17 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
9 TEMMUZ 1991 Süper zirve tenımuz sonu • WASHINGTON (AA) ABD Başkanı George Bush, Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'dan aJdığı cevabi mesajdan duyduğu memnuniyeti dile getirerek zirvenin temmuz ayı sonunda yapdabileceğini söyledi. Bush, Beyaz Saray'da basın mensuplanna yaptığı açıklamada, bu hafta Washington'u ziyaret edecek olan Sovyet heyeti ile Amerikalı yetkililer arasındaki görüşmelerde uzun süredir geciken zirvenin yolunun açılmasına çalışılacağım kaydetti. George Bush, "Bunun yapılabilmesi için önümüzde uzun süre var, dolayısıyla temmuz sonunda bir araya gelebiliriz" dedi. Başkan Bush, Sovyet heyetiyle Amerikalı yetkililer arasındaki görüşmelerin onemini vurgulayarak, "Bu görüşmelere çok şey bağlı" şeklinde konuştu. DIŞ HABERLER CUMHURİYET/9 Yugoslavyada uzlaşma Anlaşma maddeleri Slovenya'mn sınır kapılannm denetimi bu cumhuriyete bırakılacak, gelirleri ise federal hükümet alacak. Slovenya ile federal hükümet arasında Yugoslavya'nın geleceğine ilişkin görüşmeler 1 ağustosta başlayacak. Federal ordu birlikleri 24 saat içinde Slovenya'dan çekilecek. Sloven milisler yollarda kurdukları barikatları kaldıracak. Dış Haberier Servisi Avrupa Topluluğu temsilcileri ile Yugoslav liderler arasında Brioni adasında yapılan görüşmelerde anlaşma sağlandı. Brioni anlaşmasında, Slovenya'nm sınır kapılarının denetimi bu cumhuriyete bırakılırken elde edilecek gelirlerin federal kasaya aktanlması kararlaştırıldı. Reuter'e göre AT heyeti ile Yugoslav liderler, Yugoslavya'nın geleceğine ilişkin, Belgrad ile Lyubliyana arasında yapılacak görüşmelerin 1 ağustosta başlaması ve Uç ay sürmesi konusunda anlaştılar. Federal hükümet anlaşmayı onayladı. Brioni Anlaşması'nın, federal devlet başkaiüığı ve Slovenya Parlamentosu tarafından da onaylanması gerekiyor. AP'nin haber yorumuna göre Brioni Anlaşması Federal Başbakanhk Konseyi'nin ordu üzerindeki siyasi otoritesini de garanti altına aldı. AT heyetine başkanlık eden ve aynı zamanda topluluk dönem başkanlığını bu ay başında alan Hollanda'nın Dışişleri Bakanı Hans van den Broek, önceki akşam Brioni'den Amsterdam'a dönüşünde yaptığı açıklamada "Kimsenin patlamasını istemediği bir volkam sakinleştirdiğimize inanıjoruz. Ancak başanlı olup olmadıgımızı görmek için zamana gerek var" şeklinde konuştu. Avrupa Topluluğu'nun araya sinin bugün Yugoslavya'ya gelerek ateşkese ve Brioni Anlaşması'na uyulup uyulmadığım denetleyeceğini söyledi. Taraflar, ATheyetinin sunduğu önerileri kabul etti POLİTİKADA SORU]NLAR ERGUNBALQ Yugoslavya... Ne Yapmalı? Önce Yugoslavya hakkında son 10 gün içinde ortaya çıkan bazı gerçekler: Federal hükümet, bunalımı çözmekten acizdir. AT heyeti bir hafta içinde üçüncü kez arabuluculuk yapmak üzere Yugoslavya'ya gitmiştir. Heyet ülkede bulunduğu süre çatışmalar durmakta, ayrılır ayrılmaz tekrar başlamaktadır. Bir ülkede halk ve yönetim, bunalıma çözüm bulunması için umutlarını dışarıdan gelen heyete bağladığı takdirde, o ülkede hükümetin bir etkinliğinin kaldığı söylenemez. Merkezi yönetimin, federal orduya da hâkim olamadığı anlaşılıyor. Başbakan Ante Markoviç bu gerçeği önceki gün yaptığı açıklamada itiraf ederek "Federal ordunun operasyon kararından hükümetin haberi olmadığını" söylemişti. Son olarak, federal ordu, kendi içinde uyum içinde değil. Nitekim geçen çarşamba günü iki komutandan, kısa süre ara ile birbirine yüz seksen derece ters açıklamalar geldi. Çarşamba sabahı Genelkurmay Başkanı, Orgeneral Blagoje Adzic televizyona verdiği demeçte, "Mütareke için artık çok geç olduğunu, Slovenya ile savaş içinde bulunduklannı" söylerken Beşincı Askeri Bölge Komutan Yardımcısı General Ândrija Roseta, aynı günün akşamı yaptığı açıklamada, federal ordunun, "Kendisine ateş açılmadıkça, Sloven milislerine ateş etmeyeceğini, ordunun görevinin Slovenya'yı işgal etmek değil, Yugoslavya'yı korumak olduğunu" belirtti. Şimdi gelelim asıl soruna. Yugoslavya'da bugünkü yapı ve sistemle, birliği korumak mümkün müdür? Gerçeği kabul etmek gerekiyor. Değildir. Kral Alexanderın 1929'da kurduğu, Sırp egemenliğine dayanan birinci Yugoslavya (Yugoslavya Krallığı) yıkıldı. Mareşal Tito'nun 2. Dünya Savaşı sonrasında kurduğu Komünist Partisi'nin egemenliğine dayanan ıkinci Yugoslavya da zamanını doldurmuştur. Ama bu, Yugoslavya'nın parçalanmasını körüklemek, Slovenya ile Hırvatistan'ın bagımsızlıklarını tanımak, onları bu yolda yüreklendirmek anlamına gelmez; gelmemelidir. Çünkü uzak görüşten yoksun böyle bir tavır, bugün Avrupa'da, yarın başka bir yörede, haritanın tek yanlı bağımsızlık ilanı ve şiddet yoluyla değiştihlebileceğini şımdiden kabul etmek anlamına gelir. Böyle bir davranış aynı zamanda sorumsuzluk örneği oluşturur. Parçalanmanın yol açacağı muazzam sorunlar bir yana, mantar gibi biten bir dizi ufak yeni ülkenin ileride ekonomik açıdan kendi kendilerine nasıl yetecekleri, aralarındaki anlaşmazlıklann ne gibi silahlı çatışma ve savaşlara yol açabileceği, bu ülkeler üzerinde egemenlik kurmak isteyen büyük devletler arasında ne tür sürtüşmelerin patlak vereceği, ciddi biçimde düşünülmesi gereken sorulardır. Parçalanmanın yol açacağı kaos, kitlelerin birlik içinde çektikleri sıkıntıların çok daha büyükleri altında ezilmelerine yol açabilir. O halde çözüm ne? Slovenya ile Hırvatistan, dişlerini sıkıp, bu duruma tahammül mü etsinler? "Zoraki izdivaç" aynı biçimde devam mı etsin? Hayır. Çözüm, artık yürümediği görülen, Tito'nun kurduğu "ikinci Yugoslavya" modelini terk etmekten, ancak bunu birlik ilkesinin çerçevesi içinde, parçalanmaktan kaçınarak gerçekleştirmekten geçer. Tito'nun modeli, komünist partinin denetimındeki bir Yugoslavya ıdi. Sırp lider Slobodan Miloseviç, buna Sirbistan^ ın otoritesini ekledi ya da eklemeye çalıştı. Yugoslavya için yeni bir çözüm ya da model bu. lunacaksa, bu modelde ne komünist partisinin denetimi ne de Sırbistan'ın otoritesine yer vardır. İdeal çözüm; siyasal eşitliğe sahip, egemen cumhuriyetlerin gönüllü olarak bir arada yaşadıkları, gevşek, demokratik bir konfederasyond u r. Komünist ya da sosyalist iktidar Sırbistan'da seçimle işbaşına gelmışse, bu Sırpları ilgilendirir. Ama partinin yetkileri, diğer cumhuriyetlerin sınırlannın başladığı noktada biter. Kaldı ki parti, piyasa ekonomisine geçen diğer cumhuriyetlerle uyum sağlayabilmek için ister istemez kendini yenilemek zorunda kalacaktır Kolay mı böyle bir modelin kurulması? Kuşkusuz değil. Üstelik yeni bir modelin kurulabilmesi için önce eski modelin gerektiğinde şiddet yolu ile yıkılmasının şart olduğu öne sürülebilir. Ama işin kolayına kaçıp "Arkadaş, bu zoraki izdivaç yürümüyor. Slovenya ile Hırvatistan ayrılsınlar" diyerek kestirip atmanın yol acabileceği büyük kaos düşünüldüğünde, Yugoslavya konusunda kolaycılıktan kaçınmanın ne denli önemli olduğu ortaya çıkar. Ordunun durumu Göruşmelere katılmayan ordu yetkililerini bağlayan anlaşma maddeleri ise ordu birliklerinin 24 saat içinde Slovenya'dan çekilmelerini ve kışlalarına dönmelerini öngörüyor. Sloven milisler de bu arada yollara kurdukları barikatlan kaldıracak, bölgesel savunma biriminin herhangi bir eyleme kalkışması engellenecek. Ordu yetkiülerinin Slovenya'ya müdahale başlattıkları tarihte silahlı kuvvetleri denetlemesi geıeken Başkanlık Konseyi başsızdı. Brioni Anlaşması'nın, Federal Başkanlık Konseyi'nin ordu Jzerindeki otoritesini sağladığı ileri sürülüyor. Ordu yetkilileri anlaşma hakkında bir açıklama yapmadılar. Yugoslav Ordusu Genelkurmay Başkanı General Blagoje Adzic, geçen hafta yaptığı bir açıklamada, savaş durumunda bulunduklannı ve yeni bir harekat hanrlığı içinde olduklannı söylemişti. Yugoslavya'nın Hırvat Devlet Başkanı Stipe Mesiç, "Orduda bazı generaller ileride görevlerinden alınabilir" dedi. Silayev istifa etti • MOSKOVA (AA) SSCB'deki liberal politikacıların yeni bir kitle partisi kurma projesine imza koymuş bulunan Rusya Başbakanı lvaph Silayev'in SBKP Merkez Komıtesi üyeliğinden istifa ettiği bildirildi. Bağımsız Interfaks ajansının "iyi haber alan" kaynaklara dayanarak verdiği bilgiye göre Silayev dün SBKP'nin karar organı olan Merkez Komitesi'nden istifa dilekçesini parti organlarına iletti. Interfaks ajansı bu kararın aynı zamanda KP üyeliğinden de istifa anlamına gelip gelmediğini bildirmedi. Silayev gibi, yeni demokratik reform hareketinin kuruculan arasında yer alan SSCB eski Dışişleri Bakanı Eduard Şevardnadze de KP'den tümüyle koptuğunu açıklamıştı. Askerler serbest Yugoslavya Savunma Bakanlığı'ndan yapılan bir açıklamaya göre Slovenya, federal ordu birlikleriyle giriştikleri çatışma sırasında esir aldığı Yugoslav askerlerinin geri kalanını da dün serbest bıraktı. Slovenya, esir aldığı 2607 ordu askerinin ilk bölümünü cuma günü bırakmıştı. Slovenya yönetiminin aldığı bu karar, önceki gün Genelkurmay Başkanı General Kadiyeviç'in, askerlerin serbest bırakılmaması halınde bu cumhuriyete saldırı düzenleyecekleri şeklinde tehdit savunmasının ertesinde duyuruldu. Ajanslar, generalin bu uyarısını herhangi bir siyasi otoriteye danışmadan yaptığının altını çiziyorlar. BARIŞA MUM YAKTILAR Hırvatistan'ın başkenti Zagreb'de önceki gun binlerce kişi banş ve özgürlük için mum yakü, dua etti. (Fotoğraf: AFP) girmesiyle Sırbistan'ın da onayını alarak Federal Başkanlık Konseyi başkanlığına gelen Hırvat Stipe Mesiç de Adriyatik kıyılan açıklarında bulunan Brioni adasında gerçekleştirilen ve 16 saat süren görüşmeler konusunda "Bugunden itibaren banş dönemi başlanuştır" değerlendirmesini yaptı. Devlet Başkanı Mesiç "Sanınm savaştan çıktık, barışa yöneliyonız" dedi. Slovenya Devlet Başkanı Milan Kuçan, Brioni Anlaşması'yla ilgili olarak "Egemenligimizi konıduk. Adamlanmız sınırlanmızı bekleyecek ve Yugoslavya ile iiç ay boyunca sürdörülecek görüşmeler sonucu tamamen bagımsu olacağız" şeklinde konuştu. Başkanlık Konseyi'nin Sloven milislere sınır kapılannı terk etmeleri için verdikleri ültimatom, Brioni Anlaşması sonucu geçersiz kaldı. Anlaşmaya göre 27 sınır kapısımn kontrolü Slovenlerde kahrken bu kapılardan elde edilecek gümrük vergileri federal kasada toplanacak ve gümrük kapılarında federal yasalar uygulanacak. Slovenya Dışişleri Bakanı Dimitrij Rupel, sayılan 35 ile 50 arasında değişen AT gözlemci Dl§ BASIN laRepubbüca Batı'nın çelişkisi Gonzalez Moskova'da • MOSKOVA (AA) Ispanya Başbakanı Felipe Gonzalez, iki günlük resmi bir ziyaret için önceki akşam Moskova'ya geldi. Gonzalez'in Moskova'da yapacağı temaslarda, İspanya ile SSCB arasında kapsamlı işbirliği anlaşmaları imzalanması bekleniyor. Yugoslav krızi patlak vermeseydi, icat etmek gerekecekti. Çünku bu kriz, ideolojik duvarların yıkımından bu yana süregiden retorik açıklamaların gerçekçi olup olmadığını sınayacak bir turnusol kâğıdıdır. Gorbaçov'un 'Ortak Avrupa Evi'nden, Bush'un sözünü edip durduğu 'Yeni Düzen'e kadar tüm kavramlar hep bu Yugoslav krizi ile sınanacaktır. Ama ilk aşamada bu kavramlann içi hep kof çıkmıştır ve dünya liderleri kendilerini devletlerin birlik ve bütünlüğü ilkesi ile halkların selfdeterminasyon ilkesi arasında büyük bir tezat içinde bulmuşlardır. İlk kez Sovyet halklannda beliren 'milliyetçilik' virilsü kısa sürede tüm Avrupa'ya yayılmış ve birden kıtayı bir tür kabilecilik tutkusu sarmıştır. Şimdi yönetenler bu 'siyasi AIDS'e karşı kendilerini tamamen savunmasız bulmaktadırlar. Bu virüse karşı herhangi bir aşı var mıdır? 1914'ten bu yana olan deneyimler, tüm aşı çabalarını sonuçsuz bırakmıştır. Halkların otodeterminasyon ilkesini, sınırların değişmezliği ilkesine üstün tutanlar böyle bir aşı arayışı içindedirler. Hadi Hıristiyan ve Orta Avrupalı olan Sloven ve Hırvatların Batı Avrupa'ya katılmasına 'evet' diyelim, bu durumda Balkanlar'ın gobeğinde yayından çıkmış şaşkın bir ok gibi öfkeli ve dolu kalan Sirbistan ne olacak? Sirbistan'm bu durumda Balkanlar'da yaratacağı karışıklık hiç duşünülüyor mu? Sonra Baltıklar'dan Slovakya'ya, Transilvanya'ya dek benzeri isteklerde bulunan diğer halklara ne cevap verilecek? Gerçek şu ki halkların self determinasyonu ilkesi ile devletlerin egemenliği kavramları birbirleriyle çelişmektedir. Postkomunist Avrupa bir kabileler birliği ya da feodal devletler toplamına dönüşemez. Bu kuçuk feoda' yapılar, boyutlan ve çeşitli zaafları nedeniyle ister istemez zengin ve buyuk devletlere el açacaktır. (7 temmuz) Serin yazlar için "çift imzalı" bir klima Mitsubishi ve Temsa Ürdün'de sıkıyönetimin sonu • AMMAN (AA) Ürdün'de, 1967 yılındaki Araplsrail savaşından beri yurürlükte olan sıkıyönetim kaldınldı. Ürdün resmi haber ajansı PATRA, Kral Hüseyin'in, yeni Başbakan Tahir El Masri'nin, demokratikleşme ve siyasi özgürlüklerin arttırılması politikaları çerçevesinde sıkıyönetimin kaldırılması isteğini kabul ettiğini bildirdi. Ürdün'de 24 yıllık sıkıyönetim özellikle insan hakları savunuculan tarafından güvenlik güçlerince kötüye kullanıldığı gerekçesiyle ağır biçimde eleştiriliyordu. CEZAYIR 'Asya'da zulüm var' • LONDRA (AA) Uluslararası Af Örgütü (AI), Asya'da işkence, rastgele tutuklama ve artan idamlann da içinde olduğu insan hakları ihlallerinin arttjğını bildirdi. örgüt yıllık raporunda, Asya ülkelerinden Sri Lanka'da ortadan yok olma ve yargılamadan idam, Çin'de idamlarda artış, birçok Ulkede işkence ve kötü muamele ile Asya'nın birçok kesiminde herhangi bir neden belirtmeden gözaltına alma olaylannın sık görüldüğünü kaydetti. Raporda Çin, Hindistan, Pakistan, Burma, Endonezya, Laos, Malezya, Papua, Yeni Gine, Filipinler, Güney Kore ve Tayland'da işkence ve kötü muamele yapıldığı, gözaltı koşullannın kötü olduğu belirtıldi. THE SUNTJMYTIMES Mitsubishi Klima'nın Ustun Nitelikleri • Tavan duvar yer salon kasetve kanallı modelierı ile 7100 BTU 'h dan 108 500 BTU ı h ya tam 36 çeşıt • Yazın sogutmada kışın ısıtmada ıHeat Pump) ortam sıcaklıgını ıstenen derecede tutar onceden programlanabılır • Hem ıç hem dış unıtenın olaganustu sessızhğınde super ekonomı yuksek verım • Nem alma fonksıyonu (ortam sıcaklıgı sabıt olarakı • Mıkro komputer kontrollu fonksıyonlar • Kısa surelı elektrık kesıntılerı ve hatalı kullanımlar ıçın 3 dakıka zaman rolelı koruma mekanızması • Uzaktan Kumandalı • Stoktan derhal teslım • Yurt çapında 68 yetkılı servıs Ortadoğu'da eskiye dönüş 'Çöl Fırtınası' başladıktan 6 ay sonra Saddam hâlâ Irak'ın başında. Amerika, Suriye"nin Esat'ına 2 milyar dolar verdi. Bunun 1 milyarı aşkın kısmı, Kuzey Kore'den Scud alımına kullanıldı. Kimle savaşmak için? Lübnan'ın siyasal kurumları birer birer yıkılmaya devam ediyor. Egemenliği, Suriye"nin kurduğu kukla hukumete geçiyor. Emirlikleri ve Suudi Arabistan'ı parselleyen aileler yerlerinde. Petrol milyonlarını toplamaya devam ediyorlar. Bu paranın bir kısmını haraç olarak Filistin Kurtuluş Orgutu, Suriye ve Irak'a verecekler. Bizim askerlerimiz bu sonuç için mi çarpıştı? Bir bakıma evet. Ortadoğu'da siyasal durum kötüyse de 'Çöl Fırtınası'ndan sonra daha da kötü oldu denemez. Gelecek sefer de ' Suriye'ye karşı Irak ile mi anlaşma yapacağız? Bir gun bu bölge yeniden serpilip kendine gelecektir, ama şimdilik butun umudumuz, bu kötu yönetimlerin askeri bakımdan guçsüz olmaları, boylece denetim altında tutulmaları ve zamanla ahlaki bakımdan, siyasal ve teknolojik bakımdan, askeri gelişmelerine paralel bir gelişme düzeyine erişmelerini beklemektir. (7 Temmuz) Dünya devi Mitsubishi'nin klimalarına Türkiye'de Temsa imza atıyor! Tam 36 çeşit Mitsubishi Klima Temsa'nın hizmetleriyle sunuluyor. Ülkemizde mükemmel klimanın imzaları Mitsubishi ve Temsa'dır. Klima alırken Mitsubishi Heavy Industries ve Temsa Garantisini arayınız. TEM TERMO MEKANIK SANAYI VE T1CARET A S E eKtronık Bolumu \luQQ o« Hoo Omer QQlma HolOng kuıumstıOuı • MİTSUBİSHİ ı i m fl^^^ Size en yakın bayileri ve yetkili servisleri öğrenmek için bürolanmızı arayınız. ADAMA Atoturk Cad Sobano I5ho.n1 N o 3 K 1 2 P K 331 Tel 19 31 264 Hat Telete* T 18963037 Ftıx 19 31 21 ANKAJtA Gazı M Kemol 6uIvan N o 95/6 Moltepe Tel 230 38 94 230 03 39 40 Fa* 230 03 39 İSTANBUL <,sih Cad N o 90 Akumzade Uslıudar Tel 325 57 79 325 57 60 Fax 325 57 79 İZMİR AtoturV C o d A» Ishon, 380/106 1 Kordon Ahancak Tel 22 28 2321 82 0222 49 60 Fa» 21 82 02 Dış Haberier Servisi Cezayir'de Şadli Bincedid yönetimi, radikal Islamcılara karşı başlattığı temizlik harekâtı'nı sürdürüyor. En büyuk muhalefet partisi olan Islami Selamet Cephesi'nin (FIS) lideri Abbasi Madani ile yardıması Ali Benhac'ın geçen hafta tutuklanmalanrun ardından partinin liderliğini üstlenen Muhammed Said de önceki gün tutuklandı. AFP'nin haberine göre, güvenlik güçleri, İslamcılann yeni lideri İmam Muhammed Saidin Kub.1 kentinde basın toplantısı yaptığı binaya bir baskın düzenleyerek Said'i tutukladılar. FlS'nin yeni lideri Said'in bir baskınla apar topar tutuklanması ve bilinmeyen bir yere götürulmesi, İslamcılann büyük tepkisini topladı. Kuba'daki Islami Selamet Cephesi yanlılan tutuklamadan sonra 'Allahüekber' bağırışları arasmda yonetim karşıtı bir gösteri yaparak 'Tiatil Şadli' sloganlan atülar. Said, güvenlik güçleri tarafından bir hafta içinde tutuklanan altıncı FIS yöneticisi oldu. Islamcılara baskı artıyor
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear