28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
22 TEMMUZ 1989 KÜLTÜRYAŞAM CUMHURİYET/5 Sansürsüz Atatürk filmi Geçen yıl düzenlenen Atatürk Filmi Paneli'nin ardmdan yönetmen Metin Erksan "Atatürk Filmi" adlı bir kitap yayımladı. Erksan, "Böyle bir fılm yapüacaksa, durağan bir olgu haline gelmiş olan Atatürk ilkelerinin devingen bir niteliğe dönüşmesi için yapılmalıdır" diyor. MÜRŞİT BALABANLILAR Kultur ve Turizm Bakanhğı, 3 Kasım 1988 tarihinde bir "Atatürk Filmi Paneli" düzenledi. Cumhurbaşkanı Kenan Evren'ın izleyici olarak katıldığı panelın yöneticıliğıni o zamankı Kultur ve Turizm Bakanı Tınaz Titiı yaptı. Panele konuşmacı olarak Kultur ve Turizm Bakanlığı Müsteşan Ertan Cireli, Dil ve Tarih Yuksek Kurulu Başkanı Suat tlhan, Mimar Sinan Universıtesi Rektör Yardımcısı Sami Şekeroghı, yazar Refik Erdnran, yönetmen Metin Erksan, gazetemız sınetna yazan Atillâ Dorsay ve TRT TV Dairesi Başkanı Serpil Akıllıoglu katıldılar. Çeşitli göruşlerin ileri surulduğu panelde, >onetmen Metin Erksan, "Atatürk filmine neden gereksınme yok" ve "Aıatürk filmi neden yapılmasın" soruları doğrultusunda göruşlerini özetledi. Metin Erksan daha sonra "Ataturk filmi" uzerıne aynı adı taşıyan bir kitap yayımladı. Erksan, Atatürk filmi ustune göruşlerini büdirmek amacıyla böyle bir kitap yayımladığını belirtiyor. Erksan'la TRT Istanbul Televizyonu'ndaki odasmda kitabı üstüne konuştuk. Sayın Erksan, siz Atatürk Filmi Paneli'nde, "Milyonlarca insanın değişik ve özgun bir Ataturk hayali, sevgisi ve düşuncesini bir Atatürk filmi içine sığdırmak, ancak bir mucizeye inanmakla eşdeğerlidir" diyerek, filmin yapümasına karşı çıkmışERKSAN Atatürk fılrru, namuslu ve gerçek Ataturkçuler ile gardrop Ataturkçülerinin ve saptıncılann bir yol ayrımı olacaktır. Ataturk fılmi buyuk bir sinemasal bınkim ıster. Türk sinemasının 80 yıllık birikimi var, çok değerli ürunler de vermiştir. Aynca Turk sinemasında son derece yetkin sinemacılar vardır. Fakat Türk sinemasının bu birikimi Ataturk fılmi için yeterli değil. Kaldı ki bu film buyuk bir tekntk istıyor. Şimdi, bu teknoloji Amerikalılarda var. Ben, bu filmi Amerıkan sıneması yapsın diyorum. Bunu derken de bazı esaslan behrtmeliyim: Bir kere eldeki belgeler, Ataturk'un söyledikleri, yazdıkları toplanacak. Ataturk uzerine yazılan, bilimsel nitelikteki yazı ve yapıtlar toplanacak, üzerinde duşünülecek ve kronoloji oluşturulacak ve bu malzeme Amerikan senaryocunun eline verilecek. Amerikan sinemacı oradan neyi çıkaracak ki? Orada olanı çıkaracak. Hem de nesnel bir biçimde çıkaıacak. Amacını saptadığımız Atatürk filmini yapmak için Amerikan sinemasının birıkiminden yararlanmak gerekbdir. Ayrıca böyle bir film para kazanmak amacına da yonelik olmalı. Tıcarı bir film olmalı. Çunku ancak para kazanmak için yapılan fılnıler dunyanın profesyonel sinemalarında ilgi göruyor ve gösteriliyor. Bu, pazarlama sorununu da çözer. Öteki turlu yapılan bir filmi ancak kuluplerde gösterirsinız. O da sımrlı bir etki yaratır. Ataturk filmi boyle olmamalı. Böyle bir nim için en biivıik engel sanınm sansiir, ne dersiniz? ERKSAN Devletin yapacağı bir Atatürk filmi, devletin hoşgörusüne sığınılarak yapılamaz. Bakın Ataturk Buyuk Nutuk'ta ne diyor: "Hoşgörü ve acıma dılenmek iie ulus işleri, devlet işlen yürutulemez. Ulusun ve devletin onuru ve bağımsızhğı sağlanamaz. Hoşgöru ve acıma dilenmek gibi bir ılke yoktur. Turk ulusu ve Turkıye'nin gelecekteki çocukları bunu bir an bile unutmamalıdırlar." Bunlar zaten sansüre karşı sözler değıl mı? Hem devlet bir film yapacak hem de kendi sansur kurallarını bu fılme uygulayacak, olmaz böyle şey. Devlet ve politik yetke Ataturk fılmini gerçekleştirmek için ancak ve yalnız para verebilir. Bu para da devletin ve polıtık yetkenin hiçbir aşamada seçnıe yetkisini kullanmadan, tarafsız uzmanlann, gerçek Ataturkçülerin uygun göreceklerı akla, bılgıye, yeteneğe, becenye, namusa, yaratmaya, uzmanlığa verilmelidır Yönetmen konusunda dıişunmüşsunuzdur. Siz kimin yönelmesini isterdiniz? ERKSAN Bana sorarsanız Martın Scorsese diyorum. Atatürk'u de çok deşifre olmamış bir "yuz"un oynaması lazım diye düşünüyorum. Butun bunlardan ote, demin de belırttiğim gıbi, filmin dunyaya ulaşması lazım. Turkıye krıtik günler geçiriyor. Katılacağı dunyayı seçmeye çalışıyor. Oysa Ataturk bunun kara rını vermiş zaten. Fılm böyle biı misyonu da tasımalı. Yönetmen Metin Erksan, 'Atatürk fılmi' üstüne bir kitap yayımladı HAYVANLAR LSMAIL GÜLGEÇ KİM KİME DUM DUMA BEMç AK olıf>, ; ozennde bir kocjıt parçası fekrar denıe hanı esk Jıbı ne dersm P Yeniden yapıİMMa Türk sınemasında 'Susuz Yaz", "Suçlular Aramızda ", "Sevmek Zamanı", 'Ûlmeyen Ask" "Kuyu" gıbi yapıtlara ımzasını atmış olan Metin Erksan, Atatürk üzerıne çevrılecek bir filmin Anadolu Ihtılali üzennde yenıden duşünmeyı sağlaması gerektığı kanısında Erksan, böyle bir filmin bugünlerın moda deyışıyle "yenıden yapılanma"yı getıreceğı göruşünde (Fotoğraf Yıldız Üçok) önız. Kitabınızda ise boyle bir filroin nasıl vapılması konusundaki göruşlerinizi açıkhyorsunuz. Bu konuyu biraz açar ımsınız? ERKSAN Evet, ben panelde bu filmin neden dolayı yapılamaz olduğu üzerinde durdum. Yanı böyle bir fılme gerek var mı, yok mu meselesı üzennde durdum. Eğer bu film yapüacaksa, meseleyi tek bir noktada yoğunlaştırıyorum: Ataturk fılmi, Ataturk'un devrımcı ve çağdaş bir duşünceyle kurduğu Türkıye Cumhuriyeti'nde, durağan bir olgu haline gelmiş olan Ataturk ilkelerinin, devingen bir niteliğe dönüşmesi için yapılmalıdır. Bir film bunu nasıl yapar? ERKSAN Ataturk ilkelerı, Atatür devriınlerı bilimsel kitaplarda yazıhyor ama, ıstenen boyutta etkili olamıyor. Bu etkiyı sinema yapar. Ataturk filmının asıl işlevi Atatürk ihtilali uzerinde yeniden duşünmeyi sağlamak olması lazım. Ataturk'ü yaşamı ile, düşünceleri ile gündeme getirecek olan bu filmin bizzat kendisi bir reform olmalı. Böyle bir film bugunlerin moda deyişiyleyeniden yapılanmayı getirir. Bu da durağan bir hale gelmiş olan loplumun devingen hale gelmesı demek. Daha doğrusu filmin buna neden olması gerek. Ataturk devrimlcrini ııesnel olarak kavramak, yan&ıtmak epey guç iş olmalı, ortada ideolojik bir sonın var. PİKNİK PİYALE MADRA ICONUŞMA. SONRA 6ENIM D BU c 'Mama'lı yaz geceleri 17 Uluslararası Istanbul Festıvalı'nde büyük ılgı gören "Mama I Want to Sıng" adlı müzıkalın yıldızı Denıs Troy Korukent Caz Bar'da söylemeye başladı Caz Bar'da bir ay sahneye çıkacak olan Denıs Troy a Türk müzısyenler dönuşumlü olarak eslık edecek. Müzığe kılısede baslayan ve sesının "Tanrının bir armağanı" olduğunu söyieyen Denıs Troy, Istanbul'dakı yaz gecelennden sonra topluluğuyla bırlıkte Yugoslavya'da ve Venedıkte sahnetenecek bir müzıkalde oynayacak (Fotoğraf Lale Filoğlu) HIZLI GAZETECİ ISECDET 'İllE QB ATtCAM KENOtMİ" DlYO .SONUNPA PA/ANAMAP/A1 1 " JLAN ATlCAK; OA JZüÎF'YA İE]±SSi*JÇIKMtŞ OTBLM Ti OLAVl AhilATMlS MNCHM ? ÇİZGtlİK KÂMİLMASARACl 3. ULUSLARARASI İZMİR FESTİVALİ'NİN ARDINDAN Hep birlikte daha iyiye doğru Bu yılki festivalde 11 konser ve gosteriyi yaklaşık 45 bin kişi izledi. Büyük Tiyatro'daki 3 konser şenliğin doruklarıydı. Efes'te sunulan "Requiem" ise festivalın en önemli olaytydı. Kultürpark Açıkhava Tiyatrosu ıse yine en çok tepkı doğuran mekândı. ÜNER BİRKAN tZMİR Üçuncu Uluslararası Izmir Festivalı, 7 temmuz gunu sona erdi. 10 haziranda baslayan bu gösteriler demetı, bir aya yakın süreye yayılan 11 sanat etkinliğıyle, tzmir'in ve Efes'ın sıcak yaz gecelerine evrensel sanatın coşkusunu, renklılığini, dostluk ve sevgi havasını getirdi. Bizım değerlendirmelerimize ve gözlemlerimize göre, festıval etkınlıklerinin sayısal ozelliklerı şunlardı: Programda 13 konser ve gosten yer almıştı, bunlardan yalruzca ll'ı gerçekleştinldı; 27 haziran gunü için programlanan Moskova Virtuozlan konseriyle, 11 temmuz gunu festivalın son gösterisi olarak dinlemeye hazırlandığımız Sarah Vaughan konseri iptal edildi. 11 etkinlığiıı, türler arasında dağılımı şoyle oldu: 4 orkestra konseri, 1 resital, 1 koro konseri, 2 hafif muzik konseri, 1 opera, 1 klasik dans gösterisi, 1 flamenko gösterisi. Festıvale bu sanat dallanndan yaklaşık 800 kadar sanatçı katıldı. Etkınliklerden 5'ı Kultürpark Açık Hava Tiyatrosu'nda, 4'u EfesBuyuk Tıyatro'da, 2'si EfesCelsus Kitaplığı'nda yer aldı. Festival izleyicilerinin toplam sayısı, yaklaşık 45 bin kadardı. Festivalin genel değerlendirmesi soz konusu olduğunda, aşağıdaki noktalar özellikle goze carpıyordu: İzmir Uluslararası Festivali, bu yıl da, çoğunlukla ve ağırlıkla, Istanbul Festıvali'nin uzantısı niteliğındeydi. Açılış konseri, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Konseri ve tstanbul Devlet Operasrrun Carmen temsili dışında kalan 8 konser ve gösteri, Istanbul'dakı "agabey" festivali bırlikte duzenlendi. Izmir Festıvali'nın Istanbul Festivali ile aynı gunlerde programlanması pratik açıdan zorunluydu, ama yörenin iklim koşullanna da aykın duşen bu durum, İzmir Festivali'ne ayrı bir kişilik, ozellik ve renk kazandırma açısından sınırlayıcı olma özellığıni bu yıl da sürdurdu. Festival için yeni yeni mekânlar arayıp bulma çabasında İzmir Kultur, Sanat ve Eğitim Vakfı (IKSEV) yonetimi bu yıl da pek ileri adım atamadı. Bir resitalin ve bir koro konserinın duzenlendiğı EfesCelsus Kıtaplığı denemesı başarılı oldu Gelecek yıllarda bu mekârun, daha yoğun ve etkılı bir lanıtımla, daha da nitelikh konser ve resitaller için başanyla kullanılabileceği anlaşıldı. Efes'in Buyuk Tiyatrosu bu yıl da en büyük gösterilenn etkili ortamı, festıvalin değişmez odağıydı. Oradaki konser ve gosterilere çoğunlukla, yakın yörelerdekı turist gruplarımn geldıkleri göruldu. Festivalın turizmle ve tanıtma ile ılgılı, onemlı bir ozelliğıydı bu. Kultürpark ıse, Izmir Buyükşehir Belediyesı'nin bir an önce ele alması gereken bir yığın düzensizliğın sergilendıği yerdi. "Küllur"un parkı ile kendisi arasındakı acıklı ayrılık, uçuncu festivalin de en çok gürültulu ve tepki yaratan konusuydu. Katılan binlerce Izmırlıye rahatsızlık verdi. d KU5URA ({ Ç.Akl/vAAVI/0 AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GOKHAS GlRSES Buyuk Tiyatro'daki uç konser, yonetmenlerı ve solistleriyle, festivalin en ust noktalarını oluşturdıı: Gurer Aykal ile GüherSuher Pekinel Cumhurbaşkanlığı; Erich Bergel ile Viyana Muzik Dostları Korosu İstanbul; Elşad Bagirov ile piyanist Dimitri Alekseev SSCB RadyoTV orkestraları ile buyuk başanlar elde ettiler. Efes'ın (çok daha iyi tanıtılması, değerlendirılmesı gerektiğine inandığımız) buyulu ortamında Verdi'nın "Requiem'inın, bu dev eserin sunulmuş olması, bizce festnalın en önemli olayı idi. Festivale bir "gişe başansı" kazandırmak uzere, bu yıl da katılması sağlanan populer şarkıcı Joan Baez, Efes'e gene yuksek sayıda dınleyıcı topladı. Bu tur konserlerin her yıl duşunulmesı gerektığini de ortaya çıkarmış oldu. Kulturpark'ta ızlediğimız Moskova Klasik Balesı temsili ile Crislina Hoyos flamenko grubu gösterisi, butun olumsuz kosullara karşın buyuk ılgi gordu. Her ikı gosterinin nitelikçe ustun yanları, dans sanatına ılerıdekı yıllarda da belırlı bir ağırlığın verilmesı gereklilığıni duşuııdurdu. Başardıkları, başaramadıklarıyla Uçuncu Izmir Festivali, anılarda değişik izler ve tatlar bırakarak gende kaldı. Ekstkliklerim, bellı başlı aksdina noktalarını go/ onune alarak, daha lyilerını hazırUFestivalin ilk gözdesi Joan Baez geçen yı! olduğu gıbi bu yıl da Efes Antık Tıyatro'ya genış btr dınleyıcı kitlesı mak yalnız "ilgililere" değıl, hetopladı Kultürpark ta flamenko topluluğuyla bırlıkte gösteri sunan Crıstına Hoyos (sağda) butun olumsuz kosullara pımıze, sanata kucak açan butun Izmirlılere duşuyor. karşın büyük ılgı gördu GARFIELD JM DAVIS TARİHTE BIIGÜIN M< \rnz TEÇU t\ \ ) Y£ŞIL 22 Temmuz YANDAKt BBZELY£LE.RDSN SARı OLfi KAUTIM YASALARI.. 1822 'DE SU&ÛH^NLÛ BOTAHIKÇİ SRGGOR MENDEL,AVU£rugyA'DA DO6MUSTU D'N APAMl OLAM MENDBL, BRUNN'DEKi BAHÇESINDE 6IRİŞTI6I DENEMELERDE SOHÜÇLAfZA ULAÇAHAK KALITIM BULMüŞTV. KONUYA /L/fKlN OLASAK g(R KİTAP YA2MlÇ,SlT<IL£RıN MELEZLEÇr'ZlLMESlNl AHLATMlÇTI AMA N£ YAZIIC Kİ, AMCAH OLUtoUNDEN İ6 Y'L 3&J8A, 19OO £>£ KiTAgiNlN GBRÇ£K 0B££HI AMLASlCACAKTI.KALITIMSAL CZELLiKtEGlN PCLD€N DÖLE GENLER YOLUYLA AKTARlLMA&l, KıSA SuG£ SOA/8A ZCOLOJıPE DE UY&ULAA4A ALANI BULMCA/cr/.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear