14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
15 KASIM1993 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Demokratiküniversiteiçiıı 'kımıltay' • Üniversite öğrencilerinin aralık ayının ilk haftasmda düzenlemeyi f>lanladığı demokratik üniversite kurultayına' öğrenciler, kampus. fakülte, yurt, amfi ve sınıfdüzeyinde 'hazırlama komiteleri" kurarak hazırlanıyor. MEHMET DEMİRKAYA~ Üniversite öğrencileri, üni- versitelerin demokratikleştiril- mesi için "kuraltay" toplama çalışmalanna başladı. Aralık ayının ılk haftası içinde yapıl- ması düşünülen kurultaya öğ- renciler, kampus, fakülte, yurt, amfi ve sınıf düzeyinde "kurul- tay hazırlama komiteleri" kura- rak hazırlanıyor. "Demokratik Üniversite Ku- nıltayı Girişim KomitesT adına dağıtılan ve "Yükseköğreninı Gençtigine" başhğmı laşıyan bıldınde. "Üniversitelere yöne- tik ekonomik ve siyasi saJdırılan durdurabilmek, geriletebilroek için iyi niyet >e boş umutlar bir kenara btrakılmalıdır" denjldi. Harç, yurt, yemek ve kayıt pa- ralannın çok yüksek oranda arttınlarak dar gelirli ailelerin çocuklarının yüksek öğrenim- den dışlandığına dikkat çekilen bildiride şöyle denildı: "Yolsuzlıîklar üniversiteleri de kskacına almış dunımda. Bi- nası bile bulunmayan yeni üni- versitelere 'öğretim üyesi' bul- mak amacıvla bilimsel umanlar iyice ayağa düşürülüyoK rahat- ça dağıtılıyor. Pou'tikacılar, işa- damları. müftüler... •fahri dok- tor' oluveriyor. YÖK ve MGK'nın üniversite- den atmayı beceremediği küçiik bir öğretim üyesi kesimi, 'Çerno- bil'in zarariı sonuçlan yoktur, 'Kürtce bir dil değiklir' gibi tez- leri Viilli Güvenlik Kurulu em- riyle "ispatlavan' bilimsel araştırmalar yapmadan, kendi- lerini holdinglere sattnadan bi- lim adamlığı onunınu korumak için mücadele veriyor." Bugünkü y ükseköğrenim sis- teminin savunulacak, elle tutu- lacak bir yanı olmamasına kar- şın değiştirilmemesinin, sus- kunluk, dağınıklık ve örgütsüz- lükten kaynaklandığı belirtılen bildiride, tüm üniversite unsur- lannın taleplerinin sözçüsü ola- cak "Demokratik Üniversite Kunıltayı"nı. her türlü önyargı- dan kurtularak bir birleşme noktası haline getirmenın "gü- nön" gereksınimi olduğu belır- tildı. Bildiride kurultay için şu çağn yapıldı: "1. Kampus. fakülte, yurt, amfi, sınıf... temelinde kurultay hazırlama komiteleri (KHK) oluşturalım. KHK'lar araeılığı ile aşağıdan yukanya doğru, en demokratik bir tarzda en geniş katılımı sağlayacak kurultay ı örgütleyelim. 2. Öğrenciler. öğretim üyeleri >e üniversite emekçilerinin ku- rultayda hep beraber yer alması- na çâlışalım. 3. Üniversite sorunlarına karşı daha geniş bir kesimi duy arlı kıl- mava. üniversite içi ve dışmda kamuoyu oluşturmaya çalışa- hm." MGK'nın. YÖK'ün ve oy avcısı bir ikı politikaanın üni- versite adına düşünüp karar vermesıne göz yumulmaması ıstenen bildiride aynca. Bertolt Brecht'in şu şiin de yer aldı: "Yani alcak gönüllü mü ola- lım, ve tNi böyledir. bövle de kaisın' mı diyelim? Ve susuzluk mu çekelim bar- dağı göriip de, Doluyu değil de boş olanı mı alalım? Yani hep dışarda mı durmalt- yız, Soğukta mı oturmalıyız, çağ- nlmadıkça, Zevk ve acıdan payımıza dü- şeni Büyük adamlar, lütfen sapta- dılardiye? Bize öyle geliyor ki, karşı çık- mak en iyisi, Ve en kücük bir sevinçten bile vazgeçmemek Ve kovmak yeryüzünden acıyı yaratanları Ve sonunda yaşanır hale getir- mekdünyavı." Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü öğrencisi tbrahim Yıl- dınm. çalışmalann tamamlan- ması durumunda kurultayın aralık ayının ilk haftası için top- lanabileceğını söyledi. Üniver- sitelerde verilen bütün hizmet- lerin paralı hale geldiğini belir- ten İbrahim Yıldınm, okul harçlannın yüzde 400 ila yüzde bın arasında arttınldığıru söyle- di. Kurultay için, Öğretim Üye- ien Derneği, Araştırma Görev- lılen Derneği ve Eğit-Sen ile ilış- kıye geçildiğini belirten tbra- him Yıldınm, üniversitelerde ozel güvenlik binmlen oluştu- rulduğunu söyledi. Özel güvenlik birimlen ile polislerin ünhersıtelerde daha gızlı çalışmasının sağlandığını ıddia eden İbrahim Yıldınm. "Kantinde çalışan birisi özei gü- venlik biriminin bir elemanı ola- biliyor. Bu görevli hazırladığı ra- porları idareye veriyor. İdare de polise iletiyor" dedı. Doktoriar yineeykme haur • Tasanlann Meclis'e sevkedilmemesi durumunda Başbakan 18 kasımda açık mektup ile halka şikayet edilerek 4. uyan eylemi gerçekleştirilecek. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)- Türk Tabiplen Bırliğı (TTB) Merkez Konseyi. Başbakan Tansu Çiller'in. he- kimleri oyalamaktan vazgeç- memesı haünde yeni eylemlere gırişeceğini bildırdı. TTB Genel Yönetim Kuru- lu dün toplanarak hekimlerin son aylarda yürüttüğü müca- deleyi değerlendirerek yeni ey- km kararlan aldı. TTB'den yapılan yaalı açıklamada, hekimlerin önce- likli talepler olarak öne sürdü- ğü paketin bir kısmının yasa tasanlan haline getirilmiş ol- duğu belirtılerek hükümetin bu tasanlan kabulü aşaması- nda bir "tıkanıklık" görüldü- ğüvurgulandı. *Sonuç alınana kadar mücadele edeceğiz1 TUYAP'a büyük ilgi TÜYAPKitapFuan, genç yaşlı herkesin büyük ilgisiniçekerken standlarda oluşan uzun kuyruklar. fuar alanının drşına taşıyor. İmza günleri. söyleşi ve panellerinyeraldığı fuarda ilginç olaylar da yaşanıyor. Bu olayların başını ise, "Ederi ödenmemiş kitaplar" çekiyor. Yetkililer, kitap hırsızlığınuı ciddi bov utlara ulaştığını, üzerlerinden ödeme yapmadan aldıkları kitaplar çıkan gençlerin. çoğunlukla ederlerin yüksekliğinden >akındıklarını belirtiyor. (Fotoğraf ICAAN SAĞANAK.) 'Çocuk' ve 'kitap' bütüngün bir aradaydı BEHZATŞAHİN Açıklamada. "Başbakan'- dan kaynaklandığı düşünülen bu tıkanıkhğın aşılması ve ta- sanlann TTB'nin baştan beri öne sürdüğü talepiere uygun olarak düzeltilerek yasalaş- ftıası için TTB'nin gücü ve he- , kimlerindesteğiilesonuçalana | kadar mücadele editecektir" 1 denildı. Kararlar şöyle sıra- landı: "- TTB. 1994 mali yılı Bûtçe Kanumı göriişmeieri sırasında hekimlerin nöbetlerinin karşdt- ğının veribnesi, özel hizmet tazminatının yüzde 100'e çı- kanlması ve yan ödemelerin •rttırüması için TBM.MŞe yö- neük çabalara devam edecek- tir. - Söz konusu tasanlann hükümetçe imzalanarak Mec- üs'e sevkedJlmesi konusundaki tıkanıklık 16.11.1993 Salı gü- nüne kadar aşılamadığı takdir- de, 18 Kasım 1993 günü bir açık mektup ile Basbakan'ı halka şikayet ederek '4. uyan eNİemı'nin gerçekleştirilmesi karaıiaştırıunıştır. - Yasaların hekimlerin isteği ' doğrultusunda iy Ueştiriunesi için kamuoyunun ve hüküme- tin dikkatini çekmek amaayla 27 kasım cumartesi günü An- talya'da. 5 aralık pazar günü Izmir'de "beyaz mitıng" düzen- lenmesi kararlaştırılmıştır. Bu mitinglere tüm tabip odaları- ndan doktorlar katılacaktır. - TBM.M Bütçe Plan Ko- misyonu ve Sağlık ve Sosyal Işleri Komisyonu'na gönderile- cek meknıpîarla hekimler bir kez daha taleplerini dile getire- ceklerdir. - Bütçe görüşmelerinde nö- betlerle ilgili taleplerin gerçek- leşmesi amacıyla bir seri 'toplu nöbet ey lemi ° y apılması karar» laştınlniıştır. - Sağlık sistemünizin bütün engelleyici koşullanna rağ- men, hekimlerin hastalanna yeteri kadar süre ayırarak tıbbın gereğine uygun hizmet vermeleri için Türkiye çapında hazırlıklara başlanması karar- laştınlmıştır. O hınzır çocuk olmasaydı... Belki de adı Alis'ri. Bizde de hata var. Bir kanş çocuğun peşine takdıp... O ne bilirmiş?.. Olan oldu işte, arkasmdan düştük kuyuy a, hem de bile bile. Kuyu başındaki kuynığa karşın. Kuyunun gir^inde "Kitap Fuan" yanyordu. İlginç. Tam önünden geçerken onu, o şen şakrak çocuğu gördük (hatta bırkaç çocuk). Kuyu başındaki uzun kuyrukta, fıkır fıicır, sıranın kendilerinegelmesını bekhyorlardı. Bir bıldiklen vardı mutlaka. Ne yapmak istiyorlardı? Takıldık peşlerine. Döner kapıdan sonrası başka bir dünya. Kıtaplarla dolu. kıtaplann konuştuğu. Hınzır çocuğu (çocuklan) gözden kaçırmamaya çahşarak kitap sokaklanndaki seriivene ılk adımı attık. "Pıst" dedi bin. "baksana." O, bizden önce duydu. Sesın geldiği yere seğirtıp sesin sahibini buldu. Rengarenk kapağıy la bir kitap. Açtı kapağını kitabın, sayfalan çevirip konuşmaya başladı onunla Kitap, ona bir masal dünyasını anlatıyordu. Bir kız varmış, adı "AKce". Güya birgün, bir kuyuy a düşüp hayvanlann konuştuğu bir dünyayaadımatmışda.. falan. "Biliyorum" dedı çocuk kitaba, "ben onu çoktandır bilivorum." Ne saçma. olur mu öyle şey? Ardından büyük bırcıddiyetle yayınevınin broşürünü aldı, cebine yerleştirdi. Sonra mekık dokumayı sürdürdü. Birostanda, bırbuna. Bir başka kitabın önündeydi şımdı. Oda bir başka masal anlatmaya başlamıştı. "Keloğlan, birgün Almanya'da..." Heyecanla kestı sözunü. "Bak" dedi. "bunu bilmiyordum." Biz de bilmiyorduk. Bılmedığimizı anlamasın diye de. rastgele bir kitap alıp içine gömüldük. Işteo. bızim bildiğımız Keloğlan, Saray'da. Padişahın kızıyla. Biraragözgözegeldık. Dilpkardı. Terbiyesiz. Anladı mı yoksa? Sevgiü dedesine koştu sonra. Rıfat llgaz'a. Hababam Sınıfı'ndaki öğrenalenyle kucakladı Rıfat Dede torununu. Ona neler anlattı neler, kitaplanyla. Kahkahadan kırdı geçirdi. Kitap kapağındakı fotoğrafında mavi gözleriylegülümsüyordu. Birara göz mü kırptı ne? Çocuk gördü ki, o da ona göz kırptı. Sınıfın en tembelıni gerçekte nasıl tanıdığını aktardı. Rıfat Hoca'nın bir öğrencisi daha oldu. O standdan bu standa. Saatler geçti Çocuğun (çocuklann) elleri kitap tanıtım broşürleriyledolmuştu. Tek bir kitap bile almamışlardı ama. bol bol konuşmuşlardı onlarla. Bızde hırsızladık kulaklanmızla. Çocuk ve kitap... TÜYAP12. Kitap Fuan"nın ana teması. "Çocuk" ve "Kitap", bütün gün bir aradaydı. Çocuğun adı Can'mış... Kıdakiar değil,yihrekkv sağorohnasın • Konuşma ve duyma özürlü bir avuç insan. bir yürek olmuş sanatçılar topluluğu "özürün' sanatı yenemeyeceğini ispatladı. Sahnedeki mimikleri, yüz ifadeleri, bakışlan, dokunuşlan ile bizim anlatamadığımızı. bizlere anlattılar. YASEMİN KOYUTÜRK Aslında bu yazıyı yazmak mümkün değildı... Hanı bazı şeylervardırki anlatılmaz. "An- latamıyorum" adlı şiirden bildi- ğimiz gibi. "Ağlasam sesimi duyar mtsı- nız mısralanmda/ Dokunabüir misiniz gözyaşlanma ellerinizle/ Bilmezdim şarkılann bu kadar güzel/ Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu/ Bu derde düşmeden önce/ Bir yer var bilivorum..." Böyle devam eder şiır ve sonun- da der ki şair: "Anlatamıyo- rum..." Bu yazıda ben de anlatama- dığımı anlatmaya çalıştım as- lında. Neden mi? Çünkü Önce- kı akşam Çatalca'da gördükle- nmiz anlatılır türden değıldi. Konuşma ve duyma özürlü bir avuç ınsan, bir yürek olmuş sa- natçılar topluluğu "özürün" sa- natı yenemeyeceğini ispatla- dılar. Sahnedeki mimikleri. yüz ifadeleri, bakışlan, dokunuşlan Necati C umalf nın 'Susuz Yaz'mı sahneleyen bu bir gnıp genç yürek konuşamama ve duyamama özürlerini, tüm diğer duyuları ile bastınp sanatın güzelliği ile bürünleştirdiklerinde neler olabileceğini gösterdiler. ile bizım anlatamadığuruzı. biz- lere anlattılar. Necati Cumalı'nın "Susuz Yaz"ını sahneleyen bu bir grup genç yürek konuşamama ve duyamama özürlerini. tüm di- ğer duyulan ile bastınp sanatın güzelliği ile bütünleştırdıklerin- de neler olabileceğini pösterdi- ler bizlere. Çaıalca Belcdiye Ti- yatrosu'nun 1993-1994 tiyatro se/onu. Tü^kıve S;ı§ır \c Dilsız- ler lesanud Derneğı bunyesın- deki "Sessiz Tiyatro" oyun- culan tarafından sergilenen Ne- cati Cumah'nın "Susuz Yaz" adlı oyunuyla açılmışu önceki akşam, Çatalca'da. Sumnı Yavnıcuk'un yönetti- ğı "Sessiz Tiyatro" oyunculan yurt içinde ve yurtdışında yüz- İerce başanya imza atmışlar. Örneğin İspanya'da düzenle- nen Uluslararası Konuşma vc Duyma Özürlüler Yanşması'- nda bırincilik bu başanlardan sadece bir tanesi Aslında in- sanlann biraz da "duymayan ve konuşamayanlar nasıl tiyatro yapar" merakıyla izledikieri "Sessiz Tiyatro" oyunculan, kulaklann değil yüreklerin sa- ğır olmaması gerektığini bir gü- zel örneklediler tüm salonda bulunanlara. Tiyatroda kelime- lerin gücü yadsınamaz, ancak bazı şeyler vardır ki bunlan sa- dece sağır olmayan yürekler duyabilir. Susuz Yaz oyunuyla sessiz oyuncular. seslerin ara- sında kaybolmuş dünyamıza yeni bir anlam kazandırdılar. îşte Sessiz Tiyatro'nun oyuncu- lan. sergiledikleri oyunlarla. sessizliğın sesini sağır olmayan yüreklere ulaştmyorlar. Ancak dediğımizgibi sessizliği yazmak o kadar kolay olmuyor,.. Lazer ıştnh traş bıçagı • İstanbul Haber Servisi-1895 yılında ilk emniyetli traş makınasını bulduktan sonra, 1901 yılında ABD'nin Boston kentinde, Kıng C. Gillette tarafından kurulanjilet sektörünün ünlü ismi Gillette şırkeü Türkiye'deki üretimıni genişleterek sürdürüyor. Halen 28 ülkede toplam 57 fabrikada, 200'ün üzennde ülke ve bölgede dağıümı gerçekleştirilen Gillette'in yeni ürünü "Sensor" piyasaya sürüleceği 4 aralık günü Türk erkekleriyle tanışacak. 30 bın çalışanıyla, yılda 6 milyar traş bıçağı satan Gillette'in Sensor modelı önceki gece Yeşilyurttakı Polat Renaıssance HotePinde düzenlenen toplantıda basına tanıüldı. Gillette'in yeni ürünü Sersor'ın 2 kartuşlu makınası KDV dahil 72 bin: 5'lık paketlerdeki yedek kartuşlan da KDV dahıl 69 bin lıradan satılacak. Sensor'ın tanıtımına yönelik reklam kampanyası ise yazılı ve görsel basında, I aralık tarihinden itıbaren başlatılacak. Ozürlüfere işimkanı tanmmalı •TRABZON (AA) - Özel eğuım hızmetlennden faydalanıp, akademık ve mesleki eğitım alan özürlülere iş ımkanı tamnması gerektiğj bildirildı. Eğıtim-araştırma uzmanı ve eğitilebilirler iş okulu rehber öğretmeni Fuat Şancak, özürlülerin işlenne normal bireylerden daha fazla bağlı olduklannı belirtti. Eğitim gördüklerialanda çalışan ve işyerlerindeki insanlar tarafından kabul gören zihınsel özürlüierin, normal insanlar gibi toplumun sağhklı. üretid bir üyesi haline geldiğini söyleyen Sancak. "Topluma düşen en önemli gÖre\ bu bireyleri olduklan gibi kabul edip. içinde yaşadığımız topluma kazandırmaya çalışmaktır" dedi. 2000 yılında 661 milyon turist • tZMİR (ANKA) - Diinya Turizm Örgütünün (WTO), tahmınine göre 2000 yılında dünyada 661 bın tunst olacak. İzmır'de düzenlenen Uluslararası Meturex-93 Akdenız Turizm Fuan'na katılan ve önümüzdeki hafta İstanbul'da Türkiye. îsraıl. Mısır turizm bakanlannın katıhmıyla Doğu Akdenız Bırliğı Anlaşmasf nın imza törenınde bulunacak olan WTO Genel Sekreteri Scott VVayne, Türkıye turizminin iyi yolda olduğunu bildirdi. VVayne, turizmi dünyanın en hızlı büyü\'en sektörierindcn biri olarak niteleyerek örgütün tahminlerine göre dünyada tunzmın her yıl yüzde 4'lük büyümegösterdı. THK uçağı tarlaya indi • ANKAR4(AA) -Turk Hava Kurumu'na ait biruçak Esenboğa yakınlannda bir tarlaya zorunlu iniş yaptı. Olayda ölen ya da yaralanan olmadı. KKTC'nin kuruluş >ıldönümlerine katılmak amacıyla içindeki paraşütçülerle öğle saatlennde Etimesgut'tan havalanan Antonov-2 tipi THK uçağı. motorunda meydana gelen anza nedenıylegeri dönmek istedi. Esenboğa'dan inişi için izın verilen uçak. Akyurt yakınlannda bir tarlaya zorunlu iniş yaptı. Pervaneli ve 10-12 kışilik olduğu belirtılen uçağın baş kısmının hasar gördüğü olayla ilgili soruşturjna sürdürülüyor. Sanatçı Fevzi Kurtuluş gözaltında • lstanbtıl Haber Servisi- DİSK e bağlı Tekstil-İş Sendikası'nın, Ortaköy Kültür Merkezi'nde düzenledıği "İşçı Şöleni"ne türkülenyîe destek veren saz sanatçısı | Fevzi Kurtuluş. emniyet güçlerinin dün akşam saatlennde gerçekleştırdıği baskın sonucu gözaltına alınarak FatıhAhmediye Karakolu'na götürüldü. Polis yetkilileri. sanatçının. gecede seslendirdıği müzik parçalannı ıdeolojik içeriklı bulduklan için gözaltında tutulduğunu belıntiler. Olaydan sonra polısin tutumunu protestoedia birbasınaçıklaması yapan Grup Yorum, Grup Özgürlük Türküsü adlı müzık topluluklan ile Ortaköy Kültür Merkezi yönetıcilen. Fevzi Kurtuluş'un bir an önce serbest bırakılmasını istediler Kartal - Maltepe sahil yolu açıldı • İSTANBUL (AA)-Yapımı tamamlanan Kartal-Maltepe sahil yolu dün törenle hizmete açıldı. Kartal Özgürlük Parkı'ndan, Maltepe sahiline kadar uzanan ve dolgu işlemleriy le birlikte 125 milyar lıraya mal olduğu bildinlen sahil yolunun açılışını İstanbul Büyükşehir Beledıye Başkanı Prof.Dr. Nurettin Sözen yaptı. Yolun yapımına başlandığında iktıdarda bulunan ANAP hükümetimn uygulamalannı eleştiren Sözen şöyle dedi: "Sahil yolu. hukuk savaşı kazanımıyla başanya ulaşü. Geçmişte, işmakinelerinin önüne o zamanki iktidar polis engeli koydu. 'Şeytan taşlama' eylemi yaparak.kum veçalallarlabu yolu tamamladık." Emekli savcı Tokar öldû • İSTANBUL (AA)- Bakırköy 'dekı evınde tıraş olurken düşerek başını çarpan emekli savcı Cemil Cahit Tokar, beyin kanamasından öldü. Kartaltepe Mahallesi Bıtişik Bağlar Sokak Koçak Apanmanrndakı dairesındeyalnızyaşayan Tokar (69), komşulannm yardımıyla kaldınldığı Bakırköy Devlet Hastanesı'nde tüm müdahalelere rağmen kurtanlamadı. İstanbul Cumhuriyet Savcılığı görevini sürdürürken 4yıl önceemekli olan Cemil Cahıt Tokar'ın şeker hastası olduğu büdirildi. Lions'tan sağlık taraması • İstanbul Haber Servisi - Eceler ve Florya Lions kulüplerinin birlikte uyguladıklan göz ve genel sağlık taramalanndan biri daha Silivn'nin Çanta beldesinde yapıldı. Lions Kulüp 4. Bölge Başkanı Aü'lla Bengisu ve kulübün Sağlık Hizmetleri Komisyonu Başkanı Dr. Hülya Mesçi. haziran ayı sonuna kadar 100 bin kişinın sağlık taramasının yapılmasının planlandığını söylediler. Taramalarda Göznurunu Koruma Vakfı Bay rampaşa Hastanesı hekimleri ile kulüp üyesi uzman doktor ve personelin görev aldığını belirten Bengisu. "Taramalar sırasında bir rahatsızlığı tespit edilen hastalann tedavısini de üstlenip. sağlıklanna kavuşana kadar takip ediyoruz" dedı. Çanta beledıye binasında yapılan sağlık taramasında yaklaşık 700 vatandaş kontrolden geçirildi. Hamsi bol olacak •TRABZON (AA) - Deruzlerimizde avlanan balık miktannın en büyük bölümünü teşkıl eden "hamsi"nin av sezonu başlarken, havalann soğumasıyla birlikte sürüler halındedolaşmaya başladığı bıldınldı.KaradenizTeknik Üniversitesi Sürmene Deniz Bılımlen Fakültesi Dekanı Prof.Dr Mehmet Salih Çelikkale, Karadenız'de kasım-mart aylan arasındakı dönemde gerçekleştirilen hamsi avında bu sezon bol av beklendiğinı belırterek, palamut balığının bol av vermesinin hamsinin fazla olacağına ışaret olduğunu söyledi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear