Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet tngiltere AT Divanı'nda Sahıbı Cumhumvt Malbaaulık \c Cıa/eteulık Turk Anonını Şırketı adma Nadh* Nadı 0 l>encMaıın Muduru Hasan t'cmaL, Muc*sc< Muduru. tmiiK Ijaklifil. >a/ı l>lerı Muduru Ok» (,on«nsw. 0 Hahcr Merkıvı Muduru >al<nn Bxer. Sjvla Du/enı >onclmenı Mı \nr. # Tenıukıler \Nk \RA \hmel T«n. I/MİR Hikmrl (.rlınkata. \ 1 ) \ S \ ( elal Ba5lıı.gK. l)i> Hjbcrlcr KfKiHi Bakı. 1 konumı ( engı/ lurhnn. kulıur ( elal 1 sler. Spor Danı^rrMnı AbdNİkadır >r tayan. Cumhurıyer Matbucılık ve Gazetcoljk T A Ş Türk Oca£ Cad 39/41 Ca^aioglu ^turlman. Oıı/clımc Krfîk l>urha>. Ara^ıırma ^ahın Alpav l> Scndıka >ukran kelrmı. >ur) Hahcrkn 343VI IM PK 246lsunbul Tcl 512 05 05 (20 hal). Tcta 22246 Fax (1) 526 60 72 % Nrcdrt Itogan. l)ı/ı Va/ılar krrrnı (, alr>kaı,. Q koordınaıor \hmel KonıKan, • Mah l;kr Krol Krkul, Bumlar Aakan. Zı>* Gokajp Blv Inkılap S No 19/4, Tcl 133 II 4147, Tsta 42344 F«x. (4) 133 05 65 • luur. H Zıya Blv 1352 S.2/3, Tel 1 12 30, Tcta 52359 Fax (51) 19 53 60 3 # Muhj'.chc Bnlrııl \cmr 0 Dul^c IManlanıa Stvgı (Hmaııbcşeoftlıı # Rı<k'.ım A>}t Tonın. # i k >jvın • Adaıu. Inönu CaB 119 S No 1 KzU. Tcl 19 37 52 (4 h*l). Tdct 62155, Faı (71) I» 17 52 l.ır HuUa \k»,.l 0 I.IJTO Hysoın durrr. 0 Ukımc Onder (.elık. • H luı l,lcm Saıl jnal. TAKVİM: 23 EYLUL 1989 tmsak 5.19 Guneş 6.45 Öğle 13.01 İkindi 16.26 Akşam 19.08 Yatsı 20.28 Thatcherhn suyu kirti bulundu EDİP EMtL ÖYMEN LONDRA tngiltere, musluk suyunu Avrupa Topluluğu tarafından saptanan temizlik düzeyine çıkartamadığı gerekçesiyle Avrupa Komisyonu tarafmdan Avrupa Adalet Divanı'na verildi. Başbakan Margaret Thatcher tarafından Çevre Bakanlığı'na yeni atanan genç ve dinamik Christopher Palten'ın, dava işlemini engellemek amacıyla Avrupa Komisyonu'na bizzat gitmesi de sonucu değiştirmedi. tngiltere Çevre Bakanlanrun, özellikle de "çevre konımayı en beceremeyen bakan" unvantnı alan bir önceki bakan Nicholas Ridley'in, Brüksel'e sürekli yardımcılarını yolladığına dikkat çeken basın, bu kez bakanın bizzat ghmesini "çifte standart" olarak değerlendirdi. Avrupa Komisyonu Çevre Sorumlusu Carlo Ripa di Meana, Avrupa Topluluğu'nun 1980 yılında saptadığı duzeye tngilterei nin 1985'te uymaya başlamış olması gerektiğini, oysa bu tarihten beri 4 yıl daha geçmesine rağmen tngiltere'nin hiç bir adım atmadığını söyledi. tngiltere Çevre Bakanlığı'nın, gerekli düzenlemeler için 1995'e kadar daha süre tarunması talebini komisyon kabul etmedi. tngiltere su şebekesinin çoğunlukla asırlık olması nedeniyle suya başta kurşun olmak üzere zararlı metaller kanştığı, bazı tarım bolgelerinde ise kullarulan suni gübrenin zamanla su kaynaklanna girdiği biliniyor. Musluk suyunun pek çok yörede Antalya'ya 200 bin tıırist • ANTALYA (AA) Antalya'da turizm tüm hızıyla devam ederkerı, bu ay içinde havayoluyla gelen turist sayısının 200 bine ulaşacağı tahmin ediliyor. Antalya Havaalanı'na gunde 45145 arasında uçağın iniş kalkış yaptığını belirten havaalanı müdürü Ömer Vanlı şunlan söyledi: Antalya'ya haziran ayında 1.871 uçak ile 172 bin, temmuz ayında 2.228 uçakla 206 bin, ağustos ayında ise 2.594 uçakla 226 bin turist taşındı. AvrupaKomisyonu, musluksulannı uyarılara rağmen istenen temizlik düzeyine getirmediği gerekçesiyle îngiltere'yi Adalet Divanı 'na verdi. Thatcher'ın yeni ve dinamik çevre bakanı, suları aklamakta zorlamyor. içilemeyecek kadar kirlendiği hakkında basında aynntılı yayınlar da yaptldı. Avrupa Komisyonu'nun karan, tngiltere hukümeti için çok ters bir zamana rastlıyor. Hükümet, kasım ayında sular idaresinin büyuk bir bölümünü özelleştirme hazırhğı içinde. Bu amaçla basında yoğun bir kampanya yürutüyor. Her aile reisine "su hissesi" satın alması için davet mektubu yollandı. Hükümetin özelleştirme girişimleri arasında önce su ve ardından gaz şebekesinin halka açılması önemli bir yer tutuyor. Tam bu aşamada, tngiltere sulannın aslında zehirli olduğu, kanser yapabileceği şeklindeki olumsuz açıklamalar, hukümetin girişimine olumsuz etki yapıyor. Ayrıca Brezdlya'daki yağmur ormanlarırun, kurtanlması amacıyla tngiltere'nin personel ve para yardımı yapmasını sağlayan ve genç seçmene hükümetin çevre siyasetini "satması" umulan Bakan Christopher Patten için de huzursuzluk verici bir gelişme. Başbakan Margaret Thatcher ise çevre koruma konusunda Avrupa Topluluğu'ndan yönelen elestirileri dikkate bile almadan, AT tarafından kurulması duşünulen "çevre örgıitü"nün tngiltere'de yerleşmesini önerdi. Oysa geçen yıla kadar Başbakan Thatcher'ın çevre konusunda ciddi bir yaklaşımı olmadığı gibi, Avrupa Topluluğu'nun bu yöndeki yaklaşımlanna da sert tepkiler gösteriyordu. Patara'da dozer izi • ANTALYA (AA) Antalya'nın Kaş ilçesinde bulunan ve Noel Baba'nın (St. Nicholas) doğum yeri olarak bilinen Patara antik kentinde, bu yıl ilk kez başlatılan arkeolojik kazı çalışmaları acı bir gerçegi ortaya çıkardı. Kazı çalışmalannı yüruten bilim ekibinin başkanı Prof.Dr. Fahri Işık, ortaya çıkanlan taş mezar kabartmalannın bir bölumunün kınk olduğunu ve yapılan araştırmada, önceki yıllarda antik kentte yol çalışması yapan dozerlertn buna neden olduğunun belirlendığini söyledi. Bu "acı gerçeğin" ekipteki bütün bilim adamlannı çok uzduğünu anlatan Prof.E>r. Fahri Işık, "Devlet, yol açmak için çalışmalar yapıyor. Bu güzel. Ancak toprağın hemen altında yatan ve maddi değeri ölçülemeyecek derecede yüksek olan tarihi eserleri de duşUnmek zonındayız" dedi. Hugo'yn beklerken ABD'yi etkısi attına alan Hugo kasırgası, ABD kamuoyunun gündemınde le KiyııarınaaKi genç bir çıft yaklaşan kasırganın heyecanı içinde, birbırlenne sarılmışlardı. Sabmncı straya yükseldı. Herkes evlennı, pencerelennısağlamaalmatelaşnçındeyVen,Wnghtsvıl vannahTybee Adası'nda bazılan da duvara "Hoşgeldin Hugo" yazmışlardı. (Fotoğraf: AP) Vırauuu! kim o? Hugo Dış Haberler Servisi Hugo kasırgası saatte 217 km. hızla ABD'nın Güney Carolina kıyılanna çarptı. Guney Cerolina'daki Charleston kentinde 30 büyük binanın yerle bir olduğu, yuzbinlerce kişinin elektriksiz kaldığı ve bıri çocuk, üç kişinin öldüğu bildiriliyor. Boyu 6 metreye ulaşan kasırga dalgaları da sahil kesüniııdeki binaları tahrıp ettiler. Hafta basında Karayipler yöresinden yola çıkan Hugo kasırgası, Guadelupe, Virgin Adaları ve Porto Rico'da hasar vere vere ABD'ye doğm ilerlemiş, bu arada 25 can almış, 50 bin kişiyi de evsiz bırakmıştı. Öte yandan kasırganın yıkıp geçtiği yerlerde başgösteren anarşik ortama karşı, yöreye ABD askeri birlikleri sevk edildi. Hıi|t askeri Virjın Adalan'nda kasırga sonrası anarşı ve yağmayı öntemek için sevkedılen askerler St.Croix Havaalanı'na ınerken, M60 makineli tüfek ve gece operasyonu malzemeleri taşıyan askerler Hugo'nun yarattığı kargaşayı önlemeye çalışacakjar. (Fotoğraf Reuter) Hugo Kasırgası saatte 217 km hızla ABD'nin Güney Carolina kıyılarına çarptı Tîtreyen Göl ölmeyecek • ANTALYA (AA) Antalya'nm en önemli turizm merkezlerinden biri olan Tîtreyen Göt'ün bataklığa dönüşmesini onlemek amacıyla Turizm Bakanlığı tarafından bir proje başlatıldı. Turizm Bakanlığı Basın Muşavırliği'nden yapılan açıklamada, Side'deki Titreyen Gol'ün imar HURRICRNE HU6Q uyguîama planlanna göre turizm yatırımlarına açıldığı u.p. 2i. ımt belirtilerek, bu plan 2031 WT gereğince bakanlık tarafından golun düzenlenmesi çalışmalannın Uzaydan HugoNOAA11 uydusu tarafından 21 eylCılgCınüsaati5.31'deçekilenbufotoğrai,ASDklyılannayaKiaşmakta gerçekleştirildıği bildirildi. Çevre korumada Kınvanı bırak yetkiye bak' İZMİR (Cumhuriyet Ege Burosu) Başbakanlık Çevre Genel Mudurluğu'nün müsteşarhğa dönuşturülmesi ve bir "devlet çevre teşkilatı" kurulmasına yönelik çalışmalar, çeşitli değerlendirmelere yol açtı. Çevre Genel Müdürü Zeynep Arat geçici olarak taşra örgütleri kurulabileceğini söylerken, Dokuz Eylül Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölum Baskanı Prof. Dr. Orhan Uslu "Taşra teşkilatı olmadan olmaz. Aynca genel mudüriügün müsteşarhğa dönuşturülmesi de çözüm degil; biz çevre bakanlığı kunılmasından yanayız" dedi. Eski çev re musteşarı Refet Erim ise "Kuruluşun unvanının genel mudurluk ya da muşteşarlık olması önemli degil. Önemli olan yetkiler ve işlev. Aslolan yetkilikrin arttınlması" değerlendirmesini yaptı. 1978 yılında Başbakanlığa bağlı Çevre Musteşarhğı kurulmuş,bu müsteşarlık daha sonra genel müdürluğe dönüşturulmuştü.Bugünlerde yeniden genel mü Devlet çevre teşkilaiı kurulması ve biçimi konusundaki tartışmalarsürüyor. Prof. Orhan Uslu, "Kuruluşun unvanı önemsiz, asılsorun yetkiler ve işlevin arttınlması" dedi. düılüğun müsteşarhğa dönüştürülmesi ve Merkez Çevre Kurulu ile geçici taşra teşkilatı kurulmasını öngören yeni bir yapılaşma modeli uzerinde çalışılmaya başlandı. Dokuz Eylül Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Orhan Uslu, genel mudurlüğun yeniden müsteşarhğa dönüşturulmesinin çözüm olmadığım savunarak şunları söyledi: "Çevre teşkilatının etkisiz oldugu ortada. Musteşarlıga dönüşturülmesi de çözum degil. Taşra teşkilatı olması lazım. DPT, taşra teşkilatı kurulmasına tasarnıf gerekçesiyle hep karşı çıktı. Yeni bir teşkilat kurulması yerine mevcut teşkilatla idare edilsin, valilikkre, sağlık mudurlüklerine görev verilsin gonışu hâkim oldu. Oysa sağlıkla çevre farklı. Dunyada bu iş saghkla başlamış, sonra ayn çevre örgutkri kurulmuş. Dunyada bu işi sadcce sağlık örgütleri ile götürmenin olanaksız olduğu göruldü. Bizim goruşumuz taşra teşkilatı olan etkin bir çevre bakanlığı kurulması." Çevre Genel Müdürü Zeynep Arat ise taşra teşkilatını ancak geçici, özel durumlarda düşündüklerini vurgulayarak bu konudaki görüşlerini şoyle özetledi: "Bir bolgede özel bir durum olduğunda bir taşra teşkilatı kurup olaya el koyarak, sonradan hemen çekilmeyi duşünuyonu. Sürekli bir taşra teşkilati knralmasına karşıyun. Sağlık Bakanlıgı'nın taşra teşkilatı var. Sağlık ve Tanm bakanlıklannın taşra teşkilatı güçlendirilmeli ve onlan kullanmalıyız. Yoksa bu butceyle sürekli bir taşra teşkilatı kunılması ise yaramaz." Eski Çevre Musteşarı Refet Erim de "unvanın müsteşarlık ya da genel müdürlük olmasımn" önemli olmadığım, "işlev ve yetkilerin" önemli olduğunu söyledi. Erim sözlerini şöyle sürdürdü: "DSİ de genel müdürlük, anıa öyle yetkileri var ki... Geçmişte çevre müsteşaıiığının yetkileri son derece sınırlıydı, genel mıidürlük olunca da fazla bir degişmeolmadı. Bilgi birikitninin gelişmesi sağlanmadı. Her gelen yöneüm onceki birikimleri siler süpürür. Taşra orgutü konusu da çok önemli degil. Planlamanın da taşra örgutü yok. Teşhisi doğru koymak lazım. Adımız müsteşarlık olsun, taşra teşkilaümız olsun gibi receteler geçerli olamaz. Aslolan gerekli yetkilerin verilmesi. Çevre bakanlığı kurulması konusuna gelince, mumkun olmayanı zorlamanın anlaraı yok. Eğer bakanlık oluşturup diğer bakanlıklardaki ilgili birimleri topariamaya calışırsanız direnmeyle karşılaşırsınız." Kasırga uzmanlan, kuzeye doğru yönelen Hugo kasırgasının denizden karaya çıkınca hızını bir ölçude kaybettiğini, ancak hâlâ saatte 119 km. hızla Kuzey Carolina, Virginia, Pennsylvania ve New York yönüne ilerlediğini söy olan Hugo kasırgasını "uzay bakışıyla" göstenyor. 4şıddetınde olduğu belırtılen kasırganın merkez noktası 'töz" gıbı görunüyor Girdap yaparak dönen kasırganın kanatları, şiddetj azalarak geniş bir kesimi etkısi attına alıyor. (Fotoğraf: Reuter) lüyorlar. Kardelen yağması önlenecek mi? soğanı satın almayacaklar. Böylece aşın söDoğadan aşırı söküm nedeniyle soyu tükenen kardelen küm önlenmiş olacak" dedi. (galanthus) çiçeğinin Washington Anlaşması 'na dahil Kardelen belgeseli kasımda edilmesi için çalışmalar sürüyor. Bu gerçekleşirse AT ülkeleri yayına giriyor 8 milyon adetten fazla kardelen soğanı satın alamayacak. Tünel yann kapah • İSTANBUL (AA). Tünel, genel bakım dolayısıyla 24 eylül pazar gunü çalışmayacak. Istanbul Buyukşehir Belediye Başkanhğı'ndan yapılan açıklamaya göre, tunel, pazartesi sabahından itibaren normal seferlerini sürdurecek. BÜLENT ECEVtT ANTALYA Doğadan aşın söküm nedeniyle tukenmekle karşı karşıya kalan ve sökumü sınırlandınlan kardelen (galanthus) çiçeği ile doğadan sökümu tamamen yasak olan güzçiçeği (sternbergia); nesli tehlike altmda olan, doğal bitki ve hayvanların uluslararası ticaretini kontrol altına alan \Vashington Anlaşması'na dahil ediliyor. Tarım, Orman ve Köyişleri Bakanlığı'nın önceki gün Resmi Gazete"de yayımlanan teblığine göre kardelenin dogadan sökülebilecek miktan 8 milyon adetle sınırlandırıldı. Gazi Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi öğretim Üyesi Prof. Dr. Tuna Ekim tarafından kardelenin de Washington Antlaş Iskenderun Havaalanı için yer lcU UŞIIlİlSl ISKENDERUN (Cumburiyet) Adana bağlantılı olarak 1950'li yılların sonuna kadar sivil havacıhk hizmeti veren Iskenderun Havaalanı'nın yeniden açılması çevrecilerle Hatay Valiliği'ni karşı karşıya getirdi. Çevre korumacılarca mevcut yerin çevresinde yoğun yapılaşma gerekçe gösterilerek yeni bir yer bulunması öngörülürken, Hatay Valiliği havaalanımn başka bir yere kurulmasının eldeki tesisin değerlendirilmesinin yanı sıra havaalanımn hiç kurulmaması anlamını tasıyacağıru savundu. Çevresındekı yogun yapılaşma nedeniyle tskenderun havaalanımn yeniden sivil havacıhğa açılmasının uygun olmadığım savunan tskenderun Çevre Koruma Derneğı Başkanı Cemil AlUy, Çevre Genel Müdürlüğü'ne, "çevresel etki degerlendirmesinin" yapılması için başvurduklanm açıkladı. Havaalanımn askeri statüdeyken 400 metre guvenlik alanında yasağa karşın yapılaşmanın engellenemediğini anımsatan Altay, "Uluslararası uçuş kriterlerine daha uygun bir yer bulunabilecegi inancındayız. Havaalamna karşı değiliz, ancak yer seçimi konusunda tereddutlerimiz var" diye konuştu. Hatay Valisi Hanefl Demirkol ise alan çevresinde yeni yapılaşmaya izin verilmeyeceğini söyledi. ması'na dahil edilmesi önerisi üzerine, geçen yıl Türkiye'ye araştırmak için gelen bilim adamlan da raporlarını tamamladılar. Raporlarında Türkiye'de birçok fırmanın kardelen üretimi yaptıklannı, ancak bunun "üretme" degil, sadece "büyütme" olduğunu bildirdiler. kardelenin de daha önceden listeye alınan ve anayurdu Turkiye olan cyglamen çiçeği gibi "Ülkenin belirleyeceği miktarda ticareti yapılabilir" sınıfı listesine alınmasıru önerdiler. Ekim ayında yapılacak toplantı ile de kardelen çiçeği, güzçiçeği ile birlikte anlaşma listesine dahil edilecek. Prof. Dr. Tuna Ekim, kardelenin listeye dahil edilmesiyle doğadan sökümün duracağım bildirdi ve "Söküm yapılsa bile anlaşmaya imza atan AT ülkeleri, Turkiye'niıı bildirdigi 8 milyon adetten fazla kardelen TRT tarafından hazırlanan ye 4 bölümde yayımlanacak olan 'Kardelen' belgesetinin çekimleri tamamlandı. Yapımcı Doğaa TUregün tarafından hazırlanan belgeselin montaj işlemleri devam ederken, kasım ayı başlannda yayımlanacağı öğrenildi. Aynca belgesel sonunda bilim adamlan, üreticiîhracatçı ve basın mensuplarının kaülacağı bir panel duzenlenip "Çiçek Soğancüığı Yağması" konusu tartışılacak. ğam, nergis, glayör, kuzukufaığı, cyglamen, eranthis. anemone ve galanthus çiçekleri de "thracat amacıyla doğadan sökümü kontenjanla veya beürii bir kayıüa sımrtandınlan yabani çiçek soğanlan" sınıfında belirtiliyor. Aynca yıllık söküm miktarları da açıklanıyor. Buna göre kardelen 8 milyon adetle sınırlandınhrken, diğer türlere de şu korttenjanlar konuldu: Cyglamen 1^ milyon, anemone 10 milyon, eranthis 10 milyon, göl soğanı 5 milyon, nergis turleri 500 bin adet. Ogonyok'tan konuk geliyor • ANKARA (AA) Moskova'da yayımlanan ve SSCB Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov'un "glasnost" ve "perestroyka" politikalarını destekleyen "Ogonyok" Dergisi'nin genel yayın yönetmeni ve Yüksek Sovyet Üyesi Vitali Korotiç Ekin Bilar fırmasının çağrıhsı olarak Türkiye'ye geliyor. Ekin Bilar Yönetim Kurulu Uyesi Haluk Gerger, 4 ekimde Türkiye'ye gelecek olan Korotiç'in, perestroyka hakkında konferanslar vereceğini ve bazı milletvekilleriyle temasiarda bulunacağını bildirdi. Gerger, SSCB'den resmi sıfatı olan bir kişinin ilk kez, resmi olmayan bir davetle Turkiye'ye geldiğini ifade ederek, Korotiç'in Türkiye'de bir hafta kalacağını belirtti. "thracat amacıyla doğadan sökümü yasak olan yabani çiçek soğanlan" sınıfında ise 11 tür bulunuyor. Sökümu tamamen yasaklanan bu türler arasında güz çiçeği, ağlayangelin, kum zambaklan, yabani Resmi Gazete'de yayımlanan ve yürür zambaklar, sümbül, çiğdem ve lale gibi çilüğe giren tebliğe göre turnagagası, akyıl çekler yer aldı. Gazi Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi dız, arapsümbülü turleri ile akzambak çiçekleri "thracat amacıyla doğadan sökü öğretim Uyesi Prof. Dr. Tuna Ekim, bamu kontenjana bağlı olmayan yabanci ve kanlığm son tebliğinin çiçek soğanı yağmakültür çiçek soğanlan" sınıfında yer alıyor. lanmasını önlemeye çalışma bakımından Aabadem, adasoğanı, yılanyastığı, göl so iyi bir gelişme olduğunu belirtti. 'Yasak Oyunlar'ın kesilmesi J TRT'ye bir dava daha "Yasak Oyunlar" fllminin kesilmesiyle ilgili olarak açılan davaların sayısı 3'e yükseldi. Son olarak Avukat Ali Turgan kendi adına, Avukat Rahsar Erten de 9 kişi adına iki ayn dava açtılar. Avukat Ali Turgan, açtıkları davalar konusunda "Bizim için önemli olan, film kesildiği için herhangi bir kişinin cezalandınlması değildir. O, TRT'nin kendi sorunudur. Ben bir yurttaş olarak, bir devlet kurumu olup kamu hizmeti gören TRT'de olayın tamamen keyfi gelişmesinden üzıintü ve acı duyuyor, bunun tazmin edilmesi talebinde bulunuyorum" dedi. Turgan, filmin kesildiği 18 temmuz tarihinde harekete gectiğini, TRT Genel Mudurlüğü'ne bir dilekçe ile başvurarak tazminat istemınde bulunduğunu, aynı istemde bulunan diğer davacılarla kendisine, Genel Mudurlüğun 10 Ağustos 1989 tarihinde bir cevap göndererek "manevi tazminat odenmesini gerektiren herhangi bir husus bulunmadıgım" bildirdiğıni söyledi. leceği TRT Program Dergisi'nde ve dolayısıyla basında bildirilmiş olan filmin keyfi olarak kesilmesi, kamu hizmeti gorulürken, idarenin hukuka aykın bir eylemle bu hizmetten yararlanma hakkı olan yurttaşı zarara uğratmaa demektir. Bu zarann giderilmesini istemek de hukuk kuralıdır" dedi. "Yasak Oyunlar" fılminin "izley icilerden gelen tepkiler üzerin e " Televizyon Daire Başkan Yardıması Önder Uhıy'uı talimatı üzerine kesilmesi kamuoyunda tepki ile karşılamnış, TRT Genel Mudurluğü de bir idari soruşturma açmıştı. Henuz sonuçlanmayan bu idari soruşturmayı, 18 eylül günü Ankara Basın Savcılığı'nın önder Ulay hakkında "görevini kötüye kullandığı" savıyla Ankara Asliye Ceza Mahkemesı'nde bir yıldan üç yıla kadar hapis istemiyle açtığı dava izledi. Aynı gun, Ankara DGM Savcüığı da "Yasak Oyunlar" filmi hakkında TCK'nın 163. maddesinde tanımı yapılan laikliğe aykınlık unsurlannı içerip içermediğini belirlemek amacıyla bir sonışturma başlatu. Böylelikle "Yasak Oyunlar" filmi 3 dava ve 2 soruşturmanın konusu oldu. A n t İ l f n P ü İ Q ' s r a i l ' ı n >Ş«al altında tuttuğu Batı yakasında yan ı l l l l V p d l l O p ı | a n arkeoioıik bir araştırmada seramıkten yapılmış antık bir penis bulundu. Ebal dağı civannda eski bir Israil yerleşım bölgesı olan Samana'da bulunan penısin IÛ 13. yüzyıla aıt olduğu sanılıyor. Israıllı arkeologlar bulunan penısin, Yahudılerdekı sünnet geleneğının en eski kanıtı olduğunu öne süruyorlar. Antik penıs halen Hayfa Üniversitesi arkeoloji koleksıyonunda sergılenıyor, (Fotoğraf Reuter) Kültür Servisi "Yasak Oyunlar" Fllminin kesilmesiyle ilgili olarak açılan soruşturmalara davalar ekleniyor. Son olarak 10 "yurttaş", TRT aleyhine, tam yargı davası niteliğinde, 2 milyon 1 liralık manevi tazminat davası açtı. 18 Temmuz 1989, TVl'de 'TV'de Sinema" kuşağında gös•terime giren, ancak yayını tamamlanmadan ve herhangi bir açıklama yapılmadan kesilen "Yasak Oyunlar Les Jeux Interdits" adlı filmle ilgili olarak Ali Turgan, Gungor Dilmen, Turkan Saylan, Cengiz Bektaş, A.Turan Cen, Canan Ozsu, Ramazan Paydaş, Özden Murtezaoğlu, Fusun Erten ve Şehrazat Çakıroğlu iki ayn dava açtılar. Av. Ali Turgan kendi adına dava açarken, diğer davacılan Av. Ruhsar Erten temsil ediyor. "Yasak oyunlar" fılminin kesilmesiyle ilgili açılan dava sayısı bu iki davayla birlikte 3'e çıkmış bulunuyor. Aynı konuyla ilgili iki de soruşturma yapılıyor. Altın Akdeniz Ödülü • İSTANBUL (İÜHA) Merkezi Roma'da bulunan Fondazione Di Paola Vakfı tarafından Akdeniz'e kıyısı bulunan ulkelerinkültür sanat ve bilim konulannda sivrilmiş kişilere verdiği uluslararası "Altın Akdeniz Odulu" bu yıl İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cem'i Demiroğlu ile Prof. Cevat Erder ve Turizm Müşaviri Prof. Muhittin Yılmaz'a verildi. Uluslararası Altın Akdeniz Ödulu, kültür sanat ve bilim alanında yaptığı çalışmalar ve yapıtlarla sivrilmiş bilim adamlan ve yöneticilere veriliyor. Ali Turgan, "Isterse iki dakikası kesilnüş olsun. Ön denetimden ve TRT Vasası'mn 31. maddesine gore kurulmuş bulunan Yayın Denetleme Kurulu'nca son denetimden geçerek gösteri