18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
M8 ARALIK 1991 EKONOMİ CUMHURÎYET/13 iKfTler jdagıtıldı I • ANKARA (ANKA) — ; ANAP iktidarları ! döneminde başbakanlığa ve ! devlet bakanlıklarına bağlı I olan çok sayıda KİT, ! hizmet bakanlıklarına j devredildi. Türkiye J Petrolleri Anonim Ortakhğı, Enerji Bakanlığı'na, SEKA da Sanayi Bakanlıgı'na bağlandı. Resmi Gazete'de yayımlanan "kuruluşların ilgili olduklan bakanlıkların değiştirilmesi" kararına göre Türkiye Petrolleri '; Anonim Ortakhğı, Boru Hatları ile Petrol «Taşımacılığı Anonim .Şirketi, Deniz lşletmeciliği ,ve Tankercilik Anonim Şirketi, Türkiye Demircilik Işletmeleri Genel -Müdürlüğü, Türkiye Taş jKömürü Kurumu Genel - Müdürlüğü, Etibank Genel Müdürlüğü, Çinkur Genel . Müdürlüğü ve Karadeniz - Bakır Işletmeleri Genel • Müdürlüğü Enerji ve Tabii -.Kaynaklar Bakanlığı'na -bağlandı. Türkiye Gübre ..Sanayi Genel Müdürlüğü, -Jstanbul Gübre Sanayi A.Ş, -.SEKA Genel Müdürlüğü ve -. Türkiye Çimento ve Toprak ..Sanayi A.Ş. Sanayi ve . Ticaret Bakanlığı'na -. devredildi. Borsa - • Ekonomi Semsi — • Hisse senedi fiyatlanndaki - düşüşler hız kazandı. Fîyatlar, dün ortalama >yüzde 3.77 oranında düşüş "gosterirken ÎMKB bileşik '• endeksi de yeniden 4 bin - puanın aitına indi. Borsada - dün seansm başlaması ile başlayan yoğun satışlar 'fiyatlan birden iniş trendine s soktu. İç borçlanmada bankalar önde • ANKARA (AA)— Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarüğj'run (HDTM) yılın 9 ayında gerçekleştirdiği tahvil ve bono satışının önemli bölümü bankalara yapıldı. Buna göre bankalar, iç borçlanmada devletten en büyük alacaklı durumunda bulunuyorlar. Fonlarm geliri az, gideri fazla • ANKARA (AA) — Ekonomi kurmaylannca incelenmeye başlanan dcvletin hesapları içinde önemli bir yer tutan 12 büyük fonda toplam 1 trilyon 218.2 milyar lira nakit bulunduğu, ancak sadece iki fonun ödeme yükümlülüğünün 2.9 trilyon lira olduğu hesapandı. TTK'nın zor günleri • ZONGULDAK (AA)— Türkiye Taşkömürü Kurumu'nun (TTK) 1991 yılı zarannın 2 trilyon 238 milyar lira düzeyinde gerçekleşeceği, kunımun toplam borçlannın ise 2 trilyon liraya yaklaştığı bildirildi. Ulaş Bıçakçı YDD Başkanı • Ekonomi Servisi — Kısa adı YDD olan Yönetim Danışmanlığı Derneği Genel Kunılu yapıldı. Derneğin Yönetim Kunılu Başkanlığına yeniden Ulaş Bıçakçı seçildL Yönetim Kurulu'nun diğer üyeleri ise; Dündar Aytar, Vahyi Somay, Oktay Bora, Yağız ve Ahmet Müderrisoğludan oluşuyor. KISA KISA • YAPI KREDİnin '24 saat bankacıbk' anlayışıyla uygulamaya koyduğu TcJeservis, Istanbul, Ankara ve Izmir'de toplam 18 merkezde devam ediyor. , • BİTLİS Entegre Sigara ve Tütün, Türkiye'nin ilk öze] sektör sigarası BEST'ten sonra Kansas adlı yabancı bir sigaramn üretimine geçti. Kansas, 6 bin liradan piyasaya çıktı. • TOSHİBA Elektromak'ın sponsorluğunu yaptığı •Heykei'de Dans' konulu grup sergisi Almelek Sanat Galerisi'nde devam ediyor. • TELETEKNİK, MİI1İ Eğitim Bakanlığı'nın Bilgisayar Destekli Eğitim (BDE) projesi için düzenlenen yetkili servis eğitim topiantısı Ankara'da gerçekleştirildi. • ANADOLÜ Sigorta, kişüerin, meslek gruplannın ve sektörlerin ihtiyaçlarına uygun özel sigortacıhk uygulamasını başlattığını açıkladı. TOBB'nin Marmam gezjsine katılan DYFli 2 bakandan Cavit Çağlar: 'KfFleri satacağız 9 Odalar Birliği'nin Bursa'daki toplantısında konuşan Devlet Bakanı Cavit Çağlar, ekonomiye büyük bir yük olan KÎT'lerin hepsini satacaklarını açıkladı. Çağlar, enflasyonun çözümü için bütçe ve para politikalarının uyum içinde yürütüleceğini söyledi. Aynı toplantıya katılan DYP'li Deviet Bakanı Mehmet Batallı ise Çağlar'ın aksine KİT'lerin tamamını satmayacaklarını söyledi. Batallı, "KİT'lerin bazılarını satıp, bazılarını çalıştınp bir kısmını da kapatacağız" dedi. İDRİS ADİL BURSA — Odalar BirliğTnin Marmara gezisi çerçevesinde Bursa'da yapılan toplantı, De- mirel hükümetinin kurulmasın- dan bu yana iş dünyasıyla hükü- met temsilcilerinin bir araya gel- diği ilk büyük buluşma oldu. Toplantıda konuşan Deviet Ba- kanı Cavit Çağlar, ekonomiye büyük bir yük olan KlT'lerin hepsini satacaklannı açıkladı. Çağlar, ekonomiyi fon sistemin- den kurtarabilmek için Tansu Çiller başkanlıgında yapılan araştırmadan bir sonuç çıkarta- madıklannı söyledi. TOBB'nin odalar ve iş dünya- sının soranlannı yerinde gör- mek amaayla düzenJediği böl- ge gezilerinin sonuncusu dün Bursa'da başladı. Marmara ve Ege bölgesinin oda temsilcileri- nin sorunlarını dile getirdikleri Bursa toplantısına hükümeti temsilen Deviet Bakanlan Cavit Çaghv ve Mehmet Batallı ile Maliye ve Gümriik Bakanlıgı Mösteşan Orhan Morgöl katıl- dılar. Bursa Çeük Palas'ta yapı- lan toplantıda konuşan Deviet Bakau Çağlar, DYP-SHP ara- sında kurulan koaJisyon hükü- metinin ekonomide kalıcı karar- lar almayı hedeflediğini, şeffaf- hk içinde yUrütülecek politika- ların iş dünyasmın öneri ve des- tekleriyle geliştirileceğini anlat- tı. Ekonominin en önemli has- tahğınm enflasyon olduğunu, bunun çözümü için bütçe ve pa- ra politikalarının uyum içinde yürütüleceğini ifade eden Çağ- lar, "Meclis denetiminden uzak ve verimJiliğinı kaybetmiş bütçe dışı fonlar mali disiplin aitına aknacak. 150'ye yakın fon oldu- ğunu tespit ettik. Bunlar Deviet Bakanı Çiiier'in başkanlıgında araştınlıyor. Açık söylemek ge- rekirse işin içinden çıkamıyoruz. Madem çıkamıyoruz bari bak- kal hesabı yapalım dedik. Dev- letin ne kadar borcu var, ne ka- dar alacağı var öncelikle bunu belirlemeye çahşıyoruz"dedi. öncelikle üretim artışı sağla- yan, istihdam yaratan ihracata dönük sanayii yatırımlannın destekleneceğini belirten Çağlar, bu desteğin geçmişte hayali ih- racat ortamı yaratan akçeli sis- tem olmayacağını, işletme ba- zında destek verileceğini söyle- di. KlT'lerin ekonomiye yük ol- maktan çıkartılması, siyasi ve bürokratik baskılardan anndı- nlması için çalıştıklannı kayde- den Çağlar "KITlerin hepsini satacağız, bazıları zarar ediyor. Bunları holding çatıları altında birleştirip, allayıp pullayıp satacağız" diye konuştu. Sana- yii rahatlatmak için teşvik sis- temierinin sık sık değişmeyen ve kolay anlaşılan bir hale getirile- ceğini belirten Çağlar, Uzakdo- ğu'dan dampingli malın girme- sini önleyeceklerini de vurgula- dı. Deviet Bakam Mehmet Batal- lı da hükümetin bugüne dek al- dığı ekonomik ve siyasi kararlan özetleyerek şöyle konuştu. "Bütün bunlar halkımızı ra- hatlatıcı kararlardır. Ancak tem- silcisi olduğunuz özel sektörü rahatlatıcı ekonomik kararlar, bugünlerde hazırlanmakta olup yakında kamuoyuna açıklana- caktır!' Batallı, Çağlar'ın aksi- ne KÎTIerin tamamını satmaya- caklanna deginerek "KİTIeri bir smıflandınnaya tabi tutaca- ğız. KİT'krin çaJışır durnmda oianlanun bir lnnmını sataca- fcz, bir kısmını biz çalıştırocagız, bir kmmını da kapatacağız" de- di. TOBB Başkanı Rona Yırcalı ise konuşmasının önemli bir bö- lümunü hükümetin siyasi ve sos- yal alandaki kararlanna ayırdı. İTO'nun 1991 değerlendirmesi ITO Yönetim Kunılu Başkanı Atalay Şahinoğlu istik- rar programına zamlarla başla- mak zorunda kalmasının, yeni hükümetin en önemli açmazı ol- duğunu kaydederek "Fedakâriık- ta bulunacak olan halk olduğu- na göre hiikiımet hangi konuda ne kadar süre için destek bekle- digjni açıkça belirtmebdir" de- di.Geride bırakmakta olduğu- muz 1991 yüının ekonomik yön- den bir değerlendirmesini içeren yazüı açıklamasında Şahinoğlu, yılın ilk yarısındaki talebi kıs- maya yönelik politikalann ikinci yanda, yerini canlandırmayı amaçlayan önlemlere bırakma- sının, ekonomide zaten bozuk olan dengeleri daha da bozdu- ğunu savundu. KonutbirtikBaşkanı Soydan, şimdiye kadar konut umudunun sömünüdüğünü savundu Ne konut ne umut mezarlığıEkonomi Servisi — Konutbirlik Genel Başkanı Oguz Soydan, konut kooperatif- lerinin yeni hükümetten umutlu olduğunu belirterek hükümetin ilk önlem olarak ko- nut fonundan bütçeye yapılan yüzde 50'lik kesintiyle başka fonlara giden yaklaşık yüz- de 10'luk kesintiye son vermesini istedi. Oguz Soydan yaptığı acıklamada 1984 yı- lında uygulamaya konulan Toplu Konut Yasası ve yönetmeliklerinin 8 yıldır yürür- lükte olmasına karşın yalnızca 450 bin ko- nutun bitirilebildiğini kaydetti. Toplu Ko- nut Yasası'nın uygulamaya başladığı yüda, konutların yüzde 81'lik kısmının kredilen- dirilebilmesine karşın bugün bu oranın yüz- de 26'ya düştüğünü belirten Soydan, 1984 yılından bugüne konutraaJiyetlerininyir- mi kat, kredilerdeki artışın ise sadece 6 kat olduğuna dikkat çekti. tnsanlann konut umudunun sömürüldüğünü kaydeden Soy- dan söyle devam etti: "Toplu konut fonu kaynakian, konut ser- tifikasıyla sömttriildii, arsa sertifasıyla sö- mUriildiı, koout edindirme yardım yasasıy- la söraüriiMii. Bagiiakü siyasi iktidann bü- yük ortagı DYP de secimler öncesinde in- saniara konut sözü verdi. Daha da önern- hsi, konut beklentisi içindeki topluın bo hü- kütnetten umuthı, kooperatif kesimi olarak bizler de umuthıyuz." DYP-SHP hükümetinin insanlann konut umudunu sömürmeyeceği düşüncesiyle çok acele bazı önlemlerin alması gerektiğini an- latan Oğuz Soydan, "Bu tedbirier alınmaz- sa konut mezarlığı degil ama umut mezar- lığı oluşacak" dedi. Soydan, ilk olarak, ko- nut fonundan bütçeye yapılan yüzde 50'lik kesintiye son verilmesini istedi. Soydan baş- ka fonlara giden yaklaşık yüzde 10'luk ke- sintilerin de kaldınlmasım istedi. Nadir'e ik suçlaması A? 11 LONDRA (Cumhuriyet) — Asil Nadir'in mal ve para varh- ğının dondurulmasına ilişkin Yüksek Mahkeme karanna iti- razı sırasında Polly Peck kay- yımları kendisini "şirkeünin du- rumunu hesaba katmadan kişi- sel amaçhınnı gercekleştirmeye calışmak ve bencillikle" suçladı- lar. Yüksek Mahkeme lcra Iflas Dairesi'nde görülen davada Asil Nadir'in, şirketin kayyım dene- timine geçtiği ekim 1990 tarihin- de dahi Kuzey Kıbns'ta 136 mil- yon sterlin değerinde üç arsa sa- tın aldığı, buralarda turistik te- sis inşası planladığı, ancak bu plan için çok daha büyük yatı- nm^erektiği belirtildi. Kayyım- lar adma Avukat David Oliver, "Bütün bu islemlerde Asil Na- dir'in Polly Peck yöneticisi sıfa- tıyla görevini kötüye knllandığı ve kendi çıkarlannı şirketinkin- den üstün tuttugu anlaşıl- maktadır" dedi. Duruşma sırasında ayrıca Polly Peck'in Türkiye'deki yöne- ticilerinden Hakkı Tamer Müf- tüzade'nin yeminli ifadesi de okundu ve Polly Peck muhase- be kayıtlannda kasıtlı olarak de- ğişiklik yapıldığı belirtildi. Bu- na ek olarak "Yestel'in yüzde 40 hissesinin satışından elde edilen gelirin de Polly Peck'in Hollan- da'daki yan kunıluşuna hiçbir raman ulaşmadığı" da kaydedil- di. Asil Nadir, annesi, avukatla- rı, Kıbns Endüstri Bankası ve KKTC Merkez Bankası'ndan toplam 643 miryon sterlin tazmi- nat talebiyle Yüksek Mahkeme 1 ye başvuran Polly Peck kayyım- lan 23 ekim tarihinde "ibtiyati haciz karan" aldırmışlar ve Asil Nadir'e karara itiraz için bir ay süre tanınmıştı. Asil Nadir'in bu sürede "iflas" üzerine 'itinuı'- 'nın görüşühnesi evvelki gune kaldı. Asil Nadir'in kişisel iflası ile ilişkili bir başka davaya ise önü- müzdeki ay bakılması bekleni- yor. Mahkeme kararlanna itaat- sizlik ile suçlanan Asil Nadir'in halen içinde bulunduğu mali ve hukuki durum nedeniyle hapis- le cezalandırilmayacağı, ancak kendisinin "şiddetle takbib edilecegi" bekleniyor. Macaristan, Çekoslovakya ve PolonyaATye ortak oldu Türkiye'nin AT'de rakibi artıyorAvrupa Topluluğu ile Macaristan, Çekoslovakya ve Polonya arasında imzalanan ortaklık anlaşmasına göre bu üç ülke AT'ye uzun vadede tam üye olabilecekler. Bu üç orta Avrupa ülkesi, AT'ye girme yarışında hukuksal planda Türkiye'yle aynı konuma gelmiş oldular. SABETAYVAROL BRtKSEL - Macaristan, Çekoslovakya ve Polonya, AT merkezinde düzenlenen sade bir törenle topluluğa "ortak ü\e" oldular. Avrupa Toplu- luğu ile bu üç ülke arasında imzalanan ortaklık anlaşması uzun vadede adı geçen ülkele- rin AT've tam üye olmalannı öngörüyor. Macar. Çekoslo- vak ve Polonya hükümetleri- nin BrüksePle imzaladığı bu ortaklık anlaşması, 1963 yıhn- da Türkiye ile imzalanan anlaşma iie büyük benzerhk- ler taşıyor. Başka bir deyişle. bu üç orta Avrupa ülkesi, AT'ye girme yanşında en azından hukuksal planda Türkiye ile aynı konuma gel- miş oldular. Budapeşte. Prag ve Varşova ile imzalanan ortaklık anlaş- masının yürürlüğegirmesi için gcrck adı geçen ülkelerin ulu- saJ parlamentoları gerekse Avrupa Parlamentosu tara- fından onaylanıp kabul edil- mesi gerekiyor. Avrupa Parlamentosu bünyesinde. egemen atmosferin son derece lehte olması nedeniyle. her- hangi bir sorun çıkacağı tahmin edilmiyor. Ancak özellikle çok sayıda partinin milletvekilliği koltuğunu pay- laştığı Polonya Parlamen- tosu'nun ters yönde karar vermesi zayıf da olsa birolası- lık olarak kendinden söz etti- riy.or. Üç ülke için eş zamanlı ola- DüNYADANKISA KISA rak >ürütülen müzakerelere uygun olarak ortaklık anlaş- malarının yürürlüğe girmesı için gcrekli mevzuatın farklı aşamalardan geçmesi gereke- cek. Bu arada 1 Mart 1992 tarihınden itibaren yürürlüğe girmek üzere ticari alışverişi kontrol aitına alan birde geçi- ci belge kaleme alındı. Düzenlenen törende dönem başkanı Hollandanın Başba- kanı Ruud Lubbers ve ilgili üç ülkenin başbakanlannın yaptık- lan konuşmalarda, bu üç ülkenin. eski sosyalist b!ok üyeleri arasında demokrasiyi seçen ilk üç ülke olduğu vur- gulandı. Aynı zamanda bu üç ülkenin. pazar ekonomisi ve çoğulcu rejime öbürlerinden önce yönelen ülkeler olduğu da belirtildi. Tam üyelik öngö- ren ortaklık anlaşması ımza- lanması gerekçeleri arasında, bu üç ülkenin, "zor bir dönem geçiren Avrupa istikranna katkıda bulunmalan" da sıra- landı. Gerçekte ortaklık anlaşma- larının imzalanması o kadar- kolay olmadı. Bu ülkelerin ta- nm ürünlen üreticisi olmaları, 12'ler Avrupası'nın da aynı alanda büyük sorunlan olma- sı işleri güçleştirdi. Özellikle Fransa, Macar ve Polonyalı büyükbaş hayvan üreticilen- nin, kendi çiftçilerini güç duruma düşüreceği endişesini taşıdı. Ancak uzun pazarlık- lardan sonra taraflar 22 kasım tarihinde ortak bir zemin üze- rinde anlaşabildi. Maxwell iflasuıı ilanetti • Maxwell Communications firması, önceki gün New York'ta iflasını ilan etti. Maxwell grubu, ABD İflas Yasası hükümleri uyannca, buqdan böyle ABD iflas yargıcının gözetiminde ve kreditörlere karşı koruma altında tutulacak. Rekor sigorta • Dünyada ikinci en yüksek miktarda sigorta ödemesi Jayonya'da yapıldı. Marine And Fire Insurance Association'dan yapılan acıklamada, birliğe üye sigorta şirketleri tarafından Mirelli Tayfunu 'nun yol açtığı zarar için topiam 4.4 milyar dolar (yaklaşık 22 ~. trilyon 440 milyar lira) ödeme yapıldığı bildirildi. Geçen eylül ayı sonunda Japonya'yı etkiliyen ve 29 kişinin ölümüne yol acan Mirelli tayfunu sonuda, 4.4 milyar dolarlık sigorta ödemesi, menkıil ve gayri menkullerini bu tür doğal felâketlere karşı sigortalayan 810 bin kadar mesken sahibi ile fabrika ve çiftik sahiplerine yapıldı. Çeko8İovakya'nın Henry Ford'u • Çekoslavakya'nın Henry Ford'u olarak tanınan ayakkabı endüstrisinin imparatoru Tomas Bata, 46 yıl sonra Çekoslavakya'da özelleştirilen ayakkabı fabrikasını satın alarak, ülkesinde ticari faaliyete yeniden başladı. Çekoslavakya özelleştirme bakanlıgı ile bir aniaşma imzalayan Bata, 10 milyon dolar ödeyerek aldığı fabrikayla birlikte dağıtım zincirinin de sahibi oldu. Bata, Çekoslavakya'da gazetelere yaptığı acıklamada, 30 tane yeni ayakkabı mağazası açacağını söyledi. 1930'lu yıllarda Çekoslavakya'da ilk modern girişimciliği başlatanlar arasında yer alan Bata, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra 1945 de koministlerin iktidara gelmesiyle Kanada'ya göç etmişti. Çekoslovakya'da geçerli olan kanunlara göre, sadece 1948'den sonra ulusallaştınlmış mal varhklan için sahiplerinetazminat ödeniyor. TUKETİCİ GÖZÜYLE MERAL TAMER EGEPEN ne kadar sorumlu?Geçen hafta bu köşede yayımlanan EGE- PEN bayisi DEKAPEN'le ilgili yazı üzerine çok sayıda okurumuzdan telefon aldık. Bu ko- nuyu gündeme getiren okurumuz Çelik Av- cı Tuncer gibi Kızıltoprak yöresinde oturan başka tüketiciler de EGEPEN ismine güve- nerek DEKAPEN'e doğrama ve cam siparişi verdiklerinı, peşin para ödeyıp senetler imza- landığını. ancak sonuçta mallarının teslim edılmediğini, bu arada geçen hafta sonu dük- kânın da kapandığını belirterek "dolandınldık" diye feryat ediyorlar. İşte bu mektuplardan birini daha kısaca özetliyoruz: İstanbul'dan yazan okurumuz Uğur Yıldınm, ekim ayının ilk haftalannda ga- zetelerde gördüğü ilan üzerine DEKAPEN'- in sahibi Halit Coşar'a başvurarak kayınpe- deri ve kendisi için doğrama siparişleri ver- diğini, iki ev için toplam tutar olan 9.5 milyon liranın 4 milyon lirası- nı peşin ödeyip sonra geri kalan 5.5 milyon lira için senetler dü- zenlediklerini belirttik- ten sonra şöyle diyor: "Teslim tarihini 5 kasım olarak belirle- dik. Ancak doğrama- lar hâlâ gelmedi. Bu arada kayınpederim o«ayı takip etti. Anla- şılan mali teslim edilmeyen tek biz degildik. Halit Co- şar'ın dükkânının önünü 10-15 kişi doldurmuştu. Bun- dan sonraki tüm ça- balarımıza rağmen de ne doğramalan ne de DEKAPEN'in sahibi Halit Coşar'ı bulabildik. Bu arada dükkândaki sekreter kız gecikmenin üreticiden kaynaklandığı- nı belirterek bize Mehmet Bey diye birinin telefonunu verdi. Mehmet Bey'i aradığı- mızda ise bizi muhatap kabul etmeyeceği yanıtını aldık. Artık mali almaktan umudumuzu kestik. Ama burada önemli olan EGEPEN'in tav- rıdır. Kaldı ki Halit Coşar, zamanında EGE- PEN'de müdür olarak çalışmış, sonradan oradan aynlarak bu işi kurmuştur. EGEPEN her ne kadar sorumluluk kabul etmediğini söylüyorsa da kendi bünyelerinden aynlan bir arkadaşlarının tüketiciden paraları top- layıp vaatlerini yerine getirmemesi, bu iş- te EGEPEN ile DEKAPEN arasında bir da- nışıklı dövüş olabileceğini maalesef dü- şündürmektedir." Bu mektubun ardından biz EGEPEN İstan- bul Bölge Müdürü Sami Yüksel'le görüştük. Yüksef bize 1991 yılı başından beri HaHt Co- şar'la ilişkiyi kestiklerini, avukatları aracılığıy- la kendisine defalarca ihtar gönderdiklerini, ancak Halit Coşar'ın dükkânındaki EGEPEN tevhasını bile indirmediği gibi gazeteiere EGEPEN bayisi olarak reklam vermeye de- vam ettiğini ve tüketicileri mağdur ettiğini söy- ledi. EGEPEN olarak avukatları aracılığıyla defalarca DEKAPEN'e ihtar çektiklerini, ya- sal yollara başvurduklarını hatta Halit Coşar hakkında 3 kez tevkif müzekkeresi çıkarttık- larını savunan Sami Yüksel, "Türkiye'de ya- salarda öyle boşluklar var ki adam hâlâ ga- zete flanlan vermeye devam edebiliyor, hatta dükkânının önündeki EGEPEN bayi- sidir' levhasını indirtmeyi bile başaramıyo- ruz. Elimizde mahkeme karan olduğu hal- de basaramıyoruz" dedi. Sami Yüksel, avukatlarının bize derhal ge- rekli evraklan gönderecegini bildirdiği halde avukattan herhangi bir evrak gelmedi. Bu arada bizi arayan Bel- kıs Oontaş adfı oku- rumuz, Kızıltoprak çevresinde DEKA- PEN'e sipariş verip paraları ödeyip de mağdur olan tüketici- lerin yann sabah Tü- keticiyi Koruma Der- neği'nın Kadıköy'deki merkezinde bir araya geleceklerini bildirdik- ten sonra "DEKA- PEN kadar EGEPEN de sorumludur" di- yor. Arçelik gibi AEG gi- bi firmaların bayilik sistemlerini hatırlatan Belkıs Dontaş, "Acaba ben Belkıs Hanım olarak EGE- PEN'e gitsem bana bayilik verir mi" dedikten sonra EGEPEN'- in bayilerini titizlikle seçmesi gerektiğini ve ayrıca bayiler seçilirken yüklü teminatların alınmasının da gerektiğini hatırlatarak "Bu teminatlar da kara gün içindir. EGEPEN'- in bu teminatları almış olması gerekir. O takdirde şimdi bizlerin mağduriyetini giderebilir" diyor. Belkıs Dontaş ayrıca EGEPEN'in ancak 15 aralıkta gazetelere ilan vererek DEKAPEN'le ilişkisi bulunmadığını duyurduğunu hatırlatarak "Madem ki DEKA- PEN'le ilişkileri yokmuş neden açıklamak için sizin yazınızın yayımlanmasmı ya da benim demecfmin yayımlanmasmı bekle- diler. Aynca o duyuruda neden DEKA- PEN'le ilişkflerini hangi tarihte kestikleri- ni belirtmiyoriar" diye uyarıda bulunuyor. Bu konu anlaşılan bu hafta da bitmeyecek. EGEPEN'in İzmir'deki sahiplerinin de herhal- de soyleyecek sözlen olmalı. T U K E T I C I N I N S E S I Kınlan lavabo değiştirildi Geçen yıl ELMOR'un SE- REL lavabolarından aidık. Kendileri gelip monte ertiler. Bir süre önce monte edilen yerlerinden ayrıldı. Allahtan ki ayaklıydı ve düşüp kınlmadı. Monte yerinden ayrılırken dü- şen parçalarelimde. Satın al- dığımız yere haber verdik, ge- lip baktılar ve "fabrika hatası" dediier. Fabrikayı ara- yıp görüşmek istediğimizde ise karşımıza yetkili çıkmıyor, basaramıyoruz. Ayşegül Can-MERSİN ArkadaşımtzNuray Köroğlu, ECA satışservisinden JASüleyman Kara iie görüştü. Kara, fabrika hatası olduğuna göre değiştirilmesi gerektiğini belirterek okurumuzun telefon ve adresini aldı ve Mersin'deki bayi ile görüşerek lavabonun değiştirilmesini sağla- dı. Süleyman Kara aynca fabrika hatası olan ürün- lerinde "sınırsız garanti" olduğunu belirterek "Ba- ylnin işi bize havale etmeden doğnıdan lavabo- yu değiştirmesi gerekirdi" dedi. Su sızdıran bardaklar Spor bölümü yazariarımız- dan Halit Deringör, geçen gün elinde ince uzun 2 bar- dakla gazetedeki odamıza geldi. Bardaklann içi su doluy- du ve sular bardaJdarın kesme yerlerinden sızmaktaydı. De- ringör'ün yakın dostları Gü- nes Eren bu bardaklan bir Pa- şabahçe mağazasından al- mış, akşam üstü konuklarına viski ikram ederken, bardakla- nn kiminden viskilerin sızdığı, hatta kiminden fışkırdığı dikka- ti çekmişti. Deringör de bar- daklann ikisini alıp, göstermek için bizim servisimize getir- miş. Burada belli ki kalite kont- rolünde bir aksama olmuş. Güneş Eren, daha sonra bar- daklan Paşabahçe'ye götür- düğünde, kendisinden özür di- lemişler ve bardaklan derhal sağlamlarıyla değiştirmişier. Yemek sızdıran sefertasıAnkara Coşkun Billuriye'- den iki gözlü alüminyum bir sefertası aldım. Zira eşim 34 yıldır işine evden yemek götü- rür. Tabii bu 34 yılda muhtelif sefertasları aldım. En daya- nıklısı iki yıl gitti. Fakat son al- dığım sefertası, yemekleri koyduğum gün kapaklanndan yemek suyunu sızdırdı. Ayrıca içinde kalan yemeklerde alü- minyum tadı veriyordu. Sefer- tasını iade fişiyle geri götürdü- ğümde, sulu yemekleri sızdır- masının normal olabileceğini söylediler. Sefertasını ilk de- fa kullanmadığımı, nasıl olma- sı gerektiğini bitdiğimi ve işie- rine yanyorsa evlerinde kulla- nabileceklerini söyleyip bıra- kıp çıktım. Başka bir yerden başka bir sefertası aldım, üs- telik bu kez çelik olanını seç- tim. İlker Akgün—ANKARA URETICIYE TEŞEKKÜR SEK'in yağsız sütleri Türkiye Süt Endüstrisi Ku- "•&" v**»'*- süt için iş- rumu, yağı alınmış sütle yağı l e m ya P|l| y°r deniliyorsa onla- alınmamış sütü aynı fiyata sa- r a d a V a Ş kalıyor. Bence bura- tıyor. Kutunun üzerinde "Yüz- d a tük eticiye haksızhk yapılı- de 0.5 oranında yağ vardır" yazıyor. /\rkadaşlanmız SEK Genel Müdürü Remzi Çil'le gö- rüştüler. Çil, yağı alınmış "Diyet Süf'ün satış potan- siyelinin düşük olduğunu belirtip "Diyet Süf'ün üre- tim ve pazariama maliyeti çok yüksektir Aslında tam yağlı sutten daha yüksek maliyeti olmasına rağmen, farklı fiyat uygulamasına gidilmemiştir" dedi. yor. inal Karagözoğlu — İSTANBUL Kanburiar sevindirdi Geçen yıl Kanburiar Kun- dura'dan afdığım çizmem 15-20 gün içinde tabandan yarılıp su almaya başlayın- ca durumu mağazaya ilet- tim. Güler yüzle karşılayıp, üretim hatası olduğunu ka- bul ettiler. 3-4 ay içinde çiz- menin tabanınryenisıyle uc- retsiz değiştırdiler. 3-4 ay bana bıraz uzun geldi de... EMİNE AKARSU/ Eskisehir EVPA'nın jesti EVPA Pazarlama'nın müşteri temsilcisinden üç ürün aldım. Bunlardan biri oian duvar telefonu arızalı çıktı. İade gününü geçirme- me rağmen EVPA'dan Kez- ban Hanım, kotaylık göste- rip, arızalı telefonun geri alınmasını sağladı. Ertesi gün de yeni telefonu getir- diler. NURÇİN TAMER/İstanbul Tamer'e teşekkür Tamer Kundura'dan 10 yaşındaki torunum için 100 bin lira ödeyerek Dr. Mar- ten's marka bir ayakkabı al- dım. 10 gün kadar kullan- dı, ama her giyişinde toru- numu/ı sol ayağının arkası su topluyor ve birkaç gün giyemiyordu. Tamer Kun- dura'ya uğrayıp durumu anlattığımda, ayakkabıyı alarak 3 gün sonra gelme- mi söylediter. Gittiğimde ye- ni bir ayakkabı yerdiler ve özûr dileyerek "İmalat ha- tası vardı, degistirdik" de- diler. MEHMET KAPTANOĞLU/ istanbul
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear