22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
5 KASIM 1990 CUMHURİYET/17 HAVA DURUMU TURKIYE'DE BUGÜN Devlet Meteoroloji İşleri Ge- nel Müdürlüğü'nden alınan bilgiye göre yurdun batı ke- simleri bulutlu, öteki yerler açık geçecek. HAVA SICAKLI- Ğl: Değışmeyecek. RÜZGÂR: Güney ve batı yönlerden ara • sıra orta kuvvette esecek. DE- NİZLERDE: Doğu Karadeniz1 ' , ., . , . „ „ . , n r de kıble ve teşişleme, öteki D a | 9 a yukseklığı 0.3 ıla 0.5 yer yer 1 metre dola- denizlerde kıble ve lodostan 2 v ı n d a bulunacak. Van Gölû'nde hava: Az bulutlu ila 4 yer yer 5 kuvvetinde sa- VB açık geçecek. Rüzgâr güney ve batı yönlerden atte 21 denizmii hızla esecek. h a f i f m s ı r a o r t a *uwette esecek. A 28° 16° Dıyartıalar A 23° 14° E*ne A 26° 10° Erancan A 23° 8°Enun*ıı A 21° 2°E*$«Nr A 22° 8°Gaaam«p A 26° 18° Gıresun A 25° 15° Gûmüşhane A Bmgöl Btfc Bob Buısa ÇanaUaie Çorum DentS A 21° 12° Hakttn A 28° 15° Ispam A 24° 17" Isön&ul B 24° 19° Izmr A 23° 8°K*s A 19° 6°Kasömonu A A 2 r 5°Kaysen A 24° 12° Kırttarei B 23°19°KM*a A 24° 6°KüObya A 24° 14° Malatya 26° 9°Manısa 23° 16° K Maraş 22° 6°Mersın 19° 0°MuOla 21° 6°Muş 2e»10°NıJde 22° 15° Ordu 21° 7 ° R H B 21° 10° Samsun 22° 7°Siırt 2?»17»Sınop 27°18°Sıvas 20° ffetonJjO 29° 5°TrabZDn 24° 4°lüncri 2 2 ° 1 6 ° U 5 * 22° 7°V4n 22° 8°\teoat 2T° 7»Zongulda)ı A 26° 15° A 25° 13° A 25° 18° A 23° 11° A 22° 6° A 22° 6° A 21° 15° A 22° 15° A 21° 15° A 26° 11° A 20° 15° A 21° 6° A 23° 16° A 23° 15° A 22° 6° A 22° 11° A 17° 5° A 21° 7° A 22° 7° : açık > tulvDıı -yaOmunu İ9Sİ A-açık B-tuJutlu G-flunes* K-terlı S-sıs» BULMACA SOLDAN SAGA: 1/ Meşin torba. 2/ Duman lekesi... Çağdaş. 3/ Bir tür ince ve ipekii ku- maş... Renyum ele- mentinin simgesi. 4/ EIi işe yatkın, bece- rikli... SSCB'deki Gulag kamplannda- ki tutuklulara veri- len ad. 5/ Asya'da bir ülke. 6/ ABD'yi oluşturan eyaletler- den biri... Gereksin- meye yetmeyecek ka- dar az. 7/ Keseli ayı da denilen ve Avustralya'da yaşayan tırmanıcı hayvan. 8/ Rus halkının ünlü destanı.9/ Bir şeyin temel öğe- si... Kadınlann sokakta giydikleri mantoya benzer bir üst giysisi. YUKAR1DAN AŞAĞIYA: 1/ Herhangi bir kaydın ana defteri ya da tapu ve niifus kütükleri. 2/ Yü- rürken dayanmak için kullanılan ka- lın sopa... Sodyumun simgesi... Be- lirti. 3/ Meyve, bisküvi gibi şcylerle yapılan bir tür tatlı. 4/ Erkek gibi savaşan kadın... Trabzon'un bir ilçesi. 5/ Gün... Beklenmedik hoş ve şaşırtıcı sözler söyle- yen, güldürücü öyküler anlatan kimse. 6/ Eskiden şairlerin ka- sidelerinde övgüsünü yaptıklan kişilerden aldıklan para ya da hediye. 7/ Sahip... Kaza ile yanlışhkla. 8/ Halit Ziya Uşaklıgil- in anılannı içeren yapıtı. 9/ Bir nota... Elçilik uzmanı. 60 YIL ÖNCE Cumhuriyet Kafesler kalkıyor 5 KASIM 1930 Yeni hıfnssıhha kanununun yarından itibaren tatbikına başlanacaktır. Sıhhat Müdürü Ali Rıza B. yeni kanunun tatbikatı hakkında bir muharrimize şu izahatı vermiştir: "—Yeni kanun mucibince, altı çocuğu olan ailelere madalya veya nakdi mükâfat verilecektir. Bu ailelerin esamisinin tesbiti için nüfus idaresine müracaat edilmiştir. Nüfustan gelecek kayıtlara göre mükâfat veya madalya alacak ailelelerin esamisi vekâlete bildirilecektir. Hıfzıssıhha talimamamesine göre; yeni ebinye insaatında kafeslere de müsaade edilmiyecektir. Hıfzıssıhha meclisi toplandıktan sonra; bu hususta EMIL JlUltS MtlL£NE E DIETRiC MAVTMELEK sıhhat müdürlüklerine iş'aratta bulunulacak ve yenî inşaat plânlan sıhhat müdürlüklerince tetkik edildikten sonra insaata ruhsat verilecektir. Kafesler evlere bol nya ve güneş girmesine mani olduğu cihetle; bu karar memnuniyet ile telâkki edilmiştir. Raşit RızaGüzide san'atkânmız Raşit Rıza Bey Fransız tiyatrosunda bir hafta devam edecek olan bir seri temsil verecektir. Raşit Rıza geçen seneki ilk kuvvetli intibaı veren temsil hey'etini daha ziyade mütekâmil bir hale getirerek işe başlıyacaktır. Zaten sahneye tekrar dönüşile temaşa tarihimize mes'ut ve memduh bir fasıl ilâve eden Raşit Rıza'nın kudretli elemanlar refakatile meydana çıkması sayılı bir san'at haftasının vücudune işarettir. Raşit Rıza 13 teşrinisanide Fransız tiyatrosunda temsillerine başlıyacak ve ayın 19 una kadar devam edecektir. Aziz artist bu devre için en kuvvetli ve beğenilmiş eserleri seçmiştir. Bunlar arasında tahsisen Aktorkin. fkicambaz, Karanlıkkuyu, Beştegelen piyesleri vardır. Bu vesile ile hatırlanz ki meşher Aktorkin, Raşid'in müstesna bir kudretle yaşattıgı bir temsildir. 30 YIL ÖNCE Cumhuriyet Meşru hükümet yok 5 KASIM 1960 Bugün Güvenlik Konseyi ve Genel Kurula sunduğu raporda, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Dag Hammarskjoeld, öğrencilerden meydana gelen Genel Komiserler Kurulunu Kongo'nun meşru hükümeti olarak tanımanın bahis konusu olmadığını belirtmektedir. Kongo'daki siyasi iktidar Albay Mobutu kavgasında Birleşmiş Milletlerin tutumu da şöyle ifade edilmektedir: "Ülkenin acil meselelerine bir hal çaresi bulmaya doğru yön verecek tesirli ve Anayasa ile işbaşına gelmiş hiçbir merkezi hükümet mevcut değildirf* Genel sekreter, Albay Moburunun emri ile Hükümet işlerini yürütmekte olan Genel Komiserler Kurulunu Kongo'nun meşru hükümeti olarak tanımadığmı, zira bu kurulun varhğını Anayasadan almadığmı belirtmektedir. Yeni atom silahı A.B.D. Atom Enerji Komisyonunun (AEC) eski üyelerinden biri perşembe günü yaptığı bir konuşmada askerlikte ihtilâl yapacak yeni bir tip nükleer silâhın geliştirilmekte olduğundan bahsetmiştir. Bu yeni silâh gerek H. bombasından, gerekse Hiroşimaya atılan A. bombasından farklıdır. 1950 den 1957 ye kadar komisyonda çalışmış bulunan Thomas A. Murray, yeni silâhı Başkan adaylan Nbton ve Kennedy'ye yazdığı açık mektupla durumu anlatmıştır. Murray verdiği beyanatta şöyle demektedir: "Bu yeni silâh H. bombasından daha büyük veya daha sıhhatli olmadığı gibi, A. bombasından da daha küçük veya daha sıhhatsiz değildir. Bu silâhın başlıca özelliği şahıslara karşı olmaması ve doğrudan doğruya askeri hedeflere inhisar ettirilebilmesidir. G E Ç E N YIL B U G Ü N C u m h ^ D. Almanya karıştı 5 KASIM 1989 Doğu Berlin'de dün yaklaşık 1 milyon kişinin katıldıgı bir gösteri yüriiyüşü yapıldı. Resmen izin alınarak yapılan yürüyüşte, göstericüer, politik reformlar için çağnda bulundular. Demokratik Almanya'nın yeni lideri Egon Krenz ise geçen cuma yaptığı konuşmada, vatandaşlanna "Size ihtiyacımız var. Gelin ülkemizi biılikte kuralım" cağrısında bulundu. Krenz'in bu çağnsına karşın, Çekoslovakya'da bulunan Doğu Alman mûltecilerden bir bölümü Federal Almanya'ya geçti. DUNYA'DA BUGUN Antslerdam A 10° Aıronan Atra Bdddat Barcdofu Basel Mpat Bafn Bonn Brûteef Cenevre Cazayır Cictde Duhaj Fnnkfurt Sn» Hetsrto Kahıre KûMftao KMi Leftoa A 31° A 2<° A 31° A 18° A 9° Y 17° Y 10° A 11° A 12° Y 10° A 10° A 26° A 33° A 32° A 12° A 25° Y S° A 23° Y B° A 11° A 27» LKnngrad Loodra Madnd Hiano Monveal MostaM Mûrah Nmttrt Osto Pans Prag Hyad ftona Sotya Şaın Ttiftm Inus \*r*M Vta* V»nı Zûrih Y A A A B Y Y Y Y A Y A A Y A A A V A V ıY A 4° 12° 16° 13° 16° 4° 10° 18° 5° 13° 9° 33° 20° 14° 30° 34° 33° 8° 15° 18° 18° 9° TART1SMA Ben Oğlııma Ne Diyeceğim? Yeni ülkesinden ve yeni arkadaşlarından son derece memnun olan oğluma, dikkat etmesini, korkularını ve sıkıntılarını ifade etmemesi gerektiğini nasıl söyleyeceğim? Sayın Bay Özal, Size bu mektubu yazmak zorunda hisset- tim kendimi, çünkü sizin tavsiyelerinize ve rehberliğinize ihtiyacım var. Ben 3 yıldır İs- tanbul'da yaşayan ve çalışan bir Kanada yurttaşıyım. 16 yaşındaki oğlum da bura- da Tiirk okuluna gidiyor. Geçenlerde 16 ya- şındaki bir öğrencinin, benim oğlumun da ifade ettiği bazı istemleri yazılı olarak bir yerlere yazması sonucunda gözaltına alın- ması, beni güç durumda bıraktı. Bir anne olarak oğlumun sorulanna yanıt vereme- mek gibi inarulmaz derecede çelişkili bir du- ruma duştüm. Körfez krizinin patlak vermesinden bu yana, oğlum ve bir sürü arkadaşı, son de- rece duyarlı hale geldiler. Büyük çaplı bir savaşın çıkması durumunda tüm dünyamı- zın tahrip olma tehlikesinin farkına vardı- lar. Oğlum, birkaç kez evin çevresine aca- ip (aslında hiç de acaip olmayan) bazı ya- zıları ve resimler çizmeye başladı. Pek de denetleyemediği duyguları ve korkularını yansıtan yazı ve resimler bunlar. Şimdi ona ne söyleyeceğimi bilemiyorum. Yeni ülke- sinden ve yeni arkadaşlarından son derece memnun olan oğluma, dikkat etmesini, korkularını ve sıkıntılarını ifade etmemesi gerektiğini nasıl söyleyeceğim? Bu suskun- luğu özellikle de okulda nasıl gerçekleştir- mesi gerektiğini nasıl söyleyeceğim? Ona, artık "savaşa hayır!" deme hakkına sahip olmadığını nasıl anlatacağım? Yani benim oğlum, "Korkuvorum, biiyümek istiyo- rum, eğitiraimi surdurmek, bir kariyer yap- mak. âşık olmak, evlenmek ve bu istemle- ri me karşı çıkan her şe>e muhalefet etmek istiyomm. Benim böyle temel bir baklum yok rau?" diyemeyecek mi? Kanada'ya döneceğimiz zaman ben oğ- luma durumu nasıl açıklayabileceğim? Ora- daki arkadaşları benzeri duyguları açık bir şekilde kamu önünde açıklama hakkına Türkiye'de sahip olmadıklanna inanabile- cekler mi? Hele bir de böyle duygular ifa- de edildiğinde yönetimdeki "demokratik" hükümete güvensizlik belirtmiş olmanın korkusu çıkarsa ortaya... Yeni ülkemizin hızlı teknolojik gelişimi, tarihinin ve halkının kültürünün güzelliği ve sıcaklığını, hissedip, Cumhuriyet'in ku- rucusu Kemal Atatürk'ün özlemlerini ki- taplardan ökudukça, ayrıca Avnıpa Top- lulugu nezdinde inanırlık kazanmak için gerçekleştirilen çabaları izledikçe, bir öğ- rencinin bir duyguyu ifade ettiği için göz- altına alınması karşısında nasıl sessiz kala- biliriz? Hele ikinci bir öğrencinin başına ay- nı şeyin geldiğini öğrenmek umutsuzluğa it- mez mi insanı? Geleceğe olan umut ve aş- kı ifade edememek, bireylerin kötü bir şe- kilde haklarının çiğnenmesi değilse nedir? Sayın Özal, size olan tüm saygımla, kül- türel, siyasal ve dinsel farkhlıklannuza rağ- men, sizden bir insan olarak, cumhurbaş- kanı olarak, bir baba ve bir eş olarak ve ni- hayet bir dünya yurttaşı olarak, gelecek gü- zel kuşakların yaşam aşkını ve barışa olan umutlarını özgürce ifade edebilmeleri için gerekli girişimleri yapmanızı istiyorum. Çünkü bu konuya hak ettiği acil önemi ver- mezseniz, ben oğluma ne diyeceğim? Saygılarımla. RACHEL BOUCHER—BERKOL Caddebostan-İstanbul CUMHURİYET KITAP CİLT: 1 SAYI: 1-26 BÜYÜK BOY, LÜKS CİLTLİ SATIŞ FİYATI: 30.000.- TL FUAR ÖZEL FİYATI: 25.000.- TL ÜYE SATIŞ FİYATI: 20.000.- TL TÜYAP KİTAP FUARI CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ STANDI OZEL BORA SURUCU KURSU DERŞHANE: ÛSKÛDAR: 343 67 82 PİSTLERİMİZ KOZYATAĞI: 362 47 33 TARABYA : 162 08 18 Tercihinizi yaparken dershane ve pistlerimizi yerinde inceleyin İLAN MENGEN KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN Dosya No: 1983/103 Es. 1988/185 Kar. Davaci Or. idaresinin, davab- lar Şefıka Çınar ve müşlerelde- ri aleyhine mahkememize açtığı tapulama tesp. iptali ve tescil da- vasının açık yargılaması sonun- da davaa orman idaresinin da- vasımn kabulüne, niza konusu edilen Mengen Demirciler köyü 38 parsel sayılı taşınmazın tapu- lama tespitinin iptaline ilişkin olarak verilen karar Mengen De- mirciler köyünden Fatma Özde- mir, Necmettin Çınar ile Zeyneti özçelik mirasçılan Ali thsan öz- çelik, Emine, Pakize, Mustafa, Hüseyin, Halil özçelik'e ilanen tebli£jne karar venlmiş olup, ilan olunan karar uraflarca 15 gün içinde temyiz edilnıediği takdir- de kesinleşeceği ilanen tebliğ olunur. Basın: 48565 Bulmacaseverlerin başucukitabi: BULMAÇR SOZLBV1MACR SOZLÜĞÜ ÇAĞDAŞ YAYJNCILIK 12.500 lira (KDV dahü) ödemeli gönderiloıez. Tek isteklerde kitabın eden kadar posta pulu gönderümesu ödemeli göndenimez. Isteme adresi: CUMHURİYET KİTAP KULÜBÛ Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-İSTANBUL PERA YENİ YERİNE PERA REKLAMCILIK VE HALKLA İLİŞKİLER Abide-i Hürriyet Cad. 281 /8 Zambak Apt. ŞİŞLİ-İSTANBUL Tel: 146 97 38 -132 64 26 -130 21 87 Fax: 134 09 60 GİDERAYAK Y\ŞARKEN Vedat Günyol 6000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınları Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-Istanbul Ödemeli gonderilmez. MENGEN KADASTRO HÂKtMLİĞt'NDEN Dosya No: 1983/108 Es. 1988/189 Kar. Davaa Or. idaresinin, davalılar Şefıka Çınar ve müşterekleri aley- hine mahlcememize açtığı tapulama tesp. iptali ve tescil davasuun açık yargılaması sonunda; . Davacı orman idaresinin davasının kısmen kabulüne, niza konusu edilen Demirciler köyü 264 parsel sayıL taşınmazın 756 m 2> lik bolümle ilgili tapulama tespitinin iptali ile 6220 m! 'lik bolümle ilgili davanın reddine ilişkin mahkememizce verilen karar, davalılar Mengen ilçesi Demirciler köyünden Zeyneti Özçelik, Necmettin Çınar, Kâzım De- mirok, Arif Çınar, Cevahir Sarıcan, Lütfiye Demirok, Fatma Ayhan, Ulvi Demirok, Ülkü Demirok, Seyitali Kayan, Cevat Çınar, Yusuf Çı- nar, Cevahir Demirok, Ulvi Demirok, Azime Eren, Zahide Kayan, Nec- la Kayan, Hayriye Atalay, Gülnehat Aksakal, Yalçın Kayan, Kadriye Demirok, Zeliha, Zehra, Bilgi Demirok, Ulviye, Ulvi, Fatma, Ülkü Demirok, Ali lhsan özçelik, Emine özçelik, Mustafa, Hüseyin, Ha- lil, Pakize Özçelik'e tebliğ edikmemiş olduğundan karann adı geçenlere ilanen tebliği ile 15 gün içinde temyiz edilmediği takdirde hükmün kesinleşeceği husıısu ilanen teblig olunur. POLİTİKA VE OTESİ MEHMED KEMAL Kunıtulan Terkos... Uyandıktan sonra biraz daldırmışım, Özer Oral'ın telefo- nu ile uyandım. "Ağabey arabayı gönderiyorum, Ferit'le (Öngören) seni ala- cak. Trafik bir hayli sıkışık." Ne-kadar geçti bilmiyorum, zır kapı, şoför karşıma dikildi. Ferit, komşumuz, (Akatlar'da) onu da aldık, yola koyulduk. Birkaç gün önce yağan bombalı mı, bombasız mı tartışmalı yağmurdan sonra günlük güneşlik bir sabah. Gerçekten yol- lar tıkalı... Aksaray'a Fatih Köprüsü'ne yakın yeni yoldan (E-6) gidiyoruz. İstanbul nerelere kadar böyle taşmış diye geçirir- ken dilimin ucuna iki dize takıldı: Suya versin bağıban gülzarı zahmet çekmesin Bir gül açılmaz yüzün tek verse bin gülzare su Ünlü Su Kasidesi'nde Fuzuli bahçıvana, 'bin bahçeye su veren sevgilinin yüzü gibi bir gül yetiştiremezsin' demeye ge- tiriyor. Biz de bugün Istanbul'un bahçıvanı Sayın Sözen ve su müdürü ile kentin su bölgelerini gezeceğiz. Sabah sabah yola düşmemiz bundan. Eğer yağmur yağmaz, bombalı su işlemez, bir yerlerden su bulunmazsa İstanbul 50 gün son- ra Kerbela'ya dönecek. Kerbela herkesçe söyleniyor, ama kimsenin aldırdığı yok. Gördükten sonra şunu söyleyeyim, Istanbul'un su derdi ne belediye ne hükümet işidir; devlet el koymalıdır. Devlet günü gelene değin el koymaz, ınatla- şırsa İstanbul susuzluktan cayır cayır yanar. Fuzuli de kasidesinde dilediği kadar 'su, su' deyip dursun, Yahya Kemal divan şairleri arasında Fuzuli'yi pek sevmez- miş. Dahası onu Türkçe yazan şairler arasında da saymaz- mış. Azeri şairi' dermiş, biz gene Fuzuli'yi severek okuruz. Her bağrı yanmışa bir tas su uzatır. İstanbul Belediyesi'nin elinde su yok ki bize uzatsın! Su- lar ya tükenmiş ya da kurumuş, kuruyan göllerden biri Ter- kos'tur. Terkos'un çevresinde fırdolayı dönerek gölün nerelere ka- dar uzandığına bakıyoruz. Kilometrelerce yeri kaplayan bir çanak görülüyor. Şimdi sudan yoksun bir çanak. Kimi yer- lerde 'sandal kiralanır' diye tabelalara rastlıyoruz. Sandal var, ama su yok. Sular çekilmiş gitmiş. Kimbilir bir zamanlar bu- ralarda ne balıklar, ne kuşlar, ne sülünler vardı. Bir zaman- lar göl kıyısında mangalda balık kızartılırdı. Fransızlar istanbul'un su gereksinimini karşılamak üzere gölü donatmışlar. 1883 yılında su pompaları koymuşlar. Yüz yılı aşkın yıllarda geleceğini düşünmüşler, biz düşünmemi- şiz. Ftompalar kömürle işliyor. Varın bugünkü teknoloji ile kar- şılaştırın! İstanbul'un suyuna neden Terkos denir? Bu, gölün adın- dan gelir. Su Anadolu yakasından da gelsin, İstanbul yaka- sından da gelsin, adı Terkos'tur. İşte şimdi biz bu gölü kurut- muşuz. Geleceği için hiçbir şey düşünmemişiz. Göle dola- cak suları üretmemişiz, hazırdan yemişiz. Ne kadar Sakar- ya'nın ne kadar Kızılırmak'ın sularını yıilarca bu yana çevir- seniz, suları da hiç kullanmasanız, kimbilir kaç yılda Terkos'u doldurabilirsiniz!.. Biz gölleri ve durgun suları kurutmakta, el hak, ustayızdır. Orta Asya'nın göl sulannı da kurutarak buralara gelmedik mi? Bize göl kurutanlar deseler yeridir. Yeni bir teknoloji ilegö- lün doldurulmasına çalışılıyor. Bizim anlayacağımız bir yön- tem değil, bir mühendislik hizmetidir. Nurettin Sözen'den ön- ce Dalan da bu suların sağlanması için bir mühendislik hiz- metinden söz ederdi. Polemiği bırakıp İstanbuj'u suya kavuş- turmak gerek. Bilinenleri bir araya getirerek İstanbul'u Ker- bela olmaktan kurtdramaz mıyız? Su bulmak için bomba atıldı atılmadı, işe yaradı yaramadı tartışmasını keselim,. * İşin şakaya gelir yanı yok, İstanbul susuzluktan kavrulma- ya başladı. Bunu şimdiden haber verenler haklı. ÇAUŞANLARIN SORULARI/SORUNLARI YILMAZ ŞİPAL w Bu işe çok para yaördım" SORU: 1963 yılında bir akrabamın yanında sigortah çaiış- maya başladım. 1950 dogumluyum ve 5.000 giiniim doldu. Son beş yıldır SSK'ya istege bağlı sigortah olarak, lavandan prim odüyorum. Bu işe çok para yatırdım. 1) Ben 5.000 günum dolduğuna göre emekli olur muyum? 2) Şu anda yaş kanununa tabi olur muyum? 3) Kaç para emekli a>lıgı alınra? 4) Bu parayı SSK'« değil de bankaya yatırsaydım, kaç para faiz alırdım? Y.S. YANIT: 1) SSK Yasası'na göre, 10 ocak 1971 tarihinden ön- ce sigortah olup 25 yıllık sigortalılık süresi içinde, 5.000 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalan primi ödemiş bulunan- lar yaşlılık aylığına hak kazanırlar. 2) 10 Ocak 1986 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan ve aynı gün yürürlüğe giren 3246 sayılı yasaya göre, yasanın yürürlüğe girdiği 10 Ocak 1986 günü "en az 15 yıl (dahil) sigortalılık süresi" bulunanlar, yaş sınırı ile bağımlı değildir. Bir başka anlatımla 10 Ocak 1971'den önce sigortalı olanla- nn ya$larına bakılmayacaktır. 3) Sigortaya tescilleri 10 Ocak 1971'den önce yapılmış olan- lardan, 25 yıllık sigortalılık süresi içinde 5.000 gün (13 yıl 10 ay 20 gün) prim ödeyenler, yaşlılık aylığına hak kazanmakta- dır. Bu 13 yıl 10 ay 20 günün son 5 yılını (1.800 gün) prime esas tavan ücret üzerinden ödeyenler, 1991 yılında emekli ol- duklannda, 5.100 göstergeden günümüz katsayısı 320'ye ve sos- yal yardım zammı 225 bin liraya göre, 1 milyon 41 bin lira yaşlılık aylığı almaya hak kazanacaktır. 4) Isteğe bağlı bir sigortalı, 1 Ocak 1986'dan 9 Temmuz 1987'ye kadar 548 gün tavan gösterge olan 1.400'den, Süper Emeklilik Yasası'nın yürürlüğe girdiği 9 Temmuz 1987'den 31 Arahk 1990'a kadar 3 yıl 5 ay 22 günün primini, (1.252 gün) 6.400 gösterge üzerinden, 9 milyon 251 bin 742 lira olarak öde- miş ise bu aylığa hak kazanacaktır. Hesabı: Yıl Yıllık tavan matrahı 20 sigorta primi 1986 1987 1988 1989 1990 Toplam 1.023.300 3.302.248 7.065.720 12.787.380 22.080.060 46.258.708 204.660 660.450 1.413.144 2.557.600 4.416.012 9.251.742 Paranızı en kârlı biçimde değerlendirmişsiniz. 9 milyon 251 bin lira, bir bankada bir yıl vadeli ve % 60'tan, ayda net 416 bin lira dolayında faiz getirmektedir. Süper Emeklilik Yasası 9 milyon 251 bin liraya bugün, ömür- boyu 1 milyonun üstünde gelir sağlamaktadır. Oysa ki SSK'yı kuran, büyüten, yetiştiren ve geliştirip bu- günlere getiren, 9 Temmuz 1987'den önce emekli olanlar bu işe yaşamlarını yatırdılar. tLAN MENGEN KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN Dosya No: 1982/27 Es. 1989/6 Kar. Davacı Or. idaresinin, davalılar Hayriye Çelik ve müşterekleri aley- hine mahkememize açtığı tapulama tesp. iptali ve tescil davasının açık yargılaması sonunda davacı orman idaresinin davasının kabulüne, niza konusu edilen Mengen Çukurca köyü 344 parsel sayılı taşınmazın ta- pulama tesp. iptaline ilişkin olarak verilen karar davalı Safiye Özde- mir (Akyol) mirasçısı Kâzım Akyol'a tebliğ edilememiş olduğundan karann adı gecene ilanen tebliğine, ilan tarihinden itibaren 15 gün için- de temyiz isteginde bulunulmadığı takdirde hükmün kesinleşeceği hu- susu ilanen tebliğ olunur. Basın: 48559
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear