23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 1b AüUS IOS1992 PAZAR HABERLER NOTLAR Fotoğraf rnakinesiyle dolaşma ZAFERAKNAR Korku dağlan sarmamış da dağlardan kente inmişti. Kulaktan kulağa yayılan fı- sıltı gazctesi etkisini göster- miş. Olağanüstü bölgede olağanüstü saatler 14 ağus- tosu 15'e bağlayan zaman- da yaşanmaya başlamıştı. Diyarbakır'a giren tüm araçlar sıkı bir aramadan sonra kent merkezine so- kuldu. Şüpheli görülen kişi- ler gözaltına abndı. Sabahın ilk ışıklanyla or- taya çıkan kentin görüntü- sü akşam saatlerindeki kentin görüntüsüyle hemen hemen aynıydı. Diyarbakır terk edilmiş kovboy kasa- balannı andınyordu. Orta- lıkta sadece "silahşörler" ve zorunlu ihtiyaçlannı gider- meyeçahşan insanlar vardı. Bulutlu havarun ağır et- kisıyle, insanlann üzerine çöken korkunun etkisi bir- leşince Diyarbakır daha da çekilmez oluyordu. Başlar, "gözünün üstünde kaşın var" anlayışıyla öne eğil- mişti. Kimse kimseyle göz göze gelmek istetniyordu. "Bu kez bana mı" düşünce- si, insanlann beyinlerini kemiriyordu. Olağanüstü halin olağa- nüstü saatlen gün içinde böyle başladı ve bitti. Gaze- tecilerin çahşma koşullan ise olağanüstü kareydi. Fo- toğraf makineleriyle dışan çıkmak, sivil bir vatandaşın silahla sokakta dolaşmasıy- la özdeşti: "Sakın ha makineyle do- laşma, beynini patlaımm ha... bir de fılm çek..." gjbi sözcüklere, tehditlere mu- hatap oluyorlar. Bölgede çalışan gazeteci- ler evlerinde ve bürolannda savaş halini yaşıyorlar. Per- dcler ve ışıklar kapalı ola- rak. İkinci sokakta gezer- ken ikinci bir şahıs ise mutlaka yanlannda bulu- nuyor. Kayıplara kanşmak ve birden cansız ortaya çık- mak bölgede yaşayan her- kesin ortak korkusuydu. PKK'nin 15 ağustos eylemlerinin yıldönümünde 1 ölü, 509 gözaltı KepenkleryineiııcliHaber Merkezi - PKK'nin 15 Ağustos 1984'te ilk kez gerçek- leştirdiği Eruh ve Şemdinli bas- kınlannın yıldönümü olan dün Güneydoğu'da büyük bir gen- ginlik içinde geçti.Diyarbakır'- ın Hazro ilçesinde çıkan olay- larda 1 kişi öldü, 4 kişi de yara- landı. Mardin'in Derik ilçesin- de gösteri yapmak isteyen yurttaşlann üzerine güvenlik güçlerinin ateş açrnası sonucu 3'ü ağır 15 kişi yaralandı. Güneydoğu'da dün yaşam ade- ta durdu. Çoğu yerleşim birim- lerinde PKK'nin çağnsı üzerine kepenk kapamı eylemi gerçek- leştirildi. Çınar'da kapatılan kepenkler, güvenlik kuvvetle- rince balyozlarla kınldı.Şırnak, Cizre ve Silopi'de dağıtılan bil- dirilerde " Bayram günü ke- penk kapatılmaz " denilerek esnafın işyerlerini açması isten- di. Bildiriye uyan esnaf kepenk kapama eylemi yapmadı,yurt- taşlann bayramlık giysileriyle dolaştıklan görüldü. Olağanüstü Hal Bölge Valisi Ünal Erkan, dünkü olaylann bilançosunu açıklarken, 1 yurt- taşın öldüğünü 16"sının da ya- ralandığını açıkladı. Erkan, toplam 303 kişinin gözaltına alındığını söyledi. Bölgedeki yerleşim birimle- rinde dünkü gelişmeler şöyleydi E-24 karayolunda dün saat 10.00 sıralannda toplanan yaklaşık 4 bin kişilik bir grup gösteri yürüyüşü yapmak iste- di. Güvenlik güçlerinin uyansı- na rağmen dağılmayan ve slo- ganlar atarak yürüyüşe geçen grubun üzerine panzerlerden ateş açıldı. Olayda 3'ü ağır 15 kişinin yaralandığı bildirildi. Ağır yaralanan Ramazan Akın, Abülkdir Çelik ve Eziyet Selçuk'un Viranşehir Devlet Hastanesi'nde tedavi altına ahndıklan öğrenildi. HAZRO İlçede dün sabah gös- teri yürüyüşü düzenlemek iste- yen 300'ü aşkın yurtttaş toplu- luğu güvenlik güçlerince uyanl- dılar. Ancak yürümekte dire- nen topluluk güvenlik güçlerin- ce dağıtıldı. Polislerin yer yer silah kullandıklan olaylar sıra- sında bir yurttaş öldü, 4 kişi de yaralandı. Çok sayıda kişi de gözaltına alındı. DİYARBAKIR Esnafın yüzde 9O'ı dün işyerlerini açmadı. Gü- venlik güçlerinin kapalı işyerle- rini video kamerasıyla saptadı- ğı görüldü. Diyarbakır'daki güvenlik, Çukurova'daki il ve ilçelerden de takviye edilen yak- laşık 5 bin polis tarafından sağ- landı. Kentin önemli noktalan- na panzerler yerleştirilirken çok sayıda kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. Yurttaşlann kepenk- lerin kapanacağı düşüncesiyle bir gün önceden temel gereksi- nimlerini karşılamak istemeleri önceki gece fınnlar ve gıda maddesi satan dükkanlar önünde kalabalıklar oluşması- na yol açtı. Kenttedün yalnızca eczanelerle bazı fınnlann açık olduğu görüldü. Tepecik kö- yünde toplanan bir grup izinsiz gösteri yürüyüşü yaptı. Güven- lik güçlerinin müdahalesi sonu- 15 aguitus Gune>doğu'da birçok yerleşim bolgesinde olduğu gibi Diyarbakır'da da panzerler arasında geçti DÎYARBAKIR'DAN İZLENİMLER Bankamatikkalabahk, caddelerıssız ERGÜNAKSOY DİYARBAKIR - Ekmek fınnlannın önünde kuyruk. Nöbetçi eczaneler dı- şında açık olan işyeri sayısı parmakla gösterilecek kadar az. Kentte ahşılagel- miş olan hareketli görüntü, yerini sessiz- liğe terk etmiş. Cadde ve sokaklarda, yes.il üniformalı çevik kuvvete bağlı po- lislerin sayısı oldukça kabank. Bir hafta önce başlatılan olağanüstü güvenlik ön- lemlerini artık herkes kanıksamış. Gü- neydoğu'daki diğer yerleşim birimlerin- de olduğu gibi Diyarbakır'da da son bir yıldır polis- panzer, uzun namlulu silah taşıyan güvenlik görevlileri artık yaşa- mın bir parçası haline gelmiş. İki resmi polis, Yenişehir semtinde, Ekinciler Caddesi'nde kapalı olan işyer- lerini saptamaya çahşıyor. Küçük kâ- ğıtlara dükknlann adlannı not ediyor- lar. Aniden basüran sağanak yağmur, fişleme işini yürütmelerini engelliyor. Is- lanmamak için bulunduklan yerde bek- lemeyi tercih ediyorlar. Bir süre sonra da not alma işinden vazgeçerek uzakla- şıyorlar. Kentteki en hareketli yerler ise ban- kamatiklerin önü. Aybaşı olması nede- niyle sabahın erken saatlerinde banka- matikler ücretli kesimin hücumuna uğradı. Kuyruk caddeye taşmış. Genç bir kadın bankamatik sayısının yeter-- sizliğinden yakınıyor. Arkasındaki orta yaşlı bir adam bankalann bu tutumunu protesto için ücretli kesimin eylem yap- ması gerektiğinı savunuyor. Bu radikal çıkış. kuyrukta bulunanlar arasında so- ğuk duş etkisi aratıyor. Kimse sesini çı- karmıyor. Tepkisizlıği gören orta yaşlı yurttaş, "Biz bu kafayla hiçbir yere va- ramayız" diyerek tepkisini dile getiri- yor. Kışla Caddesi'nin konuklan ise Ola- ğanüstü Hal Bölge Valisi Ünal Erkan ile Bölge Asayiş Komutanı Korgeneral Necâti Özgen. Siyah renkli makam araçlannı gören bazı yurttaşlar. balkon- lanna çıkıp Erkan'la Özgen'i izliyorlar. Asker üniformalı Erkan ise spor giy- sili. Cadde boyunca açık olan tek dükka- na yöneliyorlar. İşyeri sahibiyle tanış- tıktan sonra dükkânın önünde tabure- lere otumyorlar. önce çocuklar, daha sonra ise genç ve yaşlı insanlar Erkan'la Özgen'in etrafında toplanıyor. Kısa bir süre sonra yurttaşlann sayısı 50'yi bulu- yor. Olağanüstü Hal Bölge Valisi Er- kan, yurttaşlara kepenk kapatmanın yanlış olduğunu anlatmaya çahşıyor, bu yöntemle bir yere vanlamayacağını söylüyor. Halkın PKK'lılara karşı tek- vücut olmasını istiyor. Erkan. kendine özgü şivesiyle. "Bakın bu iki halk birbi- rine kenetlenmiş, bölünme olmaz. Kürt olduğu için kimseye ayncahk yapılma- dı. Bu bölgenin insanlan subay olabili- ' yor, vah' oluyor. Başbakan oluyor, mil- letvekili oluyor. Bu konuda tek birengel yok. O zaman tahrikçilerin propagan- dalanna kanmamalıyız. Bunlar devletle halkı karşı karşıya getirmek iştiyorlar" diyor. Korgeneral Necati Özgen de Türkiye'de insanlara kimliklerinden dolayı farklı muamele yapılmadığını vurguluyor. Özgen konuşmasını pekiş- tirmek için "Bakın Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis Malatyalı. Bu bölgenin insanı, ancak general olmuş. Kimse bunu engellemiyor" diyerek çev- resindekilere tahriklerden uzak durma- lan gerektiğini anımsatıyor. 30 yaşlanndaki bir yurttaş ise Özgen ve Erkan'a, devletle halk arasında bü- yük bir uçurumun yaşandığını, polisler- le göz-göze gelmeye bile kortuklannı söylüyor. Aynı yurttaş, Güneydoğu'da önce polisle halk arasında sevgi bağının oluşması gerektigine dikkat çekiyor. Orta yaşlı, dişleri dökülmüş bir yurttaş, suskunluğu fırsat bilerek Türkiye'yi Er- menilerin kanştırdığı tezini ortaya atı- yor. Korgeneral Özgen, bu siyasi sapta- mayı destekler yönde başmı sallıyor. Çocuklar ise devlet- hükümet meselele- rinin tartışıldığı bu ortamda, sadece din- lemekle yetiniyorlar. Bir anlamda boy- lanndan büyük işlere kanşmıyorlar. HEPBaşkanı ateşkes istedi • HEP Genel Başkanı Feri- dun Yazar, dünkü olaylar- dan sonra son derece gergin bir hava yaşandığını belirte- rek, devletin güçlerini ve PKK'yı ateşkese çağırdı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - HEP Genel Başka- nı Feridun Yazar, dün Gü- neydoğu'da meydana gelen olaylar sırasında ban il ve ilçe yöneticilerinin gözaltına alın- dığını, son derece gergin bir hava yaşandığını belirterek, "devletin güçlerini de, PKK'- yı da yeniden ateşkese" çağır- dı. Yazar, herkesin "demok- ratik çözüm için elınden gelen çabayı göstermesini" istedi. HEP Genel Başkanı Feri- dun Yazar, dün meydana ge- len olaylarda özellikle Diyar- bakır ve Urfa'da çok yaralı olduğu yolunda haberler al- dıklannı belirterek, Cumhuri- yet'e şu açıklamayı yaptı: "Durum çok gergin ve kö- tü. Bazı ilçelerde de, bizim parti yöneticilerimizin gözal- tına alındığını öğrendik. Urfa Viranşehir yönetimi gözaltına alınmış, Mardin yönetimin- den arkadaşlar alınmış. Biz, sürekli olarak aynı şeyi söylü- yoruz: Savaş çözüm değjldir. Demokratik acılımın, siyasi çözümün akan kanı durdura- cağına inanıyoruz. Hüküme- tin izlediği yolla, bu sorun çözülmez. Herkesi yeniden demokratik çözüm için çaba sarf etmeye davet ediyoruz. Hem devletin güçlerine, hem de PKK'ya yeniden ateşkeş çağnsında bulunuyoruz." Doğu ve Güneydoğu'da, Türk vatandaşlığına geçmeyenlere yaptınm geliyor Devletteıı vatandaşfakçağnsıANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde yaşayanlardan Türk vatandaşlığına gecmeyen- ler için yaptınm geliyor. Bu durumdaki kişilere. nüfus kü- tüklerine kayıtlannı yapürma- lan için bir yıl süre tanınacak. Bu sürenin sonunda kayıtlannı yaptırmayanlar yabancı sayıla- rak buna göre işleme tabi tutu- lacaklar. İçişleri Bakanlığı, çifte vatandaşhk ile yeniden Türk vatandaşlığına geçiş konulann- da da bürokratik işlemleri ba- sitleştiren yeni düzenlemelere gitti. İçişleri Bakanı İsmet Sezgin, dün düzenlediği bir basın top- lantısı ile bakanlığının, vatan- daşhk yasalannda gerçekleştir- diği ve üzerinde çahştığı yeni düzenlemelere ilişkin bilgi ver- di. 12 Eylül döneminin hukuk kalıntısı olarak nitelenen yasal düzenleme, uygulama ve kısıt- lamalann kaldınlmasının hü- kümet programında yer aldığı- nı belirten Sezgin, bu amaçla, Türk Vatandaşhğı Kanunu"- nun 25. maddesinin (g) bendi- nin yürürlükten kaldınldığını anımsatarak şöyle dedi: "Böylelikle, 12 Eylül döne- minin hal ve şartlan içerisinde bir baskı unsuru olarak kullanı- lan, kişi hak ve hürriyetlerini ortadan kaldıncı nitelikte oldu- ğu anlaşılan bu hükmün uygu- lanması nedeniyle Türk vatan- daşlığını kaybeden 227 vatan- daşımızın nüfus kütüklerinde kapatılan kayıtlan, müracaat- lanna bakılmaksızın yeniden canlandınlmış ve Hazine'ce el konulan mallan da kendilerine ya da mirascılanna iade edil- miştir." Çifte vatandaşlığın yasal ola- rak oluşmasını engelleyen hü- küm ve işlemlerin de ayıklana- rak basitleştirildiğini kaydeden Sezgin. böylece yabancı devlet vatandaşlığına geçmek üzere Türk vatandaşhğından çıkma, Türk vatandaşhğını korumak kaydıyla başka bir devlet va- tandaşlığına geçmek ve herhan- gi bir nedenle Türk vatandaşh- ğını kaybedenlerin yeniden vatandaşlığa ahnmalanna iliş- kin istemlerin en kısa sürede sonuçlandınlmasına olanak ta- nındığmı bildirdi. Sezgin, şu bil- gjleri verdi: "Çıkma şartı arayan ülke va- tandaşlıklanna geçmek isteyen- lere çıkma izni verilebilmesi için daha önce ilgililenn askerlik durumlan ile borçlu veya her- hangi bir suçtan aranan şahıs- lardan olup olmadıklan gibi hususlar valiliklerce aylarca sürdürülen araştırmalar netice- sinde tespit edilmekte iken, bu defa, kişilerin konsolosluklan- mıza müracaatlan sırasında ib- raz edecekleri askerlik durum- lannı gösteren herhangi bir belge ile yetinilmesi ve istenilen bilgilerin merkezdekı kayıtla- nndan kısa bir zaman içinde elde edilmesi yoluna gidilmiştir. Aynca, Türk vatandaşhğını muhafaza ederek, yabancı dev- let vatandaşhğına geçme izni verilmesi sırasında, askerlik ve diğer yükümlülükler gibi daha önce aranan şartlar kaldınlmış, böylelikle işlemlerin sonuçlan- dınlması için valiliklerle her- hangi bir yaaşma gereği orta- dan kaldınhnıştır. Yine, yabancı devlet vatan- daşlığına geçmek üzere isteme- yerek Türk vatandaşhğından çıkan veya yürürlükten kaldın- lan (g) bendi dışında çeşitli ka- nuni nedenlerle Türk vatandaş- hğını kaybedenlerden, vatan- daşhğımıza yeniden alınmalan- nı isteyenler hakkında diğer yabancılar gibi yaptinlan çok kapsamlı ve çok zaman alan güvenlik soruşturması kaldınl- mış, merkezde yürütülen basit ve çok kısa zaman alan işlemler neticesinde bu kişilere yabancı statüsünden kurtulma ve va- tandaşhk hakkına kavuşma imkanı sağlanmıştır." Sezgin, özellikle çifte vatan- daşhk uyguiamasının. 1.5 mil- yonu Almanya'da olmak üzere yurtdışında bulunan 3 milyon Türk işçisini yakından ilgilen- dirdiğini belirterek, bu olana- ğın sağlanması ile çifte vatan- daşhk hakkından yararlanacak işçilerin, bulunduklan ülkeler- de Türkiye lehine lobicilik ve baskı grubu oluşturma görevle- ri üstlenebileceklerini söyledi. Nüfus Kanunu'nda yapılan ve yakında Başbakanlığa sunu- lacak değişiklik taslağıyla da, canın yanı sıra mal güvenhğini de sağlayacak önlemlere yer ve- rildiğini belirten Sezgin, şöyle dedi: "Özellikle. tahrifat ve sahte- ciliğe müsait olan ve kartondan imal edilen mevcut nüfus cüz- danlannın, çeşitli dolandınalık olaylanna ve kimliğini saklama gayreti içinde olanlara imkân sağladığı tespit edildiğinden, nüfus cüzdanlannın tahrifata ve sahteciliğe imkan vermeyen bir teknoloji ile üretilip düzen- lenmesi için bakanlığıma yeni görevler verihnektedir. Aile ha- yatına ve özel hayatın gizliliğine karşı duyulan sonsuz saygının bir ifadesi olarak. nüfus kütü- ğündeki kişilere ait bilgilerin, ilgisiz kişilerin ellerine geçmesi- ni önleyecek hükümler getiril- mektedir." Sezgin, "Aynca, nüfusa kayıtlı olduklan yer dışmda oturan vatandaşlanmızın ihti- yaç duyduklan nüfus kayıt ör- nekleri ile diğer nüfus belgeleri- ni bugün bütün nüfus idareleri- mizde mevcut faksimile cihazı ile getirebildiklerinden, yer de- ğiştirme olayı uygulamadan kaldınlmaktadır" dedi. Sezgin, özellikle Doğu ve Güneydoğu'da yaşayan kişiler- den. çeşitli nedenlerle nüfus kütüklerine kayıtlannı yaptır- mayanlann nüfusa geçmelerini sağlayacak yeni düzenlemeler getirileceğini de açıkladı. Yur- da çeşitli yollarla sızan yabana- lar ile bu kişileri birbirinden ayırabilmek için bu yola başvu- rulacağını kaydeden Sezgin. yapılacak düzenleme ile bu du- rumdaki kişilere nüfus kütükle- rine kayıtlannı yaptırmalan için bir yıl süre tarunacağını, bu sürenin sonunda kayıtlannı yaptınnayanlann yabancı va- tandaş statüsünde sayılarak buna göre işleme tabi tutula- caklannı söyledi. cu çıkan olaylarda 11 kişi yara- landı. ÇMM PKK'run çağnsı üzeri- ne ilçede ilk kez kepenk kapa- ma eylemi yapıldı. Güvenlik kuvvetlerinin çağnsına karşılık açıhnayan işyerlerinin kepenk- leri şaat 11.00'den itibaren gü- venlik güçlerince balyozlarla kınldı. İlçede durumun gergin olduğu bildirdildi. HLP Üç gün önce başlayan kepenk kapama eylemi dün de devam etti. Gıda sıkıntısının başladığı ilçeye giriş ve çıkışlar yasaklandı. Kent merkezi ve ilçe birimlerinde kepenkler indiril- medi. PKK'nın bölgede dağıtü- ğı' Bayram günü kepenk kapa- tılmaz " içeriğindeki bildiriler üzerine dün sabah bütün yerle- şim birimlerindeki kepenklerin açık olduğu görüldü. Yurttaşla- nn da evlerinden dışanya bay- ramlık giysileriyle çıkmalan dikkati çekti. Cizre'de önceki gece 22.00 sıralannda tank ta- buru yönünden yanm saat sü- reyle havan toplannın aüldığı, tedirgin olan yurttaşlann geceyi sığınaklarda gecirdikleri öğre- nildi VtRANŞEHİR Yenimahalle'de devriye gezen güvenlik güçleri kuşku üzerine bir evde arama yapmak istedi. Ancak, güvenlik güçleri eve yaklaşırken iceride bir patlama oldu. Jçeriye giren ekipler 25 yaşlarnmda henüz kimliği belirlenemeyen bir kişi- nin parçalanmış cesediyle karşı- laştılar. Evde yapılan aramada bir tabanca, iki el bombası, çok sayıda mermi ve bölücü niteük- te döküman ele geçirildi. Ev sahibi Mehmet Tümboğa ve eşi Esma Tümboğa gözaltına ahn- dı. İlçede dün kepenk kapama eylemi yapıldı.Kaymakam Ke- nan Yozgatlı'nın hoparlörlerle yaptığı çağnya karşın esnaf iş- yerlerini açmadı.Bunun üzerine kepenkler güvenlik kuvvetle- rince kınlıp açıldı. 30 esnaf gö- zaltına alındı. BATMAN Binlerce esnaf dün iş- yerini açmadı. Kenar semtlerde büyük bir çoğunluğun eyleme katıldığı gözlenirken, şehir merkezindeki işyerlerinin öğle- ye doğru açıldığı dikkati çekti. HZILTffE Kepenkler dün de açılmadı. İlçedeki güvenlik ön- lemleri artünldı. PKK adına dağıtılan bildirilerde eylem ve kepenk kapama çağnlanna uy- mayanlann cezalandınlacağı kaydedildi. MAZWAÖ Kapalı olan işyerle- rinin kepenkleri güvenlik güçle- ri tarafından kınldı. İlçenin bazı kesimlerinden silah sesleri duyuldu. NUSAYBİN Esnaf kepenk in- dirdi ve işyerleri açılmadı. Gü- venhk güçlerinin işyerlerine herhangi bir müdahalede bu- lunmadığı görüldü. Bazı yurt- taşlann mezarlıkta küçük grup- lar oluşturduklan bildirildi. İlçe merkezinde Kızı- lay'a ait 06 VF 795 plakalı ambülans dün akşam saat 18.00 sıralannda Kızılay binası önünde park halindeyken kim- ligi belirlenemeyen kişi ya da kişiler tarafından molotof kok- teyl atılarak yakıldı. Kent merkezinde ön- ceki gün yapılan ve iki bin kişi- nin katıldığı PKK yanlısı göste- riden sonra dün sabah duru- mun sakin olduğu, ancak Kürtlerin yoğunlukta olduğu Barbaros, Dağlıoğlu, Hürriyet, Gülbahçesi ve Yeşilevler ma- hallelerinde kepenk kapama eylemi yapıldı. Mahallelerde geniş güvenlikm önlemleri alan polis kapah işyerlerini belirle- meye çahştı.Saat 13.00'ten son- ra işyerlerinin açılmaya başla- dığı görüldü. İSTANBUL Bakırköy Bağalar Caddesi 15 numarada bulunan Sarmaşık Düğün Salonu'nda, "Sünnet düğûnü yapacağız' di- yerek izin alan, ancak PKK yanlısı konuşmalar yaptıktan sonra, sloganlar atarak yürü- yüş yapmak isteyen bir gruba müdahale eden polis, 115 kişiyi gözaltına aldı. Bölgeye gönderilen takviye güvenh'k güçleri ve çevik kuvve- te bağlı polisler, yürüyüşe yelte- nen göstericilere saldırarak yere yaürdı. Gözaltına ahnanlardan bazı- lannın üzerinden san-kırmızı- yeşil bayrak çıkarken, pohs otobüs ve minibüsleriyle götü- rülen göstericilerden bazılan- nın "Biji PKK", "Biji Kürdis- tan" şeklinde slogan attıklan duyuldu. Gaziosmanpaşa Gazi Ma- hallesi ile Taksim'de de birer grup slogan atarak yürüyüş yaptı. Gaziosmanpaşa'daki göstericiler polis gelmeden da- ğılırken, daha sonra çevrede aramalar yapan polis şüpheli göiılüğü 31 kişiyi gözaltına al- dı. Cihangir çevresinde de yak- laşık 20kişi gözaltına ahndı. Küçükyah İstasyon Cad- desi'nde korsan gösteri yapma- ya haarlanan gruba müdahale eden polis, yaklaşık 50 kişiyi gözaltına aldı. HAFTAYA BAKIŞ AHMET TANER KISLALI CHP'nin Programından Önce Yapısını TarbşınL. Yıl 1975'ti. "Özgür Insan" dergisinde, Sayın Ecevit'in başkanlık ettiği birtoplantı yapılıyordu. CHP'nin ağır toplarının yanı sıra dışarıdan uzmanlıkları nedeniyle çağnlmış üç bilim adamından birisiydim. ön seçimde partili bütün üyelerin oy kullanmasını savu- nuyordum. Karşı çıkanların başında ise rahmetli Turan Güneş vardı ve şöyle diyordu: - Senin dediğini yaparsak bizim partinin aday listelerini Cumhuriyet ile Milliyet gazetelerinin ikinci sayfaları belir- ler!.. Her zamanki çarpıcı anlatım biçimi içinde, ne demek is- tediği açıktı. CHP tabanı en çok bu iki gazeteden etkileni- yordu. Böylece onlann ikinci sayfasında "Düşünenlerin Düşüncesi" gibi başlıklar altında görüşlerini açıklayanlar, ön seçimlerde çok daha şanslı olacaklardı. • • • 1990ların demokratik sol ya da sosyal demokrat partile- rinin programı nasıl olmalıdırtartışmaları arasında unutu- lan bir gerçek var. Siyasal partilerde asıl önemli olan program değil, yapı ve o yapının yansıttığı toplumsal tabandır! Eğer yapı sağlıklıysa ve tabanı iyi yansıtıyorsa, program eksik ve yanlış oisa da nasıl olsa düzeltilir. Ama sağlıksız bir yapı üzerine oturtulmaya çalışılan en "iyi" programlar bile kâğıt üzerinde kalırlar. Yaşama geçirilemezler. Saglıklı bir yapının ilk ve temel ögesi ise sağlıklı bir üye sistemidir. özellikle sol bir partide, asıl önemli olan üye sayısı değil, üyelerin bilinç ve etkenlik (aktiflik) düzeyidir. Uyeniz -hiç değilse- programınızın ana çizgilerini biliyor mu? Küçük ve simgesel de olsa üyelik ödentisini düzenli bir biçimde ödüyor mu? Toplantılannıza, eğitim çalışmalarınıza katlıyor mu? Eğer bu soruların hepsine de "evet" yanıtmı verebiliyor iseniz; 100 binlik bir üye sayısı ile 90X3 bin üyeli bir partiden daha sağlıklı ve daha etkili bir yapıya sahip olduğunuzu rahatlıkla söyleyebilirsiniz. Böyle bir üye yapısı içinde, elbette ki "delege ağalığı"na yer olamaz. Ama her üyenin, TBMM dahil, partisini her düzeyde temsil edecekleri dogrudan belirlemesi en doğal hakkı olur. İnsanlar, kendilerine tanınan yetkiler arttıkça, daha çok sorumluluk bilinci taşırlar. Sorumlu üye, yetkili üyedir. • • • Ne var ki toplumun hangi kesimlerini temsil etmek isti- yorsanız, o toplumsal tabana uygun böyle bir üye yapısı ve öncelikle o toplumsal tabanın gereksinmelerini, sorunları- nı karşılamaya yönelik tutarlı bir program çok şeydir, ama her şey demek değildir! "Taban'ın sağlıklı bir yapıda olması için gösterilen özen, "tavan"ın sağlıklı olması için de gösterilmelidir. Marksizmdeki gibi "nasıl olsa altyapı üstyapıyı belirler" rahatlığı içine girerseniz, tatsız sürprizlerle karşılaşabilir- siniz. Tıpkı, altyapıyı değiştirerek devletin yok olacağı aşa- mayı bekleyen Lenincilerin, tarihin en örgütlü ve baskıcı devletlerinden birisi ile karşı karşıya kalmaları gibi.. Kim ne derse desin, hangi toplumda olursa olsun, önder çok önemlidir. Ama önderin çevresindeki yönetici kadro da çok önemlidir. Sayın Ecevit, çok güçlü bir kadroyu etrafında oluşturdu- ğu zaman doruga ulaştı. Bir anlamda tek başına savaşa girdiğinde ise toplumda sağlayabildiği destek yüzde 11- leri geçemedi. Kamuoyu yoklamalarında kişi olarak çoğunlukla birinci sırayı alırken partisinin gelip dayandığı bu sınırdan çıkan anlam açık değil midir? Bugün, eski CHP'nin -Ecevit dışındaki- bütün güçlü isim- leri ise SHP'de. O da ancak CHP'nin ulaşabildiği yüzde 42'lerin yarısı ile yetiniyor. Ne tek başına güçlü önder, ne tek başına güçlü kadro, başarıyı güvence altına alamıyor. Oyleyse, mesajları topluma en iyi iletebilen, toplumsal tabanı en çok harekete geçirebilen kişiyi önder yapmalı; ama öyle bir sistem de bulmalı ki partideki hiçbir değerli isim eleğin altında kalmasın! Parti, elindeki bütün olanak- lardan yararlanabilsin! • • • Sorunun tek bir çözümü var: ilçe yönetim kurulundan genel yönetim kuruluna kadar her düzeydeki seçimleri "orantılı temsil" (nispi temsil) sistemine göre yapmak! Kurultayda yüzde 51 alanların egemen olduğu, yüzde 49 alanların tamamen dışlandığı bir sistemin neler getirip ne- ler götürdüğünü en iyi SHP'deki ikiye bölünmüşlük göste- riyor. Herkes gücü oranında yönetimde söz sahibi olursa, "hi- zipler koalisyonu" mu ortaya çıkar? Diyelim ki öyle oldu. Hizipler koalisyonu, hizipler savaşından daha mı kötü- dür? Yoksa Sayın Demiral ile uzlaşmak, kendi partidaşı ile uzlaşmaktan daha mı kolay ve daha mı onur vericidir? Eğer gerçekten de "büyük" CHP'yi yaratmak istiyorsak hepimiz geçmişin bir değerlendirmesini ve -bu arada- özeleştirimizi yapmak zorundayız. Ve unutmamalıyız ki CHP'nin içindekiler ve başındaki- ler, ancak CHP'nin büyümesi ölçüsünde büyüyebilirler!.. Hürriyet Gazetesi'ne silalıh saldmİstanbul Haber Servisi- Hür- riyet Gazetesı'nin İkitelh'deki tesislerine üç kişi silahh saldın- da bulundu. Ölen ve yaralanın olmadığı saldından sonra sal- dırganlar kaçmayı başardı. Hürriyet Gazetesı'nin İki- telh'deki tesislerine dün 13.30'- da silahh saldında bulunan 18-20 yaşlanndaki üç kişi, olay yerine küçük bir bez afış bırak- üktan sonra daha önce gasp ettikleri taksiyle kaçtı. Saldır- ganlar, gasp ettikleri 34 TDS 78 plakah taksiyle TEM yo- lundan bir kalaşnikof, iki ta- bancayla Hürriyet Gazetesi tesislerine ateş etti. Olay yerin- den hızla uzaklaşan saldırgan- lar, polisin kendilerini takip etmesi üzerine, gasp ettikleri taksiyi İkitelli'de otoyol üze- rinde terkederek, taş ocaklan- na doğru kaçtı. Saldırganlar yakalanamadı. Yetkililer, açılan ateş sonu- cu gazete tesislerinin depo kıs- mının isabet aldığını, buradaki camlann kınldıgını ve yarala- nan olmadığmı bildirdi. Sal- dırganlann olay yerine bırak- üklan küçük kırmızı renkli bezin üzerindeki kağıt harfle- rin düşmesi nedeniyle sloganın okunmadığı, örgüt isminin de bulunmadığı bildirildi. Olay yerinde bulunan boş kovanlar toplanarak, balistik inceleme yapıhnak üzere şubeye gönde- rildi. Tanık ifadelerine dayanı- larak behrlenen üç kişinin eşkallerinden, saldırganlardan birinin Karsan Plastik Sanayi soygununu gerçekleştirenler- den olduğu anlaşıldı. İstanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir, saldın olayın- dan sonra bütün gazetelerin önlerindeki güvenlik önlemle- rinin artınlmasını istedi. TURKKALPVAKFI Muayene, Teşhis, Tedavi Laboratuvar, Röntgen 275 12 44 / 45 248 58 68
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear