Catalog

2O @UBAT 192 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 19 AJDS'le savaş yaranna gala AIÜS hastajğına çare bulmak amacıyla yürttülen çalışmalara destelc veren ürJü kişilenden biri de tngiltere tahtınrı varisi Galler Pren- si Charles'ın eşi Prenses Diana. Gü- zel prenses, AIDS Krizi Fonu yara- nna ömceki gece Londra'da düzen- lenen bir galaya katıldı. The Prin- ce of Tides adlı filmin galasından elde edilen gelir bu fona aktanldı. Prenses Diana galada filmin baş- rol oyunculan Barbara Streisand ve Nick Nolte ile bir süre sohbet etti. (Fotoğraf: REUTER) 24 saat çizgi fUm Amerikan CNN televizyonunun patronu Ted Tbrner, şimdi de çocuklara yönelik bir televizyon kanalı kurma hazırlığı içinde. Turner'in 24 saat çizgi film yayını yapacak olan kanalı, 1 ekim tarihinde yayına başlayacak. Ted Turner, bu kanalda ileride yetişkinlere yönelik çizgi fılmler de yayımlanabilece- ğini söylüyor. (Fotoğraf: REUTER) Dağ altmda İsviçre turu AA (Lozan) - Alp Dağları'nın üzerıne kurulu mınik dağ ül- kesı İsviçre'de Svvissmetro projesi ile dağların altında uzanacak 322 kilometrelik tü- nel sayesinde 72 dakikada ül- ke turu yapılabilecek. İs\ıçre Ulaştırma Bakanı Adolf Ogi. çok yakında dün- yada yüzeyden giden ulaşıma çev resel açıdan tepkilerin doğ- ma>a başlayacağına işaretle, İsviçre"nin özel jeolojik yapısı nedeniyle 1970lerden beri sü- ren çalışmalann sonuçlandığı- nı, günev-batıdan. kuzey- doğuya uzanacak yeraltı mct- rosunun ideal oiarak belirlen- diğıni bildirdi. İsviçreli ve Al- man mühendisler larafından uzun bir süredir üzerinde çalı- şılan Svvissmetro projesi dün- >anınen ilginçmelrosuolarak nitelenivor. Siyasi tutuklulara özgüriiik Güney Kore"de yürürlükte bulu- nan Ulusal Güvenlik Yasası, büyük tepki çekiyor. Yasanın ytiriirlükten kaldınlması için sürdürülen ka- mpanyalarda siyasi görüşlerinden ötürü tutuklu bulunanlann da sa- lıverilmesi isteniyor. Geçen hafta bu amaçla başkent Seul'ün dışın- daki büyük hapishanenin önünde bir gösteri düzenlendi. Birçok ki- şinin siyasi nedenlerle tutuklu bu- lunduğu Seul Hapishanesi'nin önünde toplanan yaklaşık 50 pro- testocu, siyasi tutukluların derhal serbest bırakılmasını isteyen slo- ganlar attı. (Fotoğraf: AP) OLAYIARIN Vergi affında söz düellosu ARDENDAKI GERÇEK • Baştarafı I. Sayfada Gidiş nereye'.. Siyasal cinayetler ne za- man aydınlatılacak?. . Bu şiddet eylemlerinin kök- leri nereye uzanmakta*.. Sonuncu soruyla ilgili ola- rak Başbakan Demirel dün düzenlediği basın toplantısm- da, öncelikle Suriye ye. sonra da İran a işaret elmiftir: "Bizim bilgilerimize göre, PKK çetesinin bir bölümü Su- riye'de, Bekaa VadisCnde ko- nuşlandınlnuştır. htanbul ve Bursa'da işlenen cinayetler yeni silah ve adamlarla işlen- miştir. Bunlann Bekaa men- şeli olduğunu tahmin ediyo- rum. Güvenlik makamlarının bana verdiği bilgiler böyledir. Suriye ve İran ilgilerinin ol- madığını söylüyorlar. Bizim bilgilerimizi reddediyorlar. Hafta İran bizegüceniyor" Öncelikle Surive. sonra, örneğin Tebriz civanndaki bazı üslerle İran, son dönem- de de ucundan ucundan Irak... Dış desteği etkisiz kılabil- menin yolu nereden geçiyor? Bunun için bırinci öncelik, tçeride sorunun köklerini ku- rutmaya yimelmektir. Kürı sorummım demokrasi ve in- san haklart çerçevesinde çö- zülmesi için gerekli alılımlar bir ivedifikle gerçekleştıril- melidir. İkincisı, dış politıka- da bir Surive nın, bir Iran'ın anlayacağı dilden bir çizgi iz- lemenin yollannı bulabilnıek- lir. Bugünden yarına şipşak çö- zümler söz konusu değildir; ama önemli olan işi önce doğ- ru vörüngeve oturtabilmek- tir.' ' * • • Güneydoğu'da kan Demirel • Baştarafı /. Sayfada müzdeki gunlerde ben de başka bir amaçla bu ülkeye gideceğim. ABD gezisi hakkında bilgi ver- dim. Kendisinden de İran gezisi hakkında bilgi aldım" diye ko- nuştu. iran bize güceniyor Demirel, bir başka gazeteci- nin, İran Oımhurbaşkanı Hase- mi Rafsancani'nin, PKK ile iliş- kileririn olmadığını, Türkiye 1 nin isterse bir heyet göndererek bu dırumu araştırabüeceğini bildirdiğini anımsatması üzeri- ne şuılan söyledi: "T&>ii, bizim bir rahatsızlığı- mız vır. PKK olayından rahat- sızız. Komşulanmızın bu olay- da bii incitecek herhangi bir hareketin içinde olmamaları la- zım. Bizim bilgilerimize göre PKK .-etesinin bir bolümü, Su- riye'd* Bekaa Vadisi'nde konuş- landırlmıştır. tstanbul ve Bur- sa'da şlenen cinayetler yeni si- lah v adamlarla işlenmiştir. Bunlsnn Bekaa menşeli oldu- ğunu ahmin ediyorum. Güven- lik n-nlfarfilannın bana verdiği bilgile böyledir. Suriye ve İran ilgUenıin olmadığını söylüyor- lar, brim bilgilerimizi reddedi- yorla; Hatta iran bize güceni- yor. liz kimseyi itham etmiyo- ruz, ıılgileri söylüyoruz. İran eliraideki bilgilerin yanüşhğını ispat çin, 'Bir heyet gönderin, bâksılar, tetlük etsinler' gibi teklif: bulunuyor. Eski bir tek- lif d«ildir. Bizim önümüze ye- ni gehiştir. Bu mesele nazik ve önemdir. Gerçekten böyle bir durLir ortada yoksa, çok mem- nun curuz. Biz illa ki komşula- nnu-2 kötüleyelim demiyoruz. Herks şunu çok iyi bilmeli ki bu oly bizi çok rahatsız etmek- r>oirel, bir gazetecinin, "PIC; liderinin Suriye kontro- lündci topraklarda yaşadığı bi- linivc. Resmen istenmesi ya da bu yode bir girişim söz konu- su ıra" şekUndeki sorusuna da, "Şu ada resmen istenmesi söz komu değil" yanıtını verdi. B-aoakan Demirel, Pakistan- ın d-siavette bulunduğunu, an- cak an gezisi sırasında bu ül- keye ie geçip geçmeyeceğinin henmıkesinleşmediğini bildirdi. • Baştarafı 1. Sayfada men reddedildi. SHP Gnıp Baş- kanveküi ve arkadaşlannın ikin- ci maddeyle ilgili değişiklik önergesiyle, vergi gecikme faiz- lerinin 1 Ocak 1992 tarihi itiba- nyla hesaplanmas; benimsendi. ANAP grubu adına söz alan Çelebi, tasarının verginin "kredi" olarak kullanılmasına yol açtığını ve mükellefleri ver- gi ödememeye teşvik ettiğini söyledi. Kahveci ise vergi affıy- la ANAP hükümetlerinin sekiz yılda kurmaya çahştıklan belge sistemine "dinamit" konulduğu- nu savundu. Kahveci aftan ya- rarlananların adlanmn acıklan- masını isteyince SHP'li genç, Kahveci'nin, eski Maliye ve Giimrük Bakanı olduğunu anımsattıktan sonra şunlan söy- ledi: "Kimin vergisi affediliyorsa sen biliyorsun. Burada açıkla- malısın. '300'den fazla kişinin vergi borcunu tecil ettim' diyor- sun. Demek ki sen bazılanru ko- ruyorsun!' Kahveci ile Genç arasındaki tartışma diğer maddelerin görü- şülmesi sırasında da sürdü. Genç kürsüdeyken, "Bakanhğın bürokratları, Kahveci'nin bü- rokratlan. O zaman da bana bil- gi vermemişlerdi" deyince Kah- veci yerinden fırladı, "Bu bü- rokratlar devletin bürokratlan" diye bağırdı. Kahveci ile Genç arasındaki söz düellosu şöyle surdü: KAHVECİ — Bu suçlamanın sebebini biliyorum. Sayın Genç o zaman iş takibi için gelmişti. Bürokratlar buna karşı çıkmış- tı. Namuslu bürokratlan itham ediyorsun. Bunlann tutanakla- rı var. Bunlan görünce bakalım ne yapacaksın? GENÇ — İspat et. KAHVECİ — İspat edersem istifa edecek misin? GENÇ — Acıkla, Açıklama- yan dünyanın... Siz anlayın ge- risini. 1983-87 yıllan arasında ben mali müşavirdim. Bir mü- kellefin durumunu öğrenmek için bakanlığa gitmiştim. Kah- veci, boyun kadar aklın olsun. Seni perişan edeceğim. Burada konuşturmayacağım. O kadar büyük ayıplann var ki.. Maliye Bakanlığı'nın bütün işlerine el koyacağım. Bu tartışmalar ile gerginleşen oturumun daha sonraki bölüm- leri sakin geçti. ANAP, görüş- meleri engellemek için yoklama yapılmasını isteyince toplantıya bir süre ara verilerek yoklama yapıldı. Tasarının en çok tartışılan maddelerinden birisi de "Ode- necek olan gecikme zammı, ge- cikme faizi ve vergi cezalarırun toplamı, doğmalarma neden olan alacak aslını geçemez" Bakan DerPnin istifası isteniyor • Baştarafı 1. Sayfada SHP'nin tek bayan milletvekili olduğu, bu nedenle kadın so- runlarıyla ilgili bakanlığa erkek milletvekili getirmenin "kadın hakları mücadelesinde geri bir adım oluşturacağı ve tepkilere neden olacağı" düşünülüyor. Aynca, Meclis dışından bir ba- yan partilinin bu bakanlığa ge- tirilmesinin de SHP Meclis guı- bu içinde sıkıntı yaratacağı kay- dediliyor. Bu gelişmeler sırasında Selvi, dün sabah genel merkezde, yar- dımolan ile yaklaşık üç saat sü- ren bir toplantı yaptı. Bu top- lantıda parti içi çeşitli sorunla- nn yanı sıra, ağırlıklı olarak lle- ri'ye ilişkin iddialar ve gelişme- ler de ele alındı. tleri'nin hata yaptığı ve bunun deneyimsizlik- ten kaynaklandığı düşüncesi be- nimsenirken, İleri'nin istifa et- mesi gerektiği goruşunün ağır- lık kazandığı öğrenildi. Sel- vi'nin, bu gelişme üzerine Inö- nü ile görüserek söz konusu de- ğerkndirmeleri aktarması bek- leniyor. Selvi, Cumhuriyet muhabiri- nin toplantıya ilişkin sorusuna, ' 'bir karar alınmadığı ve bir gö- rüşün agırlık kazanmadığı" ya- nıtını verdi. Selvi, "Her zaman her olayda olduğu gibi bu olay da değerlendirilir. Ortada bir gensoru vardır. O bizim için önemlidir" dedi. Selvi, "Güler Hanım, Ana- dolu'dan hallamızın özgür ira- desiyle seçilerek parlamentoya gelrniş bir milletvekilimizdir. Hepimiz bilmekteyiz ki, kendi- sine bağlı kuruluslar yıllardan beri özel örgütlenilen yerlerdir" diye konuştu. Yeni bakanlık ku- ruluşuna ilişkin yoğun haarhk- lar sırasında çevresinde bulunan bürokratlann kendisini yanılttı- ğım belirten Selvi, harcamalar konusunda evraklarda karışık- lık olduğunu söyledi. "Belki usulsüzlük gibi görünen yanılt- malara karşı elbette bundan böyle önlemini alacaktır. Üze- rine düşeni de yerine getirecek- tir" diyen Selvi, sözlerini şöyle sürdürdü: "Burada birtakım personel değişiklikleri tabii ki, burada ör- gütlü olan birtakım insanlan ra- hatsız etmektedir. Bu düzelebi- lecek olayların dışında, orada- ki etkinliklerini sürdürmeyi amaçlamaktadırlar. Bakana de- ğil, o bakanhktaki olumlu geliş- melere engel olmak üzere giri- şilen özel bir yöntemdir. Elbet- te biz defeunudeğerlendirmek- teyiz. Çözümleneceğine inan- maktayım." "Bu gelişmeler İleri'nin ba- kanlıktan istifasmı gerektirmi- yor mu" sorusuna Selvi, "Şu aşamada bir gensoru verilmiştir. Onu görmenin, o gensorudaki olaylan değerlendirmenin yara- nna inanmaktayım. Gensoru parlamentoda görüşülecektir" yanıtını verdi. Selvi, "Gensoru sonrasında bir istifa gündeme gelebilir mi?" sorusunu da, "Büemiyorum. Gensoruyu gör- memiz lazım" diye yamtladı. SHP Grup Başkanvekili Mahmut Alınak da, dün düzen- lediği basın toplantısmda, 1leri'- ye ilişkin sorulara, "Konunun hükümetin sorunu olduğu, grup yönetimini ilgilendiren bir konu bulunmadığı" yamtını verdi. İleri'nin kasıth bir davranıs için- de olmadığını, bu nedenle "in- saflı davramlması gerektiğini" söyleyen Alınak, "istifa etmesi gerekmez mi" sorusuna ise '' İstifa tek taraflı bir tasarruf- tur. Muhatabı da Saym lleri'dir. karşılığını verdi. "fstifa etmeyeceğim" SHP Ankara Uçe örgütlerin- den gelen kadın üyeleri kabul eden Devlet Bakam Güler 1leri, basında kendisiyle ilgili çıkan haberlerin bir komplonun uzan- tısı olduğunu söyledi. Toplantı- da bazı partililerin istifa etmeyi düşünüp düşünmediğini sorma- sı üzerine 1leri, "İstifa etmeyip sizden aldığım güçle inatla sür- düreceğim" diye konuştu. Ba- kanhğına, bazı SHP'li bakanla- nn bile karşı çıkmasından yakı- nan 1leri, bütün bakanların da kendisi gibi harcamalarını öde- meleri gerektiğini savundu. Eski SHÇEK Genel Müdürü ve RP Ankara Milletvekili Me- lih Gökçek'in, Kadın Bakanlı- ğı'nın kurulmaması için elinden geleni yaptığını ve genel müdür- lükteki kendi kadrolannın dağı- tılmaması için tehditte bulundu- ğunu öne süren 1leri, partililer- den destek istedi. 1leri, "Sizden aldığım güçle bakanlık kuruluş- larına yerleştirilen siyasi kadro- lan dağıtacağım. 'Elinizdeki kadrolarla yetinin' diyorlar. Ama elimdeki kadrolar içinde hiç sosyal demokrat yok. Bun- lan desteğinizle aşacağım" de- di. Türkiye'nin tasradan gelen ilk kadın bakanı olduğunu oldu- ğunu vurgulayan Ileri, "Anado- lu kadınıyım. Güzel konuşama- yabilirim. Ancak buraya büyük zorluklarla geldün" şeklinde konuştu. hükmünü içeren madde oldu. 17. madenin görüşülmesinden sonra süre dolunca, oturumu yöneten TBMM Başkanvekili Fehmi Işıklar görüşmelere bu- gün devam edilmek üzere ara verdi. Kalan dört maddenin bu- gun kabulüyle, tasarının yasa- laşması bekleniyor. Tasarı kabul edilen maddele- rine göre, yasanın yürürlüğe gi- receği tarih itibarıyla tahsil edi- lemeyen vergi, resim ve harçla- nn tamamı ile gecikme zammı ve faizinin yüzde 30'unun dört eşit taksitle ödenmesi halinde, gecikme faizi ve vergi cezaları- nm yüzde lOf'min tahsilinden vazgeçiliyor. Mükelleflerin ihti- laflanndan vazgeçmesi halinde, yasanın geçtirdiği kolaylıktan yararlanabilmesi öngörülüyor. Demirel'den savunma Başbakan Suleyman Demirel, kamuoyunda "vergi affı" olarak adlandınlan, tahsilatm hızlandı- nlması ile ilgili yasa tasarısının, bu zamana kadar çıkanlan 4 ya- sanın en adüi olduğunu belirte- rek, bu yasanın dahi işleyip iş- lemeyeceğine ilişkin şüpheler bulunduğunu söyledi. C U H S I R İ Y E T t U h f K ü l Ö I İ 1 8 9 2 İ S T A M İ Ü L E T K İ M L İ K L E I t i c 20 Ş U B A T PERŞEMBE Okur yazarıyla bulusuyor S Ö Y L E Ş İ V l İ M Z A G Û N Ö Haluk Şahin Konu: Medya Çağında Demokrasi ve Özgürlük. TAKSİM, Istıklal Caddesı, Zambak Sokak, 4/1 Tel:252 38 81 Saat: 17.30,-19.00 ¥ A R I N 2 1 Ş U i A T C U M A Nlhail, Pinar ÇekİPgSKonu: Marjinal Kadınlar Hayali • Baştarafı 1. Sayfada DYP'den 5, ANAP'tan 3, SHP'den 2, RP'den de bir üye görev aldı. Milletvekillerinin isimleri şöyle: "Mahmut öztürk (DYP), Kamer Genç (SHP), Muzaffer Ancı (ANAP), Hasan Peker (DYP), Nevfel Şahin (DYP), Sadık Avundukluoğlu (DYP), Ibrahim Ansoy (DYP), Ekrem Pakdemirli (ANAP), Faruk Saydam (ANAP), Veli Aksoy (SHP), Salih Kapusuz (RP)." Aynca "tütün ve gümrük de- polan ile Toprak Mahsulleri Ofisi ve üretici birliklerine ait depolarda geçen 8 yılhk dönem- de yapıldığı iddia edilen suiisti- malleri ortaya çıkarmak ve bun- dan sonra yapılmasını önlemek için gerekli tedbirleri almak amacıyla kurulan (10/4) esas numaralı" ve "ülkemizdeki özürlülerin problemleri ile bu konuda alınacak tedbirleri ve uygulamaya konulacak yeni po- litikalan tespit etmek amacıyla kurulan (10/3) esas numaralı " araştırma komisyonlanna üye seçimine Uişfcn kararlar da Res- mi Gazete'de yayımlandı. Bu komisyonlarda görev yapan milletvekillerinin isimleri şöyle: (10/4) Esas Numaralı Mec- lis Araştırması Komisyonu üye- leri: Irfan Demiralp (DYP), Ali Eser (DYP), Mehmet Cemal Öztaylan (DYP), Veli Alcsoy (SHP), Orhan Şendağ (DYP), M. Sabri Güner (DYP), Edip Safter Gaydah (ANAP), Mus- tafa Parlak (ANAP), Adem Yü- dız (ANAP), Fuat Çay (SHP), Cevat Ayhan (RP). (10/3) Esas Numaralı Meclis Araştuması Komisyonu üyeleri: Ibrahim Yaşar Dedelek (DYP), Mehmet Kerimoğlu (SHP), Os- man Seyfi (DYP), Ender Kara- gül (SHP), Bahattin Şeker (DYP), Mustafa Çüoğlu (DYP), M. Fevzi Yalçın (DYP), Esat Canan (ANAP), Fevzi Işbaşa- ran (ANAP), Mehmet Rauf Er- tekin (ANAP), 1. Melih Gökçek (RP)." Baştarafı 1. Sayfada yapan SP Genel Başkanı Doğu Perinçek, 2000'e Doğru'nun su- rekli hedef haline getirildiğini ve derginin sık sık toplatıldığını kaydederek şunlan söyledi: "Devlet, bugun de bahar te- rorune hazırlanıyor. Diyarbakır büromuzdaki muhabiri ortadan kaldırarak operasyonu başlattı- lar. Bu olay operasyonun ilk ha- bercisidir. Konuyu araştıracağız. Dergimizin son sayısının kapak konusu Guneydoğu'daki faili meçhul cinayetlerdi. Her ihtima- li duşünuyoruz." Basın Konseyi, Halit Giın- gen'in oldurulmesini kınadı. Ba- sın Konseyi ikinci başkanı Do- ğan Heper, Güngen'in öldurul- mesiyle ilgili olarak İçişleri Ba- kanı İsmet Sezgin'e bir telgraf çekti ve saldırıyı şiddetle kana- dıklarını bildirdi. Heper, İçişle- ri Bakanı Sezgin'e gönderdıği telgrafta Halit Güngen'in öldu- rulmesine, Ahmet Sumbül'un polis tarafından gozaltına alın- masına değinerek "Bu iki olay, Türkiye'de gazetecilik yapmanın ne kadar zor bir iş olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. Can güvenliğinin bulunmadığı bir ortamda, halkın gerçekleri oğ- renme hakkının gerçekleşmesi elbette ki beklenemez" dedi. HEP Genel Sekreter Yardım- ası Av. Cabbar Leygara, Gü- . neydoğu'da devlet terörünün doruk noktasına ulaştığını ileri sürerek "2000'e Doğru muhabi- rinin öldürülmesi, bu tür cina- yetlerin süreceğinin gös- tergesidir" dedi. Leygara, dün yaptığı açıklamada şunlan söy- ledi: "Demok'rasi havarisi kesilen hükümet faili meçhul cinayetler konusunda sessiz kalmayı yeğ- liyor. Gün geçtikçe hükümetin gerçek yüzü ortaya çıkmakta- dır. Hükümetin bu tutumunu bir teşhir kampanyası ile orta- ya çıkaracağız. Hükümet bölge- deki özel savaş taktiklerine bir an önce son vermelidir. Güneydoğu Gazeteciler Ce- miyetiYönetim Kurulu,bir açık- lamayla gazeteci Halit Güngen'- in öldürüknesini kınadı ve "Ha- lit Güngen'in katillerinin ve on- lann arkasındaki karanlık elle- rinin bir an önce ortaya çıkanl- masını beklemekteyiz" dedi. İHD Diyarbakır Şube Başka- nı Fevzi Haznedaroğlu da "Korkakça saldınlann hangi güçler tarafından gerçekleştiril- diğini kamuoyunun çok iyi bildiğini" belirterek "tnsan haklanna saygılıyım diyen her- kesi bu iğrenç saldınlara karşı koymaya ve tavır almaya çağınyoruz" diye konuştu. 2000'e Doğru dergisinin Di- yarbakır bürosunda görevli di- ğer muhabiri Ahmet Sümbül, dün polis tarafından gozaltına alındı. Diyarbakır Emniyet Mü- dürlüğü yetkiüleri Halit Gün- 'gen'in bürosunda tabanca ile vurularak öldürülmesi olayı ile ilgili soruşturmanın sürdürüldü- ğünü, ancak şu ana kadar her- hangi bir ipucuna rastlanamadı- ğım bildirdiler. Polis, derginin öteki muhabiri Ahmet Sümbül'- ün gozaltına alınış gerekçesi hakkında bilgi vermedi. 2000'e Doğru Dergisi sahibi Mehmet Sabuncu da dün yap- tığı yazılı açıklamada, "Diyar- bakır buromuz kısa bir sure için korumaya ahnmıştı. Daha son- ra Diyarbakır Emniyet Müdur- luğü tarafından tek taraflı ola- rak bu koruma önlemi kaldırıl- dı. 2000'e Doğru'nun ısrarlı baş- vurularına rağmen koruma ve- rilmedi. İçişleri Bakanlığı yetki- Açık görüş yasağma son • Baştarafı 1. Sayfada genelgesinin iptali için açılan da- vada Anayasa Mahkemesi kara- rının beklenmesini kararlaştırdı. Söz konusu genelge gereği an- neler gününde açık görüşe çıka- rümayan ve beraat ettiği için ha- len tutuklu bulunmayan Yase- min öztürk'ün açtığı iptal da- vasını da görüşen Damştay 10. Dairesi, dava konusu genelgeye dayanak olan "Terörle Müca- dele Kanunu"nun 16. maddesi- nin iptali için Anayasa Mahke- mesi'ne başvurulduğunu dikka- te alarak Anayasa Mahkemesi'- nin bu konuda vereceği karann laştırdı. SHP'nin "Terörle Mücadele Kanunu"nun bazı maddelerinin iptali için açtığı davayı 3 mart- ta görüşmeye başlayacak olan Anayasa Mahkemesi'nin söz konusu 16. madde ile ilgili ka- rarı Danıştay'da açılan dava için belirleyici olacak. Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı ver- mesi durumunda dayanaksız kalacak olan genelgenin iptal edilmesi görüşü ağırlık kazana- cak. Bu genelgenin iptali davasının duruşması da dün Damştay 10. Dairesi'nde yapılmıştı. lilerinden, dergimizin uç burosuna da koruma verilmesi- ni talep ediyoruz" dedi. Sabun- cu, dergi yöneticilerinin silah ruhsatı başvurularının da acilen sonuçlandırılmasını istedi. Gun- gen için bugun saat 13.00'te 2000'e Doğru dergisinin Istan- bul'daki merkezi önünde bir to- ren duzenlenecek. Köşk'te ekonomi brifingiCUMHURİYET (Ankara) - Cumhurbaşkam Turgut özal'a ekonominin gidisi konusunda üst düzey bürokrasi tarafından bilgi verildi. Toplantıda Türk ekono- Bingöl'de üç gün önce kay- misinin bugünkü gücünün, so- Cesedi bulundu bolduğu bildirilen kırtasiyeci M. Sabri Kızılkan'ın cesedi Muş- Tatvan karayolu üzerinde kur- şunlanmış olarak bulundu. Kızılkan'ın bir süreden beri kimliği belirsiz kişiler tarafın- dan ölümle tehdit edildiği beür- tildi. Herhangi bir siyasi parti- ye üye olmayan M.Sabri Kızıl- kan'ın kırtasiye dükkânında si- yasi ağırhkta kitaplar sattığı ve bu yüzden öldürülmüş olabile- ceği ifade ediliyor. HEP Nusaybin Ilçe Başkanı Hasan Bozkurt'un konfeksiyon mağazası da saat 14.00 sırala- rında bombalandı. Mardin'in Dargeçit ilçesinde de dün köylerden de katılanlarla sayılan 8 bini bulan büyük bir kalabalık gösteri yürüyüşü yap- tı. Müdür yaralandı Diyarbakır'm Silvan ilçesin- de iki kişinin silahlı saldırısına uğrayan Cumhuriyet Ortaoku- lu Mudürü Ali Dede ağır yara- landı. Dede, önceki gece Kule Mahallesi'ndeki evine giderken maskeli ve silahlı iki kişinin sal- dırısına uğradı. Ağır yaralanan Cumhuriyet Ortaokulu Mudürü Ali Dede, kaldınldığı Silvan Devlet Hastanesi'nde tedavi al- tına alındı. Silopi'de 4 şehit Şırnak'ın Silopi ilçesinde bir askeri aracın mayına çarpması sonucu, bir astsubay ile 3 er şe- hit oldu, iki er de ağır yaralan- dı. Habur 2. Jandarma Sınır Bolüğü'nde görevli iki askeri araç, sınır karakoluna erzak gö- türurken, ondeki araç yola do- şenmiş mayına çarptı. kazada, araçta bulunan astsubay Ahmet Can, Erler Erdoğan Taşkın, Necmi Yıldırım ve Muhammed Seremet olay yerinde şehit oldu- lar. Yaralanan erler Azim Kag- nıcı ve Tuncay Bodur ise heli- kopterle Diyarbakır'a getirilerek askeri hastanede tedavi altına alındılar. runlann büyük kısmımçözümle- yebileceği vurgulandı. Dort saatten fazla suren top- lantıya Maliye ve Gumruk Ba- kanı Sumer Oral, Cumhurbaş- kanlığı Genel Sekreteri Kemal Yamak, Maliye ve Gumruk Ba- kanlığı Musteşarı, DPT Müste- şarı, Merkez Bankası Başkanı, Devlet Istatistik Enstitusu Baş- kanı, Toplu Konut ve Kamu Idaresi Başkanları ile diğer üst duzey bürokratlar katıldı. Buyukelçi Kaya Toperi tarafın- dan toplantıdan sonra yapılan açıklamada brifingde vergi ge- lirleri ve vergi kaçağını önleye- cek tedbirler, 1991-1992 yıllan kamu finansman ihtiyacı, Hazi- ne nakit yonetimindeki gelişme- lerin gözden geçirildiği belirtildi. Toperi'nin açıklamasına gö- re, Türkiye ekonomisinin bu- günku gucunun, sorunların bü- yuk kısmım çozumleyebileceği vurgulandı ve ödemeler denge- si hakkındaki ocak-kasım 1991 gelişmeleri değerlendirilerek cari işlemler fazlasmın sürduğıt, dış ticaret açığında da son 12 ayda 2.4 milyar dolarlık bir iyileşme kayda değer bulundu. Açıklamada şunlar belirtildi: "Ziraat Bankası, Toplu Konut, Kalkınma Bankası çalışmaları hakkında bilgi verilmiş ve Dev- let İstatistik Enstitüsu'nun son verileri gözden geçirilmiştir. Ka- mu Ortaklığı Idaresi'nde 1992 yılı için 3 aşamalı bir ozelleştir- me programı uygulanacağı, ön- celikle Kamu Ortaklığı İdaresi'- nin 22 şirketin hisselerinin ozel kesime satışı için başlattığı iş- lemlerini sürdurmekte olduğu, 11 çimento fabrikasının satışı için hazırlıkların son aşamaya geldiği, petro-kimya endüstri- sinde yeni yatırım, teknoloji ve kapasite arttırımı zorunlulukla- rının olduğu ve bu yatınmlar için kaynak temininde >abancı yatınmcılarla kurulacak ortak- lıklardan yararlanmasının gün- deme geleceği ifade edilmiştir." Merkez Bankası teftişte CUMHURÎYET (Ankara) - Başbakanlık, Merkez Ban- kası'nı da teftiş kapsamına aldı. Teftiş Kurulu'nda görev- li üç müfettiş önceki gün Mer- kez Bankası hesaplarına el koyarak harcamaları incele- meye başladı. Edinilen bilgiye göre. Baş- bakan Suleyman Demirel. rel'in bu yazılı talimatı üzerine harekete geçti. Denetimin bına, lojman ve inşaat işlemleri ile banknot matbaasına yapılan harcama- lar ve para makinesi ithalatını kapsadığı belirtiliyor. "Merkez Bankası'nın yaptı- ğı aşın harcamaların enflas- yonu arttırdığı" iddiaları bir kendisine gelen bazı imzasız süre önce gazetelere yansımış, ihbar mektuplan üzerine aynca, TBMM PJan ve Bütçe daMerkez Bankası harcamalan- nın incelenmesi için Teftiş Kurulu Başkanlığı'na talimat verdi. Teftiş Kurulu da Demi- Komisyonu'nda da konu, DYP'li' Mahmut Öztürk ve SHP'li Kamer Genç tarafın- dan gündeme getirilmişti. KULIS • Baştarafı 1. Sayfada sekretaryasının en başarılı diplomatı olarak nitelendirilen İtalyan asıllı Gian Dominico Picco ile yer değiştirdi. Butros Gali, Demirel, konuyu gündeme getirdiğinde uyarıyı haklı bulduğunu belirterek, bu değişikliği Demirel'e bildirdi. Uzun süredir sekretaryada ırk aynmı ve Afrika konularıyla ilgilenen Sotirios Mousouris yeni örgütlenme sırasında Kıbrıs'ı da içine alan Avrupa bolümüne Genel Sekreter Yardımcısı'nın altındaki sorumluluğa getirildi. Genel Sekreter'e bağlı olarak BM sekretaryası sekiz yeni bölüme örgütlendi. Bunlardan en büyüğü siyasi işler bölumü oldu. Siyasi işler bölümu Avrupa ve Ortadoğu-Afrika olmak uzere iki ana bolume ayrıldı. Avrupa bolümünden sorumlu genel sekreter yardımcılığına eski Sovyet Dışişleri Bakan Yardımcısı Vladimir Petrovsky, Afrika ve Ortadoğu bölumü genel sekreter yardımcılığına İngiliz diplomat James Jonah getirildi. İlk düzenlemede Petrovksy'nin yanında Mousouris, Jonah'ın yanında ise Picco olacaktı. Mousouris'in milliyeti dikkate alınınca Picco'nun da onayı alındıktan sonra ikisinin yerlerinin değiştirilmesine karar verildi. Picco, Afganistan ve rehinelerin salıverilmesi konularında yuruttüğü gizli diplomasi ile son iki yıldır buyük başan kaydetti. Halen pek çok yayınevinin rehinelerle ilgili temaslannı yazması için peşinden koşturduğu Picco önceleri Kıbrıs ile ılgılenmekteydi. O dönemde kişisel nedenlerle Kıbrıs'ı bir sure bıraktığını söylemişti. BM'deki bu yenilenme çalışmaları mart başında kesinleşecek.