22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
21HAZJRAN1993 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Okııl önlüğütarihekanşıyor: • Milli Eğitim Bakanlığı, ilk ve orta dereceli okullarda kısa bir • Böylece öğrencilerin bir düşü gerçek olacak. İtk ve orta süre önce "havalann aşın ısınması" nedeniyle başlattığı "giysi dereceli okul öğrencileri Amerikanfilmlerindegörebildikleri sçrbestisini" sürekli hale getirmeye hazırlanıyor. "jean, tişört, spor ayakkabı" üçlüsüne kavuşacaklar. AYŞESAY1N ! ANKARA-Okullarda, "forma- önlük" giyme zorunluluğu tarihe kan- şıyor. !lk ve orta öğrenim öğrencilen için, "jean- tişört-spor ayakkabı" ile okula gelmek artık yalnızca yabancı filmJerde gördükleri, "özlenen bir düş" olmaktan çıkıyor. Mılli Eğitim Bakanlığı, kısa bir süre önce "havala- nn aşın ısınması" nedeniyle başlattığı "giysi serbestisini" sürekli hale getir- meye haarlanıyor. Milli Eğitim Bakanhğı yetkililerin- den edinilen bilgiye göre ilk kez bu yaz başlanan uygulama, "giysi serbestisi" için "zemin yoklama" amaanı güdü- yor. Uygulamanın veliler tarafından da beğenilmesı durumunda, forma ve önlük zorunluluğunun kaldınlacağını vurgulayan yetkililer, 1993-94 öğretim yılı başında da yine havalann henüz soğumamış olduğuna dikkat çekerek okullann yetkisinde kalmak koşuluy- la, öğrencilerin istedikleri gıysiyle okiı- la gelebileceklerini ifade ettiler. Tür- kiye'de, öğrencilere giysi serbesüsinin aşama aşama uygulamaya konulaca- ğını belirten yetkililer, şimdiye kadar bu uygulamaya geçilmemesinin nede- nini, "Türkiye'de gelir düzeyi dengesi- nin büyük farkhlıklar göstermesi" ola- rak açıkladılar. Konuyla ilgilı Cumhu- nyet'in sorulannı yanıtlayan bir yetki- li şu görüşlere yer verdi: ""Forma-önlük uygulamasının ana nedenı. bütün öğrencilere eşıt oldukla- n duygusunu vermekti. Çünkü okul- lanmızda. ailesi çok zengın olan ço- cuklarla fakır olan çocuklar bir arada. aynı sınıfı, aynı sırayı paylaşıyorlar. Giysi serbest olduğunda, zengin aile- nin çocuğu, daha değişik, daha göste- rişli giysiler giyecek, gelir düzeyi daha düşük olan ailelerin çocuklan üzerin- de bu olumsuz bir etki yaratabilir. Bu düşünceyle forma uygulaması getiril- miştir. Örneğin; Batı'da ve diğer geliş- miş ülkelerde, giysi serbesttir. Ancak bu ülkelerde refah düzeyi yüksek ol- duğu için herkes aşağı yukan belirli bir gelir düzeyine ulaşmışür. dolayısıyla çocuklann sorun edebıleceği bir du- nım söz konusu değil. Ancak son yıl- larda ülkemizde de gelir düzeyinde iyı- leşme görülüyor. Bu'doğrultuda, eğer veliler de olumlu görüş bildirirlerse, uygulamaya önümüzdeki yıldan itiba- ren başlamayı düşünüyoruz. Giysi ser- bestisine henüz yeni başlamamıza karşın, öğrencilerimiz bu durumdan son derece memnun. Ailelerden de olumlu tepkiler almaya başladık. Bu nedenle, biz öncelikle eğitim yılı başını baz alarak, ıklim koşullanna göre okullarda giysiyi serbest bırakacağız." Edinilen bilgiye göre yeni öğretim yıhnda, bau ve güney bölgelerinde eği- tim yılı başında da yine "yaz giysisı" uygulaması devam edecek. Milli Eği- tim Bakanlığı'nın başlattığı "yetki devri" uygulaması çerçevesmde de bu konudaki karan okul müdürleri vere- cek. Uygulamanın genış bir kesim ta- rafından kabul görmesi durumunda da yetki yine okul müdürlerinde kal- mak üzere, Türkiye genelinde ve eği- tim yılı boyunca, öğrenciler günlük giysilenyle okula gıdebilecekler. İLKSAN Altunya: jVahimhata yapıhyor ANKARA (Cumburiyet Bü- rosu) - Adlan arsa alımı yolsuz- luğuna kanştığı için istifa eden ve daha sonra da Milli Eğitim Ba- kanı tarafından üyeükleri feshedi- len tLKSAN yönetim ve deneüe- me kurulu üyelennin yerine yeni yönebcilerin seçilmesi için çalı- şmalara başlandı. Bakan Köksal Toptan tarafından, tLKSAN yö- neticilerinin seçimi için hazırlvk calışmalannı yürütmekle görev- lendirilen Müsteşar Yardımcıa Mehmet Gündüz, en geç 10 tem- muza kadar yeni yönetıcilerin se- çileceğinı belirtti. Gündüz. bu sü- rede üyelenn sosyal haklannın de- vam edeceğıni bildırdı. I Mehmet Gündüz, "Artık fes- 'hedilen yönetim kurulunun icra yetkisi kalmamıştır. Ancak İLKSAN "da normal işler yürüye- cek, üyeterin. kazanılmış haklannı bu süre içinde kullanmamalan gibi bir durum söz konusu değil. İLKSAN ana statüsünün 25. maddesi uyannca yönetim kuru- luna 9, denetleme kuruluna da 5 üye seçüecektir" dedi. Gündüz'ün verdıği bilgiye göre yeni yönetim ve denetleme kurulu üyelerini, 48 | kişiden seçilen genel kurul üyeleri '; gjzli oyla belirleyecek. Gündüz, arsa alımı yolsuzlu- ğundan yalnızca yönetim ve de- netteme kurulu üyelennin sorum-- I lır olduğuna dikkat çekerek genel ! kurul ve genel kurul ûyelerinı be- ! lirleyen 500 kişilik temsücüer ku- jrulunun feshinin söz konusu ol- 1 madığını bildırdi. Eğitirn-İş Sendikası Genel Baş- kanı Niyazi Altunya da Köksal Toptan'ın İLKSAN dosyası ile il- güı gelişmelerden kendilerinin bil- güendinlmemesını eleştirdi. Al- tunya, Toptan'a gönderdığj bir yaayla, tLKSAN Genel Kurulu'- ınun, yönetim kurulunu seçmesi- nin de yankşkğjna dikkat çektı. "Bazı olumlu gelişmelere karşın İLKSAN konusunda yeni bir karmaşa dönemine guikü" diyen Altunya, şu görüşlere yer verdi: | "tLKSAN Genel Kurulu'nun, 1 yönetim kurulunu seçeceğı doğru ise bu vahim bir hata olur. 44 kişi- 1 lik genel kurul üyelerinin 16'a yö- [ netim kurulunun asil ve yedek | üyesi, 10'u denetleme kunılunun '. asil ve yedek üyesidir. Yani ço- j ğunluğu oluşturan 26 kışi mevcut j organlarda görevlidir. Dolayısıyla > genel kurulun eski yönetim kuru- ! İu üyelerini yenıden seçmea müm- Jkün oldugu gibi benzerlerini de I seçmesi mümkündür. En aandan ! bu genel kunıl, eskiyönetimi akla- ! yabUecektır. Sayın Bakan, ana ; statünün 25. maddesindeki yetki- | nize dayanarak tüm kurullan fes- ' hetmeruzı, ana statü ve seçim yö- ! netmeliğini, geçjci bir yönetim ku- ; rulu ile organlann yeniden oluştu- rulmasmı sağlamanızı beküyo- ruz." SEZEN AĞLADI, AĞLATTI-Beşiktaş Gösteri Merkezi'nde binlerce hajranını coşturan Sezen Aksu, Kaybolan YıOar'a ağla- dı. Buna dayanamayan seveıüeri hep bir ağızdan seslendiler çok sevdikleri bir şarkıvla: "Sen Ağlama". GözyaşıhepnutsumdurSerçe Beşiktaş'tan bir Minik Serçegeçti. Binlercehayranı, gözyaşı, yitipgidenyıllara siterrüeri veyeniparçası' 'Masutn Değiliz Hiçbirimiz' 'le. Sezen Aksu, yavruları Sertab Erener ile Levent Yüksel'le unutıdmaz anıîarbıraktı kalplerde. MUHARREM AYDDV Diyelim ki birbirindeo canlırenkleringiderek ka> - bolup. tüm düny ada gri ton- lann egemen olduğu bir yaşamın içindesiııiz... Der- ken, canınız sıkıhyor, ha- yattan zevk alamıvorsunuz. Bu duygudan kurtulabil- mek için kendimzi ber şey- den soyuüayıp, "Tabiat Ana r 'nın kucağına aoyor- sunuz. Burada ses- sizliği bozan tek şey çevTeye yayılan kuş sesleri... Öyle yumuşak, öyle dokunaklı ki! İçferinden birisı diğerie- rinden biraz daha farklı şakıyor. Diyor ki: "EUer güıahkâr/ dilkr günahkâr/ bir çağ yangını bu/ bütün dünya günahkâr/ masum değiliz hiçbirimiz..." Evet yanlış okumaduuz! Bunu size 'ininik bir serçe" söylüyor! Kim bu minik serçe? El- bette Sezen Aksu... Türk Pop Müriği'nde, 20 yıldan beri kendi- ne özgü çizgisi \e müteyazi kişiliği\ le gönülkri fetheden ünlü sanatçı Sezen Aksu, önceki gece Beşiktaş Belediyesj'nce düz«nlenen "4. Küttür ve Sanat Şenliği^nin kapanışında, eDeriyle büyöterek üzerine titrediği iki yavTusu Sertab Erener ve Levent Yöksel ile birükte, yorul- mak bihneksizin şakıdı... ; SERÇE: Yavrulanyla geldi, ağiadı, ağlattı ve gitti. binlerce "Sezenkolik" müzikse>er saatler ön- cesinden Beşiktaş Gösteri Merkezi'ni doldur- muşru. Geniş güvenlik önlemlerinin alındığı konser alanı her geçen dakika biraz daha ka- labalıklaşıyordu. Çünkü hayranlan, bu sanat- cı aileyi aynı sahnede izleyecek olmanın ayn- cahğını doyasıya yaşamak istiyordu. Merakh gözkrini sahne> e çevirvn binlerce kişinin gide- rek sabırsızlandığı bir an ha>ai fişekler birbiri ardına patlatüdı. Derken beklenen an geldi ve minik serçe ile y avnılan sahnede göriildü. Havranlanna, "Biliyorun beni çok özledi- dan çok önce hayranlarının nezdinde "hitleşti- ği" Sezen Aksu'nun. müzik dünyamıza arma- ğan ettiği Sertab Erener ve Levent Yükse) ile ortaklaşa verdiği konser beUeklerden uzun sü- re sflinemeyecek nitelikteydi. Yalnızca Beşik- taş değil, tstanbui'un diğer semtlerinden geten Ama bu uzun dönemde boş durmadığımı, bu iki baş belasıyla(Sertab Erener ile Levent Yüksel'i kastederek) uğraştığunı biliyorsu- nuz. Bu gece hasret gidereceğjz" diyerek duy- gu yûkKi parçalannı birbiri ardına yorumlu- yordu. Bazen çocuklanna \o- katde eşlik eden Aksu, Ser- tab ve Levent'in de en az kembsi kadar izleyicilerden yoğun Ogi görmesi üzerine mutluluğunu, çe>Tesine da- ğıttığı gülücülüeıie yansıO- vordu. Aksu, konserierinde gele- neği sürdürerek, yakında piyasaya çıkacak kasetin- deki bir parçasını ilk kez yorumladı. Aksu'nun, söz- İerini bir süre önce kaybetti- ğimiz tiyatro ve sinema sanatçtsı Yaman Okay'ın eşi Meral Okay ile biriikte yazdığı. L'zay Hepan'nın bestekdiği "Masum Deği- liz" adlı parçası yakında tüm Türkiye'nin ber yerin- de "hit" ölmaya şinididen aday. Sezen Aksu, ilk kez 18 yılânce yorumladtğı "Kaybolan Ydlar" adh romantik parçasnu söyletneye başlar başlamaz binlerce hayranı parçaya hep bir ağızdan de\am efri. Sanatçı- nın, bir anlamda geride bıraktığı yıllara ve aşklanna sitem edercesine söykdiği "Kaybo- lan YıIlar'Ma göz> aşlarını tutamadtğını gören binlerce kişi bu kez mikrofonu Aksu'nun eün- den alıyor, koro halinde sanatçıya duyduklan sevgi ve bağulığı yine Aksu'nun "Sen Ağla- ma" adlı parçasını söyleyerek beurtiyordu: "Sen ağlamada/dayanamam/ ağlama gözbe- beğim sana kıyamam/al yüreğim senin olsun/ yüreğin ben de kalırsa/ yaşayamam..." Sonunda. Minik Serçe, yüreğini hayranla- nna bırakıyor. ancak kopnmadığı çocuklan Sertab Erener ve Levent Yüksel'i yamna ala- rak sahneden avrüı>ordu... Ozel radyo antenleri TBMM'ye çevrildi • Özelradyolann kaderiyannTBMM'de. Özel radyocularDYP Genel Başkanı Çiller'dençok şey bekliyor. i Magazin/TV Servisi - "Tansu ! Çiller'in, hukümeti kurmakla gö- ; revlendirilmesi aşamasma gelme- I sinde en önemli rolü, ilk fırsatta ı özel radyolara izin vermesi şek- ! lindeki açıklamalan oy- |namıştır..." ; Bu sözler, Radyo-Televizyon 'ı Sahipleri ve Yaymalan Derneği ! (RTSYD) Başkanı Osman Ata- I man'a ait. Gerçekten de Çiller, en ; büyük partinin liderliğine gelir • gelmez, iktidar ve muhalefet par- .tüerine mensup milletvekillerini, bu konuyu çözüme kavuşturmak • amacıyla, yann tam kadro parla- '< mentoya gelmeye çağırdı. ! Özel radyolann yasallaşması ',için verdiği mücadelede zaman (zaman sert çjkışlar yapan, genel- ! Kkk gençlerin desteğini alan, ba- ızen de büyük eleşürilere hedef [ olan Ataman, oyiama antesınae sorulanmızı yarutladı: -Sayın Başkan; radyolann yayına başlamasından bu yana, gerek hükümet yetküHerinden, ge- rek muhalefetten, yasalaşmamz konusunda güvenceler, sözler akbnız. Gecikmenin nedeni sizce nedir? "Yasal düzenleme gündeme geldiğinden beri, iç ve dış olaylar. Ecevit: OzelyayınabkKITleşecek ANK.\RA (AA) - DSP Genel Başkanı Bökırt Ecevit, DYP, ANAP ve SHP'nin üzerinde anlaşuğı, anayasarun 133. maddesindeki degişikliğin özel radyo ve televizyonlan, bu üç partinin KİTlen haline getireceğim söyledi. Ecevit, "DYP. ANAP ve SHP'nin üzerinde anlaşuğı değışiklik, bugünleri aratacaktır" dedi. Ozel radyo ve televizyonlara izin veribnesi gereğini, Türkiye'de ilk seslendiren partinin DSP olduğunu kaydeden Ecevit, "DYP, ANAP ve SHP'nin. başka partileri Meclis Başkanı'na rağmen dışlayarak üzerinde anlaşüklan anayasa değişikliğine göre gerek devletin, gerek özel sektörün radyo ve televizyonlannı sıkı bir denetimle kontrol altına almak üzere, bir üst kurul oluştu- rulacak. Fakat o üst kurul, tamamen parlamentodaki 3 partinin göstereceğı adaylar arasından seçilecek. Bu durum, devlet ve özel radyo televizyonlan üzerinde, bir meclis karteli, 3 partili bir meclis karteü oluşturacak. Görünen o ki örgütlü toplum kesimlerinin ilgisizliği yüzünden, 133. madde bu günleri aratacak şekilde değışecektir." dedi. olağanüstü hareketlilik gösterdi. Sıyasilenmızm de ıhmalleri oldu, ama herhalde önemh olaylar ardı arama patlak vermeseydı, yasa konusu bugüne kadar çok tan halledilmiş olurdu." -Yann olmazsa çok kısa bir sü- rede, radyo ve televizyon yayıncılığının, özel sektör tarafı- ndan da yapdabileceği yasaya bağlanacak. Şirodi, parayı bastı- ran radyo kurabilecek mi? "Hıç bir uygar ülkede, devlet, radyolan gelir kaynağı olarak görmez. Eğer devlet, frekans ki- rasını hazineye bir gırdi olarak düşünürse, her önüne gelen rad- yo kuracağından, kalite ortadan kalkacaktır. Ancak, liyakat sa- hiplenni saptar ve onlara izin ve- rirse, uygarca bir rekabet ortamı- nda, kabteli yayınlara ulaşılması mümkün olur. " -Telif haklan konusunda, yapuncı firmalarla sorunlannız oldu. Vasal düzenlemeniıı ardı- ndan. bu çevrelerle iyi geçinebfle- cekmisiniz? "Şimdiye kadar tek ve yasal bir muhatap bulamıyorduk. Ama şunu bümeleri gerekiyor Türki- ye'de er ya da geç radyo ola- caktır, radyo olduğu zaman, yapımcılann ticari haklanna za- rar vermeyecek şekilde müzik eserlen yayımlanacakür. -Yapuncılara zarar vertheden eserierini nasd yay ımlayabilecek- sinz? "Dünyada çok çeşıtlı örneklen vardır. Bizim manüğımıza uyan, belirli bir hit parçanm, piyasaya çıkmasıyla biriikte, satışını kı- rmayacak bıçimde reklamını yapmak, aradan belli bir süre geçtikten sonra da dirüeyicı sık- mayacak aralıkJarla yayımla- maktır. Çok tanınmış sanatçı- lann büyük bir bölümü, şöhrete bu yoldan kavuşmuşlar, sonra da yapımcılanna daha çok ka- zandırmışlardır. " -Üyelerinizin, bir kaset ya da uzuncalann hit parçasmı, tanıt- masuım, öteki parçalara yaran olacak mı? Müzikseverier, beğen- dikleri tek parça için. radyolann yaymüamadığı parçalan da ice- ren uzunçalar ya da kasete para verip alacaklar mı? "İşte, yapımcılan belki de en çok ürküten konu budur. Bugü- ne değin, on parça içinde tek lo- komotif parçayla müşteri çekip. saüş yapabüiyorlardı. Çünkü, yapımın parçalan hakkında, mü- ziksever fazla bilgi sahıbi olamı- yordu. Şımdi. radyolann rek- lamını sağlayabümek için, birden fazla hit parça yapmak gereki- yor. Bu da daha fazla kalite. do- layısıyla daha fazla masraf de- mektir yapımcı için." -Yann parlamentodan aleyhini- ze bir karar çıkarsa, nasıl bir yol izleyeceksiniz? "Böyle bir şeyi düşünmek bıle istemivoruz." e-Kur köylüye yükleniyor • Tanm sigortalılanrun prim borçlanna mahsuben ürün bedeOerinden yüzde 3 oranında tevkifat yapılması uygulamasma 1 temmuzdanitibaren başlanılacak. \NKARA (AA) - Tanm si- gortalılannın Bağ-Kur prim borçlannın, ürün bedeuerinden tevkıf suretiyle tahsiline ilişkin uygulamaya, 1 temmuz tanhin- de başlanılacak. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın tanmd% kendi adına ve hesabına çalışan Sos- yal Sıgonalar Kanunu uygula- ma teblıği Resmi Gazete'de yayımlandı. Buna göre tanm si- gortalılanran pnm borçlanna mahsuben ürün bedellerinden yüzde 3 oranında tevkifat yapıl- ması uygulamasma 1 Temmuz 1993 tarihınden itibaren baş- lanıiacak. Tebliğe göre kamu idare ve müesseseleri, iküsadi kamu müesseselen, saır kurum- lar, tkaret şjrketlen, ış ortaklık- lan, dernekler. vakıflar, demek ve vakıflann iktisadi iş- letmeleri, zırai kazançlannı bi- lanço veya zirai işletme hesabı esasına göre tesbit eden çiftçiler. genjek gelırlennı beyan eüneye meçbur plan tıcaret ve meslek sahipleri, çıftçilerden saon al- dıklan ürün bedellen üzerinden tevkifat yapabileckler. Gerçek ve tûzel kişiler Gerçek ve tüzel kişiler, çift- çilerden satın aldıklan ürün be- dellerinden çiftçilerin prim borçlanna mahsuben yüzde 3 oranında tevkifat yaparak dü- zenledikleri belgelerde göstere- cekler ve bir ay içerisinde tevkif ettikleri tutarlan ertesi aym 20'- inci günü akşamma kadar ku- rum hesaplanna inıikal ettire- cekler Tebliğe göre ürün bede- linin peşin ödenmesı suretiyle yapılan ahmlarda alıcı. ürün bedeli karşıhğı olarak nakden yapmış olduğu ödeme tutan üzerinden çiftçinin prim bor- cuna mahsuben yüzde 3 ora- nında tevkifat yapacak. Ürün bedelinın hesaben ödenmesi suretiyle yapılan ahm- larda ise ahcı, ürün bedeli ola- rak çiftçiye ürünü saun aldığı tarihte herhangi bir nakdi öde- me yapmamış olsa dahi ürün bedeli tutan üzerinden yüzde 3 oranında tevkifat yapacak. Ürün bedelinin taksitler ha- hnde ödenmesi suretiyle yapı- lan ahmlarda alıcı, ilk taksidi ödememiş olsa dahi ürünü saun aldığı tarihte ürün bedelinin ta- mamı üzerinden yüzde 3 oranın- da tevkifat hesaplayarak kurum hesaplanna intikal ettirecek. Demirel Tıp kongresine katridı • İstanbul Haber Servisi-15. Dünya Kulak, Burun, Boğaz, Baş ve Boyun Cerrahisi Kongresi dün Istanbul'da başladı. Kongrenin Açıkhava Tiyatrosu'ndaki açılışına katılan Cumhurbaşkam Süleyman Demirel, Türkiye'nin sağhk hizmetlennin sunumu, yönetimi ve fınansman ile ilgili sorunlan olduğunu söyledi. Son yıllarda sosyo-ekonomik alanda önemli atılımlar gerçekleştiğını belirten Demirel, GSMH büyüme hızınm yuzde 5,5, kişi başına düşen GSMH'nın 2 bin 700 dolar olduğunu ifade etti. Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşundan bu yana sağlık alanında önemli ilerlemeler kaydettiğini anlatan Demirel, buna karşın bazı sorunlar da olduğunu belirtti. Kongrenin, bilim alanında uluşlararası işbırliğinin önemli bir örneğı olduğunu vurgulayan Demirel, "Bu arada kişisel dostluklar geliştirecek başka bir alanda, hepımizi rahatsızeden ırkçılık, şiddet, aynmalık gibi ınsan onuru ile bağdaşmayan konulann çözümüne de katkıda bulunacaksınız" diye devam etti. Yalçın görevinde kaUı • ANKARA (AA) - Danıştay, Şanyer Belediye Başkanı thsan Yalcın'ın belediye mcclisince düşürülmesi karanm onaylamadı. Karar gereği, Yalçın görevinı sürdürecek. Sanyer Belediye Başkanı İhsan Yalçın. belediye meclis üyelerince venlen gensoru önergelen sonucu belediye meclısı karanyla düşürülmüştü. Geçcn mart ayında yapılan belediye meclisi toplantısında. bazı meclis üyeleri, "Sanyer'de kaçak yapılaşmaya göz yumduğu. belediye parası ile vatandaşlann arazisı üzerine kreş, park, tuvalet gibi kaçak yapı inşa ettirdiği, belediye arazısini yasadışı olarak özel şahıslara devrederek, kaçak inşaat yaptırdığı" gerekçeleriyle İhsan Yalçın hakkında gensoru önergesı vermışlerdı. Araştırma Görevlileri Genel Kurulu Lftanbul Haber Servisi - Araştırma Görevlileri Derneği'nin ilk Genel Kurulu 26 Haziran'da YıldızTeknik Üniversitesi Konferans Salonu'nda yapılacak. Dernek tarafından yapılan açıklamada, üniversitelerin özerklık ve demokratiklik ilkelerine uygun yapılanması gerek tiği belirtildi. Üniversitelerde yer alan tüm çevreleri ilgilendiren sorunlann demokraük. biçirude, a,, ^ çözümlenebilmesinın.bunlannfiniversitEvefalcülte tV,««..(, yönetimlenne katılmasıyla sağlanacağı bdırulenaçJtkimadav "Bu unsur hem özgürce bılim üretimini hem de sısıeme 'benim' diyen sahip çıkma duygusunun kazanımını sağlayacaktır. Seçilmiş organlann özdenetımini sağlamak ıçın secimle gelen tüm yöneticilerin, gerekli gördüğü durumlarda, kendilerini seçen kuruluşlarca geri çağnlması imkanı da getirilmelidir" denildi. Rektör Demiroglu ispata çağnldı İstanbul Haber Servisi - İstanbul Üniversitesi'nde görevli bir grup oğretım üyesı, rektör Cem'i Demiroğlu'ndan, yurtiçindeki ve yurtdışındaki malvarhğını açıklamasım istedi. Rektörlüğün, Cumhurbaşkam Süleyman Demirel'e "fahn dqktora" belgesi vermeye hazırlandığını belirten öğretim üyeleri, "Süleyman Demirerı sürgüne gönderen askeri yönetimin başı Kenan Evren'e de fahri doktoriuk veren bir rektörlüğün bu davranışı tartışmalıdır" dediler. İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü'nün uygulamalannı anüdemokratik bulan ve rektörlüğün adının bazı yolsuzluklara kanştığını iddia eden bir grup öğretim üyesi dün Maçka Oteli'nde bir toplantı düzenledi. İstanbul Üniversitesi Orrnan Fakültesi'ne ait Bilezıkçi Çifüiği'nin, Bilkent Üniversitesi'ne rektörlük tarafından satıldığını, ancak açılan davayla bu saüşın yasal olmadığının anlaşıldığını belirten öğretim üyeleri, Cerrahpaşa ve İstanbul Tıp Fakülteleri'ne alınmak istenen araçlar için yapılan ihalelerde de usulsüzlükler bulunduğunu öne sürdüler. BURSA (Cumhuriyet) - Cumhuriyet Kitap Kulübü'nün yakılması olayma adı kanşan ve bu suçtan bir süre gözlem altmda tutulan ülkücü Ahmet Balkış ile üç arkadaşı, Bursa'nın Karacabey ilçesinde esnaftan silah zoruyla çek aldıklan iddiasryla tutuklandı. "Çek mafyacılığı" yaptıklan iddia edilen sanıklarla biriikte 16'lı bir tabanca ik 10 mermi de ele gecirildi. Ahmet Balkış (33) ile Bayburtlı olduklan büdirüen Selim Kurdal (25), Hüseyin Kayseri(22) ve tzzet Gönen (23) tutuklama karanndan sonra cezaevine götürülürken, adliye önünde toplanan çok sayıda yurttaş sanıklan linç etmek istedi. DEMIRELIN YOKLUK YILLARI Yavuz DonaVın Usta Kaleminden DEMİREL'İN YOKLUK YILLARI Yavuz Donat'ın Kitaplan 70000 Lira• SANDIKTAN İHTİLALE (1977-1980) • BUYRUKLU DEMOKRASİ (1980-1983) • ÖZAL'LI YILLAR (1983 - 1987) 70000 Lira • DEMİREL'İN YOKLUK YILLARI 45000 Lira YAVUZ DONAT nDemirel'in Yokluk Yıllan 8İ6İYATMEVİ 70000 Lira 45000 Lira BÜTÜN KİTAPÇILARDA I L G I YAYINEVİ BİLGİ YAYINEVİ BİLGİ KİTAP - KIRTASİYE BİLGİ DAĞITIM • Istekierınızm tutan Kada r posta ya da damga puiu gondenmz • Kıtapçılara % 25 ındınmiı odemelı goidemi' • Ljtfen genei yayın kataloğumuzu ısteyımz Meşrutıyet Caddesı No 46/A Yenışehır-06420 ANKARA Tel (4) 431 81 22 - 434 49 99 • Faks : (4) 431 77 58 Sakarya Caddesı, No 8/A Kızılay-06420/ANKARA Tel (4) 434 41 06 - 434 41 07 • Faks (4) 431 77 58 Babıâlı Caddesı. No 19/2 Cağaloğlu-34360 / İSTANBUL Tel (1) 522 52 01 - 526 70 97 • Faks (1) 527 41 19
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear