23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURÎYET/10 HABERLER 18 TEMMUZ 1990 P A B T I L E B D E N Davamdan dö atılıp Istanbul eski Beledıye Başkanı Bedrettın Dalan tarafından kurulan Demokratık Merkez Parti Genel Başkan Yardımcısı olunca Millı Piyango tdaresi de teramu2 başmda yenilenmesi gereken sozleşmelenni feshettı. Zeki Alasya, "Bu ve benzerı uygulamalar, önumüzdeki gunlerde de olabılir, ama inandığım davadan dönmem söz konusu olamaz" dedi. DMP'de genel başkan yardıracısı olduktan sonra Sezen Aksu ve Metin Akpınar ile Maksım'de şaka ve muzık kaberesi yapan Zeki Alasya, "Dunyada sahneye çıkan ilk parti genel başkan yardımcısıyım" diye konuştu. Zeki Alasya, bu sezon Metin Akpınar ile birlikte TRT'ye bir kabare dizisi hazırlamak istediklerinı de belirtti (Mak Ajans) Halkın Emek Partisi A d a n a M İ U e t v e k i l i Cüneyt Canver, Sosyaldemokrat Halkçı Parti'nin Anavatan Partisi'nin toparlanmasını bekledığini öne sürerek, "ANAP bir süre daha dayanırsa, DYP erımeye başlayacakür" dedı. Cüneyt Canver, TBMM'de grubu bulunan partılenn durumu konusunda görüşlerini açıklarken şunları söyledi: SHP, ülkenin değil kendi çıkarları için çaba sarf ediyor. Aklı sıra sağın bölünmuşluğunun devamını surdürmeye çalışıyor. Iki sağ partiyı dengeli tutarak aradan sıyrılabilecegini duşünuyor. SHP, kendine göre bir takük uyguluyor. Ama bunun bedelinı halk çekiyor. tşçi çekiyor, aydınlar çekiyor, herkes çekiyor." (Ankara/UBA) OAP İ A n a v a s a Mahkemcsı, S H p n ı n G A P Idaresi'nin kurulmasım öngören 388 sayıh KHK'nın iptaline ilişkin başvumsunu oy çokluğu ile dun reddetti. Anavasa Mahkemesi'nin uç gun süreyle ele alarak, 4'e karşı 7 ve 5'e karşı 6 oy ile reddettiğı KHK için, Anayasa Mahkemesi raportörü de iptal |yönunde görüş belırtmışti. SHP, GAP bölgesi /olarak ilan edilen Diyarbakır, Adıyaman, Mardin, Siirt ve Şanhurfa yerel yönetimlerinin yetkilerinın, oluşturulan Guneydoğu Anadolu Projesı Bölge Kalkınma Idaresı'ne devredilmesinı, ayrıca GAP için yapılacak trilyonluk harcamaların Devlet thale ve Muhasebe Kanunları'nın kapsamı dışına çıkanlmasını öngoren KHK'nın anayasaya aykırı olduğunu savunarak iptalini istemışti Coşkun-Pehlivanlı Ülkü Coşkun'un, TBMM Adaiet Komisyonu Başkanı Alpaslan Pehlıvanlı hakkında, kişilik haklarına saJdırıda bulunduğu gerekçesiyle açtığj 20 milyon liralık tazminat davasına dun başlandı. Ankara 10. Asliye Hukuk Mahkeraesı, kamuoyunda, "Hande davası" olarak bilinen davanın iddianamesı ile Coşkun hakkında bu ıddianemeden öturü herhangı bir şikâyet ya da soruşturma olup olmadığının DGM Başsavcılığı'ndan sorulmasına karar verdi. Asım'dan vazgeçildi çalması için çağrılan Cumhurbaşkanı 1\ırgut özal'ın eski damadı Asım Ekren'e parti genel merkezinin sert tepki göstermesi uzerıne çağndan 'yüksek ücret istıyor' gerekçesiyle vazgeçildi. 26 temmuzda yapılacak ıl kongresinde davul çalması için I iknaya çahsılan Asım Ekren'in ailevi sorunlannı gerekçe göstererek, kesın yaıut vermeden tstanbul'a dönmesinden sonra il örgütu karıştı. Ekren'in kongreye davetinin genel merkezden habersiz ve il yönetim kurulunda görüşulmeden yapılması örgütte tartışmalara yol açarken, Oğuz Çataloğlu başta olmak uzere, ban il yöneticileri Ekren'i iknaya çalışan il başkanı Zihni Üstün'ü cıddiyetsizlikle suçladılar. (Izmir/ANKA) A İ1T1Q V i n tPİf Ilfî K a r s Bağımsız Milletvekili/MllldK 111 l C K l l l l M a n m u t A l m a k cumhurbaşkanı, başbakan, milletvekilleri, vaüler, emniyet müdürleri uzerinde halkın denetimini sağlamak amacıvla bir yasa tekhfi hazırladı. Alınak'ın 'ılginç' yasa teklifine göre, bütün köy ve mahaile muhtarlan, özel bir yasa ile kurulan 'muhtarlar odasına' üye olacak. Bu odarun il ve ilçe merkezlerinde birer şubesi olacak. Ayrıca her ılde bir Muhtarlar Odası Federasyonu, Ankara'da da 'Muhtarlar Odası Konfederasyonu' kurulacak. Teklife göre cumhurbaşkanı ile il ve ilçelerde örgutleri bulunan merkezi kuruluşların en yüksek amirlerinin bu görevleri, konfederasyon üye muhtarlanmn salt çoğunluğunun güvensizlik oyları ile sona erecek. Önumüzdeki dönemde TBMM Başkanhğı'aa sunulacak yasa taslağma göre, guvensizlik oylamaJarı yargıç denetiminde yapılacak, oylamaların sonucuna itiraz edilebilecek. (Ankara/ANKA) ÖzaVın dış politikaya ilişkin yaptığı açıklamalara Batılı diplomatik çevrelerden tepki: Özal, yeni bir denge arayışındaCumhurbaşkanı Özal'ın Varşova Paktı ve Türk AT ilişkilerine ilişkin sözlerine Batılı diplomatlar, "hızla değişen uluslararası ortamda yeni denge arayışlarının bir ifadesi yorumunu getirdiîer. SEMtH tDtZ ANKARA — Cumhurbaşkanı özal'ın dış politikaya ilişkin ön- ceki gün yapüğı açıkJamalar An- kara'daki Batılı diplomatik çev- relerde, "Hıda degisen ulaslara- ras ortiunda yeni denge arayısla- n n u bir ifadesi" olarak yorum- landı. Aynı açıklamaların, dış po- litikayı yOrütmekle sonımlu bü- rokratik kademelerde huzursuz- luk yarattığı da gözlendi. Cumhurbaşkanı özal önceki gün gazetelerin üst düzey yöneti- cileri ve yazarlan ile görüşürken Varşova Paktı'mn ortadan kalk- maa ve Sovyet tehditinin artık söz konusu olmaması nedeniyle Tür- kiye'nin öneminin azaldığım söy- lemiş. "Araa Türkiye'nin baska imkanlan vanhr. Türkiye Orta- dogu'da en istikrarlı ölketerdcn biridir. Aynı zamanda NATO içİDdedeTtridyeninbeüibirrotii olacagıaa imuuyonun" diye ko- nuşrnustu. özal, Türk-AT ilişkilerine de deginirken "Ne kadar aksi kJdia edOh-se edüsin, din faktörii önem- 11 rol oynamaktadır. Banlan na- sd degistirebiliriz ki? Bizi Ortak Pazar'a Yuanistan gibi alacak- lannı saımıyarnm" demişti. Bu açıklamalara buyük ilgi gös- teren Batılı diplomatik kaynaklar Cumhurbaskanı özal'ın sözlenni, "Hızla degisen ulnslararası or- tamda yeni denge arayçlannuı bir ifadesi" olarak yorumlayarak şu görûşlere yer verdiler: "Cumhurbaşkanı ÖzaTın açık- lamalan yeni bir gerçekçiligi yan- sırbğı gibi beüi bir kırgnlıgı da beraberiBde getiriyor. Kısacası, 'önemimlzuı azakhgı bir dönem- de Müstnman da olmamızdan do- layı bizi anüanna kotoy aimazlar' mesajını veriyor. Buna rağmen Türldye'nm cografi koaumıuıdan geten avantajlan da vnrgnlayarak bu cerçevede NATO ve Baü, Türkiye'yi gözdea pkarmayı göze alamaz dlyor." Söz konusu çevreler, Cumhur- başkanı Özal'ın sözlerini Türki- ye'nin bugüne kadar bir NATO üyesi olarak fazla sıcak bakmadı- ğı, "Out of area" (alan dışı) yü- kümlülükleri üstlenebileceğini de çağnştırdığını kaydederek şöyle konuştular: "Sayın Özal, Türkiye'nin böl- genin istikrariı alkesi oldugona işaretle, patlamaya kazır bir böl- gede boyle bir ülkenin önemini vnrgnhryor. Bo sözler, Türkiye'- nin ban nlkelere iyi bir öraek olusrurdogı gibi Badya ilgi alan) içine girea Ortadogu konnsunda ban stratejik avantajlar sagJaya- büecegi şeklinde yornmlanabilir. Ancak Türkiye'nin Ortadogn ül- keleriyle taassas illskiieri göz önünde bulundnnridugaııda, 'ör- nek oima' görcvinhı daha agır ba- sacagı duşunulebiür." Diplomatik çevrelerin görüjle- ri bu şekilde özetlenirken dış po- litikanın yürütülmesinden sonım- lu Ankara'daki bürokratik kade- meler, Cumhurbaşkanı özal'ın açıklamalanndan belli bir sıkıntı duyduklannı gizlemediler. Duyu- lan bu sıkıntılann temelinde ya- tan bazı nedenler şöyle sıralana- bilir: — Uluslararası platformlarda Türkiye'nin stratejik öneminin aynen sürdüğü yolundaki tezimiz ısrarla vurgulanırken bu önemin azaldığı yönündeki açıkJamalar çelişkili sinyaller veriyor. Ancak Türkiye bundan böyle, yeni böl- gesel dengelere dayanan farklı bir dış politikaya yöneliyorsa bunun zaman gecmeden bilinmesi gere- kir ki gerekli argümanlar tutarlı bir biçimde oluştunılsun. ö t e yandan, Türkiye'nin Baü ile iliş- kilerinin sırf stratejik ve askeri baglamda yürudüğünü ima etme de bugüne kadar güttügü dış po- litikasına ters düfüyor. Türkiye'- nin Batı ile entegrasyon istemesi- nin temelinde askeri kaygılann çok ötesinde nedenler yatıyor. — Türkiye, AT ile ilişkileri açı- sından kamuoyu nezdinde olum- lu bir hava yaratmaya çalışırken "Biz Müslümanız, bizi aimazlar" seklındeki sözlerin olumsuz etki- leri olacaga açık. AT ile geçmise dayanan temel bir angajman var ve Türkiye tüm zorluklara rağ- men bu angajman çerçevesinde topluluk ile ılişkilerini yürütme gayreti içinde biüunuyor. ÇGD'den Özal'a u Ülke bütünltiğü demokrasiyle korunıır" ÇGD Başkanvekili Yıldınm: "Guneydoğu Anadolu'da basın yoluyla tahrik varsa bile bunu önlemenin yolu yargı denetimi dışındaki kararnamelerle dergileri kapatmak değildir'' dedi. ANKARA (ANKA) — Çağdaş Gazeteciler Derneğı Genel Baş- kanvekili Rahmi Yıldınm, Cum- hurbaşkanı Turgut özal'ın "Eger bu demokratik sstem ülke bntiin- ligiiaü tendit ediyorsa, böyle de- mokratik sistem olmaz" şeklinde sözlerini "demokrasiye inançsu- hk" diye nitelendirdi. Ankara'da dün bir açıklama yapan Rahmi Yıldınm, "Ülke bn- tnnlügünün harcı artı demokrasi olamaz" diyerek "ülke bntnnlu- günoa ancak demokrasiyte guven- ceye alınabilecegini" söyledi. Gu- neydoğu Anadolu bölgesındeki olayları basının çıkarmadığını ve önlemenin de basının görevi ol- madığını kaydeden Yıldınm, Cumhurbaşkanı özal'ın "Bölge- de basın yolnyla tahrik yapddıgı" iddıâsıyla ılgili olarak da şöyle ko- nuştu: "Bölgede basın yoluyla tahrik yapıldıgı ve bn nedenle dergUerin ka|MtJdıgı varsayımı dogrn kabnl edUecek olursa, tirajı 20 bin do- layındaki bir dergi 0e tirajı birkaç yüz dolayındaki baska bir dergi- nin tirajı 3 milyonn geçen bütün öteki gazetelerden daha etkiH ya- yın yapügı sonncnna vanhr Id bo- nnn ne denb rntarh Mr dnsiince tarzı oldafn kendbıde menknl- dör. 2000'e Doğm vt Halk Ger- çegi dergilerinde tahrik yapıldıy- sa bile bana önlemenin yoln, yar- gı denetimi dışındaki kararname- lerle bu dergileri kapatmak degil- dir. Olaylan önlemenin lek yolu, sansüre ve sürgöne başvurmak degil, demokrasiye ve basın öz- gftriiiAüne işleriik kazandınlması- dır. Ülke batunlügiinu guvence- ye almanın koşnlu da bndar." OZCUR YAŞAM YÜRÜYÜŞÜ HALKIN EMEK PAKTİSİ 9 GL.NLLK YLRLVLŞ — HKP milletvekilleri dun Istanbuldan >ola çıktı. (Foloğraf: l ğur Günyiiz) *Onurlu ve özgür yaşamyürüyüşü' lç Politika Servisi — Halkın Emek Par- tisi'nin (HEP) kurucu 11 mılletvekilinin Di- yarbakır'a kadar sürecek dokuz günluk "Onurlu ve ozgur yaşam yuruyuşu" dun Is- tanbul'dan başladı. Cağaloglu'nda toplanan rrulletvekillen, uzerinde "Suskun degil oz- gur basın", "Laik Türkiye", "Korkutan de- ğil, koruyan devlet", "tşkence ve zulme son" yazılı dövizlen boyunlarına asarak Eminönü'ne kadar yurüdüler. Daha sonra otobusle Tarlabaşı'na gelen milletvekilleri, 1 Mayıs 1978'den sonra ılk kez 'yüriıyerek' Taksım Alanı'na gırip Atatürk Anıtı'na ka- ranfiller bıraktılar. HEP otobusunden marş çalınmaMna ve Nâzım Hikmet'in şiirlerınin okunmasına izin vermek ıstemeyen guven- lik kuvvetlen ile milletvekilleri arasında za- man zaman tartışma çıktı. Geçen mayıs ayının başında kurulan Hal- kın Emek Partisi'nin ilk siyasi etkinlıği ola- rak planlanan "Onurla ve özgur yasam >üruyüşu" öncesi milletvekilleri 424 sayıh kararnamenin ilk kez uygulanmasıyla süre- siz kapatılan 2000'e Doğru dergisini ziya- ret ettiler. Daha sonra HEP milletvekilleri Fehmi Işıklar, Cüneyt Canver, Kenan Sön- mez, Adnan Hkmen, Arif Sağ, Mehmet Ali Eren, Ismail Hakkı Ünal, Abdullah Baş- türk, Salih Sumer, Ahmet Turk ve Ibranim Aksoy'a Sosyalist Partili yönetici ve uyeler de katıldı. Sirkecı yönune doğru yürüyen milletvekillerini guvenlik kuvvetleri durdu- rarak milletvekili olmayanların aynlmala- Halkın Emek Partisi'nin kurucusu 11 milletvekili, dun Cağaloglu'nda toplanıp Taksim'e yurüyerek Atatürk Aıutı'na karanfiller bıraktılar. HEP otobüsünden Nazım' ın şiirlerinin okunmasına polis engel olmak istedi. rını ve otobusten yapılan yayının durdurul- masını istedıler. Kısa suren tartışmadan son- ra polisler milletvekili olanların dışmdaki- lerin yurümesine izin vermediler. Eminönu'ndeki ÎTO binası önüne kadar yurüyen milletvekillerini polis burada dur- durdu. Otobuslere birup Tarlabaşı'na çıka- caklannı, oradan da Taksim'e yürüverek gi- recekkrini belirten HEP Genel Başkanı Feh- mi Işıklar, otobusten yayın yapılmasına izin vermeyen pohslere, "SHP'si, DYP'si, ANAP'ı, partilisi, otobusu ile yuruyor da biz niye yTinimejelim, niye çalmayalım, soy- lemeyelim?" dedi. Daha sonra otobuslerle Tarlabaşı'na ge- len milletvekilleri Taksim'e doğru yürüme- ye başladılar. Nfizım Hikmet'in şiirlerinden oluşan marş ve türkülerle yürüyen milletve- killerine çevre binalardan alkış tutulduğu dikkatı çektı. Atatürk Anıtı'na karanfiller bırakıp saygı duruşunda bulunan milletvekilleri, öğleden sonra Üsküdar, Kartal ve Pendik'te yürü- duler. Bugün sabah saat 10.00'da Kocaeli'- nden tekrar yıirümeye başlayacak HEP'in Genel Başkanı Fehmi Işıklar, tçişleri Bakan- hğı'nın valıliklere bırer yazı göndererek, izin aiınmaması durumunda yuruyüşün yasal ol- mayacağını ve buna göre işlem yapılmasını istediğıni belirtti. Işıklar, yürümek için izin almalarına gerek olmadığıru belirterek, "Biz halkın yanına gidiyoruz. Eğer gidemeyecek- sek bu ulkede demokrasiden söz etmemek lazım" dedı. ÖzaPdan basına tavsiyeler ANKARA (Cnmhnriyet Bftro- sn) — Cumhurbaşkaru Turgut özal, "Yabancılann geüp bastna hâkün oimasından korkulmaması gerektigini " savundu. özal, "Ba- sının biraz gülerynzlıi olması laam" diye konuştu. Türkiye gazetesinin Ankara baskı tesislerinin açılış törenine Cumhurbaşkanı özal'ın yanı sı- ra Basbakan Yıldınm Akbulut, 13 bakan ve bazı bürokratlar katıl- dı. Akbulut, törende karşılaştığı TRT Genel Müdürü Kerim Aydın Erdem'e seçim yasaklarının 22 temmuzda bitmesine karşın "Baş- bakanlık'tan llginize, Bilginizr" programının 24 temmuzda yayıı İanmasından yakındı. Cumhurbaşkam özal, tesislerin açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin son yülarda ciddi bir atılım içerisinde olduğunu vurgu- ladı. Tttkiye'deki bankalann ya- bana bankalardan çok şey ögren- diğini ve sonunda onları geçtiği- nı kaydeden özal, dış müteahhit- lik hizmetlerinde de ılerleme sağ- landığını söyledi. özal, sözlerini özetle şöyle sürdürdü: "Objektif yayın yapanlar gjiç- leniyor. Objektif olmayaa basın güçlenemez. Ben bana lazıyonım diyerek yayın yapmak olmaz. ln- sanlanmız objektif haber, yoram anyoriar. Objektif oMuğaanz takdirde inanınız, sanş olur. Son- ra iDa iküdara çatmakla da bir ye- re vanlnıaz. Basınımmn biraz gö- leryüzlü olması lazım. Korknru- cu, beyacan verid, haberler satar diye düşunurseniz >anlış. Geçen devrderde degişmeyi ta- kip edebilmek kolay is degfldir. Bircok konnlarda degişme yerine gelmlstir, otnrmakudır. Basını- mızda da otnrmaktadır. Zaman bunda hakh oldağnmnza ve bu degişınenin pozitif yonde, objek- tif yönde otocagını gösteriyor. Bu yapddıgı takdirde Tirktye'de ba- snıımınn, yabanoiann gelip ba- sına hâkim olmalanndan -aynen bankalar misaiiade oktugn g| hiç korkn olmaması l ı n n .'* , . 1 9 . U L U S L A R A R A S I G Ü N A Y D I N T Ü R K İ Y E R A L L İ S İ Ş A M P İ Y O N G Şampiyon...yine şampRalii, dünyanın her yerinde büyük ilgi gören bir spordur...ve her ralli ashnda bir büyük sınavdır. Ralli, otomobil teknolojisinin test edilmesidir... otomobilin dayanıklı- lığının... gücünün test edilmesidir. Türkiye'nin uluslararası nitelikte ve Avrupa Şampiyonası' na dahil tek rallisi olan Uluslararası Günaydın Türkiye Rallisi'nin 19.suna tam 71 otomobil katıldı. Bu amansız mücadeleyi... bu büyük sınavı 15 otomobil bitirebildi. Sonuç: 1989 Yerü Otomobiller Maratonu Şampiyonu Renault 11, 19. Uluslararası Günaydın Rallisi' nin de birindsi oldu. En modern otomobil teknolojisi kullanılarak üretilen Renault, büyük dünya markası olduğunu, dünyanın ünlü markalannı yine geride bırakarak... bir kez daha kanıtladı. Özetle: Şampiyon... yine Şampiyon. I
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear