23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
* Cumhuriyet Sahıbı Cumhunyct Matbaacütk vç Gazelecılık Turk Anomm Şırketı adına N«Hr Na4i % Genel Yayın Muduru H ı s u Cemıl. Mucsscs* Muduru EaıİM Ljlklnil, Yazı Işlerı MUduru Okly GanensM, # HabCT Mcrkczı Müdurj Y«Km Btytr. Sayfa Duzenı YönetiMnı Ab Acır £ Temsıicıler ANKARA Afemet Tın, İZMİR Hikaıel ÇetmUyı. ADAVA Çctia I, Polıtıka. Crial •^1»P(. Dı; Haberlo- Eıjn bla, EkonoiKi Cata Tattu Is Sendıka Şakıu l ı a d . Kullur CcU LıKr Isunb-, Habcrien KeaaJ Kaçtik, Efrum GtMaj $•)!*•. Haber \n$ıinna l«rt Bcftam Yun Haberkn Nfrdct DoftM. Spor Danısmam AMrikıdir Y»cctaw. DUI Ylzılv Kctca r«taT L— Araştırma $•*•• AfeH9. Dtudunc- AMaflafe \IXKI 0 Kooıdınator AfeMCI Korvba» 0 Majı tslfr En>l Erfcm 0 Muhasete MrM teatr 0 Buıçe Pteniınu Scvfi fhMBhi|«»|l» % Rffclam An* Toru £ Ek Y4>ı«lar H>1» Ujol 0 Idare H n ı C « 0 Itfcuac Öa*r Çrill 0 Bılgj Utatı N«ll laH fc.,/ı *«nJı/ Baskan NaUr Nadl Okaj \kM talç» Bartr HMU Ccarf. H İ M ç«ı>Ux Okı, Goaran Ltsr Maaca. llfcu S*uk. tli Sbao. Akacı Tı. Basan ve yavan Cumhurı»ct MalİMacılık w GueuoJjk T A Ş. TVk Odjı Cld. 39 '41 » W |u Pk 2» Itunbul Td 512 0- 0- (20taal).Tde» 22246, Fu (I) ! » «0 ^2 0 Bumler Aıkare. Zıyı GoUIp Bh lnU«p S. No 19 4 fcl 131 II 41-41, T(fc» 42344. Faı. (4) 133; 0! 6! 0 l a r H ZıJ» Blv 1352 i 2/3. Td- 13 12 ». TdQ: 5235?. Fu (51} I» 33 « ' Intaıı Cad 119 S. No I Ku I. Td I» 37 52 14 h.[|. TUn. 62155 FU. (71) I* 37 5! TAKVİM: 10 AÖUSTOS 1990 Imsak: 4.21 Güneş: 6.01 Öğle: 13.14 Ikindi: 17.06 Akşam: 20.17 Yatsı: 21.50 Turizmde kriz Camel Tur havlu attıGirdiği yatırımlar ve "kur makası" yüzünden 8 bankaya 100 milyar TL dolayında borçlanan Camel Holding, batmaktan kurtulmak için "paralı ortak" arıyor. Ergun Güvenç "Küçülerek ilk işimiz olan pazarlamaya da dönebiliriz" diyor. CEM HAMULOĞLU Türk turizminin en büyuk şir- ketlerinden birisi olan Camel Holding zor durumda. 1989 ba- şından bu yana sektöru olumsuz yönde etkileyen "kur makası" yüzünden 8 bankaya 100 milyar lira dolayında borçlanan Camel Holding'in yöneticisi Ergun Gü- venç, darboğazdan çıkmak için iki model uzerinde durduklarını söyledi. Çözümun, "Özka>nak- Isn güçlendirerek naki( sonınu- nu gidennekte" yattığını behrten Güvenç, konuşmasım şöyle sur- dürdü: "Birinci model kuçulmek. Va- ni Camel Holding'in çekirdegini ve aynı zamanda en guçlu yonıi- nii oluşturan Camel Tur'a geri donmek. Çunku jalnızca pazar- lama alanında faaliyet gostererek yüzde yuz saglıga kavuşmak raiimkıin. tkinci model ise giıç- lü bir ortakla birleşmek. Bu ço- züm de gundemde. bu konuda ciddi göriışmeler yapıyornz." 1973 yüında Camel Tur olarak kunılan, daha sonra seksenli yıl- larda gelişen Türk turizmi ile bir- likte giderek büyuyerek holding- leşen Camel, lurizm sektörünun en başanlı kuruluşlanndan biri- si olarak tanıruyor. Toplam 14 şirketle turizm sektörünun çeşitli dallannda etkinlik gösteren hol- dingi "batma ooktası"na getiren sorun ıse sektörun "ortak" so- runu olarak değerlendinlıyor. Çünkü, 1989 başında enflasyonu "aşagı çekmek" için uygulanma- ya başlanan para politıkaları so- nucu oluşan "kur makası", dö- viz kazandıncı hizmette bulunan turizra sektörünu derinden etki- liyor. 1989 yılında bu değişıklık- ten sektör "derinden" etkilendi. Çünkü yüzde 70'in üzennde sey- reden enflasyona karşılık döviz kurlanndaki artışın çok düşük kalması, turızmcileri "özkaynak- lanndan harcamaya" ıtti. 89'da "kötiı" bir sezon geçıren turizm- ciler, tüm umutlannı 1990'a ba£- lamıştı. Ama kur makasının ay- nı olumsuz etkisini 90'ın ilk altı ayında da sıirdurmesi ve Avru- pa'daki tur operatörlerinin bir- bırleriyle rekabete girerek fiyat- larını duşük tutması Türkiye'de- kı turizmcilen güç durumda bıraktı. Camel Holding, kur ma- kasından neden böylesine derin- den etkilendi? Bu sorunun yanı- tını Antalya Beldibi'nde girdik- leri yatınmla açıklayan Güvenç şunları söylüyor: "Bu kadar derinden etkilen- memizin ana sebebi 1989 başın- da yatırımdan yeni çıkmamızdı. Biz borçlu bir şekilde bu yabrun- dan çıktığımız anda kur maka- sıyla karşılaştık. Bundan en faz- la etkilenecek gruptuk. Çünkü şirketierimizin tamamı döviz ka- zandıncı hizmetlere gore prog- ramlanmıştır. Kuçuk olsaydık belki daha az etkilenirdik. Kur makasının olumsuz etkisi unınıi- mıizden kaynaklanıyor. Çünkü turizm sektoninde maliyetler Türk LJrası cinsinden, girdiierse döviz cinsinden oluyor." Turizm yatınmlannda kaynak sorunu olduğunu vurgulayan Güvenç, "Türkiye'de uzun vade- li ve ucuz kaynak olmadığı için yatınmcılar orta ve kısa vadeli kaynaklaria yatınma giriyorlar. Turizm yatınmlan 10-15 yılda kendisini oder. tşte bu yüzden yanbş kaynak kulbmıtnının getir- diği sıkıntılar var" diyor. Beldibı'ndeki ortağı Vakıflar Bankası başta olmak üzere top- lam % bankaya 100 milyar lira dolayında borçlanan ve ödeme guçluğu içine duşen Camel Hol- ding'in "kurtanlması" için çaba- ların sürduğunü söyleyen Gü- venç, şunlan ekliyor: "Ben sorunun çöznmlenecegı- ne inanıyorum. Bankalar anla- yışb davranıyor." Çözüm olarak düşünulen "pa- ralı ortak" arayışının da surdü- ğunu belirten Güvenç Camel'e "talip olan" şirketler arasında Turkler kadar yabancı Türk or- taklığı ile kurulan yatınm şirkel- lerinin de olduğunu söylüyor. 270yıllıkbirhesap Ukrayna'nın altuılan nereye gîtti?Ingiltere kamuoyunda ilginç tartışmalara neden olan bir olay var: Ukrayna'nın altınları. İddiaya göre bundan 270 yıl önce Ukraynalılar İngiltere'ye bir fıçı altını emanet bu-akmışlar. Ancak altm fıçınm izini bilen yok. Konu ciddi İngiliz basınında bile tebessümle ele alındı. Times, Ukrayna'nın geri istediği miktann ABD'nin ulusal gelirinin 6 katı olduğunu yazdı. EDİP EMİL ÖYMEN LONDRA — Arnavutluk ve Ukrayna, tngiltere Merkez Ban- kası'nda sakh altınlannı geri ıs- tiyor. Arnavutluk'un, değeri kestirikmeyen alünlan, 1946'dan beri Londra'da. Ama Ukrayna'- nın altınları da mı gerçekten Londra'da, belli değil. tddiaya göre Ukraynalılar, 270 yıl önce bankaya bir fıçı dolusu altını "saklamak" üzere bırakmış, on- dan sonra da "bir daha ses çık- mamış". Banka da, dışışleri bakanlığı da bu konuda suskun. Arnavutluk altıniannın hikâ- yesi basit. lkinci Dünya Sava- şı'nda Arnavutluk Merkez Bankası, altınlarını Roma'ya emaneterj yollar. 1943'te Naziler el koyar. Savası müttefikler ka- zarur. Altınlar sakianmak üzere Londra'ya nakledilir. 1946'da tam Arnavutluk ile tngiltere ara- sında diplomatik ilişki kurula- cakken, Korfu Adası ile Arnavutluk kıydarı arasındaki dar boğazdan geçen iki tngiliz sa- vaş gemisi mayınlara çarpar. 44 denizci ölür. Enver Hoca, suçu Yugoslavlara yükler, ancak 9n- gütere ile diplomatik ilişki de su- ya düşer. Uluslararası Adalet Divanı, Arnavutluk'u büyük bir para cezasına mahkûm eder. Pa- ra ödenmez. Altınlar da Lond- fa'da Merkez Bankası'nın "Igne-tplik Sokagı"ndaki anıt- binasında kalır. Konu da kapan- maz. Üstelik Italya Merkez Ban- kası da altınlarda hak iddia eder. Bu iddia NATO ve AT uyelikle- ri sayesinde "unutulur". Ama Arnavutluk unutmaz. tngiltere ile diplomatik ilişki kurma giri- şimleri sürekli altınlara çarpar. Altınlann değeri resmen açıklan- madığı için basın, sadece tahmin- de bulunabiliyor: En az 40 milyon sterlin. Ukrayna'run sorunu çetrefil. tngiltere Merkez Bankası'na 270 yıl önce 1720'de "emanet edikn" bir fıçı altını şimdi Ukrayna, fa- izi ile birlikte geri istiyor. Ukray- na 'nın, Rus Çarı Büyük (Deü) Petro tarafından kafası kesilen ulusal kahramanı Albay Pavel Poluboruk, vasiyetnamesinde al- tınlann bağımsız ve egemen Uk- rayna'run refahına harcanmasını istemiş. Ukrayna geçen ay ege- menlik ilan edince, ulusal kahra- man Albay'ın vasiyetini "uygBİama şansı" da doğmuş. Birleşmiş Milletler'e yeni atadı- ğı Daimi Temsilci Gennady Du- dovenko, altınların 16 trilyon sterlin değerinde olduğunu söy- ledi. Ancak ortada birçok sorun var: Bankada bu konuda kayda rastlanmadı. Albay Polubotuk'- un mirasını gerçek varislerinin talep etmesi gerekli. Varisler var mı, belli değil. Ingjltere, Ukray- na'yı "bagnnsız ve egemen bir devlet olarak" tanımıyor. Zaten Moskova da herhalde, Fransa büyüklüğündeki bu zengin cum- huriyetini elden kaçıracak değil. Konu tngiliz basınının ciddi kesüninde dahi tebessümle ele alındı. "Guardten", "BugunJer- de Merkez Bankası'na is taldbi- ne gidenler, lokantasıada Kiev usulü uvuk ısmarlamasın" der- ken, "Daily Telegraph'da bir şi- ir yayımladı: Ukraynalı bir centilmen / Fıçısını bırakmış / Bankaca şaşırdık / Aradık bula- madık / Ama şu biline: / Ema- nete biyanet edflmez / Zaten altına da faiz verilmez / "Times" ise Ukrayna'run geri is- tediği miktann, ABD'nin ulusal gelirinin 6 katı olduğunu ve her Ukrayna vatandasına adam ba- şına 300 bin sterlin (1.5 milyar TL.) duşeceğini hesapladı. Siteler denizi kapattı tçel'in kıyı kesiminde ___ son yülarda yoğunlaşa- rak görulen, ıkinci konut kullanımlı yapılaşmanın kontrol altına alınması istendi. İçel Vaüsı Özdemir Hanoğlu, sahil kesimindeki yapılaşmayı "beton yığınlan" olarak nite- leyerek konunun çözümu için özel vergi sistemi getinlmesi gerektiğıni savundu. Mersin- Silifke arasındaki 151 kilometrelik sahil bandımn imar planlı 98 kilometresınde göru- len ikıncı konut türündeki yapılaşmamn yaz aylannda 200 bin kişılik yapay göç ya- sanmasına yol açtığı bildirildi. Bölgede halen inşaat halinde olan 30 bin 418 vapının da tamamlanmasıyla 2000 yılında nüfusun iki milyon 400 bine ulaşması bekleniyor. Yapılaşmamn çok geç kalınmadan kontrol altına alınması gerektiğinı vurgulayan TMMOB Içel ll Koordinasyon Kurulu Başkanı tbrahim Beylunioğlu, "Bölgedeki imar planlarırun dikkatli bir merkezi yönetimce yenıden yasal önlem ve denetimlerle duzen- lenmesi gerekmektedir. Bu çalışmayla kıyı yağmalamasının önüne geçilebilir ve doğal bitki arazilerinin kurtanlması mumkun olabilir" dedi. (Fotoğraf: Mehmet Yapıcı) Ifeşil Türbe titreyerek ölüyorADNAN BAŞTOPÇU BURSA — Bursa'nın tanıtımın- da sembol durumunda olan tari- hi Yeşil Türbe, alt güney cephesı- ne açılan tup geçitten araç- lann yarattığı sarsıntı ile titreye- rek ölüyor. Tarihçiler tarafından "Osman- b çini sanaünın şahaseri" diye ni- telenen Yeşıl Turbe 1421 yılında Çelebi Sultan Mehmet'in (1. Meh- met) isteğiyle mımar Haa Ivaz Paşa, ahşap oymacı Tebrizli Ah- met Bin H a a Ali, kalem işçisi Nakkaşi tlyasoflu Nakkas Ali ve Çevre Düzenlemesi" projesınden gördu. Proje çerçevesinde raart ayında acüışı yapılan ve Yeşil Tür- be'nin güney cephesini delen tüp geçitten geçen araçlann yarattığı sarsıntı türbeye büyük zarar veri- yor. Bursa Müze Müdu'rlüğü ta- rafından yapılan bir inceleme son- rasında hazırlanan rapor da bu yargıyı doğrular nitelikte. Rapor- da, tüp geçitten geçen araçlann türbenin bazı bölümlerinde yer yer çatlamalara yol açtığına deği- nılerek "Altgeçit için yapılan hafriyat ve bugün bu geçitten ge- çen büyük araçlann meydana ge- Yeşil Türbe'nin güney cephesindeki tüp geçitten geçen araçlann yarattığı sarsıntı türbeye büyük zarar veriyor. Bursa Müze Müdürlüğü'nce hazırlanan raporda, türbenin çini mihrabında çatlama ve dökülmelerin oluştuğu belirtiliyor. ÇATLAMALAR OLUYOR — 1421 yılında yapılan Yeşil Türbe'de tüp geçitten geçen araçlann sarsıntılan yüzünden çatlama ve dö- külmeler meydana geliyor. çinici Mehmet Mecnun'un ortak çalışmaları ile yapılmış. 1674, 1764, 1864, 1867 ve 1904 yülann- da onarıra gören Yeşil Türbe son kez 1941 ve 1943 yülannda resto- reedilmiş. Türbenin 1980 yılında da dış cephesindeki çinilerinin onanmı yapıldı. Türbede halen, türbeyi yapürdıği yıl Edirne'de ölen Çelebi Sultan Mehmet'in sandukası ile sülalesinin lahitleri bulunuyor. Geçirdiği onanmlarla ayakta kalmayı basaran Yeşil Türbe en büyük darbeyi, bu yıl başında in- şaatına başlanan Bursa Büyükşe- hir Belediyesi'nin "Yeşil Külliyesi tirdiği sarsıntının, zaten ratubetti olan duvarlardaki çinileri daha ça- buk catlattıgı muhakkaktır" de- niliyor. Raporda, türbenin ovmah renk- li sır tekniğiyle yapılmış çini mih- rabında da bazı yeni çatlama ve dökülmelerin meydana geldiğinın tesph edildiği beürtilerek "Mihrap nişinin doğu yanındaki siituncu- |un üstundeo bazı çini parçalan kabarmış ve dökulmüş. mihrabm baö taraiındald geometrik gecme- li bordurde 1^8 m. boyunda bir çatlama olmuş, aynı bordüriın üst kısmında bordur genişliğinde bir kabarma ve dokulme tespit edil- mistir. Bu çatlama, kabarma ve dokulmelerde türbenin güney cep- hesine yeni açılan altgeçidin etki- si olduğu kanıstndayız" görüşüne yer veriliyor. Bu arada türbeye adını veren yeşil çinilerin yıllardır kopanlıp talan edihnesi üzerine gunümuz tekniğiyle yapılan ve boşalan yer- lere takılan çüıiler, türbeyi "yama- lı bohça"ya çevirdı. Zamanla ta- lan edilen çinilerin yerine yapılan modern çinilerin aynı rengi tutma- sırun olanaksız olduğu görüşü sa- vunuluyor. Halen talan edilen çi- nilerin yerinde fıruze mavisi çini- ler bulunuyor. Eursa Muze Müdürlüğü tara- fından hazırlanan raporda bu ko- nuya da değiniliyor ve "Günü- müzde dış cepbeJerdeki düz levha çinilerin dahi dogru duzgün tami- ri yapılamazken renkli sır teknik- li çinilerin tamirinin yapılmasuun imkânsız olduğu bir gerçektir" göruşü savunuluyor. Turbe yapıldığj yıl Bursa'nın hemen her yerinden görünmesi için yuksekçe bir tepeye kondurul- muş. Ancak günümüz Bursası'n- da turbe, çevresini saran çok katlı binalann kuşatması ile an- cak yanına gidildiğinde görulebi- liyor. Yerden yüksekliği 12 metre olan türbe, adını ıçindeki çini kap- h duvarlanndan alıyor. 8 köşeü türbe her yüzü çini kaplı ve mer- mer pencereli bölümlerden olusu- yor. Dışarıdan bakıldığında tek katlı gjbi görünen Yeşil Türbe'nin, lahıtlerin bulunduğu salonunun altında her mezar için ayn ayn bölunmüş mezar salonlan olduğu belirtildi. Denizli ValisiAlpaslan Karacan, bilim adamlanyla aynı görüşte değil 'Pamukkalede siyahlaşma yok'Vali Karacan, "Oyle şikâyet edilebilecek boyutta bir siyahlaşma ve renk değişmesi olduğunu tahmin etmiyorum. Böyle bir gerçek yok" dedi. SERDAR KtZIK İZMİR — Doğa harıkası Pamukkale'de travertenlerin ustunde yer alan otellerın fosseptiklerınden termal suya sızmalar olduğunu behrten uzmanlara ve bilim adamla- nna karşın, Pamukkale'yi Koruma ve lzleme Projesi Ku- rulu Başkanı Denızli Valisi Alpaslan Karacan, "Böyle bir gerçek yok" dedi. Karacan'ın "Geçen yıldan farklı bir renk değişimi yok" dediği travertenler için Turizm Ba- kanlığı son gunlerde artan yakınmaları da dıkkate ala- rak bolgeye müfettiş gönderdı Pamukkale'de travertenlenn ustunde yer alan tesisle- rin fosseptiklerinden termal suya sızıntılar olduğu haber- leri yoğunluk kazanıyor. Travertenlerin üstüne dökulen su>ıı da kullanan \e bu suyun debısıni etkileyen tesisle- rin yamnda diğerlerı de kanalizasyon sorunlarıyla yuz yü- ze. Mayıs ayı sonunda yapılan ve birçok bilırn adamı ile uzmanın katıldığı "Pamukkale'yi Konıyahm, Yaşatahm" Sempozyumu'nda vurgulanan gerçekler, bu amaçla ge- liştirilen proienin kurul başkanı E>enizli Valisi Alpaslan Karacan tarafından kabul edilmiyor. Sempozyumda, ara- larında konunun uzmanı birçok bilim adamı, Pamukka- le'nın tukenişe doğru hızla gittiğini, travertenlerde karar- ma ve renk değişıklıkliği olduğunu belirtmiş, bazıları da bölgenin geçici bir sure için turizme kapatılması gerekti- ğıni savunmustu. Birçok bilim adamının imzaladığı sempozyum ortak bil- dırisinde, Pamukkale'de bozulmanın önlenmesi için bir dizi oneri sıralanmış, şu temel göruşler belirtihnişti: "... Bn özeHiklerinden dolayı yalmzca ulkemizin de- ğil, tüm insanlıgın ortak mirası kabul edilen Pamukkale ve çevresinde turizm gelişmekte, bu gelişmeyi aşan du- zensiz ve karmaşık bir yapılaşma oluşmakta, termal su Idrlenmekte, travertenler kararmakta ve bu yanhş oluşum- lar nedeniyle Pamukkale yok olma sürecinin sonuna gel- miş bulunmaktadır... Gerek traverten teraslanmn en gıizel noktalanna kurulmuş lesisler, gerek SİT alanına giren di- ğer tesisler, tesis sahiplerinin de haklanm gozeterek beş yıllık bir plan çerçevesinde kademeli olarak kaldınlmalı- dır... Mevcut tesislerin fosseptik ve kanalizasyon sorun- lan su kirlenmesine yol açmaktadır..." Bilim adamlan ve uzmanlar böylesine saptamalar ya- parken, travertenlerin ustunde yer alan bin özel idare- nin diğen belediyeye ait iki tesısin yanında diğerleriyle ilgili olarak Vali Karacan farklı değerlendirmeler yaptı. Pa- mukkale'yi Koruma ve lzleme Projesi Kurul Başkanı da olan Vali Karacan, tesislerin fosseptiklerinden sızmalar- la ilgili olarak şunlan söyledi: "Göreve geldigim gunlerde bir sempozyum düzenlen- mişti. Orada konu edildi. Otellerin kaldınlması için bil- diri sunanlar, fosseptikler sızıntı yapabilir, suyu kirlete- bilir dediler. Böyle bir realite, böyle bir gerçek yok. Ya- ni sizin dediğiniz gibi. söylediğiniz gibi bir sızıntı tespit edilememiştir. Mesele suyun düzenli akması. Su geniş alanlara yayıldıgından kafi gelmiyor." Vali Karacan travertenlerde renk değışikliği ve karar- mayla ilgili olarak da "Yani öyle şikâyet edilebilecek bo- yutta bir siyahlaşma ve renk değişmesi olduğunu tahmin etmiyorum. Soyleniyor, söylüyorlar. Mesela şöyle söy- leniyor ber sene 'bu yaz daha sıcak oldu, bu kış daha fazlaydı' derler ama meteoroloji kayıtlanna bakarsanız farkı göstermez. Şimdi de travertenleri görenler 'geçen sene daha iyiydi, bu sene daha koru' diyorlar. Yani bu konuda matematik bir şey yok" diye konuştu. Her yıl yaklaşık 1 milyon yabancı turistin ziyaret etti- ği Pamukkale'yle ilgili olarak görüşlerini aldığımız Tu- rizm Bakanlığı Musteşan Savaş Küce Pamukkale'nin Türk turizminde onemli bir yerı olduğunu vurgulayarak "Bolgeye müfettişler gönderfldi. Tesisler incelenecek, fos- septiklerin durumuna bakılacak. Tabü bizim bakanhk ola- rak tesisleri kapatma hakkımız yok ama belgelerini geri alma gibi uygulamalar soz konusu olabilir" dedi. Zeus için iıııza toplanacak Bergama Belediye Başkanı Sefa Taşkın, kampanyanın Zeus Sunağı evine dönene dek süreceğini söyledi. tZMİR (Cumhuriyet Ege Buro- su) — "Zeus Sunagı Bergama'nın- dır, geri isn'yoruz" kampanyası su- ruyor. Bergama Belediye Başkaru Sefa Taşkın 59. Uluslararası tzmir Fuan sırasında kendilerine verile- cek standda bir imza kampanya- sı açacaklanm belirterek "Aynca Bergamalılann 'Zeus Konseyi'ni oluşturacagız. Hafta sonlan Ber- gama'da Zeus etkinlikleri düzen- leyeceğiz. Bastırdığımız 3 dilden pkartmayı da ilçe girişinde butun araçiara dagıtıyonız. Zeus Suna- gı evine dönene kadar kampanya- mız sürecek" dedi. Bergama Belediye Başkanı Se- fa Taşkın ve belediye meclis uye- lerinin Doğu Berlin'deki Perga- raon Muzesi'nde bir gösteri yapa- rak Zeus Sunaği'nı geri istemesiyle başlatılan kampanya giderek yay- gınlaşıyor. Bergama Belediye Baş- kanı Taşkın, kampanyanın büyük ilgi görduğunü belirterek şunlan söyledi: "Biz külturel degerlerimize sa- hip pkarsak sunagımız geri döne- cektir. İnadımın surduriirsek, hal- kımız da isterse sonunda verecek- ler. Bu Bergama için yerel bir ko- nu, ama Türkiye için miili, dün- ya için de evrensel bir konu. Kam- panya başladıktan sonra Peru- dan, Afrika ulkelerinden bile destek mektuplan aldık. Kiiltür Bakanlığı da bizi destekliyor. Biz Bergamablar olarak oncelikle se- simizi yükselttik. Bu işi hukuki olarak çözecek olan elbette Türki- ye Cumhuriyeti devletidir, hükü- raetn'r, Kultür Bakam'dır." Taşkın imza kampanyasının Bergama ve Çeşme'de surdürüldü- ğünu, 59. Uluslararası tzmir Fu- an'run açılacağı 20 ağustos günu de Izmir'de başlatüacağını söyle- di. Taşkın, "Lozan kapısında bi- ze bir stand verecekler. Orada im- za kampanyasını surdureceğiz" dedi. Sümela'da onarını • TRABZON (AA) — Trabzon'un Maçka ilçesinde bulunan dünyaca ünlü Sümela Manastın (Meryem Ana) geniş kapsamh onanmdan geçirilecek. Onanm ve çevre duzenleme çahşmaJanna bu ay içinde başlanacak Sümela Manastın için ilk asamada 65 milyon lira harcanacak. Çalışmalar 1991 yılında tamamlanacak. Yetkililer, Sümela Manastın için Karadeniz Teknik Üniversitesi tarafından hazırlanmakta olan "Restorasyon Uygulama ve Detay" projesinin de bitmek üzere olduğunu söylediler. Projenin bedelinin ise 10 milyar liranın uzerinde olacağı tahmin ediliyor. Telefon borçları • ANKARA (AA) — Telefon borçlannı 3 ay içinde odemeyen aboneleri, telefon iptali tehlikesi bekliyor. özelBkle büyük şehirlerde telefon isteklerinin artması ve dağıtılan hat sayısının talebi karşılayamaması, PTTyi sözleşme maddelerini anında uygulamaya zonınlu kıldı. Son üç ay içinde 25 bini lstanbuFda olmak üzere Türkiye genelinde yakiaşık 50 bin telefon sözleşmesi, ödenmeyen borç nedeniyle iptal edildi. Ballar yaruştı • KAYSERİ (AA) — Kayseri'nin Sanz ilçesinde düzenlenen Bal Festivali önceki gün yapıldı. Tanm tl Müdürlüğü'nce arıcılığı yaygınlaştırmak, kaliteli ve daha fazla bal üretimini teşvik etmek amaayla düzenlenen festivalde, Sanz Lisesi Halkoyunlan Ekibi yöresel o>Tinlardan öraekler sundular. Sanz ve çevre ilçelerden 34 üreticinin katıldığı yanşmada da ballar 5 kişilik jüri tarafından aroma, renk, koku ve tadına göre değerlendirildi. Değerlendirme sonucu; Musa Aydoğdu'nun bah birinci oldu. tkinciliği Hasan Balu, üçüncülttğü de Ali Şahboz'un ballan elde etti. Birinci gelen balu üreticisine 200 bin, ikinciye 150 bin, üçüncüye de 100 bin lira teşvik ödülü verildi. Deterjanda uyardı dönenı • ANKARA (ANKA) — Çamaşır ve bulaşık deterjanlanyla ev ortamlarının temizlenmesinde kullarulan deterjanlann ambalajlannın üzerine, insan sağbğnıı koruyucu nitelikte uyan yazılan konulması zorunluluğu 1 Eylül 1990 tarihinde başhyor. ANKA'nın Sağhk Bakanlığı yetkiülerinden aldığı bilgiye göre 1 eylülden sonra üretim izni verilen deterjanlarda, gerek üretim aşamasında gerekse piyasa denetimleri sırasında, bu uyan yazılan aranacak. Meydancık'ta kazılar • MERStN (Cumhuriyet Güney tlkri Bürosu) — tçel'in Gülnar ilçesindeki tarihi Meydancık Kalesi'nde Fransız arkeologlar tarafından sürdürülen kazı çaiışmalannın iki hafta sonra tamamlanacağı bildirüdi. İçel ll Kultür Müdürü Yüksel Gücek'ten alınan bilgiye göre Fransız Arkeoloji Enstitüsü'nce 1970 yılmdan bu yana sürdürülen kazı çalışmalannda bugüne kadar M.Ö. 2, yüzyıla ait 5216 adet Grek sikkesi çıkartıldı. Kayalar Kanyonu • MERSİN (Cumhuriyet Gttoey Üleri Bürosu) — Define avcılan tarafından kaçak kazı ve dinamit patlatılarak tahrip edilen Erdemli ilçesindeki Adam Kayalar Kanyonu İçel ValiliğTnce koruma altına aünacak. Erdemli Kaymakamı Ali Küçükaydın, dünyada benzeri az bulunan kanyondaki Roma dönemine ait mezar ve kabartmalaruı koruma önlemi alınmadığı için define avcılan tarafından kaçak kazı ve dinamit patlatılarak tahrip edildiğini söyledi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear