23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
20 HAZİRAN1990 İNSANLAR F Ü S U N Ö Z B İ L G E N CUMHURİYET/7 GÖRÜŞ Doktor Eniyidoktordoğadır. Hastalarm çoğunu o ryileştirir ve meslektaşlarına da çamur atmaz. ÇağdaşErien ANKARA BELEDİYE BAŞKANI KARAYALÇIN AKILSIZ Ml? 1996 yılına randevu verdiAKILLI belediye başkanı ne yaparmış? Herkesin göreceğı yerde kocaman bir heykel. Akılsız belediye başkanı ne yaparmış? Kanalızasyon. Heykel hem ucuza çıkar hem de herkes görür. Kanalı- zasyon ise hem yer altında ka- lır görünmez hem pahalı ıştır hem kent kazıldığı için insan- lar şikâyet eder. Kanalizasyon olmadıgı za- man iki saat yağmur yağdı mı kenti su basar, seller alır, ço- cuklar bu sellerde boğulur, ama iki Uç gün sonra unutulur. Ankara Büyükşehir Beledi- ye Başkanı Murat KarayalciD sel sulannda boğulan çocukla- nn dramını unutmamış. Çağ- daş bir kentın kanalizasyon sisteminin olması gerektığinı, bunun için gerekırse kent hal- kının sıkıntıya katlanması ge- rektiğını dılşünmüş "Akılsız belediye başkanı" olmayı göze almış. Ankara'nın gelecekteki geüşımını hesaplayarak düşu- nülen pıs su ve yağmur suları- nı ayn ayn kanallarla taşıyıp bttyük bir arıtma tesısınde te- mizledikten sonra Ankara Ça- yı'na bırakacak olan muazzam bir proje başlatmış. Belediyelen parasız bırakmz iş yapamazlar dıye duşunen ik- tidara karşı da önleminı almış. Gitmis ABD'ye Dünya Banka- Mnrat Karajalcın 15 ay önce secildiği gun eşi ve oglu Ue pasta yiye- rek zaferini kutlamışü. Şimdi ise >eniden seçilmemeyi goze alarak başkente kanalizasyon yapıyor. sı ile pazarhğmı yapıp projenin yüzde 31'ı olan 173 milyon do- lan 5 yıl ödemesiz kredi olarak sağlamış. Yüzde 16'sını da Al- man firması KFW'den almış. Üstelik 10 yılı Odemesiz olarak. Yüzde 52'sinı de (229 mil- yon dolar) Ankara Belediyesi kendi kaynaklanndan sağlaya- cak. Yanı her yıl 100 mılyar li- ralık kaynağı bu projeye avıra- cak Ankara Belediyesi. Top- lam 1.5 Irilyon liralık bu yatı- nmın temeli pazar gunü Keçi- ören'in Ufuktepe semtinde atıldı. Karayalçın törende de- di ki: "Bu proje ile tarihe rande- vu veriyoruz. 1996 yılında bu proje Umamlandıgında açılış loreni yapîhnayacak. O zaman Ankara kenti veraltından dö- şenen bonılaıia neier yapddı- ğnu fark etmeyecek büe. Sade- ce yagmur ymfdı mı alt katlan pis sular basmayacak. Ankara iki saat degil, 12 saat de yagsa yagmura testim oimayacak. Aynca Ankara Çayı'nı kirlet- meyecek, çevresini pistetmeye- cek. Sokaklar şimdi dogalgaz için kazılıyor, sonra kanalizas- yon için bir daha kazılacmk. Sı- kıntı çekeceksiniz, ama kok- tenci çozume kavusacağız." Murat Karayalçın bu proje- yı başlatan bir belediye başka- nırun verdiğı rahatsızlık nede- nıyle bir daha seçilemeyeceğı- nı de hesaba katması gerekti- ğını ve kendisinın bu nskı göze aldığını da kaydettı. "Seçilme- me pahasına bu adımı atıyo- nız" dedı çıktı ışın içınden. Soylemeye büe gerek yok ta- biı. Tarafsız olması ve bütün partilere karşı eşit davranma- sı gereken Cumhurbaşkanı Turgut Özal, ANAP'lı beledi- yelerin dukkân açılışlanna ve- ya Bodrum'da bir şırketın tu- rizm burosu açılışına bıle gı- derken başkentin bu en bflyük yatırımına uğramadı, bir telg- raf gönderme geregini bile duymadı. Beledryeleri becerik- SLZİikle suçlayan Yıldınm Ak- bulut da başkentteki bu olayı görmezülaen geldi. Törende sadece SHP'hler vardı, temeh de Erdal lnonü attı. İTALYAN OTOMOBIL CAMBAZLARI Bizzarro ailesi iki tekerlek nzerinde selam geçişi yapı>orlar. (Fotograf: Mnharrem Aydın) İki tekerlek üstündeİTALYA'da otomobil ile ilgüi rüm sahnelerin- de dublörlük yaparak başlamışlar. Meslekleri araba cambazlığı. Bizzarro ekıbı bugunlerde ls- tanbul'da sahıl yolunda göstenler yapıyor. Ya- sam ile ölüm arasındaki bu yolculuk ve şeytan arabaları ile vapılan gösterı ilgi çekiyor. İki tekerlek üzerınde yanyana geçış yapan 4 otomobil fren sesleri arasında kendı eksenleri etrafmda dönüp seyircilenn önünde bir anda duruverıyorlar. Sonra duran iki arabanın ara- sında ancak bir arabanın sığacağı bir alana hız- la gelen bir şeytan arabasının anı bır hareketle park etmesi izleniyor. Bizzarro ailesinin iki tekerlek üzerinde giden arabanın üstünde yaptığı "selam geçişi", mo- tosikletle yapılan cambazlıklar da ilgi çekici. Meraklı üç bayan seyırciyi arabalara bindi- rip süper hızla gösteri yaparak biraz ecel teri de dökturüyorlar. Gösten iki tekerlek üzennde gıden TIR kam- yonları ile de tekrarlanıyor. 5 yaşındaki Didı Bizzarro bıle motosıkletı ile yere yatmış iki ki- şinın üzennden atlayarak gösten ekibınde yer alıyor. 15 bin lira ödeyerek araba cambazlan- nı seyredenler 1.5 saatlik cesaret gösterisinden kulaklannda kalan fren gıcırtılan Ue ayrılı- yorlar. SABAHAniH ALI'YE ANMA İNÖNÖ'YÖ SUYA KİM İTTİ? Oldürüldüğü dağlarda SABAHATTİN Ali deyınce kiminın aklına Kuyucaklı Yu- suf romanı takılır,kımınin ak- lına sonradan şarkısı çıkan ha- piste yazılmış şu dize takılır: "Görmek istersen denizi Yokmnya çevir yuzu Deniz gibidir gökyüzıi, Aldırma gönnl aldırma." Yazarhk, şairlik, öğretmen- lik, hapishanecılik, gazetecilik gibi pek çok uğra? ıçınde bu- lunan Sabahattin Ali, 1948 yı- ünda Mebmet Ali Aybar'ın çı- kardığı "Zütciıü HümyeJ'te yazı yazıyordu. Baskıa rejım tarafından süreklı rahatsız edi- liyordu, sonunda Bulgaristan sınınndan yurtdışına çıkmaya karar verdı. Kendisini muhte- melen bu çıkışa teşvik eden ve yolda kılavuzluk eden kışi is- tihbarat servıslerınin bir ada- mıydı ve yolda, dağlarda öldu- rülmüş olarak bulundu 10 hazıran gunu Sabahattin Ali'nın oldürüldüğü, Üskup'- ten kuzeye doğru 8 kılometre ileride Istranca Dağlan'nın Karaonnan bölgesinde Meh- met Ağa Çeşmea'nin yakının- da bır anma toplanüsı yapıldı. Üsküp'te Kırklareli'den, Babaeski'den Luleburgaz'- dan, tstanbul'dan 2000'den fazla Sabahattin Ali dostu bu anma toplantısına katılmıştı. Sabahattin AK hakkmda yapı- lan konuşmalardan sonra Mehmet Ağa Çeşmesi'nın adı Sabahattin Ali Çeşmesi olarak değıştınldı. Toplananlar arasmda bulu- nan 85 yaşındaki Höseyin Bas- çoban, Sabahattin Ali'nın ce- sedini bulanlardandı. O gün- Hoseyin Başçoban Sabahattin Aii'nin eesedini burada bulmuştn. leri yenıden anlatıyordu: "Mevsim berhalde hıdreUez civanydı. Bir stgutmaç bulmuş Sababartin Aii'nin eesedini. Jandarmaya haber vermiş- ler." Belediyeden iki kişi ve iki jandarmayla birlikte bölgeyi iyı bildiği için Hüseyin Ağa'- yı da alıp sığırtmaçın dediğı yere gitmışler. "Hırpalanmıştı ayakları, kaç gun sohra buluamuş bflemi>onım" dıye devam edı- yor Huseyin Ağa: "O dagları çok iyi bilirdim. Yol goster- dim. Biz vardığunızda çoktan ölmuştu. Başının sag arka ya- nında bir çokuk vardı. Sert bir şeyle kafasına vurulduğu bel- lijdi. Oraya tilkiler, kurtlar, kopekler su içmeye giderier. Karaormanlar'daki Kartalte- pe'nin etegindedir o çatak." Sabahattin Ali'yi anmak üzere yapılan toplantının gele- nekselleşmesı de o gun karar- laştırıldı. UNESCO'nun etkisi PEK bılinen fıkradır. Adam denizde boğulan çocuğu suya hemen atlayıp kunardıgı için alkıslanırken usulca etraftakı- lere sormuş: — Kim itti beni denize? SHP Genel Başkanı Erdal tnonıi de 12 Eylul'den sonra fi- zik profesörluğunü bırakıp si- yasete biraz zorlama ile bıraz da tereddutle gırmıjti. Geçen- lerde bır yerde kendisini sıya- set denizine kimin ittiğiru şöyle anlatı: "UNESCO'nun Yürutme Kurulu'nda 5 yıl görev yaptım. Fizik profesörü olarak beni oraya seçtıler. UNESCO Yu- rutme Kurulu çok ılginç bır yerdır, başka BM kuruluşlann- dan farklı olarak yürutme ku- ruluna insanlar genel kongre- de tek tek seçilirler. Bütun mıl- letlenn katıldıgj genel konfe- ransta seçilirler. Yani devletler kendileri atamazlar temsılcıle- rını. Dolayısıyla oraya seçilen msanlar hem devletlerını tem- sıl ederler hem de kendi mes- leklerını; bilimse bılim, sanat- sa sanat; kulturun genel yak- laşımı ne ise onu temsil eder- ler. Oldukça bağımsız bır hal- leri vardır. O toplantılara katıldığımda hemen görduğum bır mesele siyasi konulann, kultur konu- larırun ayn bır şekilde ele alm- dığıydı. Ve orada demokrasıyi içtenlikle savunan insanlar vardı. Özelhkle Latın Ameri- ka'dan gelen, sık sık askeri darbelerle karşılaşan insanlar demokrasiyi orada içtenlikle savunuyorlardı. Aralarında çok sıkıntı çekmiş insanlar da vardı. Demokrasiye saygı, de- mokrasıye bağhlık bütün dunya- dan gelmiş ınsanların, Afnka dahıl, orada içtenlikle dile ge- tırdıkleri bır konuydu. Ben de onlara katıldım. Zaten Türkı- ye'de demokrasinin gehşmesı için elimizden gelen bir yakla- şım var bılıyorsunuz. Onun için o havaya katılmak hiç de zor olmadı. Daha ilk toplan- tılardan bırınde Afrıkalılann ırk aynmına karşı bir tavnnı komıtede destekledığimiz için Afrıkalılann nezdınde ıtiban- mız çok yukseldı. Ve sonra da bunu samimiyetle devam ettir- dim. Ama soylemek istedığim başka.. orada demokrasiye bağhlığı, demokrasinin vazge- çılmez bir yaşam şekli olduğu- nu samimiyetle savunduğum ıçın Turkıye'de asken mudaha- le olduktan sonra demokrasi- nin yerleşmesı için benden de yardım ıstediklennde, bunu ciddiye aldım. Ve tekrar UNESCO'ya gıttım ve toplan- tıda kendilerine dedım ki 'Bu- rada size hitap ediyorum, si- zinle burada demokrasiyi hep savunduk! Ve ben bu sözlen ciddiye aldım. Belkı hata et- tim, ama o yuzden şimdı Turkıye'de başka bir hayata, sıyasal yaşama başladım. Ve bunda UNESCO'nun Yurüt- me Kurulu'nun bir anlamda rolu olmuştur. Çunku burada soylenen soz- lerın gerçekten cıddi bir an- lamda bana da söylendiğinı kabul ettığım ıçın bunun uygu- lamasını da kendim yapmak- ta>ım şımdü' HAYVANLAR İSMA1L GÜLGEÇ KİM KİME DUM DUMA BEHlç AK PİKNÎK PİYALE MADRA HIZLI GAZETECİ \ECDET ŞE.\ ffîlLE eıOBN VERKES PoTAfiSliSL ZAMMRAOlR OLMÛS6HTZ SlLE SlZ/ ÖYlE 6ÖK&4 8lf?ILERt M OYLE .. USTEUK O/LE OCMANIZ.1 DE v'AKPlf? /VH/71AKA • - s&tıti YAHtMA YAKLAŞAt/\rfo- Ç ve ffluzE S6f3\SfMi SoRııYl* AZtOK , SBN- KOSKOCA >Ö? YOK MUVOu ?flAJDA SAKtH KA &AKtYM P&ME, YAKAdm ÇlRMI AULAKStZ AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GOKHAÜ GCRSES GARFIELD JM DAVIS O/E. DONEC&StMI NÜNOE ü TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 20 Haziran ALMAN ROKET-UCAGl.. 1933 'OA BUSÜN, ALMAN H£<NK£L HE-196 ' HOKET-UÇAĞI lUC UÇUÇUNU TAMAMLA- MlŞTt YÜ26AÇI EfÜCH WARS<r2-, PlLOT OLARAK BU PENEMSYI yAPABlcefJ, AYA/f ZAMAUPA UZ4Y ÇAĞIMIN AC>IMLA£lNOAI4 8l£ı*J< ATfYOHDU DAHA ÖA/CE, ROKST- LEfS fCOMUSUA/OA SINt&LI KAYDe&tUilÇTI. WALTE/e &OKET MCTZ>&U,SIVf YAKJTLA ÇAUÇfYOR. I/E SAATTE Z7S f&i-OMGTIZE H/Z* ULAÇILABıurOGDU. ZAMAN/A/tN EM KVÇUK UÇAKO4G/HDAM ( ) SAYILAM BU ILGIMÇ MAif/f A PENEMESl WAZ/ UDE&l OMJMPE TÜRK ve DÜNYA KARİKATÜRLERİNDEN Oğuz Aral Dros Rick Lorenzo (HOLLANDA)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear