18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1 31 ARALIK 1991 EKONOMÎ CUMHURİYET/ı Petrol Ofisi'ne yeni genel mtidür • ANKARA (ANKA) — Petrol Ofisi Genel Müdürü Uğur Doğan'ın görevden alınarak yerine Mustafa , Korel Aytaç'ın atandığı , belirtiliyor. Edinilen bilgiye göre yeni Genel Müdür t Aytaç, 20 Ekim . seçimlerinde DYP ' listesinden aday olmuş, ancak kazanamamışü. .. Aytaç daha önce DPT „ Koordinasyon Genel " Müdürlüğü, Tetkik ve Tahlil Daire Başkanlığı'nda uzman olarak görev yapıyordu. • Demir çelik ürünlerine zam • ANKARA (AA) - Ereğli Demir ve Çelik Fabrikalan (ERDEMIR) ürünlerinin fiyatlan yûzde 6.5 ile yüzde 13.8 arasında değişen oranlardaarttınldı. . ERDEMİR'denyapılan açıklamada, yurtiçi ve yurtdışı girdilerindeki son fıyal artışlanmn maliyetleri yükseltmesi dolayısıyla ürünlerin satış fiyatlannın " 30 aralıktan geçerli olmak üzerearttınldığı ' bildirilerek.hazır • siparişlerineaıtmalbedelini bu tarihten önce ödemiş olan müştenlerin zamdan etkilenmeyecekleri belirtildi. iTYTBank'ın 'sermayesi • Ekonomi Servisi — Türkiye Turizm Yatınm ve Dış Ticaret Bankası A.Ş. (TYT Bank) sermayesini 150 milyar Türk Lirası'na çıkartıyor. TYT Bank Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Ener, 1992nin şubat ayı içerisinde yapılacak banka genel kurul toplantısında. TYT Bank'ın sermayesinin 150 milyar Türk Lirası'na çıkartılacağını belirtti. İşsizler gurbet kuynıgunda • ANKARA (ANKA)— Türk girişimcilerinin, Doğu Avrupa ülkeleri ve özellikle eski Sovyetler Birliğj'nde Ustlendikleri işler için işçi götürmelerinin de etkisiyle, yurtdışına gitmek isteyen işsizlehn sayıa çığ gibi büyüdü. Yıhn ilk dokuz aylık döneminde, yurt- dışına gitmek için 1$ ve İşçi Bulma Kurumu'na başvuran işsizlerin sayısı geçen yılın aynı dönemine göre 31 kat artarak 320 bin 840'a yükseldi. Ancak anılan dönemde yurtdışına 39 bin 382 kişi gönderilebildi. Yurt dışına gönderilen işçi sayısının da yüzde 7.7 arttığı bildırildi. 3 trilv onluk teşvik belgesi • ANKARA (AA) - Kasım ayında kamu ve özel sektörün toplam 3 trilyon liralık yatınmına teşvik belgesi verildi. Yatırım teşvik belgelerinin büyük bölümü imalat sanayii yatınmlarına yönelik oldu. Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı'nın kasım ayında verilen yatınm teşvik belgeleriyle ilgili tebliği, Resmi Gazete'de yayımlandı. Buna göre kasım ayında lOOayn belgeyle toplam yatırım tutan 12 trilyon 996 milyar lira olan yatınma teşvik belgesi sağlandı. Turban'da tayine tepki • SAMSLN (Cumhuriyet Bürosu) — Samsun Turban Otel'den başka illere tayin edilen yaklaşık 20 işçi, DYP Samsun İlçe Başkanhğı'na giderek yardım talebinde bulundu. Kendilerine uygulanan hareketin normal tayin olmadığını, zoraki çıkış olduğunu bildiren işçiler " ANAP gitti diye sevinirken, sevincimiz kursağımızda kaldı" dediler. Katsayıya peşin tepki • ANKARA (AA) - Genel Sağlık-İş Sendikası Genel Başkanı Bülent llgaz. katsayı açıklanmadan, muhtemel oran konusundaki lepkisini dile getirdi. llgaz, "artış oranı ne olursa olsun yeterli olmayacak" dedi. Bülent llgaz, "Mahkeme kararı ile tüzel kişiliği tescil edilmiş bir sendika olarak Genel Sağlık-İş, oranı ne olursa olsun tek yanlı ücret artışı değil. memurlara öncelikle serbest örgütlenme, muhatap alınma ve toplusözleşme hakkı verilmesi gerektiği inancındadır"dedi. Pet'te top firmalarda İDRÎS ADtL Çevre kirliliğinin sembolü haline gelen PET şişelerde de- pozito dönemi 1 Şubat 1992 tarihinde uygulanmaya başla- nacak. PET ve PVC gibi çevre kirliliğine yol açan kaplan ambalaj malzemesi olarak kullanan sektörün depozitoya hazırlıkh olmadığı gerekçesiy- le uygulamanın başlangıç tarihi iki kez ertelendi. Daha önceki çalışmalara göre Katı Atıklann Kontrolü Yönetme- liği 1 Arahk 1991 tarihinde yürürlüğe girecekti. Ancak fırmalann başvurulan üzerine bu tarih önce 1 Ocak 1992 ola- rak yeniden belirlendi ve yönetmelik yayımlandı. An- cak firmalara "bildirim süre- si"adı altında 1 Şubat 1992\e kadar hazırlıklannı tamamla- mak üzere yeniden süre tanın- dı. PET ve PVC ile metal ve alüminyum kaplan ambalaj malzemesi olarak kullanan firmalar. depozito tutarlannı da yönetmelik hükümlerine göre belirleyecekler. Yönet- meliğe göre 200 mililitreye kadar sıvı alan şişelerde yakla- şık 400 lira (8 cent), 200-1000 mililitrelik şişelerde 1000 lira (20 cenO. 1000 mililitrelikten büyük şişelerde de 1.500 lira (30 cent) depozito uygulana- cak. Buna göre 1.5 litrelik veya daha büyük PET şişe ile su alanlar 1.500 lira depozıt ödeyecekler. Bu tür ambalaj malzemele- rini kullanan. ancak satışta rultusunda boş şişelennı toplamayı taahhüt edecekler. PET ve PVC şişeler doğada yok olmayan madde olmaları nedeniyle metal ve alümin- yum maddelerden daha yük- sek kotaya tabi tutuldu. 5 yılı kapsayan kota miktarlan Ba- Pet şişelerde depozito döneminin firmalara "bildirim süresi" adı altında ek bir süre tanınarak 1 şubatta başlatılacağı belirtildi. Pet şişilere 400 lira ile 1.500 lira arasında depozito uygulanacak. depozito uygulamaya yanaş- mayan fınmalar ise aüklannı toplamakla yükümlü olacak- lar. Çevre Bakanlığı'nca yayımlanan yönetmeliği göre ilgili firmalar her yılın ocak ayında. belirlenen kota doğ- kanlık'ça şöyle açıklanmıştı: PET ve PVC'lerde: Atıkla- nn 1992 yılında yüzde 25'i. 1993'te yüzde 35'i, 1994'te yüzde 45'i, 1995 yılında yüzde 65'i, 1996'da yüzde 70'i ilgili fırma tarafından toplanacak. Bu oranlar, metal ve alümin- yum kaplarda 1992 yılında yüzde 15, 1993 yılında yüzde 20. 1994 yılında yüzde 30, 1995 yılında yüzde 45.1996 yı- lında yüzde 60 olarak belirlen- di. Bakanlığa hiç başvurmayan firmalar ise "'depozito" uygu- lamasını kabul etmiş sayıla- caklar. Çevre Bakanlığı, depozito uygulamasını kabul edecek fırmalar konusunda rahat. Ancak geri toplama kotasını kabul edecek fırmalann dene- timi ise Bakanlığı zorlayacak. Taşra örgütünü henüz oluştu- ramayan Çevre Bakanlığı, fırmalann kotalara uyup- uymadıklarını valiliklerin yardımıyla denetlemeyi plan- lıyor. Bakanlıktan bir yetkili, yeminli mali müşavirlerin de denetimlerde görevlendirile- bileçeğini söyledı. Edinilen bilgiye göre sattık- lan ürünün şişelerini toplama- yı taahhüt eden firmalar, depolamadıkları atıklan, Ba- kanlık görevlilerine gösterme- den yok edemeyecekler. Yetkililer, Çev- re Bakanhğı'na yanlış bilgi verenler hakkında Çevre Ka- nunu'nun 26. maddesi hü- kümleri doğrultusunda işlem yapılacağını bildırdiler. Çiller'den sanayicilere "Bkden bektemeyin, özyeride buhrnun" uyansı 'Herkes kemerleri sıksuıANKARA, (ANKA) - Ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Tansu Çiller, faiz, fı- yat ve ücretleri dondurma, serbest piyasa ekonomisine kanşma eğiliminde olmadık- lannı. ancak enflasyonun in- dirilmesi için toplumun her kesiminin bir süre için özveri- de bulunması gerektiğini bil- dirdi. Devlet olarak her türlü israftan kaçınacaklannı belir- ten Çiller. her kesimin de bu konuda devleti örnek alması- nı, kendi kendini dizginleme- sini istedi. 92 f DENNEBEKLİYORLAR? Tansu Çiller, oluşturulacak stabilizasyon programı önce- sinde meslek kuruluşlanndan görüş alma amacıyla düzenle- nen toplantının açıhşında yaptığı konuşmada, enflas- yonla mücadele konusundaki yaklaşımlarını açıkladı. Çil- ler, toplumun her kesiminin özveride bulunmasını isterken belli bir dayanışma içinde alı- nacak önlemlerle enflasyonun sonbahardan itibaren hızla düşmeye başlayacağı görüşü- nü yineledi. Tansu Çiller, "Bi- zim ortaya koyacağımız olay Matild Manukyan Veıgi rekortmenliğini kaptırmam Ekonomi Servisi — Telefonun öbür ucundaki gayri müslim yaşlı kadın, gür sesiyle soruyor: "Sizce benden başkası vergi rekortmeni olabilir?" Bu iddialı sorunun sahibi 1990 yılında 2.2 milyar lira gelir vergisi ödeyen ve nice zenginleri geride bırakarak "vergi rekortmeni" olan Matild Manukyan'dan başkası değil. Nisan ayında açıklanacak91 yılı vergi sıralamasındada gelecek yıl da bu unvanı koruyacağından emın bir bıçimde cevaplıyor sorulanmızı. O, Çiller'in "Vergi pakeüni" bik beklemeden, her yıl daha çok vergi ödeyebilmenin peşinde... Mütevazılığa da gerek görmüyor. "Başkalan Türkiye'ye benim kadar emek veremez" diyor. Matild Manukyan'a 1992 beklentilerini soruyoruz. Örneğin daha çok vergi için daha çok kazanmak gerek. Bu nedenle işini büyütecek mi? "Artık benim yaşım geçti" diyor Manukyan, "Ben bütün emeğimi verdim" diye ekliyor hemenardından, "Yaşlandınız diye işinizi küçüitmeyi, maİınızı mülkünüzü satmayı düşüniiyor musunuz?" diye soruyoruz. Karşı çıkıyor," Yo, alırsan pahalı alırsın. Sarmay a kalkarsan ucuza almaya kalkarlar" diyor. Son olarak satın aldığı 6.5 milyar liralık yalı da Manukyan'ın, mülk almayı satmaya tercih ettiğini doğruluyor. Matild Manukyan enflasyondan da şikâyetçi değil. Şikâyetedenlerede kızıyor bir anlamda. "Türkiye'nin her şeyi normal. Enflasyon öyle her şeyde yüksek değiİ" görüşünü savunuyor. Manukyan, "Enflasyon insanlara gayret veriyor.lstediklerini alabilmek için daha çok çalışıy orlar" diyerek farklı bir açıdan değerlendiriyor enflasyonu. Matild Manukyan'a göre yûksek zamlara biraz da halkın kendisi neden oluyor. Bunuşuörnekleaçıklıyor Manukyan: "Töpgaz 35 bin liradan 44 bin liraya çıktı. Herkes tüpgazcıların kapısında kuy ruklar oluşturdu. Tepkiler gelip zam yüksektir denince, ertesi gün hükümet ucuzlattı. O zaman kimse tflpgaz almaya gitmedi." bir dondurma politikası değil. Ama toplumun her kesimi belli bir fedekâkarlığı bir süre için alacak. On yıl demiyoruz, bir yıl da demiyoruz. Göreceksiniz ki sonbahardan itibaren enflas- yon hızla düşmeye başlaya- cak"diyekonuştu. Tansu Çiller, oluşturulacak stabilizasyon programına yö- nelik olarak her kesimden gö- rüş isterken bunun niteliği hakkında san^yicilen üstü ka- palı olarak uyardı. Çiller, "Bi- zim şu kadar zorluğumuz rar, bize şu kadar kaynak aktarın diye yola çıkmayın. tlk önce yapacağımız şey, mümkün ol- duğu kadar özveride bulun- mak" dedi. Bu özveriyi yapar- ken ortadireği biraz rahatlat- mak gerekliğini belirten Çiller, "Ama bu, ortadirek da- hil her kesimin fedakârlığı ile olacak bir olaydır" dedi. Çiller, devleün, israftan ka- çınacağını ve bir tasarruf se- ferberliği başlatacaklannı be- lirterek "Hiçbir lojman, hiçbir araba. böyle hiçbir şey bizim bütçemizde yer almayacak. Bu tasarruf seferberliğinin en gfi- cünü ilk önce kendimize uygu- layacağız" dedi. Devlet Bakanı Tansu Çiller konuşmasını tamamladıktan sonra toplantıdan ayrıldı. TÜSİAD, TİSK, ATO, ASO. İZTO, EBSO, İSO, İTO, TOBB, Bankalar Birliği, Ya- bancı Sermaye Koordinasyon Derneği, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odaları Bir- liği, Borsa Aracı Kurumlar Birliği, BİDER, Türk-lş ve Türkiye Müteahhitler Birliği temsilcileri görüşlerini toplan- tıda hazır bulunan Hazine ve Dış Ticaret Müsteşan Altınok ve diğer bürokratlara anlattı- lar. işçi eylemine mahkeme engeliKOCAELİ (AA) - Kocaeli 1. Iş Mahkemesi'nin, maaş ve avanslarını alamadıklan ge- rekçesiyle işi bırakarak fabri- ka yemekhanesine kapanan Rabak işçilerinin bu eylemi- nin "yasadışı" olduğuna karar vermesi üzerine. işyerin- de yeniden normal üretime geçildi. Köseköy'de kurulu Rabak fabrikasında çalışan Otomo- bil-İş Sendikası'na üye 386 işçi, ortalama 2 milyon 500 bin lira tutanndaki aralık ayına ait maaşları ile yılbaşı avans- lannın verilmemesi üzerine geçen perşembe günü fabrika vcmeknanesıne Kapanarak uı- renişe geçmişti. Eylem üzerine Kocaeli 1. tş Mahkemesi'ne başvuran işve- ren, eylemin yasadışı olduğu- nu belirterek, tedbir konulması isteminde bulun- muştu. Başvuruyudeğerlendi- ren mahkeme de bu eylemi "yasadışı" kabul ederek ted- bir konulmasını kararlaştırdı. Bu gelişmelerden sonra hafta sonu izinli sayılan işçiler bu sabahtan itibaren normal üre- time başladılar. Öte yandan, Petkim Yarım- ca kompleksinde çalışan Petrol İş Sendikası'na üye 2 bin 800 işçi, yfızde 25 oranın- daki "ek zam" ödemesinin yapılmaması üzerine geçen hafta sonuna doğru başlatüğı toplu vizite eylemine ara ver- di. Adana Güneş'ten 14 kişi çıkarıldı ADANA (Cumhuriyet Gttney Öleri Bürosu) — Güneş gazetesi- nin Adana'daki işyerinden 14ça- hşan daha çıkartıidı. Türkiye Ga- zeteciler Sendikası Adana Şube- si'nden yapdan acıklamada, işine son verüen kişilere tazminatlan- nın ödenmesi konusunda işvere- nin "gayri ciddi" tutum sergiledi- ği vurgulanarak, şöyle denildi: "Üyeler zaten aylardır ücret al- madan büyük bir özven'yle çalışı- yorlardı. Aylardır toplu sözlesme ihlallerinde bulunan Güneş gaze- tesi işvereni, bunun son örnegıni Adana'da vennıştır. Aralannda şubemiz yönetim kurulu üyesi Mustafa Berke'nin de bulunduğu ll'i üyemiz toplam 14 basın emekçisi işten atılmıştır. 8 maaş, 5ikramiyeve 1990'dankalan top- lu işsözleşrnesi farklanndanala- cağı bulunan üyelerimizin, aylar- ca süren özverili çalışmalanmn bu şekilde ödüllendirilmesi (!) tüm basın emekçilerini ciddi şe- kilde kaygılandırmaktadır. İş- vereni kınıyor, tazminatları öde- meye davet ediyoruz!' sonrası... ... Herşeyin gönlünüzce olmasını diler, gösterdiğiniz ilgi ve güvene teşekkür ederiz. TÜRKİYE TURİZM YATIRIM ve K DIŞ TİCARET BANKASI A.Ş. TUKETİCİ GÖZÜYLE MERAL TAMER Her 10 ekmekten 1'i çöprBiz ulus olarak hem ekmeği çok severiz, gereğinden fazla yeriz, hem de müthiş israf ederiz. Çeşitli istatistikler Türkiye'de çöpe gi- den ekmeklerin ekonomimize bir yıllık fatura- sının yüz mityarları bulduğunu gösteriyor. Bir araştırmaya göre ülkemizde ûretilen her 10 ekmekten biri çöpe atılıyor. Besienme uzmanı Prof. Ayşe Baysal'ın be- lirttiğine göre en fazla ekmek israfı, kurum beslenmelerinde söz konusu. Şirketlerde, hastanelerde ve okullarda her gün onlarca ek- mek istihkakının yeni- den gözden geçirilme- si ve gerekiyorsa bir miktar azaltılmasını öneriyor. Prof. Baysal: ın kurumlar için bir di- ğer önerisi ise "önce yemek, sonra ek- mek." Yani kurum beslenmesinde perso- nel önce yemeğini al- malı ki o günkü mönü- ye göre pilav, makarna gibi ya da börek gibi y> yecekler varsa belki daha az ekmek alır tepsisine. Ya da çorba varsa ekmeği bol tutar, hatta kurumların gün- lük ekmek alımları bi- le mönüye göre azattı- lıp çoğaltılabilir. Evlerdeki ekmek is- rafının ise kurumlara oranla daha tehlikeli yanı var. Kurumlardaki ekmek israfı çoğunlukla sadece maddi yön- lü, ama evlerimizdekinin sağlığımız açısından da tehlikeli yönü var. Çünkü evde bayatlayan ekmeklerimizi, kurumlarda olduğu gibi bek- letmeden çöpe atmıyoruz. Çoğunlukla bun- ları köflede ya da bir başka yerde kutlanır mı- yım diye biraz bekletip, ardından da dini ne- denlerle "ekmek kutsaldır" diyerek naylon torbalarda diğer çoplerden ayrı olarak kapı- nın önune koyuyoruz. işte o zaman da kendi bindiğimız daiı kesmiş oluyoruz, Bilirsiniz ekmekler, evlerimizde birkaç gün beklediğinde bile küflenir. Naylon torbalarda bıriktirdikten sonra çöpe attığımız ekmekler çoğunlukla ineklere ve diğer hayvanlara yiye- cek olarak vertliyor. Ama genelde küflenmlş olarak ineklerin sofrasına giden bu ekmekler, doğada küf kaybolmadığı için inek sütü ara- cılığıyla yeniden bizim soframıza geliyor ve küflü süt, sağlığımız açısından zararlı oluyor. Hem sağlımızı hem de kesemizi düşünü- yorsak, bundan böyle çöpe ekmek atmaya- lım. Bayat ekmek yememek isteyebiliriz, ama bayat ekmek yememenin tek çaresi, ekmeği çöpe atmak değil kuşkusuz. Belki satın aldt- ğımız ekmek sayısını azaltarak ya da bayat- lamış ekmeği çeşitli yöntemlerle "tazelestirerek" bunu sağlayabiliriz. Evde setüstü fırın varsa, ekmeği birkaç dakika bu fırında ısıtarak; fırın yoksa, tencerenın içine ekmek dilimlerini ko- yup, birkaç damla su serpıştirerek ağzını ka- patıp kısık ateşte bi- raz bırakmak, fınndan yeni çıkmış gibi taze ekmek etde etmemizi sağlar. Bir başka seçenek ise ekmeği buzfukta ya da buzdotabının nor- O \[ l f J mal rafında bektetmek- ^ \ U a tir. Ekmeği bir ögünde 1 (] 1 " yiyebüeceğimiz kadar T\ M "I parçalara bölüp buzlu- ğa koyduğumuz takdir- de, hangi tazelikte koy- duksak o tazelikte ge- ri alabiliriz. Ve daha sonra hnnda ya da ten- cerede ısıtıp taze ek- mek elde edebiliriz. Tüm dikkatlerimize rağmen ekmek bayat- lamışsa, çoğumuzun yaptığı küçük küpler şeklinde kesip kızartarak çorbanın içine at- mak ya da yumurtaya bulayıp kızarttıktan son- ra recelle veya peynirte yemek mümkün. Viş- neli ekmek tatlısı, bayat etmeklerı "tatlı" olarak değerlendirebileceğiniz bir başka yt- yecek. Bir de ekmek köftesi ve ekmek böreği var. Belki bunlar daha az biliniyor. Ekmek böre- ği, köfte içine ufaladığımız gibi ekmeği ufala- yıp ardından normal börek yapar gibi yağını, sütünü, yumurtasını ekleyip bir miktar peynir ilave ettikten sonra meydana gelen karışımı fırında pişirmekle elde edilebilir. Ekmek köf- tesi ise köfte yapar gibi soğan, sarmısak, may- donoz ve yumurta ile ufalanmış ekmeği ka- rıştırarak, bir miktar peynir eklenerek yoğu- rulur ve tavada kızartılır. Ekmek köftesini nor- mal köfteye benzetirsek, burada kıymanın ye- rini ekmek, ekmeğin yerini ise beyaz peynt- rin aldığı söylenebilir. T U K E T I C I N I N S E S I Sobacının ilgisi yazdığı ikinci mektupta Anadolu-Gaz-Hayat'm derhal işyerine eteman göndererek sobayı tamir ettirdiğini belirti- yor ve "Biz sobayı satın al- dığımızdan bu yana TSE'ye başvuran ve kalite belgesi- nl de alan Anadolu-Gaz- 3 hafta kadar önce bu köşe- firmanın adres ve telefonunu de İstanbullu okurumuz Emi-* tüketicinin "buluşmalan" ne Gören'in "bir sobacı sağlandı. Emine Gören, bize aranıyor" başlıklı mektubunu yayımlamıştık. Emine Gören 2 yıl önce satın aldığı -Anadolu-Gaz-Hayat marka sobası çalışmayınca tamir et- tirmek istemiş, ancak üretici firmanın izine rastlayamamış- tı. Mektubun yayınlamasının Hayat'a duyarlı davrandığı ardından bizi arayan bir baş- için teşekkür ediyorum" ka okurumuz, soba üreticisi diyor. PTT gecikme cezası ödesin İstanbul'da oturuyorum. Ay- valık'ta bir yazlığım var. Yaz- lıktaki telefon faturalarını, Ay- valık PTT Müdürlüğü İstanbul adresime gönderiyor. Ben de borcumu onların posta çeki hesabına ödüyorum. Son ödeme tarihi 20.6.1991 olan mayıs ayı faturası da İstan- bul'ageldi. 17.6.1991'de 215 ! bin 800 lira olarak ödedim. 28 | haziranda Ayvalık'taydım. PTT'den telefonla aradılar ve mayıs ayı faturamı ödemedi- ğimi, aynı gün saat 17.00'ye kadar ödemezsem telefonu- mun kapatılacağını duyurdu- lar. İtiraz ettımse de kabul et- mediler. Mecburen 215 bin li- rayı ikinci kez Ayvalık'ta öde- dim. Üstelik bir ay sonra da bu "gecikme" ile ilgili olarak 21 bin 580 lira gecikme cezası ödedim. Yazılı olarak da itiraz ettim. Hatalarını anladılar ve ikinci ödeme olan 215 bin 800 lira ile 21 bin 580 liralık gecik- me cezasını iade edecekleri- URETICIYE TEŞEKKUR / • ni bildirdiler. Ancak ben bu- nunla yetinmiyorum. Nasıl bi- zim hatamız sonucu doğan durumlarda biz PTT'ye gecik- me cezası ödüyorsak PTT de bize gecikme cezası ödeme- li. Bu konudaki ısrarıma PTT'nin verdiği yanıt-. "Tele- fon avanslarında bekleyen miktarlar için idaremiz abo- nelerine faiz ödemesi yap- mamaktadır." Ben fazlada ödediğim 237 bin 380 lirayı, telefonumun kapatılacağı ih- tarı karşılığı mecburen öde- dim. Sanki ben parayı mecbu- ren ödememişim de onalra "buyurun size avans" demi- F.Sebahat Durak-İstanbul Hurda kâğıttır, alınız Ben evimde 6 yıldır kâğıtla- tiyaç sahibi fakir kimseler alır n diğer çoplerden ayırarak ve bu işin ticaretini yapanlara atarım. Evimizde piyango bi- leti bile attlmaz, kâğıtları bir özel sandıkta biriktiririz. San- dık dolunca da ambalaj yapar, sandığın üzerine keçe kalem- le "Hurda kâğıttır, alınız" di- ye ydzaı. r\apıya bırakırım. İh- satarak faydalanır. Ben de hem fakirlere hem de milli ekonomiye katkım olduğu için mutlu olurum. Diğer tüketici- lere de tavsiye ederim. Altan Ediboğlu-Manisa Kömürü kim denetliyor? NURTEKSln jesti İzmir mağazasından Pi- er Cardin marka dört çift çorap aldım. İki tanesinin burun deliklerinde açılma oldu. Durumu Nurteks'e bü- dirdim. Bana bir mektupla birlikte hatası bulunan ço- rap<arın yerine iki adet ye- ni çorap gönderdiler. Sabri Ergül - İZMİR Yeni Konak . teşekkür \toni Konak İzmir Mağaza- sı'ndan Selhn Triko marka- lı kınnızı angora bir kazak aldım. İki defa giymem so- nucunda feci şekilde tüy döktü ve tüylenme yaptı. Tüylenme de olunca 15 gün sonra kazağı aldığım Yeni Konak Mağazası'na götür- düm, hemen kabul ettiler ve fırmaya iade ederiz diyerek, bir yenisiyle değiştirdiler. Vildan Gündoğdu-İZMİR ARÇELİK üzmedi Bir ay önce 17 ton 800 kg kömür aldık apartman olarak. Ama hiç ısrtmıyor. 4 katta 8 daireyiz. Kömürcü gece vakti getıroı, karanlık olduğu için göremedik fakat ısınamıyoruz. Kömürü satan firma As Ma- dencilik, bir şey yapamadı. Emin Kansu-fstanbul A rkadaşımız Nuray Köroğlu, As Madencilik'in n sahibi Mehmet Yılmaz'la görûştü. Yılmaz, "Emin Kansu yıllardır çok iyl müşterimizdir. 200-300 bin liralık naktiye ücretini öderse kömürü geri alınm. Ancak biz aynı kömürü ontann yanın- daki evlere de satok. Hiçbirinin şikâyeti yok. Sa- nmm bu apartmandaki kazan hava alıyor ve kö- mürü yeterince ısıtmıyor" dedi. Okurumuz Emin Kansu ise kazanda ya da bacalannda bir hata ol- madığını, nitekim daha sonra aldıklan kömürün ga- yetiyi ısrttığını kaydettikten sonra "Artık bu ısıtma- yan kömürü yeni aldığımıza, biraz biraz katıp tü- keteceğiz. Kömür gibi tüketicinin seçme şansı ol- mayan bir konuda, bize satışa sunulan ürünün resmi makamlarca daha düzgün denetlenmesini istiyorum" dedi. Arçelik marka ARY 2600 model tam otomatik çama- şır makinesi aldım. Çalış- maya başladığında bir mo- tor gürültüsü duyuyorduk. Şikâyetimizi servise bildir- dik bir sonuç alamadık. Bu- nun üzerine genel müdür Ergün Önder'e bir yazıyla durumu bildirdik. Kendile- rinin özel bir mektubunu al- dık. Sorunumuzun çözümü için Çukurova servisi so- rumlusu Özbek Göçmen'e talimat verildığini, makine- nin motorunun değiştiril- mesi yoluna gidileceğini, yine memnun kalmazsak haberimizi beklediğini yaz- maktaydı. Özbek Göçmen 1 in bizzat ilgilenmesıyle iki kez motor değiştirilmesine rağmen söz konusu gürül- tülü çalışma giderilemedi. Durumu Ergün Önder'e bil- dirmemiz üzerine sorunu- muza nasıl çözüm buluna- cağına dair önerimiz sorul- du. Bunun üzerine bize pa- ramızı iade ederek makine- yi geri alma teklifi getirildi, kabul ettik. Bu örnek ilgi karşılık vermek amacıyla tercihimizi yine aynı marka üzerine yaptık. Bizi üzme- yen Arçelik'e teşekkür ede- rim. Ertuğrul Vural - GAZİANTEP
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear