin daimi kuruluna bağlı. 30"u Çin'e hizmet etmeyi kabul eden Hong Kong'un zengin ve etkili kişilerinden oluşan 57 üye Meclis Başkanı Qiao Shı (hü- kümetin eski polis şefı) tarafından secildi. Komite Devlet Başkanı Jiang Zeming'in kontrolünde çalışma- lara başladı. Zeming. Hong Kong'un ana vatana dönüşünün hazırlanmasında yeni bir dönemin açıldığını söyledi. Oysa Pe- kin'in bu tür bir kurumun oluşması ıçın 1996yı beklemesi düşü- nülmüştü. Komitenin işlevleri. özellikle koloni parlamentosu ve gelecek hükümetlerin yerleştırilmesiyle ilgili uygun yorum- lann incelenmesi ve üretilmesiyle sınırlı. Ama kuruluş öncelikle Pekin tarafından kaleme alınan küçük oluşumun kullanı- Imasının gerçekleştirilmesi. Pekin tarafından ortaya konan bir- birine bağlı sorunlann çözülmesi hakkını elinde tutuyor. ın askerinin yerleşme planı Hong Konglu politikacılarda endişe yarattı Slje Jsetu JJork Sitncs STEPHENKINZER APOLDA - Doğu Alman- ya'nın komünist hükümeti 1990 yılında çöktüğü zaman. Dagrnar Alberti başan şansını gördü ve kollan sıvadı. Kamu işletmesi olan bir ote- lin promosyon bölümünde çalı- şan Bayan Alberti, küçük bir bilgisayar için yeterince para denkleştirerek şirketler için rek- lamlar tasanmlamaya başladı. Şimdi iki ofısi ve beş elemanı olan bir reklam ajansı işleıiyor. Alberti. "Bunu başardtm. ancak bir istisna olduğumu bili- yorum. Kız kardeşim işini kay- betti ve bütün gün evde oturu- yor. Komşulanmdan birçoğu işsiz. Bütün bu değişikliklenn altında eziliyorlar. Uyum sağla- makta çok zorlanıyorlar. Bura- da yaşananlan daha iyi bir bi- çimde sergjliyorlar" diyor. Birleşmenin üzerinden üç yıl geçti. Doğu Almanlar komü- nist rejim altında konformist olmaya alışmıştı. Şimdi birçoğu girişimde bulunmakta zorluk çekiyor ve kendine güvenmi- yor. Apolda'nın ekonomik plan- lama müdürü Otto Fıtzel. "Es- kiden her şey basıt ve kolaydı. Esnek olma ahşkanhğını yitır- dik. Şimdi birisinin bize gelip bir şeyler vermesini bekliyoruz" divor. Doğu Almanya'da bütün va- landaşlar için iş garantisi vardı. İstihdamın büyük bir bölümü gereksizdi. Fabrikalar gerekti- ğinden çok daha fazla insan ça- lıştınyordu. Bu dengesizlik ko- münizmin çöküşüne neden olan bir ekonomik krize yol aç- tı. Bununla birlikte. bu poli- tikalar vatandaşlann çoğu için iyi korunmuş bir yaşam sağ- ladı. Devlet herkes için eğitim ye sağhk olanaklan sağladı. İşinden aynlan bir kişi yerel yö- netime başvurarak yeni bir iş bulabiliyordu. Opera sanatçısı olan Klaus Buron. "İnsanlann çoğu bütün yaşamlan boyunca bir tek işte çalıştı. Burada hıç kimse nasıl iş aranacağını bilmiyor. Baştan aşağı değişmemiz gerekiyor" diyor. Eski bir insan haklan savu- nucusu olan ve şu anda Apol- da'yı Alman Parlamentosu'nda temsil eden 33 yaşmdaki Heinz- Jûrgen Kronberg. seçmenlerin- den bırçoğunun kendilerini ge- liştirmek eğılimine sahip ol- madıklannı söylüyor. Kron- berg. "Birçok kişı kendileriyle ilgilenilmesinı bekliyor. Reka- betçi kapitalizme alışmak için- üç yıl yeterli bir zaman değil" diyor. Üç yıl önce Batı Almanya'- dan Leipzig'e taşınan ve şimdi kentin belediye başkanı olan Heinrich Lehmann-Gmbe. bu kanşıklığın köklerinin bırleşme travmasında bulunabileceğini söylüyor. Lehmann-Grube sözlerinı şöyle sürdürüyor: "O zaman fark edemedik, ama Doğu ile Batı Almanya arasındaki fark örneğin Batı Almanya ile İngiltere arasında- ki farktan çok daha büyüktü. Bir gecede ABD'nin. Çin ya da Japon politik sistemini, jasala- nnı ve göreneklerini almak zo- nında kaldığını düşünün. Bir anda her şey değişiyor ve kor- kuya yol açıyor. Buradaki bir- çok insan çok ağır psıkolojik yükler taşıyor. Bunun yaşamın bir parçası haline gelmesi için bir kuşak geçmesi gerekiyor. Sabah çalışmak için büroma geldiğimde. karşımda çeşitli ne- denlerle ağlayan insanlar bulu- yorum." ANA ÎKTIPAP, — BPLBA MUHAL£F£r
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear