Catalog

3 ŞUBAT1993CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞHABERLER 11 tomali'ye •TOKYO (AA) - Japonya ıükümeü, BM kuruluşlan ıracılığıyla Somali"ye9.6 nilyon dolar acil yardım /apma karan aldı. Resmi caynaklar, yardırrun beş -nilyon dolarhk kısmının mülteciler yüksek komiserliğı ıraabğıyla Somali'deki savaş ve kuraklık kurbanı iki milyon kişiye yönelik ^lduğunu belirttiler. Somali >n 10 milyon dolarhk gıda .drdırnı göndermeyi de planlayan Japonya. geçen yıl bu ülkeye 27 milyondolar doğrudan yardım göndermiş, çokuluslu güç gönderilmesi çabalanna da yüz milyon dolar tutannda mali destek sağlamıştı. SriLanka:İnsan haklan ihlalleri LONDRA(AA)- Uluslararas Af Örgütü (AI) hükümetin eleşurileri dikkate alarak iyileştirici düzenlemeler yapacağı konusundaki vaatlerine rağmen Sri Lanka'da insan haklan ihlallerinin devem ettiğjni bıldirdi. Örgüt, 1992'de Sri Lanka'ya yapılan ziyarete dayanan 20sayfalık raporunu dün Londra'da yayımladı. Raporda, 'ordunun ınsan haklanna saygı gösterilmesi için verdiği emirler tabanda yerine geürilmıyor' denildi ve 'insanlann ortadan kaybolması olaylannda ve olağanûstü yargılamalarda düşüşolmasına rağmen, bu olaylann hala yüksek sayılabüecek biroranda yaşanmakta olduğu' belirtildi. «üpkiye AT için • LEFKOŞA(AA)- Türkiye'nin. Avrupa Topluluğu için önemli bir ülke olduğu belirtildi. Rum Fileleftheros gazetesine göre AT Konseyi Dönem Başkanı Danimarka Dışişleri Bakanı H. Petersen, verdiği bir demeçteTürkıye, Kıbns Rum kesimi ve Malta'nın ATye tam üyelik konusunda yaptıklan başvurulann ayn ayn görüşülmesi gereküğini söyledı. Avrupa Topluluğu devlet ve hükümet başkanlannın bu çözümü uygun gördüklerini büdiren Petersen, liderlerin mevcut konjonktür içinde Türkiye'yi AT için önemli bir ülke olarak gördüklerini ve topluluğun Türkıye ile iüşkilerini gelişürme karan aldığını belirtti. YeniBMheyeti Bagdarta • MANAMA (AA) - Irak'ın kitlc imha silahlannı yok etmek amacıyla yeni bir BM balİstik silah uzmanlan heyeti Bağdat'a gitti. Bahreyn'deki BM Koordinasyon Bürosu yetkilileri. Buzmandan oluşan bu 50. BM heyetinin, lrak'taki incelemelerini 21 şubat gününe kadar sürdüreceklerini belirttiler. Heyetin başkanı Fransız Patrice Palanque, Irak yetkilileri tarafından balisük silah programı ile ilgili olarak verilen bilgjleri inceleyeceklenni belirtti. • KÂBİL(AA)- Afganistan'ın başkenü Kâbil'deki çatışmalar sûrüyor. Hizbi Islami grubuna bağlı mücahitler tarafından başkentteki hükümet mevzilerinedün sabah yoğun biçimde top ateş açıldı. Ateşe. hükümete bağlı birlikler tarafından karşılık verildi. Çok sayıda kişinin, başkenün çatışmalardan nispeten uzak mahallelerine doğru kaçmakta olduğu bildiriliyor. Bugünkü çarpışmalarda ilk belirlemelere göre 9 kişinin yaralandığı ancak bu sayının artmasından endişe edildiği kaydedildi. Hizbi Islami lıden Gülbeddin Hikmetyar, Devlet Başkanı Burhaneddin Rabbani'nın geçici bıı yönetim kurarak, biryü ' >nde seçimlere gitmesini -lep ediyor. 25 gündür süren çaüşmalarda yuzlerce kişinin öldüğû kaydediliyor. Beiçika; Mobuttfya vize vermedi • BRÜKSEL(AA)- Belçika'nın, Zaire Devlet Başkanı Mobutu Sese Seko'nun akrabalan ve yardımcılanna vize vermeyi reddettiği bildirildi. Beiçika Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, vizeverilmemesi karannm, Mobutu'nun yönetimi Başbakan Etienne TshJsekedi'y e devretmesini sağlamak için siyasi baskı yapmak amaayla ahndığını kaydetti. Bölge başkentlerinde diplomasi yoğunlaşti, liderler resmi ziyaretler gerçekleştiriyor Balkanlarhareketlendi• Özal, 15şubatta Balkanlar turuna çıkıyor. Romanya'da bulunan Çetin temaslannı I tamamladı. İki ülke arasında işbirliği "her düzeyde" arttınlacak. ANKARA (Cumhuriyet Bü- ya Cumhurbaşkanı Kiro Gtigo- • Yunan Dışişleri Bakanı Papakonstanünu Sofya'da. Atina ile Sofya, Balkan ülkelerince Bosna'ya müdahalede bulunulmamasını istiyor. • Bulgar Cumhurbaşkanı Jelev de başta Kosova ve Makedonya olmak üzere bölgedeki son gelişmeleri görüşmek amacıyla Arnavutluk'a gidiyor. rosu) - Cumhurbaşkanı Tnrgut ÖzaTın 15-20 şubat arasında Arnavutluk, Bulgaristan ve Makedonya'ya yapacağı ziya- retler, Balkanlar'da dıplomaük hareketliliğjn arttığı döneme denk geliyor. Özal'm ziyaretleri sırasında. bu ülkelenn, ABD'- nin yeni Bosna-Hersek planına bakışlan önemli bir yer tuta- cak, Özal, Bulgaristan Cumhur- başkanı Jelyu Jelev; Makedon- rov ve Arnavutluk Cumhurbaş- kanı Sali Berişa'nın davetlisi olarak bu ülkeleri ziyaret ede- cek. Özalın Makedonya'ya yapa- cağı ziyaret, bu ülke ile ilgili ola- rak Birleşmiş Milletler(BM) Güvenlik Konseyi'nin orta yol bulma çabalannın yoğunlaşüğı günlere denk düşecek. Eski Yu- goslavya ile birlikte Makedon- ya'yı da taruyan Türkiye, Cum- hurbaşkanı düzeyinde yaptığı bu ziyaretle Makedonya'ya verdiği önemi gösteriyor. Özal. Makedonya. Arnavut- luk ve Bulgaristan yetkilileri ile yapacağı temaslarda. ikili ilişki- lerin geliştirilmesi ve Bosna- Hersek'le ilgili konularda görüş alışverişinde bulunacak. Bu ül- kelerin, ABD'nin yeni Bosna- Hersek planına yaklaşımlannın değerlendirilrnesinin önem ka- zanacağı gezide, Türkiye, ABD planına olumlu yaklaştığını, ancak müdahale mesajı veril- meden, sorunun çözümünden kaygdı olduğu mesajını vere- cek. Bftkres Ozal'ın Balkanlar gezisi ön- cesinde bölge ülkeleri başkent- lerinde yoğun bir harekeüitik göeleniyor. AA'nın haberine göre Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin, iki günlük resmi bir ziya- ret için gittiği Romanya'daki görüşmelerini dün tamamladı. Romanya Dışişleri Bakanı Teodor Malescanu, görüşme- Tilistinliler dönsüıv Ortadoğu görüşmeleri konusunda temaslarda bulunmak üzere ABD'de bulunan ts- rail Chşişleri Bakanı Şimon Peres, işgal topraklanndan sınır dışı edilen Filistinliler'in lerden sonra yayımlanan ortak belgenin 'iki ülkenin Balkanlar- da güvenlik ve istikrara katkıda bulunma ve ılişkilerini tüm dü- zeylerde arttırma kararlanru yansıtüğnu' belirtti, Sıfya Bulgaristan ve Yunanistan ise Bosna-Hersek'e olası bir as- keri harekata hiçbir bölge ülke- sinin kaülmaması görüşünde birleştiler. Sofya'yı ziyaret etmekte olan Yunan Dışişleri Bakanı Mihaiis Papakortstantinu önceki gece Cumhurbaşkanı Jelu Jelev ta- rafından kabul edildi. Görüş- mede ikili üişkilerin yanı sıra Balkanlar'daki son gelişmelerin ele alındığı bildirildi. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Vakntin Stoyanov görüşmeden sonra basına yaptığı açıklama- da Makedonya'nın adı dışında iki ülke arasında ciddi bir sorun olmadığını belirterek Yunanis- tan'ın da bu konuda son gün- lerde daha esnek bir cizgi izledi- ğin ifade etti. Papakonstantinu ise gazete- cilerin sorulannı yarutlarken Jelev ile son derece yararh bir görüşme gerçekleştirdiğini, acı- klamalannı temaslann tamam- lanmasından sonra yapacağıru belirtti. Yunan Dışişleri Bakanı'nın ziyareti sırasında ekonomik iş- birliği ve çift vergilendirmeyi kaldıran iki protokol imzalan- ması bekleniyor. Papa Konstantinu. Sofya'- daki temaslannı tamamladık- tan sonra resmi bir ziyaret için Bükreş'e geçecek. Tir» Bulgaristan Cumhurbaşkanı Jelyu Jelev de resmi bir ziyaret için bugün Arnavutluk'un baş- kenti Tiran'a gidiyor. Jelev'in Arnavut yetkililerle başta Ko- sova ve Makedonya ile ilgili ol- mak üzere Balkanlar'da son ge- lişmeleri ele alacağı bildiriliyor. POLTTIKADA Büyükelçi Çernişev, Montreux Antlaşması'nın tam anlamıyla uygulanmasını istedi Rusyaboğazlartaıtışıııasuıdaııralıatsız • Rusya Büyükelçisi Albert Çernişev, boğaz trafiği konusunda ellerinde yeterli bilgi bulunmadığını söyleyerek, Rusya'nın bu trafiğe ilişkin aynntılı çözümler yapmak üzere Dışişleri Bakan- hğı'ndan konuya ilişkin verileri talep edeceklerini ifade etti. HALUKGERAY ANKARA - Türkiye'nin, boğazlann Orta Asya petrolünü taşımaya elverişli olmadığı yolundaki açıklaması. adresi- ni buldu. Rusva Federasyonu Büyükel- çisi Albert Çernişev, dün Dışişlen Ba- kanlığı nezdınde girişimde bulunarak, konuya ilişkin ülkesinin rahatsızhğını dilegetirdi. Çernişev, kendüerine ve diğer tarafla- ra danışılmadan açıklama yapılmasını eleştirerek, "Soğukkanlı olmabyız'" dedi. Çernişev, Cumhuriyet'in sorulanna karşılık. Rusya'nın, kendisine danışıl- TER PETROSYAN: Türkiye Karabağ 9 da tara&ızdeğil ERİV AN (AA) - Ermenistan Devlet Başkanı Levon Ter Pet- rosyan, Türkiye'nin Dağlık karabağ konusunda tarafsız ol- madığını ileri sürdü. Ter Petrosyan, Erivan'ı ziya- ret eden Amerikalı Demokrat miUetvekili Joseph Kennedy ik görûştükten sonra yaptığı açık- lamada v 'Türki\e'mn Dağiık Karabağ konusunda kayıtsu şartsız Azerbaycan'ı destekkdi- ğini düşünûyonız. Türkiye elbet- te bölgenin Lstikranndan yanadır, ancak bu ardaşmazlık- ta tarafsızlığa savgı göstermi- yor" iddiasında bulundu. Ermetüstan Devlet Başkanı Ter Petrosyan açıklamasmda, Türkiye'nin Fransa ve ABD'den Ermenistan'a gönderilen yiye- cek ve ilaç yardunlarının transit geçişine izin vennesine ise hiç de- ğinniedi. Ermenistan'ın siyasi ve eko- nomik durumunu yerinde gör- mek amacıyla Erivan'a giden senatör Robert Kennedy'nin oğ- lu Demokrat temsiki Joseph Kennedy ise, bölgede sa\aşan ta- rafların arasına bir BM gücii gönderitanesinden yana olduğu- nu bikürdi. Kennedy "Bölgede öncelikle ateşkes sağlanmalıdır. kan dökülmesini derhal durdur- mak ve Ermenistan'ı bu krizden kurtarmak gerekiyor." dedi. Bu arada Ermenistan Devlet Başkanı Petrosyan, sözcüsü Ru- ben Şugaryan'ı VVashington BüyukelçiüğVne atadı. madan böyle bir açıklama yapılmasın- dan rahatsız olduğunu söyledi. Boğaz- lardan "tam serbest geçiş hakkını getı- ren" Montreux anlaşmasınm tam an- lamıyla uygulanmasından yana olduk- lannı belirten Çernişev, Rusya Federas- yonu'nun aynntılı bir değerlendirme yaptıktan sonra, izleyeceği politikayı belirleyeceğini söyledi. Boğaz trafiği konusunda ellerinde ye- terli bilgi bulunmadığını söyleyen Çer- nişev, Rusya'nın bu trafiğe ilişkin aynn- tılı çözümler yapmak üzere Dışişleri Ba- kanlığı"ndan konuya ilişkin verileri ta- lep edeceklerini ifade etti. -Çernişev, şöy- le konuştu: "Türkiye'nin kaygılanru anlamak is- tiyoruz. Konu soğukkanlılıkla ve iyice çalışılarak incelenmelidir. Boğazlardan geçişle ilgili bütün ülkelerle birlikte ça- lışma yapılmabdır. Eğer her ülke, trafık arttı ve çevre tehükesi var diye serbest geçişi engelleyecek tutum alırsa, o za- man ortalık kanşır." Çernişev, dün akşamüstü Dışişleri Bakanlığına gelerek, bu konuda gıri- şımde bulundu. Dışişleri Müsteşan Bü- yükelçi Özdem Sanberk ile görüşen Çer- nişev'in, son açıklama nedeniyle ülkesi- nin duyduğu rahatsızlığı aktardığı ve boğazlar trafiği konusunda Türkiye'- den aynntılı bilgi talep ettiği öğrenildi. Montreux Anlaşması'na Rusya Fede- rasyonu'nun verdiği önemi vurgulayan Çernişev'in, onak çahşmalarda bulunu- labileceğinı aktardığı öğrenildi. Türkiye, iki gün önce yaptığı bir acık- larnayla, boğazlardaki trafık artışının İstanbul için yarattığı güvenlik ve çevre tehdidi nedeniyle yüksek tonajb ham petrol gemılennin geçmesine uygun ol- madığını acıklayarak, Orta Asya ham petrolünü Karadeniz'den gemilerle Ak- deniz'e taşımayı planlayan ülke ve şir- ketleri uyarmıştı. Türkiye'nin yaptığı bu açıklama, Ba- kü petrolünün, Avrupa'ya aktanlması için Azerbaycan, Türkiye ve çeşitli pet- rol şirketlerinin oluşturduğu çalışma grubunda bir seçenek olarak değerlen- dirilen ve Türkiye'nin tercih etmediği hattın savunulmasını imkansız hale ge- tiriyor. Ankara. Montreux anlaşması uyan- nca. bu gemilere geçiş hakkını engelle- yememekle birlikte. "geçişi düzenleme yetkisinin" kendisinde olduğuna dikkat çekiyor. İrene Melikoff ÜYÜR İDİK ÜYARDILAR Melikoff, bu özgün yaprtmda Alevi-Bektaşî kültürünün tarihsel-toplumsal sürekliliğini bilimsel verilerle saptıyor. 288 sayfa/45.000 lira İsmail Cem TARİH AÇ1SINDAN 12 MART Cem, 12 Mart'ın tarih içindeki yerini, iq ve dış nedenlerini, yapısını ve sonuçlarını araştırıyor. 520 sayfa/70.000 lira İsmail Cem GEÇİŞ DÖNEMİ TÜRKİYESİ Cem, 1981-1984 Türkiyesi'ne demokrasi ekonomi, toplum, siyaset ve sol başlıkları altında ışık tutuyor. 350 sayfa/40.000 lira Prof. Dr. Ruşen Keleş YERİNDEN YÖNETİM VE SİYASET Ruşen Keleş, demokratik yaşamın vazgeçilmez öğeleri olan yerel yönetimleri ve sonuçlarını tüm boyutlanyla inceliyor. 416 sayfa/50.000 lira V3yın©vi\ U. 5271741 ödemeli gönderemiyoruz. Lütfen Muzaffer Buyrukqu DAR SOKAKLARDAKİ DÜMAN Balkanlar'dan İstanbul'a gö<; eden kalabalık bir atlenin yaşam serüveninin romanı. Buyrukqu'nun nefis Türk<;esiyle. 452 sayfa/50.000 lira Osman Şahin SELAM ATEŞLERİ Usta öykücüden doğayla iqiqe yaşayan insanlann Toroslardaki dünyasını aktaran yedi öykü. 110sayfa/20.0001ira Naim Tirali İKİ ŞALOM ARASINDA Tirali'nin, İki Şalom Arasında, Avrupa'daki Amerika, Depremden Sonra Ege, Kalabalıklar İqinde Bir Yalnız Adam adlı gezi notları. 176 sayfa/25.000 lira Veysel Dikmen SICAK TANRIDAN SOĞCIK EKMEK Dikmen'in «Sevgi i<;in insanlığa, yaşam iqin Tann'ya yöneltilmiş bir manifesto'dur», dediği romanının 2. basımı. 156 sayfa/25.000 lira ^ NuruosmoniyeCod. 1 JtobeşlerHon3/3 JF Cogoİogiu-İstonbu) • Foh:5269742 ederi kadar posta pulu gönderiniz. SORUTNLAR ERGUN BALCI Dfiş Kınklığı Uyandıran Plan Clinton yönetiminin Bosna-Hersek için önceki gün açı- kladığı barış planı, aslında Sırplar'ın güç kulianarak ele geçirdikleri topraklann çoğunun geri alınmasının im- kansız otduğunun kabul edilmesi anlamına geliyor. ABD'nin yeni Başkanı, dünya kamuoyunda Sırp saldır- ganlığına karşı gerektiğinde askeri önlemleri de içeren sert yöntemlere başvuracağı yolunda umutlar uyandır- dıktan sonra, Owen-Vance planlarından pek farklı olma- yan "mütevazi" bir diplomatik girişimle sahneyeçıktı. Amerikan girişiminin Owen-Vance planından ayrıldığı noktalar, ABD'nin NATO Büyükelçisi Reginald Bartholo- mevv'un arabulucu olarak atanması ve Bosna-Hersek'te üç toplum arasında anlaşma sağlanması halinde, ülke- ye BM Güç'ü çerçevesinde Amerikan birliklerinin gön- derilmesinin öngörülmesidir. Amerikan planında bir de savaş suçlularını yargılayacak bir mahkemenin kurul- ması öngörülüyor. Planda, Sırplar'a karşı yaptırımların daha sıkı biçimde uygulanacağı belirtiliyor. Ama Bush yönetimi, stk sık yaptırımların en sıkı biçimde uygulanmakta olduğunu tekrarlardı. Buna karşılık Clinton da, Bush'u eleştirerek yaptırımların yeterince sıkı bir şekllde uygulanmadığını belirtir ve uçuş yasağının askeri önlemlerle desteklen- mesini, gerektiğinde Sırp havaalanlarının bombalan- masını savunurdu. Clinton yönetimın önceki gün açıklanan planında bu önlemleryoktur. Müslümanlar hiç olmazsa silah ambar- gosunun kaldırılacağmı umutediyorlardı. Clinton'ın pla- nında bu noktaya da değinilmiyor. Bosna-Hersek hükümeti ülkenin 10 özerk bölgeye bo- lünmesini (3 bölge Müslümanlara, 3 bölge Sırplar'a, 3 bölge Hırvatlar'a, Saraybosna bölgesi de karışık) öngö- ren Ovven-Vance planına karşı çıkmış, bu planın Sırp- lar'ın "etnik-temizlik" politikasının onaylanması anlamı- na geldiğini belirtmişti. Clinton yönetimi de hazırladıkları planda, Sırplar'ın daha (azla toprağı geri vermeye zorlanacağmı belirt- mişti. ABD'nin önceki gün açıklanan girişiminde bu konu da bulanıktır. Sırplar'ın daha fazla toprağı geri vermeye na- sıl zorlanacagına ilişkin bir açıklama bulunmuyor plan- da. Beyaz Saraya göre Amerikan planının, Owen-Vance planına oranla daha olumlu yanları, görüşmelere ABD'- nin doğrudan katılması ve uzlaşma sağlanırsa Was- hington'un Bosna'ya asker göndermeyi taahhüt etmesi- dir. Bu girişiminlerin Müslümanlar'a güven duygusu ve- receği belirtiliyor. . Bu güven duygusunun Müslümanlar'a ne kadar yar- dımcı olacağı merak konusudur Amerikan planı, tahmin edilebileceği gibi ingiltere, Fransa ve Almanya tarafından memnunlukla karşılanır- ken Müslümanlar'da ve siyasal gözlemcilerde düş kınk- lığı yarattı. Lord Owen, Cyrus Vance ve BM Genel Sek- reteri Butros Gali ise sevinç içindeler. Aslında Clinton yönetimin) fazla suçlamak haksızlık olabilir. Uçuş yasağının askeri önlemlerle uygulanması ve Sırp havaalanlarının bombalanması gibi yöntemlere, ingiltere ile Fransa karşı çıkıyorlar. Bu iki ülke Bosna- Hersek'te bulunan askerlerinin tehlikeye düşeceğini öne sürüyor. Avrupa Müslümanlar'a silah verilmesini de, savaşın büyüyeceği gerekçesi ile kabul etmiyor. Üstelik Avrupa aylardır oyalanırken Sırplar işi bitirmışler. Sınırlı askeri önlemler 6 ay önce Sırp saldırganlığını durdurabilirdi, ama şimdi Sırplar'ı ele geçirdikleri topraklardan geri çe- kilmeye zorlayabilecekleri kuşkulu. Bu bakımdan Avrupa tarafından yalnız bırakılan Clin- ton'ın yapabileceği fazla bir şey yoktu. Ama ABD Başkanı'nın ilk dış politika smavından kırık not aldığı da açık. Clinton gücünü iyi hesaplayamamış, Avrupa'yı sert önlemler almaya ikna edebileceğini san- mış ve kamuoyunda gerçekleşmeyen beklentiler yarat- mıştır. Sonunda Avrupa'nın "Ikinci Münih'ini" onaylamak zo- runda kalmıştjr. KKTC Gndoruk'unönünde hükümeteağıreleştiri • Meclisteki muhalefet partileri, halkın ekono- mik bir çıkmaz ve sosyal bunalımlann yanı sıra demokratik kuram ve kurallardan yoksun bir re- jim içinde olduğunu vurguladı. tZZET-RIZA YALCS LEFKOŞA - TBMM Baş- kanı Hüsamettin Cindonık ile KKTC Meclisi'ndekı beş siya- sal parti, BM Güvenlik Kon- seyi'nin 789 sayılı karannın tek yanb. Galı Düşünceler Diasi'- nin de gerçeklerden uzak oldu- ğu konusunda görüşbirliğine vardı. Hüsamettin Cindonık ve KKTC Meclisindeki siyasal parti temsilcileri, "Kıbnsta KKTC olgusunun göz ardı edilerek gerçekçi bir çözüme vanlamayacağı" ortak görü- şünde de birleşti. KKTC Meclisi'nin ikinci dönem, üçüncü yasama yılının 24"üncü birleşiminde bu konu- da görüşler açıklanırken KKTC hükümetine de ağır eleştiri yağdı. Başta Demokrat Parti (DP) olmak üzere Meclisteki muha- lefet partileri, KKTC hüküme- tini eleşürerek Kıbns Türk halkının ekonomik bir çıkmaz ve sosyal bunalımlann yanı sıra demokratik kuram ve ku- rallardan yoksun bir rejim içinde olduğunu vurguladı. Devletin radyo ve TV'sinin. halk ve parlamento arasında bir duvar olduğu, devletin im- kan ve nimetlerinın aynmcı ve baskıcı bir uygulama modeline uygun olarak dağıüldığı kay- dedildi. TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, KKTC Meclisi'- ndeki konuşmasında "789 sayılı Güvenlik Konseyi karan gjbi tek yanlı kararlar ve Kıb- ns gerçeğinden uzak düşünce- lerle sonuç alınamayacağını, bunlann kağıt üzerinde kal- maya mahkum olduğunu" söylerken çözümün, her şey- den önce KKTC olgusunun kabul edilmesinden geçtiğine dikkati çekti. Rumlara silah satanlar "Baskıvla bir çözüme gidile- bileceşni sanmanın dünya gerçeği ile ters düştüğünü" kaydeden Cindoruk "Kıbns'- ta bir çözüme ancak iki halkın kendi özgür iradeleri ile ulaşı- labileceği'" uyansında buluna- rak "Rum yönetimine silah sa- tanlann. Kıbns'ta doğrulan göremeyeceği" saptamasında bulundu. Cindoruk şöyle konuştu: "Üçüncü çevreler, Rum yö- netimini Adanın meşru temsil- cileri olarak görmeye devam etükeleri ve silahlanmasma, si- lah satarak yardıma olduklan müddetçe Kıbnsta doğrulan tespit edemezler. Çözüme de yardıma olamazlar. Kıbns'ta asıl mesele ise, hak- lıyla haksızın, doğru ile yanlı- şın ayırt edilmemesidir." KKTC Meciisi partikri KKTC Meclisi'nde bulunan ve temsilcileri konuşan Ulusal Birlik Partisi (UBP), Demok- rat Parti (DP), Yenidoğuş Par- tisi (YDP), Hür Demokrat Parti (HDP) ve Sosyal De- mokrat Parti (SDP) de "789 sayılı karann içerdiği unsurla- ra koşut bir anlaşmayı reddet- tiklerini açıklayan görüşler be- lirttiler.