28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURtYET/10 HAVA DURIMI A Y A A IVIeleorotof Genel Mudüriuju nden abnaı i A Marye g6ı«: yıriun kuzeyMı \msurtm parY çatçgkDutmu,Mtya,MamarfnnftOni. . A BaüKanılınzılelçAnadokrnunlgamtaftla V A 4 g f t p B fek, « 0 « ywter az D u M k ı v e « * geçK*. 8 unı K M SCMOJ& Tunı yurtö artac*. BÛZ BÛZY 6ta: Bat ytnMan Mf va sn ortmuvMf, t B fe**»fedk<f A A lodostm, dOftr dfloatariınfıte, y t t z w k v ı Y yetten 35, aıran zamaı 6 tajvKflrak a n Y 1021, aman aman 28 daru m* hob es»Bursa ÇaraMofe 8 3Z Duluöu ve açık geçea*. RüzgJr bat yMerden haffl. a a ara orta 8 Çorum A Oenid WurBC * da 2« km doi«ınâa oacak. VSn Gfltt'nde I » HABERLER TURKIYE'DE BUGUN 29° 15° DiyaftaJor 21° 13° Edme 30° 14° Erancan 2*" 12° Emjrum 24° 6° Eswşetw 23°11°Gaz)anBp 30° 16° uresun 28° 17° Gümuşlane 8 21» 11" HaMd/ı 29° 16° Isparta 24° 12° Isönbui 24° 12° tonır 27» 12° Kars 28° 13° Kastamonu Y 22°f1°fGyseri 23° 13° Kırtdarrti 22°12°Konya 22° 11° Kütahya 28° 15° Malatya 3l°W°Manisa 20° 12° ICMaraş 25° 13° M«n»n 22° 3°MuJla 24°12">Mus 31° 11° m& 23°14°(Mu 22° 10° Hfee 26° 12° Samsun 26°12°S«rt 21°13°Sinop 28°15°Sıvas 22° 5°lekWaJ 22° 12° Tratam 25"11°lunce* 21°10°Uşak 2S°14°Van 25° 12° Vtagat 28° 13° ZonguMak A A A A A Y B B B A Y Y Y Y A A A Y Y 28° 15° 28° 14° 29° 16° 28° 14° 28° 13° 24° 13° 22° 14° 22° 13° 24° 14° 31° 11° 22° 14° 22° 10° 2T°11° 22° Vf 27° 12° 26° 13° 24° 11° 25° 13° 23° 13° 29 MA YIS 1989 DLJNYADA BUGUN Amstertam Amman Atma Bafrlat Bndoıu eod A 21° A 32° A 25° A 31° A 25° A 28° A 24° A 23° BtrSn A 22° Bonn A 21° Bruusel B 26° Oenmn A 25° A 28° A 37° Odde A 38° CMayı A 24° Frankkırt A ?8° Snw 18° tMsmta Y 34° A Kahıre A 20° Kopenhag A 23° Kön A 28° Leftoşa Unngrad Londrı Madnd Mılano Monreal Y 23° A 19° Y 24° A 25° B 22° B 22° A 24° A 24° Y 16° A 22° 8 26» A 38° A 27° A 22° A 32° A 26° A 27° B 25° A 26° B 22° POLITIKA VE OTESI MFHMFn KFM4I Mostam Münh Oslo Paris Ah, Şu Komünistlik... Laponlarda Nöron mitolojisinde cehennem sıcak değil 30, 40 derece soğuktur. Bizde insanların cehennemde yanar, onlar da donar. Cennet ve cehennem kavramları kafada boyle karıştı mı, ötesi de karışır. Evren Paşa olsun, özal olsun, özgürlük ve demokrasi konuları açıldı mı komünist partisinin kurulmasından yana olduklarını söylerler. Komünistleri küçümserler, seçime girseler oy alamayacaklarını söylerler. Evren Paşa ve Özal, komünist partisinin kurulmasında sakınca olmadığını söylerler, ama bir türlü de kurulsun diye girişimde bulunmazlar. Oahası var, komünist parti kurulsun diyen Evren Paşa'ya da, Özal'a (paşa diyelim mi?) da savcı hiçbir şey yapmaz. Ama komünist partisi kurulsun diyen Haydar Kutlu da Nihat Sargın da bir buçuk yıldan beri hapiste yatarlar. Şusunu, busunu bırakın, bu iki adam ne dediler? Ellerini, kollarını sallayarak yurda girdiklerinde 'komünist partisi kurulabilir' dediler. Tıpkı Evren gibi, Özal gibi. Kimse Evren'e de, Özal'a da bir şey demedi, ikisini bir buçuk yıldır hapiste yatırıyorlar. Her duruşmaya çıkışlanrtda Kutlu ve Sargın'ın avukatları salıverilmelerini istiyorlar, her seferinde istem geri çevriliyor. Ne olacak? Komünist partisi kurulabilir diyenlerden biri bunu özgürce soyleyecek, öteki hapislerde yatacaktır. Sanırım çelişki buradadır. Her birinin cenneti de cehennemi de ayrı... Tek parti döneminde Nevzat Tandoğan diye ünlü bir vali vardı. Nereden bakarsanız bakın, Ankara ondan sorulurdu. Günun birinde bir bildiri yayımlanmış, küçük çapta bir komünistlik kımıldaması olmuştu. O dönemde komünistlik 'teksir makinelerinde' basılan bildiri demekti. Bu bildiriyi hükümet mi dağrtırdı, başkası mı, bilinmezdi. Bildiri ortaya çıktı mı komünistlik de çıkardı. Polis, hadi bakalım der, komünist toparlamaya başlardı. Kim fişli ise kim dosyalı ise toparlanırdı. "Efendim ben....." "Hadi bakalım içeri..." Toparlamalar başlamış, 'müteferrika' denilen gözaltılar ağzına değin dolmuştu. Bu toparlananlar arasında eski Keskin mebusu Rıza Bey'in oğlu Yusuf Rıza Silsüpür de vardı. Vali Nevzat, bunu duyunca Yusuf u karşısına çağırıyor. Her sanık savcılığa gitmeden Nevzat Bey'in karşısına çıkarılırdı (sonradan başka bir olay üstüne bunun hesabı sorulacaktı). Yusuf da karşısına çıkıyor. "Oğlum, sen komünist bildirileri dağıtryormuşsun?" "Hayır efendim, hiçbir ilgim yok." "Ama sana solcu diyorlar." "Evet, solcuyum." Bu yanıt üstüne Nevzat Bey koltuğunda kaykılıyor. "Bak Yusuf," diyor, "rahmetli baban arkadaşımdı. Onun hatırı vardır. Ben solculuk molculuk anlamam. Seni şimdi salıvereceğim, bir daha karşıma çıkarsan perişan ederim. Solculuğa gelince, ona da hiç kimseyi karıştırmayız. Memleket için gerekli ise şeflerimiz buyurur, onu da biz yaparız. Kimseyi de buna karıştırmayız." Biline ki bu, Vali Nevzat'tan bu yana böyledir. Solculuk da efendilerimizin tekelindedir. İsterlerse olur, istemezlerse olmaz. 1960'lardan sonra işçiler ve sendikacılar bir parti kurduğunda çok şaşırmışlardı. Elleşemiyorlardı, 1961 Anayasası engeldi. 141142 ışlemiyordu. Yaşanan olaylar ceza yasalarını aşmıstı. Ne yapsalar önü alınmıyordu. 1965 seçimleri Türkiye İşçi Partisi'nin katılımı ile oldu. Seçim sistemi 'milli bakiye'ye dayanıyordu. İşçiler 15 milletvekili çıkardılar. Bugün ne oluyor? Bugün gene yollar tıkalı. Elbet her şey efendilerin buyruğuna bağlı; isterlerse olacak, istemezlerse olmayacak... Bu ne biçim demokrasi?.. Prag Kya) Rorra Sot»a Şam Ttthm A âCık B OUi . G iunpsıı S SıS» t v Ijnus VSırşoıa Venatk Viyana Wasl»nolonA 24° Zünh A 25° BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Doğu Karadeniz kıyı bölgesinde yetişen uzun kuyruklu ve beyaz renkli koyun tUrü. 2/ Yumurtadan yeni çıkmış ve henüz ayaklan oluşmamış yavru kurbağa... Bir cetvel tttrü. 3/ Mikroskop camı... Gölgede kalan yan. 4/ Derli tophı, çolok çocnk örneklerinde olduğu gibi, anJatımı güçlendinnek icin sesçe benzer sözcüklerin üst üste kullarulmasına verilen ad. 5/ Japonya'da dinsel törenlerde okunan bir çeşit ilkel nesir. 6/ Umutsuzluktan doğan karamsarbk... Bir nota. 7/ Şikâr... "Türk Malı"nı simgeleyen harfler... Halk müziğine özgü telli bir çalgı. 8/ Johtnn Strauss'ın üç perdelik hafif operası. 9/ Üstünde kapak gibi tek bir kabuğu olan küçük yumuşakça. YUKARIDAN AŞAGlYA: 1/ Eski çağda Anadolu'nun güneydoğu kıyı bölgesine verilen ad. 2/ Pirinç ve sekerkanusından elde edilen bir tür rakı... Bulaşık yıkanan musluk teknesi. 3/ ttalya'da bir kent... Bir hayvan. 4/ Su... Ayakkabı boyama. 5/ Emir subayı... Büyükbaş hayvanlara verilen ortak ad. 6/ Yemek... Bir oyuncunun bir davranış ya da duyguyu yüz ve vücut devinimleriyle anlattığı komedi tflrü... Bir nota. 7/ Nisasta... Günes doğmadan önceki alaca karanlık. 8/ Iskambilde koz... Evin bölümü. 9/ Uzgü... Bir tuzla üriânttnün satıldığı bölgeler. MİG29New York Times'ta 6 ABD yalvardı Ankara reddetti' istedigini" yazdı. Sovyetler'in 1985'ten bu yana uçuşta bulunan MİG29 uçaklarını ABD'nin yakından inceleyemediği, sadece uydu fotoğraflanndan bilgı sahibi olduğu, ancak bir MİG25 uçağını 1976'da Japonlann Sovyetler'i altı hafta oyalanması sayesinde incelediği ve bu süre içinde uçağın tamamen parçalanıp yeniden takıldıktan sonra Moskova'ya geri verıldiği Havaalanı'na iniş öykusü özetlen biliniyor. dikten sonra siyasal sığınma isteİngilizier de reddedildi minde bulunduğu belirtildi. Gazete, " A B D Genelkurmay Gazete, ayrıca "Kuzey AtlanBaşkanı OramiraJ VVUliam J.Cro tik İttifakı'nın (NATO) bir üyesi we Jr'ın MİG29 uçağına (şöyte olan ve Amerika'dan 563 milyon ce bir yakından bakmak konusun dolar askeri ve ekonomik yardım da çok istekli olduğu) için, Türk alan Türkive, İngiltere'nin yapbğı Genelkurmay Başkanı Orgeneral benzeri bir ricayı da reddetti" diye Necip Torumtay'a lelefon ettigi yazdı. ni ve kendisinden (Batı Almanya'"Kıbns'a miidahalesinden dodan uçacak bir Amerikan ekibi layı ABD'nin koydugu silah amnin sadece üç saatlik incelemesi bargosunnn hâlâ acısını çeken" ne olanak sağlanmasını) Türkiye'nin, 197(yte ABD Kongresi'nin Yunanistan ile öngördüSovyet lideri Mihail Gorbaçov'un "uçagın geri verilmesine ilişkin özel ilgisinin bulunduğunun Ankara'ya iletildiğini" yazan gazete, Türklerin 36 saat içinde uçağı incelediklerini ve bu bilgileri Batıyla paylaşabileceklerinin sanıldığını, ancak Türkiye'nin Sovyet uçakları konusunda yeterince uzmanlığa sahip olmadığı için bu fırsattan tam anlamıyla yararlanılamadığını öne sürdü. ğü 7/10 oranındaki yardım dengesini değıştirmeye çalıştığını anımsatan yazar, " D ı ş ilişkiler komitesinde bu hafta yapılan bir oylamada bu bağlantımn ilk kez ortadan kaldınldığım, ancak ikinci oylamanın da gelecek hafta yapılacağım" yazdı. Gazete, VVashington'daki bir Türk sözcüsünün alınan bu ivedi karar hakkında, "Avrupa ve başka yerlerde gerilimin azaltılmaya çaiışıldığı bir sırada bu olayın uluslararası alanda dallanıp budaklanmaya yüz tutmasuu istemediklerini" söylediğini yazdı. Yapısında kullanüan bazı maddelerden dolayı radarlara yakalanma olasılığı az olan bu uçaktaki en son elektronik aygıtlann yanı sıra, en son raodel havadan havaya ateşlenen Sovyet füzelerinden en azından dört tane bulunduğu belirtildi. Gazete, "Dışişleri Bakanı Mesut Yümaz'ın, Türk askeri yelkilileri ile ortaklaşa bu ret Ijıranm aldıgım" VVashington'daki savunma kaynaklanna dayanarak öne sürdü. Haberde, "Türklerin hiçbir zaman dogradan dogruya (hayır) demedikleri ve daima (uçaklarımızın inişi için pist yeterince geniş değil) ya da (zaman çok kısa) gibi dolaylı bahanderle yanıt verdikleri, ancak bu olayda ilk kez, bem de bizzat Orgeneral Turumtay'dan açık secik (hayır) yanıtının gelmesinin Amerikan Genelkurmayını iyice şaşırttıgı" yazıldı. JVevv York Times Gazetesi, ABD Genelkurmay Başkanı'nın, Genelkurmay Başkanı Torumtay'a Mig 29'u inceleme konusunda telefonla ricada bulunmasınm fayda etmediğini, ret kararının Özal'dan çok Dışişleri Bakanı Yılmaz ve Orgeneral Torumtay tarafından ortaklaşa alındığını öne sürdü. Gazeteye göre Türkiye, İngiltere'nin uçağı inceleme önerisini de reddetti. NEW YORK (AA) Ne» York Times Gazetesi, Türkiye'ye kaçan Sovyet pilotunun getirdiği MÎG29 savaş uçağırun kendi uzmanlarınca ıncelenmesi konusunda ABD'nin adeta "yalvanrcasına yaptığı rica>i Türkiye'nin reddettiği ve Batının böylece önemli bir istihbarat olanağından yoksnn bırakıldığım" yazdı. Gazetenin VVashington'daki savunma yazarının haberinde, Sovyet pilotu Aleksandr Zuyev'in MİG29 savuş uçağı ile Trabzon Doktor eylemleri devam ediyor Beyaz gömlekler çıkıyor açıklanan eylem biçımlerine de bugün Ankara, tstanbul ve lzmirde devam edilecek. ATO Genel Sekreteri Dr. Ata Soyer, yanndan itibaren uygulamaya koyacaklan protesto biçimlerini şöyle açıkladı: • Tüm bastanelerde "hastalara yeterii süre aynlması.' • Yetkililerin 'oyalama' taktikleri sürdükçe, Ankara'daki tüm hastanelerde aynı gün topla nöbetler tutulmasında kararlıyız. • Mesleki statülerimizi korumak görevini yerine getirmeyen, aksine bizleri oyalamaktan başka bir şey «pmaran Sağlık Bakanlığı'na mesleğimizi icra ettiğimiz 'beyaz gömleklerimizi' bir biçimde sunacagız. Bu arada, hekimlere "3 nüshalı reçete zorunhduğu" getiren Maliye ve Gümrük Bakanlığı'run tebliğinin, hekimleri "vergi kaçakçısı" olarak göstermeye yönelik olduğu gerekçesiyle, bu uygulamanın kaldınlması yönünde girişimler yapılacağı öğrenildi. Söz konusu işlemın iptali yoluna gidileceği ve bakanlığın bu uygulamadan vazgeçmemesi durumunda da 1 haziranda tüm hekimlerin muayenehanelerinin "kepenklerini indirecefi bildirildi. Söz konusu tüm girişimlerin sonuç verici olmaması karşısında, hekim, diş hekimi, eczacı, veteriner hekim ve hemşirelerin 11 haziranda, Ankara'da "büyük beyaz raiting" yapmalan da planlandı. 60 YIL ÖNCE Cumhuriyet TürkYutıan MüzakeraU 29 MAYIS 1929 Yunanistan ile aramızdaki muallâk mes'elelerin halli için cereyan etmekte olan müzakeratın umumî ve katt bir itilâf ile neticelenntesi kuvvei karibeye gelmiş görünüyor. Müzakeratın son safhasına muhtelit komisyonun bitaraf azasının da müdahale etmiş olunduğu ve bu maksatla bitaraflann bir haftadan beri Ankaraya gelmiş olduklan malumdur. Bugiin öğrendiğimize göre, Yunan murahhasları son bir iki nokta üzerinde hükumetlerinden talimat istemisler ve şimdi Atinadan gelecek cevaba intizar etmekte bulunmuşlardır. Ankara Tabip Odası Temsilciler Meclisi, doktorlann mesleklerini icra ettikleri beyaz gömleklerini Sağlık Bakanlığı'na bırakmayı kararlaştırdı. Haber Merkezi Doktorlar, beyaz gömleklerini çıkarıyorlar. Ankara Tabip Odası Temsilciler Meclisi, "doktoıiann mesleklerini icra ettikleri beyaz gömleklerini Sağlık Bakanlığı'na bırakmayı" kararlaştırdı. " 3 nüshalı reçete" uygulamasıyla doktorlann vergi kaçakçısı olarak görüldiiğü belirtilerek, uygulamadan vazgeçilmemesi durumunda 1 haziranda muayenehanelerde "kepeıtk indirilmesi" durumuna gidileceği öğrenildi. Tüm girişimlerin sonuç verici olmaması karşısında da 11 haziranda bütün sağlık çalışanlarının katılacağı "bnyttk beyaz mitiog" düzenlenecek. Daha önce Iktisat vekiti tktisat Vekili Rahmi Bey esbabı sıhhiyesinden dolayı bugiin öğleyin istifa ederek, istifanamesini Başvekâlete göndermiş, ikide Vekâlete giderek veda etmiştir. tstifası Başvekâletçe kabul olunmuştur. Beş buçukta Vekillerle Meclis reisi Kâzım Paşa Başvekâlette tsmet Paşa Hzni ziyaretle bir saal kadar kadar göriişmüşlerdir. Bu ziyaret ve mülakatm istifa keyfiyetile alâkadar olduğu tahmin ediliyor. Rahmi * SORULARI/SORUNLARI YILMAZ §ÎPAL . ÇAL1SANLARIN Beyin yerine kimin tayin edileceği henüz malum değildir. Halen Şakir [Çatalca] ve Zekai [Aydm] Beylerin namzettikleri şayidir. I .LTKKN OKUYUNUZ BAŞSAĞIIĞI Şirketimiz genel müdür yardımcısı Haluk Mimaroğlu'nun kayınpederi "Emekli Eşi ve BağKur Sağlık Sigoıtası" j EZtnı 30 YIL ONCE Cumhuriyet tstanbuTun Fetih yıldönümü top atımı ve limanda mevcut vapurların düdüklehle ilân Bugiin Istanbulun Fatih olunacaktır. Bu esnada bütün nakil vasıtaları ve halk Sultan Mehmed tarafından olduklan yerde Fetih fethinin 506 ncı Şehidlerinin hatıralarına yıldonümüdür. Bu hürmeten ihtiram vakfesinde münasebetle şehrimizde bir kutlama töreni tertiplenmiştir. bulunacaklardır. Müteakiben Mehter Takımı Hazırlanan programa göre tarafından Gülbank çekilecek, bugün saat lOJO'da askeri bando Istiklâl Edirnekapıda Ulubatlı Marşımızı çalacaktır. Hasan'm şehid düştuğü Konuşmalardan sonra Mehter burcun önünde toplamlacak ve kutlama merasimi Selimiye Takımtnın çaldığı hamasi marşlar dinlenecektir. ve Davutpaşa kıslalanndan 28 MAYIS 1959 SELÇUK ÖZENCİ 26 Mayıs 1989 günü vefat etmiştir. Merhuma Tanrı'dan mağfiret diler, kederli ailesinin acısını yürekten paylaşır, başsağlığı dileriz ENKA ENŞAAT VE SANAYİ A.Ş. ACIKAYBIMIZ Belediyelere yurdun Beledi hizmetlerin yürütülmesi, istimlak ve diğer borçlann ödenebilmesi konusu ile ilgili olarak tstanbul Belediye Reisi Kemal Aygünün hükümet nezdinde yapmıs olduğu temaslar müsbet neticeler vermisür. Ifade edildiğine göre hükümet tarafından Istanbul Belediyesine 10 yıl vade ile 200 milyon lira kredi sağlanacaktır. Bu paralan Belediye her yıl bütçesinden 20 milyon lira ayırmak suretile 10 yılda ödeyecektir. Hükümet tarafından 200 milyon liralık kredi peyder pey verilecektir. 50 milyon lira olan kredinin ilk kısmı haziran ayı içinde tediye edilecektir. Geriye kalan 150 milyon lira ise 1960 senesine kadar Belediyeye verilmiş olacaktır. KAYBME Sendikal mücadelemize uzun yıllar emek vermiş eski Genel Mali Sekreterimiz değerli insan Sayın Değerli sendikacı ve yakın siyaset arkadaşımız, ll Yönetim Kurulu üyemiz MÜNİP TEPECTyi kaybetmiş bulunuyoruz. Acımız büyüktür. Ailesine, yakınlarına, sendikacı arkadaşlarına ve tüm SHP'lilere başsağlığı dileriz. Cenazesi bugün Sahrai Cedid Camii'nde kılınacak öğle namazmdan sonra Karacaahmet Mezarlığı'na kaldırılacaktır. BağKur'a isteğe bağlı sigorta kolundan prim ödeyen kadın sigortalılann, esleri SSK emeklisi ise bunlar BağKur'un sağlık si ' gortasına da prim ödemek zorunda mıdır? Bu soruyu Yargıtay 10. Hukuk Dairesi'nin 23.12.1988 Tarih, • 1988/3386 Esas ve 1988/7797 Karar'ı yanıtlayacaktır. ! "(...) Davada, davacı kadının isteğe bağlı BağKur sigortalısı olduğu, kocasırun ise Sosyal Sigortalar Kurumu'ndan yaşlılık aylığı aldığı, yasa gereği kocasırun sigortalılığı nedeniyle kurumun sağük yardımlanndan yararlandığı ileri sürülmils ve kendisinden sağlık sigortası priminin kesilmemesi gerektiğinin tespitine karar verilrnesi istenmiştir. Davada çözümlenmesi gereken hukuksal sonuı Sosyal Sigortalar Kurumu'ndan yaşlılık ayhğı almakta olan kocanın isteğe bağlı BağKur sigortalısı durumunda bulunan kansından sağlık sigortası priminin alınabilip alınamayacağı hususudur. Davacı kadının sigortalı olan kocasından dolayı sağlık yardımlanndan yararlanabileceği 506 sayılı yasanın 36/Ab maddesinin açık hükmü gereğidir. Anılan maddede başka sosyal güvenlik kurumlanna tabi olan eşin sağlık sigortasından yararlanamayacağına dair herhangi bir açıklık bulunmamaktadır. Kadın olan davaanın geciminin kocası tarafından sağlanması zorunluluğu yasa gereğidir. öbur yandan 1479 sayüı kanuna 3235 sayüı kanunun l'inci maddesi ile eklenen ek ll'inci madde hükttmleri uyannca diğer sosyal güvenlik yasalanndan yararlananlar BağKur'un sağlık yardımlanndan yararlanamazlar. Aynca BağKur Sağlık Sigortası yönetmeüğinin 4'uncü maddesi hükümleri bu dunımda olanlardan sağlık primi kesilemeyeceğini öngörmektedir. Bilindigi gibi maddelerin lafzından amaç açıkça belü ise başka türlü yorum yapüamayacağı hem uygulamada hem de öğretide ka • bul edilmiş hukuksal gerçeklerdendir. ! Az önce sözil edilen yasa maddesi ile tüzük hükümleri davacının, kocasımn Sosyal Sigortalar Kurumu'na tabi olması nedeniyle BağKur'a prim ödememesi ve sağlık yardımlarından yararlanmaması gerektiğini hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde ortaya koymaktadır. Yasa koyucunun sözü edilen maddeyi kabul etmesindeki amacımn o tarihte ülkenin tümünün sağlık sigortası kapsamına alınamamış olması ile diğer sosyal güvenlik kurumlanmn BağKur'a nispetle daha güçlü bulunmalan gereğidir. Mahkemece açıklanan bu maddi ve hukuki olgular gflz önünde tutulmaksızın davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykın olup bozma nedenidir" (Kaynak: Yasa Hukuk Dergisi, Şubat 1989, Sayfa 294.) Bu karann örnek alınarak, T.C. Emekli Sandığı'ndan emekli aylığı alanlann, isteğe bağlı BağKur sigortalısı olan eşlerine de uygulanmasını dileyelim. GEÇEN YIL BUGUN Süperde tartışma gunıerae ou karmaşayı çözecek. "Süper emeklilik"le Yargıtay 10. Hukuk ilgili karmaşa, Anayasa Dairesi'nin "Süper Emeklilik" Mahkemesi'nin yargılama Yasası'ntn 5. maddesinin usi'l ve esaslarında iptali istemiyle Anayasa düğümleniyor. Anayasa Mahkemesi'ne yaptığı Mahkemesi'nin yasanın başvuru sonrası doğan "süper tümünü incelemesi söz karmaşa" sürüyor. Anayasa konusu değiL Inceleme geçici Mahkemesi, önümüzdeki 5. maddeyle sınırlı kalacak. 29 MAYIS 1988 MU1NİP TEPEd yakalandığı hastalıktan kurtulamayarak aramızdan ayrılmıştır. Cenazesi 29.5.1989 günü (bugün) Sahrai Cedid Camisi'nde öğle namazını müteakip Karacaahmet Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. Ailesine, dostlarına ve üyelerimize başsağlığı diliyor, acılarını paylaşıyoruz. SHP ISTANBUL İL BAŞKANLIĞI İLAN T.C. YUNAK ASLİYE CEZA MAHKEMESİ Dosya No: 1988/176 esas 1989/47 karar Hâkim: ömer Özdemir 25161 Kâtip: Süleyman Erdal Sanık: Ramazan Akyıldız, Derviş oğlu, 1957 d.lu Yunak ilçesi Kurtuşağı köyü nf. k.lı halen Yunak merkezinde kasaplık yapar. Suç: Gıda maddeleri tüzüğüne muhalefet Suç tarihi: 18.1.1984 Karar tarihi: 14.3.1989 Yukanda açık kimliği yazılı sanığın hakkında gıda maddeleri lüzüğünc muhalefet suçundan açılan kamu davasının yapılan açık yargılamalan sonunda sanıgın TCK.nun 395402/1402/2. maddeleri gereğince ve 647 S.K.nun 4/1 md. geregince 1 yü hapis aynı süre meslek ve sanatının tatiline, kesinleşmiş karar örneğinin 7 gün süre ile işyerinin göze çarpan bir yerinde asılmasına ve 7 gün işyerinin kapatılmasına ve 647 S.K.nun 6. maddesi geregince sanığa verilen asli ve ferdi cezanın ertelenmesine, tirajı 100.000'in üzerinde olan Istanbul, lzmir, Ankara illerinde yayımlanan gazetelerde ilan ettirilmesine, kesinleşmiş karar örneğinin Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı'na gönderiimesine karar verilmiş olduğu ilan olunur. 20.4.1989 Basın: 23532 CAĞDAS VAVINLARL VEDAT GÜNYOL Giderayak Kuş Cenneti cançekişiyor Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in yann çevresinde incelemeler yapacağı uluslararası öneme sahip "Bandırma Kuş Cenneti Milli Parkı" her gün biraz daha bozulan ekolojik dengesine karşın, bir türlu önlem alınmaması nedeniyle ölüme doğru hızla yaklaşıyor. Eski adı Manyas olan Kuş Gölü'nün endüstriyel ve evsel atık sulardan, yağmurlann sürüklediği maddelerden günden güne kirlendiğine dikkat çeken uzmanlar, kısa sürede önlem almmazsa gölun 1015 yıl içinde zehirli bir bataklığa dönüşmesinin kaçınılmaz olduğunu söylüyorlar. YAŞARKEN Vedat Günyol düşün, sanat ve yazın dünyasında gözüne ilışenlerv düşünüp duyumsadıklannı, "Yaşarken"de ayn bir tatla bize sunuyor. Çagdaş Yayınları Türkocağı Cad. 3941 Cağaloğlu PETROLrİŞ SENDtKASI MERKEZ YÖNETİM KURULU
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear