Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet haberler 1 Şubat1992
Koç Vakfı, Kadir Has Vakfı ve Feyziye Mektepleri Vakfı kuruluş hazırlıklarmı sürdürüyor
Ö
ç
ÖÖzel üniversitelersırayagirditstanbul Haber Senisi - Özel Üniversiteler peşpeşe geliyor. Koç Vak-
fı, Kadir Has Vakfı ve Feyziye Mektepleri Vakfı üniversite kur-
ma hazırlığında. Galatasaray Eğitim Vakfı da Fransa'da örnek-
leri bulunan nitelikte bir yüksekokulu kuracak.
"Kadir Has" ve "Koç" adlan altında
iki vakıf üniversitesinin kurulmasına
ilişkin olarak hazırlanan yasa tasansı,
kısa bir süre önce TBMM Başkanlığı'na
sunuldu.
Tasannın kabul edilmesi halinde ku-
rulacak üniversitelerden biri olan Koç
Üniversitesi'nin direktörû Tamer Şahin-
baş, öğretime küçük bir üniversite ola-
rak başlayacaklannı. ama zaman içinde
büyümeyi planladıklannı söyledi. Kâr
amacı gütmeyeceklerini, kamu yaranna
hizmet verecekierini belirten Şahinbaş,
Koç Üniversitesi ile ilgili şu bilgileri ver-
di:
"Paralı üniversite olacak, ama gider-
lerinin yalnızca yüzde 25-30'u öğrenci-
lerden ahnan ücretle karşılanacak. Her
yıl Vehbi Koç Vakfı üniyersiteye büyük
bir mali katkı yapacak. Istanbul'da ku-
rulacak ancak heniiz yer belli değil. Baş-
langıçta 1350 oğrencisi olacak ve öğreti-
me ikı fakülte ile başlanacak. Bunlar fen
ve edebiyat fakültesi ile işletme ve iş ida-
resi fakültesi. Daha sonra mühendislik
fakültesi de kurulacak. Öğrenci Seçme
ve Yerleştirme Sınavı'na uvgun olarak
öğrenci kabul edilecek. Öğrencilerin
yüzde 15-20'si burslu öğrenim görecek.
Koç Üniversitesi'nin öğretime açılış
tarihi ise ilgili yasanın çıkış tarihine bağ-
lı. Şahinbaş, "Gaza basmak için yeşil ışı-
ğı görmek durumundayız" dedi.
Kadir Has Vakfı eğitim-öğretim so-
rumlusu Turan Uysal'ın verdiği bilgiye
göre Kadir Has Üniversitesi. fen-edebi-
yat ve mühendislik fakülteleri ile temel
bilimler ve sosyal bilimler enstitülerin-
den oluşacak. Pendik yakınlannda ku-
rulacak olan ve proje çalışmalan devam
eden üniversitenin iki yıl içinde öğretime
başlamasını istediklerini belirten Uysal,
"Amacımız, gençliğin yükseköğrenim
ihtiyacının giderilmesine kannca kara-
nnca katkıda bulunmaktır" diye konuş-
tu.
Nişantaşı'ndaki Işık Lisesi ile Ayaza-
ğa Işık Lisesi'nin kurucusu Feyziye
Mektepleri Vakfı da "Işık Üniversitesi"
ni kurmak için çalışmalarda bulunuyor.
Bu arada, Galatasaray Eğitim Vakfı
da Yüksekokul kurma hazırlıgı içinde.
Ancak bu, özel bir okul olmayacak, Ga-
latasaray Lisesi statüsünde gercekleşti-
rilecek.
Galatasaray Lisesi Müdürü Prof. Dr.
Yıldızhan Yayla, yüksek okulun kuru-
luş faaliyetlerinin hız kazanmasının
Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile Fransa
Cumhurbaşkanı'nın bir araya gelerek
konuyla ilgili anlaşmayı imzalamalanna
bağlı olduğunu belirtti. Okulun öncelik-
le belli mesleklere hazırlayacak nitelikte
olacağmı, ama lisansüstü bölümleri de
bulunacağını kaydeden Prof. Yayla,
Yüksekokulu şöyle anlattı:
"Fransa'da örnekleri olan bir devlet
yüksekokulu olacak. Bir yıl hazırhk,
dört yıl da yüksekokul sürecek. Fransız-
ca bilenler bir yıl hazırhk görecek. Fran-
sızca bilmeyenler bir de bu dili öğreri-
mek için hazırhk görecekler. Bir yıl,
belki iki yıl. Fransızca bilmeyenler için
bu okul cazip değil. Yüksekokuldan
sonra da üçer yıllık yüksek teknoloji ve
yüksek idarecilik bölümleri olacak.
Okulun haarhk bölümü 1993-94 öğre-
tim yılında Beyoğlu'nda öğrenime baş-
layacak. Daha sonra Itiva'da Milli Eği-
tim Bakanhğı'na tahsis edilecek bir
arazide yüksek bölüm inşa edilecek.
Başlangıçta 200-250 öğrenci olacak,
1998-2000 yıHannda öğrenci sayısı üç
bini geçecek. Öğretim dili esas itibanyla
Fransızca olacak, yoğun biçimde Ingi-
lizce öğretilecek, Türk sistemiyle ilgili
dersler Türkçe olacak. Finansmanı bir
ölçüde devlet, bir ölçüde Fransa ve bir
ölçüde de Galatasaray Eğitim Vakfı
karşılayacak."
Prof. Dr. Yıldızhan Yayla, Galatasa-
ray Yüksekokulu ile neyi amaçladıklan
konusunda da şunlan söyledi:
"Galatasaray Lisesi 1868 yılında ku-
rulduğu zaman uluslararası düzeyde,
yabancı öğrencilerin de öğrenim görebi-
leceği, nitelikli, yüksek düzeyde insan
yetiştirmek amaçlanıyordu. O yıllarda
lise öğrenimi bu amaç için yeterliydi,
ama 1992'de yeterli değil. Biz de bu
amaçlanmıza ulaşmak, Türkiye'ye üst
düzeyde, nitelikli insan yetiştirmek için
yüksekokul oluşturmaya karar verdik."
SBF, dernek
seçiminde
HAKAN AYGÜN (Ankara) -
SBF'nin nabzı, fakülte kanti-
ni ile civardaki kahvelerde atı-
yor. Vale Dam, Maç, Volkan
gibi kahveler popüler. Briç,
eskisi kadar yaygın değil. Var-
sa yoksa okey.
Kahve alışkanlığı tartışmalı. Yıllar-
dır öğrenci Derneği'nin yönetimini
elinde tutan, "Demokratik Birlik"
grubunun, üyeleri bağlayıcı bir kararı
var:
- Kahveye gidip vakit öldürülmeye-
cek! Ancak bu yıl işler biraz farklı.
Nedeni, sosyal demokrat öğrencilerin
de piyasaya çıkıp "'Dernek yönetimine
biz de talibiz" demeleri. Kendilerini
"Katılımcı Gençlik" olarak adlandı-
ran grubun sesini yükseltmesiyle der-
nek üyelerinin sayısı ikiye katlanmış
durumda. Yine de 160 üye 3 bini aşkın
öğrencinin bulunduğu SBF için hayli
yetersiz görünüyor bu sayı.
SBF'liler yine de başkentin "ayakta
durabilen" nadir öğrenci derneklerin-
den birine sahip olmanın onurunu
yaşıyor. Dernek yönetimi için yapıla-
cak seçimler öncesi, taraflar seviyeli
bir tartışma içinde.
öğrenciler, fakülte bünyesinde sos-
yal etkinliklerin yetersiz olmasmı eleş-
tiriyorlar. Dekanhğa hayli kızgınlar.
öyle ki dekanlık ilgisiz kalınca, kan-
tindeki masa örtülerini ve kül tablala-
nnı bile dernek yönetimi sağlamış.
Yine dekanlık kolayhk göstermeyin-
ce, halk oyunlan, fotoğrafçıhk, müzık
ve tiyatro birimleri dernek bünyesinde
oluşturulmuş.
Derneğe üye olmayan Ertan Yıl-
maz, birey olarak kendisini önemlİ
hissettiğini, derneğin getireceği kural-
lann boyunduruğuna girmek isteme-
diğini söylüyor.
özellikle kamu yönetiminde yoğun-
laşan "İslamcı kesim" ise dernek tar-
üşmalannı uzaktan izliyor. "Ben laik
değilim" diye söze giren kamu yöne-
timi dördüncü sınıf oğrencisi Hamza
Ateş, "Dernek, düzen değişikliği iste-
memeli. öncelikle okulun sorunlany-
la ilgilenmeli" diyor. tslamcı bir öğ-
renci olarak günlük yaşanunda bir
yığın taviz vermek zorunda kalmasın-
dan yakınan Ateş, "hocalann dersler-
de solculuk yapmasf'ndan da dertli.
Aynı sınıftan Hüseyin Çiçek ise kız-
erkek ilişkilerinden biraz rahatsız.
ama yine de hoşgörülü olmaktan ya-
na. Çiçek, "özellikle yaz geldiğinde
işin cıvığmı çıkaranlar var. Kucaklaş-
malar, fuhuşa varan davranışlar olu-
yor. Onaylamıyorum, ama engelleme-
yi de düşünmüyorum. Bize gölge
etmesinler başka bir şey istemeyiz" di-
yor.
SBF'de her kafadan bir ses çıkıyor.
Ama ortak bir paydalan var: "Hoşgö-
rü." Bu da geleceğe umutla bakmala-
nnı sağlıyor.
Bireysel çalışma yerine beraber çalışmaya ağırlık verilen Kâşifler Kulubü'nde çocuklar kendi isteklerine ve becerilerine göre uğraşlannı seçiyor.
Kâsifler Kulübü'nündâhileıiFtGEN ATALAY (tstanbul)- Burcu, Ceren, Emrah ve Elif yaşlan
7-10 arasında değişen ve IQ'lan 120 ve üstü olan, yani zekâlan
normalin üstünde olduğu belirlenen çocuklardan bazılan. Bu
çocuklar, cumartesi günlerini kendileri gibi üstün zekâlı çocuk-
lar için Petek Çocuk Evi bünyesinde oluşturulan "Kâşifler Ku-
lübü"nde değerlendiriyorlar.
Şimdilik 6-12 yaşlan arasında 27 üyesi
bulunan kulüpte çocuklar, satranç, vit-
ray, resim, seramik, fotoğrafçıhk, bilgi-
sayar çahşmalanna katılıyorlar, yiye-
cekleri sandviçleri hazırlıyorlar, bisiklet
onanmını öğreniyorlar, mikroskop, te-
leskop, dürbün, mıknatıs gibi araçlarla
araştmcı yönlerini geliştiriyorlar.
13 yıldır 0-12 yaş grubuna yönelik hiz-
met veren Acıbadem'deki Petek Çocuk
Evi kurucularından Güner Çetinel. Kâ-
şifler Kulübü'nü kurmaya neden karar
verdiklerini ve üyelerini nasıl belirledik-
lerini şöyle anlatıyor:
"Kurulduğumuz 1978 yılından bu ya-
na her yıl, gelen çocuklann üçte biri
farklı çocuklardı. Standart programımı-
zın dışına çıkamadığımız, onlara yöne-
lik eğitim veremediğimiz için bu çocuk-
lara ulaşamıyorduk. Sonra bu konuda
araştırma yapmaya başladık ve merkezi
İngiltere'de bulunan, üstün yetenekli ço-
cuklara yönelik bir kuruluş olan "The
National Association for Gifted Child-
ren'a (NAGC) üye olarak kabul edildik.
Bu kuruluşun özel programını uyguladı-
ğımız Kâşifler Kulübü'ne başvuran ço-
cuklar, okul psikoloğu Kutlu Payaslı
tarafından standart bir zekâ testinden
geçiriliyorlar. Bu test sonucunda, IQ'su
120 ve daha üstü çıkan çocuklar kulübe
alınıycr."
Çocuklar, "Kâşifler Kulübü"ne cu-
martesi günleri 11.00-17.00 arasında ge-
liyorlar ye diledikleri çalışmaya katılı-
yorlar. Örrıeğin saat 13.00'e kadar ayn
ayn odalarda seramik, vitray ve resim
çahşması var ve çocuklar hangisini ister-
lerse onu yapıyorlar, sıkıldıklan anda da
çalışma alanlarını değiştiriyorlar. Birey-
sel çalışma yerine, grup çahşmalanna
ağırlık verilen kulüpte, çocuklann yete-
neklerinin ve ilgi alanlannın ortaya çı-
kanlması amacıyla bir süre sonra per-
formans testi uygulanacak ve ailelere
önerilerde bulunulacak.
Burcu, bütün çocuklar için temiz bir
dünya istiyor, "büyükler sigara içme-
sin" diyor. "Çok güzel bir dünya" düşü
kuran Ceren, "herkesin istediği yaşantı-
yı yaşaması gerektiğine" inanıyor. Em-
rah'a göre "insanlar dalja çok banş için-
de yaşamalı ve dünya, tertemiz cennet
gibi bir gezegen olmalı." Elif, çevreyi
kirletenleri anlayamıyor, "çünkü" di-
yor, "çevrenin kirli olması onlara da za-
rar verir."
Kâşifler Kulübü'nün en küçük üyesi
Tiber 5.5 yaşında. Ama kendisinin 9 ya-
şında olduğunu yazmamızı istiyor. 9
yaşında olursa okula gitmesi gerektiğini
düşünüyor olsa gerek ki "yaşımı 9 yaz"
cümlesinin hemen ardından ekliyor,
"Buraya hem okul hem de yuva denile-
bilir". Tiber, kulüpte neler yaptığını
şöyle anlatıyor:
"Resim. seramik ve vitrayla uğraşıyo-
rum. En çok seramiği seviyorum. Arİca-
daşlanmla oynuyoruz, bazen de küsü-
yoruz."
Selçuk 9 yaşında ve ressam olmak isti-
yor. Arkadaşı Emrah' göre "Selçuk'un
hayal gücü çok fazla ve güzel resim yapı-
yor."
7 yaşındaki Alp, "burada olduğu için
çok mutlu". Çocuklann hemen hepsi
tüm yaşıtlan gibi televizyonda çizgi fılm
izlemeye bayılıyor, ama aralannda daha
çok yetişkinlere yönelik olarak hazırla-
nan "Gün Başlıyor" gibi programlara,
belgesel yapımlara ilgi duyanlar da yok
değil. 8.5 yaşındaki Burcu, özellikle ya-
nardağlan ve denizaltını konu alan bel-
gesel programlan izlemeyi seviyor. "Ak-
tif bir çevreci" de olan Burcu, okul
arkadaşlannın servis aracından dışanya
mandalina kabukları atmalarından,
"büyük"lerin sokağa çöp bırakmalann-
dan yakınıyor. Burcu, çevre korumasına
katkıda bulunmak amacıyla arkadaşla-
nnı bu konuda uyanyor, çevresini temiz
tutmaya çalışıyor.
8 yaşındaki Ceren de en çok çevre ko-
rumasıyla ilgili. Okulda İzci Kolu'nda
görevli ve "çok güzel ve temiz bir dünya-
da yaşamak istediği için büyüyünce de
izci olacak". Ceren'e göre "sokağa çöpü
en çok erkekler atıyor, bazen de kızlar".
Emrah 10 yaşında. "İngilizceyi iyice
öğrenmiş." "Bir an önce kimya öğren-
meye başlamak ve savaşlann olmadığı
yeşil bir dünyada yaşamak" istiyor.
Kutüphane çoğalıyor
• AA (Kouya) • Selçuk
Üniversitesi'ne bağlı fakülte ve
yüksekokullarda açılan kütüphane
sayısının 30"a, bu kütüphanelerdeki
kitap sayısının da 155 bin 564'e
ulaştığı bildirildi. Rektör Prof. Dr.
Halil Cin, kütüphanelerde aynca 9 bin
680 adet dergi bulunduğunu ve son 6
yılda büyük bir geüşme gösteren
kütüphanelerden bugüne kadar 72 bin
kişinin yararlandığını söyledi. Son bir
yıl içinde 17 kitap, 6 dergi olmak
üzere 23 yayın yapıldığını ve 286
yabancı dergiye abone olunduğunu
belirten Prof. Dr. Cin, rektörlük
yanındaki tarihi Küçük Karatay
Medresesi Eyvani'nin restore edilerek
yayın satış bürosuna
dönüştürülmesiyle de 50 günde 2 bin
500 adet kitabın satışının
gerçekleştirildiğini söyledi. Bilimsel,
kültürel, sosyaJ ve sportif faaliyetlere
de büyük önem verildiğini hatırlatan
Prof. Cin, Selçuk Üniversitesi olarak
1991 yıh içinde çeşitli konularda 73
ayn bilimsel toplantı, kongre,
sempozyum, panel ve açıkoturum
düzenlendiğini sözlerine ekledi.
"Törk Ortodontj"
• CUMHURİYET (Ankara) -
Bakanlar Kurulu, 1985 yılında kurulan
"Ortodonti Derneği"nin Türk adını
almasına izin verdi. Çene, diş ve yüz
bozukluklannın tellerle dUzeİtilmesini
konu edinen ortodonti, koruyucu tıp
ve yüz estetiği ile de ilgilenmekte.
Dernek başkanlığına Prof. Dr. lltel
Uzel'in, ikinci başkanlığına da Doc.
Dr. Ayhan Anacan'ın getirildiği Türk
Ortodonti Derneği, ilk uluslararası
kongresini 24-27 Ekim 1992
tarihlerinde tzmir Balçova'da yapacak.
Pansiyona zam
• ANKA (Ankara)- Milli Eğitim
Bakanlığı, ilk ve orta dereceli
okullardaki devlet pansiyonlannın
ücretlerine yüzde 59 ile yüzde 66
arasında değişen oranlarda zam yaptı.
Anadolu ve fen liseleri pansiyonlan
yıllık 2 milyon 350 bin lira oldu.
Batıdaki illeri içeren birinci bölgedeki
illerde 1 milyon 290 bin lira olan
pansiyon ücretleri yüzde 66 artışla 2
milyon 150 bin liraya çıkarıldı. Yatılı
ilköğretim bölge okullan, özel eğitim
okullannın ikince kademeleri,
ortaokullar. genel ve mesleki teknik
liselerileçok programlı liselerin
pansiyon ücretleri de 1 milyon 440
liradan 2 milyon 300 bin liraya
çıkanldı.
Ali Alagcz yaralandı
• İstanbul Haber Servisi - Türk
pop müziği sanatçısı ve dişhekimi Ali
Alagöz, önceki gün geçirdiği trafik
kazası sonucu ağır yaralandı.
Sanatçıya perşembe günü, Bostancı
Şenesenevler Emin Ali Paşa
Caddesi'nde, karşıdan karşıya geçmek
isterken, Taner Ayyıldız yönetiminde
bir minibüs çarptı. Kaburgaları
kırılan ve akciğeri zedelenen Alagöz,
Haydarpasa Göğüs ve Damar
Cerrahisi Hastanesi'ne kaldırılarak
tedavi altına alındı.
Erkekler} dövmeym
• AA (Zürih)- İsviçre'de yapılan
araştırmalarda eşi tarafından dövülen
erkeklerin sayısının, kadınlardan daha
fazla olduğu ortaya çıktı. İsviçre'de
yayımlanan Annabelle adlı derginin
817 kişinin katılımıy la gerçekleştirdiği
araştırmada, erkeklerin yüzde 19'unun
eşleri tarafından dövüldükleri
belirlendi.
Fransa^lan hibe
• tstanbul Haber Servisi - Içme
suyu dağıtım sisteminin
geliştirilmesini hedefleyen "Matematik
Modelin Güncelleştirilmesi Projesi"
protokolü İSKİ ile Fransız hükümeti
tarafından görevlendirilen Sogreah
fırması arasında imzaJandı. Protokol
gereği Fransız hükümeti ISKl'ye 900
bin dolar hibe edecek. İstanbul su
dağıtım sisteminin mevcut su
gereksinimi ve yöresel dağıhmını
tahmin etmek, bu gereksinimi
karşılama derecesini sayısal olarak
beürlemek, mevcut dağıtım sisteminin
işletme ve programlanmasında
kullanmak üzere geliştirilen proje, üç
pilot bölgede uygulamaya konulacak.
MITING
İŞKENCE VE İNFAZLARA
SON!
KAYIPLAR BULUNSUN!
MİTİNGİNDE BULUŞALIM
TERTİP KOMİTESİ ADINA
Avukat
AHMET DÜZGÜN YÜKSEL
Gün : 1 Şubat 1992 Cumartesi
Saat : 12.00
Yer : Abidei Hürriyet Meydanı Şişli
BAKICI ARANIYOR
8 yaşındaki kız çocuğuna 15.00 - 19.00 arası arkadaşlık
edecek bayan aranıyor.
el: 349 64 78
527 01 53
350 37 31
SOL
KEMALİZME
BAKIYOR
ROPORTAJ
Levent Cinemre • Ruşen Çakır
Mete Tunçdy • Levent Köker • Taha Parla •
Kürşcrt Bumin • Asaf Savaş Akaf • Şifin Tekeli
• Murat Belge • Ertuğrul Kürkçü • Sevfi
Öngider • Metin Çulhaoâlu • Cemal Yardıma
• Anmet İnsel • Aydın ÇuDukçu.
siyahbeyaz
M E T İ S G Ü N C E L
Metis Yayınlan, Başmusahip Sok. 3/2, Cağaloğlu/istanbul
TMMOB MADEN MÜHENDİSLERİ
ODASI 33. OLAĞAN GENEL
KURULU DUYURUSU
TMMOB Maden Mühendisleri Odası 33. Genel Kurulu
15-16 Şubat 1992 günleri 10.00-17.00 saatleri arasında Oda
Merkezinde (Selanik Cad. 19/3 Kızılay-Ankara) adresinde ya-
pılacaktır. Bu toplantıda yasal çoğunluk sağlanamaz ise, ikinci
toplantı 22 Şubat 1992 günü Türkiye Odalar ve Borsalar Bir-
liği Konferans Salonunda (Atatürk Bulvan No: 149
Bakanlıklar-ANKARA), Seçimler 23 Şubat 1992 günü Mimar
Kemal İlkokulu'nda (Yüksel Cad. No: 18 Kızılay-ANKARA)
yapılacaktır.
YÖNETİM KURULU
GÜNDEM
1. GÜN
1. Açılış
2. Başkanlık Divanı Seçimi
3. Saygı Duruşu
4. Anıtkabir'e Çelenk Koymak için 5 Kişilik Heyet Seçimi
5. Açış Konuşması ve Konuk Konuşmacılar
6. Komisyon Seçinıleri
7. Yönetim ve Denetim Kurullan Raportannın Okunması \e
Tartışılması.
8. Yönetim Kurulunun Aklanması
9. 1992 ve 1993 Bütçesinin Görüşülmesi ve Oylanması
10. Mesleki Sorunların Tartışılması, Dilek ve Öneriler
11. Adayların Belirlenmesi
12. Kapanış
2. GÜN
13. Seçimler
Gurbetçi çocuktan
kiıiı öziir dile>ecek?
AA (Bonn) - Troisdorf kentindeki Öğrenme
Özürlüler Okulu'nu ziyaret ederek okul yöne-
ticilerinden bilgi alan Onur Öymen'in bu ziya-
retine Alman Eğitim Bakanlığı yetkilileri ve böl-
ge eğitim müdürlükleri de katıldılar.
22'si Türk olmak üzere 102
özürlü öğrencinin eğitildiği oku-
lu gezen ve dersleri izleyen Bü-
yükelçi Onur Oymen, daha son-
ra eğitim bakanhğı yetküileri ve
okul yöneticileriyle yaptığı top-
lantıda, bu tür okııUara giden
Türk çocuklannın "geri zekâlı"
olmadıklarını ve lisan yetersiz-
liğinden bu okullara gönderil-
diklerini söyledi. _
Almanya'daki genel rakamla-
ra göre her bin Alman çocuktan
20'sinin, her bin Yunanlı çocuk-
tan 21'inin öğrenme özürlüler
okuluna gönderildiğini, genel
oranın binde 20 civannda oldu-
ğunu belirten öymen, Türk ço-
cuklannın ise binde 46'sımn bu
okullara gittiğini ve bu farklılı-
ğın endişe verici olduğunu vur-
guladı.
Onur Öymen, çocuklann çok
küçük yaştan itibaren egitilme-
leri gerektiğini, bu konuda aile-
lere ve velilere büyük görev düş-
tüğünü belirterek, Alman eği-
timcilere ve resmi makamlara iş-
birliği teklifinde bulunduğunu
açıkladı. özürlü kabul edilen
Türk çocuklann nonnal eğitim
sistemine sevkedilmesi için pro-
jeler üzerinde çahşıldığını ve bu
projelere Almanlann da deste-
ğinin istendiğini bildiren öy-
men, çocuk yuvalarının sayısı-
nın^ arttmlacağını ifade etti.
Büyükelçi öymen, Almanya-
daki velileri uyararak çocuklan
özürlüler okullanna gönderilen
velilerin Türk makamlara bilgi
vermeleri halinde, çocuklara ye-
niden test yapılmasında yardım-
a olunacağını duyurdu.