23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
19 ARALIK1992 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA YURTHABERLERI 13 5 kattı inşaat çöktü •TRABZON(AA)- Trabzon|da Ahmet Türk'e ait Türk İnşaat Firması tarafından tanjant yolu •izerinde inşa edilmekte olan ) katlı lOdaıreli bına, zemininin suyla yumuşaması ve kayma meydana gelmesi üzerine dün sabah çöktü. SamsunEğitim-İş açıldı •SAMSUN (Cumhuriyet)- Kısa adı Eğıtım-İş olan, Eğıtim İşkolu Kamu Görevlıleri Sendikası Samsun Şubesi, idaremahkemesınin verdiği karar üzerine açıldı. Eğıtim-İş Sendıkası'nın Samsun Şubesi'ni kurmakla görevlendirilen.YusufZıya Oztürk, İsrafıl Üçler, Hıdır Kara, Nur Kartal, Melahat Odabaş, Orhan Canlı ve MustafaÖzgür 18 Mayıs 1992 tarihinde Samsun Valiliği'ne yaptıklan başvurulannı valilik, "Memurlar sendıka kuramaz" dıye kabul etmeyince, bu kez kuruluş başvurusunu ıçeren evraklar posta ile gönderilmiş ve sendika da 20 mayıs günü düzenlenen bır törenle açılmıştı. Eğıtım-İş Sendikası Samsun Şubesi aynı gün valilik emriylepolis tarafından labelası da ındinlerek kapatılmış ve kuruculan hakkında da Cumhuriyet Savcılığfna suç duyurusunda bulunulmuştu. GürcütuıHst yakalandı • SAMSUN (AA)- Samsun'da bir süre önce misafiri olduklan Kaportacıyı öldürdükten sonra ülkclennc kaçan iki Gürcü turistten biri, Türkiye'ye yeniden giriş yapmak isterken yakalandı. Samsun'da bır süre önce misafirolarak geldıkleri kaportacı Yusuf Dedecanoğlu'nu (59), bıçaklayarak öldürdükten sonra Gürcistan'a kaçan 2 Gürcü turistten, Aftandil Abeslamizde. Sarp Sınır Kapısı'ndan giriş yaparken, bır ihban değerlendıren cinayet masası ekiplerince yakalandı. Marmarts'tehalk sağlığı tehlikede • MUĞLA (Cumhuriyet) - MuğlaTabibOdası.sel felakeünin izlerinin silinmeye çalışıldığı Mamnaris'te incelemelerde bulundu. Yapılan incelemelerden sonra açıklamada.bulunan Tabib Odası Başkanı Op. Dr. Osman Gürün, Devlet Hastanesı ile Merkez Sağlık Ocağı'nın çalışamaz halde bulunduğunu söyledi. Dr. Gürün, "Merkez Sağlık Ocağı tamamen çalışamaz durumda. Devlet Hastanesı'nde ise kalorifer dairesi, mutfak ve önemli bazı ünitelerçalışmıyor. Bir an önce gerekli ödenek sağlamp hastane ve sağlık ocağı eski haline getirilmeli" dedi. Xonya'ıta intihar • KONYA (AA) - Konyada evli ve üç çocuk babası olan bir kişi ıntıhar etti. Alınan bılgıyegöre. Armağan Mahallesi'nde oturan Sedat Apaydın (36) tanm ilacı içerek yaşamına son verdi. Olaya nöbetçi Cumhuriyet Savcılığı'nca el konularak soruşturmaya başlandığı bildirildi. Akaryakıtta tıile • ERZİNCAN (Cumhuriyet)- Erzincan emniyet müdürlüğü'nce tüm petrol istasyonlannda saülmakta olan benan ve mazot örnekleri alınarak tahlilleri yaptınldı. 17 akaryakıt istasyonu ve 2 tankerden alınan örnekler KaradenizTeknik Üniversitesı Kımya Bölümü laboratuvannda tahlil ettirildi. Emniyet Müdürü Sülayman Şahm yaptığı açıklamada. "Yaptığımız tahliller sonucu Erzincan'da normal akaryakıt satan bayi yok gibi. Alınan örneklerde petrol içerisinde toluen. hekzan kanşımlan bulunduğu. parlama noktalannın standart dışı olduğu saptandı. Standart dışı akaryakıt sanat ^tasyonlar hakkında gerekli yasal işlem yapılacaktır" dedi. Adana'da yangın • ADANA (AA) - Ziyapaşa Mahallesi'nde bir battaniye imalathanesinde çıkan yangın heyecan yaratü. 672 Sokakta bulunan Ruhi Dcğan ve Cahit Alünok"a ait henüz bilinmeyen bir nedenle çıkan yangın, olay yennc gebn itfai\eekiplerince kontrol alüna alınarak kısa sürede söndürüldü. Ipek Yolu üzerinde körfez krizi ve terör yüzünden esnaf kapısına kilit vurdu Dükkaıı gitti tezgah seyyarEMEL GÜL Körfez krizi ve terör nede- niyle İpek Yo- lu'ndaki hare- ketliliğin sıfıra ınmesinden sonra bu yol üzerinde kuru- lu bulunan küçük sanayi site- sindeki bın kadar oto-elektrik- çisi, lastıkçi. kaportaa, oto bo- yacısı, tamırci, lokantacı esnafı dükkanlannın kapısına kilit vurdu. Küçük Sanayi Sitesi esnafı- nın çalışamaz hale gelmesinin Gaziantep ekonomisine zaran yılda 2-3 trilyon cıvannda tah- min ediliyor. Maliye Bakan- lığı'ndan talep edilen düşük fa- izli kredi ise reddedildi. Esnaf, kapattığı ışyerlennı depo ola- rak kıraya vermeye başladı. Bu olaylardan etkilenen nakliyeci- ler ve şoförler ise Habur Sınır Kapısfndan gıda maddesi gö- türüp. mazot getirmek için am- barcıya üste para veriyor. Gaziantep Esnaf ve Sanat- karlar Odası Birlıği Başkanı Ökkeş Özpolat, küçük sanayi sitesi esnafı ve Gaziantep'tekı diğer küçük esnafın ıçınde bu- lunduğu durumu şöyle anlattı: ' Gaziantep'te son yıllarda BİR ZAMA.NLAR - Çok değil birkaç yıl önce Gaziantep'te İpek Yolu'na açılan hercaddede yoi boyunca oto tamircisi, kaloriferci, lastikçi, bobinajcı, lokantacı vardı. Bölgedeki teröre Körfez krizi deekknince esnafşimdi eski günlerini araroldu. (Fotoğraf: CUMHURİYET) bu kadar seyyar satıcı olmadı. kendı mesleklerini dükkanla- keş Özpolat, "Buranın ınsanı İşyerleri kapanan esnaf sokağa döküldü ve seyyar satıcılık ya- pıyor. Sokakta sobacıdan, mangalcıdan tutun konfeksi- yoncu, kolonyacı. ayakkabıa, deterjancı her meslek dalından seyyar satıcı var. Bunlar ışye- rinden ekmek kazanamıyor. nnda sürdüremıyor. Pasaj ka- pısında kestane satan. mısır sa- tan. sigara satanlar var." Küçük Sanayi Sıtesi'nın baş- langıcından Habur Sınır Ka- pısı'na kadar olan yol üzerinde- ki işyerlerinin kapanmış du- rumda olduğunu anlatan Ök- istihdam yaratıp devlete karşı sorumluluğunu yenne getiri- yordu. Küçük sanayi sitesinde- kı 2 bın 350 işyerinden şu an bıni kapalı. Gaziantep'te bu yıl içerisinde bin 177 kişi işini terk ettı. Bizim açımızdan bu büyük bır rakam. En çok. yol boyun- daki oto tamircısı. kalonfercı. lastikçi, bobinaja, lokantacılar kapandı" diyor. Ipek Yolu üzerindeki esnaf Körfez krizınden sonra belinı doğrultamamış ve esnafın dev- lete bir trilyonu bulan vergi bor- cu da ertelenmemış. Şu anki du- rumun Gaziantep ekonomisine yılda en az 2-3 trilyon zaran ol- duğu belırtiliyor. Bölgedeki son durumu Ökİceş Özpolat şoyle özetlıyor: "Gaziantep Güney- doğu'dakı 25 ilın Paris'i. Urfa'- dan Kars'a bütün kentler bura- dan alışveriş ederdi. Her şeyini; giyim eşyasını. ayakkabıyı, yağı buradan alırdı. Doğu ile yapılan ahşverişe de terör engel oldu Gıda maddesi göndereceğız adı altında bir kamyonun yükünü 10 kamyon paylaşıp buradan mazot alıp gelmek için bır ton yükle öbür tarafa geciyor kam- yoncular. Eğer yük varsa am- barcıya üste para veriyor. Ha- bur Kapısı Bırleşmiş Milletler'in karan ile kapandı, onun ka- ranyla açılır. Kapı, kaçak ola- rak kısmen açık. Zamanın baş- bakanı Mesut Yılmaz bıraz iş- güzarlık yaptı. Herkesten evvel doğu kapısını kapattı. Biraz ta- viz koparabılırdı. "Bu kapı ka- panırsa. bu esnafın hab ne ola- cak Bu esnafın güvencesinı ve- nn' dıyebılırdi." 8 il ve 58 ilçe belediyesinde çalışan 6 bin işçinin ücret alacaklan 70 milyara ulaştı Güneydoğıı'da belediye işçisi alacağım istiyor Hükümeti eleştiren belediye başkanlan ANAP döneminin mumla arandığını söyleyerek, "Koalis- yon hükümetiyle birlikte ekonomik durumumuz gün geçtikçe bozulmaya başladı. İşçilerimize düzen- li ücret ödeyemeyecek hale geldik. Tabii bu durum hizmetlerimizi de aksatıyor. Hizmetlerimizin aksa- ması nedeniyle de halktan büyük tepki alıyoruz" diye konuştular. OSMAN YILDIZ Güneydo- ğudaki beledı- yelerde çalışan 6 bin işçinin ücret ve sosyal haklanndan doğan alacak- lan 70 milyara ulaştı. İşçi ala- caklannın ödenmemesi nede- niyle beledıyelerin altyapı hiz- metlenni tam anlamıyla yerine getiremedıkleri belirtildi. Güneydoğulu belediye baş- kanlan. cari giderleri bile karşı- layamayacak dürumda olduk- lannı söylediler. ANAP'lı Bat- man Belediye Başkanı Ataullah Hamidi ve bağımsız Nusaybin Belediye Başkanı Müslim Yıldmm, hükümetin özel am- bargosuyla karşı karşıya olduk- lannı ileri sürdüler. Diyarbakjr, Siirt. Mardin, Hakkari, Batman. Bıngöl, Muş ve Şırnak illen ile bu illere bağlı 58 ilçe belediyesinde çalışan 6 başkanlan ANAP döneminin mumla arandığını söyleyerek, "ANAP iktidan döneminde durumumuz daha iyiydi. Ba- kanlıklardan süreklı destek alı- yorduk. Koalisyon hükümetiy- le birlikte ekonomik duru- mumuz gün geçtikçe bozulma- ya başladı. İşçilerimize düzenli ücret ödeyemeyecek hale geldik. Ta- bii bu durum hizmetlerimizi de aksaüyor. Hizmetlerimizin ak- saması nedeniyle de halktan büyük tepki alıyoruz" diye ko- nuştular. Kent ve ilçe belediyelerinin bu sorunu özellikle temizlik. kanalizasyon ve ulaşım hızmet- lerinde büyük sıkıntılann ya- şanmasına neden oluyor. İçme suyu sorununun çözümlenme- mesi nedeniyle yurttaşlarla be- lediyeler arasında tartışmalar sürüyor. Yurttaşlar, "İşçilerle belediyeler arasındaki anlaş- mazlık halka ödetiliyor. Şika- yetlerimiz dıkkate alınmıyor. Belediye yöneticileri işçilerle aralanndaki sorunu bır an önce bin işçinin ücret ve sosyal hak-' çözümleyip yerel hızmetleri ye- lardan doğan alacaklan 70 mıl- rine getinmelidirler" diye ko- yar lirayı buluyor. nuştular. Hükümeti eleştiren belediye Belediyelerin işçi ücretlerini Müslüm Yıldırım ödeyemediği için halka karşı sorumluluğunu yerine getire- mediklerini savunan Diyar- bakır Belediye-İş Sendikası yö- neticileri. "Ayiardır ücret ala- mayan işçidc çalışacak moral kalmadı. Bu koşullarda işçıden hizmet bekienemez. Belediye başkanlan kendı maaşlannı artırarak alırken ışçilerin maaş- lan ve sosyal haklardan doğan alacaklan nedense ödenmıyor. Bölgemizdc çalışan yaklaşık 6 bin işçinin belediyelerden ala- cağı 70 milyar lirayı buldu. Bu gidişle işçi alacaklan daha da artacaktır'" dedıler. Güneydoğu'daki il ve ilçe be- lediye başkanlan, içinde bulun- duklan sorunlu durumu şöyle anlattılar Mardin Belediye Başkanı Aydın Saraçoğlu (SHP): "Bele- diyeler zor koşullar altında hal- ka hizmet götürmeye çalışıyor. Gelırlenmiz kısıtlı olduğu için büyük sıkıntılaryaşıyoruz. İşçi- Sebahattin Kaya lere 5 milyar lira borcumuz var. İşçılenmize 2 aylık maaşı ve 6 aylık fazla mesai ücretlerini ha- len ödeyönemiş durumdayız. Hükümet belediyelere yeni gelir kaynaklan yaratmalıdır." Bingöl Belediye Başkanı Se- lahatıin Kaya (SHP): "Mevcut yasalann belediyelere sunduğu olanaklar çok yetersız. Cari harcamalan bile karşılayamı- yoruz. Belediye-İş Sendikası iş- Çİlerin 100 milyon lira alacağı için bizi icraya verdi." Batman Belediye Başkanı Ataullah Hamidi (ANAP): "ANAP iktidan döneminde dunımumuz daha iyiydi. Çeşitli projeler için bakanlardan des- tek alabiliyorduk. Koalisyon hükümetiyle birlikte ekonomik durumumuz giderek kötüleşi- yor. İşçi ücretlerini beledıyeye ait gaynmenkulleri satarak karşılıyoruz. Koalisyon hükü- meti sanki ilimize özel ambargo koymuş. Hiçbir yardım alamı- Bedirhan Mercan yoruz." Nusaybin Belediye Başkanı Müslim Yıldınm (Bağımsız): "Çok büyük sıkıntılar yaşıyo- ruz. 1991 yıbna kadar hükümet mahallı idareleri güçlendire- ceğiz diye vaatlerde bulunuyor- du. Bu ve benzeri demokratik reform vaatleriyle işbaşına ge- len koaiisyon hükümeti, vaatle- rini yerine getirmediği gibi bele- diyelerin var olan gelirlerini de kısıtladı. Memurlara 2, işcilere de 7 aydır maaş veremiyoruz. Işçile- rin 7 milyar lira alacağı var. Be- lediyelerin yatınm yapabümesi için hükümetin kesintilerden vazgeçmesi, ek kaynaklar sağlaması şart." Derik Belediye Başkanı Beri- han Mercan (SHP): "İller Ban- kası'ndaki belediye payının yükseltılmesı gerekir. Mevcut gelırlerle değil yatınm, cari har- camalanmızı bile karşıla- yamıyoruz." Selden etkilenmeyen tek bölge, kaleçevresindeki eski kenti oluşturan Tepe Mahallesi Tepe Mahallesi, Marmaris^e tepeden bakıyor •V OKTAY EKİNCİ Mar- maris'i tanıtan ^—^^Marmans " ^ / ^ \ hemen tüm kart- postal ve broşür- lerde, Günnücek'in ormanlık yamaçlanndan "eski kente" bakışı yansıtan fotoğraflar yer alır. Bu bölge, tarihi Marmaris Kalesi'ni sarmalayan ve kalenın bulunduğu tepe- den denize doğru inen merdivenli dar sokaklarla kurulmuş. kentin özgün mı- marisini de yansıtan "Tepe Mahallesi"- dir. Tepe Mahallesi gerçek Marmaris'tir. Eski limanı çevreler; tüm evleriyle deni- ze "yukandan" bakar ve Yalancı Bo- ğaz'dan Turunç açıklarına, oradan da Armutalan ve Beldibi yamaçlanna dek, geniş bir doğa panoramasını beş yüz yıl- dır "gururla" seyreder. Son sel felaketinin ardından, Tepe Mahallesi bu kez aynı "gururunu", sel- den etkilenmeyen "tek bölge'.' olarak yaşıyor. Marmaris'ın yeni gelişen ve sözde "modern" yapılanyla çağdaş kentleşmenin "planh" mahallelen şimdı enkazlannı temızlemekle uğraşırken. gerçek Marmaris'in şanslı sakınleri, hemşerilerine yardıma koşuyor. Yağmurla "sadece" yıkanan eski so- kaklannı ve tarihi evlerini ise arada sıra- da yüzünü gösteren Ege güneşi kurutu- yor. Anadolu'daki tarihsel kentlere bakıldığında, hemen tümündegözlenen ortak özellik, "doğal dengeyle uyumlu ve doğaya saygılı bir yerleşme düzeni içersinde kurulmuş olmalandır. "İmar planı" gibi bilımsel bir olanağı henüz kullanamayan eski insanlar. kentlerini önceliklcyamaçlarakurdular. Sonra da tarımsal değeri olmayan topraklara yayıldılar. Ovalan ve hele 'DOĞANINfMİKAMI- „ . . ,_ .._. ,...._ okkı Ekoky, Mannaris'te gözükara çıkara yapdaşmadan sanki intikam aktM Fotoğraf: ÜMİT OTAN) men hiç dikkate alınmıyor. İmar plan- kisi oldu. Ekoloji. gözükara çıkarcı ya- lan. kentle doğa arasında saygılı bir ıliş- yamaç sulannın derelere dönüştüğü düzlükleri kesinlikle işgal etmcdıier. Böylece, yağmuru ve seli, "felaket" ola- rak değil, "bereket" olarak karşıladılar. Muğla'da, Milas"ta. Bursa'da, Kütah- ya'da ve Mdimaris>'te de bu hep böyle oldu. Anadolu ınsanının yüzlerce ve binlerce yıllık zcngın deneyimıyle olu- şan böylesi bır kcntleşme geleneğı, gü- nümüzün "planh kentlcşmesinde" he- ğ yg ş kinin kurulmasına yönelik değil, sadece "doğanın parsellenmesi" amacıyla yapılıyor ve şimdi Marmaris, bu uy- garlık dışı amaçlann dramatik "şoku- nu" yaşıyor... Denebilir kı son x:l felaketi, doğanın, kendisini önemsemeyen ve "yok sayan" kentleşme anlayışına karşı ılk ciddi tep- j g ç pılaşmadan sanki intikam aidı. Ama doğa, kendisine saygılı tarihsel mahalleye de karşı saygısını göstcrdı. Eminim ki Kalcnin çevresındc kurulan Tepe Mahallesi. "aşağılarda" olanı bi- teni şaşkınlıkla ızliyor ve plancıkınn ar- tık. larihsel kcntlerdekı yüzlerce vıllık deneyime. Anadolu"daki ycrleşmc gcle- neklcrine dıkkaı etmelerıni beklıvor. ERZİNCAıNLI DL A EDIYOR Sismografimız yok depremolmasın • Bu yıl meydana gelen ve 654 kişinin yaşamım yitirdiği deprem felaketinden sonra anzalanan sismograf cihazı altı aydır tamirde bekliyor. bır monitöre bağlanacak olanCANER ÇOĞAY y e n j ^ ^ Martta bü- Kandılli Rasathanesi'nedebil- yük bır dep- gi ulaştıracaktır" şeklinde ko- k nuştu. Valı Yazıcıoğlu, "yeni sis- f ih 1993" ilk rem p felaketi yaşanan Er- ğ y zincanda, sis- mograf cihazının 1993"ün ilk mograf cihazı aylannda Erzıncan'a montajı- yok. Haziran nın yapılabileceğinı umduğu- ayında bozu- nu" söyledi. lan ve tamire gönderilen sis- Kentte sismograf cihazının mograf cihazının henüz tamir olmaması hakkında görüşleri- edılmedıği gibi bir yenisinın de ni aldığımız Erzincan Belediye alınmadığı belirtiliyor. Başkanı Talip Kaban ise bu Deprem kuşağında bulunan konuya dikkat çektiğimize se- Erzincan ıçın böylesine önemli vındiğini belırterek. "Bu konu- bir cihazın bulunmaması, va- daşımdiyc kadar hiçbir bılgım tandaşlann lepkısine neden yoktu. Erzincan gibi bir yerde oluyor. Konu hakkında görüş- sismograf mutlaka bulunmalı- tüğümüz Erzincan Meteorolo- dır. Acilen bunun alınması ve ji Müdürü Orhan Yücesan, 13 bu konuya duyarlılık gösteril- Mart 1992 depreminde çalışır mesi gerekir" diye konuştu. konumda olan cihazın tamirde Yaklaşık dokuz ay önce ya- olduğunu belirıerek, "1983 şanan deprem felaketinin acı- depremınden sonra istasyonu- lan henüz soğumayan Erzin- muza bır sismograf cihazı alın- can halkı da korkulannı dile mıştı. Ancak bu haziran ajın- getınyor ve "Şimdiye kadar da bozuldu ve Boğaziçı Ûni- önlem alınmamasının sonuçla- versitesi Kandilli Rasathanesı nnı en aa şekılde yaşadık. Deprem Araştırma Enstıtüsü'- Bundan sonra yetkililerden ne tamire gönderildi. Ancak daha duyarlı davranmalannı bugüne kadar gönderilmediğı bekliyoruz" diyor. gibi teslim günü hakkında da Erzincan Eğitim Yüksek bir tarih veremediler" dedi. Okulu Müdürü Prof. Dr. Mu- Erzincan Valisi Recep Yazı- harrem Gülery üz, "Ben bir zi- aoğlu yeni bir cihaz geleceğını raatçi olarak ılk önce ve genel kaydederek. "Sismograf ciha- anlamda meteoroloji biliminin amızın olmadığı doğru. An- çok çeşitli başka bılım dallannı cak Kandilli Rasathanesi bu ilgilendirdiğini vurgulamak is- süre içinde bana verilen bilgile- terim. Bunlardan yer sarsıntı- re göre hangi ülkeden ve ne lan ile ilgilenen bilim dallannın marka olduğunu bilmediğım en önemli aletlennden biri daha modern bir deprem öl- olan sismografcihazının şu an- çüm cihazı ithal etmiştir. Bu ci- da Erzincan'da mevcut olma- haz için bir yer tahsis ettik. ması çok büyük bir noksanhk Yine bana ulaşan bilgilere göre sayılır" dedi. 6 Zehir çekme ağam sabır çek kıutul 9 MEHMET FARAÇ Bıhm adamlan ne der. nasıl dü- şünürler bile- miyoruz, ama yıllann "tes- pih tıryakisı" Osman Kaya. tıryakılenn siga- rayı bırakmalan ıçın tespihc başlamalannı önenyor. Kah- vede, çarşıda, nerede kımi gör- se sigara içerken. hep aynı lafı edıyor: "Zehır çekme ağam, sabır çek kurtuL" Tanhı Şanlıurfa çarşısında 15 yıldır tespih satan 62 yaşın- daki Osman Kaya, satüğı ma- lın tıryakisi. tath bir ihtiyar. Tespihıyle olan ilişkisini "tir- yakilik" olarak değerlendiren Kaya. geçım aracından "her derde deva ilaç" gibi söz edı- yor: "İnsanlar yüzyıllardır tespih çekerek sinirlerinden annıyor. sabırlı oluyorlar. Sıkıntılannı bir kenara atıyorlar. Daha gü- zeli de nargile. sigara gibi kötü ahşkanlıklanndan uzaklaşı- yorlar. Herkese tavsıye ede- rim. Ben çok rahatım." Osman Kaya, tarçın tespih- lenn 2 milyon. kehribar tespıh- lerin ise I milyon iiraya kadar satılabıldiğıru, ancak en pahalı tespihin ise panzer taşından yapılan olduğunu söylüyor Kaliteli lespihlerin çok öncele- ri Çin'den getirildiğini belırten Osman Kaya, "tespih işine de teknoloji kanştığım" belirte- rek şöyle yakmıyor: "Tespih sigara gibidir. Bir başlarsanız. kolay kolay bıra- kamazsınız Ama sigaranın Osman Kaya sattığı malın tir- yakisi tatlı bir ihtiyar panzehıridir. İnsanın nargile- den, sigaradan uzaklaşabilme- si ancak tespihle olur. Doktor- lar o kadar uğraşıyorlar, ama başanlı olduklannı söylemek mümkün mü, pek'değij. Şimdi- kı tespihlenn çoğu İstanbul malı. yani plastık. Bu tespih çe- kilirken tane pek zevk vermez. Çekeceksiniz Alman bağasını, kehriban, tarçını. gör bakalım insanda sinir kalıyor mu kal- mıyor mu?" Osman Kaya, işini hobi ola- rak yapıyor. Hem vakit öldü- rüyor hem de tespih tanelerine uzanan sabır nağmelerini mı- nldanıyor: "KıyTnetıni bil, eyi tespihtir, sıkıntı atarsın.." Öğretmen Gök, I.A.'yı suçladı DenizlFde dayak tarbşması sürüyor ÖMER VTRTSEVEN Denizlı Lı- sesi öğrencile- ri bir süre önce İ.A 'yı arkadaşlan- nın gözü önündc tek- me tokat dö- ven İnkılap Tarihi öğretmeni Mehmct Gök'ü protesto etti- ler. Denızli Lisesi gergin günler yaşıyor. Bir süre önce lüm ar- kadaşlunnın gözii önunde Mehmct Gök larafından dö- yülen 6 Edebıvat L oğrencisı İ.A. olayını proıesto cdcn lisc öğrencileri Mehmet Gok'le dayağj tartıştılar. Derslerine girdıği 6 Edebryat N öğrencileri larafından "Oğ- reımcnım bcni de döv". "Da- >ak ccnnotıen gkmadır" ya/ı- lanyla karşılanan Mehmet Gök. öğrencilere "Neden böy- le yapıyorsunuz? Zaten benim moralim bozuk" demesi ii/eri- ne öğrencilerle öğretmen ;ı:'a- sında "dayak" konusunda tartışma çıktı. Öğrenciler, dayağa karşı ol- duklannı. cezanın dayakîa vc- rilmesinın de yanlış olduğunu Mehmet Gök'e anlattılar. Mehmet Gök de yaptığı ko- nuşmuda kendisinin suçlu ol- madığını, tüm suçun İ.A.'da olduğunu vc olayın gerektiğin- den dc fazla abartıldığını söy- lcdıği öğrenıldi. İnkılap Tarihi öğretmeni Mehmet Gök. öğrencilerle tartışlıktan sonra sloganlann yazılı olduğu kağıtlan alarak ınüdüre şikayete gitti. Ancak daha sonra araya giren öğret- mcnlerin ısran sonucu şikayct- linden vazgeçti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear