02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
16HAZİRAN1992SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Selvi: 'En büyük engel anayasa' • ANKARA (ANKA) - SH P Gcncl Sekrcten Cevdet Scl\ı. sendikasızlaştırma vc örgütsüzleşlirmenin Türkive'dearlıkson bulması gerekuğıni belirterek ""Önümüzdeki en bü\ ük cngel anayasadır. Anayasa bu dönemde tüm halkın katılımiNİa çağdaş bir şekil almalıdır'dedi. SHPGenel Sckreıcrı SeKı.düzenlediği basın toplantısında. anayasanın kalıcı ve özgürlükçü bir yapıya kavuşiurulması gerektiğini bildırdi 'İş güvencesi keyfiliği önleyecek' • ALİAĞA (Cumhuriyel Ege Biirosu) - Çalışma ve SosyalGüvcnlık Bakanı Mehmcı Moğultay. Aliağa 3. Emck Şcnliklcri'ndc yaptığı konuşmada işgü\encesi yasa tasansınınTBMM'yesevk edileceğini. yasayla keyfıliğin önlcncceğini ve toplumsal banşın sağlanacağını söyledi. Moğultay. "Bu yasa kesınlikleçıkacak" dedi. Emek Şenliklcri'nin açılışında konuşan Mehmet Moğultay. hükümet olarak amaçlarının Türkiye'de "sosy al devlet"i tam olarak gerçekleştirmek olduğunu vurgulayarak. "Ama birilen kalkıp'sosval devlet olayı yoktur" diyorsa, hükümete ömür biçmeye kalkıyorsa 7 haziran seçimleri kendilerine ömürbiçildiğini göstermiştir" diye konuştu. Toplu Konut'tan ihale • ANKARA (Cumhuriyet) - Toplu Konut Idaresi'nin, Ankara-Eryaman'da gerçekleştireceği 6 bin konuttan 3180'inin ihalesi yann yapılıyor. Toplu Konut İdaresi Başkanı Yiğit Gülöksüz. davct usulü ileyapılan ihale kapsarrunda tekliflerin yann akşama kadar alınacağını söyledi. Gülöksüz, 400-500 adetlik 6 paket halinde düzenlenen ihaleye ilişkin tekliflerin en kısa sürede değerlendirileceğini belirtti. 50-85 metrekare büyüklüğündeki konuüann satış bedelleri. ihalenin kesinleşmesinden sonra belli olacak. İhalenin sonuçlanmasından sonra konut fıyatlan ilan edilerek satışageçilecek. Alüminyuma indirim • SEYDİŞEHİR (AA) - Konya'run Seydişehir ilçesinde kurulu Etibank Alüminyum lşletmeleri'nde üretilen külçe alüminyum fiyatında yüzde 1.9 oranında indirim yapıldı. 11 bin 490 lira olan külçe alüminyumun kilogramı yeni düzenlemeyle 11 bin 270 liraya indirildi. Fiyat indiriminin uluslararası piyasalardaki gelişmeler dikkate alınarak gerçekleştirildiği kaydedildi. Indirimli fıyattan satışlara dün sabahtan itibaren başlandığı bildirildi. AT'ye üyelikte köçüklenin rolü • Ekonomi Şervisi - Norveç Uluslararası İlişkiler Müdürü Prof. Olav F. Knudsen yann saat 14.00'te Profilo HoldingBüyük Toplantı Salonu'nda 'Türkiye'nin Tam Üyeliği Açısından AT'deki Küçük Ülkelerin ve Norveç'in Rolü" konulu bir konferans verecek. İküsadi Kalkınma Vakfı'nca (İKV) düzenlenen konferansın Danimarka'daki son gelişmeler ışığında ayn bir önem kazandığı bildirildi. Atatûrk Barajı'nda deneme ûretimi • ANKARA (AA)- Baymdırhk ve İskân Bakanı Onur Kumbaracıbaşı, Atatürk Barajı Hidroelektrik Santralı'nın ilk ünitesinin dün saat 14.00'te devreye sokularak deneme üretimine başlandığıru bildirdi. Bayındırlık ve İskân Bakanı Kumbaraabaşı. düzenlediği basın toplantısında 8 türbinden oluşan Atatürk Barajı Hidoelektrik Santralı'nın ikinci ünitesinin de yakın zamanda devreye sokulacağını belirterek "Bu iki ünitenin temmuz sonuna kadar açıkşını yaparak elektrik üretimini başlatacağız" dedi. 1992, turizmde kurtuluş yılıEkonomi Servisi - Durgun ge- çen 1991 yılının ardından. bu yıl turizm sezonunun. gelecek turistlerin sayısı \e çeşitliliği açısından hareketli geçmesi bekleniyor. Batı Avrupa ve komşu ülkelerin yanı sıra bu yıl özellikle BDT. Çekoslovakya. Tunus ve Fas'tan gelen turistle- rin oranında, olağanüstü bir artış yaşandı. Ülkemizde. turiz- me normal tüketimlerinin üze- rinde para ayıran yerli turistle- rin ise kaynaklannı zorlayarak tatile çıktığı saptandı. İzmir İktisat Kongresi'ne su- nulan turizm raporuna göre. bu yılın ilk üç ayında özellikle Tu- nus ve Fas'tan gelen turistlerin sayısında büyük artış gerçekleş- ti. Fas'tan gelen turistlerin ora- nı yüzde 239.8, Tunus'tan gelen turistlerin oranı da yüzde 284o arttı. Ülkemize gelen turist sa- yısında, geçen yılın aynı döne- mine göre bu yılın ilk üç ayında yüzde 33.79 artış kaydedildi. Ülkemize gelen turistler içinde. fspanyolların sayısı yüzde 298, Japonlann yüzde 166, Amerika- lıların yüzde 103, Italyanların yüzde 97, Fransızların >1izde 98, Almanlann sayısı ise yüzde 69 arttı. DoğuBloku'ndan ülkemi- ze gelenlerin sayısı da hızla ar- tıyor. Yılın ilk üç ayında BDT'den gelen turistler yüzde 106, Çekoslovakya'dan gelenler de yüzde 171.2 arttı. Geçen yıl Körfez krizi nede- niyle 2.6 milyar dolar düzeyin- de kalan turizm gelirlerinin bu yıl 4 milyar dolara çıkması, ta- lebın de 6.5 milyon kişiye ulaş- ması bekleniyor. Özellikle 1980 sonrasında devlet teşvikleriyle gelişen özel sektör turizm yatınmlan, 1991 yıhnda 3.4 tril- yon liraya ulaştı. Devlet de tu- rizme 682.8 milyar üra yatınm yaptı. Böylece tüm yatınmlar içinde turizmin payı yüzde 4.7'- ye çıkarken. işletmeye açık ya- tak kapasitesi 200 bine ulaştı. 1994 yılında turist sayısının 7.4 milyon kişiye, konaklama ka- pasitesinin de 350 bin yatağa çıkması hedeflenirken, 2000'li yıllarda konaklama kapasitesi- nin 1 milyon yatağa, turizm ge- lirlerinin ise 10 milyar dolara yükseleceği hesaplanıyor. Türkiye'nin yüksek turizm potansiyeli yabancı yatınmcıla- nn da ilgisini çekiyor. 1989 yı- lından bu yana çimento sanayi- inden sonra, ülkemize en fazla yabancı sermayeyi turizm sek- törü çekli. 1991'de 119 fırma, turizm alanında 243 milyar lira- lık yatınm yapmak üzere baş- vuruda bulundu. Turizm ala- nındaki yabana sermaye girişi, tüm yabana sermaye gjrişinin yüzde 12.7'si oranında gerçek- leşti. Yabancı sermaye yatınm- lannın, tüm turizm yatınmlan- na oranı ise yüzde 5.9 oldu. thracat gelirlerinin yüzde 25'ini oluşturan turizm gelirleri açısından Türkıye, geleneksel turizm ülkelerine yetişirken, ül- kemizde turizm talebine bağlı olarak yatınmlar da sürekli uyanlıyor. Turizm sektöründe- ki büyüme hızıyla bağlantılı olarak. özellikle nitelikli iş gü- cune duyulan ihtiyaç da artı- yor. Birleşmiş Milletler Teşkila- tı araştırmalanna göre ülkemiz- de önümüzdeki beş yıl içinde otelcilikte 60 bin, seyahat tica- retinde 19 bin, restoran hizmet- lerinde 3 bin 600 kişinin yetişti- rilmesi gerekiyor. Bu talebin karşılanması için bir yılda 17 bin kişi yetiştirecek kurumsal bir yapının oluşturulması ge- . rekliliği üzerinde duruluyor. Sektörün yeni kaynak yara- tılması, eğitim ve çahşma yaşa- mına ilişkin sorunlannın çö- zümlenmesi amacıyla Turizm Bakanlığ] öncülüğünde, ilgıli tarafiann fınanse edecekleri bir turizm ekonomik araştırmalar ve eğitim merkezi kurulabilece- ği belirtiliyor. Belediyelerde taşeroıılaşıııa • Hizmetlerin şirketler eliyle yürütülmesi eğilimi giderek bu hizmet- lerin özelleştirilmesi ya da taşerona verilmesi sürecine girdi. Belediye başkanlan bu eğilimi çağın gereği olarak yorumlarkensendika yetki- lileri, uygulamanın kaçak ve ucuz işçi çalıştırmayı özendirdiğini savu- nuyorlar. HÜSEYtN ERCtYAS İZMİR - Şirketleştirilen belediye hizmet- lerinin şimdi de özelleştirilmesi gündemde. Belediyelerin yerine getirmekle yükümlü olduklan hizmetleri özelleştirme ve taşeron kuruluşlar aracılığıyla yürütme eğilimi ağırlık kazanıyor. Şirketleşmeye yönelen belediye başkanlan "Çağın işietmecilik ku- rallannı yerine getiriyoruz" diyor. Şirket- leşmeye ve özelleştirmeye karşı çıkan sen- dika yetkilileri. bu uygulamalann kaçak-ve* ucuz işçi çalışıınlmasını özendirdiğini be- lirtiyor. Mevzuattan kaynaklanan sıkıntılann yanı sıra parasal olanaksızlıklar. yasalarla yükletilen hizmet ve görevlerini yerine ge- tirmede belediyeleri şirketleşmeye yöneltti. Klasik hizmetleri bile kurduklan şirketler eliyle yerine getirmeye çalışarfbelediyelere üç büyük kentin anakent belediyeleri ön- deroldu. Ankara \nakent Belediyesi 7, İstanbul Anakent Belediyesi 16. İzmir Anakent Be- lediyesi de 13 şirket kurdu. Belediye şirketlerinin kuruluşuyla genış bir yelpaze içinde mal ve hizmet üretimi amaçlandı. Büyük kent belediyelerinin *'holdingleşti- ği" yorumlannın ortaya atılmasına neden olan şirketleşme hareketleri, diğer beledi- yelere de örnek oldu. Büyük, küçük beledi- yeler, tek başlanna ya da diğer belediyele- rin ortaklanyla şirketler kurdu. Bu şirket- ler araalığıyla kara. deniz, hava taşıtlan alım. satım ve kiralanmasından turistik te- sis işletmeciliğine, otoyol boyası, gıda, gi- yim maddeleri üretiminden fuarcıhğa. fınnalığa kadar pek çok alanda uğraş ve- rilmeye başlandı. Kaynak kullanımı açısından