Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
21 OCAK 1993 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLERCN DEVAMI 17
GUNCEL
CÜNEYT ARCAYÜREK
U(Baştarafı 1. Sayfada) için Incirlik'i kullanmasına
izin verip vermeyeceğimiz gündemdeki yerini koruyor.
Oışışlerı kaynakları, dün müttefiklerden Incirlik için
"izin ıçeren birtelepgelmediğinden" söz etmeye başla-
dılar Fakat, diplomasınin ınce üslubunu kullanıyorlar.
örneğin, Çekiç Güç'ün süresi uzatılırken oluşturulan
dörtiü istişare kurulundaki görüşmelerde "müttefiklerle
bizim gorüşlerimizin birlikte müzakere ediierek değer-
lendirmeler yapıldığmı'' söylüyorlar.
Kuşkusuz müttefikler görüşlerini açıklarken Incirlik'i
yeni amaçlar için kullanmayı içeren dolaylı dolaysız
önerilerde de bulunuyorlar.
"Taarnjzimaksaf'
Dıştşleri kaynaklı pek çok soruya ışık tutan şu yorum
ilginç:
"Incirlik'in taarruzi maksatlar için kullanılmasını ge-
rektirecek bir tehdit, şu ana kadar, bizim değerlendir-
memizdeyok."
Bu saptama "düneait."
Bundan sonraki gel işmeler neler getirecek, kuşkusuz,
bir varsayımda bulunamıyorlar
Koşullar değişiyor. Ne var ki iki gün önce daha değişik
koşullar yaşanıyordu Konut'takitoplantinın içeriğini öğ-
renen bir yetkiliye göre, Başbakan ve yardımcısıyla gö-
rüşen üç Datılı ülkenin büyükelçileri, "Incirlik olmazsa,
'başka bir yerden' Kuzey Irak'ı vurabileceklerini" du-
yumsatmışlardı.
Meğer o sıralar, John Kennedy uçak gemisi, 87 uçakla
burnunu Doğu Akdeniz'e çevirmiş. Incirlik yerine John
Kennedy'den kalkacak uçakların Kuzey Irak'ı vurabil-
meleri için Türk hava koridortarını kullanmaları gerekl-
yor.
Bu yönde bir izin istemi, dün sabah '/>enüz"Dişişleri'-
ne ulaşmamıştı.
Ancak, yetkili çevrelere göre, "hava koridoru, ancak
Bakanlar Kurulu nun kararıyla kullanılabilir'Ği.
önümüzdeki dönem yeni ve değişik içerıkli olaylara
gebe görünüyor.
Çekiç Güç uçaklarının Kuzey Irak'ı vurması, siyasal
açıdan çok yönlü tartışmalara yol açtı. Koalisyon partile-
ri liderlerinin iki yıl önce muhalefetteyken söylediklerine
bugün ters düşen davranışlarda bulunmalan kamuo-
yunda çarpıcı etkiler yapıyor. Kuşkusuz hükümetin lehi-
ne sonuçlar vermiyor.
Değişik düşünen, değişik davranışlar gösteren Tö ise
tartışmalara bambaşka bir yönden ginyor. Tö'ye göre
bugün Türkiye, Körfez savaşındaki ağırlığa sahıp değil-
miş. Koalisyon hükümetlerinde "karar verme mekaniz-
ması etkili" olamıyormuş.
Peki, ne yapmak gerekiyormuş? Bir an önce başkarv
lık sistemine geçilmeliymiş.
Efendim nerde, olaylar nerde!..
HAVA DURUMU
Kurumlar vergisinde
indirim
NURSUNEREL
ANKARA - Maliye vc Güm-
riik Bakanlığı tarafından hanr-
lanan "vergi rcform" taslağı
son biçimini alıyor. önümüz-
dcki günlerdc Bakanlar Ku-
rulu'na sunulması bcklcnen
taslak, en önemli hükümleri ilc
kurumlar vergisi uygulamasını
dcğiştiriyor. Şu anda yüzde 46
olan kurumlar vergisi oranını
yüzdc 25'c indiren, ancak aynı
zamanda yüzde 20'lik bir ek
stopaj geliren taslağa göre, kal-
kinmada öncclikli yörelerde
kurum kazançlan 2 bin yılına
dcgin yüzde lOve yüzde I5ola-
rak vergilendirilccek.
Şirkellcrin yal. kolra, tcknc
OLAYLARIN
ARDENDAKI
GERÇEK
• (Bostarafi 1. Sayfada)
yor.
Başkan Bush 'un gîderayak
Irak 'ta yarattığı savaş senaryo-
su, Beyaz Saray şenlikleri ara-
sında gündeme girdi; Amerika '-
ntn içe dönük yüzüyle dışa dönük
yüzünüyan yana geıirdi; dünya-
nın uzak bir köşesindeki televiz-
yon seyircisi, olayın her ikiyanı-
m birden görme okınağına
kavustu.
Washington dan Rağdat 'a çe-
kilen çizgi, düşündürücüdür.
Belki de Bush, son günlerinde
Saddam'm tuzağına düştü. Bu
bir olasılıktır. Çünkü Irak'taki
son olaylarda Bağdat, hem müt-
tefikler arastndaki dayanışmada
çatiaklar yaratabUmiştir hem de
dûrtya kamuoyuna kimi gerçek-
leri yansıtabümistir. Bosna-
Hersek'teki "acU" durum orta-
dayken, ABD 'nin Irak 'taki tutu-
mu, sağduyu sahibi herkeste
kuşkular ve tepkiler yaratmıştır.
Televbyon izleyicisi, hem
Irak'taki çatışmaları, hem Be-
yaz Saray törenlerini, hem de
Bo&ıa-Henek'te olan bitenleri
ayra dakikalarda odasında izle-
yebdecek âururna ulastığından,
bir kıyaslana yapma olanağına
kcraişuyor Gerçi bugün televiz-
yor, dünyasma da Amerikan te-
keheri egemendir; amayasanan-
larrt büninüyle çarpıtılması
kfrlıy obmyor.
Son gürierde Türkiye'de ka-
mtoyu bir gerçeği iyicem
anladı.
Arrerika'm ıncirlik Vssü'nü,
incara'yı hesaba katmadan,
<erdi anuxlarma göre tepe tepe
kıeJanmas. Çekiç Güç 'ün anUf
maıdaolatğugibisergüemiştir.
Jonuçta Amerika'nm yeni
bccjcanı Cbıton 'ın işi, Amerika '-
nın smırkm içinde baslaytp bit-
mmjor;gen: başkanın sorunhı bir
dimyada biyük güçlüklerle karşı
kcmısıya ka&ğı açıktır; eski Baş-
kcrnı Bush an iyi miras devral-
m*3İığı da lörülüyor.
lim& dinyanın gözleri Clin-
tom'ınûstüde...
Clinıon niyük bir sınav karşı-
sırviadır vt bu sınav, yalnız Ame-
riAcm halknı değil, bütün dünya-
vı jgilendmvor.
•••
gibi motorlu dcniz taşıllannı
artık gider gösterememelerini
de hükme bağlayan laslakla
"ünilcr" sisteme de yer veriliyor
vc bir kaç ycrdcn ücret alınması
durumunda, yıllık kazancın 96
milyon liradan yüksck olması
halıridc "beyanname vcrilmcsi"
hükme bağlanıyor. Devlel, kat-
ma değer vergisi iadesinde bir
ayı geçen gccikmclcrde gccikmc
zammı ödcyecek. Hükümet,
kalkınmada öncelikli yöreler-
de, yalınm indirimlcnndc yüz-
dc lOO'c dcğin artırmaya yetkili
olacak.
Taslakta yer alan dikkat çe-
kici hükümlcr şöyle:
Kurumlar vergisi; bu kanuna
göre lespit olunan kurum ka-
zancından. sermayc şirkctlcri,
iş ortaklıklan ve kooperalifler-
dc yüzde 25, diğer kurumlarda
yüzdc 35 oranında alınır. Bu
maddedc yaalı oranı yansına
kadar indirmeye veya yüzdc 40
oranına kadar artırmaya Ba-
kanlar Kurulu yclkilidir. Bu
yctki, lam vc dar mükeHefler ile
kurumlar vergisi dışında kalan
Türkiyc'de ycrlcşik olan vcya
olmayan kişilcre ait kâr paylan
için farklı oranlar bclirlenmck
suretiyle de kullanılabilir. Vergi
tcvkifalına labi tutulan kar
paylannın ortaklara dağıtılma-
sı halinde, bunlar üzerinden
aynca vergi tevkifalı yapılmaz.
Bu maddcde yazılı vergi tcvki-
falı, kurumlar vergisi beyanna-
mcsinin vcrilcccği süre içinde
yapıhr vc muhlasar beyanname
ilc bcyan cdilcrck ödcnir. Vergi
tcvkifalına tabi tutulmus kar
paylannın gcrçek kişilcre nak-
dcn veya hcsaben ödcnmesi ha-
lindc, bu kar paylan vergi tevki-
fau yapılmadan önccki brüt
tutarlan üzerinden gerçek kişi-
lcre inlikal eltiği dönemc ait
verilecek yıllık beyannamcyc
dahil edilir. Bu kar paylan üze-
rinden, daha önce tevkif cdikm
gclir vergisi, beyanname üzerin-
den hcsaplanan gelir vergisin-
den mahsup edilir. Kar paylan-
nın adi ortaklıklar, kollektif
şirkcücr, adi komandit şirkelle-
re nakdcn vcya hcsaben ödcn-
mesi halinde, bu kar paylan
üzerinden tevkif cdilmiş bulu-
nan vcrgilcri, ortaklarca vcrilc-
cek yıllık beyanname üzcnnden
hcsaplanan vergiden hisseleri
oranında mahsup edilir.
OÇUL
İNGİLİZCE
KONUŞMAKURSU
• Ticarilngilizce
Kurslan Baslıyor.
• TümCruplar
KONUSMAKULÜBÜ
yapısındadır.
Tel:417 7178
MeteorolO|i Genel Müdurîuğu rxlen alınan bılgrye göre. yurdun
kuzeydoğu kesımlerı çok bulutlu, Ooğu Karadenız kıyiları yağmur-
, lu. ıc kesımlerı kar yağışiı. olekı bolgeter aç>k ve az bulutlu geçe-
cek Marmara ıle yurdun ıç kesımierınde yer yer yoğun sıs gor jle-
cek. Hava sıcakhğında onernl bir değışıklık olmayacak Ruzgar.
kuzey ve batı yonlerden haM oiarak esecek Denızlerımızde ruzg-
ar, Marmara Karadenız v Aköenız de gunbatısı ve lodostan 2-4
kuvvetinde saaue4-16denız mılı hızla esecek
TÜRKİYEDE
Adana
Afyon
Ağn
Ankara
Antalya
Aydtn
Balıkesır
Bursa
Çanakkale S
Oıyarbakır S
Edıme
Erzurum
Erzıncan
Eskısehır S
Istanbul S
Izmır
Kars
Konya
Muğla
Samsun
Trabzon
Zoogutdak A
DÜNYADA
' Yağmurlu ı Bulutlu Sisli GûneşK § Karlı
Çocııklaıı evdeıı çıkarmayın
Nüfus cüzdanı. ehliyet, G.Ü.
Tıp Fakültesi öğreni kimliği ve
pasomu kaybettim.
Hükümsüzdür.
HATİCEDOĞRU
tstanbui Haber Servisi - İs-
tanbul'da, valiliğin "alarm"
vermesini gerektirecek boyutla-
ra ulaşan hava kiriiliği dün de
sürdü. Vali Kozakçıoğlu, "Me-
teorolojik koşullar nedeniyle
bugün (dün) azalma görülse de
hava kiriiliği çok ciddi boyutla-
ra varmışür. tstanbullulardan
alınan önlemlere uymalannı is-
üyorum" derken, Büyükşehir
Belediye Başkanı Sözen, hava
kirliliğinin en önemli nedeninin
egzoz olduğunu, kömürden
kaynaklanan sorunun doğalga-
za geçilmesi halinde çözüleceği-
ni beÛrtti. Uzmanlar, hava kir-
liliğinin yoğunlaşüğı sabah ve
akşam saatlerinde çocuklann,
yaşhlann ve solunum yollann-
da rahatsızlığı bulunanlann dı-
şan çıkmamalannı önerdi.
İstanbul Valiliği'nde dün ya-
pılan Mahalli ll Çevre Kurulu
toplantısında, Çanakkale, Bo-
lu. Balıkesır ve Bursa'da cıkan-
lan kömürlenn kükürt oranının
yüksek olduğu gerekçesiyle Is-
tanbul'a sokulmamasına ve
kükürt oranı yüksek, kansero-
jen etkisi bulunan petrokokla-
nn 1 Mart 1993'ten itibaren
satışuun yasaklanmasına da
karar verildi. Iki saat süren top-
lantı sonundadoğalgaz kullanı-
mının yaygınlaştınlması ve
hava kiriiliği ile ilgili önlemlerin
Kocaeli ili sırurlan içinde de uy-
gulanması için koordinasyon
çalışmalanna başlanması kara-
n alındı. Valilik, belediyelere
tahsis edilecek ithal kömürden
fonlann kaldınlması için Baş-
bakanlığa bilgi verecek.
Vatandaşlar denetlesin
Öniemlerin yürürlüğe kon-
duğu önceki gece Istanbullu-
far"m buna nymadıklarma ta-
nık olduğunu, belediyenin ve
mahallenin zabıtasmdan çok,
bunu vatandaşlann denetleme-
leri gerektiğıni belirten Kozak-
çıoğlu, İstanbullulardan yürür-
lüğe konulan bu önlemlen
yaşama gecirmelerini, uyma-
yanlara da müdahale etmelenni
istedi.
önceki gün yoğun sisin de et-
kisiyle artan hava kiriiliği yü-
zünden, ilk kez "İkınci Kadetne
önlemleri" yürürlüğe koymak
zorunda kaldıklannı vurgula-
yan Kozakçıoğlu, şunlan söyle-
di: "Şimdiye kadar hiç ikinci
kademeye çıkıbnamıştı. tstan-
bul'da daha önce birinci kade-
me tedbirlerle uygulama yapı-
yorduk, ama önceki gün ikinci
kademe de zorunlu oldu. Eğcr,
bu olay biraz daha devam etmiş
olsaydı, üçüncü ve dördüncü
kademe önlemleri de alacakuk.
Ancak, dün sabahki ölçümler
kirlilik değerlerinin düştüğünü
ortaya koydu. Rakamlan net-
leştirince, bu önlemleri yürür-
lükten kaldıracağız. Ancak bu
sonuçlar, hava kiriiliği sorunu-
nun çözüldüğü anlamına gel-
miyor. Aksinearuk İstanbul'da
kirliliğin çok ciddi boyutlarda
olduğunu, bu konuda önlemler
alınması gerektiğinj gösteri-
yor."
Mahalli tl Çevre Kurulu top-
lantısında, kentte dün ölçülen
hava kiriiliği değerlcri açıklan-
dı. Buna göre, mctreküpteki
kükürtdioksit miktan Büyük-
çekmece'de 118, Bakırköyde
334, Bağcılar'da 290, Zeyün-
burnu'nda 334 mikrogram.
Beykoz'da 117, Üsküdar'da
272, Ümraniye'de 171, Kadı-
köy'de 198 ve Maltepe'de de
163 mikrogram. Metreküpteki
partikül madde miklan ise bu
ılcelerde 17 ila 128 mikrogram
arasmda değişiyor. önceki gün
bu ilçelerde Hava Kalitesi Ko-
runması Yönetmeliği'nde kısa
vadeli sımr değeri olan 400 mik-
rogram metreküp aşılmıştı.
Çözûm doğalgaz
Büyükşehir Belediye Başkanı
Nurettin Sözen de dün yaptığı
yazılı açıklamada, hava kırlili-
ğine karşı alınan önlemlerin va-
lilikle işbirliği içinde sürdürül-
düğünü belirterek, kesin
çözümün doğalgaz olduğunu
yineledi. Sözen, petrokokun
denetiminin yapıldığmı, önemli
olanın egzoz gâzlannın kiriiliği
olduğunu söyledi. Batı'da kö-
mürün yıkandıktan sonra, kir-
lilikten anndınlarak piyasaya
sürüldüğünü belirten Sözen, ül-
kemizde bu uygulamanın yapıl-
madığıru kaydetti. Hava İcirlili-
ği bakımından Istanbul'un
şanslı olduğunu vurgulayan
Sözen şunlan söyledi:
"Eğer Jstanbul'un doğası
Ankara. Kayseri, Konya gibi
olsaydı İstanbul'da insanlar ze-
hirlenirdi. tstanbul'un en bü-
yük şansı tepeler üzerinde ku-
rulu olması, Marmara Denızi
ve Boğaz'dır. Bu koşullar nede-
niyle hava kirliliği kentte 24
saatten fazla kalmıyor. Bana
göre önemli olan tstanbul'un
caddelerindeki egzoza bağlı ha-
va kirliliğidir."
Bu arada, gazetemizi arayan
yurttaşlar, valiliğin uyanlanna
ve önerilerine karşın kirliliğin
en yoğun olduğu saatlerde ço-
cuklann okula gidip döndüğü-
ne dikkat çekerek "Madem
özellikle çocuklar için çok tehli-
keli. o zaman okullar neden ta-
til edilmiyor" diye sordu.
Beyoğlu'nda petrokok
yasağı
Beyoğlu Belcdiyesı, hava kir-
liliğinin artması üzerine ilcede
petrokok satışını yasakladı.
Beyoğlu Belediyesi'nin ya-
saklamaya ilişkin tatbikatlı ba-
sın toplantısı belediyenin Şiş-
hane'deki garajında yapıldı.
Garaja yerleştirilen üç sobada
yakılan petrokok, linyit ve las-
tikten çıkan duman ve is alünda
yapılan basın toplanüana Be-
7 il daha S.O.S. veriyor
I (Baparafi 1. Sayfada)
kentte arahk
ayı içinde ortalama kükürtdi-
oksit düzeyi metreküpte 207
mikrograma ulaşü. Dünya
Sağlık Orgütü'nün yıllık ortala-
ma oiarak koyduğu sırur değer
kükürtdioksit için metreküpte
60 mikrogram. Bu rakamın
ocak ayında ortalama 400 mik-
rograma ulaştığı belirtildi. İz-
mir'de 1992 ortalamasının 159
mikrogram, 1991 yılı ortalama-
sının da 93 mikrogram olduğu-
nu vurgulayan uzmanlar bir
yılda yaşanan yüzde 70'i aşkın
artışa dikkat çektiler. Kentte
kirliliğin önlenmesi için ciddi
bir girişim yok. Izmir Valisi
Kutlu Aktaş, kirlilik düzeyinin
yönetmeliklerde belirtilen kısa
vadeli sınır degerleri arada bir
aştığına dikkat çekerek "Eğer
bu kirlilik süreklilik arz ederse.
uyan kademelerindeki önlem-
leri devreye sokanz" diye ko-
nuştu.
Sanayinin de olumsuz clkilc-
diği İzmit'tc hava kiriiliği son
3-4 gün içinde olağanüstü artlı.
Valilik, belediyenin ortaklaşa
vürüttüğü çalışmalar sonucu
ı/mit bu yıl kışa daha tcmiz gir-
mişii. Ancak 15 ocaktan bu
yana havadaki kükürtdioksit
miktannın önemli ölçüdc arltı-
ğı bclirlcndi. 15 ocakta kcntlcki
kükürtdioksit mıklannın mct-
rcküplc 840 mikrogram. 16
ocakta 808, 19 ocakla 673 mik-
rogram olduğu bclirtildi. İzmit
Belediycsi (."cvrc Daırc Başkanı
Muharrcm Kurl kirliliğin ola-
ğanüstü artışını hava koşullan-
na bağladı. Kurl olumsuzluğun
birkaç gün daha sürmesi halin-
de alarm vcrcccklcrini açıkladı.
Hava kiriiliği Dcnizlı, Eskişc-
hir, Konya, Samsun, Zongul-
dak, Erzurum, Kayseri, Diyar-
bakır, Uşak, Şanlıurfa, Gazian-
tep vc Bursa'da da etkili olduğu
bildinldi. Güncydoğu'daki kir
liliktc bölgcdc çıkanlan kalitc-
siz kömür kullanımm etkir,
olduğu belirtildi.
Kirlilikten herkes sorumlu
U(Ba$tarafi l. Sayfada)
büyük etkeni kalitesiz kömür
kullanımı, sanayi atığı olan pet-
rokok yakılması ve taşıtlardan
yayılan egzoz gazı oiarak göste-
riliyor. Ancak İstanbul'un bir
kirlilik haritası yok. İl Sağlık
Müdürlügü yetkilileri 1985-92
arasındaki ölçümleri temel alan
bir harita hazırlığında. Yetkili-
ler, bu haritaya "İstanbul'un
kirlilik haritası" denilemeyece-
ğine, çünkü bugüne kadar sa-
dece kükürtdioksit ve partikül
madde (duman) ölcümü yapıl-
dığına, oysa hava kirliliği deni-
lince azot oksit, karbonmonok-
sit ve diğer kirleticılerin de
ölçülmesi gerektiğine dikkat çe-
kiyor.
Türkiye'de, hava kirliliği de-
nince ilk akla gelen kükürtdi-
oksit ve partikül madde yani
duman. Konut, sanayi ve taşıt-
larda kullanılan yakular nede-
niyle havaya saçılan ve insan
sağlığmı tehdit eden, çoğu kan-
sere neden olan onlarca kirletici
olmasına karşın bunlar henüz
telaffuz bile edilmiyor.
İstanbul'da da durum aynı.
Elde edilebilen bilgilere göre
kentteki hava kirliliğin] yaratan
en büyük etken konutiarda, iş-
yerlerinde kullanılan kalitesiz
kömür ve petrokok ile taşıtlann
yaydığı egzoz.
- Öncelikle yetkililerin hava
kirliliğiyle mücadeleyi "lüks"
oiarak görmekten vazgeçmeleri
gerekiyor.
- Kükürt oranı yüzde 12'yi
bulan petrokoklar ile yüzde 5*e
dayanan Ağaçlı linyitlerinin
kentte saüşının yasaklanması.
- Başbakanlık'ın kentin kö-
mür gereksinimini karşılama
yönünde önümuzdeki yıl başla-
tılacak olan kalori değeri yük-
sek. kükürdü düşük ithal
kömürü subvanse etmesi.
- İl Sağlık Müdürlüğü'nün
talep ettiğı mobii hava kirliliği
ölçüm cihazlannı. Çevre ya da
Sağlık bakanlıklannın fınanse
etmesi.
- Vatandaşın hava kirliliği
yaratan yakıtlar yerine daha
kaliteli yakıtlara yönelmesinj
sağlamak üzere, başta TRT ol-
mak üzere tüm özel televizyon-
lann ve basının bu yönde eği-
tici-öğretici, sistemli yayın
yapması.
- Kaloriferlerin yataklama
sistemine göre yakılması.
Apartman yöneticilerinin, ka-
lorifercisine "Belgen var mı"
di>"e sorması ve yoksa kalorifer-
cisini Halk Eğitım merkezkri
ve Milli Eğitim Bakanlığı'nca
verilen kurslara göndermesi.
- Halen 950 bin taşıtın bulun-
duğu ve her gün 400 taşıtın da-
ha trafığe eklendiği İstanbul'-
da, egzoz kırliliğini azalüa ve
önleyici teknolojiler kullanıl-
ması. Buna bağlı oiarak,
a) Kurşunsuz benzinin ülke
çapında yaygmlaşünlması,
b) Motorlu taşıtlann egzoz-
lanna katalizör takılması.
c) Trafık fenni muayeneleri-
nin gözle değil, yurt çapında
düzenlenecek çağdaş trafık
muayene istasyonlannda, eg-
zoz kontrol ve ölçümü de dahil
gerekli cihazlarla yapılması.
1993 enflasyomı % 68
ILKİNAYDIN
Hükümetin yüzde 52 enflaş-
yon hedefıne rağmen, TÜ-
SİAD'ın 1993 yılı enflasyon
tahmin rakamını yüzde 68 oia-
rak açıkladı. TÜSİAD, 1993
yılı sonunda dolann 14 bin 400
liraya çıkacağını öngördü.
TÜSİAD tarafından hazırla-
nan, "1993 Yılına Girerken
Türk Ekonomisi" raporu açık-
landı. Raporda TÜSİAD 1993
yılı enflasyon rakamını yüzde
68, dolann yıl sonu rakamını 14
bin 400, yıl ortalamasıru 11 bin
300, ihracatı 15.5 milyar dolar,
ithalaü 24.5 milyar dolar ola-
rak tahmin etti.
TÜSİAD'ın 82 üyesi tarafın-
dan verilen anket yanıtlanna
göre, geçen yılın en önemli so-
runu enflasyon. Ankete cevap
veren üyeler kamu harcamala-
n, yüksek faiz, eğitim-sağlık, iç
borçlar, işsizlik ve gelir dağılı-
rrunı en önemli sorunlar oiarak
sıraladılar. Ankete yanıt veren-
lerin yüzde 64.6's 1993-1997
döneminin. 1988-1992 dönemi-
ne göre daha başanlı olmasını
beklediklerini ifade ettiler.
Rapor'un "1993 İçjn TÜSİ-
AD Önerileri" bÖlümünde
"Demokrasi ve piyasa ekono-
misi prensipleri içinde Türk
sanayici ve işadamının Batı'da
olduğu gibi oyunun kurallanna
göre işleyen istikrarlı birekono-
mik düzene olan gereksinimi
bir an evyej sağlanmalıdır" de-
nildi. TÜSİAD aynca, enflas-
yonun düşürülmesi, hızlı kal-
kınma ve sanayileşme hedefıne
ulaşılması için, tüm kesimlerin
kaülımıyla stabilizasyon prog-
ramı hazırlanmasını önerdi.
Gayri.Safı MilU Hasıla, Yatı-
runlar, Üretim, İstihdam başh-
ğı altında 1992 ekonomisinin
incelendiği bölümde, büyüme
hızuun geçen yıla göre daha
yüksek düzeyde gerçekleşüği,
bu artışın büyük öîçüde üretim
artışından kaynaklandığı belir-
tildi. Bu sonucu, Körfez krizi
nedeniyle 1991 yıhnda ekono-
minin durgunluğa gırmesi kar-
şısında doğal karsılanması ge-
rektiği vurgulandı.
yoğlu Kaymakamı Atilla Yaşa,
Belediye Başkanı Hüseyin As-
lan, petrokok satıası Taner Yıl-
maz ve mahalle muhtarlan ka-
üklı.
Beyoğlu Beledıyesi Başkan
Yardıması Nusret Avcı, bölge-
deki hava kirliliğinin had safha-
ya gelmesi sonucu insan ve
çevre sağlığını tehdit eden bir
durumun meydana geldiğini,
yüzde 1 kükürt oranı içeren pet-
rokok ithal edilinceye kadar
satışı, depolanmaa ve yakılma-
sının yasaklandığını söyledi.
Tophı ölûm
İTÜ Maden Fakültesi Öğre-
tim üyelerinden Prof.Dr. Or-
han Kural da İstanbul'da hava
kirliliğinin bu dereceye gelmesı-
ni "korkunç" oiarak niteledi.
önlem ahnmaması halinde top-
lu ölümlerin görülebileceğini
belirten Prof.Dr. Kural, yaşlı,
çocuk ve solunum yollannda
rahatsızlığı olan kişilerin soka-
ğa çıkmalannın tehlikeli olaca-
ğını söyledi. Kural, "Suriye'den
ithal edilen ve içinde yüzde 9
oranında kükürt bulunan pet-
rokoklar İstanbul'da satılıyor.
Bu gidiş İstanbul'u felakete sü-
rükler. Kaçak petrokoklar ke-
sinlikle yasaklanmabdır. Ya-
saklanmaması halinde İstan-
bul'da asit yağmurlan başlar. 1
ton petrokokun yakılması ha-
linde havaya 63 metreküp kü-
kürtdioksit kanşır. Geçici çö-
zümlerle bir yere vanlmaz."
dedi.
Beyoğlu Kaymakamı Atilla
Yaşa, hava kirliliğinin bütün
sorunlann önüne geçtiğini, kir-
liliğin normal boyutlann üzeri-
ne çıkmasından sonra valiliğin
bazı önlmemler aldığını söyle-
di. Yaşa, hava khüüği k-omı-
sunda halkın bilinçlendirilerek.
kükürt oranı az olan yakıtlann
tercih edilmesi gerekûğini söy-
ledi.
Meclis'te
tartışmalı
karar
• TBMMBaşkanvekili
Yılmaz Hocaoglu, ANAP'lı
Mustafa Taşar'ın Yüce
Divan'a gitmesmi, anayasa ve
Meclis iç tüzük hükümlerinin
aksine karar vererek
engelledi.
ANKARA (Cunrfuriyet Bü-
rosn) - TBMM'nin ANAP'lı
Başkanvekili Yılmaz Hocaoğ-
lu, ANAP iktidannın Devlet
Bakaru Mustafa Taşar'ın Yüce
Divan'da yargüanıp, yargılan-
maması konusunda Meclis'te
yapılan oylamada tartışmalı bir
karar verdi.
Pul ve zarf yölsuzluğuyla suç-
lanan eski Devlet Bakanı,
ANAP Genel Sekreteri Musta-
fa Taşar'ın Yüce Divan'da yar-
gılanıp yargılanmama konusu
Meclis''te sert tartışmalara yol
açtı. Tartışmalı oturum sırasın-
da Meclis'i yöneten ANAP'lı
Başkanvekili Yıbnaz Hocaoglu
sık sık oylamada 226 oy sayısı-
nın bulunmaması durumunda,
oylamanın tekrarlanacağını
biklirdi. Bu sırada oylamaya
başlandı. Oylama sırasmda ge-
nel kurulda DYP'li bazı millet-
vekillerinin salonda bulunma-
dıklan gönildü. Bunun üzerine
karar yeter sayısı olan 226'yı
bulamayacağını anlayan SHP
ve DYP'li milletvekilleri genel
kurulu terk ettiler. Oylama so-
nucunda 139 geçerli oyun kul-
lanıldığı, bunlardan 89'unun
Taşar'ın Yüce Divan'a gitme-
mesi, 48'inin gitmesi yolunda,
2'sinin de çekimser oylar oldu-
ğu görüldü.
ANAP Grup Başkanvekili
Mustafa Kalemli oylama sonu-
cunda Yılmaz Hocaoglu'na iti-
raz ederek 226 oyun Yüce
Divan'a göndermek için geçerli
olduğunu, çıkan sonucun Ta-
şar'ın Yüce Divan'a gitmesini
engellediğini ileri sürdüler. Bu
tartışmalar sırasıda ANAP'tan
Hasan Korkmazcan ve Ekrem
Pakdemirli de Kalemli'nin gö-
rüşlerini savundular. Yılmaz
Hocaoglu, önce karşı çıküğı ve
zamanında itiraz edilmediğini
söylediği bu görüşünü daha
sonra ANAP grubunun bastır-
ması, DYP-SHP'li milletvekil-
lerinin de salonda bulunmama-
sı nedeniyle değiştirerek ANAP
grubunun itirazını kabul etti.
Hocaoglu, Taşar'ın Yüce Di-
van'da yargılanmasını isteyen
Sonışturma Komisyonu rapo-
rununreddedildiğiniaçıkladı.
GOZLEM
UĞUR MUMCU
• (Bastarafı I. Sayfada)
işbirliği yaptı?
Neden Müslüman Mısır, Müsiüman Suriye ve Müslü-
man iran; Müslüman Irak'a karşı Hıristiyan Amerikalı-
lardan yana tavır aldılar?
"Cihad"d\n uğruna yapılan savaşsa bu savaşlann "cı-
had" ile ilgisi nedir?
Hangisi "cihad" sayılacaktır bu savaşm
9
irak'ın "koalisyon güçleh'nekarşı savaşı mı? Yoksa,
"koalisyon güçleri'nin Suudi Arabistan, Kuveyt'in Irak'a
karşı yaptıkları savaş mı?
Incirlik Üssü'nden kalkan uçaklar mı Suudilerin ciha-
dına yardım ediyor? Yoksa Incirlik Üssü'nden kalkan
uçaklara ateş eden Irak Hava Kuvvetleri'ne bağlı MİG
ucakları mı cihada kalkıyor? Hangisi "c//7ad"bunlarınve
hangisi değil?
Bu gibi sorulara hiçbir Islamcı inandırıcı yanıt vere-
mez.
Tarih boyunca da hep böyle olmuştur.
Ortadoğu'da Müslüman şeyrıler ve devletler, bölgeyi
paylaşan Batılı emperyalist devletlerin aracı, ajanı ve
uşağı olmuşfardır.
Dün böyleydi, bugün de böyle.
Bu açıdan "şark cep/?es/"nde de "garp cephesi "nde
de yeni bir şey yok!
Düzen aynı düzen...
Oyun aynı oyun...
Yalnızca aktörler ve figüranlar değişik...
20. yüzyılın başında Müslüman Osmanlı Imparator-
luğu'na karşı ingiliz hükümetı desteği ile ayaklanan
Mekke Şeyhi Şerif Hüseyin, Hazreti Muhammed'in to-
runlarından Hasan'ın soyundan gelmekteydi.
Şerif Hüseyin, 16mayıs 1916günüimzalanan "Sykes-
Picot Anlaşması"ile paylaşılan Ortadoğu'da Ingilizlerin
kilit adamı oiarak görev yapmadı mı?
Bu paylaşım planında kendisine "Hicaz Kralltğı"-
düşen Şerif Hüseyin, "NecdSultanı" ile giriştiği savaşta
yenik düşüp tarih sahnesinden çekilmedi mi?.
Osmanlı Imparatorluğu Müslüman toplumlardan
oluşmuyor muydu?
Hilafet, Osmanlılarm elinde değil miydi?
Öyleyse, Hazreti Muhammed'in torunu neden İngiliz
istihbarat servisi ile birlikte Osmanlılara karşı savaş-
mıştı?
Islamcı görüşün var mı bu konularda bir yorumu?
Neden Müslüman Müslümana karşı savaşmışta?
Neydi bu savaşın amacı?
Ve ne olmuştu bu savaşın sonunda?
O yıllarda bolgedeki etkinliği, bugün aynı bölgedeki
Amerika'dan da fazla olan Ingiltere; Necd Kralı Abdüla-
ziz Ibni Suud ile yaptığı anlaşma ile bugünkü Suudi Kral-
lığı'na yeşil ışık yakmış, 1932 yıhnda da Suudi Krallığı
kurulmuştu.
Suudi Krallığı 1933 ve 1936 yıllarında kısa adi "Aram-
co oiarak bilinen "Arabian-American Oil Company" adlı
şirket ile Ortadoğu siyasetine petro/dolar ıle girmeyi ba-
şarmıştı.
ABO, o gün bugün Ortadoğu'dadır.
1950'lerde Ingiltere. "Ortadoğu Komutanlığı"kurarak
ve Türkiye'yi de bu kömutanlığa katarak Ortadoğu'daki
denetimini sürdürmeye çalışmadı mı?.
Pefro» kaynakları üzerindeki bu denetim; bugün NATO
ile '<Çevik"\ie "ÇekiçGüç'lerlesürdürülmüyormu?
Bu dünyada ne "Islam enternasyonalizmi" kurulmuş-
tur ne de Müslüman Müslümandan yanadır ve ne "pro-
letarya enternasyonalizmi" kurulmuştur ne de sosyalist
sosyalistten yanadır.
Batılı süper devletler Arap şeyhlerini ve devietlerini
kullanarak Ortadoğu'da eski egemenliklerini sürdürü-
yorlar.
Ortadoğu'da Müslüman Arap şeyhlerinin ve devletle-
rin dinleri-imanları paradır. Bu şeyhler, Allaha değil;
petro/dolara tapıyorlar!...
Dünyada insan insanın, Ortadoğu'da da Müslüman
Müslümanın kurdudur!
Bu kural ne değişti ne de değişecek...
ANAP'h 2 bakan
• (Boftarofi 1. Sayfada)
İzmir Milletvekili Veli Aksoy
ile 45 arkadaşınm, 30 Ekim
1989 tarihinde yayımlanan
89/14657 sayılı karar ile otoyol
yapımlannı üstlenen fırmalara
fazla ve haksız ödemeler yapıl-
masına neden olduklan savıyla
kararda ımzası bulunan bakan-
lar hakkında Meclis araştırma-
sı açılmasına ilişkin önergesi
dün genel kurul gündemine gel-
di. Otoyol Sonışturma Komis-
yonu raporu okunduktan son-
ra görüşmelere geçildi. Rapor-
da 23 bakarun devleti zarara
uğrattıklan savıyla, yol açtıkla-
n haksız ödemelerin bugünkü
kur üzerinden tutan olan 10
trilyon 6T1 milyar 215 milyon
560 bin 364 liranın kendilerin-
den tahsil edilmesi ve haklann-
da Yüce Divan sıfatıyla Anaya-
sa Mahkemesi'nde dava açıl-
ması istendi. Raporda kararna-
mede imzalan bulunmayan
eski Başbakan Yıldınm Akbu-
lut ile eski Bayındırlık ve İskân
Bakanı Hüsamettin Örüç hak-
lannda dava açılmasını gerekti-
recek birsorumluluklan bulun-
madığı eörüşü yer aldı.
ANAP İstanbul Milletvekih
Adnan Kahveci bir yolsuzluk
ve usulsüzlük olduğuna inan-
madığını söyledi. Kahveci,
"Hükümet bir şeyler yapıyo-
rum, yolsuzluklann üzerine gj-
diyonım görüntüsünü vermek
için böyle davranıyor. Hükü-
met yolsuzluklann üzerine git-
mek istiyorsa önce bazı bakan-
lar hatta başbakanınuzın ya-
kınlan ile ilgili iddialann üzeri-
ne gitsin" dedi. Daha sonra söz
alan ANAP Aydın Milletvekili
Yüksel Yanova, konuşmasına
Kahveci'nin Başbakan ve bazı
bakanlara yönelik sözlerini
eleştirerek başladı. "Bu bizeyö-
neltilen üsluba benziyor" dedi.
Yalova. iktidar partisi milletve-
killenne "Yargıç rolüne soyun-
mayın" diye seslendi. Komis-
yon Başkanı Burdur Milletve-
kili Ahmet Sayın da ANAP
hükümetı dönemindeki bazı
uygulamalan anlatarak "Bun-
lann anayasaya, babayasaya,
hiçbir yasaya uygun yeri yok-
tur. Raporumuzda yalan, yan-
lış, kasıtlı bir şey yok. Olayda
kesinlikle ihmal, kusur vardır.
Herkes bunun bedelini ödeme-
lidir" dedi.
Safa Giray ile Cengiz Altın-
kaya yapüklan konuşmalarda
iddialan reddettiler ve soruş-
turmanın politik olduğunu be-
lirttiler. Safa Giray bugüne
kadar önemli projelerde çalıştı-
ğını hiç böyle bir itham karşı-
sında kalmadıgını belirterek,
"Bu durum beni yarabyor. Ben
görevımı ihmal etmem. yanhş
yapmam. Meclis tarihine bunu
yazdırmayın. Benim bir muhi-
tim var, beni tanırlar" dedi. Al-
tınkaya ise vicdan huzuru için-
de olduğunu belirterek "Bu
kararnameyi çıkarmak zorun-
daydık. yoksa işler duracaktı"
diye konuştu.
Yapılan oylamada Safa Gi-
ray'ın Yüce Divan'a gönderil-
mesi yönünde 247 oy kullanılır-
ken 93 ret, 1 çekimser oy kulla-
nıldı. Cengiz Altınkaya'nın
Yüce Divan'a gönderilmesi için
255 evet, 85 hayır, 1 çekimser, 1
de gecersiz oy kullanıldı. Ko-
misyonun suçladığı ve suça ka-
üldıklan için Yüce Divan'da
yargılanmalannı istediği 23 ba-
kan ise suçsuz bulundu. ANAP
kabinesinde yargılamanın aley-
hine 307 ret oyu kuUanılırken,
29 kabul, 3 çekimser oy kulla-
nıldı.
Karara göre her iki bakanın
da dokunulmazlıklan halen
kaldınlmadı. Yüce Divan'da
suçlu bulunmalan halinde do-
kunulmazlıklan kaldınlacak ve
söz konusu zaran tazmin ede-
cekler.
BAŞKENT GÜNLERİ
Miişerref Hekimoglu
20.000 lira (KDV içinde)
Çağdaş Yaymlan TıirkocaStjCad. 39-41 Cafaloglu-İstanbul
\AŞANANLARDAN İZLER-tZLENİMLER
Kâzım Yenice
20.000 lira (KDV içinde)
Çağdaş Yayınları Türkocağı Cod. 39-41 Cajtalotlu-tstanbul
ödemcli göndrriimcz.