26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/8 HABERLER 6 EYLÜL 1989 Gaziantep'te hastalığa neden olan virüs belirlendv Vibrio eltor Salgmda kolera kuşkusu Gaziantep'te yetkililer tarafından 'akut bağırsak enfeksiyonu' olduğu açıklanan ve bir ay içinde 03 yaş grubundan 37, son beş günde de dört çocuğun ölümüne, yaklaşık 700 kişinin de çeşitli hastanelerde tedavi altına alınmalarına yol açan salgının Alleben Deresi'nden kaynaklandığı saptandı. ADANA (Cumhuriyet Göney tlkri Biirosu) Gaziantep'te 41 çocuğun olümune yol açan salgın hastalığın nedeni olarak belirlenen "vibrio ellor" virusunun niteliği iartışma konusu oldu. Bazj uzmanlar, söz konusu virüsün "kolera" niteliği taşımadığım belirtirken, bazı uzmanlar da "vibrio"nun kolera hastalığının genel adı olduğunu "ellor"un ise Filipinler'de görülen bir çeşit kolera olduğunu ve geçmişte Istanbul'da da gorulduğünü ileri sürdüler. "vibrio dtor"un bir kolera turü olup olmadıgı konusundaki değişık görüşler nedeniyle, hastaların tedavisinde kullamlacak yöntem açısından guçluk çekilebileceği bildirildi. Adana'da akut bağırsak enfeksıyonunun büyumesi üzerine Büyukşehir Belediyesi, "kırmızı alarm" ilan iderek onlem almaya başladı. Mersin ve Iskendenın'da göz nezlesi kuşku verici boyutlara ulaştı. Yeşil sebze satış yasağı suren Şanlıurfa'da da ishal olaylarında artış gözlendi. dan "akut bağırsak enfeksiyonu" olduğu açıklanan ve bir ay içinde 03 yaş grubunda 37, son beş günde de dört çocuğun ölümüne, yaklaşık 700 insanın da çeşitli hastanelerde tedavi altına alınmalarına yol açan salgının Alleben Deresi'nden kaynaklandığı saptandı. Derede Sağlık Bakanlığı uzmanlannca yapılan araştırmada, limitlerin uzerinde koli basilinin yanı sıra "vibrio eltor" virüsüne rastIandı. Bazı uzmanlar, bu virusün "kolera" vırusü olarak kesinlikle adlandınlamayacağını ileri sürdüler. Virüsün uygun koşullarda ureyebildiğinı, ancak bu virusu almış kişilere uygulanacak tedavi yöntemlerinin belli olduğunu belirten söz konusu uzmanlar, "Vücuttaki tuz ve su kavbımn dengelenmeanden sonra antibiyotik tedavisiyle hastalar i>ileşebilir" dediler. Bazı uzmanlar ise "vibrio" nun kolera hastalığının genel adı olduğunu "dlor"un ise Filipinler'de görulen bir çeşit kolera olduğunu ileri sürdüler. Uzmanlar, "vibrio eltor"un geçmişte tstanbul'da göGaziantep'te yetkililer tarafınrüldüğünü belirterek "eltor"un kolera etkeni olduğunda ısrar ettiler. Bu arada Gaziantep'te salgına neden olan Alleben Deresi'ne dezenfenkte etme amacıyla klor eradirilmiş kireç kaymağı dökuleceği bildirildi. Gaziantep muhabirimiz Emel Serinkaya'nın bildirdiğine göre, hastahk Alleben Deresi'nin kenti terk ettiği doğu kesimi mahallelerinden Ünaldı ve Çıksorut'ta yoğunlaştı. Yetkililer onlem olarak dereye klor emdirilmiş kireç kaymağı dökuleceğini söylediler. Islahiye ilçesine bağlı Hisar, Çakmak, Tandır, Yağızlar, Dilhöyük koylerinde 15 günde bir tankerlerle su dağıtıldığı öğrenildi. Koy muhtarları, valiliğe kezlerce yaptıklan basvurunun sonuçsuz kaİdığını, olası salgına göz yumulduğunu söylediler. Çakmak Köyu'nde sıtmanın goruldüğü, alınan önlemlerle hastalığın yayılmasının önlendiğj belirtilirken Şehit Kamil ilçesine bağlı Çaykuyu Köyu'nde de susuzluk nedeniyle 40 konutta uyuz olayı göruldu. İslahiye"nin Dalan Köyü'nde yine susuzluktan 40 kişi tifoya yakalanır1 ken 65 haneli Hüllühöyuk Koyü nde "içilmez" raporu verilmesine karşın 16 yıldır aynı suyu kullanan köylulerin büyük bir bölümunde guatra rastladı. Anakent Belediyesi "kırmızı alarm" vererek bazı onlemler aldı. 11 Hıfzısıhha Kurulu, açıkta gıda maddesi satışım önlemesi için belediyeyı uyardı. Anakent Belediyesi'nin aldığı ilk önlem, ASKt'de (Adana Su Kanalizasyon İdaresi) surekli patlak su ve kanalizasyon ekibi oluşturmak oldu. Bir yetkili, bildirilen su ve kanalizasyon patlaklannın günde üç vardiya halinde çalışan ekıpler tarafından anında onarıldığını, ihbar gelmese de şebekenin surekli kontrol altında tutulduğunu belirtti. Belediyece alınan bir başka onlem de klorlamaya ağırlık verilmesi oldu. Anakent Belediyesi danışmanlarından Fevzi Acevit, "süper klorlama"ya geçtiklerini belirterek, bu konudaki olası eleştirilerin haksızlık olacağını söyledi. Belediye Sağlık Daire Başkanlığı, Seyhan ve Yureğir belediye zabıtalanm "açıktaki her türiu gıda maddesinin satışına izin vermemesi" konusunda uyardı. Belediye zabıta yetkilileri, Bicibici, et kavurma, karsambaç, açıkta meşıubat ve eskimo gibi gıda maddelerinin satışının kesinlikle yasaklandığını, ancak açıkta satılan simit gibi diğer maddeler için önlemin biraz yumuşatılarak uygulanacağını belirttiler. tshal, baş ağrısı ve yüksek ateş Hatay'ın Dörtyol ilçesinde de gibi belirtilerle ortaya çıkan has 3035 yurttaşın son bir ay içinde talığın salgına dönüşmesi üzerine ishal belirtileri üzerine devlet hastanesine başvurduğu bildirildi. Arkajlaşımız Mehmet Faraç'ın haberine göre, çevre kentlerde görulen salgın hastalıklar nedeniyle yeşil sebze satışı yasaklanan Şanlıurfa'da da ishaie yakalananların sayısında geçen yıla oranla artış olduğu gözlendi. Özellikle Hekimdede, Yıldız Meydam, Eyyübiye ve Siverekli mahallelerinde yeşil sebze satışının gizlice sürduruldüğü bildirildi. Çeşitli hastanelere ishal nedeniyle başvuranların sayısı günde 20'yi geçerken, hastalığa özellikle kenar semtlerde 45 gündür sulann akmamasının, sebzelerin kentin kanalizasyonunun da akıtıldığı Karakoyun Deresi'nden sağlanan suyla sulanmasının yol açtığı vurgulandı. Belediye Başkanı İbrahim Halil Çelik, kaçak sebze satışlarını önlemek için yoğun denetimlerin surdürülduğünu belirterek "Gerekirse bu şehri Nagazaki'ye döndünir, yeşil sebzeyi ürettirmem" tehdidinde bulundu. Çevre sağlığı yetkilileri ise belediyeyi etkin önlem almaınakia suçladı. Yetkililer, belediye en kısa surede etkin denetim yapmazsa ishal onlenemez bir salgına dönüşür" diye konuştular. Gözde sulanma, batma, kızarma ve enfeksiyon belirtileriyle kendini gösteren mikrobik akut konjoktivit (göz nezlesi), Mersin ve Iskenderun'da endişe verici boyutlara ulaştı. Mersin'de göz nezlesi şikâyetiyle hastaneK're başvuranların sayısı bir hafta içinde 400*6 yükselirken hastalığın kapiıca, havuz ve denize girenlerde yoğun biçimde goruldüğü saptandı. II Sağlık Mudurü Yılmaz Aksoy, salgın bitene kadar kaplıcalara gidilmemesini, havuzlara ve denize girilmemesini istedi. Iskenderun'da ise bir hafta içinde sadece SSK Hastanesi'nde göz nezlesi tanısıyla 50 kişini tedavi altına almdığı bildirildi. Suya siyuset karıştı Bakar.lıkta toplantı Ankara buromuzun haberine göre Sağlık Bakanı Halil Şıvgın, Güneydoğu illerinde görulen bağırsak enfeksiyonu salgınına, içme suyuna kanalizasyon kanşmasının neden olduğunu belirterek "Hastalıklara su kesintileri neden oluyor. Kesinti 8 saatten fazla uzun olursa içme suyu kanallanndaki boşalma nedeniyle, basınçla çok uzaktaki pis sular çekilebiliyor" diye konuştu. Özellikle Gaziantep ve Adana'da endişe verici boyutlara ulaşarak 37 çocuğun ölümüne yol açan bağırsak enfeksiyonu salgımnm durdurulamaması üzerine, dün guney iilerinin sağlık müdürleri Sağlık Bakanlığı'nda toplandı. Şıvgın başkanlığındaki toplantıda, alınabilecek yeni onlemlerin göruşulduğü öğrenildi. İZMİT (Cumhuriyet) İzmife bağlı Alikâhya kasabasmdakı halk içme ve kullanma sulanm dereden karşılıyor. 6 bin 500 nüfuslu Alikâhya halkı, tzmit Belediyesi'nin sulanm kesmesine tepki göstererek "SHP'li tzmit Belediye Başkanı Sefa Sirmen, Alikâhya Belediye Başkanı AKAP'lı diye bizleri cezalandınyor" diye konuştular. Alikâhya Belediye Başkanı Sabri Gökbudak ise tzmit Belediyesi'nin bölgelerinde kiraladıkları çöplük alanına karşı çıkmalan sonucu sularımn kesildiğini söyledi. (Fotoğraf: Ahmet Kurt) Oğretmene pasaport engeü ANKARA (UBA) Freidric Ebert Vakfı'nm Almanya'ya davet ettiği iki oğretmene pasaport verilmedi. Bir süre önce Almanya'daki Tiirk çocuklannm eğitimini incelemek üzere Türkiye'yi ziyaret eden Federal Almanyalı bir grup öğretmen, "EGtTDER ve öğretmen Dünyası" temsilcileri ile de görüştü. Alman öğretmenlerin bağlı olduklan Freidric Ebert Vakfı, Alman eğitim sistemi hakkında inceleme yapmalan için Hacettepe Üniversitesi'nden, EGtTDER'den ve öğretmen Dünyası Dergisi'nden birer temsilciyi Almanya'ya davet etti, ancak Almanya'ya davet edilen öğretmenlerden Ayhan Saruhan ve Nurettin Yıldıran 'a, haklarında yurtdışına çıkış yasağı bulunduğu gerekçesiyle pasaport verilmedi. İslamcıların açhk grevi BURSA (Cumhuriyet) Tünel kazdıkları gerekçesiyle siyasi hükümlulerin kaldığı Bursa özel Tip Cezaevi'nden, adli hükümlulerin kaldığı E Tipi Cezaevi'ne sevk edilen 22 tslami gö'ruşlüden 14'ünün başlattığı açlık grevi 8. gününe gird'. Cumhuriyet Başsavcı Yardımcısı Yusuf Soydaş, hükümlulerin özel Tip Cezaevine geri gönderilmeleri amacıyla açlık grevi başlattıklarını bildirdi. E Tipi Cezaevı 'ne 30 ağustos günü yakınlarıyla görüşmek için gelen 200 dolayındaki hükümlü yakını, cezaevi yönetiminin sadece aileleriyle gönişmelerine izin verileceğini duyurması üzerine oturma eylemi yaparak Arapça sloganlar atmışlardı. Çok sayıda silah da ele geçirildi Arazi mafyasına karşı operasyon İSTANBUL (AA) tstanbul'da Hazine ve vatandaşlara aiı arazilerı işgal ederek, çeşitli eylemler gerçekleştiren, aralarında geçmişte yasadışı sol örgütlerle ilişkisi olan 34 kişi yakalandı. lstanbul Emniyet Mudur Yardımcısı Yiiksel Kuş, dun yaptığı açıklamada, 34 kişinin, Istanbulda, Hazine ve vatandaşlara ait arazileri işgal ederek sattıkları, kendilerine polis süsü vererek adam kaçırıp işkence yaptıklan, tehditle para alıp, çeksenet imzalattıkları, uyuşturucu madde sattıkları, piyasaya sahte Amerikan Doları ve IETT abonman biletleri sürdukleri iddiasiyla gozaltına ahndıklannı bildirdi. Çetede yer alanlar arasında, onceki yıllarda bazı yasadışı sol örgfltler içerısinde yer almış kişilerin de bulunduğu kaydedildi. Sanıklarla birlikte, 10 tabanca, bir tüfek, toplam 83 fişek, bir kama, 20 kilo 816 gram eroin, 22 bin 985 adet sahte İETT abonman bileti, 116 adet 100'luk sahte Amerikan Doları, bu amaçla kullandıkları bir baskı makinesi ve klışeler, 2 çalıntı otomobil, 4 çalıntı oto teybi, 65 bin Alman Markı ve çeşitli örgutsel yayınlar ele geçirildi. Çoğunluğunu ilkokul mezunlarının oluşturduğu, bir kımya mühendisi, bir judo antrenörü, bir Iran uyruklu turistin de aralarında bulunduğu sanıklann adlan şöyle: Hızır Akgün, Ali Paşa Kartal, Murat Kılıç, Süleyman Sonmez, Enver Aydın, Ergun Öztaş, Kerem Guler, Zeki Akyoi, Abdulkadir Yalçın, Gıyasettin Guler, Zeki Turan, Adil Erdoğan, Kenan Demir, Ismet Akbaba, Abmel Candau, Kemal Sormaz, Yılmaz Kabiloğlu, Bekir Elmayası, Kemal Keser, Osman Çalışkan, Şerafettin Cantıirk, Mahmut Kozat, Mehmel Bastoncu, Ziya Özkan, Filil Çakmak, Emın Mordeniz, M. Kemal Keskin, Ahmet Şafak, Nihat O>mak, M. Asım Ertütüncu, Ferhal Hakver, M. Kemal Adalı, Mete Yolozaugil, Vildan Özcan. Açıklamada, şu bilgilere yer verildi: • Arsa mafyası oluşturan bu çete tnensuplannın aynca, samklardan Kemal Sormaz'a ait Kayışdagı bölgesindeki Sormaz Pelrol Ofisi istasyonunda nezarethane ve sorgu odası şeklinde yerler oluşturduklan, • 10 Mayıs 1989'da bir vatandaşı söz konusu istasyona getirerek, kendisine çeşitli işkenceler uygulayıp, çınlçıplak soyarak uygunsuz durumda fotoğraflarmı çekip, videoya kavdettikleri ve 200 milyon lira tutarında borç senedi imzalattıkları, • Bu larihlen 2 a> once bir başka vatandaşı Kartal'daki evinden kendilerine polis susu vererek, aynı yere getirip, eziyet ederek, 2 adet 25 mil>on lira değerinde senet imzalattıklan, • Gebze'de müteahhitlik yapan bir vatandaşı, İETTye ait bir otobıisle gozleri bağlanarak aynı yere getirdikleri, çeşitli işkencelerle, 350 milyon lira değerinde borç senedi imzalattıklan, satış senedi yaparak 4 apartman dairesini elinden aldıkları, • Kemal Sormaz ve çelesinin, Suitanbeyli koyıinde yine aynı yerdeki Hazine arazilerini işgal ederek satan ve bu satışlardan buyük paralar elde eden Adil Erdoğan ve adamlanvla arazi işgali nedeniyle çatışmaya girdikleri, Mehmel Emin Yazgan, Abuzer Soldan ve Mikri İnciler'in tabanca>la yaralanması olaylannı gerçekleştirdikleri açığa çıkarılmıştır. Açıklamada, olayla ilgili olan 2 sanığın da firarda olduğu ve yakalanması için çalışmaların surdürülduğu, çete mensuplarının elde edilen suç unsurlarıyla adliyeye gonderilecekleri bildirildi. Sonkararı Danıştay verecek Yakılan kitaplar S. kez yıkıldı Alıbeyköy Çobançeşme'de bulunan 300 gecekondu, dün Eyup Belediyesi tarafından yıkıldı. Fatih Köprüsü'nün viyadüktennin bulunduâu tepelerin yamaçlarında yapılan gecekondular, 4 defa darta yıkılmıştı. Çobançeşmede yıkıın lstanbul Haber Servisi Eyüp Belediyesi Aiibeyköy Çobançeşme'de bulunan ve son zamanlarda sayılan oldukça artan 300 gecekonduyu yıktı. Eyüp Belediye Başkan Yardımcısı Yusuf Akgün'ün yönettiği yıkıma büyuk çofunluğunu çevik kuvvetin oluşturduğu 600 guvenlik görevlisi, 250 zabıta, 3 panzer ve 3 iş makinesi katıldı. Dün sabah erken saatlerde gecekondu mahallesine gelen yıkım ekipleri önemli bir direnişle karşılaşmadılar. Çoğu tek odalı ve briketlerin çamurla tutturulması ile oluşturulan gecekondularda oturanlann yer yer kendi evlerini yıktıklan göruldu. Böylelikle ınşaat malzemesinin zarar görmesini onlemeye çalıştılar. Fatih Köprüsü'nün viyadüklerinin bulunduğu tepelerin yamaçlarına yapılan gecekondular daha önce de 4 defa yıkılmıştı. Gecekondu sahiplerinin bazıları gerçekten ihtiyaç sahibi olduklan için gecekondu yaptıklannı söylerken bir kısım insanların başka yerlerde de evleri bulunduklarım ileri sürdüler. Yıkım sırasında gecekondgcular arasında zaman zaman tartışmaların olduğu görüldü.'Birbirlerini suçlayan gecekonducular başka yerlerde evleri olanlara, "Hep sizin yuzünüzden, geldiniz bizim huzurumuzu da kaçırdınız. Sizler gelip buralan doldurmasaydınız bu yıkım da olmayacaktı" dediler. Zabıtalar tarafından Altun Ana diye çağnlan 65 yaşındaki Altun Karadeniz Ataturk'ü çok sevdiğini söyleyerek, "Beiediyeye çeşitli defalar gittik, evlerimiz yıkılmasın dedik. Başkan bize yer göstereceğini soyledi. Aradan 7 ay gecti, geldi evlerimizi yıkıyor. Bunu mu yapacaktı bize, böyle mi söz verdi? Başkan secilene kadar çok söz veriyorlar, seçildikten sonra da bepsini unutuyoriar" dedi. Yıkımın devam ettiği sırada kendi evini yıkan ve adı "Ekrem" olarak oğrenilen inşaat işçisi yıkım aracının evine yaklaşması üzerine, "Daha ne istiyorsunuz, evi yıkük işte" diye gorevülere bağırdı. Aracın yıkılan briketleri ezmek için yaklaşması üzerine Ekrem eline aldığı ekmek bıçağını 2 yaşındaki çocuğunun boğazına dayayarak, "Yaklaşmayın keserim. defolun eidin buradan, vailani keserim, billahi keserim.'E|er bu çocuğun bir evi olmayacaksa, yemek yiyecek bir yeri, yatacak bir yuvası olmayacaksa ölsün daha iyi. Bari briketleri bırakın" diyerek feryat etti. Bunun üzerine yıkım ekipleri Ekrem'in briketlerine dokunmadılar. Yaklaşık 300 gecekondunun yıkımı öğle saatlerinde tamamlandı. Bir kısım gecekpnducunun seçimlerden hemen sonra Eyüp Belediye Başkanı Kadir Akpınar'ın "Sizlere yer göstereceğim" dediğini hatırlatması üzerine konuyla ilgili bilgi veren Eyup Belediye Başkanı Basın Danışmanı Barbaros Gençak şunları söyledi: "Başkanımız gerçekten ihtiyaç sahibi olanlara altyapısı yapılmış bir yerde yer göstereceğini soyledi. Bu konudaki çalışraalanmız sunnor. Yerin nerede olduğunu şimdi soylemeyeceğim, ama altyapı çalışmalan devam ediyor. Buradan gerçek ihtiyaç sahiplerine bedeli uzun vadede ödenmek üzere yer verilecek. Burada değil ve buradaki birçok gecekondusu bulunanlara değil, gerçek ihtiyaç sahiplerine terilecektir. Projeler tek tip olacak". ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Bilim ve Sosyalizm Yayııılan'nın Ankara Sıkıyonetim Komutanlığı görevlilerince yakılarak imha edilen 133 bin 607 kitabı hakkında, Ankara 5. İdare Mahkemesi'nin verdiğı kararın tazminat miktarı yonünden bozulması için Danıştay'a başvuruldu. Yayıncı Suleynıan Ege'nin avukatları Halit Çelenk ve Üstün Gunsan tarafından Danıştay'a yapılan başvuruda, "maddi zararın saptanması, yasal ticari faiz ve manevi tazminat konulannda" kararın bozulması istendi Başvuruda manevi tazminat konusunda idare mahkemesinin subjektif değerlendirme yaptığı belirtilerek, şöyle denildi: "Davamız 115 milyon lira maddi ve 25 milyon lira manevi tazminata yasal faiziyle birlikte hükmedilmesini içermektedir. Manevi tazminal istemimiz (davacının fiziksel kıvmel ve yeteneklerinde bir eksilme ve manevi bir elem ve ıstırap söz konusu oimadıgı) gerekçesiyle reddedilmiştir. Müvekkilimizin 18 yıllık vavınevinin urunu olan bütun ticari varlığı elinden alınarak vok edilmiştir. Yayınevinde kitap adı altında hiçbir şev bırakılmamış, 18 yıllık va>ıne\i bomboş hale gelirilmiştir. Bu kapsamda buvuk bir maddi kaybın insanda derin manevi acılar ve kayıplar doğuracağı kuşkusuzdur. Yayınevinden butun kitaplarımn 13 gun bovunca kamyonlaria taşııııp golurulmesi, sonra da imha tdilmesi. muvekkilimizin çevrcsine karşı ticari itabarını sarsmıs, dahası onu hiçbir ticari itiban, niteliği ve olanağı olmayan bir duruma duşurmuştür. Kitaplannın elinden almdığı 1982 ağustosundan bu vana 7 yıl boyunca çevresine karşı bu olayda hiçbir kabahatı oimadıgı gerçeğini açıklamak zorunda kalması gibi ona acılı bir durum yaşatmıştır." Sungurlu'ya yeni suçlama ANKARA (ANKA) Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği (TA YAD), açlık grevleri ve ölüm oruçları sürecinde, Adalet Bakanhğı'nm cezaevlerindeki koşulların iyileştirileceğine ilişkin sözlerini yerine getirmediğini açıkladı. TA YAD Ankara Şubesi tarafından yapılan açıklamada, açlık grevlerinin btrakılmasından sonra geçen süre içerisinde Adalet Bakanhğı'nm ve cezaevleri yönetimlerinin, verilen haklan yürürlüğe koymadıklarmı, cezaevlerindeki olumsuz koşullann değışmediği belirtildi. Açıklamada, bu durumda cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlulerin yakında yeniden açlık grevlerine ve ölüm orucuna başlayacakları kaydedildi. Şartsız kurula swak bakış ANKARA (AA) Milli Eğitim Bakanı Avni Akyol, şartsız kurul hakkı uygulamasına "sıcak baktığını" bildirerek, "Ancak, öğrencilerde, bütünleme sınavında boş kâğıt verme gibi, eğitim açısından uygun olmayan tutum ve davranışlar görülüyor" dedi. Bakan Akyol, universiteyi kazanan, ancak /ise son sımfta bütünlemeye kalan öğrenciler için şartsız kurul hakkının verilip verilmemesine ilişkin kararın, Talim Terbiye Kurulu'ndan henüz çıkmadığını kaydederek, "nasıl olsa geçeriz düşüncesiyle" öğrencilerin boş kâğıt verdiğini öğrendiklerini söyledi. Inönü Karadeniz'e gidiyor Haber Merkezi SHP Genel Başkanı Erdal Inönü ile Genel Sekreter Deniz Baykal'm 1220 eylül tarihleri arasında Karadeniz bölgesinde iki ayrı gezi yapacaklan bildirildi. Genel Başkan tnönü, Doğu Karadeniz illerini gezdikten sonra, gezinin son durağı olan Artvin 'de SHP Parti Meclisi toplantısına başkanlık edecek. Genel Sekreter Baykal ise Kastamonu, Sinop, Ordu ve Samsun 'u dolaşacak. Demirel Isparta gezisinde ANKARA (ANKA) DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, "Başbakan Turgut özal'ı erken seçim kararı almaya zorlamak ve cumhurbaşkam adayı olmasını önlemek" amacıyla sürdürdüğü gezilerini, bugün Isparta'dan yeniden başlatıyor. DYP lideri Demirel, eşi Nazmiye Demirel'in de katılacağı Isparta gezisinde 43 yerde konuşacak. Demirel, 5 gün sürecek gezi süresince erken seçim istemini tekrarlayacak ve cumhurbaşkantmn halk tarafından seçilmesini öngören anayasa değişikliği tekliflerinin gerekçesini anlatacak. Kamplar kaygı verici durumda İLKER MAGA ADANA Ocak ayının başında Kürt sığınmacıların banndınldığı kamplar da incelemelerde bulunan, milletvekilleri ve belirkişilerden oluşan Bremen Heyeti, Başbakan Turgut Özal'a gönderdikleri mektupta kamplardaki gelişmeierin her geçen gün kötuye gittiğini beürterek, "Pariamenterler ve insan haklan kuruluşlannm kamplar hakkındaki raporlan hangi hakla teievizyomınuzda yalan olarak yorumlanmıştır" diye sordular. "Türkiye'deki insan haklan ve Kürt sorunu ile ilgilenmekle göfevü" SPD, Yeşiller Partisi milletvekilleri ve bilirkişilerden oluşan sekiz kişilik Bremen Heyeti, ocak ayının başlannda çeşitli incelemelerde bulunmuş, daha sonra, "Ocak 1989 Türkiye gezisi üzerine kısa bir rapor" başlıklı bir çalışma yayımlamışlardı. SPD Milletvekili Barbara Noack ile Yeşiller Milletvekili Paul Tienfenbach'ın kaleme aldıkları, Başbakan Turgut Özal'a gönderilen mektupta ise Kurt kamplarındaki olumsuz gelişmeleri üzüntüyle izlediklerini belirterek, kamplara ilişkin çeşitli sorular yönelttiler. Mektupta, Türkiye'nin Bulgaristan'dan göç eden Türklere karşı tutumu ile Iraklı Kürt sığınmacılara lavrı arasında "ayrı uygulama" olduğu vurgulanarak, "Bizce Bulgaristan'dan sınırdışı Bremen Heyeti'nden Özal'a mektup SEKA'yu kirlilik cezası İZMİT (Cumhuriyet) tzmit Belediyesi, Körfez sahillerine çöplerini döken SEKA 'ya 120 milyon lira para cezası uyguladı. Geçen hafta belediye zabıta ekipleri SEKA Izmit fabrikalarının çöplerini Yenimahalle'deki Körfez sahillerine döktüğünü belirlemiş ve tuttuğu zaptı ertcümene sunmuştu. önceki akşam toplanan belediye encümeni, SEKA 'ya uygulanacak 120 milyon liralık para cezasını onaylayarak kesinleştirdi. Haber Merkezi Vatan Güneşi adlı aylık derginin 1 eylülde satışa çıkarılan ilk sayısı toplatıldı. lstanbul Devlet Guvenlik Mahkemesi'nce derginin toplatılmasına gerekçe olarak dergide yayımlanan "Yaşasın Kürt halkmın bağımsızlık ve özgürlük mücadelesi" ile "Kürdistan ulusal sorunu" başlıklı yazılar gösterildi. Derginin Yazı tşleri Müdürü Rıfat Eroğlu, toplatma karannı şiddetle kmadıklartnı açıkladı. edilen Türklere vapılan yardımın Iraklı Kürt sığınmacılara da yapılması gereklidir" denildi. Diyarbakır, Muş ve Kızıltepe'de bulunan Kürt sığınmacıların barındırıldığı kamplan konu alan Ertürk Yöndern'in "Haberden Habere" adlı televizyon programının da eleştirildiğı mektupta, "Parlamenler ve insan haklan kuruluşlannın kamplar hakkındaki raporlan, hangi hakla televizyonunuzda yalan olarak yorumlannuşbr" diye soruldu. Mektupta Başbakan Turgut Özal'a yöneltilen sorular şöyle sıralandı: Vatan Güneşi toplatıldı Sağlık, yiyecek ve barınma koşullannın yetersızlığınden yakınan sığınmacılar, Türkiye'den aynlıyor. (Fotoğraf: Cumhuriyet) • Iraklı Kürt sığınmacılara neden hâlâ politik sığınmacı hakkı verilmemektedir? Tutuklu gibi dikenii teller arkasında asker ve poILs tarafından gozetlenen sıgınmadlar hakkındaki uzun vadeli perspektifleriniz nelerdir? • Kürtlerin Irak'ta başka bölgelere suruldükleri bilinen bir gerçek olduğu halde, on kişilik Irak heyetinin nisan ayında sığınmacıların geri gönderilmesini amaçlayan bir gezi yaptıklan dogru mudur? • Hangi nedenlerle kamp ziyarelleri güçleştirilmiş ve Dışişleri Bakanlığı'ndan vize alma zortınluluğuyla daba da kısıtlaumıştır? • Gıda maddesi karnelerinin daha da kısıtlandığı ve özellikle çocuklarda vitamin eksikliği ve açlık belirtilerinin gorülduğu ne dereceye kadar dogrudur? Kürt sığmmacılar huzursuz YUSUF TOPRAK ADANA Kimyasal silahlardan kaçarak Turkiye*ye gelen Kürt sığınmacılar, kamplardaki sağlık, yiyecek ve barınma koşullarının yetersiz olduğunu öne sürerek yasal yollardan ya da gizlice Türkiye'den ayrılıyorlar. Özellikle Avnıpa ülkelerine gitmek istediklerini belirten sığmmacılar, Türkiye'de kalmaktansa Irak'a ya da Israil'e bile gitmeye razj olduklarını söylüyorlar. En çok göçün yaşandığı Kızıltepe kampından Irak, Iran ve Fransa'ya 3.500 kadar sığınmacı gitti. Halen 12 bin Kürt sığınmacının yaşadığı kamptaki sığınmacı liderlerinden Tayyar Muhammed, kamptaki huzursuzluğun ekmeklerden kaynaklandığı ve 2 bin kişinin zehirlenmesiyle başladığım söylüyor. Ilk geldikleri günlerde kampta her şeyin çok iyi olduğunu, ancak aradan zaman geçtikce yöneticilerin tavnnın değiştiğini belirterek şöyle devam ediyor: "Eluneklerimize zehir konuldu ve 2 bin kişi zehuiendi. O olaydan sonra ekmege şuphe ile bakmaya başladık. Mardin'e gitmek için y~ararlandığımız belediye otobüslerinden bir siıre sonra bin lira odeyerek yarariamr dunıma geldik. Bu şartlar altında Turkive'de kalamayacagımızı anladık ve kampta incelemelerde bulunmaya gelen yabancı heyetlere bizleri kabul etmeleri için yazılı başvunılarda bulunduk. Şu ana kadar Kızıltepe Barınma Merkezi'nden 2.500 kişi tran'a, 850 kişi Irak'a, 23 kişi de Fransa'ya gitti. Artık çadırlarda yaşamak istemiyoru/. tş verilsin. Eğer bunlar yapılmazsa bizi kabul edecek her ulkeye, hatta Israil'e bile gitmeye hazınz." Yaklaşık 8 bin Kürt sığınmacının yaşadığı Muş Yeni Kent Barınma Merkezi'nde göç için hazırhklannı sürdüren 1.500 kadar sığınmacıdan 448'inin Irak'a dönmesinin nedenlerinin başmda bannma sorunu geliyor. Grup hderlerinden Nezir Muhammed Selim, geçen kış ayına kadar geçen sürede 270 kişinin soğuktan öldüğunü anımsatarak, "Banndığımız evlerin 'her an yıkılabilir' raponı oulunduğunu ögrendik. Ancak halen bir evde 4550 kişi kalıyoruz. Evler her an başırnıza çökebilir. Ev başına bir yüda dört kilo sabun verildi. Bugüne kadar resmen göç edilmeyen Diyarbakır Barınma Merkezi'nden bin kadar Kurt sığınmacı yasadışı yollardan Yunanistan, Iran ve Suriye'ye kaçmış. Grup Hderlerinden Ekrem Mai ile Hacı Salih Hüseyin'in ortak sorunu işsizlik ve eötim. Müsteşara fahri doktorluk ANKARA (ANKA) lstanbul Teknik Üniversitesi Senatosu, araştırma ve geliştirme faaliyetlerinin gelişmesi ve savunma sanayiinde modern teknolojilerin uygulanması konusundaki çalışmalarından dolayı Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Müsteşarı Akın Çakmakçı'ya "fahri doktorluk" unvanı verilmesini kararlaştırdı. Makina Kimya Endüstrisi Kurumu Genel Müdürlüğü de yapan Akın Çakmakp, 1981 yılında seçildiği TÜBİTAK Bilim Kurulu uyeliği görevini de sürdüniyor. VEFAT Eski Milletvekili Tevfik Ünsalan MALATYA (Cumhuriyet) Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde 195257 yılları arasında CHP Malatya Milletvekılliği yapan Tevfik Ünsalan öldü. Dün sabah geçırdîğı kalp krizı sonucu 73 yaşında ölen Ünsalan 'm cenazesi doğduğu yer olan Hekimhan 'da öğle namazından sonra gomüldü.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear