24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
28 NtSAN 1989 HABERLER CUMHURİYET/9 SHP Milletvekili Kemal Anadol, bölünmedikleriniaçıklarkenBaykal'ı suçladı Sol kanatta görüş aynlığı ğ SHP'nin partüçi demokrasiyi ortadan kaldıran w tüzük değişiklikleri yapmasının, kamuoyunda "aa bir ^isürphz'' etkisi yarattığını öne süren Kemal Anadol, ^/"ANAP'ın çıkardığı geceyansı yasasının geçici bir • maddesinden yararlanılması datalihsizlik olmuştur" dedi. Ismail Cem, Hasan Fehmi Güneş, Tevfik Koçak, Erdal Kalkan gibi milletvekillerinin öncülüğündeki grup ise, "kişisel kavgalar görüntüsünü silecek yeni bir anlayış koymak amacıyla" hazırladıkları bildiriye imza toplamayı sürdürüyorlar. birlikte, imza hareketinin kişisel kavgalara dönüştüğü" iddiasıyla parti içinde "bu göriıntüyu silecek yeni bir anlayış koymak amacıyla" hazırladıkları bildiriye imza toplamayı sürdürüyorlar. Bu milletvekillerinin çoğunluğu "olaganüstü kurultay için de gerekirse imza atacaklanm" vurguluyorlar. Istanbul milletvekili Hasan Fehmi Güneş, haarladıklan bildiriye atılan imzalann "bu göröşü paylaşanlann sayısını ifade eünedigini" söyledi. Istanbul milletvekili Ismail Cem de bildiriye atılacak imza sayısının artacağıııı vurguladıktan sonra, "Ancak şu anda oluşan bir ortamın istemeyerek de olsa hesaplaşma ortamına dönüştügünü görüyoruz. Bu nedenle kurultaya bizler de bir öneriyle katkıda bulunmak amacındayız. Tüzük değişikliği sorununun sağlıkh ve yeni önerilerte ufku genişletilerek çözümlenmesi geregine inanıyonz ve kunıltayda bir inatlaşma saflaşma olmamasım istiyoruz" dedi. Her iki milletvekili de kurultay gündemine seçim maddesi eklenmesi konusunda diğer "sol kanat" milletvekilleri gibi "Bu konuda bizim önerimiz ve rıkrimiz yoktur" dediler. niz Baykal'ı suçlayarak, "L'lkede ve parti içinde hukuk ve demokrasi savaşımı verilirken, gündeme sol kanadın bölündügü yolunda yapay konular sokulması olayı çarpıtmaya ve kamuoyunu yanıltmaya yönelik girişimlerdir" dedi. 26 Mart seçimlerinin erken seçimi ülke gündemine getirdiğine işaret eden Anadol. S H P MYK'nın ülkeyi erken seçime götürecek politikalar oluşturma yerine antidemokratik tüzük değişiklikleri uretmesinin parti ve demokrasi açısından talihsizlik olduğunu kaydetti. Anadol, yazılı açıkÖte yandan Anadol dün yaptı lamasında şu görüşlere yer verdi: ğı açıklamada, Genel Sekreter De"SHP'nin parti içi demokrasi E İNSAJNLAR F Ü S U N Ö Z B İ L G E N GÖRÜŞ Yazar Yazılarından bahseden yazar, sadece çocuklarından bahseden anne kadar sıkıcıdır. Disraeli 10 YIL ÖNCE 10 YIL SONRA ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) SHP'de tüzük değişikliğine karşı çıkanlarca başlatılan "olağannstü knrultaya ç a | n " ardından ortaya çıkan "görüş aynlıgı" konusunda, "sol kanat" diye adlandırüan milletvekillerinin önde gelen adlanndan Kemal Anadol, "Sol kanadın bölündiigü haberleri gerçek değildir. Hareket sol kanat adına mı yuriihılüyor ki böliinsün?" dedi. Ancak, Ismail Cem, Hasan Fehmi Güneş, Tevfik Koçak, Erdal Kalkan gibi milbtvekillerinin öncülük ettiği 10"u aşkın milletvekili de "olağanüstü kunılta>a karşı olmamakla ve tüzük defişikliğine karşı çıkmakla IZMIR'den HİKMET ÇETİMKAYA IZMIR SHP'de tüzük tartışmasının BaykalGürkan hesaplaşmasına dönüştüğü yolundaki savlar parti örgütlerince dikkatle izleniyor. Bu tartışmanın Halkçı Parti SODEP üzerine çekilmeye çalışıldığı ızlenimi ise sosyaJ demokrat tabanı dolayiı olarak etkiliyor. SHP Gaziantep MHIetvekili Abdülkadir Ateş, ikinci çağn metniyle ilgili görüşlerini aktanrken, sıkıntının ana nedenini "yöntem yanlış uygulandı" diye açıklıyordu. İkinci çağn metnine imza atan milletvekilleri Aydın Güven Gürkan'ın çıkışlarından önemli ölçüde rahatsız olmuşlardı. Onlara göre olay bir tüzük tartışmasından çıkmış "parti içi demokrasi"nin yerini Baykal Gürkan tartışması almıştı. İkinci çağn metnini ımzalayan milletvekillerinden birisi olan Abdülkadir Ateş'e göre savaşım içe dönük değil. dışa dönük olmalıydı. Milletvekili Ateş "parti içinden yaptığımız yeni bir eylem, yeni bir kadrolaşma değil" deyip, ikinci çağn metninin gerekçesini şöyle anlatıyordu: Yeni tüzük tartışmasıyia bazı kişiler ön plana çıktı. Daha açıkçası güç çekişmesine dönüştü. Bu durum dasosyal demokrat tabanı rahatsız etti. Bizim amacımız iç hesaplaşmadan çok, dışa dönük bir yöntem belirlemek. Kuruttayda bu sorunu da tartışmaya açmak. ANAP iktidarının belediyeiere uygulayacağı baskıya karşı neler yapmalı? SHP parti meclisi üyesi Aydın Güven Gürkan, ikinci metni imzalayan milletvekilleriyle bir görüş ayrılığında olmadıklarını, onların tüzük tartışmasıyia birlikte parti içi sorunları daha geniş bir biçimde kurultayda tartışmak istediklerini söylüyordu. Hesaplaşma mı? miyorum" yanıtını verdi dün kendisini Ya Baykal Gürkan hesaplaşması? . Aydın Güven Gürkan, kesinlikle böyle bir aradığımızda. Baykal, "benım kimseyle hesaplaşmanın söz konusu olmayacağını kavgam yok" diyordu. Baykal'a sorduk: söyledi bize. Gürkan, gerçekten hukuk açı SHP içındeki son gelışmeleri nasıl desından çok önemli gördüğu bir olayı gündeme getirdiği için bir parti meclisi üyesı ğerlendiriyorsunuz? Aldığımız yanıt şöyleydi: olarak görevini yapmanın bilincini ve so Kimseyte sürtüşme ve kavga halinde rumluluğunu taşıyordu. İnsanların kullaştırılmasına, köleleştirilmesine yönelik bir değilim. Benim görevim tüm partilileri kcyöntemin sosyal demokrasıyle bağdaşma rumak ve kollamak. SHP iktıdara doğru yürüyor. Yapacak işlerimiz var. Anlatacak şeyyacağına inanıyordu. lerimiz varsa bunun zemini kurultaydır. OraHakh değil miydi Gürkan? da çıkar, konuşur, anlatırız. Konuşmamız sırasında "Baykal Gürkan SHP lideri Inönü, parti içindeki gelişmehesaplaşması'na da değindik. Gürkan, leri nasıl değerlendiriyor? "olay saptırılmak isteniyor" deyip ekledi: Yeni tüzük tartışması gündeme geldiğin Örgütler bu işi ciddiye ahyorlar. Olay den beri İnönü, uzlaşmacı tavrını sürdüruTürkiye düzeyinde böyle gitti. Tek hedef yor. Önce erken kurultayın partiye yararlı Baykal Gürkan adı ortaya atılarak tartış olmayacağını, "sürtüşmelerin" örgüt kadmayı başka yöne çekmek ıstiyorlar. Dele rolarına zarar verecegıni söylüyor. İnönü, SHP içındeki eğılimlere karşı ötegeler nesnel bir biçimde inceleyemesinler, net biçimde göremez hale gelsinler. Mese den beri izlediği tavrı yineliyor: le parti meselesi değil, hukuk devleti ilke Biz, sosyal demokrat bir partiyiz. Bu lerine saygı duyanların meselesi. Bizim bel nedenle solun çeşitli kesimlerinden gelenli bir hesabımız olsa imza metnine seçim ler partımizde yer alabilirler. Ancak bunlar sosyal demokrat bir partide yer alırlarken leri de koyardık. Bir soru Gürkan'a: Sorun parti içi kanatların değil, de . o partinin programına uymak zorundadırmokrasi sorunu mu demek istiyorsunuz? lar. Dünyanın her yerinde bu böyledir. Es Evet öyle. Hareket milletvekillerinin ya ki alışkanlıklarını sürdürmeye hakları da parti içi bir kanadın değikjir. Sorunu ör yoktur. gütler götürüyor kurultaya. Ama genel merİkinci imza metnini imzalayan Hasan kez bilinçle o tarafa çekmek, engellemek Fehmi Güneş ve İsmail Cem'e bir soru: istiyor. Ben sadece aydınlatıcı oluyorum. Niçın böyle bir girişimi gerekli Hukuk çerçevesinde yürüyor her şey. Sos gördünüz? yal demokratlan kulluğa, koleleştirmeye çaYanıtları şu oluyor: lışanlara karşı bir demokrasi mücadelesi. Parti içi barışı savunuyoruz. içe döBu gelışmeler karşısında SHP Genel nük değil, dışa dönük bir eylemden Sekreteri Deniz Baykal bir şeyler söyler yanayız... miydi? Bu görüşü ilk gün parti tabanında ilgi göBaykal, "parti içi tartışmalara gir rüyor, otuz SHP il başkanı destekliyor. yi ortadan kaldıran tüzük değişiklikleri yapması kamuoyunda acı bir sürpriz etkisi yaratmıştır. Tüzük değişikliği konusunda kurultayın bir yana itilerek ANAP'ın çıkardığı geceyarısı yasasının geçici bir maddesinden yararlanılması ise ikinci bir talihsizlik olmuştur. Dün olağanüstü kurultayın SHP için tuzak olacağını söyleyenleri >anıltacağını belirten Gcnd Sekreter Sayın Baykal'ın tüzük değişiklikleri için kurultaya danışmak yerine ANAP'ın geçici maddesinden yararlanmayı tercih etmesini ve partiyi tartışma ortamına sokarak dışa donük mücadeleyi erteletmesini anlamak münıkün değildir. SHP kunıllay delegelerinin parti içi demokrasiyi konıma içguduleri sonucu imza toplama girişimleri en doğal bir davranış olarak degerlendirilmelidir. Bu nedenle herhangi bir kanadın ve kişinin eğilimi ve öncülüğü söz konusu değildir. Sol kanadın bölündüğü yolundaki haber ve değeriendirmeler gerçek dışıdır. Hareket sol kanat adına mı yüriitiılüyor ki onun bölunmesi söz konusu olsun? Dün açıklanan bildiri. olağanüstü kurultay ın tartışma ortaımnı zenginleştirecek öneriler içermektedir. Esasen bildiriyi inızalayanlar arasında daha önce olağanüstü kurultayın toplanması için imza veren arkadaşlanmız da vardır." Anadol, yazılı açıklamasında sol kanat veya bir kişinin önde olmasının söz konusu olmadığına dikkat çekerek, Ismail Cem'in ne sol kanada, ne de herhangi bir gruba mensup olmadığını açıkladığını belinti. Sol kanat uzerinde açılan tartışmalann "üçüncii dünya", "yeni çizgi" gibi yapay oluşumların sadece tuzük değişikliklerini gerçekleştirenlerin işine yarayacağı görüşüııü de savunan Anadol, olağanüstü kurultayın partiyi çağdaş bir yapıya kavuşturmak isteyenler tarafından çağnldıgını belirtti. Bu arada ahnan bilgilere göre, kurultay için imza toplayan milletvekillerinin çalışmalanmn bugün sona ermesi bekleniyor. "İrazacılar" bugün akşama kadar örgütlerden gelecek imzaları bekleyecekler ve büyük bir olasılıkla pazartesi günü Genel Başkan Erdal tnönü'ye "kurultaya çağrı metni"ni sunacaklar. Fotoğraflarla Demokrasi Dersi ARŞİVLERİMİZDEN 10 yıl öncekı 1 Mayıs görüntülerini araştırırken 19781979 ve 1980 fotoğraflarının alt alta geldiğinde çok anlamlı bir çizgiyi vurguladığını fark ettik. 1978 yılı Ecevit iktidarının başlangıç ayları. Taksim Meydanı'nda DİSK*in organize ettiği miting cıvıl crvıl kutlanıyor. 52 tane demokratik kitle örgütünün katıldığı mitingde bir yıl öncenin provoke edilen kanlı 1 Mayıs'ı nedeniyle sinirler biraz gergın. Ecevit, ertesı günü şöyle diyor "Yasalara uygun biçimde yapılan toplantılarda olay çıkması olasılığının az olduğu böylece anlaşılmış oldu." 1979 yılında 1 Mayıs yaklaşırken 19 ilde sıkıyönetim sürüyor. Sıkıyönetim komutanları kendi bölgelerinde 1 Mayıs kutlamalarını yasaklıyorlar. Böylece 1 Mayıs yasak bulunmayan İzmir'de törenlerle kutlanıyor. İstanbul'da konulan sokağa çıkma yasağını kınamak için sokağa çıkan TSİP Genel Başkanı Behice Boran ve arkadaşlan gözaltına alınıyor. Sokağa çıkma yasağma uymayan grup güvenlik güçlerince cadde ortasına yatırılıp aranıyor. CHP Genel Yönetim Kurulu bir bildiri yayımlayarak "CHP'lller 1 Mayıs kutlamalarına katılmasınlar. CHP'lilerin törenlere katılmamaları ülkenin yüksek çıkarları ve CHP'nin sorumluluk anlayışı için gerekli görülrhüştür" diyor. Yasak olmayan illerdeki törenler olaysız geçiyor. Pamukbank Genel Kurulu bankanın sermayesini 200 milvara yükseltmek üzere toplanıyor... Yönetim Kuruiumuzca, Ortaklarımız Genel Kurulu'nun olağanüstü olarak, 24 Mayıs 1989 Çarşamba günü, saat 10.00'da Gayrettepe, Büyükdere Caddesı, No.82'deki şirket merkezinde toplanması kararlaştırılmıştır. Ada yazılı hisse senedi sahiplerinin, pay sahiplerinin adlarına düzenlenen giriş kartlarını, Bankamız Genel Müdürlüğü'nden ve şubelerinden almalarını; hamiline yazılı hisse senedi sahiplerinin ise bu toplantıya katılmak için en geç toplantıdan bir hafta öncesine kadar Genel Müdürlüğümüze müracaat ederek bu hisse senetlerini ada yazılı hale çevirmelerini ve giriş kartlarını almalarını; toplantıda kendilerini bir vekil marifetiyle temsil ettirmek isteyen gerçek kişi ve tüzel kişi ortaklarımızın Genel Müdürlüğümüzden ve şubelerimizden vekaletname ve temsil belgelerini alıp düzenledikten sonra, toplantıdan bir hafta önce Genel Müdürlüğümüze veya şubelerimize vermelerini; sermayemizin % 1 ve daha fazlasına sahip ortakların, Yönetim Kurulu Başkanı'nın, üyelerin, denetçilerin ve Bankamızda birinci derecede imza yetkisine sahip kişilerin oy kullanamayacağını arzeder ve Sayın Ortaklarımızın toplantıya katılmalarını rica ederiz. 1980 yılında 1 Mayıs'ta Taksim Alanı'nda in cin top oynuyor. Sadece güvenlik kuvvetlerine ait taburlar silahlan ile rap rap yürüyorlar. Bir yıl önce iktidardaki sosyal demokrat partinin sahip çıkmadığı işçi bayramına 12 Eylül'ün generalleri mi sahip çıkacak? Alanlar boşaltılıyor. hapishaneler doluyor. 10 yıl sonra geldiğimiz bugünkü aşamadaise Ecevit'siz SHP 1 Mayıs'ın kutlanmasından yana. Ecevit'li DSP, 1 Mayıs'ın 24 Temmuz'da kutlanmasını istiyor. Türkİş yine yan çiziyor. DİSK ise fiilen yok. 1987 yılında Isveç'in başkenti Stockholm'de çektigimiz 1 Mayıs kutlamasından. Sosyal demokrat ve komünist partiler, örgütler, gruplar ayrı ayrı meydanlardan başlayan yürüyüşler düzenliyorlar. Kızıl bayraklar, parti bayrakları. flamaların arkasından sıralanan İsveçliler minik bebeklerini arabaya koyup, küçük çocuklarını yanlarına alıp guie oynaya yürüyorlar. Herkes istediği sloganı ıa?ıyoı, lezbıyenler, homoseksüeller gibi gruplar bile kendi flamalarını çekip kendı istedikleri sloganları atarak yürüyüşe katıhyorlar. Ne polis kanşıyor ne komünizm geliyor. Dünya arşrvlerini karıştırdıkça nerede demokrasi dışı ülke varsa orada kanlı ve olaylı 1 Mayıslar görülüyor, nerede demokrasi varsa orada ise 1 Mayıs işçi bayramı olarak neşe ve eğlence içinde kutlanıyor. TECBUBEU YEŞILLERIE BULUŞMA YEŞILLER PARTİSİ üyeleri ve yönetieıleri hafta sonunda antik kent Adramtteıon'da buluşmaya karar vermişler. Bu amaçla Burhaniye'ye doğru yola çıkmış bulunuyorlar. "Milattan Sonra 1989Adramytteion toplantısı diye yaptıkları çağrıda Avrupalı "tecrübeli yeşillerie" buluşacaklarını da müjdeliyorlar. Yeşillerin mektubu şöyle"MerhabaHallo diyoruz kalbimizden. biz Milattan sonra 1989 Adramytteıon Türk yeşiller, seçkin Avrupa yeşillerine, Burhaniye Ören'de, hâlâ daha temız olan, fakat tehlikeye gırmiş Ege denızi kıyılarında, eski Türk mimarisınde yapılmış bir otelde kalıyoruz. Onlara Türkiye'dekı çevre problemlerini anlatıyoruz ve her gün ölüme mahkum edilen zeytinliklerimizi gösterıyoruz Onlara gittikçe betonlaşan antik kentimiz Adramyteiön'u dolaştırıyoruz. Onlar artık balıkların belkı de bir gün yaşayamayacakları denize bakacaklar. Mıtolojik rüzgâr tanrıçasının evinın olduğu İda Dağı'nın eteklerinde dolaşıyorlar. Demokrasınin kurulduğu topraklarda buluşuyoruz. Ontardan öğrenmek islıyoruz. Biz yeni yeşilleriz. Onlar ve bizlerin hedefleri aynı. Külturlerımız ayrı, ama bızi birleştiriyorlar. Avrupalı yeşiller, yapılmış yanlışlıkları düzeltiyorlar, biz ise yanlışlıkların yapılmamasını istiyoruz. Geliyor musunuz?" Yeşillerin çağrısı boyle. İda Dağı'nın eteğınde Avrupalı tecrubeli yeşillerle söyleşmek isteyenlere duyurulur. PAMUKBANK iyi ba n ka d ı r
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear