Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 13ARALIK1992PA2AR
14 HABERLER
Bu nefret nereden geliyor? TİSK'in hedefi Moğultay
Dış Haberler Senisi - Stern
dcrgisi. Türklerleda/lakları ay-
nı masaya oiurıiu. Türklcr ve
dazlaklar korkuyu. şiddcii ıar-
tıştı. Kimi okıılda aynı sınıfia
okumuşlu. Birbirlcrini tanıyor-
lardı.
Türk: Biz birbirimizi iyi lanı-
yoruz. Aynı okula gittik. Scn
benim sınıfımdaydın. Sana so-
ruyorum Michacl: nasıl oldıı da
birdazlak oldun1
.' Bu kin vc nef-
ret ncredcn gcliyor? Son Türk-
lcrle sıkça beraber olurdun.
Hatta bcrabcrcc tutbol maçları
yapardık.
Dazlak: Okul zamanında öy-
lcydi. Ama ncfrct hcr/aman bir
şekildevardı.
Türk: Ama nasıl olııştu? Sa-
na bir şcy mi yapıılar. dövdülcr
mi?
Dazlak: Burada. "Che-
ycnnc"de başladı. Diskoda.
Burada sizlerden dayak yemiş-
tim.
Türk: Oraya daha çok Lü-
beek'tcn gclirlerdi. Mölln'dcn
kinıinlc sorunun vardı ki?
Dazlak: Ahmcı ve Faruk'la.
(Kundaklama olayında öldü-
rülcn Bahidc Arslan'ın oâulla-
n).
Sıcrn: Türklcrc karşı olan
ncfrct son zamanlarda artiı nıı?
• Türk: Aslında artmadı. Kimi
küçük çatışmalar oldu amu bu-
nun poliıikayla ilgisi yokıu.
Dazlak: Bana kölü bir şey
söylediğinde. bcn de ona karşı-
lık verdiğimde kavga edcriz. Bir
hafta sonra da her şcy unutulur:
o kadar.
Slern: Pcki Almanlar arasın-
da yabancılara yönelik saldır-
ganlığın arttığı aörüşündc misi-
niz?
Dazlak. Bencc cvct. Ama bu
Hileli
benzinciye
teşhir
Ekonomi Senisi - Devlet. bir
yıldırsürcn hileli akaryakıt vur-
gununa sonunda engel olmaya
karar vcrdi. Hazine ve Dış Ti-
carct Müsteşarlığı. önümüzde-
ki hafia benzin ve motorine
kanştınlan ucuz kimyasal mad-
dclerin ithalatına uygulanan
fonu yükseltecek. Böyİece "sol-
venı lürü" olarak sınıflanan
kimyasal katkı maddelerinin
malıyeti pahalı hale gelecek ve
normal akaryakıt ürünlerine
kanştırarak tüketicıyi kandır-
mak kârlı olmaktan çıkacak.
Mali polis de akaryakıt sahte-
kârlığı yaparken yakaladığı
benzin istasyonlarını teşhir ede-
cek.
Akaryakıt ve oıomotiv sek-
tör temsildlerinin. benzin ve
motorine eklenen solvent gru-
bu katkı maddelerine fon uygu-
lanması doğrultusundaki baş-
vurusunun değerlendirildiğini
ve önümüzdeki hafta bu konu-
da bir karar alınacağını belirten
Hazine Dış Ticaret Müsteşar
Yardımcısı Ömer Demiriz. geti-
rilecek fonla bu katkı maddele-
rinin fıyatının benzin seviyesine
çıkartılacağmı söyledi.
Pctrol Crünlen İşverenler
Sendikası ve Türkiye Akarya-
kıt Bayileri Petrol ve Gaz Şir-
ketleri İşverenlen Sendikası
yetkilileri hileli benzin olayını
önlemenin tek yolunun solvent
türü katkı maddelerine fon uy-
gulanması olduğunu belirterek.
bunlann ithalatının normal
akaryakıl ürünlerine göre yan
yarıya ucuz olduğunu şöyle
açıklıyorlar:
"Akaryakıta uygulanan ver-
gi. resim ve fonlann oranı. sü-
per benzinde yüzde 158. normal
benzinde yüzde 157. motonnde
ise yüzde 138. Katkı maddeleri
ithalatçılan ve sanayi kuruluş-
lan bu maddelen ise. gümrük
ve KDV ödeyerek akaryakıtın
yan fiyatına Türkiye'ye getiri-
yorlar."
Bu yüzden sözkonusu katkı
maddeİerinin genel tüketiminin
son bir yılda 5 bin tondan 25
bin tona çıktığına dikkat çeken
scndika temsilcileri. fon uygu-
laması için Hazineye başvur-
duklannı ancak bugüne kadar
bir sonuç alamadıklannı belirt-
üler.
ö/elliklc Almanya'ya giderek
daha fa/Ia yabancmın girmesi-
ni saölayan politikalar nedeniy -
le höyle.
Sıern: Şimdi de 3 milyon ka-
dar Alman asıllı Rus sjeleeek-
miş.
Da/lak: Buna da karşıy ı/.
1
Sıcrn: Ama oıılar Alman sa-
yılıyor.
Dazlak: Olabilir. yine dc kar-
şıvım. Almanya'da artık yeri-
mi/ kalmadı.
Birbaşka Da/lak: Hertaral'a
konıcyner koyup daha çok in-
san alıyorlar. Bu iş ncreye vara-
cak? Neden Almanva sığınma
hakkı isteyen onca insana cveı
dcmek zorunda'.' Oysa diğer ül-
kelcr kolayca hayır diycbiliyor.
Bu nc yazık ki bizim Uırihimiz-
dcn kaynaklanıyor. Birı bir
zamanlar aptalca işler yaptığı
için.
Stern: Hitlcr'den söz ediyor-
sun. Naz'lcrdcn. Sanki Alman
larihiylc hiçbir ilein yokmuş ei-
bi.
Dazlak: Bcn bu olavlarla hiç-
bir ilgisi olmayan biı kuşakla-
nım. Bizlcrdcn kimin Yahudile-
rin katledilmesiy le ilgisi olabilir
ki'.' Ncdcn bunun cezasını biz
çckelim? Şimdi işlcmediğim bir
sııçıandolavı bcni hapscatsalar
yine kızgın olurdum.
Stcrn: Aranızdan biri kişisel
olarak yabancılann varlığm-
dan dolayı zarar gördü nıii'.'
Dazlak: Bizim köydc Porie-
kizli bir aile oluruyor. O kadar
kalabalıklarkievdoluptaşıyor.
Çalışıp duruyorlar. Sonra altı
haftalık izinde ülkelerinc gidıp
paralan oraya gölürüyorlar.
Orada kral oluyorlar. Bunıı gö-
rünce içimdeki nefret yine ka-
banyor.
Türk: Seni rahatsız cdcn nc
ki?
Dazlak: Burada para kaza-
nıp Porteki/de krallar gibi ya-
şamaları bcni lahalsı/ediyor.
Türk: Si/lcrin işi var nij?
Da/lak: Bcnim yok. İki ay
öncc işlen aıular. İşyeri itlas el-
li. Kiınya cndüsirisindc işçiy-
dim.
Türk: Pcki ış bıılmayı unıu-
yor musun'.1
Dazlak: Hayır. Yılbuşından
öncc bu nıümkün dcğil.
Türk: Pcki kışka bir iş \ap-
mak islermiuiin?
Dazlak: Tabiı ki. Para gcrek.
Arabam var. Onun parasını
ödemek zorundayım.
Stcrn: Pcki nası! bir. duygıı
bu'.' Scn işsızsin \c karşında
oturan dörl Türk"iin işi \ ar.
Da/lak: Olağan bir şcv.
Dazlak: Eğcr bir \abanci
onun işinc alınsaydı o zaman
kı/ardı.
Türk: Ama bu yabancıııın
suçu dcğil ki. Şcll onu iştcn aıı-
yor ve daha i\i olduğu için bir
yabancıyı o isc alıyorsa yaban-
cının nc suçu olabilir ki?
Dazlak: Olsun. \'ine dc kin-
lenmesiçok doğal.
Sıcrn: Sizlcri ayıran ncdir?
Dazlaklar Türklcrdcn nc bckli-
yor".1
Dazlak: Alnıanlann kültiir-
lcriv le belli ölçülcrdc u\ um saâ-
lamalarım bcklivoruz.
Türk: Örncğin?
Dazlak: Örncğin kadmlarmı-
zfn laşıdığı baş, örtüsii.
Türk: Bunda scni rahaısız
cdcn nc? Scn bö> le bir dcri cc-
ket giydiğindc bcn birşcy söylii-
yor mııvum? Bu hoşuma giımı-
vor. çıkar di\or mııyum?
Dazlak: Ama bu birçok insa-
nın lıoşuna gitmiyor.
Türk: Aplal olduklanndan.
4() yıl başörıüsü taşımış ınsan-
lardan bu örlüvü dcrhal çıkar-
malannı bekleycmezsiniz.
Stcrn: Pcki Türklcr Almanla-
rın ncsinden rahatsız oluyorlar?
lıirk. Hiçbir şeylerinden. Bu-
rada 20 \ıldır yaşıyorum. Bir-
scyden rahatsız olsam geri
dönerdim.
Sıcrn: Hcr iki laraf da banş
içindc birliktc yaşamak istediği-
ni söylüyor. Ama ortada bir
ncfrci var. korku var. Bu nasıl
giderilecck?
Türk: Şunu söylcyeyim: Bu-
rada hcrhangi bir olay daha
olursa. çok küçük birşey bilc ol-
sa, örncğin biri bir Türk çocu-
ğıınıın suratına tükürse. inanın
burası cchcnncmc döncr. Gcr-
ginlik doruk nokıada. Küçük
bir kıvılcım bilc yetcr. O /anıan
sırasi/cgclccek.
Dazlak: Bu yüzden dc korku-
\oruz ya.
Türk: Sizlcrin ncredc oiurdu-
ğunuz ıckcr ıckcr sapumdı.
Hcpini/ i/lendiniz. Ncredc çalı-
îivorsunu/. ncler yapıyorsu-
nıı/. ncrclcrdc buluşuvorsunuz
hcpsi bilini\or. Eğcr bir olay
daha çıkarsa sın; sizc gclccck.
Da/lak: Da/laklara karşı bir
harckct başladığında sizdördü-
nüz dc katılacak mısınız?
Türk: Buradaki cn yaşlılar.
hatta kadınlar bilc bu oİaya ka-
iılır
Dazlak: Bu o olayı yapanlar
dışandaıı birilcriysc. Kıs;ı saçlı
birileri. Bi/imlc ilgisi olmayan
kişilcr. Şiddci şiddcilc yok cdil-
mez ki.
Türk: Ama sizin yaptığını/
bu dcğil mi?
Dazlak: Ama şimdi ortalıkia
dolanan 16 yaşında bir vclcı
kalkıp da 14 yaşındaki bir
Türk'ü dinerse \a da scnin
dükkanına "Sicg heil"' spreyi sı-
karsa bizim suçumuz ne?
Türk: Onun sprcyini clindcn
alır ve tümiinü ağzına sıkardım.
Dazlak: Tamam iyi. O za-
man o kişiylc sorununu çözüm-
lemiş olursun. Ama 50 tane
adamla Mölln'dedolaşıpbirşe-
kildcsağla ilişkisi olan insanlan
dövmek...
Türk: Möllne dışandan da
Türkler gdiyor. Bunu biliyor
olmalısınız. Mcscla Lübcck'len
çok Türk gclir. Hamburg"tarî
da. Onlar da sizlcrin nerclcrdc
yaşadığınızı öğrenmck isliyor-
lar. Onlar da bizlerle konuş-
mazlar. Söylcdikleri tck şcy var:
Kana kan.
Dazlak: Yani siz dc bize hcr-
hangi bir güvcncc vcrcmiyorsu-
nuz.
Türk: Hayır. vcrcmcyiz.
Ama sizlcrin bir Türk'lc soru-
nunuz olursa rahatça bizc gclin.
Kahveyc ya da dükkanımıza.
Dcyin ki. şıı adamla sorunum
oldu. Sorunu kcndi aramızda
çözümlcriz. Böylc hcrkcsin bir-
birincsaldırmasıönlcnmişolur.
Dazlak: Sizlcrbiranda topla-
nabiliyorsunuz. Sizin iyi yönü-
nüz bu. Bizlcrdc durum böylc
dcğil. Dolaşıp insanlara bir şey
anlaımaya çalışıyorsun. "Hadi
canım scn dc" diyorlar
Türk: Ama bcn sizin bir grup
olduğunuzu düşünüyordum...
Dazlak: Mölln"dc bizim gibi
monl giycn vc "sicg heil" diyc
bağıran insanlar var vc biz on-
lan lanınııyoruz.
Türk: Yine dc hcrkcslc ko-
nuşmayı dcnemclisiniz. Sen
ba/ılanm lanırsın. arkadaşın
diğcrlcıini lanır. Onlara banş
içindc yaşamak istediğimizi an-
latın. inandırın. O zaman iyi
olacaklır.
17 yaşındaki Gökçe, ABD'de dövülerek öldürüldü
NE\V YORK (AA) - ABD -
nin Ne\v York kcnti yakınlann-
daki Long Island'da yaşayan
17 yaşındaki Gökçc Günacar.
dövülerek öldürüldü.
Günacarın ccnazcsi. dün ak-
şam aileşi tarafından Ncw
S ork'tan İsianbul'a göndcrildi.
Günacar'ı dövcrck öldürdü-
ğü iddia edilen iki Amerikah
çocuk. Long Island polrs yetki-
lileri tarafmdan ifadesi alındık-
tan sonra serbest bırakıld'.
Long Island cinayeti masası
dedcktiflerinden William Do-
nahue"dan alınan bilgiye göre»
Gökçe Günacar. 25 Kasım
l*>92 günü arkadaşlan ile bir
kavaa sırasında dövüldü. Bev-
ninc ağır darbc y iycn Günacar.
olaydan yaklaşık 7 saal sonra
ağırlaşınca. ailcsi larafından
hastancyc götüriildü. Gökçc
Günacar. pazarıcsi günü hasta-
nede öldü. Ancak Amcrikan
polisi. hazırlık soruşturması
sürdürüldüğü gcrckçcsiyle Gü-
nacar'ın ölüm nedenini açıkla-
mıyor.
Dedektif Donahue. "Güna-
car'ı döverek öldürcnlerin nc-
den serbest bırakıldığı" yolun-
daki soruya şu cevabı vcrdi:
"Şimdilik bir kişi kavgaya ka-
tıldığını doğruladı. Ancak. gör-
gü tanıklannın ifadesine göre.
ka\ gaya ikinci bir kişi daha ka-
tılmış. Bunu biz daha kcsin ola-
rak kanıtlavamıvoruz. Bu iki
gcncin il'adcsini aldık vc onlan
scrbcsı bırakmaya karar vcr-
dik. Çüııkii kavgayı kimin çı-
kardığını bilmiyoruz. Aynca.
bu gcnçlcri serbesı bırakmak.
onlan bir daha bulamayacağı-
nıız anlamına gclmiyor. Sak-
landıklan tllan yok."
Long Island cinaycı masası
dedektiflcrindcn Donahue.
AA'ya vcrdiği bilgidc. "Birçok
görgü tanığının da ifadcsini al-
dık. Bunlann çoğu 14-18 yaş
grubu arasındaki gcnçlcr. Gök-
çe Günacarın arkadaşlan bilc
verdiklcri ifadelerdc. kavgayı
Günacar'ın çıkartüğını söylü-
yorlar. Elimizde aynca. birçok
PKK, Diyarbakır'da vurdu: 2 şehit
DİYARBAKIR (Cumhuri-
yct) - Diyarbakır'ın Şehitlik
semtinde devrrye görevi yapan
polis otosu bir grup PKK mili-
tannca otomalik silahlarla ta-
randı. Saldında 2 polis memuru
şchit oldu. 3 polis memuru da
yaralandı. Bu arada aralannda
Silopi Belediye Başkanı Levent
Tayşu'nun da bulunduğu 36 ki-
şi. 9 güvenlik görev lisı vc 3 yuri-
taşın öldürülmesi olayına İcatıl-
dıklan suçlamasıyla çıkanldık-
lan mahkeme tarafından
tuıuklandı.
Dün saat 17.30 sıralannda
Şehitlik semti Şafak Taksi civa-
nnda. de\riye görcvi yapan
Güvenlik Şubesine ait bir sivil
polis otusuna . bir grup PKK
militanı larafından otomatik si-
lahlarla ateş açıldı. Açılan ateş
sonucu pelis Memurlan Beşir
Güven ile-Zeki Carşehiı oldu. 3
polis memuru da yaralandı.
Saldınnın duyulmasınm ardın-
dan kentte olağanüsıü güvenlik
önlcnılcri alındı. Şehitlik sem-
lindc geniş çaplı bir operasyon
başlatılırken. kcntın giriş ve çı-
kışlannın kontrol altına alındı-
ğı bildirildi..
Öte yandan aralannda Silopi
Belediye Başkanı Levent
Tayşu'nun da bulunduğu 36 ki-
şi. 9 güvenlik görevlisi ve 3 yurt-
taşın öldıirülmesi olayına katıl-
dıklan suçlamasıyla çıkanldık-
lan mahkeme tarafından
tutuklandı.
Olağanüstü Hal Bölge V'ali-
liği"nden dün yapılan açıklama-
da. bölgedc bir süredir gerçek-
lcştirilen operasyonlarda yaka-
lanan. aralannda PKK'nın üst
düzey sorumlulannın da bulun-
duğu 36 kişinin çıkanldıklan
mahkeme larafından tutukla-
narak cezaevine gönderildikleri
bildirildi.
Açıklamada aralannda Silo-
pi Belediye Başkanı Levent
Tayşu'nun da bulunduğu sa-
nıklann katıldıklan cylemler
şöyle sıralandı:
-1991 yılında birgüvenlik gö-
revlisinin varalanması.
Ayaz: Atina Ege'de geri adım attı
Dış Haberler Senisi - Bel-
çika'nın başkenti Brüksel'deki
NATO Savunma Planlama
Komitesi loplanusından dönen
Milli Savunma Bakanı Nevzat
Ayaz. Yunanistan'ın 20 yıldan
bu yana Ege'de komuta-kont-
rol konusunda savunageldiği
tezlcrinden feraaat ettiğini söy-
ledi.
Nevzat Ayaz dün Brüksel
dönüşü Atatürk Havalimanı"-
nda yaptığı açıklamada. top-
lantıda. NATO'nun BM Gü-
venlik Konseyfnin Bosna-Her-
sck'e askeri müdahale karan
alması olasılığına karşı, konuda
gcrekli tüm hazırhklara başla-
ma karan aldığını bildirdi.
Toplantının Türkiye açısın-
dan ağırlıklı gündem maddeleri
arasında. NATO'nun komuta
sapısının yeni güvenlik koşulla-
nna uyarlanmasına ilişkin ra-
porun yer aldığını belirten
Nevzat Ayaz şöyle konuştu:
"Onayladığımız bu raporun
ülkemiz bakımından en önemli
yönü. alt tali ast komutanlıkla-
nn sorumluluk sahalannın ol-
mayacağı ilkesinin Yunanistan
dahil bütün müttefiklerce be-
nimsenmesidir. Bu çercevede.
Yunanistan'da kurulması ön-
görülen yeni hava komutanlığı-
nın (7.ATAF) Ege'de herhangi
bir sorumluluk sahası olmaya-
caktır. Builkenin kabuledilme-
siyle Yunanistan. bugüne ka-
dar Ege'de komuta-kontrol
meselesine ilişkin olarak savu-
nageldiği tezlerden feragat et-
miş. yani 1974 öncesi düzenle-
melerin halen devam ettiği
yönündeki iddiasını sona erdir-
miştir.
Türk-İş'te 3 genel başkan adayı var
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Türk-İş Genel Kurulu-
nda. bugün yapılacak scçimler-
de Bayram Meral ve Şevket
Yılmaz'ın listesi çekişccck. Dc-
ğişim grubu taraftarlan yöncıi-
min yenilenmesi gerckıiğini
vurgularken. Gcncl Başkan
Yılmaz. scndika genel kurul-
lannda eski yönetimlcrin yüzde
95'inin ycniden scçildiğini
anımsatarak. "Taban eski yö-
netimc güveniyor"dcdit
Türk-Iş Gcncl Kurulu'ndaki
scçimlerdc >u iki liste çarpi'ju-
cak:
I- Teksif Genel Başkanı Şc\-
ket Yılmaz (Gcncl Başkan).
Bclcdiyc-İşGcncl Başkanı Fual
\lan (Genel Sckrclcr). Türkiye
Vtiiden-İ!) Gcne.l Başkanı H.
Hüscyin Kayabaşı (Gcncl Malı
Sckrctcr). Tckgıda-İş Gcncl
Sekrctcn Hüscyin Karakoç
(Genel Eğitim Sekreteri). Şc-
ker-İş Genel Başkanı Hikmeı
Alcan (Genel Teşkilatlandırma
Sekreteri)
2- Yol-İş Gcncl Başkanı Bay-
ram Meral (Gcncl Başkan).
Genel Maden-İşGenel Başkanı
Şemsı Denizcr (Gcncl Sckrc-
tcr). Dcmiryol-İş Gcncl Başka-
nı Envcr Toçoğiu (Gcncl Mali
Sekrctcr). Türk Metal Genel
Sekreieri Salih Kılıç (Gcncl
Eğitim Sckrcleri). Tannı-İşGc-
ncl Başkanı Sabrı Ö/dcş (Gcncl
Tc^kilallandırma Sekreteri)
Sağlık-İ'j Sendikası İstanbul
Şuhc Başkanı Hasatı Özlürk
dc. gcncl ba>kanlık için bağım-
sı/ aday oldu. Ö/iürk. Türk-İş
Genel F.ğium Sckrcleri vc Sağ-
lık-İş (jcnci Ba^kanı Mu>iafa
BaNoglu'ııun ^vkcı Yılma/'ın
listcsındc ycr almumasi ncdc-
niylcaday olduğunu söylcdı
Genel kurulun 6. gününde;
Türk-İş Yönetim Kurulu. eleş-
tirileri yanıtladı ve dclegclere
hesap verdi. Türk-İş Genel Baş-
kanı Şevkct Yılmaz. Türk-İş'e
bağlı sendikalann genel baş-
kanlannın yüzde 95 oranında
yeniden yöneümc geldiğini bc-
lirterek. "Taban. dcmek deği-
şikliği istcmiyor. Görcv başın-
da kalanlar. Türk-İş Başkanlar
Kurulu'nun cn cıkih olanlan
dcğil mi?" dcdi. Yılmaz. Türk-
İşin "ağırbaşlı" vc "yasalara
saygılı" olması gerckıiğini dc
vurgulayarak. "Ankara'da
Türk-İş vardır dcnilirkcn. bcn
dc o Türk-İş'in başkanvckiliy-
dim. Scndika şubclcrini. ıcrör
örgütlcrinin cğilim kamplanna
mı dönüştürclim'.' İstcklcri si-
lahla mı alalım?" dedi. Yılmaz.
6 gün boy unca Türk-İş yöncti-
minc yöncltilcn cleşcırilcri ya-
Komuta yapısının uygulan-
ması sürecinde Y'unanistan'ın
bu toplantıda benimsediği ilke-
ye ve uluslararası hukuk. ant-
laşma ve anlaşmalardan kay-
naklanan yükümlülüklerine
harfıyen riayet etmesini, böyle-
ce yazılı olarak tescil edilen bu
ilkeyi sadakatle uygulamasını
beklemekteyiz."
Milli Savunma Bakanı Nev-
zat Ayaz. toplantıda Bosna-
Hersek konusunda kesin bir
karar alınmasının söz konusu
olmadığını. ancak kendisinin
Sırplann Bosna-Hersek halkı-
na karşı giriştiği acımasız kat-
liamın karşısında ortak insanı
değerleri paylaşan Batılı mütte-
fıklerin gerekli siyasi iradeyi
göstermekte geç kaldıklannı ve
bu durumun devamının Sırpla-
nn Kosova, Makedonya ve
nıtlarken. "Enflasyonu. işsizliği
aşağı çekemediği için, Bosna-
Hersck'e asker göndermediği
için. terörü kökünden önleme-
diği için buradaki 5 kişi suçlu.
Biz neymişiz de habcnmiz yok-
muş" diye konuştu.
Bir grup dclcgcnin "En bü-
yük Başkan" sözleri arasında
kürsüyc gelcn Şevket V'ılmaz.
"Büyük Allah vc Türk-İş" diye
konuşmasına başladı. Yılmaz.
fikir aynlıklannın insanlann
birbirini kırmasına gcrckçe ol-
maması gercktiğini belirterek.
"Bu kongre 20 gün öncc yapıl-
saydı, SSK yönetimi üzcrindeki
mcsclcyi bina ctmezdiniz" dedi.
Muhalcfctteki dclcgclcri.
"Olumlu hcrşcyi inkar cderck.
bclli amaçlara ulaşmak istc-
mck" vc "gövde göstcrisi yap-
mak" ile suçladı. Yılmaz, Türk-
İş'in scssi/liğine ilişkin eieştiri-
çclişkili ifadc var. Hazırlık so-
rıışturması sürdürülüyor. Be-
nim uıhminim bu iş sonunda
büyük jüriyc gider" şeklinde
konuşlu.
Dövülerek öldürülen 17 ya-
şındaki Gökçe Günacar'ın aile-
sinc isc ulaşmak mümkün
olmadı.
Ncw York'taki Türkiye Baş-
konsolosluğu yetkilileri. 7 ara-
lıkta mcydana gelen ölüm ola-
yından bir gün sonra haberdar
olduklarını ve ailesinin başvu-
rusu üzcrine Gökçc Günacar'ın
ccnazcsinin Türkiycye göndc-
rilmesi işlemlerini tamamladık-
lannı kavdettılcr.
- 1991 aralık ayinda Aktepe
köyü yoluna mayın döşemek
suretiylc güvenlik güçlerine ait
bir araçıa bulunan 1 astsubay
ve iki crin şehit edilmesi.
- 1992 mayıs ve ağustos ayla-
nnda Mehmet Yağız ve Rama-
zan Tellioğlu adlı vatandaşlann
öldürülmesi.
- 1992 eylül ayında ilçe mer-
kezine yerleştirdikleri mayınla-
nn patlaması sonucu 6 güvenlik
görevlisinin şehit edilmesi.
- 1992 yılı ekim ayında Baş-
köy köprüsünün tahnp edilme-
si. Mehat Aytu adlı vatandaşın
öldürülmesi, Habur gümrük
sahası içinde iki kamvonun va-
kılması.
Sancak'a saldırmalan için cesa-
ret vereceğini söylediğini kay-
detti. Ayaz, Bosna-Hersek'te
vahim sonuçlar doğurabilecek
bu katliamın sona erdirilmesi
için kuvvet kullanma seçeneğj-
nin gözardı edilmemesi gerekti-
ğini vurguladığını da beürtti.
Savunma Bakanı Nevzat
Ayaz NATO Savunma Planla-
ma komitesi bakanlar toplan-
tısında Avrupa'nın ortasında
meydana gelen toprak talepleri.
aşın milliyetçilik akımlan ve et-
nik çatışmalardan kaynakla-
nan bölgesel ihtilaflann yalnız-
ca Avrupa değil, aynı zamanda
dünya banşmı, güvenlik ve is-
tikrannı dâ tehlikeye sokan
kapsamlı riskler olduklan kon-
sunda hemfîkir kaldıklannı ifa-
de etti.
lere de. "Cumhurbaşkanı göre-
ve başladığında onu kutlama-
yan bir kuruluş varsa. o da
Türk-İş'dir diye yanıt verdi.
Yılmaz, genel kurulun birinci
gününde delegclcrin Başbakan
Sülcyman Demirel "yuh"lama-
lannı. "Beni uzlaşmacılıklasuç-
layabilirler. Bunlann hepsini
hoşgörmek. seçim tansiyonuna
bağlamak mümkün. Fakat
konfederasyonun davctlısi olan
Başbakanı yuhlamak. bu genel
kurulun harcı olmamalıydı" di-
yerek kınadı. Yılmaz. değişim
grubunun genel sekretcr adayı
vc Yılmaz. yeni Türk-İş yöncti-
minin hükümeilc "uzlaşma" vc
"diyalog" kurmak zorunda ol-
duğuna da dikkal çckcrek. "O
zaman işiniz Allah'a kalır. Yö-
nctimc kim gclirsc gelsin. dc-
mokratik düzcni ve diyalog
kurmanın zorunluluğunu gör-
Baştarafi 1. Sayfada
tay da. ILOsöz-
lcşmelcrinın Meclis'ten milli
mulabakat ile geçliğini belirte-
rek. işverenlcre, "Siz, kcndınizi
Meclis'in üstünc koyma hakkı-
na sahip değilsiniz. En büyük
güç Mcclis'lir. Bu sözleşmelcr,
siyasal uzlaşma ile çıkanlmış-
lır" diyc konuştu.
TİSK'in 18. genel kurulunun
açılışında konuşan Baydur.
ekonomik gelişmclerc uygun
düşmeyen sosyal politikalann
uygulama şansı olmadığını
kaydcderck. "Bugün toplu söz-
lcşmc sistemimiz ücret konu-
sunda yoğunlaşmıştır. Bu da,
lara.flar arasındaki yakınlaşma
vc dıyaloğu azaltarak. taraflan
birbirlenne hasım haline sok-
muştur. Özellikje son bir yıl
içindc çalışma hayaumızın
muhtaç olduğu istikran boz-
mak için ne gerekliyse yapılmış-
tır" dedi. 20 yıl önce uygulanan
sosyal politikalann modasının
geçtiğini savunan Baydur, iş
güvencesi yasa taslağını da eleş-
tirerek, şunlan söyledi.
"İş güvencesi adıyla günde-
me gelen konu 5 milyon işsizi
bulunan bir ülkede iş bulmuş
kişiye ömür boyu iş garantisine
dönüşmüştür. Iş güvencesi ol-
mayan işçinin verimi de olmaz
gibi yanlış gerekçelerle konu-
nun savunulması sürdürülmeye
çalışılmıştır. Diyalog yerine ça-
tışmayı tercih etmemizin ne iş-
çiye. ne işverenc ne de ülkeye
yaran vardır."
SSK'nın içinde bulunduğu
mali krizin sebebinin politikacı-
lar ve siyasi iktidarlar olduğunu
öne süren Baydur, Çalışma Ba-
kanı Mehmet Moğultay'ı dai-
ma işçiden taraf olmakla suçla-
dı. "Koalisyon hükümetininen
büyük sıkıntısı Çalışma Ba-
kanı'nm iş banşına verdiği za-
rardır. Bu bir siyasi ferdi göste-
rinin Bakanlar Kurulu'na kesi-
len faturasıdır" diyen Baydur,
bu durumun işveren, işçi ve hü-
kümet arasındaki üçlü zirveyi
de tehlikeye sokacağını belirtü.
Yurt dışında istihdam ola'nağı
yaratan kuruluşlara Çalışma
Bakanlığı'nın çeşitli zorluklar
çıkardığını da iddia eden Bay-
dur, " Devamlı zorluklar çıka-
ran Çalışma Bakanlığı ile uğ-
raşmak günlük dertlerimizin
arasındadır" diye konuştu.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanı Mehmet Moğultay da.
TBMMden geçen ILO sözleş-
melerinin tüm siyasi partilerin
mutabakaü ile gerçfckleştirildi-
ğini belirterek. "ftufakla bu
sözleşmeyi Meclis'ten geçirmiş-
sek suç mu işlemişiz? İşte uzlaş-
ma aramışız. Siz kendinizi
Meclis'in üstüne koyma hakkj-
na sahip değilsiniz. En büyük
güç. Meclis'tir" dedi. TİSK Ge-
ncl Başkanı Baydur'un "Bu
sözleşmeleri üzüntüyle karşılı-
yoruz" yolundaki açıklamala-
nnın, loplumsal uzlaşmayı sağ-
layamayacağını kaydeden
Moğultay. "İşverenlerle hiçbir
kişisel ihtilafımız yoktur. Bu
yasa, Meclis'ten geçmeden, si-
zin de görüşleriniz alınmıştır.
Ama, her seferinde, Türk siya-
sal hayatının kavramlanna gir-
mcmiş deyimleri kullanmanızı,
bir ycrde benim hakkımda
"sünnetçi" sözünü kullanmanızı
üzüntüyle karşılıyorum" dedi.
Koalisyon hükümetinin 12
Eylül ve onun getirdiği anaya-
sanın kalıntılannı temizlemek
amacıyla işbaşına geldiğini be-
lirten Moğultay," Bu anayasa-
nın. çalışma yasalan gibi konu-
larda getirmiş olduğu sınırla-
malarda haklıdır şeklinde
konuşmanız 12 Eylül ürünlerini
savunmaya çalışmaktır" dedi.
"1982 Anayasası; özgürlü-
ğün. insanın. örgütlenmenin
düşmanıdır. 12 Eylül'ün kalın-
tılanndan olan siyasi partilerin
tekrar açılması yasağinı kaldır-
dık. DİSK'i yeniden açtık.
Demokrasi. bir gün yine tehli-
keye girerse, DISK'in başına
gelen işverenlerin de başına ge-
lebilir. Biz buna da karşıyız."
Çalışma hayaünı da 12 Eylül
yasalannın kalınülannda kur-
tanp, ILO normlanna uygun
hale getirmek için çalıştıklannı
bildiren Moğultay. "Biz kendi-
mizden vchmederek yeni bir şey
çıkarmadık. ILO normlann»
esas aldık " diye konuştu.
SSK konusunu her yerde tar-
tışmaya açık olduklannı belir-
ten Moğultay, "SSK durumu-
nu şeffaf olarak tartışmaya
açığız. SSK'nın içinde kimin
yanlışı varsa onunla mücadele
ederiz. Akhnızdan istifade ede-
lim. Aklınız varsa söyleyin, bi-
zimle zıtlaşmayın, anlaşın"
dedi.
Baydur'un kendisini 'işçinin
avukatı' şeklinde suçlamasını
da eleştiren Moğultay, "Bakan-
lar Kurulu, milletin. devletteki
avukaüdır. Devletin eli sopalı
değildır. Devlet, eli şeflcatlı dev-
let olmalıdır " diye konuştu.
TİSK Genel Kurulu'nda bu-
gün Refık Baydur ve Halit Na-
rin'in aday olduğu başkanlık
seçimi yapılacak.
TİSK Genel Kurulu. yaptığı
açıklamada Yönetim Kurulu
Başkanı Refık Baydur'un genel
kurulda yaptığı konuşmayı
dcstcklediklerin bildirdi.
Özal iş güvencesi
sözleşmesini imzalamadı
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Cumhurbaşkanı Turgut
Özal. TBMM tarafından kabul
edilen iş güvencesiyle ilgili olan
158 sayılı Uluslarası Çalışma
Örgütü (ILO) sözleşmesini bek-
letiyor. TBMM'de kabul edilen
vc içlerinde memurlara sendi-
kalaşma olanağı veren belgenin
de yer aldığı 6 ILO sözleşmesi,
Cumhurbaşkanı Özal tarafın-
dan onaylandı. Onaylanan söz-
leşmeler. Resmi Gazete'de ya-
yımlanarak. yürürlüğe girdi.
TBMM'den geçen: işletme-
lerde işçi temsilcilerinin korun-
ması ile ilgili 87 sayılı sözleşme,
kamu hizmetinde örgütlenme
hakkının korunmasına ve istih-
dam koşullannın belirlenmesi
yöntemlerine ilişkin 151 sayılı
sözleşme, sanayi işyerlerine alı-
nacak çocuklann asgari yaş sı-
nınnı belirleyen 59 sayılı sözleş-
me. insan kaynaklannın değer-
lendirilmesinde mesleki eğitim
ve yönlendirmenin yeri hakkın-
da 142 sayılı sözleşme ve ulusla-
rarası çalışma normlan uygula-
masının geliştirilmesinde üçlü
danışmaya ilişkin 144 sayılı söz-
leşme Resmi Gazete'de yayım-
landı. Haksız olarak işten çıka-
nldığını düşünen işçiye tarafsız
bir merci nezdinde itiraz hakkı
tanıyan ve ispat yükünü işçinin
tek başına taşımamasını sağla-
yacak yöntemleri belirleyen 158
sayılı sözleşme ise, henüz Cum-
hurbaşkanı Turgut Özal tara-
fından onaylanmadı. Bu sözleş-
me. geçerli bir neden olmadan
işten çıkanlan işçiye gen dönü-
şünün olanaksız olduğu du-
rumlarda ödenek ya da tazmi-
nat verilmesini de öngörüyor.
Yürürlüğe giren sözleşmeler-
den 135 sayılı sözleşme. işçi
temsilcilerini bu konumlan ne-
deniyie çeşitli önyargılı davra-
nışlara karşı korumayı amaçb-
yor. temsilcilerin bu görevlerini
etkin olarak yapabilmeleri için
bazı önlemler alınması gereğini
vurguluyor. 87 sayılı sözleşme
çalışanlara hiçbir aynm gözet-
meden, önceden izin almadan
istedikleri örgütleri kurmak ve
bunlara üye olmak hakkını ge-
tiriyor. 59 sayılı sözleşme, 15
yaşından küçük çocyklann sa-
nayi işletmelerinde ya da bunla-
nn alt birimlerinde çalıştınlma-
lannı engelliyor. '2 sayılı
sözleşme. mesleki rehberlik ve
eğitim ile istihdam arasındaki
ilişkiyi geliştirecek kapsamlı
mesleki rehberlik ve eğitim po-
litika ve programlannın oluştu-
rulmasıru öngörüyor. 144 sayılı
sözleşme ise, işçi-işveren ve hü-
kümet arasında etkili bir danış-
ma prosedürünün geliştirilmesi
konusunu içeriyor.
Türk-iş genel kurulundan notlar
Son söz sandığm
YILMAZ GÜVTÜŞBAŞ
ANKARA - Türk-İş'in bir
haftadır süren genel kurulu. bu-
gün yeni yönetiminin seçilme-
siylc sonuçlanacak. Bu süre
içinde söz alan 33 sendika baş-
kanının 16.5 saat süren konuş-
malan. delegelerin sandıklarda
kullanacaklan oylarla noktala-
nacak ve büyük bir olasılıkla
yann Türk-Iş'in koltuklanna
değişik kişiler oturacak.
Genel kurulun böyle sonuç-
lanacağı dün öğle saatlerinde
belli oldu. Eleştirileri yanıtla-
mak üzcre söz alan yönetim
kurulu üyelerinden 3'ü. Genel
Eğitim Sekreteri Mustafa Ba-
şoğlu. Genel Teşkilatlandırma
Sekreteri Mehmet Bamyacı ve
Genel Sekreter Orhan Balta.
yeniden aday olmayacaklannı
söyieyerek. minderden çekildi-
ler. Direnen iki kişiden birisi
Genel Başkan Şevkel Yılmaz,
dığeri de günlerdir bazı çevrele-
rin yıldınmlannı üzerine çeken
Geıiel Mali Sekreter ve SSK
Yöneıim Kurulu üyesi Enver
Toçoğiu idi.
Şevket başkan yine, hiç kim-
seyi kırmamaya. üzmemeye
özen gösteren üslubuyla çok
dokunaklı bir konuşma yaptı.
Konuşmacılann kendisini, eki-
bini eleştirirken daha insaflı
olmalannı beklediğini, ancak
bunu göremediğini söyledi.
Hatta o kadar ileri gidilmişti ki.
mek zorundadfr. Sakız gibi "ge-
nel grcv' denmcsine gerek yok-
tur" dcdi. Yılmaz. Türk-İş
Genel Mali Sekreteri veDemir-
yol-İş Sendikası Gcncl Başkanı
.Envcr Toçoğiu hakkında da,
"Genel kurul 20 gün önce. ba-
kan bu yazıyı yazmasaydı, bu
kongrede çok güzcl sonuç alı-
nacakmış dcmek ki. 20 gün
önccsine kadar bcraber gittiğim
toplantılarda "Yahu başkan.
bunlan nereden buluyorsun?'
diyen arkadaşım. şimdi nazar
mı değdi sana? "dcdi. Türk-İş
Genel Teşkilatlandırma Sckre-
lcri Mehmet Bamyacı da.
Türk-İş yönetiminin kcndi için-
de "uyumsuz" olduğunu belir-
terek. yapılan hazı eieştirilerin
"abartılı" olduğunu söyicdi.
Bamyacı, kongrenin scçıiğı ki-
şilcrc "Türk-İş'in tapusunu vcr-
mediğini" vurgulayarak, "Kiı-
hükümetin Bosna-Hersek'e as-
ker göndermemesinden bile
neredeyse kendisi sorumlu tu-
tulmuştu. Ancak, Şevket baş-
kana en çok dokunan şey.
10-15 gün öncesine kadar ye-
dikleri-içtikleri ayn gitmeyen
Yol-İş Genel Başkanı Bayram
Meral'ın kendisine karşı aday
çıkmasıydı. Yılmaz, konuşma-
sını salondaki delegelere "Hak-
kınızı helal edin " diye seslene-
rek bitirdi. Ama nedense. sa-
londan gelen "'Helal olsun"
yanıtlan beklenen kadar degjl-
di.
Sonra listeler açıklandı. Şev->
ket Yılmaz. kendisinin genel
başkan adayı olduğu listeyi ge-
nel kurul dengelerini de dikkate
alarak hazırlamış. bu arada De-
ğişim Grubu'nu bölme hesapla-
nnı doğrusu iyi yapmıştı. Liste-
sindeki genel sekreter adayı
Fuat Alan ile genel eğitim sek-
reter adayı Tek-Gıda-İş Genel
Sekreteri Hüseyin Karakoç,
karşı listeye deslek vermeyi dü-
şünen delegelerin bile akıllannı
kanştıracak nitelikte kişilerdi.
Şeker-İş'in teşkilatlanma sekre-
terliği için aday gösterilen genel
başkanı Hikmet Alcan ise. ba-
şında Değişim Grubu'nda yer
almış olmasına karşm. bunlann
cıkaracağı listenin karşısında
olacağını başından söylemişti.
Kendisini izleyecek delege sayı-
sı da doğrusu azımsanmayacak
kadardı.
lelerin sessizliğine neden Türk-
İş değildir" dedi. Bamyacı. 1
Mayıs'ın DİSK'le birlikte kut-
lanmasına. sadece Türk-İş yö-
netiminin karar vcrdiğini. Ça-
lışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığı'nın çeşitli toplantıla-
ra DİSK. Hak-Iş ve Türk-İş'i
birlikte çağırdığını da anlata-
rak. "DİSK ile ilişkilerimiziQ
uygarca sürdüreceğiz. ama ra-
kip sendikayız. DİSK güçlenen
Türk-İş'e alternatif arayışı için-
dc hükümetin bir oyunu idi"
dcdi. Genel Eğitim Sckre-
icrı ve Sağlık-İş Sendikası Ge-
nel Başkanı Mustafa Başoğlu
da. işsizlik. enflasyon gibi so-
runların çözülcmcmcsinden
Türk-İş yöneliminin sorumlu
tululmasını kınayarak. Türk-
İş'in "partilerüsıü " dcğil. "par-
tilcrc karşı bağımsız" bir politi-
ka izicdiğinı söyledi.
İkinci genel başkan adayı
Yol-İş Genel Başkanı Bayram
Meral'in listesi zaten günler ön-
ce belli olmuştu. Meral, Deği-
şim Grubu'nun Kızılcaha-
mam'da belirlediği listeye son
ana kadar sadık kalmış, Genel
Maden-İş Genel Başkanı Şemsi
Denizer'i genel sekreterlik, De-
miryoI-İş Başkanı ve eski Genel
Mali Sekreter Enver Toçoğlu'-
nu yine mali sekreterlik. Tanm-
İş Sendikası Genel Başkanı
Sabri Özdeş'i teşkilatlandırma,
Türk Metal'den Genel Sekreter
Salih Kıbç'ı da eğitim sekreter-
liği için aday göstermişti.
Sonuçlar bugün akşama
doğru belli olacak. Kesin birşey
söyiemek şimdiden olası değilse
de. çıkacak yeni yönetimin kar-
ma bir listeden oluşacağını tah-
min etmek için kahin olmaya
gerek yok...
DÎSK'in
malvarlığı
geri veriliyor
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - DİSK'in tüm malvarlıği-
nın geri verilmesine ilişkin yasa,
dünkü Resmi Gazete'de yayım-
lanarak yürürlüğe girdi.
Yasaya göre, Terörle Müca-
dele Yasası'nın yürürlüğe girdi-
ği tarihten sonra. bu yasanın
geçici 9. maddesi uyannca ilgili
Iş ve İşçi Bulma Kurumu'na
devir ve intikalleri yapılmış
olan taşınır ve taşınmaz mallar
ile bu mallardan elde edilen ge-
lirlerin ve nakit mevcutlann
tamamı, bu devir ve intikallerin
yapılmasından önceki malik ve
hak sahibi olan işçi konfederas-
yonu ve bağlı sendikalara devir
veiadeedilecek.
Terörle Mücadele Yasası'run
geçici 9. maddesi çerçevesinde
ilgili kuruma devir ve intikalleri
yapılmarmş olup da, mahkeme-
ce görevlendirilen kayyımın
idaresinuc bulunan taşınır ve
taşınmaz mailar ile bu mallar-
dan elde edilen jelirlerin ve
nakit mevcutlann tamamı, söz
konusu kayyımlar tarafından
önceki malik ve hak sahibi olan
işçi konfederasyonuna ve bağlı
sendikalara iade edilecek.