Catalog

ZJSUBA.T1992CJMA * * * * CUMHURİYET SAYFA HABERLER 19 Hepburn First Lady'ler zirvesiiMİe Audrey Hepbum, şimdi Birleşmiş MilktlerÇocuk Eğitim Fonu tenısilcisi olarak uluslararası toplantdara katılıyor. İsviçre'ain Cenevre kentinde dûzcnlcnen GelişmekteOlan Üikeler Kadınlannın tlerlemesi toplantısına da UNICEFtemsUcisi olarak katılarak biitün konuşmaları izIedi.(Fotoğraf: REUTER) ABDBaşkanı savunmada ABD Başkanı George Bush, yönetiminin u\ uşturucu maddelerle mücadeie programının etkisiz kaldığı eleştirileri üzerine Teksas'ın San Antonio kentinde bir uyuşturucu miHHAİpr |t ı mücadele konferansı düzenlcdi. Bush konferansa giderken San Antonio kentinde kendisini karşılay anları uy uşturucu maddelerle mücadeie si\ asetinin başarılı olduğuna iknayaçalıştı. (Fotoğraf: AP) TÖMER'in ödülleri AA (Ankara) - Ankara Üni- versitesi TÖMER Dil öğretim Merkezi tarafından verilen ödül- lere, Türkiye'nin tanıtımı konu- sunda sanatçı Barış Manço, Turkçe öğretimi konusunda da Almanya'da yaptığı çalışmalar dolayısıyla Helga Schwenk de- ğer bulundu. TÖMER Dil Eğitim Merkezi tarafından her yıl verilen, "Tür- kiye'nin Tanıtımı ve Türkçe öğ- retimi Başarı Ödülü"ne, Schwenk, Almanya'daki iki dil- li Türk çocuklannın dil ve kül- tür sorunları, Türk çocuklarına öğretmenlik yapan Almanlara Türkçe öğretimi alanında çalışı- yor. NewOrleans'ta karnaval ABD'nin Louisiana eyaletine bağlı New Orleans kenti her yıl düzenlenen karnaval eğlenceleriyle iinlü. Mardi Gras adı > erilen înı eğlencelerde çeşitli gösteriler düzenleniyor, sokaklarda danslar ediliyor. Meşalelerle yapılan bu gösterinin adı da Babil Şövalyeleri. (REUTER) CLAYIAEHN Kürt sorunu banşla .ARDEVDÂKI CERÇEK Ulaştar&fı 1. Sayjadc Se yazıkkıövle. Kapishtmeiermin yoçeçen fumna dtinüşıûğü bır ılkedt te'riin kauidğı kur*nda- mtz. idalet Bakanı Seyf Ok- ta\ "Tabü ki derlet cfarak, mahkûnt ve tuntklulan ceza- erltrinde muhafaza rtmeh bi-jm temel gikevimz4ir-" der<en çok ImkhJır. İumıt. ter.ı herhalde düjiuıiilent^:. \ma, iünJişe dek ^unm gereği de bir türlû tani 4inla- mr.la yerine geıirıleınenıştir. Bu dıırutn adalete dönik. gü- veti temelinden sarstığ gibi. tennzmle savaşmı da sekte- ye vğratmaktadır. Onun için, ülkenıizin tapis- hanelerine bır de bu tçıdan eğıimek gerekhor. Birçok cezu ve tutuk?\inin insancu yuşunabilır kofiJlara kinuşturulması kuşkusuz ge- rekıvor. Ama aym zananda yolgeçen hanı olmalarım son vermek de en a: hunun >:txdar önemli bir görevdir •* * *• Starl'in • Baştarafi I. Sayfada rinin düştüğünü önesürdî. Da- ha sonra Sabah gazetesxıe de saldıran Starl, bu gazeterin ku- pon karşıbğı verdiği Jeep'Ln Ge- nel Yayın Müdürü Zafeı Mut- lu'ya ait olduğunu ve »akım gördükten sonra okurlars veril- mek üzere çekilişe sokuldağunu açıkladı. Aynı haberde aracı ta- mir eden kaportaa ile de :>ir gö- rüşme yer aldı. Bunun üzerine dün, Sabah gazetesi, Özal'ın reklam şirketlerine gönûerdiği yazı ile Starl'in gelirleriııin bir anda düştüğünü ve kuruluşun köşeye sıkıştığını öne sürdii. Bu arada Starl'in elinde Sabah ga- zetesi ile ilgili bazı bantların ol- duğu öğrenildi. Starl'in bu bantlan da yayımlama hazırh- ğında olduğu kuruluşa yakın kaynaklardan öğrenildi. Reklam faturalarının MB1 mı, yoksa Magic Box'a mı öde- neceği yolundaki reklam sektö- rindeki belirsizlik üzerine Rek- lımcılar Derneği, üyelerine bir yazı yolladı. Hukuk Kurulu Eaşkanı Çetin Ziylan imzası ile yayımlanan yazıda bugüne ka- car hukuki açıdan değer taşıyan Hr belge gelmediği, bu nedenle MBI'ya ödemelerin devam et- nesinin sürdürülmesini istedi. leklamcılar Derneği, üyelerinin tsmi bir tebligat almadan öde- ae yerinin değiştirilmesinin rek- ım ajanslan ve reklam veren- a için yeni sorumluluklar do- tırabileceğini vurguladı. Özel TV'de I Baştarafi 1. Sayfada le: "Spikerin kişiye ya- «n \olu ile hakaret etmesi ola- ak dışı davranış. SpikeT aündeki yazılı kâğıdı oku- nakla yükümlüdür. Dolayı- iyla okunan metin okuyan lişinın görüşünün duygu ya ia düşüncelerini yansıtmaz. îu konuda \ayina izin \eren arûr. haberi yazan vardır. FRFde 18 sene süresince yüz linkrce haber okudum. Başı- na böyle bir şey gelmedi. Bu coca özel TV'nin statüsünün •asdarla belirlenmemiş olma- iinun kaynaklanıyor. Ben 12 Eylll bildirisini de okudum. \ciba 12 Eylül yargılandığı janan ben de mi yargjlanaca- Alp Buğdaya, Mesut Mert- jat Gülgün Feyman, Canan Bi& şimdi davanın sonuçlan- maanı bekliyor. Ve özel TV- nınsara mizahını oynuyorlar. FAZLA KILOLARINIZDAN KOLAYCA KURTULUNUZ. HLO ©NTROL KRKEZİ TJRK KALP VAK" 275 12 44/45-266 02 78 bekletilmesi konusunda tered- dütlere neden oldu. Görüşmeler sonucunda açıklamanın dün ya- pılması, ama imza toplanması- na devam edilmesi kararlaş- tınldı. Deklarasyonda, SHP'den is- tifa eden HEP kökenli, bağım- sız milletvekili Hatip Dicle'nin imzası bulunmasına karşın, ay- nı konumdaki Leyla Zana'nın imzasının bulunmaması dikka- ti çekti. Zana önceki gün Baş- bakan Süleyman Demirel ile gö- rüşmeye de katılmamıştı. Deklarasyon metni İmzalayanlar arasında SHP Genel Saymanı Ziya Halis ile SHP Genel Sekreter Yardımcısı Ercan Karakaş'ın da bulunduğu "Kamuoyuna Çağn" başlıklı deklarasyonda şu görüşler sa- vunuldu. "Dünyada soğuk savaş koşul- lannın bile kalktığı, banş, silah- sızlanma ve yumuşama yolunda önemli adımlann atıldığı, de- mokratikleşme doğrultusunda- ki engellerin yıkılarak aşıldığı bir süreç yaşanırken ne yazık ki Türkiye'de bu konulara ilişkin ciddi sayılabilecek en ufak bir gelişme olmamaktadır. Bugün Türkiye'de, özellikle Doğu ve Güneydoğu'da çok farklı, özel bir hukuk uygulan- maktadır. Sıkıyönetim ve olağa- nüstü hal uyguiamalan ile yöne- tilen bölge halkı, olağandışı bir ortamda yaşamak zorunda bıft- kılmıştır. Kürtler başta olmak üzere bu- gün Türkiye^de herkes, 'bahar sendromu'na yakalanmıştır. Halk, geçmişten daha çok terö- rize edilmiş, kitle katliamından söz edilmeye başlanmıştır. Açlığın, sefaletin, işsizliğin dorukta olduğu bölgemizde in- sanlar, ekmekten önce can gü- venliği ister duruma gelmiştir. Ege*nin, Anadolu'nun, Trakya 1 nın, Karadeniz'in 20 yaşındaki Ahmetlerinin, Mehmetlerinin, Botan'ın, Serhad'ın, Diyarba- kır'ın köylüsünün, işçisinin, ay- dınının akıtılan kanı bütün Türkiye'de gerilimi arttırmış, kardeş Türk. halkı ile Kürt hal- kı arasında sonradan yok edil- mesi güç düşmanlık tohumları- nı ekmiştir. Bu tohumlar yeşertilmemeli- dir. Bu konuda herkes üstüne düşeni yapmalıdır. Yapmak zo- rundadır. Bu açıklamayı yapan biz milletvekilleri, bu tarihsel so- rumluluğun bilinci ile hareket etmeye, girişimlerde bulunmaya kararlıyız. Öncelikle şu husus çok iyi bi- linmelidir ki; Türkiye'nin temel sorunu ha- line gelen Kürt sorununu inkâr, zor ve baskıyla çözmek müm- kün olmamıştır. Yülardan bu ya- na denenen bu yöntemle çözüm aramak çözümsüzlüktür. Daha fazla kan, daha fazla gözyaşı de- mektir. Bugün atılacak en acil adım namlulara sürülen. mermilerin geri çekiknesi ve ateşin kesil- mesidir. Buna, her demokratın, bası- nın ve ben insanım diyen herke- sin katkıda bulunması gerekir. Biz, sorunun özgür bir ortam- da tartışılarak çözümünü savu- nuyoruz. Zora dayah en iyi çö- zümün, barış içinde bulunac'ak en kötü çözümden daha kötü olacağı inanç ve görüşündeyiz;' Deklarasyonun son bölümün- de ise "öncelikle şiddetin mad- di temeli olan nedenlerin orta- dan kaldınlması" istendi ve çö- züm önerileri şöyle ifade edildi: "— Baskı, zulüm, sindirme yerine hoşgörü, insan haklanna saygıh, evrensel hukuk kuralla- rına uygun bir ortam hazırlan- mahdır. — 12 Eylül'ü tüm sonuçlan ile birlikte ortadan kaldıran bir genel af ilan edilmelidir. — Olağanüstü hal uygulama- sına son verilmelidir. — Koruculuk sistemi kaldınl- mahdır. — Başta Antiterör Yasası ol- mak üzere antidemokratik yasa ve kararnameler kaldınknahdır. — Işkence ile insan avı anla- mına gelen faili meçhul cinayet- lere son verilmeli ve failler açı- ğa çıkarılmahdır. — Her türlü siyasal görüşe yasal örgütlenme hakkı tanın- mahdır. —Halkımız, her zamandan daha soğukkanlı olmak, provo- kasyon ve oyuna gelmemek du- rumundadır. Akan kanın durması, gerçek anlamda bir iç barışın sağlan- ması, insanlanmızm kendi yur- dunda daha özgür ve daha mut- lu yaşayabilmesi için aşağıda im- zası bulunan bizler, sorunun çö- zülmesi için her türlü özveriye, çabaya hazır olduğumuzu ka- muoyuna duyururuz!' Deklarasyonda 'mzası bulu- nan milletvekillerinin adları ise şöyle sıralanıyor: Fehmi Işıklar (SHP) Diyarba- kır, Ahmet Türk (SHP) Mardin, Melik Fırat (DYP) Erzurum, Uluç Gürkan (SHP) Ankara, lbrahim Halil Çeük (RP) Ş.Ur- fa, Remzi Kartal (SHP) Van, Zübeyir Aydar (SHP) Siirt, Oral Köklü (SHP) Uşak, Mahmut Ahnak (SHP) Şırnak, Ziya Ha- lis (SHP) Sıvas, Muzaffer Demir (SHP) Muş, Mahmut Kılınç (SHP) Adıyaman, Orhan Do- ğan (SHP) Şırnak, Sedat Yurt- taş (SHP) Diyarbakır, M. Fevzi Şihanoğlu (DYP) Ş.Urfa, M. Emin Sever (SHP) Muş, Sedat Edip Bucak (DYP) Ş.Urfa, Sa- lih Sümer (SHP) Diyarbakır, Hüsamettin Korkut Ata (RP) Bingöl, Mahmut Uyanık (SHP) Diyarbakır, Nadir Kartal (DYP) Van, Naif Güneş (SHP) Sürt, Salman Kaya (SHP) Ankara, Sırn Sakık (SHP) Muş, Algan Hacaloğlu (SHP) Istanbul, Mu- zaffer Arıkan (SHP) Mardin, Veli Aksoy (SHP) Izmir, Hatip Dicle (Bağ^msız) Diyarbakır, Er- can Karakaş (SHP) Istanbul, Adnan Ekmen (SHP) Batman, Esat Canan (ANAP) Hakkâri, lbrahim özdiş (SHP) Adana, Atilla Hun (SHP) Kars, Musta- fa Kul (SHP) Erzincan, Musta- fa Yılmaz (SHP) Malatya, Ha- Ul Çulhaoğlu (SHP) Izmir, Aü Yiğit (SHP) Mardin, Ibrahim Gürsoy (SHP) Istanbul, Şerif Bedirhanoğlu (ANAP) Van, AJi tbrahim Tütu (SHP) Erzincan, Selim Sadak (SHP) Şırnak, Ni- zamettin Toğuç (SHP) Batman, Zeki Naci Tarhan (SHP) Kars, Mehmet Gülcegün (SHP) Mar- din, Mehmet Kerimoğlu (SHP) Ankara, Abdürrezzak Yavuz (DYP) Ş. Urfa, Abdülkerim Zi- lan (SHP) Batman, Fethullah Erbaş (RP) Van, Mehmet Sincar (SHP) Mardin. Zana, Türkiyetye baskı istediAA (Brüksel) - Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Leyla' Za- na'nın, Brüksel'de Avrupa Par- lamentosu Dışişleri Komisyonu ve KPK üyeleriyle yaptığı te- maslarda, mart ayında başlatı- lacağı öne sürülen askeri ope- rasyonun durdurulması için Türk hükümetine baskı yapıl- masını istediği öğrenildi. Dün akşam Londra'ya hare- ket eden Leyla Zana'nın Brük- sel'de, Türkiye-AT Karma Par- lamento Komisyonu (KPK) üye- leri AJman Claudia Roth ve Hollandah Mathilde Van Den Brink'in yanı sıra Dışişleri Ko- misyonu üyesi Ingiliz Glynn Ford ile görüşmeler yaptığı bil- dirildi. AA muhabirinin Parlamento ve Dışişleri Komisyonu kaynak- lanndan aldığı bilgiye göre Ley- la Zana temaslan sırasında şu mesajları verdi: 1- Güneydoğu Anadolu'da durum vahim. Askeri tırmanma bekleniyor. Avrupa Parlamen- tosu bu konuda hassas ve du- yarlı olsun. 2- Parlamento, HEP'in, Kürt sorununa banşçı çerçevede bu- lunacak çözümde arabuluculuk rolü oynaması için Türk hükü- meti nezdinde girişimler yapsın. Görüşme hakkında AA'ya açıklamalarda bulunan Yeşiller Grubu üyesi Claudia Roth, Za- na'nın kendilerine durumun va- him ve çok acil olduğunu bildir- diğini, bu nedenle Türk hüku- meti nezdinde mektupla girişim- de bulunabileceklerini, aynca bölgeye, gözlemlerde bulunmak amacıyla bir Avrupa Parlamen- tosu heyeti yollanabileceğini söyledi. 'Zana, PKK kampında 15 gün kalöY Gaziantep'te yakalanan yasa- dışı bölücü PKK örgütünün 'su- ikast timi'nden 'Amed' kod ad- lı Fevzi Yöntem, Diyarbakır ba- ğımsız Milletvekili Leyla Zana- nın, Lübnan'daki Bekaa Ka- mpı'na giderek 10-15 gün kadar kaldığını ve PKK lideri Abdul- lah öcalan ile görüştüğünü öne sürdü. Gaziantep Emniyet Müdürlü- ğü Terörle Mücadeie Şubesi ekiplerince yakalanan ve örgü- tün Suruç bölge sorumlusu ol- duğu belirlencn Yöntem ifade- sinde Zana'nın kampı ziyaret et- tiğini, bu sırada üzerinde PKK örgüt üyelerinin eğitim sırasın- da giydiği askeri elbise bulundu- ğunu söyledi. ABD Dışişleri Bakan Yardıması: PKK terörüyle mücadeie Türkiye'nin meşru hakkı CUMHURİYET (Washington) - ABD Dışişleri Bakan Yardım- cısı Thomas Niles, ABD'nin ha- ziran sonuna kadar Kıbns'ta bir zirve olmasını arzuladığını söy- ledi. Niles, Güneydoğu'daki ge- lişmeler konusunda ise PKK te- rörüne karşı kendisini savunma- suu Türkiye'nin "meşru hakkı" olduğunu keydetti. Niles, söz konusu açıklama- yı, önceki gün ABD Temsilciler Meclisi Dışişleri Komitesi'nde yöneltilen sorular üzerine yap- tı. Niles, PKK terörü konusun- da aynen şunları söyledi: "Türk müttefiklerimizle terör konusundaki kaygılannı payla- şıyoruz. PKK gibi terör örgüt- lerine karşı kendisini savunma- sı Türkiye'nin meşru hakkıdır. Bu gruplar terör uyguladığı sü- rece bunu kabul etmek zorun- dayız." Niles, Kıbns konusunda ise "tarafların sorunu bu yıl çöz- mek için önlerinde bir fırsat olduğunu" kaydettikten sonra, "Ama bu olur mu olmaz mı şu anda söylemek imkânsız" diye konuştu. Demirerin ABD Baş- kanı Bush'a BM Genel Sekreteri ile işbirliği yapacakları konu- sunda güvence verdiğini kayde- den Niles, haziran sonuna kadar bir zirve yapılmasını arzuladık- larmı açıkladı. Niles, öte yan- dan ABD Dışişleri Bakanlıgı Müsteşar Yardımcısı Arnolda Kanter'ın önümüzdeki hafta Türkiye ve Yunanistan'a yapa- cağı ziyarette Kıbns konusunun gündemde olacağını kaydetti. CDoğu'da • Baştarafi I. Sayfada diasıyla bir süre önce gözal- tına alınan ve sorgusundan son- ra jerbest bırakılan Mehmet Emin Darin ile bugün Silvan'- da öldürülen Şeyhmus Akıncı gibi, 2000'e doğru dergisi mu- habiri Halit Güngen ve Yeni Ülke muhabiri Cengiz Altun da, son on gün içinde başları- na birer kurşun sıkılarak kat- ledilmişlerdi. Gaziantep'te yayımlanan ye- rel Sabah gazetesinin sahibi Aykut Tuzcu'nun otomobiline yerleştirilen ses gücü yüksek, tahrip gücü az, saatli bomba, dün sabah 07.50'de patladı. Evinin önüne park ettiği 27 AT 041 plakalı otomobilinde kay- dadeğer bir hasar meydana gel- meyen Tuzcu, "Kimseden şüp- helenmiyorum, neden yaptıkla- rını da bilmiyorum" dedi. Ga- ziantep'te, olayın siyasî bir yö- nü bulunmadığı yolundaki yo- rumlar ağırlık kazanmış du- rumda. Batman'ın Kozluk ilçesinde, Yeni Ülke muhabiri Cengiz Al- tun'un öldürülmesini protesto amacıyla kepenk kapama eyle- mi yapddı. Eyleme, dükkân sa- hiplerinin yanı sıra, kontak ka- payan çok sayıda şoför de ka- tıldı. Polis ve askerler, eyleme herhangi bir müdahalede bu- lunmadılar. Şanlmrfa'da, 13 şubat günü iki karakolun taranması ile bir kişinin ölümü ve bir kişinin ya- raîanmasıyla sonuçlanan iki bankanın bombalanması ey- lemlerini gerçekleştirdikJeri öne sürülen 14 kişi gözaltına alın- dı. Şanlıurfa Emniyet Müdür- lüğü'nden yapılan açıklamaya göre, 14 kişinin yakalandığı operasyonlar sırasında, bir ro- ketatar, 7 kalaşnikof uzun namlulu silah, bir agır makin- reli otomatik tüfek, çok sayı- da mermi ve bomba imalinde kullamlan malzeme de ele ge- çirildi. Bombalama eylemlerinin gerçekleştirildiği gün, bomba- lann imal edildiği evde meyda- na gelen ve iki örgüt üyesi ile iki vatandaşın ölümüne yol açan patlamamn, bir kamu ku- ruluşunun bombalanması ama- cıyla patlayıcı madde hazırla- nırken meydana geldiği de be- lirlendi. Muş, Malazgirt ve Bulamk ilçelerinde gerçekleştirilen bir dizi operasyon sonucunda göz- altına alınan 23 kişi, Diyarba- kır DGM'ye sevk edildi. Açık mavi gömlekli, gözlüksüz, askılı genç adam - Yani, hesabımdaki paradan fazlasmı kullanabiliyorum. Diyelim hesabımda 500 bin liram var, ama 1 milyon lira kullanabiliyorum... Öyle mi? Beyaz gömlekli. gözlüklü, askısız genç adam » - Aynen öyle! Bu hesabın özelliği bu! Ecevit: Sorun Kürt sorunu değil, yoksuüuk ANKA(Konya)- DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın, yaptığı açıklama- larla Güneydoğu sorununa "tuz biber ektiğini" ifade ederek "Bir gün sakıncalılan sürgün edelim, ikinci gün de genel af çıkaralım diyor. Birgün sınır ötesi harekât emri veriyor, bunu bir hafta önceden açıkhyor. Yani PKK'ya 'kaç', Türk SUahlı Kuvvet-: leri'ne 'tut' diyor. Böyle şey olmaz" dedi. • Bülent Ecevit, Selçuk Üniver- sitesi'nin düzenlediği "Değişen Dünyada Bölgemiz ve Türkiye" konulu konferansta konuştu. Ecevit, ülkede bir Kürt sorunu bulunmadığını belirterek "So- run Kürt sorunu olsaydı sadece Silopi'de, Cizre'de değU, Kulu'- da, Cihanbeyli'de de patlak ve- rirdi. Bu sorun Güneydoğu'nun çağdışı feodal yapısından kay- naklanan bir sorundur. Sorun Türklük, Kürtlük değil, yoksul- luk, topraksızlık sorunudur" dedi. Ecevit, Güneydoğu sorunun- dan Kürt sorunu diye bahseden- lerin bulunduğunu, bu kişilerin 1960'h yıUarda Kürt sözcügünü ağızlanna almaktan korktuklan dönemde kendisinin Kürt kim- liğini belirten şiirler yazdığını anlattı. Köy koruculuğu sistemini Abdülhamit'in "Hamidiye alayları" sistemine benzeten Ecevit, yılda 600 milyar liranın köy korucuları yerine fabrika yapımında kullanılması duru- munda PKK'nın esamesinin büe okunamayacağını söyledi. Çekiş Güç"e karşı çıkan Ecevit, bu güç yüzünde Türk ve Irak sı- nınnın denetimsiz kaldığını söy- ledi. Ecevit, "Demirel Bekaa deyip duruyor. Sorun artık Be- kaa Vadisi değil. Hemen sınır başımızda, Kuzey Irak'tadır" diye konuştu. İşadamlan PKK'ya haraç veriyor DSP Genel Başkanı Ecevit, tstanbul'daki bazı işadamlan- nın korkudan PKK'ya haraç verdiğini, Güneydoğu'da yatı- rım yapan işadamlarının PKK'ya rüşvet dağıttığını da öne sürdü. Korsan yayına önlenı • Baştarafi 1. Sayfada aykın şckilde gerçekleştirildi- ği kaydediliyor. Amenkan Sinema İhracatçılan Birliği ve yabancı şırketlerin dcvreyc girmesiyle vüzde 100 olan kor- sanlık oranının 1991 sonunda büyük kentlerde yüzde 45'e. diğer bölgelerde yüzde 65"e düştüğü belirtilen yazıda MPEAA üyesi şirketlerin Türkiye'de her yıl 192.5 mil- yar Türk Lirası kayıplan ol- duğu. devletin kaybının ise 466 milyar TL olarak tahmin edildiği açıklanıyor. Yazının öneri bölümünde ise yasalardaki cezalann yete- ri kadar ağırlaştınlması, işlet- me ruhsatlannın iptali veya geçici olarak askıya alınması yanında zorunlu hapis cezası- na hükmeden yeni maddelerin getirilmesi isteniyor. Amerikan Film İhracatçıla- n Birliği (MPEAA) Hukuk Müşaviri Haluk Can Özel sempozyumda yaptığı konuş- mada Türkiye'nin kabul ettiği Bern Sözleşmesi'nin yedi ka- dar değişiklik geçirdikten son- ra 1971'de Paris Sözlesmesi olarak bemmsendiğini, ancak Türkiye'nin bu sözleşmeyi he- nüz onaylamadığına dikkat çekti. KULİS • Baştarafi 1. Sayfada değişiklik yapılmasına ilişkin bir karar taslağı haarladığı, konunun sahibi Hazine'nin de buna çok içerlediği öne sürülüyor. Gerçi Cey han Bektaş. Bakan Tansu Çiller ve Borsa Başkanı Yaman Törüner'inricalannıkıramayıp yoğun işlerinden zaman ayırmış. iki gün Ankara'da kalarak mevzuat çalışmalanna önemli katkılarda bulunmuştu. Ancak daha önceden hazırladığı bir kambiyo kararnamesi taslağını da cebinden çıkanp "Alın bunu uygulayın" fılan da dememişti. Ama... Başbakanlık'takıtoplantıda32sayılıTürkParası Kıymetini Koruma Karan'nın lOmaddesinideğiştirenyeni karar taslağı Borsa Başkanı Yaman Törüner tarafından Bakan Çiller'e sunulmuş. Çiller de taslağı Hazine temsilcisi (Banka ve Kambiyo Genel Müdürü) Selçuk Demiralp'a vermiş, Hazine'nin de bir itirazı yoksa taslak hemen Bakanlar Kurulu'na sunulacakmış. Kızgınlığından mı yoksa "Biz düşünemediğimiziçin bizim görevlerimizi de başkalan yapmak zorunda kalıyor!" diye utancmdan mı bilemiyoruz, ama bir anda Selçuk Demiralp'ın yüzü kızarmış... İlgili bürokratlar taslağı birkaç kez okuduktan sonra Töriiner'e sormuşlar: - Yaman. bunu galiba Ceyhan Bektaş yazmış.. Törüner itiraz etmiş: - Hayır. Ben tabü Ceyhan Bey'le de piyasada bu işi bilen başka birçok bankacı. banker \e döviz büfesi yetkilisi ile de konuştum. Onlann görüşlerini aldım. Kulislerde Törüner'in sözlerinin pek inandına bulunmadığı konuşulu>or. Ortak kanı taslağın Ceyhan Bektaş tarafından yazıldığı yönünde. Taslak, yurtdışına çıkışlarda bir kişinin yanında götürebileceği en fazla efektif miktannın 10 bin dolara çıkanlmasını öngörüyor. Haliyle. döviz büfelerine tamnan olanaklan genişlettiği gibi altın ithalat ve ihracatıru da "İstanbul piyasasının talepleri" doğrultusunda kolaylaştınyor. serbestleştiriyor. Döviz büfelerine her türlü transfer yetkisi ve vadeli döviz alım satım iznı verilmesini öngörürken yüzde 20 oranındaki zorunlu devirden de muaf tutuyor. İşlenmiş altın ithalatında uluslararası geçerliliğj olan bir merciin damgasının aranması zorunluluğunu kaldınrken önümüzdeki günlerde Türkiye'de bazı özel ve yetkili altın rafinerilen kurulabileceğinin de ipuçlannı veriyor. Özel altın rafinerisini kimler kuracak? Sürpriz isimlerin orta\açıkabileceğındenbahsediliyor. Hattabirdeyabancı isimden söz ediliyor. Uluslararası şöhreti olan ve bu işi de çok iyi bilen birisi: A\ ram Şekerci... Ancak iddialara göre birileri Çiller'in "külağına kar suyu kaçırmış" ve bakan söz konusu taslağı sumen altına kaldınp Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı'na "'Siz bir taslak hazırlayıp geıinn" demiş. Hazineciler önceki gün yeni bir taslak sunmuşlar. Yaman Törüner de bu taslakla ilgili bir sayfalık ek önerilerini bakana vermiş.