ciddi so- runlan bulunan belediyelerin ekonomik rahatlık amaayla şirketleşmeye yöneldiği- ni anımsatan Ankara Anakent Belediye Başkanı Murat Karayalçın, merkezi yöne- tim kaynaklanna çok fazla yük olmadan ve bel bağlamadan kendi kaynaklannı ya- ratma çabası içinde olduklannı söyledi. İzmir Anakent Belediye Başkanı Yüksel Çakıtıur ise şirketleşmenin "çağın gereği" olduğunu savundu. Belediyelerin yasalarla yükümlü kıldığı hizmetlerin bir İcısmı da şirketlere verildi. Hatta kentjerin temizlik işlerinin bile şir- kellerce yapılması öngörüldü. Samsun'da görülen ilk örnekte, bazı cadde ve sokaklann temizliği belediye katılımı şirket tarafından yapılmaya baş- landı. Hizmetlerin şirketler eliyle yürütülmesi eğilimi giderek bu hizmetlerin "özelleşliril- mesi"ya da "taşerona" Verilmesi sürecine girdi. İstanbul Kâğıthane, Bayrampasa be- lediyelerinde temizlik işlerinin özelleştiril- mesi öngörüldü. İzmir Konak Belediye Başkanı Ahntet Sanşm da Türkiye'nin ikinci büyük ilçesin- de temizlik işlerinin özelleştirileceğini açık- ladı. Şirketleştirme. özelleştirme uygulaması. belediyelerin asli ^görevlerini 2886 sayılı ihale yasası uyannca taşeron kuruluşlara ihale etmesine kadar vardı. İzmir Anakent Belediyesi'nce işten çıka- nlan 1800 dolayında işçının yerine getirdiği işler, taşeron kuruluşlara verilmeye baş- landı. Anakent Belediyesi ile bağh müdûrlükle- rin, ESHOT'un. İZSU'nun temizliği şirke- te verildi. Fen İşleri ile Parklar ve Bahçeler Müdürlükleri'nce yürütülen işlerin, İZSU'nun sayaç okuma işlerinin taşerona verileceği kaydedildi. Taşeronlaşma konusunda bir örnek de İzmir Anakent Belediyesi İç ve Dış Ticaret A.Ş. TANSAŞ'la yaşandı. TANSA'lann şirketleştirilmesiyle ortaya çıkan TAN- SAŞ'ın 200 dolayında depo işçisinin işine geçen ay tazminath son verildi. Belediyenin yönetsel ve parasal rahatlama sağlamak amaayla kurduğu şirketten çıkanlan işçile- rin yerine taşeron kuruluş işçileri çalıştırıl- maya başlandı. Başta şirketleşmeye sonra özelleştir- meye, şimdi de taşeronlaşürmaya karşı çıkan sendika yetkilileri belediye işverenle- rini iş banşını tehlikeye sokmakla suçladı. Belediye-İş Sendikası Genel Araştırma ve Planlama Sekreteri Kasun Yonilmazbaş, kaçak ve ucuz işçi calıştınlmasına olanak sağlayacağını belirterek konuyla ilgili şun- ları söyledi; "Şirketleşmeye, taşeronlaşmaya sürekli tepki gösteriyoruz, yapılan yanhşhğı dile getiriyoruz. Halk, şirketleşmenin, özelleş- tirmenin, bu taşerona verilmenin bedelini ağıröder. Kâramacıyla işleyen birmüessese ile hizmet amaayla işleyen bir belediye arasında çok büyük fark vardır. Belediye- ler vasıflannı yitiriyorsa, bunlann bedelini ödemek de halka düşecekür." Orta Asya'da ruble sancısı HAKAN KARA TAŞKENT / ALMA ATA / AŞKABAT - Türki Cumhuri- yetler'de piyaşa ekonomisine geçiş sıkınülî. Özbekistan, Ka- zakistan ve Türkmenistan'da en önemli sorunlardan biri rub- lede yaşanan değer kaybı ve hızla artan fıyatlar. Ücretlerin, fiyat artışlannın gerisinde kal- ması cumhuriyetlerde yaşayan- lan sıkınüya düşürüyor. Piyasa ekonomisine yumuşak geçiş yapmayı planlayan hükümet- ler, özellikle yabancı ortaklı ya- tınmlara büyük önem veriyor- lar. Yaünmlann artması için çeşitli teşvikler getiriyorlar. Dö- viz gelirlerini sahip olduklan doğal kaynaklann ihracatıyla artürmaya çabalarken acil ge- reksinimlerin karşılanması için yapılacak ithalatta takas siste- mine ağırlık veriyorlar. Cum- huriyetlerde gündemde olan di- ğer_konu da özelleştirme. Özbekistan Dış Ekonomik İlişkiler Bakanı Sadık Safayev ve Kazakistan Dış Ekonomik İşler Bakanı Sadık Abtshev, ya- şanan fiyat artışlannın ülkele- rinde önemli bir sorun olduğu- nu dile getirerek, Rusya'da para basma makinesinin hızlı çalışması nedeniyle rublenin değerinin her geçen gün düştü- ğünü bunun da enflasyonu kö- rüklediğini dile getirdiler, an- cak enflasyon rakarnı konusun- da istatistiksel verilerin yeter- sizliği nedeniyle açıklama ya- pamıyorlar. Özbekistan Özbekistan Dış Ekonomik İlişkiler Bakanı Sadık Safayev. 1991 yılında ortak yatınm sayı- sının 40 dolayındayken, bu sa- yırun 1992 yılında 35O'ye ulaştı- ğını açıkladı. Safayev, Özbekis- tan'da Türk şirketlerle gerçek- leştirilen ortak yatınm sayısının ise 6 olduğuna dikkat çekti. Türkiye ile siyasi ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesine bü- yük önem verdiklerini, Türkiye modelini kendilerine örnek al- dıklanm vurgulayan Safayev. Türk yatınmalann Özbekis- tan'da daha etkin olmasını bek- lediklerini söyledi. Özbekistan, cumhuriyetler arasında en büyük uçak fılosu- na sahip olan ülke. Ancak 400 uçaktan oluşan fılo atıl durum- da. Ucaklar havaalanında bek- liyor. Özbekistan ekonomik kalkınmasını gerçekleştirmede özellikle doğal kaynaklanna le, ev kirası ise 150 ile 250 ruble arasında doğişiyor. Üç yıl önce- sine kadar oturduklan evler için devlete maaşlannın 20'de biri kadar para ödediklerini be- lirten Özbekler, şimdi bu ora- nın 7"de bire yükseldiğini vur- gujuyorlar. Özbekistan'da şeker ve un bulmak konusunda sıkıntı ya- şanıyor. Pazarda meyve fiyat- lan 25-35 ruble arasında değişi- yor. Et fıyatlan 70-90 ruble güveniyor. Özbekistan, dünya- nın 3. büyük pamuk üreticisi, ancak tekstil tesislerinin sayısı az. İki yıl öncesine kadar sula- nabilir topraklann sadece yüz- de 3'ünün özel kişilere ait oldu- ğunu belirten Dış Ekonomik ilişkiler Bakanı Safayev, "An- cak bu yüzde 3, tüm tanmsal üretimin yüzde 27"sini karşılı- yordu. Bugün ise yapılan re- formlarla toprağın yüzde 20"si özel şahıslara ait" diyor. Özbekistan'da bir işçinin or- talama maaşı 1200 ile 1500 nıb- arasında. Kazakistan Kazakistan'da da fiyat artış- lan önemli bir sorun olarak gösteriliyor. Kazakistan Dış Ekonomik İlişkiler Bakanı Sa- dık Abishev. tüketim mallann- da fıyatlan serbest bıraktıklan- nı açıkladı. Abishev, "Umanz piyasa, fıyatlan kendi içinde oluşturur ve dengeler" derken. Kazakistan Dış Ekonomik İliş- kiler Bakan Yardımcısı Bolatc- han Taijanov fıyatlann serbest bırakılması konusunda ülkede çeşitli tartışmalar yaşandığına dikkat çekti. "Piyasa ekonomi- sine aşama aşama geçiyoruz" diyen Taijanov şunlan söyledi: "Ekonomik gelişmede diğer cumhuriyetlere göre daha şans- lıyız. Çünkü zengin' doğal kay- naklara sahibiz. Rublede değer kaybı sorunu yaşanıyor. Ancak rubleden şimdilik vazgeçmeyi düşünmüyoruz. Ama değer kaybı bu hızla sürerse kendi para birimimizi oluştururuz. Özelleştirmeden yanayız." Kazakistan'da geçmişe göre mağazalardaki ürün çeşıtliliği- nin ve sayısının giderek azalma- sı dikkat çekiyor. Burada da kira fıyatlanndaki artış yakın- malara yol açıyor. Benzinin lit- resi son bir hafta içerisinde 1.5 rubleden 8 rubleye çıkınca. tak- siler artık taksimetreyi sadece ne kadar yol gittiklerini anla- mak için kullanıyorlar. Taksi- metredeki fiyat geçersiz. Kaza- kistanın başkenti^Alma Ata'da ürün çeşitliliği pazar yerlerinde mağazalardan daha fazla. Lüks mal almak isteyenler pazar ye- rine gidiyor. Türkmenistan Türkmenistan Cumhurbaş- kanı Başdaraşmanı Otehcov Valeri Georgovich, Türkmenis- tan ekonomisinde halen devle- tin payının yüzde 80 dojayında olduğuna dikkat çekti. İlk aşa- mada özelleştirmeye büyük önem verdiklerini belirten Ge- orgovich, özellikle küçük çaplı tesislerin özelleştirilmesinde hızla bir gelişme sağlamayı amaçladıklannı vurguladı. Ge- orgovich, Türkmenistan hükü- metinin küçük ve orta ölçekli özel sektör kuruluşlannın olu-. şumunu teşvik etmek amacıyla bu yıl 300 milyon dolarlık bir kredi ayırdıklannı vurguladı. Türkmenistan'ın başkenti Aşkabat'ta ise fiyat artışlann- dan yakınmalar Özbekistan ve Kazakistan'a göre daha az. DISK'te yoğun günler Ekonomi Servisi - DİŞK, yeni dönem sendikal politikalanru 12 Eylüj'de Kenan Eyren'in ve DİSK iddianamelerinin suç- lamalanna konu olan Ören te- sislerinde yapılacak birdizi top- lantıyla belirleyecek. DISK ve bağlı sendikalannın 20-26 haziranda Ören'de yapı- lacak genişletılmiş ortak top- lantısının ilk iki gününde çeşitli konferanslar düzenlen'ecek. 20 haziranda yapılacak "Avrupa sendikaahğındaki gelişmeler" konferansında Yücel Top ve Faruk Pekin, 21 haziranda dü- zenlenecek "Kamu Çabşanlan- nın Örgütlenmesi" konfe- ransında Mesut Gülmez, "12 Eylül'den Günümüze Toplu İş Sözleşmeleri ve Yeni Hedefler" konferansında Mustafa Sön- mez, "12 Eylül'ün Tahribatlan ve Sendikalann Üzerine Düşen Görevler" konferansında da Bülent Tanör ve Önder Aker konuşacaklar. 22-26 haziranda DİSK ve bağlı sendikalann yöneücileri "Sendikal hareketin değerlen- dirilmesi", "DİSK ve bağlı sen- dikalannın örgütlenmesi", "Toplu iş sözleşmesi politika- sı", "Eğitim, basın yayın, araş- tırma ve uluslararası ilişkiler", "DİSK ve üye sendikalannın mali konuları"nı görüşecekler. Toplantı sonuçlan kamuoyuna duyurulacak ve daire çahşma raporlan haarlanacak. IŞÇÎMN EVREMNDEN ŞÜKRAN KETENCİ Aklanma Uluslararası Çalışma Örgütü ILO'nun her genel kurulu üze- rinde, Türkiye'de çelişkıli haber ve yorumlara alıştık. Tür- kiye'nin ILO'dakı prestiji iyi mı kötü mü ? Görüşülmesı ağır mı hafıf mı geçiyor ? Alnı ak mı kara mı? İlgili kamuoyu bile ne olupbittığıni kavrayamıyor. ILO'dagerçekten neolupbitiyor? Tabıı kı bir ülkenın ILO'daki konumu, saygınlığı denınce, ILO'nun yapısı gereği, ölçü o yıl hesap vermesi, sözleşme ih- lallerinın tartışıldığı uzmanlık komitesı Aplikasyon'da görü- şülmesi ve göruşmelerdekı vurgulamalar tek başına ölçü olmuyor. Ülkenın ımzaladığı sözleşmeler, durumunda olum- lu gelişme olup olmadığı, gündeme alınmasına neden olan ıhlallerın ıçerığı, pek çok faktör daha bir bütün olarak anlam taşıyor. Kamuoyunu yanıltan, değışık. çelişkili değerlendir- me ve yorumlamalar da işte olayın bütününün görülmemesi ya da bılınçle saklanmasından kaynaklanıyor. Öncelıkle ILO'nun sendikal hakları vermeyen ülkelere yö- nelik topu tüfeğı, zorlayıcı bır yaptınmının olmadığının bilin- mesi gerekiyor ILO'nun gücü, bir ülkenin konumunu teşhir edıyor olmasından geliyor. Bir ülkenin çağdaşlığında. sendi- kal haklar düzeyinin saptanmasında, ILO'daki konumu çok önemli oluyor. Uluslararası saygınlığı, ilişkılerını doğrudan ya da dolaylı bıçımde etkıliyor. O nedenle de bir ülkenin ILO- da kötü durumda olmasırnn pratıkte hiçbir sonucu yokmuş gıbı gozükuyorsa da bütun ülkeler, hükümetler ILO'da iyı sı- nav vermek için ciddi çabalar harcıyorlar. Türkiye açısından ILO'nun bir artı önemi, genel kültürü- müzdeki bir çarpıklıktan kaynaklanıyor. Bız Türkiye'de kalkıp Bu anayasa, yürürlükteki yasalar, gerçek sendikal hakiar, örgütlenme, toplu pazarlık ve grev haklarını gasp ediyor' de- sek, kımse aldırıp, ciddiye almıyor. Ancak dışarıdan birileri dedığinde, birileri de ciddiye almak zorunda kalıyorlar. Özellikle de 12 Eylül düzeninde, Türkiye'deki antidemokra- tık ortam, örgütsüzlük, ülke içinde yapılması gerekliliğine rağmen mücadele platformunun ağırlığını dışa kaydırmıştı. DİSK'm kapalı, Türk-İş'in mücadelesini yapamadığı bir or- tamda. uluslararası sendikal örgütler çok daha duyarlı ve etkilı mücadele gereğını duymuşlardı. Türkiye uluslararası sendikal kuruluşların ortak başvurusu üzerine 10-yıldır ILO gündemınde. Bu yıl Aplikasyon Komitesi görüşme gündemine alınma- makla gündemden de çıkarılmış değil. Çünkü Türkiye'nin ILO gündemine gırmesıne yol açan 12 Eylül hukuku, sendikal haklar üzerindeki yasaklamalar ve paralelındekı siyasi ıkti- dar uygulamaları henüz yürürlükten kalkmış değil. ILO, yıl boyunca gelişmeleri izleyecek Sendika Ozgürlükleri Komite- sıne görev veriyor. Türk hükumetine.'Bu yıl seni tartışmıyo- rum. Gelecek yıla kadar sözlerıni yerine getirıp getirmeyece- ğinı görmek ıstıyorum' anlamına gelen bırçerçeve çiziyor. 10 yıldır durumunda bir değişıklık olmadan ILO'da hesap veren Türkıye'ye, hükümetlerıne bu tanınmış ilk şans da de- ğil. ANAP hükümetleri adına, dönemın Çalışma Bakanı Mü- kerrem Taşçıoğlu, 'Biz sözleşme ıhlallerını, ayıbımızı kabul ediyoruz. Düzeltmek için bize zaman tanıyın' dediğinde de hükümet adına verilen bu sözü ciddiye alan işçi grubu Tür- kiye'yi görüşme gündemınden çıkarmıştı. Ancak Taşçıoğlu'- nun Türkiye'ye döner dönmez, ayağının tozu ile 'ILO bizi akladı. Gündemden çıkardı. ILO ile bir sorunumuzyok' dediği duyulduğunda, tanınan bu şanstan pişman olunmuştu. 1966 sonrası ILO'da Türkiye'nin beklenenden daha ağır konumda hesap verir durumda olmasında, ANAP hükümetlerinın ve bakanlarının izlediği ILO'da başka, Türkiye'de başka politt- kaların payı çok büyüktür. Imren Aykut dönemlerinde de makyaj yasalarla, ILO'nun yanıltılmak istenmesi, olmayan %10 barajı kaldırma yasa tasarısından söz edilmesı, bu ayıp örneklerin sadece ilk akla gelenleri. İşçi grubunun, Türk hükümetlerine ilişkin olumsuz dene- yimlerine karşılık, bu yıl ikinci kez Türkiye'ye şans tanımaları- nın elbette kı ciddi bir anlamı var Doğrudan ve ağırlıklı hükü- met ın ilk adımlarındaki netlıkten kaynaklanıyor. ANAP hükümetlerinden çok daha ilerıde olarak koalisyon hükümeti, programı ve protokolünde nelerı yapacağını çok net ortaya koymuş. '12 Eylül'ün yasaklarını tümü ile kaldıracağım' de- miş. ILO sözleşmelerinı Meclıs'e getirmiş. Bunları yapmazsa ne olur? Yanıtı çok açık: ANAP hükümetlerinin düştüğü ko- numdan da daha kötü konuma düşer. tartışmasız!... TYT BANK'ın faiz oranları şimdi daha yüksek. Hemen TYTBANK'a gelin... Size en yüksek kazancı sağlayacak faiz alternatiflerini görüşün. • Vadesiz • 1 ay vadeli • 3 ay vadeli • 6 ay vadeli • 1 yıl vadeli 50 mıryona kadar %10 %60 % 72.5 %74.5 %77 3'er aylık ek gelirleriniz: 6 ay vadeli 1 yıl vadeli (3 aydo b* tou odemelt) %69 %70 50 milyon ve ûttû % 10 %62 %74.5 %76.5 %79 %71 %72 A N K TÜRKİYE TURİZM YATIRIM ve DIŞ TİCARET BANKASI A.Ş. TYT IANK Harbiy*: Cumhuriyet Cad 30' "arbıvejlSTANBUL TEL 234 5' 60 (10 f>al] 231 50 27 TYT SANK Huruounanty*: Nuruosmanıye Caö 9A CağoıoOluflSTANBUL T EL i ' 2 35 44 £t TYT MNK Kapalıçarfi: Sandai Seaestenı Sk 14 Kapaltçarşı/ISTANBUl TEL 511 29 9< TYT lANK Ankara: Cınnah Coa Goreme Sk Na2mı Bev ş Merkezı 1/2 Kavaki'dere'ANKARA TEL 127 28 70 72 TYT İANK Antolya: Cumhunvet Cad 70;A ANTAL/A TEL 18 75 36 '4 hal) TYT tAHK bmtr. Cumhunyel Buh/atı 87.A AısancakNZMIR TEL 13 53 54
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear