Catalog

5 KASIM 1990 EKONOMİ CUMHURÎYET/13 Şirket kurtarma • ANKARA (URA) — Türkiye Kalkınma Bankası (TKB) Genel Müdürü Ismail Emen, "Şirket kurtarmaya giıdik. Rehabilitasyon kredisi olarak 20 milyar Iira verdik. Şirketlerin yüzde 50'si aile şirketiydi" dedi. TKB'nin 1989'da her 100 lirahk kredi için tahsilatının 32 Iira olduğunu kaydeden Genel Müdür Emen, "Bu oran 1990 yümda 65 liraya çıktı. 1990'da TKB olarak verdiğimiz her 100 liralık kredinin 65 lirasını tahsil ettik" şeklinde konuştu. Emen, kanuni takipte olduklan 8 şirket olduğunu kaydetti. Araçlara zorunlu sigorta • ANKARA (ANKA) — Zorunlu Mali Sorumluluk sigortası bulunmayan araçlar trafikten men edilecek. Karayolları Trafık Kanunu'nun bazı maddelerini değiştiren kanun hükmündeki kararname Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. KHK ile resmi ve özel" araçlara Mali Sorumluluk Sigortası yaptırma zonınluluğu getirildi. KHK'da sigortalı araçlan isletenlerin değişmesi halinde devreden kişinin 15 gün içinde sigortacıya durumu bildirmek zorunda olduğu da belirtildi. Aynca motorlu bisiklet ve motosiklet sahiplerine de iki yıl içinde araçlannı tescil ettinne zorunluluğu getirildi. THVde kayıth sermaye • ANKARA (ANKA) — Türk Hava Yollan'nın özelleştirilmesinde, sondan bir önceki aşamaya gelindi. THY, Sermaye Piyasası Kunılu'ndan izin alarak kayıth sermaye sistemine geçti. SPK'nın haftalık bültenine göre ilk kez kayıth sermaye sistemine geçen THY'nin yeni sermaye tavam 700 milyar Iira olarak saptandı. THY'nin çıkarılmış sermayesi ise 300 milyar Iira düzeyinde bulunuyor. Bu aşamadan sonra THY'nin yeniden değerleme Ifonlannın kullanılarak sermayesinin 700 milyar liralık tavan içerisinde yeniden belirlenip şirket hisselerinin halka açılması aşamasının gelmesi bekleniyor. fc Körfez sigortası' • GAZİANTEP (AA) — Güneydoğu Anadolu thracatçılar Birliği (GAİB) Başkanı Ali Şahindal, Körfez'deki ülkelere yapılan ihracatın devlet tarafından sigortalanmasını istedi. Şahindal, bölgede Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri'ni (BAE) "riskli pazar' olarak niteleyerek şunlan söyledi: "Ihracatçı, gönderdiği malın parasını almaktan emin olmalı. Aksi takdirde mal göndermeye cesaret edemez. İhracatçımn rahat olabilmesi ve ihracat seferberliğinde yerini alabilmesi için ihracatın devlet tarafından sigorta edilmesi gerekiyor;' Halıcılar birleşiyor • İZMİR (AA) — tzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Halit Şarlak, Izmir Halı Ihracatçılan Birliği'ni kurma cahşmalarının sürdürüldüğünü bildirdi. Şarlak, lzmir'de müstakil bir birlik kurmaya yetecek sayıda halı ihracatçısı olduğunu belirterek "Aynı mali ihraç eden 50 firma bir araya gelerek ayrı bir birlik kurabilir. lzmir'de ise 75 ihracatçı bir araya gelerek Hazine ve Dış Ticaret Mûsteşarlığı'na gerekli başvuruyu yapmasına karşın henüz olumlu bir sonuç alamadık" şeklinde konuştu. Japonya'dan kredi • ANKARA (AA) — Japonya'dan sağlanacak 300 milyon .dolarlık kredinin 100 milyon dolarhk bölümü, Türkiye Kalkınma Bankası (TKB) aracıhğıyla yatırımcüara kullandırılacak. TKB Genel Müdürü Ismail Emen'in verdiği bilgiye göre Japonya hükümetinin, Bank Of Tokyo (Japon Merkez , Bankası) aracıhğıyla sağlayacağı açıklanan kredinin bir bölümünün TKB tarafından kullandırılmasına ilişkin çalışmalar sürdürülüyor. Ithal otomobilde vergi artışınınperde arkasv Hk raunt oto üretîcîsinînOtomotiv Sanayicileri Derneği (OŞD) Başkanı Ali îhsan Ilkbahar'ın, Devlet Bakanı Güneş Taner'le yaptığı görüşmeden dört gün sonra Bakanlar Kurulu, otomobillerde Gümrük Vergisi'ni arttırdı. ESİN SUNGUR ~ Yerli otomobil üreticileri itha- lat konusunda Devlet Bakanı Güneş Taner'i ikna etti. Otomo- tiv Sanayicileri Derneği Başka- nı Ali thsan bkbahar'ın geçen hafta Güneş Taner'le yaptığı toplantıdan sonra ithal otomo- bülerin gümrük vergileri yük- seltildi. Sektöre yeni yatınmcıların girdifi bir dönemde ucuz ithal otomobil furyası ile karşı karşı- ya kalan yerli otomobil üretici- leri, özellikle Japon otomobille- rinin tehditinden kurtulmak için İthal Japon otolarmın fiyat tehdidi (Eylül'90) Cıf fiyaö Limanda maByet Rnansmari Maliyeti {% 5) SabitMaifyet Toplam mal.yet Dısîrıbütör kârı a o 6) FabrSo çıfoşı %at Bayi kân {% 8 Vergiler ve KDV harıç Teorik perakende fiyat YEJM.İ OTOMOBİILER Dofcn 1 tmtm 1Jlt Renault R9 GTE H«ttortR11TXE ($) ($) ($) (S, (S (i) (*} (S) 1.6LJapon otomoblll 5.»» 7.400 400 200 8 000 500 8500 550 9.050 1.6 L Avn- pa otomobil 9.500 12.800 650 200 13 650 800 14.450 '' 350 15.400 • * 9.500 S «.450 S dört koldan mucadeleye girdı. Koç grubu yöneticileri, Nasoto Bayiler Toplantısı'nda mücade- lenin "adam adama" yurütül- mesi için kampanya açıp bayi- lerden tanıdıkları etkin kişilere ve milletvekillerine baskı yapa- rak tedbir ahnmasını isterken Otomotiv Sanayicileri Derneği, sorunu ana kaynağına götürdü. Otomotiv Sanayicileri Derneği Başkanı Ali Ihsan tlkbahar, ge- çen hafta başında Ankara'ya gi- derek Devlet Bakanı Güneş Ta- ner'le görüştü. Taner'e OSD'nin ithal otomobüler konusunda ha- zırladığı raporu sunan Ali Ihsan llkbahar, bu furyaya karşı ted- bir alınmazsa Türk otomotiv sa- nayinin "çökecegini" anlattı. OSD Başkanı, Taner'le yaptı- ğı 1.5 saatlik görüşmede, geçen yü 7 bin adcî olan otomobil it- halatının bu yıl 65 bini bulaca- ğını ve bu hız devam ederse ge- lecek yıl 100 binleri aşacağmı vurgulayarak ithalat içinde özel- likle Japon otomobillerinin al- dığı paya dikkat çekti. Dünya- da birçok ülkenin Japon otomo- billerine karşı tedbir aldığmı an- latan tlkbahar, Türkiye'de ise gümrük vergisi ve fonların aşa- ğıya çekilmesi ve Japon Yeni'nin ucuz tutuhnasmın ithalatı teşvik ettiğini söyledi. Son iki yilda Gümrük Vergisi ve fonlann 100 puandan fazla duşürüldüğünü, enflasyonun 124 puan arttığı ay- nı dönemde Japon Yeni artışının 35 puanda kaldığını hatırlatan tlkbahar, bütün bunların sonu- cunda 1988 yılında yerü otomo- bile göre 2.7 kat pahalı olan Ja- pon otomobilinin pahahhk ora- nının şimdi 1.3 kata indiğini bildirdi. Fiyat yönünden Avrupa oto- mobillerle rekabet edebilecek duzeyde olduğunu ancak yüksek teknoloji ve dUşük maliyetle üre- tilen Japon otomobülerine yeti- şemeyeceklerini söyleyen tlkba- har, başta Ingiltere, Fransa ve ttalya olmak üzere bazı Avrupa ülkelerinin de aynı açmazda kal- dıklan için Japon otomobilleri- ne kota uygulamaya başladıkla- rmı kaydetti. Devlet Bakanı Gü- neş Taner'den Türkiye'nin Japon otomobülerine kota uygulama- sını isteyen OSD Başkanı, bu tedbir alınmazsa Türk otomobil sanayinin küçülerek bir süre sonra çökecegini öne sürdü. Taner ve Ilkbahar'ın yaptığı bu görüşmeden dört gün sonra Bakanlar Kurulu, İthalat Reji- minde değişüik yaparak otomo- bilden ahnan Gümrük Vergisi oranını yüzde 15O"ye varan oran- da arttırdı. Bakanlar Kurulu1 nun kararına göre silindir hac- mi 2 bin santimetreküpe kadar olan otomobillerde Gümrük Vergisi yüzde 4'ten 10'a, 2 bin santimetreküpün üzerinde silin- dir hacmi olanlann ise yüzde 25'den 30'a çıkarıldı. Otomobil ithalin fonlar ise değişmedi. Tekstil-konfeksiyon kavgasıEkonomi Servisi — Tekstil sa- nayicileri ile konfeksiyoncular, "antidamping" konusunda bir- birine girdi. Tekstilciler Uzakdo- ğu ulkeierinden yapılan ucuz tekstil ithalatına antidamping yasasmın uygulanmasında ısrar ederken konfeksiyoncular ihra- catta rekabet edebilmeleri için maliyetlerinin düşük olması ge- rektiğini ileri sürerek ucuz itha- lat ın devam etmesini istiyorlar. Uzakdoğu kaynaklı ucuz it- halata karşı bayrak acanların başında gelen Tekstil Sanayici- leri Sendikası Başkanı Halit Na- rin, Hindistan ve Pakistan'dan getirilen sübvansiyonlu malların tekstil üreticilerine karşı haksız rekabet yaratüğmı belirterek ki- mi ihracatçılann geçici ithalat yoluyla getirdikleri mallan Türk etiketi koyarak sattıklanm öne sürdü. "Sanayisini korumayan, her tarafı açık ve her tarafı de- lik bir ekonomiyle nereye van- hr?" diyen Narin, tekstil üreti- cüerinin Uzakdoğu'dan gelen yüzde 30 sübvansiyonlu mallar yüzünden büyük darbe yediğini savundu. Hazine ve Maliye'nin gecikmeden duruma el koyma- sını isteyen Narin, tekstilcÛerin bu konudaki önerilerini şöyle sı- Tekstil ithalat ve İTHAUT OokumasanayB ı Hazır giyim sanaytı Deri tcûfk ısteme İHRACAT Hazr gıyim sanay» Deri kûrk isteme ihracatı (milyon S) IkSay 1990 1989 192 8 25 529 54.6 0.6 26 9 ilk 6 ay 1990 791.9 19.0 1989 6569 21.4 FartH n 253.1 212.5 96.7 FarkH I 20.İ | 20.6 -11.2 T*k | 1989 159.8 5.0 69.3 1989 15469 46.2 1988 J11.8 2.3 51.1 Yülık 1988 13605 26.» 1987 110 2 1.7 73 4 1S87 1435.7 53.8 raladı: "— Geçici Hhal yoluyla gelen tekstil mallannın üzerine en az yüzde 60 oranında katma deger ilave edilmeden ihraç edihnesi önlensin. — Geçici ithalat yoluyla süb- vansiyonlu mal getirenlerin Türkiye'nin tekstil kotalannı kullanması engellensin. — Nonnal yoldan ithal edikn tekstil mallannda da baz fiyat uygulanarak, dampingü malın Türkiye'ye girişi durdurulsun. — Haziae ve Dış Ticaret Mnsteşarhğı ile Maliye Bakan- lığı dampingh' malla mücadele etmek için gümrüklen giren mali sonuna kadar izleyecek bir or- ganizasyon yapsın. Bu konuda Sanayi ve Ticaret Odalan ile iş- biriigine gidilsin." Narin sözlerini şöylü sürdürdü: Bizim, tekstil ürünleri ithala- tında antidamping uygulansın diye verdiğimiz mucadeleye bu- gün konfeksiyoncular seyirci ka- hyor. Türkiye'ye çok ucuza teks til Urunü ihraç eden Uzakdoğu ülkeleri bir iki yıl sonra konfek- siyon ihraç etmeye başiayınca, bugun konfeksiyon üretiyorum diye böbürlenenler ne yapacak acaba? Çünkü Hindistan'da da Pakistan'da da tekstil konusun- da hızh bir gelişme var. Şimdi- den önümüzü görüp tedbir al- mamız lazım. Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Hasan AnU tekstil sa- nayicilerinin, konfeksiyonda iki yü önce yaşanan bunahma ben- zer bir svkınü içine girdiklerini belirterek, "Kz yolumuzu bul- duk. Şimdi onlann da bulması gerekir. Kommanhfcla hiçbir ye- re vanlamaz" dedi. Tekstil üre- ticilerinin geçmiş yıllarda her ay toplanıp zam karan aldığım ve konfeksiyonculann da başka al- ternatifleri olmadığı için bu ar- tışlan kabul etmek zorunda kal- dığını söyleyen Arat, "şimdi zam yapamıyorlar. Çünkü çok daha ucuza dışandan alıp mali>etk- rimizi düşürerek ihracatta reka- bet şansımızı yüksdtiyonız. Ser- best piyasa koşullaruıda oldugu- muza göre tekstilciler de reka- bet etsin" diye konuştu. Tekstil ürünleri ithalatının toplam yurtiçi üretim ve yapılan ihracat yaıunda son derece dü- şük kaldığını vurgulayan Hasan Arat, konfeksiyonda maliyetle- rin yükselmesinin ihracatı ve tüm ekonomiyi etkileyeceğine işaret ederek şoyle konuştu: "— Tekstil sanayiine koruma dışında başka ölçeklerle destek verilmesi zamanı geldi. Biz ar- tık dttnya ölçeğinde kaliteli üre- tim yapan bir ülkeyiz. Avrupa daha ucuz oldugu halde Uzak- doğu'dan degil bizden mal alı- yor. Çünkü biz ttalya ve Fransa ile rekabet etmeye çalışıyoraz. Tekstilciler de böyle yapsın, Uzakdoğu ile uğraşacaklanna gözlerini tekstüin devterine dâdp onlarla mücadele etsin." Tekstilcilerle konfeksiyoncu- lann arasuıı açan antidamping tartışmasının Hazine ve Dış Ti- caret Müsteşarlığı'nın inceleme- sinden sonra kesin sonuca vara- bileceği belirtiliyor. Maliyeden vergi denetim genelgesi ANKARA (AA) — Maliye ve Güm- rük Bakanı Adnan Kahveci, vergi dene- timinde yeni esaslar getirildiğini belirte- rek "Haklannda olumsuz bilgi edinilen mükelleflerle Ugili vergi kaçağını azalt- mak için beyannameler bilgisayar yar- dımı ile ön incelemeye alınacak. Bu uy- gulama ile vergi kaybımn azaltılması be- deflenmiştir. Amaç, gerçek vergi kaça- guu yüksek oranda yakalamaktır" de- di. Maliye ve Gümrük Bakanı Adnan Kahveci imzasıyla vergi denetiminde ye- ni esaslar getiren bir iç genelge yayım- landı. Genelgeye göre vergi mukellefle- rinin geriye dönük denetimleri yapılarak elde edilecek sonuçlar, Gelirler Genel Müdürluğu Vergi Bilgi Toplama Merke- zi'nde bilgisayarda değerlendirilecek. Genelgede şöyle denildi: "Bazı mökeUeflerce KDV beyanna- melerinin sürekli boş verildigi, banlan- nın da ödenecek vergi olarak iş hacim- lerine göre son derece küçttk rakamlan beyan ettikleri ya da sürekli indirileme- yip sonraki dönenüere devreden KDV beyanlannda bolunuklngu anlaşılmtştır. Diger taraftan birçok mükelkfin Ku- rumlar Vergisi beyannamelerinde ifade ettikleri hasüat ile aynı vergflendinne dö- nemine ilişkin KDV beyannamelerinde gösterilen hasüat toplamlan arasında farklılıklar olduğu göriilmüştür. Bu du- nun, mükellefin ticari ve mesleki faali- yetkrinin dogal bir sonucu olabilir. An- cak mal ve hizmet saüşlannda belge dü- zenlememeleri veya düşük tutarlı belge düzenlemelerinin bir sonucu da olabil- mektedir. Bu ve benzeri aygnlamalar, vergi kay- bının bir göstergesi olmaktadır." EKONOMt NOTLARI OSMAN ULAGAy Sıkı Para+Büyüyen Kamu Açıkları=B0000MS Merkez Bankası Başkanı Saracoğlu geçen gün Ankara Sa- nayi Odası Meclisi'nde ilginç bir konuşma yapmış. Saracoğlu çok sık konuşmuyor, konuştuğu zaman da çoğu kez kayda değer bir şeyler söylüyor. Son konuşmasının tam metni elim- de yok, ama gazetelere yansıyanlardan anladığım kadarıy- ia önemli birkaç noktayı vurgulamış Sayın Saracoğlu. Rüşdü Saracoğlu'nun bu konuşmasında izlediği bir dü- şünce zinciri sanırım şöyle özetlenebılir: • Antienflasyonist para politıkaları aynı doğrultuda bütçe ve maliye politikalarıyla tamamlanmazsa kamu kesimi çok büyük miktarlarda borçlanmak zorunda kalır. • Para limitlerinin tutulduğu bir ortamda kamu kesimi aşın borçlanmak zorunda kalırsa faizler hızla yükselir. • Faizlerin yükselmesi bir yandan ekonomik büyümeyi ya- vaşlatıcı, yani büyüme hızını düşürücü etki yaparken diğer yandan TL'nin reel olarak değerienmesi olasıiığını arttınr. • Kamu açıkları borçlanma yerine parasal genişlemeyie finanse edilirse bunun enfiasyonu körükleyici etkisi "düşü- nülemeyecek kadar" fazla olur. Bu düşünce zincirinden Sayın Saracoğlu'nun belki de açık olarak ifade etmediği ya da vurgulamadığı bir sonuca var- mak zor değil: "Bütçe ve kamu açıkları kapatılmadan enf- lasyonla mücadele çabası bazı sonuçlar verir ama çok önemli sakıncalar da yaratır", sonucu çıkıyor bu düşünce zincirin- den. Konuyu dostum Prof. Asaf Savaş Akat'la konuşuyorduk. "En iyi çözüm tabii ki sıkı para politikasıyla sıkı maliye polı- tikalannın birarada uygulanması. Bunu sağlamak ıçinse işe para politıkalarından değil maliye polıtikalarından başlamak gerekiyor" dedi Prof. Akat ve şöyle devam ettı: "En kötü se- çenek ise stkı para politikasıyla gevşek maliye polıtikasının bir arada götürülmesi. İşte o zaman -Sayın Saracoğlu'nun belirttıği gibı- faizler anormal yükselir, ekonomi yavaşlar, bir yıl yüzde 10, ertesi yıl yüzde 1 büyüme hızını gündeme ge- tiren anormal iniş çıkışlardan kurtulamayız, ekonomik geliş- meyi istikrariı bir trende oturtamayız." Bu sakıncalar, aylar önce Merkez Bankası 'parasal prog- ram'ını açıkladığı zaman da gündeme gelmıştı. Sanıyorum Merkez Bankası bu sakıncalara karşın kendi parasal prog- ramını açıklarken bir örnek oluşturmak istemiş, maliye poli- tikalarının da para programıyla uyumlu bir çizgiye getirilmesi için bir sinyai vermek ıstemişti. Nitekim, Sayın Saracoğlu'nun geçen günkü konuşmasın- da belirttiği gibi Hazine, parasal programın uygulanması ko- nusunda Merkez Bankası'na çok yardımcı oldu, Merkez Ban- kası'na asgari ölçüde başvurdu. Ayrıca Hazine'nin üst dü- zeydeki bazı yetkilileri de sınırsız borçlanmaya karşı çıka- rak parasal programın yanı sıra bir borçlanma programına gerek olduğunu çeşitli vesilelerle dile getirdiler, köklü çözü- mün vergi gelirlerinin arttırılmasından geçtiğini vurguladılar. Bu temalar polıtik düzeyde de dile getirildi zaman zaman. örneğin devlet Bakanı Sayın Güneş Taner ve Maliye Baka- nı Sayın Adnan Kahveci bu doğrultuda bazı beyanlarda bu- lundular, kamu gelirlerini arttırmanın önemini vurgulayan şeyler söylediler. Evet, bütün bunlar yazıldı ve söylendi ama sonuçta poli- tik iradenin bu doğrultuda tecelli ettiğini söylemek olanak- sız. Bu nedenle vergi alanında gereken yapılamıyor, kamu harcamalarında ise manevra alanı zaten çok kısıtlı. KİT'ler de yatırımlarını finanse edecek miktarda kaynak yaratamı- yor. Sonuçta büyük kamu açıkları veriliyor ve önemi gide- rek artan bir asimetri çıkıyor ortaya. Bir yanda limitler için- de tutulmaya çalışılan parasal göstergeler. diğer yanda gi- derek büyüyen kamu açıkları her an patlamaya hazır bir ka- rışım meydana getıriyor. "Patlamaya hazır karışım" derken büyük çapta kamu borçlanması nedenıyle yaşanması olası aşırı para kıtlığını, buna bağlı olarak hızla yükselecek olan faizleri ve bunlann ekonominin hemen her kesimine yapacağı olumsuz etkileri düşünüyorum. Bu olumsuz etkiler kuşkusuz çeşitli kesim- lerin tepkilerini de beraberinde getırecek. Bu süreç içinde maliye politikalarını para programına uyduramayan politika- cılar belki çeşitli manevralarla işin içinden sıynlıp para prog- ramını ve sorumlularını hedef tahtası haline getirmeye çalı- şacaklar. Oevletin iki yakasını bir araya getirecek adımları atamadıkları için çözümü para politikasını gevşetme yönünde arayacaklar. Durum ilginç. Körfez krızinin heyecanı ne kadar sürecek bilmiyorum, ama biz ekonomıde heyecanh bir dönem daha yaşayacağız herhalde. IŞADAMEMN 1 9 9 0 KASIM GÜNLÜĞÜ Hayrlayan: H. TUrgut Anğ 20 Kasım '90 Salı'ya kadar 30 Kasım '90 Cuma'ya kadar • Bağ-Kur'un kasım ayhk primi, banka- ya, postaçekine, tl Md.lük veznesine ödenir. • Ekim *90 Ayhk Sigorta Bildirgesi, SSK Bölge MdJüğüne verilir ve prim tutan ödenir. 7 Kasım 1990 Çarşamba'ya kadar • Ücretlilerin geçen ay ahş fatura ve fışle- ri, vergi iade bildirimi listelenerek işyerine veriür. 12 Kasım '90 Pazartesi'ye kadar • Boş video ve ses kaseti imal ya da itha- hnden geçen ay kesilen vergi kesintisi Zira- at Bankası'na yatınhr. Bildirimi Turizm Ba- kanhğı'na yollarur. • TV satışı bandrol ücreti Ziraat Banka- sı'na yatırılır, bildirimi TRT Gn. Mdlluğü- ne gönderilir. 15 Kasım '90 Perşembe'ye kadar • Geçen ayın Banka ve Sigorta lşlemleri Beyannamesi, vergi dairesine verilir ve Ödenir. • Anlaşmalı matbaalarca geçen ay basılan ve dağıtılan fatura, PSV ve reçetelerin bil- dirimleri, vergi dairelerine ve defterdarhk- lara verilir. • Eczaneler, imalatçı kuyumcular, mıhla- macılar, anlaşmalı basımevleri reçete bası- mı ile vaÜh'kler-belediyeler TEK ve benzeri kuruluşlar da onayladıklan emlakle ilgili ekim '90 ayhk bilgi ve form bildirimleri M.G.R -Vergi tstihbarat Şbr Ulus-Ankara'ya taahhütlü gönderilir. • 20'den fazla işçi çahştıran işyerlerinde ge- çen ay, 10'dan az işçi çalıştıranlarda ise ağustos-ekim '90 aylannda yapılan ödeme- lerin gelir vergisi ve fon kesintileri, Muhta- sar Beyanname ile vergi dairesine verilmeli ve ödenmelidir. • Ücretlilerin geçen aya ait alış belge so- nuçlan, Vergi tade Beyannamesi ile vergi da- iresine bildirilmeli. • Anonim şirketlerce Damga Vergisi Beyan- namesi vergi dairesine verilir ve pul bedel- leri ödenir. • Kişi ve şirketlerin kasım '90 geçici ver- gisi ödenmeli. • Kendi adlarına reklam yapanlar ve rek- lamcılann geçen aya ait tlan Reklam Beyan- namesi ile Eğlence-Yangın Sigorta- Akarya- kıt Tüketim Beyannameleri, belediyeye ve- rilir ve ödenir. 26 Kasım '90 Pazartesi'ye kadar • Geçen ayın KDV Beyannamesi vergi da- iresine verilir, fazla kesinti varsa ödenir. 28 Kasım '90 Çarşamba'ya kadar • Daha önce satümış ama trafik ve vergi kaydı eski sahipleri adına görünen araçla- rın yeni sahipleri, noter satış belgesi ile ll Trafik Bürosuna cezasız düzeltme işlemi yaptınhr. (19. ay- RG 28.4.1989) • Geçen ay 9*dan fazla işçi çauşüranlarca: a) Konut E.Y.Fbnu Bildirimi, SSK Bölge Mdüüğüne verilir, tutan banka ya da sigor- taya ödenir. b) Zorunlu Tasamıf Kesintisi ayhk bildiri- mi formlan Zirata Bankası şubesine verilir ve yatırılır. (RG 11.1.1990) • Ticaret ve serbest meslek sahiplerinin ge- çen aya ait Vergi tade Beyannamesi zarfı vergi dairesine verilir. • Zirai Gelirler Vergisi'nin 2. taksidi (1/3) ödenir. • Çiftcifcr tarafından Ekim-Sayım Bildi- rimi yapıür. (VUK m. 243) • Veraset ve tntikal Vergisi'nin 2. yan yıl taksidi ödenir. • Emlak Vergisi'nin 2. yan yıl taksidi ödenir. • Eski tüp sürücü belgesi yenisiyle değiş- tirilmelidir. (2. ay) • 1987 ve daha önceki yıllarda verilen Ha- rita Müteahhitlik Karnesi ve îmar Planı Ye- terlilik Belgesi, Bayındırlık ve tskân Bakr Tek. Araş. Uyg. Gn. Mdîlüğünde değistiril- melidir. (2. ay- RG 20.9.1990) • Geçen yıl perakende saüşlan 10 milyon lirayı aşan perakendeciler, 1 arahktan önce yazarkasa hazırhklannı bitirmeUler. PROJEKSIYON CIHAZLARI DÛVİZ KURLARI DovEid 1 ASODoları 1 8 Alman Marto 1 Avustralya Doları 1 Avustutya Şıltnı 1 Belçta Frangı 1 Oanımarta Kronu 1 Fın MaK^ıası 1 Fransız Frangı 1 Hoılanda Florını t Isveç Kronu 1 Isvıçre Frangı 100 Italyan LıreO 1 Japon Yeni 1 Norveç Kronu 1 Sterlın 1 S.Arabısîan Rıyalı D0VI2 AJ.Ş 2763 46 1837 41 2149 14 26194 69 32 480 48 771 91 547 65 1629 30 494 27 2171 17 244 61 2144 471 18 5392 34 736 92 Pasaportumu Dövız Satrş 2769 00 184109 2153 45 262 46 89 50 481 44 773 46 548 75 1632 57 495 26 2175 52 245 10 2149 47212 5403 15 738 40 E(ekW Alış 2760 70 1835 57 2112 60 26168 87 80 475 68 758 79 54710 1627 67 489 33 2169 00 240 45 2123 466 47 5386 95 724 39 Efettf Satış 2777 31 1846 61 2159 91 263 25 89 76 482 88 775 78 550 40 1637 47 496 75 2182 05 245 84 21 55 473 54 5419 36 740 62 5KA9M 1990 ÇAPRAZKUfi S 1 5040 Alman Markı $ 5 0460 Fr Frangı S 1 6960 Hol Rormı S 1 2727 tev Frangı $ 1129 74 Ital LıreS S 128 88 Japon Yeni S 3 7500 S Arab Rıyah t 1 9513 $ kaybettim, hükümsüzdür. FİRDES IŞ1LDAR LEASfNG LE RAHAT HAYAT HİÇ PEŞİNSİZ Yurtiçinden & Yurtdışınctan 48 aya kadar vadeli • Sanayi Makinalarınız • iş Makinalarınız • Araba, Kamyon, Otobûs, vs. İhtiyaçlannız karşılanır. Küçük & Büyük Tasarrufkannızı % 100 garantili LEASING'LE değerlendirebilirsiniz. Gayrimenkulleriniz kredilendirilebilir. LEASING LE AURUPALI GİBİ YAŞAM 3364349-3364709 Darfılm, mükemmel Tepegözler (sabit, poıtatif) Dia Göstericileri, Episkop/Epidiaskoplar 16 mm Sinema Makinalan ve Perde çeşitleri sunuyor. Uzun yılların deneyimi, satış sonrası hizmet ve bakım - onarım güvencesiyle... Flrma Adı: Ilplı Kışı: \Arts: Td. No: Broşur Islıyofum: Dcmonslnuyon Istıyorum: DarfılmTtCARET VE SANAYİ A * Yeni Çarşı Cad No 40 80050 Galatasaray - laanbul Tel l44 75 00Faks 144 78 94 Telcks 38155 Zaier Meydan Adıl Hın 5/A Yenı^ehır / Ankara Tel.(4) 134 04 43 Faks 131 54 54 Teleks • 42583