22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
26 AĞUSTOS1992 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI TÜSİAD gelecekten umutlu • tş-EkonomiServisi- TÜSİAD öncü göstergelerinin geçen eylül ayından beri yavaşlamaya işaret ettikten sonra son üç ayda yükselmeye başlaması, ciddi ekonomik canlanma sinyallerinin görüldüğü biçiminde değerlendirildi. TÜSİAD'danyapılan açıklamaya göreTÜSİAD öncü göstergeleri nisan-mayıs aylannda artış gösterirken, geçici nitelikteki haziran ayında ise endekste hafif birdüşme gözlendi. Öncü göstergelerin son üç aydır yükselmeye devam etmesi, ekonomide ciddi canlanma sinyallerinin görûldüğü biçiminde değerlendirildi. Sanayi üretimi arttı • ANKARA(ANKA)- Sanayı üretimi, yılın ikinci üç ayhk döneminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 16.2 oranında arttı. Bu dönemde özel sektöriin üretimi yüzde 7.8, kamunun üretimi de yüzde 4.3'lük bir artışgösterdi. Vakko'dan bir mağazadaha • Haber Merkezi -Vakko, mağazalar zincirine bir tane daha kattı. Bursa'da açılan dekorasyon mağazası ile Vakko ailesine yeni bireyler katıldı. Aynca fırmanın Merter'deki fabrika binası içinde indirimli satış bölümü de faliyete geçirildi. Ayıların maliyeti 126 • BURSA (AA) - Tbristik yörelerde bazı kişilerce ayı oynatılmasını önlemek amacıyla, Uludağ'da koruma aitına alınacak ayıların günlük maliyeti bin 500 lira olarak hesaplandı. Orman Bakanlığı ile Tlıriznı Bakanlığı yetkilileri ve Güney Marmara Turistik Otelciler Birliği Başkanı Ferruh Ulukardeşler bir toplantı yaparak Uludağ'da korumaya alınacak ayılar ile ilgili konuyu görüştüler. Türkiye-Rusya ilişkileri • ANKARA (AA) - Türkiye ile Rusya arasındaki ekonomik ilişkiler eylül ayında Moskova'da değerlendirilecek. Türk-Rus diplomatik ilişkilerinin 500. yılı kutlamalan çerçevesinde 7 eylülde gerçekleştirilecek seminerin açış konuşmasını Sanayi ve Ticaret Bakanı Tahir Köse yapacak. Eczacılar SSK'ya karşı •İSTANBUL(ANKA)- Altıncı bölge kapsamındaki Samsun, Sinop, Tokat, Amasya ve Çorum illerinin bağlı olduğu Samsun Eczacı Odası'na üye eczaneler, SSK'run "gjzli genelgesi"ni geriye çekmemesi durumunda, eylül ayı başında kurumla olan sözleşmelerini feshetme karan aldı. Eczanelerin fesih işlemleri ile birlikte SSK'nın 5 ildeki sadece yüzde 5 iskonto kaybının 1.5 milyar lira olacağını bildiren Samsun Eczaa Odası Başkaru Alun Özdal, "Kurumun gözdağı vermek amaa ile yayımlamış olduğu genelge bir anlamda geriye tepmiş olacaktır" dedi. Türkiye'nin en büyük 500 sanayi kuruluşunun bilançosu 1991 'i 5.9 trilyonluk zararla kapattı Sanayîde tehlikeçaıılarıçalıyor • İSO'nun araştırması: - 414 özel firma 7.3 trilyon lira karda - 86 KİT 13.5 trilyon zararda. - 500 büyük firma 5.9 trilyon zararda. tş-Ekonomi Servisi - Sanayide tehlike çanlan çahyor. İSO'nun her yıl yaptığı Türkiye'nin en büyük 500 sanayi ku- ruluşu araştırmasında 1991 son yılla- nn en kötü sonuçlannı ortaya çıkardı. 500 büyük firmanın toplam bilançosu yıllardır ilk kez zarar gösterirken, öz sermayenin eridiği ve özellikle kısa va- deli borçlanma oranının arttığı belir- lendi. 414'ü özel, 86'sı da KİT olan 1991'in en büyük 500 sanayi kuruluşunun üre- timden saüşlannda 1990'a göre reel yüzde 10 artış olmasına karşüık, bazı fırmalann bilanço zararlan toplamı karlı kuruluşlann kar toplamlannı aş- tığı için 1991 yıh toplam bilançosu 5.9 trilyon lirahk zararla kapandı. 500 fir- manın toplam bilançosunda ortaya çıkan bu zarar, kamu kuruluşlannın bilançolannın 13.5 trilyon lirahk za- rar göstermesinden kaynaklandı. Araşürmaya göre özel sektör firmala- nnın toplam bilançosu 1991'de 7,3 trilyon lirahk net kar verdi. Bu kar 1990'a göre cari fiyatlarla yüzde 9'luk bir artışı ifade ederken, reel olarak yüzde 29.1'lik bir düşüşü gösteriyor. 1991 yıhnda üretimden saüşlan reel olarak yüzde 7.2 artan kamu kuruluş- lannın zararlannın ise yüzde 421.2 arttığı hesaplanıyor. 1991 yıhnda 500 büyük fırmanın 375'nin İcarda, 125'inin ise zararda ol- duğu belirlendi. 1990 yıhnda karlı firma sayısı 412 idi. Özsermayeleri toplamı 59.1 trilyon lira olarak hesaplanan 500 büyük fir- manın 1991 yıh borçlan toplamı 141 trilyon liraya ulaşıyor. Buna göre bu kuruluşlann borçlan 1990'a kıyasla yüzde 83.4, öz sermayeleri toplamı ise yüzde 30.7 artış gösteriyor. 20.1 tril- yon lira olarak behrlenen faiz ödeme- leri ise yüzde 125.5'lik bir artışı ifade ediyor. 500 büyük firma araştırmasını açık- lamak üzere basın toplantısı düzenle- yen İSO Başkanı Memduh Hacıoğlu, 1991'in bir yaprak dökümü olduğunu 500 büyük firmanın ekonomik yapısı 6400 5950 5500 5050 4600 4150 3700 3250 2800 2350 1900- 1450 1000- 550 100 -550- -1000 RPMHJBI 0zel414 Kamu 86 Toplam 500 Mflv MaiU 127.337.8 864182 213.756.0 •K btMfcpr «WTL] 29974.0 16180.3 45.654.4 Urçttr «WTL| 58180.0 82.822.9 141.002.9 htmuı* «mnj 29379.0 29.723.4 591025 Iv-anr MHTU 7.282.3 -13213.1 •5.930.8 Inot MMTL) 21.365.2 4.4391 258043 Ucrttl StfM 309.674 371.159 680.833 Satışlar / 500 büyük firmada ilk 10: Tüpras TEK Tekel Arçelık TSekerFab. Tofas Petkım Oyak-Renault Ereğlı Demir-Çelik Isdemır 25.592.7 14.307.0 9.214.1 49041 40726 39423 3.503.6 3.2505 3.225.8 27326 1*1 M«Tl| 5767 -7.2976 2811 518 4 103 3 180 6 -382 ö 946 8972 1920 7 1982 1983 belirterek, Hükümetin ekonomı poli- tikalannda değişiklik yapmaması halinde I993'de üretimin duracağını, firmalann daha fazla borçlamp karlı- lık oranlannın daha da düşeceğini savundu. "'Sanayi kesimi olarak radi- kal önlemler alınmasmı istiyoruz" diyen Hacıoğlu. kamunun stratejik ol- mayan müesseselerinin yükünü sana- yinin çekmesinin "'kader" olamayaca- ğını söyledi. Hacıoğlu şöyle konuştu: "Yakılan tütüne, denize atılan çaya, Sümerbank'ın ayakkabı üretmesine para vermek istemiyoruz. Heba olan bu paralar hepimizindir ve hesabını sormamız gerekır. Hükümet mart ayında yayınladığı teşvik kararlannı Ağustos ayı geldiği halde hala uygula- maya sokmadı. Merak ediyoruz. Ne bekliyorlar? Kaynaklar üretken ke- simlere aktanlmıyor. Sanayinin içinde bulunduğu durumun nedeni KİT fi- nansmanı ve tanmın siyasi sübvansi- yonudur." 500 büyük firmanın Türk sanayisi- nin kreması olduğunu hatırlatan Hacıoğlu, "Eğer krema böyleyse küçük ve orta boy işletmelerin vay ha- line" diyerek, bilanço sonuçlannın bütün Türkiye'nin küçük bir rant azınlığına hizmet ettiğini gösterdiğini savundu. Üretici kesimlerin cezalan- dınldığını. kaynaklann rant kesimine kaymaya özendirilerek "sahte cennet" yaratıldığını vurgulayan Haaoğlu, "özel sektör olarak teşvik, destek iste- miyoruz. Karşımızdaki bu çarpık Lablonun değişmesini istiyoruz." dedi. Artık şabırlannın kalmadığını vurgu- layan İSO Başkanı, Hükümeti "siyasi popülaritesinin azahnaması" kaygusu taşımakla suçlayarak, "Radikal ted- birlerin alınması için mücadelemize devam edeceğiz ve her gün sesimizi da- ha gür çıkaracağız." diye konuştu. Minik telefonda büyük kargaşa BÜLENT KIZANLIK Minik cep telefonlan büyük kargaşaya vol açtı. Kullanımda bulunan araç telefonlannın ka- pasite ve verimliliği ile ilgili ola- rak sağlıklı bir değerlendirme yapamayan PTT yetkilileri, ihalesi bir kez iptal edilen cep telefonlan konusunda da sis- tem arayışlanm sonuçlandıra- madılar. Yaklaşık tutan 100 milyon dolar olarak hesapla- nan projeyi almak için sessizce büyük bir yanşa girişen dünya- ca ünlü firmalar, eylül-ekim ay- lannda açılmasını bekledikleri yeni ihale için yoğun bir kulis içine girdiler. Avrupa ve diğer Batılı ülke- lerde son 7-8 yıldır kullanıl- makta olan ve GSM sistemi olarak adlandınlan portatif cep telefonlannın Türkiye'nin gün- demine gelmesinde, AT ile im- zalanan 2. Telekomünikasyon Protokolü önemli rol oynadı. AT'ye haberleşme alanında uyum sağlam ,dbalannın ya- nısıra, 1989 yılı sonundan bu yana kullanılmakta olan NMT 450 mobil telefon sisteminin kapasitesinin dolduğu ya da teknik özelüklerinin yetersiz kalıp tüketicinin beğenisini ka- zanmadığı yolundaki eleştiriler de cep telefonuna yönehşi hız- landırdı. AT ülkelerindeki şebekelerin tek standarda indirihnesi ile il- gili anlaşmaya 2 yıl önce imza koyan PTT, aynı yılın sonunda GSM sisteminin kurulması ile ilgili açtığı ihaleyi sonuçlandı- ramadı. Ihalenin iptali. "Şart- namenin gerekli teknik koşulla- n tam anlamıyla içermediği" biçiminde açıklandı. PTTnin teknolojik değerlendirmedeki yetersizliğini fark eden firmala- nn, yeni ihale öncesinde çabala- nnı dünyadaki teknolojik geliş- meleri PTT'ye aktarma görün- tüsü altında kendi teknolojileri- ni enjekte etmek uzerinde yoğunlaştırdıklan öne sürülü- yor. Araç tdlefonlannın kulla- nıldığı NMT 450 sistemin/n kurucusu Nokai adlı Fin şirke- tinin, bunun NMT 900'e yük- seltilerek kapasitesinin arttınl- ması yolundaki öneri ve giri- şimlerinin sonuçsuz kaldığı öğrenildi. PTTnin karar kıldığı cep telefonlannda ise Avrupa'- . da bugüne kadar kullanılmakta olan "Analog" sistemi ile tek- nolojisi geliştirilmekte olan "Digital (Sayısal)" sistem ara- sında karar verilemiyor. Cep telefonlan ihalesi için hazırlıklannı tamamlayan şir- ketler arasında, mobil sistemin kurucusu Nokai, Siemens, Mo- torola-Netaş-Profilo konsorsi- yumu ile Ericsson'un adı geçi- yor. İlk ihaleye de teklif veren, ancak sonuç alamayan üçlü konsorsiyum ikinci ihaleye ra- hatsız hazırlanırken, dünya mobil telefon şebekeleri paza- nnda önemli payı bulunan Ericsson'un da yer almasının ihale>i daha da kızıştıracağı vurgulanı>or. Şebekenin kunıl- masını Motorola. işletilmesini Netaş'ın üstlenmesi planlanan üçlü konsorsiyumda pazarla- ma işini üzerine alan Profılo, projeye kuşku ile yaklaşıyor. Cumhuriyet'ın sorulannı ce- vaplayan Profılo Gnıbu Genel Koordinatörü Jefı Kamhi. PTT yetkililerine sitem ederek, "Gelişmeleri sır gibi saklıyor- lar" diye yakındı ve "Ne sorsak sallıyor, yanıt vermiyorlar" de- di. Kamhi. rakiplerinin PTT yetkilileriyle daha iyi bir diya- İog içinde olduklannı öne sür- dü. İhalenin diğer güçlü adayı Ericsson'un bir üst düzey yetkı- lisi ise ihalenin eylül ayında açı- lıp ekim ayında sonuçlandınla- bileceğini ve iki ayn aşamada gerçekleştirilebileceğini söyledi. Adının açıklanmasmı isteme- yen yetkili. PTT'nin öncelikle Avrupa'da 7-8 yıldır kullanıl- makta olan Analog sistemini ihale edip bunu hemen devreye sokarak projeyi garanti aitına alabileceğini ifade etti. Yetkili. ancak bundan sonra yeni bir teknoloji ürünü olan ve Analog sistemin yerini almaya başla- yan Digital sistemin ihalesinin yapılabileceğini. 1993'lerde kul lanıma girebileceğini belirtti. Cumhuriyet'in sorulan üze- rine PTT'den yapılan yazılı açıklamada ise, yeni kurulacak mobil sistemle ilgili karann "makarri" tarafından verileceği ifade edildi. Etüt Planlama Ya- tınm Daire Başkanı Güven Bezaz'ın imzasını taşıyan yazılı açıklamada, NMT 900 sistemi- ne geçilmesinin "makamın gö- rüşüne bağlı" olduğu ifade edi- lerek, yeni kuruhnası planlanan GSM sisteminin portatif, kab- losuz el telefonlanna uygun ol- duğu hatırlatıldı. Türkçayı Azerbaycan'da demleneoek • Çaykur Azerbay- can'da fabrika kiralayıp çay üretmeyi planlıyor. Genel Müdür Ergüven, yıllık 10 bin ton kapasi- teli fabrikakiralayacak- lannı söyledi. İş-Ekonomi Servisi- Çaykur Genel Müdürü Tuncer Ergü- ven, Azerbaycan'da fabrika kiralayıp çay üreteceklerini açıkladı. Tuncer Ergüven, Çaykur ve çay sektörü ile ilgili olarak ga- zetecilere bilgi verirken Azer- baycan' da yılhk 10 bin ton kapasiteli fabrika kiralaya- caklannı söyledi. Tuncer Er- güven, yeşil çay üretip ihraç etmek için de Ozbekistan ile görüşmelerin sürdüpnü be- lirtti. Önümüzdeki dönemde soğuk çay üretmek istedikleri- ni belirten Ergüven. bunun da proje aşamasında olduğunu bildirdi. Ergüven, bir süre önce baş- ladıklan somon balığı deneme üretimine de son verdiklerini söyledi. Çaykur Genel Müdü- rü, ürettikleri somon balıkla- nnı, alıcı çıkmaması üzerine işçilere sattıklannı açıkladı. DPT izin vermediği halde özel sektöriin çay fabrikası kurduğunu vurgulayan Tun- cer Ergüven, "Türkiye'nin kapasitesi belli iken yeni çay fabrikası kurmak akılcı değil" şeklinde konuştu. EKONOMIYE BAKIŞ TANER BERKSOY Kısa Vade Tuzağı Yıllardır bir kısa vade tuzağında yaşıyoruz. Uzun erimli görüşlerimizi yitirdik sanki. Hep, fiyatlar, faizler, döviz kuru gibi göstergelerin yarın ne olacağını merak ediyoruz. Yarı- ndan sonrası yok gibi yaşıyoruz. Bunun nedeni, süregelen istikrarsızlık. Enflasyon önü- müzü görmernizi, ileriye bakmamızı, geleceğimizi kestir- memizi engelliyor. Kısa vadeli kararlara tutsak ediyor bizi. Bu doğal. Atacağınız ilk adımda nereye basacağınızı bi- lemezseniz, onuncu adımınızda nereye ulaşacağınızı kes- tirebilir misiniz? Bu koşullarda, on adım atıp bir yere ulaşmaktansa, oldu- ğunuz yerde kalıp güvence içinde olmayı yeğlemez misi- niz? Aklın yolu bir. Sizin için geçerli olan yanıtlar, toplum ve ekonomi için de geçerli. işçi, işsiz, memur, evkadını, işadamı, hepimiz her gün, her an iktisadi kararlar alıyoruz. Yani hep adım atıyoruz. Bunların çoğu zaten tek adımlık kararlar. Günlük yaşamı sürdürmek için bu kararları almak zorundayız. Tüketim ka- rarları diyoruz bunlara. Güvenli ya da güvensiz; bu tek adı- mları atmak durumundayız. Yoksa açlıktan, susuzluktan, soğuktan ölürüz. Bazı kararlar için tek adım yetmiyor. Sonrasını da gör- mek, peşpeşe birkaç adım atmak gerekiyor. Tasarruf ka- rarlarımız böyle. Tasarruflarımızı nasıl değerlendireceği- mize ilişkin kararlarımız da tek adımlık kararlar değil. Hele yatırım kararları için epeyce adımlık bir mesafeyi net olarak görmek gerekiyor. Işin içinde gelişme olmasa güvenli ya da güvensiz tek adımlarla yetinebiliriz. Sonuçlarına da katlanırız. Günü sa- vuşturup, yarının kararını da yarına bırakırız. Çoğumuz böyle yapmıyoruz. Yapmak zorunda kalınca rahatsız oluyoruz. önümüzdeki birkaç adımlık geleceği kestiremiyorsak, ona ilişkin kararlar alamıyorsak sürekli huzursuzluk kıpırdıyor içimizde. Yaşamda yol ala- madığımızı, ziyan olup gittiğimizi düşünüyoruz. Ekonomi de böyle. Ekonomik gelişme zorunlu. En az yeni doğan çocukların artış hızında gelişmemiz, bugünkü re- fahımızı korumamız için gerekli. Ekonominin gelişmesi tek adımlık kararlarla olmuyor. Tasarruf ve özellikle yatırım gibi çok adımlık, uzun erimli kararlar geliştiriyor ekonomiyi. Bu kararları alacak olanlar ilk adımlannı dahi nereye ba- sacaklarını kestiremiyorlarsa, on adımlık mesafeleri dü- şünmüyorlar bile. Bugünü salimen atlatmak temel kaygı- ları oluyor. Çok adımlık kararlar olmayınca yatırım perfor- mansı yavaşlıyor, üretim hızını yitiriyor, ekonomik gelişme duraklıyor ve günlük kararlarla sürüklenen bir ekonomi çıkıyor ortaya. Bu masal pek yabancı değil bize. Türk ekonomisi son on beş yıldır süregelen bir istikrarsızlık ve enflasyon ortamı- nda yaşıyor. Bunun yarattığı belirsizlik iktisadi hesap yap- mayı, iktisadi karar almayı, hele geleceğimizi kestirmeyi olanaksız hale getiriyor. Günlük yaşıyoruz anlayacağınız. Şöyle bir etrafınıza bakın. Mal fiyatiarı, faiz, döviz kuru, borsa dışında konuşulan bir şey var mı? En fazla, bunların eylülde ne olacağını konuşuyoruz. Sanki hiçbirimizin eylül sonrası yok gibi. Eylül sonrası olmayan toplum olur mu? Istikrarsızlığın en yıkıcı sonucu, iktisadi kararları kısa vade tuzağına düşürmesi. Bunu önemseyip çaresini bul* madıka geleceği olmayan bir toplum gibi yaşayacağız. önümüzü görmeden, kimin vizyonu var, onu konuşacağız. Siyasi rejimimizi numaralamayı sürdüreceğiz. Ama hep tek adımlık kararlarla günü kurtarmak zorunda kalacağız. Kısa vade tuzağında abesle gönül eğleyeceğiz kısacası... İşverenlerin ücret korkusu AHMET KLRT MESS üyesi işverenler "Ye- ni toplusözleşme döneminde işçilere enflasyon uzerinde üc- ret artışı verilirse batanz" dedi- ler. MESS'in yeni toplusözleş- me görüşmelerinin başlaması nedeniyle üyeleriyle yaptığı ge- nel değerlendirme toplantısın- da Başkan Hulusi Çetinoğlu'- nun "Işçi sendikalan bu kez karşımıza makul ücret teklifle- riyle geldiler" sözü, işverenler tarafından tepkiyle karşılandı. MESS Başkanı Çetinoğlu. Türkmetal. Otomobil-İş ve Özçelik-İş sendikalannın ilk defa farklı teklif getirdiklerini belirterek "Toplusözleşmede yer alan 85 maddeden yanya yakını eski maddelerdir. Bu bir bakıma sözleşmeye sürat ka- zandıracak" dedi. MESS Baş- kanı Çetinoğlu, işçi sendikala- nnın bu toplusözleşme görüş- melerinde özelh'kle üç konu uzerinde ağırhk koyma düşün- cesinde olduklannı gözledikle- rini vurgulayarak "Bu konu- lardan ilki işyerlerinde işveren dışında bulunan herkesi sendi- kalı yapmak. Bu bir bakıma azalan üye sayılannı arttırma amaanı taşıyor. İkincısi geçici işçi, müteahhit ve taşeron ko- nulannı oluşturuyor. Üçüncü- sü ise ihbar ve kıdem tazminat- lan ile toplu işçi çıkarmalan- nın önlenmesi gibi iş güvencesi maddesi yeralıyor" dedi. MESS Başkaru Hulusi Çeti- noğlu, işverenlere yaptığı ko- nuşmasında, işçi sendikalan- nın eskiden olduğu gibi yüzde 400-500. hatta yüzde lOOO'leri bulan ücret veya sosyal yardım talepleriyle gelmediklerini kay- dederek "Türkmetal, Otomo- bil-İş ve Özçelik-İş sendikalan- nın bu dönemki toplusözleş- mede ortalama ücret tekhfleri yüzde 120-126 arasında değişi- yor. Bir de çahşma saatlerinin indirimi ile yılhk izinlerin uza- tıhnası öngörülüyor" diye ko- nuştu. T.C. LALAPAŞA KADASTRO MAHKEMESİ Esas No: 1991/84 Karar No: 1992/129 Hâkim: Erdem Mirici - 25986 Kâtip: Fatma Mert - 1239 Davacı Lalapaşa Malmüdfirlüğfl tarafından davablar Remaye Çağ- layan, Sinanköy tüzel kişüiği ve dahili davalı Embiya aleyhlerine mah- kememize ikame olunan Lalapaşa ilçesı Sinanköy hudutlannda kain Ada: 148, parsel: 2 nolu gayri menkulün kadastro tespitinin iptali ile hazine adına tespiti ile tesçilini talep etmiş, yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine, dava konusu 148 ada 2 parsel sayılı taşınmazm tespit gibi tesçiline karar verilmiştir. Adresi tespit edilemeyen dahili davalı Embiya'ya 7201 sayılı Tebligat Kanunu'na göre karann neş- rinden itibaren 15 gfln sonra tebliğ edilmiş sayılacağı ilanen duyuru- lur. 10.8.1992 sm~. 49721 İLAN ERCİŞ KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN Dosya No: 1991/23 Davacılar Ateş Ataç ve Ahnıet Çelebi tarafından davalılar Erciş Mal Müdürlüğu ile Şerafettin Argün aleyhine mahkememize açılan kadastro tespitine itiraz davasının yapılan yargılaması sırasında; llçemiz Cüdgah (Karatavuk) Köyü'nde kain, 653 nolu parsel te- spit maliklerinden Müştak oğlu Şerafettin Argun'un tüm aramaJara rağmen adresi tespit ediletnediği ve adına duruşma günü ile dava di- lekçesi tebliğ edilemediğinden; Oturum günü olan 19.10.1992 günü saat 09.10'a kadar dava se- bep ve delillerinizi dilekçe ile veya oturuma gelmek sureti ile bildir- meniz, aksi takdirde yargılamaya gıyabınızda devam edileceği ve hüküm verileceği, dava dilekçesi yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 10.8.1992 Basın: 49716 KARŞIYAKA 3. ASLİYE CEZA HÂKİMLİĞİ'NDEN Esas No: 1991/156 Karar No: 1991/472 Davacı: K.H. Müdahil: Maliye ve Gümrük Bakanüğı. Vekili: Av. Günsel Yener, Hazine vekili. Sanık: Yunus Arslan, Mustafa ve Nazlı'dan olma 1%1 doğumlu Ça- ydi ilcesi, Çeşraeli köyü nüfusuna kayıtlı olup 7051 Sokak No: 14 Gü- mOşpala Karşıyaka'da oturur. Suç: Vergi kaçakçılığına teşebbüs. Suç tarihi: 29.11.1990 Karar tarihi: 19.6.1991 Yukanda adı, soyadı ve açık kimligi ile suçu yazılı sanık hakkında mdsnet suçtan dolayı mahkememizce 6.210.000r TL. agır para cezası ile birlikte bir ay müddetle ticaret, sanat ve meslek icrasından yasak- lanmasına karar verildigi ilan olunur. 1.7.1991 Basın: 35492 tLAN AKHİSAR ASLİYE 1. HUKUK HÂKİlVILİĞt'NDEN Esas No: 1991/368 Karar: 1992/186 Davacı Mehmet Elbir vekili avukat Yılmaz Körpeağaç tarafından davalılar Ethem Enen ve Ferhan Ömek aleyhine açılan itirazın iptali ve takibin devamı davasında: Mahkemece 16.4.1992 tarihinde Akhisar 2. İcra Müdürlügü'nün 1991/2814 sayılı takip dosyasına davalı Ferhan ömek'in yaptığı 10.6.1991 tarihli itanzın iptah' ile takibin devamma, davalı Ethem Er- ten'in her hangi bir itirazı olmadığından bu davalı hakkındaki dava ve talebin reddine kanun yollan açık olmak üzere karar verilmiş olup davalı Ethem Erten'e daha evvel ilanen tebliğ edilmiş olduğundan iş bu ilanın yapıldıgı tarihten itibaren 15 gün içerisinde Ethem Erten'in işbu hükmü temyiz etmesi, bu süre içerisinde temyiz edilmediği tak- dirde bu davalı yönünden hükmün kesinleşeceği, hükmün tebligi ye- rine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 35324 T.C. İZMİR 6. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ 1991/774 Davacı Yasemin . .»er vekili Av. Gülşen Durmaz tarafından dava- lılar Can Dış Ticaret L. Şirketi, Bayram Karasoy ve Necati Doğan aleyhlerine açılan alacak davası sebebiyie: Istanbul Caferoğlu Mah. Sögütlü Çeşme Sokak No: 47/4 adresin- de bulunduğu bildirilen davalı Bayram Karasoy adresine çıkartılan davetiye bila tebliğ iade edilmiş ve zabıtaca yapılan araştırmada da adresi tespit edilemediği sebebiyie adına dava dilekçesinin ve dunış- ma gününün ilanen tebliğine karar verilmiştir. Davalı Bayram Karasoy'un Izmir 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde duruşmanın yapılacağı 22.10.1992 günü saat 9.30'da hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettinnesi, aksi takdirde tahkikata ve yargılamaya yokluğunda devam edileceği ve hüküm verileceği daveti- ye yerine kaim olmak üzere ilan olunur. 12.8.1992 Basın: 35491 KEŞAN ASLİYE BİRİNCİ (İŞ) HUKUK MAHKEMESİ'NDEN İLAN Esas No: 1991/109 Davacı SSK Genel Müdürlüğü veküi tarafından davalılar Kale Ma- dencüik A.Ş. ve aleyhlerine mahkememizde açılan tazminat davasında; Davacı sigorta vekili tarafından mahkememize verilen dava dilek- çesi ile sigortalı işçinin ölümünden dolayı kusurlu bulunan davalılar- dan 56.337.478 TL'nin yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi- ni talep etmiş ancak dava dilekçesi davalılardan Dursun Ünal'a teb- liğ edilememiştir. Yapılan zabıta tahkikatmda da adresi tespit edile- mediğinden ilanen tebligat yapümasına karar verilmiş olup Dursun Ünal'ın duruşma günü olan 23.9.1992 tarihindeki duruşmada hazır bulunması, bulunmadığı takdirde yargılamanın yokluğunda yapılıp karar verileceği iş bu ilanen dava dilekçesi tebligi yerine kaim olmak üzere ilan olunur. 17.7.1992 Basın: 49699 ILAN KÜÇÜKÇEKMECE 2. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Esas No: 1991/579 Davacı: Kenan Özdemir. Vekili: Av. Seyit Ali Kaya tarafından da- valılar Zafer Münir Tbncer, thsan Temel ve Kemal Koç aleyhine açı- lan tescil davası nedeniyle mahkememizde yapılan açık yargılama sonunda: Mahkememizce davalılardan Zafer Münir Tuncer adına Cumhuri- yet Mah. Karanfil Sok. No: 42, D.25 Küçükçükmece adresi ile Ertuğ- rul Mah. Necati Albumuz Sok. No: 8/8 Beşiktaş/lstanbul adresleri- ne davalı adına çıkarılmış olan tebligatlar mahkememize bila ikmal olarak iade edilmiş, yapılan zabıta tahkikatı sonunda da davalının açık adresi tespit edilememiştir. Mahkememizde 14.9.1992 günü saat: 9.45'te yapılacak olan duruş- mada davalı Zafer Münir Tuncer'in bizzat hazır bulunması veya ken- disini bir vekil ile temsil ettinnesi, aksi takdirde yokluğunda davaya devam olunacağı ve karar verileceği HMUK'nın 377 ve müteakip mad- deleri gereğince ilan olunur. 20.8.1992 Basın: 9632 İZMİR 9. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN E.1991/947—K. 1992/565 Davacılar Kadriye Çulha, Necla Türgan ve Hürmüz Doğan tara- fından davahlar Maliye Hazinesi ve Konak Belediye Başkanlığı ile Re- sul Şanaloğlu aleyhine açılan tapuda isim tashihi davasımn yapılan duruşması sonunda: tzmir, Konak, Mersinli, ada 8569, parsel 4 noda kayıtlı taşmmazda 17650/18300 hisse sahibi Şükrü Dağa'mn isminin iptali ile tapuya Halil oğlu Ahmet Şükrü Dağa olarak kayıt ve tescili- ne masraflann davacı uzerinde bırakılmasına, bakiye 4.100 TL har- cın davalılardan tahsiline, davacılar vekili ile Konak Belediyesi veki- linin yüzlerine karşı diğerlerinin yokluğunda temyizi kabil olmak üzere karar verilmiş olup karar yerine kain olmak üzere ilan olunur. Basın: 35593
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear