Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
27 KASIM 1990 DIŞ HABERLER CUMHURÎYET/3
ÇekoslovakyaYla
seçimler
• PRAG (AA) —
Çekoslovakya'da 1938
yılından beri ilk kez yapılan
serbest yere] secimlerde
iktidarda bulunan Sivil
Fonım'un Çek bölgelerinde
önde gittiği büdirildi. Seçim
bürolannda yapılan
arastırmalara göre Sivil
Forum'un oy oranı yüzde
35.4 olarak gerçekleşti.
Slovakya Cumhuriyeti'nde
ise Hıristiyan demokıatlann
yilzde 27.4 oranında oy
alarak önde gittikleri
belirtildi.
Kampuçya-Çin
anlaşması
• PARİS (AA) — BM
Güvenlik Konseyi'nin beş
daimi üyesi Kampuçya'daki
12 yıllık iç savaşa son
verecek nihai karar tasansı
üzerinde anlaşmaya vardı.
tngiltere, Çin, Fransa,
SSCB ve ABD'nin üst
düzey yetkilileri, BM
desteğindeki 12 sayfalık
karar tasansını onayladılar.
Beş daimi üye tarafından
kabul edilen karar tasansı
Kampuçya'da serbest
seçimler yapılana kadarki
süreçte ülke yönetimini BM
Banş Gücü ve yetkililerinin
üstlenmelerini öngörüyor.
Israil'de yeni
atama
• KUDÜS (AA) —
Israil'de, General Ehud
Barak'ın Genelkıırmay
BaşkanlığYna atanması
kararlaştınldı. Bakanlar
Konseyi'nin dünkü
toplantısında alınan karara
göre 48 yaşındaki Barak,
Genelkurmay Başkanı
General Don Shamron'un
görevinin 1 Nisan 1991'de
dolmasından sonra yeni
görevine başlayacak. Israil
askeri gizli haber alma
teşkilatının eski
yöneticilerinden olan
Barak, uzun yıllar Israil
ordusu içinde adından en
çok söz ettiren 'parlak
subaylar' arasında yer aldı.
öte yandan Ahmed Cibril
liderliğindeki Filistin Halk
Kurtuluş Cephesi genel
komutanlık üyesi dört
kişinin kaybolduğu
büdirildi.
Mandela'nın
çagrısı
• TEMBISA (AA) —
Güney Afrika'da ırk
aynmına karşı mücadelenin
efsanevi lideri Nelson
Mandela, ülkede siyahlann
kurduğu değişik gruplann
birleşmesinin artık "hayati
önem taşıdığını" bildirdi.
Johannesburg yalunlarında
siyahlara aynlmış yerleşim
merkezlerinden Tembisa'da
bir toplantıda konuşan
Afrika Ulusal Kongresi
(ANC) Başkan Yardımcısı
Mandela, birleşmenin
gerekliliği konusunda hem
ANC'nin hem de diğer
hareketlerin bilinçlendiğini
söyledi.
\yayeti SSCB'ye
or
• TAHRAN (AA) — İran
Dışişleri Bakanı Ali Ekber
Velayeti'nin gelecek hafta
içinde Sovyetler Birliği
Dışişleri Bakanı Eduard
Şevardnadze'nin davetlisi
olarak Moskova'ya gideceği
bildirdi. İran baber
ajansı IRNA'nın haberine.
göre Velayeti ve
Şevardnadze, Körfez krizi,
ikili ilişkilerin geliştirilmesi
ve Afganisran konularını
görüşecekler. İki Dışişleri
Bakanı aynca Sovyetler
Birliği Devlet Başkanı
Mihail Gorbaçov'un yakın
bir gelecekte gerçekleşmesi
beklenen İran ziyareti
konusunu ele alacaklar.
îngiltere'de liderlik seçimi bugün, hiçbir adayın gereken oy çoğunluğunu sağlaması beklenmiyor
Çetîn liderlik mücadelesiEski Savunma Bakanı
Michael Heseltine, Dışişleri
Bakanı Douglas Hurd ve
Maliye Bakanı John
Major'un katılacağı
oylamada, parti lideri ve
başbakan olmak için salt
çoğunluk olan 187 oy yeterli.
EPtP EMtL ÖYMEN
LONDRA — Iktidardaki Muhafaza-
kâr Parti'nin yeni lideri ve yeni başba-
kan için bugün oylama yapılıyor. Ancak
liderlik yanşına katılan üç adaydan hiç-
birinin bugün gerekli çoğunluğu alama-
yacağı sanılıyor. Parti, 15 yıl süreyle
Margaret Thatcher'a sadakat gösterdik-
ten sonra onun mirasını yüklenecek bir
aday ile bu mirası 1990'larda daha fark-
lı bir şekle dönüştürerek yeni dönemin
koşullanna daha iyi uyduracak diğer bir
aday arasında seçim yapmak zorunda.
Bugünkü oylamada sonuç alınmazsa
ûçüncü sıraya düşen adayın oylan ilk iki-
si arasında paylaştmlacak ve perşembe
gunü üçüncü ve son oylama iki aday ara-
sında yapılacak. Lider seçilmek için salt
çoğunluk olan 187 oy yetiyor.
Seçim için milletvekilleri oylannı kul-
lanırken halen başbakanlık görevini sür-
düren Thatcher, bugün Avam Kamara-
sı'nda her salı ve perşembe günleri baş-
bakanların sözlü olarak yanıtlamalan
gereken "Başbakan'a Soruhır" oturumu-
na katılacak. Liderin seçilememesi du-
rumunda Thatcher'ın üçüncü turun ya-
pılacağı perşembe günkü oturuma da ka-
tılması bekleniyor. Başbakanlık konutu-
nu bosaltmaya baslayan Thatcber, Lond-
ra'nın seçkin banh'yösü "Dulwkh"te 2.5
milyar lira değerindeki evine taşınmaya
hazırlanıyor.
Liderlik yanşında iki aday eski Savun-
ma Bakanı Mjehael Heseltine, halen Ma-
liye Bakanı olan John Major, kamuoyu
yoklamalannda çekişiyor. Diğer aday
Dışişleri Bakanı Douglas Hurd ise
"kerhen" katıldığı yarışta üçüncü sıra-
da. Parti için en aynntılı programı öne-
ren Heseltine seçildiği takdirde Thatcher
milletvekilliğinden de istifa edeceğini
söyledi. Major ise "sınıf bilind"nın en
gelişkin olduğu ülkelerden biri olan În-
giltere'de "sınıfsız" bir toplum istediği-
ni söyledi. Neredeyse eğilimsiz ve "h«-
yat üniversitesi" mezunu olarak Maliye
BakanlığYna yükselen 47 yaşındaki Ma-
jor,genç seçmene seslenebilecekbir aday.
Thatcher, oyunu kendisine vereceğini
açıkladı. Hurd ise Thatcher döneminin
savunucusu ve lider seçilse dahi 1.5 yıl
içinde yapılması gereken genel seçimde
partiyi 4. kez iktidara getirebilecek ni-
telikte göriilmüyor. Ingiltere'nin'Avrupa
ile bütünleşmesini isteven kesim ile bü-
yük sermaye Heseltine'dan yana. Mesa-
jını hafta sonunda ardı ardına yayımla-
nan televizyon mülakatlannda en başa-
nyla veren aday da oydu. Kamuoyu yok-
lamalan, Thatcher'dan yüz çeviren taraf-
tarların Heseltine'ın aday olarak ortaya
çıkmasıyla partinin yeniden yanında yer
aldıklannı gösteriyor. Buna dikkat çeken
Heseltine, "Partimle Üşçi Partisi arasın-
daki raesafeyi bir haftada açtım" dedi.
Basın dün de adayları geniş biçimde
ele aldı. "Guardian", John Major'ın son
anda hamle yapacağıru düşünerek "Ma-
jor darbeye hazırlanıyor" derken, "Da-
ily Express" yine Major için "Neredey-
se kazandı" diye başlık attı ve "Toplum-
da dikey hareketlilik olabikceğmi en gü-
zel gösteren örnek bu" dedi. Thatcher
yanlısı "Sun" gazetesi ise "Ayncalıklı ve
önemli insanlarla önemli ilişkiler içinde
olmadan da ortaokul mezunu birinin
başbakan seçilebilmesi. Thatcher döne-
minin herkese fırsat eşitliği sağlamasıy-
la mdmkun olacaktır" dedi. Benzer bir
görüşü "Daily Mail" öne sürdü ve Ma-
jor'ı, "Ferahlaücı bir yeni hava getirdi ve
kibirti de degil" diye övdü. "Financial
Times", liderlik yanşının üçüncü tura ka-
lacağını bekliyor, ama "Son dakikada
Major kazanabiiir" tahminini yapıyor.
"Independent", Major ve Hurd'ın birlik
olup Heseltine'ın "daha müdahaleci"
ekonomi siyasetini eleştirdiklerini yazı-
yor ve "Thatcher öncesinde İngiliere'nin
başına ne dert geldiyse bu müdahaleci-
likten geldi göruşünü işltyorlar" diyor.
Muhafazakâr Parti'nin durmuş-oturmuş
kesiminin görüşlerini yansıtan "Daily
Telegraph" ise Hurd'ı, "Parti ve ülke için
en uygunu, giiven verici ve kendine gü-
venen bu liderin elinde olmaktır" diye
selamlıyor.
SOVYETLER BÎRLIĞÎ
Yeni
Halk TemsJldtofi Kııynl En üst
yasama oraanı 1989un nisan ayında halk
tarafından seçıldi Vteni Birlik Anlaşması'nın
imzalanmasından sonra feshedilebılir
f Seçer
Seçer
Yüu*k Stvytt Konore'nin iç meclisi.
Kongre tarafından seçılir. Yeni Birtik
Anlasması ndan sonra en üst yasama
organı rtatine gelecek.
*Yenı oıuşturulan veya bûyûk değışıkliğe
uğrayan organlar.
• Tûrkmenıstan Daşkanı. halk tarafından
dojgıdan seçildt.
Sovytt BaştoM Karamame yayınlama
yetkısine satıip en üst düzeyde yünjtme
organı, hem yasama hem yünitme erkini
elinde bulundurur. Birtik Anlaşması'ndao
sonra halk oyuyla seçilecek.
Saşfcaa Y ı ı d M a t i * Başkanla birtikte,
halk oyuyla seçilecek.
Onaytar
Atar
Cnmhurtyttteriıı başkaıtlan
Mart-Ekım
1990 tahhleri arasında cumhunyet halkları
tarafından seçıtdıler Cumhunyeöerin,
özerk cumhuriyetJerin ve diğer bölgelerin
ust yasama organları
i
r*lerny«ı K»weyl*En üst karar organ
olacak ve merkezle cumhuriyefJer
arasındakı politıkaların koordinasyonunu
sağlayacak Ûyelen: Sovyet Başkanı.
katılmak ısteyen cumhunyet başkanları ve
diğerferi, İki ayda bir toplanacak.
Atar
Seçer
«•••••nynnnn T U K M I I y o i ı
Cumhunyet kongreiennın ıç meclıslen
Conkurtyetier a n » K»wrt«*Federasyon
Konseyi'nin çalışma grubu Federasyon
Konseyı tarafından atanır. Konsey'tn
danışmanlan ve bürokraflan olarak gorev
yapacak uzmanlardan oluşur.
Kanfej*Bakanlar Konseyi'nin
yerini alarak rtükûmetın başJıca organı ve
bürokrasinin başı olacak. Uyeler, Başkan
(veya cumhuriyeöer) taraftndan, çeşrtli
partilerin üyeten arasından atartacak.
K—nyr*Yasalann
uygutanmasından ve dûzenin
sagianmasından sorumiu olacak. Ûyeteii.
Bakanlar Kurulu üyelerinın arasından
seçilecek.
* TamlciM*Merkezi hûkümetin
poliBkalannın uyum içinde yûrümesinden
sorumiu.
±«apor verif
Berlin yardıma koşuyorAlmanya, SSCB'ye dev bir
yardım seferberliği başlatıyor.
Sovyetler'e bir "hava
koridoru" kurularak gıda ve
yakacak yardımı yapılacak.
DİLEK ZAPTÇIOĞLU
BERLİN — Almanya'da Sovyetler Bir-
liği için dev bir seferberlik kampanyası açıl-
db. Başbakan Helmut Kohl tarafından biz-
zat başlatılan kampanya çerçevesinde önü-
müzdeki haftalarda SSCB'ye bir "hava
koridoru" kurularak gıda, yiyecek ve ya-
kacak yardımı yapılacak. Alman halkı, açı-
lan çeşitli banka hesap numaralanna para
yatırmaya çağnldı. Kampanyaya televizyon
ve basın kuruluşlan da katılıyor.
Başbakan Helmut Kohl, SSCB Başkanı
Mihail Gorbaçov'u Bonn'da ağırladıktan
iki hafta sonra Sovyetler'e yardım kampan-
yası başlattı. öniimüzdeki günlerde televiz-
PöLONYA
yondan halka hitap edecek olan Kohl, kam
panyanın himayesini üzerine aldı. Kohl,
dün Bonn'daki başbakanlık konutunda Al-
man ekonomisinin önde gelenleriyle görü-
şerek sanayicileri "Sovyetler'e acil
yardıma" çağırdı.
Alman yardımının sevkiyatında, ordu-
nun ve Almanya'da ustlenmiş bulunan
Amerikan kuvvetlerinin nakliyat araçlan
kullamlacak. Süt tozu, un, tereyağı şeker
gibi temel gıda maddelerine öncelik verili-
yor. Sovyetler'e kurulacak yardım hattına,
Batı Berlin'in 1948'de Sovyet ablukasında
kaldığı doneme atfen "hava koridoru" adı
verildi. 1948'deki abluka sırasında Ameri-
kan uçakları Batı Berlin'e gıda ve yakacak
sevkiyatı yapmıştı.
Kampanyaya Kızıl Haç gibi çeşitli orga-
nizasyonlar banka hesap numaralan aça-
rak katıldı. Gorbaçov'a "Alman birliğini
gerçekleştiren biiyiik devlet adamı" olarak
bakan Alman ha'kı, Sovyetler'e yardımı
gönülden destekliyor. Bankalarda yakında
milyoniarca mark para toplanacağı tahmin
ediliyor.
öte yandan Alman televizyonu ikinci ka-
nalı ZDF, yarın "Stern" dergisiyle ve
"CARE" adlı yardım kuruluşuyla ortak-
laşa bir kampanyaya girişiyor.
Alman yardımı ilk planda İkinci Dünya
Savaşı sırasında Almanlardan çok zarar gö-
ren bölgelere sevk edilecek.
Moskova'da açlık tehlikesi
Öte yandan Moskova Belediye Başkanı
Yardımcısı Sergei Stankeyeviç, kentte bu
kış açlık başgöstermemesi için yabancı ül-
kelerden gıda ithalatını arttırmak zorunda
olduklarını söyledi.
Stankeyeviç, dün sabah çok erken bir sa-
atte düzenlediği basın toplantısında, gele-
cek kış kentin, özellikle süt tüketimi açısın-
dan büyük bir darboğazla karşı karşıya bu-
lunduğunu belirtti.
Mazowiecki istifa ettiPazar günkü cumhurbaşkanlığı seçiminde Walesa
ve diğer aday Tyminski'nin ardından %16.4 oy
alabilen Mazovviecki, istifasını açıkladı.
Dış Haberier Servisi — Po-
lonya Baş bakanı Tadeusz Mazo-
wiecki, devlet başkanlığı seçûn-
lerinin ilk turunda üçüncü sıra-
ya düşmesinden sonra, Dayanış-
ma liderliğindeki hükümetinin
istifasını sunduğunu söyledi.
Mazovviecki, dün Polonya tele-
vizyonunda yaptığı açıklamada,
"Halk bir seçim yaptı ve ben de
bundan bir sonuç çıkardım. Hü-
kümetimin istifasını sunmaya
karar verdim" dedi. Hükumetin
geçici olarak görevde kalacağı-
,na işaret eden Mazovviecki,
"Devlet başkanı yeni hükümet
tayin edinceye kadar, hüküme-
tim, anayasal görevlerini yerine
getinneye devam edecektir. An-
Seçiminbüyük sürpriziÜç pasaportlu 42
yaşındaki işadamı
Tyminski, Polonya
Devlet Başkanlığı seçi-
minic ilk turundaki çı-
kışı ile dikkatleri bir
anda üzerinde topladı.
Tyminski, 21 yıl aradan
sonra geldiği Polonya-
da, Başbakan Tadeusz
Mazowiecki'den daha fazla oy alarak Daya-
nışma Sendikası lideri Lech VValesa ile ikinci
tura katılmaya hak kazandı.
Tyminski, 21 yaşında gittiği Kanada'da da
kapitalizmin "serbesf rekabet" ilkesinden iyi
yararlanmasını bildi. Kanada vatandaşı oldu.
Bu aradaevlendi. Karısının Perulu olması ne-
deniyle bu ülkenin de vatandaşlığına geçti. Ka-
nada'da bilgisayar işiyle uğraştı. Peru'da bir
televizyon kanalı kurdu. Finans kapital gücü-
nü arttırmak için cabalarını yoğunlaştırdı. Ka-
nada Özgürlükçu Partisi'nin (LP) Genel Baş-
kanı oldu.
Polonya'da devlet başkanlığı seçimi yapıla-
cağının açıklanmasından sonra, 21 yıldır uğ-
ramadığı "ilk ülkesi"ne geri döndü. Batılı an-
lamda bir seçim kampanyası yürütmek için
kolları sıvadı. Bastırdığı broşürlerde, kapita-
lizmin "erdemleri"nden bahsetti, kendisini
"kapitalizm mucizesinin yaşayan bir örnegi"
olarak nitelendirdi.
Kampanyasını, "Polonya'yı bir ay içinde
diizlüğe çıkartınm" sloganı uzerine inşa etti.
Tyminski, seçimin ilk turundan sonra "tkin-
ci turu ben kazanacagım" dedi.
Polonya'da şimdi herkes devlet başkanlığı
seçiminin ikinci turunda, VValesa ile Tymins-
ki arasındaki yarışın sonucunu merakla bek-
liyor. Polonya politikasına renkli bir hava ge-
tirmesine, ilk turda Mazovviecki gibi bir adın
önunde ipi göğüslemesine karşın Tyminski1
ye Walesa önünde pek sans tanınmıyor.
cak hükümetim, yeni kuruiacak
hükumetin, elini baglayacak ka-
rarlar almayacaktır" diye
konuştu.
Televizyonda yayımlanan yo-
rumda, Devîet Başkanı Wojci-
ech Jamzelski'nin 3 hafta kadar
daha görevinde kalacağı belirti-
lerek, Jaruzelski'nin bu süre
içinde yeni hukümeti atayabile-
ceği kaydedı'Jdi. Do-
ğu Avrupa ülkelerinin ilk komü-
nist olmayan başbakanı olan
Mazovviecki, bu göreve ağustos
1989 tarihinde başlamıştı.
Polonya'da pazar günü yapılan
cumhurbaşkanlığı seçiminin
herkesi şaşırtan en büyük sürp-
rizi kısa süre öncesine kadar
kimsenin adını duymadığı işa-
damı SUnisfarv Tyminski'nin,
Başbakan TMICUSZ Mazowiec-
Id'yi geride bırakarak ikinci tur-
da Lech VValesa ile mücadele et-
me hakkını elde etmesi oldu.
Ulusal seçim komisyonunun
verdiği kısmi resmi sonuçlara
göre pazar günkü ilk turda VVa-
lesa oylann yüzde 40.41'ini al-
mayı başanrken, Tyminski yüz-
de 23.5, Başbakan Tadeusz Ma-
zovviecki de yüzde 16.4 oranın-
da oy topladı. Polonya radyosu-
nun haberine göre bu sonuçlar
49 ilin 40'ından gelen verilere
göre elde edildi.
Seçime katılma oranı da yüz-
de 60.8 oldu.
Muhafazakâr Parti
7grııba
bolunmüş
durumda
LONDRA (Cumhunyet) —
Muhafazakâr Parti kendi
içinde birçok gruba
bölünmüş durumda.
• Bruges Gnıbu —
Thatcher'ın 1988'de
Belçika'da Bruges kentinde
"Avrupa Koleji"nde. AT'ye
savaş bayrağını actığı
konuşmasından esinlenen
grup.
• Bow Gnıbu — Partinin
öteden beri en muhafazakâı
görüşlü üyelerinin katıldığı
bir tür "beyin takımı."
• Reform Gnıbu — Thatcher
karşıtı üyelerin toplandığı
grup olup, hükümetin sosyal
siyasetini eleştirmesi ile
tanmmıştır.
• 92 Grubu — Partinüı sağ
kanadını temsil eden ve
Thatcher'a sadık grup, adını
Londra'da bir adresten
alıyor.
• Geriye Dönüş Yok Gnıbu
Thatcher tarafından 1974'te
kurulan "Siyaset
Araştırmalan Merkezi"
(CPS) yöneticilerinin de
katılımıyla bir forum
oluşturan en etkili beyin
takımı.
• Mavi Boncuk Gnıba —
1979'da Thatcher Ue birlikte
iktidara gelerek hükümette
hızla görev alan ayncalıklı
üyelerin grubu
• 1922 Komitesi — Resmi
niteliği vardır ve partinin,
"sıradan nefer"
milletvekillerini temsil eder.
ERMENÎSTAN
Türkiye'ye
îşbirliği
çağrısı
Dış Haberier Servisi — Er-
menistan Devlet Başkanı Ne-
vfan Perpetrosyan, ülkesinin,
birliğini korumak için başta
Türkiye olmak üzere komşu
ülkelerle işbirliğini geliştirmek
zorunda olduğunu söyledi.
Perpetrosyan, lideri olduğu
Ermeni Ulusal Hareketi'nin
Erivan'da başlayan kongresin-
de bir konuşma yaptı. AA'nın
haberine Perpetrosyan şimdi-
ye kadar sorunlanyla ilgiü ola-
rak Sovyetler'in ve Batı Avru-
pa ülkelerinin desteğine gii-
vendiklerini, ancak bu yakla-
şımın yararb olmadığını bildir-
di.
DUNY4DA BUGIJN
ALİSİRMEN
AGİK'in Anlamı ne?
Fotoğrafı hiç gitmiyor gözümün önünden. Turgut Bey ile
Yıldırım Bey, Elysee Sarayı'nda oturmuşlar masanın başına
AGİK'e imza atmak üzere bekliyorlar. Yıldırım Bey, devlet
adamlanyla bir arada olmaktan hoşnut birazdan belgeyi im-
zalayacak.
Türkiye'nin sokaklarında ise polislerin düdük sesleri:
'Düüüütt!"
Savaşa hayır', dtyenler, 'açız', diye inleyenler atılıyorlar içeri.
İstanbul'un orta yeri sinema semtinde, düdük sesleri:
'Düüüttt!"
Bu kez kadınlar protesto ediyorlar Cemil Çiçek'i.
Haydi bakalım toparlayıp onları da atıyorlar içeri.
Herhalde birkaç saat içeride kalmak akıllarını başlanna ge-
tirir diye düşünmüş olmalılar.
Yıldırım Bey ile Turgut Bey Paris'te masa başında.
Türkiye'de hapishanelerde, insanca davranış isteyen mah-
kûmlar ölüm orucunda.
Türkıye'deki hapishanelerin durumu, ülkenin Adalet Baka-
nı'nı rahatsız etmiyor.
Türkiye'deki mahkûmlar, Uluslararası Af Örgütü'ne tasa ol-
muş onlann yaptığı film Amerikan televıyonlannda oynuyor.
Turgut Bey ile Yıldınm Bey fotoğrafta masanın başında otur-
muşlar AGİK'i ımzalayacaklar.
Peki acaba hiç düşündüler mi, Turgut Bey ile Yıldırım Bey,
"AGİK'in anlamı acaba nedir?" diye.
AGİK en hafif deyimiyle ceberrut devtetin ortadan kalkması,
insan hakları ve özgürlükler konusunda tüm Avrupa'da artık
bir ortak kavrama varılması anlamını taşıyor. AGİK'İ imzala-
yanlar, Ben temsil ettiğim devlet namına insan haklan ko-
nusunda yükümlülük altına giriyorum. Artık bundan böyle,
insanlarımıza baskı ve işkence uygulayıp sonra da dışarıdan
gelen uyarılara 'benim içişlerime karışma' demek hakkını da
yitiriyorum" demiş oluyorlar.
Avrupa, bu anlaşma ile bir anlamda tarihin en büyük dö-
nüm noktalarından birini yaşıyor. Ta Fransız Devrimi'nden bu
yana sürüp gelen savaşımda çok önemli bir adım atılıyor. Bu
anlaşmanın yanı sıra Avrupa'yı bir savaşın odağı olmaktan
çıkaracak silah indirimi anlasması imzalanıyor.
Turgut Bey ile Yıldırım Bey oturmuşlar masanın başına bu
anlaşmaları imzalıyorlar.
Turgut Bey ile Yıldırım Bey'in ülkelerinde, insanlara baskı
yapılıyor, insanların temel özgüriükleri çiğneniyor. Turgut Bey
ile Yıldırım Bey'in ülkelerinde 'açız' diyenler, içeri atılıyor, 18
yaşından küçük çocuklar, siyasal tutuklu olarak yaşıyorlar ve
yabancı kameralar, unutulmuş mahkûmların öyküsünü dün-
yanın dört bir yanına yayacak filmleri çekiyorlar.
Turgut Bey ile Yıldırım Bey'in ülkelerinde, egemenleri ol-
dukları ceberrut sistem kimsenin gözünün yaşına bakmıyor.
Düşündüğünü soyleyen içeri atılıyor, savaşa karşı çıkan hapse
tıkılıyor.
Ama Turgut Bey ile Yıldırım Bey'in simgeledikleri düzen,
ceberrut-cart curt diyalektiğinin sonucu olarak yağmaya, ta-
lana karşı çıkamıyor.
Yıldınm Bey ile Turgut Bey'in ülkelerindeki düzen ceberrut-
cart curt sarmalına öylesine girmiş ki çağdaş dünyada ser-
best olan her şey orada yasak oluyor, çağdaş dünyada ya-
sak olan her şey ise orada serbest.
Yıldırım Bey ile Turgut Bey'in ülkesinde, herkes herkesin
arsası üzerine ev yapabiliyor, herkes arabasını istediği yere
park edebiliyor, vergi vermeyen vermeyebiliyor, devlet bütçesi
çeşitli yollarla yasamanın denetimi dışına çıkarılabiliyor, ço-
ğunluğun desteğıni yitirip iyice azınlık durumuna düşmüş
olanlar iktidar basamaklarını tırmanabiliyorlar. Ama düşün-
ceyi söylemek ve yazmak yasaktır onlann ülkesinde. Onla-
• rın ülkesinde, açız diyenin ocağını söndürürler.
Gözümün önünden görüntüleri hiç gitmiyor Turgut Bey ile
Yıldınm Bey'in, Elysee Sarayı'nda oturmuşlar, AGIK'r imzalı-
yorlar.
Kulaklarımızda ise keskin düdük sesleri:
'Düüüttt!..."
SüRİYE
Şanrdan Ruın
yönetimine destek
Suriye Meclis Başkanı Kaddura, "Kıbns
sorunu da Kuveyt gibi bir işgal ve istila
sorunudur" dedi.
LEFKOŞA (AA) — Suriye
Meclis Başkanı Abdül Kaddu-
ra, Kıbns sorununun da bir
"işgal sorunu" olduğunu iddia
ederek bu konudaki BM karar-
lannın Kıbns'ta da uygulanma-
sı gerektiğini öne sürdü.
Suriye Parlamentosu'nun
konuğu olarak bu ülkeyi âya-
ret etmekte olan Rum Meclis
Başkanı Vassos LJssarides baş-
kanlığındaki Rum parlamento
heyeti, Şam'da temaslar yapı-
yor.
Suriye Başbakanı Mahmut
E3 Zubi ve Parlamento Başka-
nı Abdül Kaddura ile görüşme-
ler yapan Rum heyeti, Kıbns
konusunda ev sahiplerinden
aradığı desteği buldu.
Rum Meclis Başkanı Vassos
Lissarides, Kaddura ile yaptı-
ğı görüşmede, "Kıbns'ta işgal
altında buiunan topraklannı
unnUunadıklanm" belirterek
Kuveyt ile Kıbns arasında pa-
ralellik kuran Rum göruşünü
yineledi.
Kaddura, yaptığı cevabi ko-
nuşznada şunlan söyledi:
"Birieşmiş MiHetier kararim-
nnın yalnız Kuveyt'te defil, fa-
kat aynı zamanda Kıbns'ta ve
Filistin'de de uygulanması ge-
rektiği görüşiiDe kablıyonım.
Birieşmiş Milletler kararian,
her zaman ve her yerde uygu-
lanmalıdır. Kıbns sonuD da
bir istila ve işgal soruMdur ve
bu sorun Birieşmiş Milletler B-
keteri çerçevesinde çözömlen-
mdidir."
Ledskyyine
geliyor
ANKARA (Cumhunyet Bü-
rosn) — ABD'nin Kıbns özel
Temsilcisi Nelson Ledsky, kısa
bir aradan sonra tekrar Anka-
ra'ya gelecek. Ledsky'nin ziya-
reti, BM Genel Sekreteri Perez
de Cnellar'ın AGİK zirvesinde
"bolgesel sonm" olarak bir tek
Kıbns'tan söz etmesinden ve
ABD Başkanı George Bıuh'un
da Kıbns'ta bir çözüm için
"katalizör" (hızlandıncı) roltt
oynamak istediklerini acıkla-
masından sonra gerçekleşecek
olması açısından dikkat çeki-
yor.
Ankara'daki yetkili çevreler,
ABD'nin Kıbns konusunda
Türkiye üzerinde bir baskı uy-
gulamadığını ısrarla bildiriyor-
lar.
AN ARCHITECTURE THAT SEEKS ITS FUNCTION IN
THE AESTHETICAL DEFINITION OF MAN
ZEKİ SAYAR VE MİMARLIK MİRASININ KORUNMASI RAGIP BULUÇ MIMARISI
BEŞİKTAŞ KENTSEL TASARIMI PEABODY MUZİK ENSTİTÜSÜ BİR MAĞAZA CASSİNA
SONBAHAR ŞOVU HOILEIN FlÜGEl BİLGİSAYAR DESTEKU MİMARITASARIM VE
W0RKSTATI0N KULLANIM! SERAMİK HEYKELLER SU BAHÇELERI "MARSİLYA NIN
DEDESİ FOÇA" SON MOBİLYA ORNEKLERİ MALZEMELER HABERLER
Y E N İ A D R E S İ M İ Z
i: TAMKIM VAriNCIUK LTD $11 HOvı^endeCod No
Tel t<S08! 3216l6735fox 1«1 58 37 G«l <«)IİH Hu,Hold,ngAS