Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
I f V Cumhuriyet Sahıbı Cumhumet Malbaacılık ve Gazetecılık Türk Anonım Şırkctı adına Nadir Nadı £ Genel Yayın Muduru Hasan Cemal, Muessese Mtidüru tmıne Uşalılıgii, Yazı tşlerı Mudüru OW»y Gontnsin, % Haber Merkezı Muduru Yalcın Bayer, Sayfa Düzenı Yönelmem Alı Acar % Temsılaler ANKARA MımtlTan, İZMİR Hikmel Çetjnkaya. ADANA Çelın Ylgeıtoglu K Pohlıka Olal B»Ung«. Dıj Habeıltr Ltıuıı B«kı, fikononh Cenjiı Turk.ıı. is S«ndıka Şuknn KlUncl. Kultur Olal lıttr. Utanbul Habctlerı Kemal Kuçuk, fcftııım Gencty Şaylan. Yun Haberlerı Necdet Dogan, Spor Danıimanı Abdulkadir Yncelraan, Dızl Yazılar Krnm Çalifkan. Arasnrma Ş«hin Alpay, DUKllmc Abdullıh Vuıcı £ Koordınator Ahmel Korulstn £ Mall tşler Lrol trkul £ Muhasebe Bulcnl Vencr 0 Buıçe Planlama S«vgj Osmanbtgeoi'll' 0 RcUam Ayfc Torun £fcVYayınlaı Hulya Akyol £ ldare Hustym (>ınr 0 Isletme Onder Çrllk 0 Bllgı Ulem NsH lnal 0 Pcrionet Stvgi Boutncıotlu Yavın Kuntlu Baskan Nadlr Nadl Oklıy Akbal. Yalçın B«yw, Haıan Ccmal Hıkmrl ÇMİttkay*, Okay (jnncnsın, U^ur Mumcu. llhan Selçuk Alı Slrmen, Ahmel Tan fiasan w Yayan Cunhurıyet Malbaacılık vc Gazttecıllk T A Ş TürkocaJ» Cad 39/41 Caja S4J54 İSI PK 2 « . Isunbul Tel 512 05 05 (20 tıat), Tçta 22246, Faj (II 526 60 7Î Buftjtar Ankara Zıya ijOkalp Blv Inkılap S No 19/4, Tel 133 II 4147, Telex 42344, Fax (4 05 65 0 lımlt H Zlya Blv 1352 S 2/3, Tel 13 12 30. Tclex 52359, Fax (51) 19 ! 0 Adana Inönıı Cad 119 S No I K*l I. Tel 19 37 52 (4 hal), Telex 62155, Fax (71) 19 TAKVtM: 6 MAYIS 1991 Imsak: 4.08 Güneş: 5.50 Öğle: 13.05 lkindi: 16.58 Akşam: 20.12 Yatsr. 21.46 Kacbnlar, boşuna uğraşmayın Kadınlann erkeklere kıyasla daha duyarh, erkeklerin ise duygusuz ve bencil oldukları, ama ısrarh bir çabayla erkeklerin yumuşatılabileceği İddialan artık sosyolog, psikolog ve terapistlerce yalanlanıyor. Kadınlar bir yandan kafalarında romantik aşklann düşlerini kurarken bir yandan da çocuk gürültüsüyle dolup taşan evlerin tek düze yaşamları içinde sıkışıyorlar ve medyalarm aşk ve tutku dolu kartpostal öykülerinin altında eziliyorlar. Dış Haberler Servisi Kadınlar, genellikle erkeklerin kendilerini anlamadığını öne sürerler. Peki erkekler acaba kadınları "anlayabUir mi?" Erkek tarafından anlaşılma özlemi ile yanıp tutuşan, ilişkide duyguya büyük önem veren ve erİceğini yitirmemek için başvurmadık çare bırakmayan kadınlara, bu konuda yeni analizler, öneriler ve çözüm yolları sunan uzmanyazarlar, psikologlar ve psikiyatristler günümüzde hiçbir zaman olmadığı kadar gözde. "Aşk insanı hasta ederse", "Erkekler değişmek istemezse", "Kadınlar nefret ederse", "Kadınlar çok fazla severse" ne yapmalı gibi sorulara yanıt arayan kadın, "kadın erkek" berabersosyolog Niklas Luhmann bu soruya şöyle yaklaşıyor: "Kadın severse, aralıksız seviyor. Erkek ise arada bir başka şeylerle uğraşıyor." Avusturyalı feministler Edith Schlaffer ve Chrely Benard ise kadınlann artık "eşit" olma çılgınlığından vazgeçmeleri gerektiğini belirterek, "Aslında bunu eskiden beri biliyorduk, erkekler biz kadınlardan çok daha farklı. Ancak bu, liberal diinya görüşümüze uymadığından ve insanlann eşit, tüm dünyamn da adil, giizel ve mutlu olmasını istediğimizden buna karşı koyuyorduk. Ama erkekler farklı, bizden çok farklı." O halde erkekler nasıl? Schlaffer/Benard'a göre erkekler, "Sınırlandınlmış ilgi alanlan, körleşmiş duygulan, asgari düzeyde özeleştirileri ve ölçülü dinleme ve tepki gösterme özellikleriyle mümkün mertebe basit ulmayı amaçlıyorlar." Ama tüm bu uyarılara rağmen kadınlar erkekler tarafından anlaşılma isteklerinden vazgeçmek istemedikleri gibi bu konuda uzlaşmaya da yanaşmıyorlar. Kadınlar bir yandan kafalarında romantik aşklann düşlerini kurarken, bir yandan da çocuk gürültüsüyle dolup taşan iki odah evlerin tek düze yaşamları içine sıkışıp kalıyorlar ve medyalann aşk ve tutku dolu kartpostal öykülerinin altında eziliyorlar. Kadınlann erkekleri "kendilerine benzetme" çabalarının boşa çıkmasını Münihli psikoanalizci Wolfgang Schmidbauer ise erkek ve kadının duygu potansiyelindeki farklıhğı doğumdan sonraki ilk yıllardaki anne ile yakınhk derecesiyle açıkhyor. Ama Schmidbauer de hemen ekliyor: "Kötii bir çocukluk da tek başına kötü bir ilişkiyi açıklamaya yetmez." Son bilimsel çalışmalar temeldefarklı iki tüfün anlaşmasının olanaksız olduğunu ortaya koyuyor ( Ankara*ya mezartaşlan • ANKARA (AA) Kültür BakanJığı, Bitlis'in Ahlat ilçesindeki Selçuklu mezartaşlanndan bazılanmn benzerlerini Ankara'da belli merkezlere yerleştirmek için bir çalışma başlattı. Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürlüğü yetkililerinden alınan bilgiy göre Selçuklu taş ustalığını en önemli öraeklerinden olan Ahlat mezartaşlannın karakteristik olanlarından çoğaltılacak birkaç örnek, Ankara'da çeşitli yerlere yerleştirilecek. ilk aşamada Selçuklu dönemine ait 3 ünik (tek kalmış) mezartaşınm l'e 1 ölçekli benzerini yaptıracak genel müdürlük yetkilileri, özel olarak 'slikonlu kalıp* yöntemi ile mezartaşlannın kahplanm hazırlatıyor. Î *.• Mangallara dikkat • ADANA (AA) Piyasada çeşitli tip ve ebatta satılan mangalların birçoğunun, Dünya Sağlık örgütü'nün (WHO) yasakladığı 'kadmiyum' içeren boyalarla kaplandığı bildirildi. Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi ve Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı tarafından mangallar üzerinde yapılan araştırmada, piyasada satılan bazı mangallarda kadmiyum olduğu belirlendi. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Fethi Doğan, toz ve besinler yoluyla insana geçen kadmiyumun sağhk açısından çok sakıncalı kanserojen bir eleman olduğunu söyledi. i Cathleen Turner'la, Michael Douglas'ın oynadıkları 'Giillerin Savaşı', uzun yıllar evli kaldıktan sonra nefreti yaşamaya başlayan çiftin oyküsünü anlatıyordu. liklerini, sıkıntılarını, acılanm, ya'da bir milyon adet satmış. Ancak kadınlann erkeklere özlemlerini, tutkularını konu alan bir yazı alanımn başlıca kıyasla daha duyarh, erkeklerin ise duygusuz ve bencil olduklaokuyucusu. rı, ama ısrarh bir çabayla erkekHaberi veren haftalık Alman lerin yumuşatılabileceği yolun"Der Spiegel" dergisine göre, bu daki bugüne dek öne sürülen ve benzeri konuları işleyen tüm tüm iddialar, sosyolog, psikolog kitaplann hemen hepsi kadınlar ve terapistler tarafından yapılan tarafından okunurken, erkekle son araştırmalarla yalanlandı. rin fazlasıyla ilgisini çekmiyor. Son bilimsel cahşmalar temelÖrneğin dilimize de çevrilen Ro den farklı olan kadın ve erkeğin bin Norvvood'un "Eğer Kadın anlaşmasının mümkün olmadıSeverse" kitabı yalnızca Alman ğını ortaya koyuyor. Bu nedenle de kadınlann erkekleri değiş kezlerindeki farklılıkları tarif tirmek için giriştiği tum çabalar ediyorlar. sonuçsuz kalacağa benziyor. Deborah Tannen'in "Beni Anlamıyorsun" adlı suçlayıcı yaMünihli yazar Ulrike Damb zısı ise yalnızca Amerika'da 38 mann "Erkekler daha farklı du hafta bestseller listesinde kaldı yumsuyor" diyor ve erkek duy ve Almanca cevirisi 100 bin adet gusalhğınm ne denli sahip olma satıldı. Dil bilimcisi Tannen'e ve hükmetme isteğiyle bağlantıh göre erkek bir başka dil konuolduğunu kanıtlamaya calışıyor. şuyor. Bu nedenden ötüru de Anne Moir ve David Jessel kadın erkek anlaşmasında zoradlı iki Amerikah yazar ise er luklar ortaya çıkıyor, çunkü kakek ve kadınlann beyinlerini öl dın duygusal gerekçeler ileri suçerek, cinslerin düşünme mer rup açıkça tartışmayı tercih ederken, erkek mesafeli bir iletişim biçimine önem veriyor. Ancak tek başına dil farklıhklarıyla anlaşmazhkları açıklamaya olanak yok. Kadınlar sormaya devam ediyor: Erkek neden içine kapah, neden suskun? Ne duyumsuyor? Sorulduğunda çoğunlukla "Hiçbir şeyim yok" diye yanıt veriyor. Muhtemelen gerçeği söylüyor, ama kadınlar buna inanmakta zorlanıyor. Alman **' Trafikte çocuk ölümleri • ERZURUM (AA) Doğu Anadolu Bölgesi'nde son bir haftada meydana gelen trafik kazalarında 31 çocuğun öldüğü bildirildi. Meydana gelen trafik kazalarında yaşları 511 arasında Erzurum'da 9, Erzincan'da 4, Kars'ta 8, Ağrı'da 3, Muş'ta 4 ve Bingöl'de 3 çocuk yaşamını yitirdi, 11 çocuk ise sakat ' kaldı. Erzurum Numune Hastanesi Çocuk Servisi doktorlanndan Yurdur» Gençelli, sıcak havalarla birlikte oyun oynamak için dışan çıkan çocukların dikkatsizliği sonucu trafik kazalarında artış olduğunu söyledi. Dr. Gençelli, bu nedenle anne, baba ve trafik ekiplerinin daha duyarh olmalannı istedi. Bulgaristan'ın Gabrovo kentinde 1973 yılından beri yapılan Mizph Bienali ülkenin değjşenyüzünü gösterdi A Savulun kapitalizm geliyor TENTH INTERNAT1ONAL BIENNIAL OF HUMOUR AND SATIRE IN THE ARTS GABROVO '91 Bienalde karikatür yarışmasına başka ülkelerden gönderilen karikatürlerde de sosyalizm eleştirisi ağır basıyordu. Ama çizgilerin eski yüzlü olduğu ve dünyayı yeniden yorumlamakta yaya kaldığı herkesçe paylaşılan bir düşünceydi. "Eskiden her şey vardı, her şeyden korkardık. Şimdi hiçbir şeyden korkmuyonız, hiçbir şey yok." TAN ORAL GABROVO Bulgaristanın nekesliği ile ünlü Gabrovo kentinde 1973 yılından beri yapılan Mizah Bienali'nin simgesi kuyruğu kesik bir kedi. Soğuk havalarda içeri dışan girip çıkarken, kapı aralığında zamanı uzatıp evi soğutmasın diye uzun kuynık kısaltılıyor. Zaten kahve fıncanlan da ortadan ikiye bölük. Bir tabak içinde iki yarım fincan ile ikram ediliyor kahve. X. Mizah Bienali'nin çağrılı jüri üyesi olarak sınırı yürüyerek geçerken, daha önce birçok kez gittiğim bu ülkede, son günlerde neleTİn değişmiş olabileceğini düşünüyordum. Bu merakımı vize almaya gittiğim konsoloslukta kültür ataşesine de söylediğimde o, ben de merak ediyor um, demişti. Gerçekten de sosyal değişimlere merakı olanlar için bu ülke bir laboratuvar sayılabilirdi. Orada şu günlerde sıkça kullanılan "karanlıkta tavşanın nereden çıkacağı belli olmaz" deyişi bu merakı ve belirsizliği açıklryor gibiydi. Beni sınırda karşılayan Siyka ve Asen, arabalanyla, karla kaplı ünlü Şipka geçidinden aşınp Gabrovo'ya ulaştırdılar. Siyka kendini tanıtınca, birden anımsadım; o yıllar önce Gabrovo'ya giden, Yalçın Çetinler, Sadi Dinççağ'lar, Bedri ve Femıh'lann ünlü çevirmeni Siyka idi. Onu çok yazıp çizmişlerdi. Bir zamanlar ilgiyle okuduğum ondan söz eden yazı ve çizileri, o ballanmış anılar olarak anlatıyordu. Serbest pazar ekonomisine geçrne zorluklannı yaşayan, on bir milyar dolar borcu bulunan ve Avrupah bir tüketim toplumu olmayı düşleyen bu ülkede gerçekten çok şey değişmekteydi. tçinden ilk geçtiğimiz bir kentin alamnda, üstünden heykeli ahnmış taş bir kaide gördüm, tepesine leylek yuva yapmıştı. Taşın ön yüzünde nasılsa kalmış bir yıldız vardı. Oysa yıldızlar da simgeledikleri ekonomik ve sosyal sistem gibi görüldüğü yerden kazınıyordu. Her yerde sokak isimleri değiştiriliyordu. Siyka, yakında evimizi bulamayacağız sanınm diye gülüyor. Okul kitaplannın da değişmesi gerekiyormuş. Ama bu zor, çünkü kâğıt yok. Aynca benzin yok. Kuyruklardan bir ay için otuz litre benzin alabiliyorsunuz. Yıllardır 5 leva olan et şimde 35 leva olmuş. Ariz Nesin'in bir zamanlar Bulgarcaya da çevrilen ve çok sevilen "Sosyalizm Geliyor, Savulun!" adlı kitabını anımsatıyorlar, ama onu da değiştirerek ve "Savulun Kapitalizm Getiyor!" diye gülüşerek. "Dünya gülebildiği için tıâlâ yaşıyor." Bu söz, başından beri Mizah Bienali'nin temasıru oluşturuyor. Sokakta yüksek sesle konuşup gülmekten kırılanları gösterip, politika konuşuyorlar galiba, diyorum. Artık demokrasi var ya diyor. Çocuklar helva istediğinde de babaları, demokrasi var ya ne yapacaksınız helvayı, diyormuş. Tktlı yeme en yaygın kan grubu Rh+ HOUSE OF HUMOUR AND SATIRE GABROVO BULGARIA Cinsel gücün sırrı doğada Antepfıstığı, safran, vanilya, nane yaprağı, karabiber, kekik, kimyon cinsel gücü arttırıyor. Şekerpancarından idrar söktürücü ilaç elde ediliyor. Havuç, cilt hastalıklarına iyi geliyor. Kabızhktakullanılanilaçlarda sinameki var. SERPtL GÜNDÜZ Kullandığımız ilaçlann büyük bölümü iyileştirici gücünü bitkilerden alıyor. Doğa, bilmediğimiz binlerce Uacı bağnnda saklıyor belki de... Günümüzün modern tedavisinde doğadaki bitkilerden oldukça fazla yararlanılıyor. örneğin Aspirin! Bu ilacın özünde "söğiil ağacı kabugu" var. 100 yıl önce Afrika yerlilerinin ağrı kesici olarak kullandıklan söğüt ağacı kabuğunda yıllarca sonra "asetilsalsilik asit" yani aspirin keşfediliyor. Eski hekimlikte cinsel gücü kuvvetlendirdiği inanılan bitkilerin hemen hepsine yurdumuzun çeşitli yörelerinde bolca rastlayabilirsiniz. Örneğin ada çayı yaprağı, antepfıstığı, fındık, ısırgan otu, pırasa, naneyaprağı, maydonoz, rokayaprağı, karabiber, karanfil gibi... tstanbul Tıp Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı'ndan Proî. Dr. Aykan Canberk, özünde bitki olan binlerce ilaçtan örnekler veriyor. Kalp yetmezüğinde kullanılan ve "oubaine" denilen kalp glikozidi "ada soğanı"ndan; "yüksek otu"ndan yine kalp yetersizliğinde kullanılan dijital türevleri elde ediliyor. Ya döktüğümüz çay yapraklarından neler yapılıyor farkında bile değiliz... "Kahve çekirdeği, kakao tohumu ve bildiğimiz çay yapraklan bol miktarda ksantin türevleri içermekte" diyor Prof. Canberk, özellikle teorilin ve kafeince zengin olan bu kaynaklar astım tedavisinde ya da doping amacıyla kullanılıyor. "Şeİcer pancan"ndan ise idrar söktürücü mannitol adlı ilaç elde ediliyor. Bildiğimiz şeker kamışından çıkarılan alkol da bugün tıpta bakteri öldürmek ve antiseptik olarak kullanılıyor. Havuç... Bol miktarda karoten içeriyor. A vitamini ve havuçtan çıkarılan retinoidler özellikle aknelerde, sedef hastalığı ve cilt hastalıklannda başanyla kullanılıyor. Prof. Canberk, "çavdar mahmuzu" adı verilen bir bitkinin üzerinde üreyen mantann ne kadar önemli olduğuna dikkat çekiyor. Bu mantardan iki grup "alkaloid" elde ediliyor. Histamin, asetilkolin ve tiramin adlı 1. grup, farmakolojik çalışmalarda kullanılıyor. Aynı bitkiden elde edilen 2. grup alkaloid ergotamin, ergotoxin ve ergonovin ise beyin ve damar hastalıklan için yapılan ilaçlann özü... Kuzey Anadolu dağlarında bol miktarda bulunan ve "giizel avrat otu" olarak bilinen folium belladona yaprağı ve atropa belladona bitkisinden neler elde ediliyor? Prof. Canberk anlatıyor: "Atropa belladonadan spazm çözücü skopolamin adlı ilaç elde ediliyor. Yine aynı bitkiden sağlanan stropin, kimyasal silahlara karşı aynı zamanda da bulantı, kusma ve kalp yavaşlaması için de kullanılıyor. Bu ilaçtan ıpratropium bromid elde ediliyor seresol ya da halk arasında 'fıs îıs* şeklinde kullanılarak astım tedavisinde etkin oluyor." Yine yonca yaprağından pıhtılaşmayı engelleyen kumadin türevi ilaçlar, çiğdem çiçeği ve sonbahar çiğdeminden de kolşisin elde ediliyor. Bu da gut hastalığının ilacı... Kabızlıkta kullanılan ilaçlann özünde de sinameki var. Mandreke bitkisi kökünden spazm çözücü skopolamin ve hiyosamin sağlanıyor. "Karga büken tohumu"nda güçlü bir zehir var. Fare zehiri olarak aynca ufak dozlarda iştah açıcı ve uyarıcı etkiye sahip. Aynı bitkiden elde edilen kürar ise adale kasılmalarını engelliyor, kas gevşetiyor o nedenle anestezi sırasmda önemli... Portakal, limon gibi narenciye ürünlerinden ise herkesin bildiği gibi " C " vitamini ya da askorbik asit sağlanıyor. Afyon somunundan ise bilinen afyon, kodein, morfin ve türevleri elde ediliyor. Geçen yıllarda kurulan bir fabrikada ise Türkiye'de yetişen afyon bitkisinden, ilaç sanayiinde kullanılmak üzere morfin ve türevleri yapılıyor. Eski hekimlikte kullanılan ve bugün modern tıbbın da ciddi olarak baktığı bitkilerden ornekler veren Prof. Canberk, cinsel gücü ve Hbidoyu kuvvetlendiren bitkileri şöyle sırahyor: "Adacayı yaprağı, antepfıstığı, anason tohumu, biberiye yaprağı, boğadikeni, boyotutohumu, civan perçemi, fındık, ısırgantohumu, kahveçekirdeği, karabiber, karanfil, kekik, kimyon, kişniş, lahanatohumu, mahlep, maydanoztohumu, naneyaprağı, pırasatohumu, rezene, rokayaprağı, safran, soğantobumu, tarçmkabuğu, vanilya." ÇALIP SÖYLEMEK YASAK ÇALIP SÖYLEMEMEK SERBEST den tatlı konuşma gelmiş şimdi yaptığı çalışmalarda lik demokrasi ile. halkm büyük Eskiden her şey vardı, her şey bölümünün kan den korkardık. Şimdi biçbir şeyden korkmuyoruz, hiçbir şey grubunu bilmediği yok. Siyka bu harika özeti ya ortaya çıktı. pıyor. Gerçekten de TV'de büANKARA (Cumhuriyet tün gün çeşitli partiler birbiri ar Bürosu) Sağlık Bakanhğı dına konuşup duruyorlar. tarafından yapılan araştırmaZaten TV programı, zaman da, halkın büyük bir bölümübizim, 45 yıl yeter! sözleri ile baş nün kan grubunu bilmediği orhyor. Bir parti vitrinini eski kra taya çıktı. Bakanlığm başlattığı lın renkli resimleri ile donatmış, kan grubu saptama çalışmalaonun geri gelmesini savunuyor. nnda, en yaygm kan grubunun Herkes krahn Önünden geçip gi (A+) olduğu belirlendi. diyor, kayıtsız. Sağlık Bakanı Halil Şıvgın, Ama yollarda tek kişilik tez 612 mayıs tarihleri arasında gâhlarda sergilenmeye başlayan kutlanacak "Kan Haftası" neufak tefek mallann önünden deniyle dün yaptığı açıklama • ANKARA (AA) kimse kayıtsız geçemiyor. Ser da, gerek barışta gerek olağa Sağlık BakanlığYnca best ticaretin bu yeni görüntü nüstü hal ve savaşta, kan ve valiHklere gönderilen sü çevresinde ilgiyle birikiyor in kan ürünlerî hizmetlerinin ve genelgede, kaynak sulannın sanlar. rilmesinde, Avrupa Konseyi ve tesislerinin kontrol altına On levaya Istanbul ile telefon Bakanlar Kurulu'nun kabul et alınması istendi. Bakanlık konuşması yapılıyor, hem de tiği "ülke capında kendine genelgesinde, yaz anmda. Ammsıyorum da önce yeterlilik" prensibini benimse mevsiminde özellikle büyük kentlerde su ihtiyacını ki gidişlerin birinde Ferruh bir diğini anımsattı. hafta ısrar etti, ama îstanbul'a Şıvgın, bakanlığın bu amaç gidermek amacıyla kaynağı telefon bağlatatnadıydı. lletişi la Ankara, Adana, Batman, belli olmayan suların min önemi artmış. Yeni yayına Diyarbakır, Gaziantep, Malat kaynak suyu olarak başlayan gazeteler sayılamaya ya ve Van'da kan grubu belir piyasaya verilmesinin cak kadar çok. Karikatürlerde leme çahşmalan başlattığını, önlenmesi gerektiği ise eski yönetimin eleştirisi sü uygulamanın önümüzdeki bildirildi. Kaynak sularının rüyor. günlerde Hatay, tçel, Mardin, ve tesislerinin kontrol altına Aslında bienalde karikatür Muş ve Siirt'e de yaygınlaştın ahnarak bakanhkça işletme nıhsatı almayan suların yarışmasma başka ülkelerden lacağını kaydetti. gönderilen karikatürlerde de Şıvgın, bu merkezlerde yapı satışının kesin olarak sosyalizmin eleştirisi ağır bası lan belirlemelere göre en yay önlenmesi istenen yordu. Ama çizgilerin eski yüz gın kan grubu olarak (A) gru genelgede, il dahilinde lü olduğu ve dünyayı yeniden buna rastlandığını, bunu sıra ruhsatlı kaynak suyu yorumlamakta biraz yaya kaldı sıyla (0), (B) ve (AB) gruplan işletmelerinin denetlenerek ğı tüm jüri üyelerince de payla nın izlediğini belirtti. Bu çalış verilen ruhsat çerçevesinde şılan bir düşünceydi. Bu gözle malarda, AB Rh () ve B Rh (), faaliyet gösterip tnimi Sofya Radyosu'nun yaptı 0 Rh () ve A Rh () kan göstermediğinin ve özellikle ğı söyleşide de belirtmeden ede gruplarma ise en az sıklıkla kaçak su kullanıp medim doğrusu; eski yönetim rastlandığı kaydedildi. Şıvgın, kullanmadığımn tespiti ler de kritik edilebilirdi, ama de proje çerçevesinde 1 milyon ki konusunda denetim mokrasilerde asıl önemli olan şinin kan gruplannın saptan raporlannın hazırlanması ve bugünün yönetimlerinin eleşti masının hedeflendiğini de söz bakanhğa gönderilmesi duyuruldu. risiydi. lerine ekledi. O da yapılıyor kuşkusuz. Türk asılh parlamenter Ahmet Doğan'ın "Bizim yolumuz tstanbul Uzerinden Avrupa'ya gider" sözleri hâlâ yankılaruyordu, orda olduğumuz günlerde. Aynı bizdeki gibi Avrupah olabilmek, büyük tutku orada da. Türklere geünce, bir jüri üyesi şu Bir d e Nakllyat SlgortAii prlmi anısını anlattı; küçükken bir Türk çocuğu ile kavga edince ödemekl Kaç p*r* tuttuğunu annesi, istediğin çocukla dövüş blle bümeden kâr sayıyordum ama Türk çocuklarına iyi davran, onlarla iyi geçin, öğUdünU slgoıta prlml ödememeyl. vermiş ona. Kamyonumuzun ge^lrdlğl kOçOk bir kazadan sonra, kazandıgımı Şimdi Türkiyelilere kapitalizsandığım kârın kat kat zarara dönü^tüğünü yaşayarak gördüm. Tam min benzer yollanndan daha anlamıyla Dimyata pirince giderken... Halk Sigorta kö^ük bir primle önce geçmiş bir ülkenin insanları olarak bakıyorlar. yapryormuş m e ğ e n e Nakliyat Slgortası m. Evdekl bulgurdan olma Gabrovo Mizah ve Yergi Evikorkumuz yok artık." nin düzenlediği X. Mizah Bienali'ne gelince. Diğer dokuz seçici kurul üyesi ile birlikte 5 dalda toplam 51 ülkeden 942 sanatçının 2522 yapıtını beş gün boyunca elden geçirdik, eledik. Arta Nakliyat kalanlar ödülleri paylaştılar. Slgortası Sonra orada yeni duyduğum "Kurbağaya göl, yolcuya yol" değişine uyarak îstanbul'a doğru yola koyuldum. Sağlık Bakanlığı'nın Kaynak suyu Dimyata pirince giderken... Sisorta Bir çağdaşlık simgesi