02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyel TÜRK İŞ ÇEVRELERİNDEN TEPKİ Sahibi: Cumhuriyn Matbaaalık ve Gazetecilik Türk Anonım Şırkelı adına Nadir Nadi • Genel Yayın Müdürtl: H ı a ı Cenal, Milcssese MildUril: Euiae U$aklıgil. Yazı Işlerı MUdUrü: Okıy C O K U I , 0 Haber Mcrkezı Müdürfl: Yalçın Btytr, Sayfa Düzenı Yönelmcni: Ali Arar, • Temsilciler. ANKARA: Ahroel T«d. İZMİR: Hikıatl Çrtiakıya. ADANA: Ctlai Baglaagıc. Istanbul Haberleri: Erfcaa AkyıMu, Dış Haberler: Ergua Bakı. Ekonomi: Ctnffi Turku, Kullur Otal Üsttr, Spor Danışmanı: Abdalkadir Yuerlana, Düzeltme: Rrfık Durbaş, Araştırma: Şaain Alpay. IşSendika: Şükn a Kcteaci, Vurl Haberleri: Ncedet D o t u , Dizi Yazılar: Ktrtm Çılışkan, # KoordinatOr: Aamet Konılsan, • MaJı IşJer Eıol Erkal, 0 Muhasebe: Biikal Ytncr # BülçePlanlama: Sngi Osmanheştotiu • Reklam: Yayınlar: Haljı Akyol # ldare: Hîiscyia Giırer, Işleıme: Öndcr Çelik, Bılgıtşlem Nail taal. Basan ve Yayan: Cumhuriyet Matbaacıhk vç Guctccilik T.AŞ. Ttlrk Ocagj Cad. 39/41 C&ialoflu 34334 Isı. PK: 244tsunbul. Tcl: 512 05 05 (20 hatl. Teteu 22246 FM: (1) 52« 60 72 # Burolar Aalun: Ziya Gflkalp Blv. tnkılap S. No: 19/4, Td: 133 11 4147, Tdet 42344 Fat (4) 133 11 41/428 # tzmiır H. Ziya Blv 1352 5.2/3, m 13 12 30, THcı: 52359 FM: (51) 19 53 60 9 Aaaaa: InOmı Cad. 119 S. No: 1 Kaı I, Tel: 19 37 52 (4 hatl, Teleı: 62155, F«t (71) 19 37 52 TAKVIM: 6 NİSAN 1989 Irasak: 5.04 Güneş: 6.33 Ögle: 13.11 Ikindı: 16.48 Akşam: 19.40 Yatsı: 21.03 Koskotas'la özel görüşme ohnadı Şank Tara: Koskotas kendini önemli adaın olarak göstermek istiyor. Kendisiyle hiç görüşmedim. Ama görüşme teklif etse kabul ederdik. Şaibeli biri olduğunu nasıl bilebilirdik. Selim Egeli; Kahveci başkanlığında yaptığımız ziyarette, Yunanistan ziyaretinde bir öğle yemeği yedik. Orada Koskotas da vardı; tanıştık, konuştuk. İki ülke ilişkisinde özel misyona sahip değildi. Ekonomi Servisi ABD'de tutuklu buluııan Yunanlı i^adamı George Koskotas'ın Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkileri geliştirmek gibi bir "özel misyona sahip" olmadığı, Koskotas'ın buyöndeki açıklamalarıyla "önemli biradam" olmak istediği öne sürüldü. TürkYunan İşadamları Koııseyi Başkanı ve aynı zamanda ENKA Holding Yönetim Kurulu Başkanı Şank Tara, Koskotas'la hiç görüşmediğini belirterek, "Kendisi görüşme teklif etseydi görüşürdük. Onun gelecekte şaibeli biri olabileceğini nasıl bilebilirdik" dedi. Bir döneın Başbakan Turgut Özal'ın danışmanlığını yürüten işadamı Selim Egeli ise "Yunanistan'daki iş çevreleri, Koskotas'ın kısa siirede büyiimesini ihtiyatla karşılıvorlardı. Böyle bir şey bekliyorduk, ama bu kadannı degil. Kendisinin bahsettigi gibi özel bir misyona sahip degildir" diye konuştu. Koskotas'ın Yunan gazetesi "EJeflerotipia" Gazetesi'ne yazdığı mektupta yaptığı açıklamalar Türk iş çevrelerinde tepkiyle karşılandı. Koskotas bu açıklamalannda, "Papandreu'nun isteği üzerine Başbakan Özal'ın bazı danışmanlan ile görüşme yaplığını; görüşmelerde, Türkiye ve Girit'te kurulacak oteller, Türkiye ile Yunanistan'da banka kurma ve Türkiye'deki Yunanlılann ülkelerine götüremedikleri paralar" konusunun ele alındığını açıkladı. Koskotas'ın mektupla yaptığı açıklamalar hakkında TürkYunan İş Konseyi Başkanı Şank Tara ve bir dönem Başbakan Özal'ın danışmanlığını yürüten ve halen Tekstilbank Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı olan Selim Egeli'nin göriişlerini aldık. Şank Tara, Koskotas'ın "Kendini önemli bir adam olarak göstermek istediğini", bu yüzden böyle açıklamalar yaptığını söyledi. Tara, "Kendisiyle hiç görüşmedim. Görüşme teklif etseydi kabul ederdim. Onun gelecek te şaibeli biri olabileceğini nasıl bilebilirdik. Aynca iki ülke arasmda ilişki sağladıgını soylüyor; böyle bir şey olsaydı en azından benim adunı verirdi" dedi. Selim Egeli, Koskotas'ın Yunanistan'daki Girit Bankası adına Genel Müdürii Michael Pappaz'ın Yunan Türk Iş Konseyi'nin üyesi olduğunu ve bu şahsın daha sonra Yunanistan'da ve Istanbul'da kendileriyle temaslarda bulunduğunu hatırlatarak, "Bankacılıkla ilgili ilişki kurnak istediler, ama bugüne kadar herhangi bir somut gelişme olmadı" diye konuştu. Yunanistan'la ilişkileri gelfştirdikçe bu ülkede iyi bir iş çevresiyle ilişkide bulunmaya başladıklarını ifade eden Egeli, bu çevrelerin "Koskotas'ın izah edilemeyen bir büyüklük içinde olmasını ve kısa sürede küçük bir bankanın birçok şube açmasının yanı sıra, gazeteler sabn alraasını ihtiyatla karşıladıklınnı" vurgulayarak şunları söyledi: şunları söyledi: "Yunanistan'a Sayın Adnan Kahveci'nin başkanlığında yaptığımız ziyarette bir öğle yemeği yemiştik. Orada Koskotas da vardı, kendisiyle tanıştık, konuştuk. O günlerde bugün ortaya çıkan durumun olabileceğini tahmin ediyorduk, ama bu kadannı beklemiyorduk. Kendisi, öne sürdüğü gibi iki ülke arasmda ilişki sağlamakta özel bir misyona sahip değildi. Birinci Davos loplantısına danışman ve 2. Davos toplantısına da işadamı olarak katılırken, böyle bir şeye rastlamadım. Sayın Başbakan belki de Koskotas'ın resmini mecmualarda görmüstür." Oscar'a ıılaşan ses Clint Eastwood'un yönettiği ve cazın unutulmaz isimlerinden Charlie Parker'ın yaşamını konu alan film Amenkan sinema eleştinnenleri tarafından övgüyle karşılanırken caz dünyasında sert eleştirilere neden oldu. Filmde Parker'ın özgün soloları kullanıldı ve bunlar yıllar önce Parker'la birlikte çalışan ünlü isimler tarafından çalınan parçalarla tarnamlandı. "Bebop"ın öncüsü CharlieParker'ın (Bird) yaşamını anlatanfilm 1989 SesOscar'ını aldı Necioğlu İtalyu'ya gitti İSTANBUL (AA) Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Safter Necioğlu, dün İtalya'ya gitti. Güney Avrupa Müttefik Komutam'mn davetlisi olarak gittiği İtalya'da, bazı temas ve incelemelerde bulunacağı bildirilen Necioğlu, cumartesi günii Türkiye'ye dönecek. PORTRE CHARLİE PARKER Bird diye bilinirdi Caz dünyasında Bird adıyla da bilinen alto saksofoncu Charlie Parker 1920'de Kansas City'de doğdu. 1955'te uyuşturucu ve alkolün etkisiyle öldüğünde kısacık yaşamına bir çok baş yapıt sığdırmıştı. Bebop devrinin öncüsü, 52. sokağın en büyük yıldızıydı. Jay McShann'ın orkestrasında 1940'da doldurduğu ilk kayıtlarda tenorcu Lester Young'ın etkisine rastlanırsa da akıcı üslubunda daha o zamanlarda sonradan geliştireceği ritmik ve armonik yeniliklerin izleri görülür. New York'a geldikten sonra kendisi gibi yenilikçi müzisyenlerle trompetçi Dizzy Gillespie, piyanist Thelonius Monk, gitarcı Charlie Christian ve davulcu Kenny Clark ile MINTON'S Playhouse ve Monroes gibi ünlü kulüplerde birlikte çaldı. Bebop'ın doğuşuna önayak oldu. Trompetçi Dizzy Gillespie ve Miles Davis, piyanist But Powell, kontrbasçı Curley Russel, davulcu Max Roach'un da aralannda bulunduğu bir çok yetenekli genç müzisyenle caz dünyasını sarsan yenilikçi yapıtlar üretti. Daha yaşlı kuşakların önceleri kuşkuyla yaklaştıkları ve hatta ünlü caz dergisi Down Beat'in bir plağına sıfır yıldız verdiği Parker, giderek kendini kabul ettirdi. Cazın yetiştirdiği en önemli solistlerden biri olan Parker'ın müziği günümuz cazını etkilemeyi sürdürüyor. yan geleneğe saygılı bir soytan" görünümünde sunulduğunu öne sürüyor. Vilmer bugün ABD'de, 601ı yıllann zenci haklarında tanık olduğu ilerlemeden iz bulunmadığını düşünüyor. Hollywood'dan çıkan her şey gibi Bird filmini de gerçeklikten uzak ve Parker'ın kişiliğine ve müziğine yapılmış bir ihanet olarak değerlendiriyor. Vilmer'a göre 52. sokak idealize edilerek gösterişli bir biçimde canlandınlmış ve bugün hâlâ bazı kulüplerde olduğu gibi o dönemde de bu Olumsuz tepkiler sokağa girmeleri yasaklanan zencilerle beyazlar arasındaki ilişkitngiliz caz yazarı ve fotoğrafçıler normal gibi gösterilmiş. sı Valerie Vilmer film üzerine Wire Yaşamı ve çalışma kartı beyaz Dergisi'nde yer alan bir yazısında caz müziği tarihinin siyahlann ya patronların elinde olan Parker giratıcüığı gerçeğiyle yüzyüze gelme bi bir yaratıcımn eroine yönelişi mek için formüle edilmiş basit kli bir kurtuluştan çok, kişilik yıkışeler yüzünden sürekli sakatlandı mı olarak aktanlmış. Parker'ın ğını, "Jelly Roll'ün bir pezevenk, müziğinin gelişimi anlatılamadıLouis Armstrong'un kafasız ve ke ğı gibi diyor Vilmer, "Diz (Dizzy yif düşkünü olarak gösterildiği gi Gillespie) ile Bird arasında geçen bi şimdi de Parker'ın zencilerin acı konuşmalar, II. Dünya Savaşı ve çekmesini seyretmekten zevk du sonrasında yani bebopın oluştuğu bu önemli yıllarda, siyahlann başd g l r i inanan Chan, Bird'ün ırkçılıkla ilgili hiçbir sorunu olmadığını "O derisinin renginden çok, müziğini düşündü" sözleriyle dile getiriyor. New York'un doğu yakasında Ortodoks Yahudiler ve Rus göçmenlerle dolu bir yörede geçen yasamlannda, çevrelerinde ne orta sınıf beyaz Amerikalılar ne de siyahlann bulunduğunu ve o sıralarda çok yadırganan karma bir çift olmalannın bile sorun yaratmadığını belirtiyor. TV reklamlarma yeni sansür ANKARA (UBA) TFT reklamlarma konulan sansürün kapsamı genişletildi. Reklam yayınlarında çocukların inanç ve sadakat duygulannı zedeleyecek sözlerle, görüntü ve yöntemlere yer verilmeyecek. TRT Reklam Yönetmeliği'ndeki değişiklikler Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yönetmelikteki yeni düzenlemeye göre reklamlar, çocukların ve gençlerin beden ve ruh sağlığını olumsuz yönde etkileyecek, onlan bunahma, özentiye ve çaresizliğe düşürecek nitelikte olmayacak. Reklam yayınlarında, çocukların inanç ve sadakat duygulannı zedeleyecek sözlere, görüntü ve yöntemlere yer verilmeyecek. Çocuklar reklamlarda görüntü unsuru olarak bir ailenin üyesi gibi yer aldıklarında davranışlarının görgü ve terbiye kurallarına uygun olmasma dikkat edilecek. Yunanistan Atina'dan IsianbuPa mücevher sergısı ATİNA (Cumhuriyet) Dünyaca ünlü Yunan kuyumcu tlias Lalaunis 20 nisan 20 mayıs tarihleri arasmda Istanbul'da Islam sanatından esinlenerek hazırladığı bir mücevher koleksiyonu sergileyecek. İbrahim Paşa Sarayı'nda sergilenecek bu koleksiyonun adı "Muhieşem Süleyman". Sergi açılışı için ünlü kuyumcu 16 nisanda İstanbul'a gelecek. Sergiyi tanıtmak amacıyla dün Atina'da bir basın toplantısı düzenleyen Lalaunis, Istanbul'da 227 parça mücevher sergileyeceğini, bunlardan 50'sinin Kanuni Sultan Süleyman dönemi sanatından esinlenilerek hazırlandığını belirtti. Lalaunis, sergi açılışının Türk Dışişleri ve Kültür Bakanlıklarının davetiyle gerçekleşeceğini de sözlerine ekledi. Lalaunis, bu tür sergiyi açma fikrinin ilk kez Türkiye'nin eski Atina Büyükelçisi Nazmi Akımandan geldiğini belirterek şunları anlattı: "Sayın Akıman bir giin Atina da Vukurestiu Sokağı'ndaki mağazanuza gelmişti. O giin bana bu sergiyi açmam için öneride bulundu. Ben de büyiik bir memnunlukla kabul ettim." Yunanistan'da 10, yurtdışında da 14 mağaza sahibi olan Lalaunis 68 yaşında. Eşi Lila ve dört kızıyla birlikte Lalaunis şirketini başarıyla yönetiyor. Lalaunis kendi ifadesine göre bu işi 45 yıldır sürdürüyor. Lalaunis ailesinin dört kuşaktan beri kuyumculuk yaptığıru, çocuklannın da beşinci kuşak olarak işi başarıyla geliştireceklerinden emin olduğunu belirten Lalaunis, kızlarından birine mücevherlerinin mankenliğini yaptınyor, bir kızı tasarım, biri işletmecilik, biri de halkla ilişkiler konulanna bakıyor. Eşi Liia Mersinli bir Rum ailenin kızı, dolayısıyla da çatpat Türkçe konuşabiliyor. 1 Dış Haberler Servisi 1989'un en büyük sinema ödülleri Oscarlar geçen hafta dağıtıldı. En iyi Ses Oscan Amerikah sinema oyuncusu ve yönetmen Clint Eastwood'un "Bebop*'ın öncüsü Charlie Parker'ın yaşamını konu alan "Bird" adlı filmine verildi. Amerikan sinema eleştirmenlerinin elbirliğiyle göklere çıkarttıkları film, caz çevrelerince 1955'te uyuşturucu ve alkoiOn etkisiyle 35 yaşında ölen Parker'ın kişiliğine ve müziğine "ihanet" olarak nitelendirildi. Oysa caz tutkunu, gençliğinde piyano ve kornet de çaJan Eastwood, büyük bir ticari başarı getirmeyecek bu fîlme el atarken daha önce Glen Miller, Benny Goodman, Billie Holiday'in yaşamlarını yanlış ve yüzeysel biçimde yansıtan, gösterişli Hollywood filmlerinden farklı bir yapıt ortaya koymayı amaçlamış. Görüntü yönetmeni Jack Green ile birlikte dekor ve kostümler de dahil olmak üzere koyu renklerde karar kılan Eastwood, Bird Bird (Kuş) Cazın dev isimlerinden Charlie Parker 35 yaşında uyuşturucudan ölmüstü. Ölümünden 34 yıl sonra "Ses'i Oscar'a kavustu. un ve müasyenlenn yaşamı genelde hep gece geçtiğinden siyalı beyaz fılmlerdeki ışık anlayışını benimsemiş. 40*lı ve 50*li yılların 52. sokağından ve Kansas City'den geriye çok az şey kaldığından, fılmin tarihsel çerçevesini oluşturabilmek için hiçbir masraftan kaçınmamış. Filmin müzik kayıt sorumlusu Lennie Niethaus. Charlie Parkerın caldığı gece kulüplerinde çoğunu eşi Chan Parker'ın kaydettiği bantlar yalnızca parçaların girişini ve Bird'Un sololarını içerdiğinden günümuz müzisyenlerine tamamlatılmış. Eksik soloları çalan müzisyenler, yaklaşık 40 yıl önce gerçek yaşamda da Parker ile çalan Red Rodney, Barry Harris, Ray Brown, Monty Alexander, Ron Carter, Charles McPherson, John Faddis... Bird'ün yaylı çalgılarla yapmış olduğu kayıtlar 3 ya da 4 keman, 1 viyolonsel ve 1 obuaylayken Eastwood 25 keman ve 4 viyolonsel kullanmış. "Bir cazsever buna karşı çıkabilir, ama kesinlikle inanıyonım, Bird'ün olanaklan elverse aynı şeyi yapardı" diyor. Charlie Parker'ın son eşi Chan Parker özel yaşamının gizlüiğine büyük önem veren Bird'e saygısı gereği uzunca bir süre onunla ilgili konuşmaktan kaçınmış. Ancak anekdotlara dayalı hikâyeler ve skandallar ortahğa yayıünca direnmekten vazgeçmiş ve başlangıçta küçümsediği Clint Eastwood'a büyük yardımlarda bulunmuş. Joel Oliansky' nin yazdığı senaryo, Chan'ın henüz yayınlanmayan "Mi Bemolde Yaşam" adlı kitabı üzerine kurulu. Chan oyuncularla da yakından ilgilenmiş ve Bird'ü oynayan Forest Whitaker'a, Parker gibi yürilmesini, gülmesini öğretmiş. Kendisini oynayan ve çok başanlı bulduğu Diane Venora ile senaryoyu birlikte çalışmışlar. Parker'ın ölümünün uyuşturucudan değil alkolden olduğuna IspartaEğirdiryaylasının ender kelebeğine yurtdışından büyük rağbet var Apollo kelebeğî tehlikede manya'da da bu bitkinin ve kelebeğin çoğaltılmaya başlandığını öğrendiğini söyleyen Savaş, "Bu taianın önüne geçmek gerek" diyor ve "nasıP'ını şöyle açıklıyor: "Bu kelebeğin bulunduğu yerler 3000 metre yükseklikteki yaylalardır. Bu yörede Çandır Yaylası, Zengi, Çimenova, Tota, Kuzukulağı ve Anamas ya>lalarında bulunuyorlar. Ben de buralardan kelebek yakalıyorum. Özellikle Çandır'ın Göksu Vadisi'nin tamamının turizme açılması gerekir. Buraya kelebeklerin fotoğraflannı çekmeleri için safariler düzenlenmeli." Değeri yurtdışında 100 bin lira 150 bin lira arasında değişen Apollo kelebeği, sabah erken saatlerde görülüyor ve ağ kepçelerle yakalanabüiyor. Aynca gece havaya doğru kuvvetli bir ışık veriliyor. Bu ışığın etrafına kelebekler geliyorlar. Işık söndürülünce hepsi yere dökülüyor ve toplanıyor. Bir de ağaçların gövdelerine bal sürülüyor. Bal kokusunu alan kelebekler ağaca geldiklerinde bala yapışıp kalıyorlar. Buradan da rahatça toplanıyorlar. ^a ıcıbio?kî"mfoîau «nt*. Kelebeksafari: Turizmciler yaylaların kelebek turizmine açılmasını istiyor. Apollo kelebeğinin yurtdışı fıyatı 100150 bin lira arası. ttalyan ve Fransızlar kelebek yumurtaları kaçırarak kendi ülkelerinde üretmeye çalışıyorlar. Türkiye kelebekleri "talan" tehdidi ile yüz yüze. B.ECEVİT ANTALYA/EĞİRDtR Türkiye'de doğa sevgisi, son yülar Apollo kelebeği Eğirdir yayialarının süsü. Çeşitli yöntemlerle yakalanıyor da "kaplumbağa" ve "kardelen" ve rengi bozulmasın diye amonyak şırıngasıyla öldurulüyor. gibi konuların gündeme girmesi ile artarken, çevrecilerin bilmedi nin yüksek yaylalarında bol bulu mesi gerektiğini vurguladı. ği, yurdumuzun yüksek yaylala nan Apollo (Pamassius apollo) Birçok kelebeğin yanı sıra değerında bulunan ve nadir olarak ele adlı kelebeğin tanesini 5 ila 10 bin rinden dolayı aranan Apollo kegeçirilen birbirinden güzel kele lira arasmda bir fiyatla sattığını lebeğinin tanesinin Almanya'da bekler, "koleksiyoncular" tarafın bildiren Mehmet Savaş, amacının, 100150 mark arasmda satıldığım dan yurtdışına satılmak üzere ya dünyadaki kelebek sevenlerin söyleyen Mehmet Savaş, yurtdışıkalarup öldurülerek talan ediliyor. Türİciye'ye "kelebek safari"Ieri na satış olayının birkaç yıldır ger1976 yılından beri yakaladığı için gelmelerini sağlamak olduğu çekleştiği için, bu kelebek neslinin kelebekleri özel ince iğne ile nu söyledi. Almanya'dan, Italya tükenmesinin söz konusu olmadıamonyak vererek öldürerek sergi dan, Fransa'dan ve Norveç'ten bir ğını söyledi. Öte yandan Avrupaleyen Mehmet Savaş yurtdışından çok turizmcinin, bilim adamının ya kelebek kaçakçılıgı da yapılıgelen alıcılara da kelebek satıyor, ve koleksiyonculann Eğirdir'e gel yor. Italyanlar ve Fransızlar, Apolonlar adına yaylalardan kelebek diğini anımsatan Savaş, kelebeğe lo kelebeğinin yumunalanru ve bu rağbetin artması halinde büyük kelebeğin konuk olduğu leri yakalıyor. bir katliamın olacağını bildirdi, "damkunı" bitkisini Eğirdir'den Özellikle dünyada nadir bulu"kelebek turizmi"nin desteklen alarak ülkelerine götürdüler. Alnan ve Isparta'nın Eğirdir ilçesi yonun kötülüğünü ortaya koyuyor." Parker'ın annesine ve yaşamını paylaştığı öteki kadınlara ilk çocuğunun annesi Rebecca ve Chan'dan daha uzun süre birlikte olduğu Doris'e deginilmemesirü de yadırgıyor. Vilmer'a göre Parker'ın Chan'a yönelişinde bile beyaz ırkın üstünlüğünün izlerini görmek olası. Bir başka caz eleştirmeni Mike Fish de aynı dergide Eastvvood'un ağır ve incelikli anlatımıyla içten ve sıcak bir duygu yarattığını, ancak Bird'ün müziğini yalnızca bir neşe ve coşku unsuru olarak kullanmakla yetindiğini belirtiyor. Filmin çok kişisel ve küçük bir öykü anlattığını, bunu yaparken de Bird'ün müziğinin güzelliğinden çok şey feda edildiğini söylüyor. Parker'ın son dönem menajerliğini de üstlenmiş, Amerika'nın ve dünyanın en büyük plak yapımcılarından Norman Granz ise film için "Bir Hollywood yapımı olarak başanlı ancak bir belgcsel ya da Charlie Parker'ın dehasını anlatmaya soyunan bir film olarak yanügılaria dolu bir başansızlık" diyor. ANKARA (AA) TRT tarafından bu yıl ll'incisi düzenlenen Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği, 1726 nisan tarihleri arasında Ankara'da gerçeklesıirilecek. 34 ülkeden 600 civarında küçük konuğun geleceği şenliğe, Porto Rico ile Malezya ilk kez katılacak. Şenlikte, Devlet Tiyatrolan Çocuk Gençlik Tiyatrosu ve TRT Halk Oyunları Çocuk Topluluğu da yer alacak. Şenlik, 17 nisan giinü Ankara da yapılacak büyük yürüyüşle başlayacak. Aynı gün TBMM Başkanı Yıldmm Akbulut tarafından kabul edilecek olan dünya çocukları, 19 nisanda "Dünya Barıs Ormanı"na ağaç dikecekler. 23 Nisan'a 34 ülke ÖSS'ye 10 gün kaldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Üniversiteye girmek isteyen 691 bin 663 aday için geri sayım başladı. Üniversite sınavlarının ilk basamağı olan ÖSS 16 nisanda yapılacak. Üniversiteler için yanşan adaylardan ancak , yaklaşık 200 bini yükseköğretim programlanna kayıt hakkı kazanacaklar. Üniversite sınavlarının değerlendirilmesinde ortaöğretim başarı puanı dikkate ahnmayacak. Sotheby'de rekorlar EDİP EMİL ÖYMEN ~~ LONDRA "Sotheby" müzayede firması tarafından düzenlenen "İzlenimci ve Modern Ressam ve Heykeltraşlar" satışında Renoir, Cezanne, Van Gogh, Matisse, Daumier ve Gauguin dünya rekorları kırdılar. Renoir'in, sanat ve antika çevreleri tarafından "La Promenade" adlı tablosu lOmilyon 340 bin sterline (yaklaşık 36 milyar lira) alıcı buldu. Müzayede başında, tablonun 45 milyon sterline satılması beklenirken, bunun iki katına gkmesi "hayret" uyandırdı. Cezanne'in son dönemine ait bir suluboyası da 2 milyon 530 bin sterlinle rekor kırdı. Van Gogh'un kamış kalem ve sepya mürekkep kullanarak yaptığı bir karalaması ise çek defterlerinde 2 milyon 310 bin sterlinlik bir başka "karalama"ya dönüştü. Matisse'in bronzdan küçük bir heykelciği de sanatçı için rekor bir fiyata 1 milyon 760 bin sterline satıldı. Özellikle Fransız karikatüristlerin babası sayılan Honore Daumier'in "Avukatlar" adlı suluboya tablosu da "sadece" 275 bin sterline gitti. 1789 FRANSIZ DEVRİMİNİN 200. YILDÖNÜMÜ Bu yollarla yakalanan kelebekler ya siyanürlü kutulara konuyor, bozulmadan öldürülüyor ya da çok ince iğneler ile kelebeğin beypine amonyak şırınga edilip öldürülüyor. Mehmet Savaş, amonyak VİYANA (AA) Bulgaristan, ile öldürmenin, kelebeklerin renklerinin kaybolmadığından geçerli İstanbul'dan başlayıp ABD kıyılarına uzanan uyuşturucu kaçakbir yöntem olduğunu söylüyor! çılıgı ile ilgisi "bulunmadığını" ileri sürdü. Bulgaristan, son günlerde Batıda çeşitli basınyayın organlannda, ABD Uyuşturucu ile Mücadele Dairesi'nin (DEA) raporuna dayandırılarak yayımlanan haberlerle ilgili bir açıklama yaptı. Resmi BTA ajansı aracılığıyla yapılan açıklamada şöyle denildi: "Bulgar şirketleri ve yurttaşlannın uyuşturucu kaçakçılıgı ile ilgisi bulunduğu şeklinde Batı basınında çıkan haberler tamamıyla gerçek dışıdır. Uyuşturucu alışkanlığı Batı ülkelerinin bir sorunudur, Bulgaristan'ın sosyal bir sorunu degildir. Bulgar gümriik yetkilileri, son yıllarda, ülkeden geçirilerek Batıya sokulmak istenen tonlarca uyuşlurucu raaddeyi ele geçirmiş ve imha etmiştir. Uyuşturucu kaçakçılıgı tle raücadelede Bulgaristan. uluslararası camia ile işbiıiiğini sürdürmeye ve bu amaçla elinden geleni yapmaya devam edecektir." Washington Times Gazetesi'nin, DEA'nın 3 ocak tarihli raporuna dayandırdığı haberinde, Globus şirketinin müdürlerinden Ivan Tuçov ile Stoyan Paunov'un, bu trafiğin en önemli şirketlerinden ve merkezi İsviçre'de bulunan "Shakarchi (Şekerci)" şirketi ile bağlantıları olduğu kaydedilmişti. Haberde, Türk kaçakçıların aklanan paralarının Bulgar hükümet yetkililerinin İsviçre'deki hesaplarına yatırıldığı da bildirilmişti. Bulgarîstan: Uyuşturucu kaçakçılıgı yapnuyoruz THVnin 31. uçağı geldi İSTANBUL (AA) THY'nin Fransa'dan satın aldığı bir Airbus A 310300 tipi uzun menzilli uçağı daha, dün fıloya katıldı. "Aksu" adı verilen yeni uçakia birlikte THY fılosundaki yolcu uçağı sayısı 31'e, toplam koltuk kapasitesi ise 5.541'e yükseldi. THY yetkilileri, bu ay sonunda "Göksu" adı verilen bir Airbus A 310300 uçağının daha teslim almarak sefere konulacağmı bildirdiler. Böylece THY fılosundaki Airbus uçaklarının sayısının da 12'ye çıkacağı kaydedildi. İstanbnl kutlamaya lıazır Dış Haberler Servisi 1789 Fransız Devriminin 200. yıldönümünü kutlama etkinlikleri dün Istanbul'da Fransız Sarayı'nda yapılan bir basın toplantısıyla Türk kamuoyuna tanıtıldı. Fransa'run Ankara Büyükelçisi Eric Rouleau, Türkiye'deki Kutlama Komitesi Başkaru, eski Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu ve TürkFransız Kültür Derneği Başkanı emekli büyükelçi Ismail Soysal'ın katıldıkları basın toplantısına daha önceden bir konuşma yapacağı duyurulmuş olan Bedrettin Dalan gelmedi. Büyükelçi Eric Rouleau, kısa konuşmasında Fransız Devrimi ile kendi deyişiyle "Kemalisl Rönesans" arasındaki sıkı bağlara değindi. "L'lus", "laiklik" gibi kavramlann Fransa ve Türkiye'de aynı değere sahip oldukjanm belirten büyükelçi, bu kavramlann hâlâ son derece güncel olduklannı, ancak yorumlanması konusunda ateşli tartışmalar olduğunu söyledi. Fransa'da 1789 Devrimi'nin değerleııdirilmesi konusunda halen süren tartışmalarm kutlama etkinlikleri çerçevesinde Türkiye'de de tam bir tarafsızlıkla yansıtılacağını, önde gelen pek çok uzmanın Istanbul'da konferanslar vererek konuyu değişik boyutlarıyla ele alacaklannı anlattı. Soysal ise etkinliklere katılan kunıluşları saydı. Gerek Halefoğlu, gerekse Soysal bu etkinlikler sırasında demokrasi, laiklik, Atatürk ilkeleri gibi kavramların yeniden gündeme gelecek olmasının "tam da bugünlerde" taşıdığı önemi vurguladılar. Basın toplantısı, izleyenlerin konuşmacılara yönelttikleri sorularla sona erdi. Halefoğlu'na sorulan "26 Mart 1989 Halk Devrimi"nin Fransa'ya etkisi olup olmadığı sorusu salonda gülüşmelere yol açtı. Halefoğlu, bu soruya seçimde ortaya çıkan halk iradesinin herkes tarafından saygıyla karşılandığını, bunun da Fransız Devrimi'nin yaydığı fikirlerin Türkiye'de de ne kadar benimsenmiş olduğunun bir göstergesi sayılması gerektiğini söyleyerek yanıt verdi. Devrimle ilgili tartışmalara girmekten kaçındığını belirten Fransız Büyükelçi de futbol ve Galatasaray kulübüyle ilgili sorularla muhatap oldu. Futbola ilgi duymaya Ankara'da başladığını anlatan Eric Rouleau, Türkiye'deki havanın etkisiyle Monaco karşısında Galatasaray'ın kazanmasım dileyecek kadar koyu bir CimBom taraftarı kesildiğini vurguladı. Jeoloji kurultayı ANKAR4 (AA, Ankara Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Fakültesi'nden Dr. Nihal Aydın, yerkabuğundaki pek çok mineralin insanlarda göğüs hastattklarma yol açtığını bildirdi. Jeoloji Mühendisleri Odası tarafından düzenlenen "43. Jeoloji Kurultayı "nda konuşan Dr. Aydın, yerkabuğundaki mineraller ve kayalarda bulunan elementlerin, insan sağlığına etkilerini anlattı. Aydın, şöyle konuştu: "Bu mineralleri insanlar, solunum yoluyla alıyorlar. Minerallerle karşı karşıya kalan insanlar, göğüs hastalıklanna, akciğer hastalıklarına, mide, pankreas, ovaryum ve böbrek kanserlerine yakalanabiliyorlar." ?o76iieuıeue Öte yandan, TürkFransız Kültür Derneği BaşBüyükelçi Eric Rouleau, eski Belediye Başkanı kanı emekli Büyükelçi İsmail Soysal'a, Fransa'nın Bedrettin Dalan'ın daha önce kendilerine Fransız Ankara Büyükelçisi Eric Rouleau tarafından "LeDevrimi'nin Türkiye'ye etkileri konulu bir konfe gion D'Honneur" nişanı verildi. rans vermeyi önerdiğini, bunu sevinçle karşıladıkFransa'nın İstanbul Başkonsolosluğu'nda düzenlarını belirterek, yerel seçimden sonra da aynı şeyi lenen törende konuşan Büyükelçi Eric Rouleau, bü"yurttaş Dalan"dan istediklerini söyledi. Ancak Da yükelçilik görevine Paris'te başlayan Soysal'a, bu nilan'ın önceki gün kendisine telefon ederek mazeret şanın, Fransız kültürüne ve iki ülke arasındaki dostbildirdiğini anlattı. luğun gelişmesine katkılarından dolayı verildi&ini Vahit Halefoğlu da TürkFransız ilişkilerinın bir söyledi. dönem geçirdiği soğukluktan sonra son yıllarda hızEmekli Büyükelçi Soysal da Fransa'nın milli nila iyileştiğini dile getirdi. Kutlama etkinliklerinin şanını, iki ülke arasındaki dostluğun en iyi şekilde İstanbul komitesinin başkanlığını üstlenen Ismail gelişmesinin bir anısı olarak aldıeını belirtti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear