02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet Sahibi: Cumhuriyet Malbaacıhk ve Garetecilik Türk Anonim Şirkeıi adına Nadir NMIİ • Gcnd Ya>ın Müdüru: H n u Cenıl, MuesMse Müdurü: EHÜK Ufaklıgil, Yazı Işleri Muduru Okay Gontnsia, 9 Haber Merkezi MudUru: Valçıa Baycr, Sayfa Dtlzem Yönetmenı: Ali Aou, 9 Temsilcıler ANKARA: A h M Tu, IZMİR: Hikrart Çttiakan, ADANA: Cctal Istanbul Haberlen: Eraaa Akyıldız, Dıs Habcrler Eıgua B«kı, Elconomı: Ctagiı Turfcaa, Kühür Cdal t'ster, Spo: Danışmanr. Abdiilk»dir Ynctlnın, Duzeltme: Rrfik Dorba$, Araştırma: Şahin Alpıj, I;Sendika: ŞükM Ketead, Yurt Haberleri: Nccdel Dogaa, Dızi Yazılar: Kırem ÇİUşlua, # Koordinaıör Aamti Konılna, • Malı Işter: Erol E/Vot, • Muhasebe: Bvkal Vner 0 BUtçePlanlama Sevgi Osmınbe^otlu # Rek;am: Ajşe Toraa, Ek Yayınlar: Holy» Akvol • Idare: Huseyin Gyrer. tşletms: Öadtr Çtlik, Bılgjlşlerrr Nail tnıl. Bam w Yoran Cumhun>n Mubaaalık « Guaecilik T A^ TDrk O a # CttL 39/4 34334 1« PK. 246lsUnbul. Tel 512 05 05 (20 t>at), Teiex: 22246 Fu (1) 526 60 72 # flSrotar Aakanc Ziy> G<5k>lp Blv. lnlıl»p S. No: 19/4,TO:1Î3 11 4147, Ttta: 42344 Fıx: (4) 133 11 41/428 # baür H. Zıy» Blv 1352 S2/3. TM: 13 12 30, Tdcı: 52359 Fu. (51) 19 53 60 £ Inono C*l. 119 S. No: 1 KM 1, Td: 19 37 52 (4 bu), Titex: 62155. Fız: (71) 19 37 52 TAKVİM: 28 NtSAN f989 İmsak: 4.23 Güneş: 6.01 öğle: 13.06 Ikindi: 16.55 Akşarn: 20.03 Yatsr. 21.34 Telefonun tellerîne haber mi konar? Telefon şirketleri, insanlara güncel haber iletme konusunda gazetelerle ciddi ve 'yaşamsal' bir rekabete girmiş durumda. îsteyenler, telefon ya da bilgisayar aracılığıyla hava durumunu, haber başlıklarım, sanat çizelgelerini, spor sonuçlanm, hisse senedi fiyatlanm, televizyon programlanm öğrenebilecekler. Elektronik habercilik olarak isimlendirilen iletişim biçimi, gazeteleri ciddi biçimde tehdit ederken New York Times'ın yayımcısı Arthur Sulzberger, gelişmeleri "dehşet verici" olarak niteledi. kuruluşlann en önemlileri telefon şirketleri. Böylece telefon şirketleri insanlara güncel haber iletme konusunda gazetelerle ciddi ve "yaşamsal" bir rekabete girmiş bulunuyor. Îsteyenler şimdi evlerindeki telefon ya da bilgisayar araeılığı ile şu tür haberleri alabilecekleı: Hava durumu, Haber başlıklan, sanat çizelgesi ve programlan, televizyon programları, fılm takvimi, spor sonuçlan, hisse senedi ve tahvil fiyatlan, ipotek oranlan, fıyatlardaki muhtemel oynamalar, hatta, "Günün şakası"... Ya da bilgisayarı bir modem ile gazetenin bügisayarına bağlayarak bu bilgileri edinebilecekler. Yani kâğıt ve mürekkebe gerek kalmadan. Elektronik habercilik olarak isimlendirilen iletişim biçiminin ABD'de gazeteler ile telefon şirketleri arasında "elektronik habercilik" alanında büyük birsavaş başladı Mitterrand Türkiye'de ANKARA (ANKA) Fransa Cumhurbaşkanı François Mitterrand'ın eşi Danietle Mitterrand, özel bir ziyaret içina yarın Ankara'ya geliyor. Bayan Mitterrand, bu ziyaret sırasında Türkiye'ye sığman Iraklı Kürtlerin kaldıklun kamplan ziyaret edecek. Bayan Mitterrand aynca Başbakan Turgut Özal'ın eşi Semra özal'la öğle yemeğinde bir araya gelecek. Başkanı olduğu France Liberte adlı vakfın adına Türkiye'ye gelecek olan Bayan Mitterrand, cumartesi günü akşamı Ankara'da Fransız UrbanSax grubunun konserine katılacak. 30 nisanda Diyarbakır'a geçecek olan Bayan Mitterrand, orada Olağanüstu Hal Bölge Valisi, belediye başkanı ve bazı mültecilerle temaslarda bulunacak. 1 v J r AA olarak nitelendirdi ve gelişmeler için "dehşet verici" tanımını kullandı. GazeteleT videotex ve sesli elektronik yayıncılıkta giderek ucuzlayan ve yaygınlaşan teknoloji nedeniyle "gelecek" olduğunu belirtiyorlar. Videotex'te bilgisayarlı bir kullanıcı, istediği bilgiyi bir kez bilgisayardan edinebiliyor. Kullanıcı belli bir odeme karşılığı bu hizmetten yararlanıyor. Aynı şekilde kullanıcı telefon şirketi araeılığı ile yaptığı ödeme karşıhğı belli kodlar kullanarak bilgiye erişebiliyor. Gazeteler özellikle telefon yoluyla iletişimi hemen herkesin telefonu olduğu için daha çok terrih ediyorlar. Gazeteler daha elektronik ya ! = Illl A.ur nnı ŞEBNEM ATİYAS NEW YORK Gazetecilik öldü mü? Mürekkep ve kâğıt müzeye mi kaldınlacak? tnsanlara haberleri kim verecek? Gazeteler mi, yoksa ekranlarla silahlanmış telefon şirketleri mi? tşte ABD basın ve medya dünyasında şimdi bu sorular tartışılıyor. Çünkü bu hafta başından itibaren Amerika'da gazeteler ile telefon şirketleri arasında kıyasıya bir "elektronik habercilik" savaşı başladı. New York'ta hafta başında şimdiye kadarki en yaygın elektronik bilgi servisi devreye girdi. New York Newsday, USA Today ve The Burlington Free Press gazetelerinin yanı sıra, 50 kadar "gazete dışı kuruluş", elektronik bilgi servisini işleme koydu. Bu ilk denemeleri 1980'lerde başlamış, ancak servisin son derece maliyetli ve karmaşık olması nedeniyle fazla rağbet görmemişti. Burlington ve Atlanta, ardından Houston ve Omaha"da halen devam eden elektronik habercilik bugün bütün basınyayın kurumIan için ciddi bir ikilemi gündeme getiriyor: Yayıncılar birbirleriyle rekabet ederek böyle bir güçlüğe hep birlikte itilmek istemiyorlar, öte yandan geri kalmak da istemiyorlar. Geçen hafta Chicago'da gazete yayıncılannın bir araya gelerek görüştükleri elektronik habercilik konusunda The New York Times Gazetesi'nin yayıncısı Arthur Sulzberger 1989'u "kritik yıl" yıncılık işine nasıl gireceklerini düşünürken ve "kâğıt ile mürekkebin" geçmişte kaldığı fıkrine kendilerini alıştırmakta güçluk çekerken bir "ölümkalım" sorunuyla karşı karşıya kalıyorlar. Telefon şirketleri, elektronik bilgi alanını gazetelerden almak için her türlü hazırlığını tamamlamış ve rekabeti şimdilik kazanmış görünüyor. Bu hafta ABD Kongresi iki milletvekilinin sunacağı, yedi bölgesel telefon şirketinin doğrudan elektronik yayınalıkta gazetecilikle rekabeti amaçlayan girişimlerine izin verilmesini amaçlayan yasa tasarısını görüşecek. alanına giren bilgileri satmasını kesinlikle yasaklıyor. Telefon şirketleri uzun süredir bu yasağın kaldmlması için yoğun lobi faaliyeti sürdüruyor. Bunlann başında ATT ve Bell telefon şirketleri bulunuyor. Diğer bilgi tekelleri ve gazetelerse girişimin "haksız rekabet" yaratacağını belirterek karşı çıkıyorlar. Elektronik bilgi alanında neredeyse rakipsiz ve son derece pahalı servisle çalışan Nynex Corporation adlı kuruluş da telefon rekabetine karşı çıkanlardan. Nynex'ın merkez bilgi deposu mevcut butün gazeteleri, dergileri ve özel ve resmi yayınlan bilgi Yurürlükteki yasa, telefon şir deposunda çok çeşitli başlıklarda ketlerinin doğrudan basınyayın tasnif ederek kamu kullanımına açmış durumda. Nynex, savunma harcamalarından, silah satışlarına, banka kredilerinden yüksek sosyete dedikodularına değin çıkan bütün haberlere erişilebilecek bir sisteme sahip. Gazeteciler telefon şirketleri için söz konusu yasakların sürmesinJen yana. Telekomünikasyonda gazeteciler grubu başkanı George VVilson bu konuda şunları söylüyor. "Hiikümet telefon şirketlerine tam anlamıyla garantilenmiş bir kâr haddinin mevcut olduğu tekeli sunuyor, onlar bu ekonomik tabanı serbest piyasa kurallan ile kendilerini konıyarak kullanmaya kalkışıyorlar. Sadece üç Bell telefon kuruluşunun bugiinkii kârı gazete endüstrisinin toplam kânndan fazla, hepsi de tek tek dev ekonomik ve teknolojik kunıluşlar." Buna karşın Bell şirketlerinin temsilcileri gazetelerin elektronik teknolojiye girmekte yavaş kalmayı bile bile tercih ettiklerini, şimdi geri kalmanın bedelini kendilcrine ödetmeyi istediklerini söyleyerek kendilerini savunuyorlar. Gazete yayıncıları geri kalma açısından Bell'in eleştirilerini kabul ediyor ve elektronik teknolojide kârlı yatırım alanları olduğu görüşünü paylaşıyorlar. Buna karşın tarihte kendilerine mal olmuş "temel bilgi iletme misyonunu" kaybetmekten, elektronik teknoloji ile reklam aynlacağinı kullanamaz hale gelmekten çekiniyorlar. If III I 'Di/ıi Hıristiyan' yazılamayacak ANKARA (UBA) Yargıtay, nüfusta "dini tslam" kaydı silinirken "dini Hıristiyan" yazılamayacağına karar verdi. Yargıtay Üçüncü Hukuk Dairesi, Istanbul 20. Astiye Hukuk Hâkimliği 'nin tsmail Kopar adlı kişinin açmış olduğu nüfus kaydındaki "dini tslam" ibaresinin silinerek yerine "dini Hıristiyan" yazılması ve aynca mezhebinin "Yehova Şahitleri" olduğunun belirtilmesine Uişkin istemini kabul eden karannı bozdu. DlS BASINSht y<to »ork Simcs SSCB 'Sovyetler Birliği artık muhtemel bir düşman sayılamaz' Dış Haberter Servisi 1952 yılında ABD'nin Moskova Büyükeiçisi olan ve "Sovyetleri kuşatma" stratejisi ile soğuk savaşın önde gelen isimierinden olan Georg Kennan'ın "The New York Times" da yayımlanan yeni bir makalesini okuyucularımıza sunuyoruz: Sovyetler Birliği*nde bugün, ülkeyi 1917'den bu yana birlikte tutan ve yöneten iktidar sisteminin tam olmasa bılc, dağılmasına tanık oluyoruz. Bu dağılma, bir şans eseri olarak, ABDSovyet ilişkileri bakımından en fazla sıkıntı yaratan sorunlarda en belirgin biçimde göze çarpıyor. Bunlar, dunya devrimi ideolojisi, retorik, daha önceki Sovyet liderlerinin siyasal çabalan ve Stalinci siyasal baskıdır. Bu sonuncusu, Stalin'in 1953'te ölümunden sonra önemli ölçüde yumuşatıldı. Gorbaçov döneminde de çok geniş çaplı değişiklikler yapılıyor. Ama ilişkileri zorlayan üç etken daha var. Bunları şöyle sıralamak mumkün: Batıda birçok çevrenin orantısız olarak nitelediği barış dönemindeki konvansiyonel güçlerinin durumu; Sovetler'in Doğu Avrupa'da siyasal ve askeri dünyaya yaptığı açıklamalara ters düşmekle kalmayacak, aynca tum Varşova Paktı ülkeleri ile Sovyetler Birliği'nin Rus olmayan cumhuriyetlerinde çok olumsuz sonuçlar doğurabilecektir. Üçüncü olarak, Amerikan hükümeti Sovyetler Birliği ile nükleet ve konvansiyonel silahların indirilmesi konusunda anlaşmaya varmak için yeterli çaba harcamamıştır. Son yıllarda ve aylarda Sovyetler Birliği'nden, bizim karşılıksız bıraktığımız bir dizi ilginç öneri gelmiştir. Gerçi bu öneriler hemen kabul edilemezdi. Ciddi biçimde incelenmeleri gerekliydi. Ama biz bunu yapmadık. Konvansiyonel silahlarda indirim konusu, Sovyetler'in bu silahlardaki ustünlüğü abartılarak gereksiz biçimde karmaşık hale getirilmiştir. Bu tutum düzeltilmelidir. Sovyetler Birliği'nin depolarında bulunan nükleer silahların sayısı, gereğinden çok daha fazladır. Tahrip güçleri göze alındığı takdirde, bu silahların askeri çatışmalarda kullanılması düşünülemez. Üstelik, oynadıkları "caydıncı" rol, çok daha az sayıdaki silahlar tarafından ovnanabilir. Gorbaçov: Duramlar vahim lışma sistemlerini yeniden gözden geçirmelerini istedi. Gorbaçov'un konuşmasının ana temasını Yeniden Yaprfanma (Perestroyka) programı oluşturdu. Sovyet lideri şöyle konuştu: "Parti komiteleri ve Sovyet kuruluslannın kendi eğilimleri doğnıltusunda vaptığı birçok is, çalısma yöntemleri, bu aşama hakkındaki anlayışlan hayatla uyum sağlanuyor. Bunun avnı zamanda Parti Merkez Komitesi ve Politbüro ile bağlantısı var." Bütün temel ihtiyaç maddeleri, gıda maddeleri ve konut yapımı konularında büyük sıkıntılar olduğunu anlatan Mihail Gorbaçov, bu konuda örneklerle ve kimi zaman da isim vererek konuştu. Gorbaçov, dükkânlarda sabun ve deterjan gibi maddeler için halkın saatlerce kuyruk bekledığini, ancak buna karşın bir deterjan fabrikası inşasının 9 yıldır sürmekte olduğunu kaydetti. nndaki düşüşün "bütün sorunlann nedeni olarak gösterilmesini" de eleştiren Gorbaçov, tanmsal uretimdeki duşüşe de dikkat çekti. Gorbaçov, sorunların özellikle bazı yetkilerin merkez yönetimden yerel yönetimlere devrinden sonra had safhaya vardığını da belirterek "Vatandaş, yerel bürokratlara yardım için başvurduğunda, eskiden kalma alışkanlıklarla ona tepeden bakılıyor. Neredeyse istenmeyen kişi ilan edilivoı. Bu da kırgınlıklara yol açıyor" dedi. Birçok bölgede ekonominin giderek Jcötuleştiğini kaydeden Sovyet lideri, bunun ekonomik reform programının gerçek anlamda duşünülerek uygulanmamasından kaynaklandığını bildirdi. Konuşmasında sosyal gerginliklere de değinen Gorbaçov, "Toplum daha demokrarik bir hale geldikçe suç oranı da artmaya başladı. Özellikle milliyetçiliğin yükseldiği yerlerde" diye konuştu. 9 nisanda Gurcistan Cumhuriyeti'nde meydana gelen ve 20 kişinin öldüEkonomik güçlükler için so ğü olaylara da değinen Gorbaçov, rumlu aranırken 1986 Çernobil bu konuda aynntılı bir soruşturnükleer felaketi ve petrol fıyatla ma açılmasını istedi. SOVYET LİDERİ^NDEN SORUNLAR Yeşiller Burhaniye'de İZMİR (UBA) Federal Alman Yeşiller Partisi milletvekilleri ile çok sayıda Alman bilim adamının 2830 nisan tarihleri arasında Burhaniye'ye gelerek çevre konulu bir panele katılacakları bildirildi. Yeşiller Partisi îzmir İl Başkanı Melih Ergen yaptığı açıklamada, Alman Yeşillerin Türkiye'nin çevre kirlenmesi konusuna büyük önem verdiklerini belirıti. Halk 26 martta kızgınlığını dile getirdi. Gıda ve ihtiyaç maddeleri sıkıntısı ciddi boyutta. Bazı işçiler çalışmayı unuttular. Bürokratlar, şikâyet için gelen halka tepeden bakıyor. Deterjan kuyruğu varken, bir fabrika 9 yıldır tamamlanamadı. Toplumda demokratikleşme başladığından beri suç oranı arttı. Dış Haberler Servisi SSCB lideri Mibail Gorbaçov, önemli kadro değişikliklerinin gerçekleştirildiği salı günkü Merkez Komite toplantısında, ülkesinin karşı karşıya bulunduğu ekonomik ve sosyal sorunlara Uişkin beklenmedik açıklıkta bir konuşma yaptı. Konut, yiyecek ve temel ihtiyaç maddeleri sıkıntısımn ciddi boyutlarda olduğunu belirten Gorbaçov, işçilerden bürokratlara kadar çeşitli kesimlere sert eleştiriler yöneltirken, 26 marttaki Halk Temsilcileri seçiminde halkın "kızgınlığını dile getirdiğini" söyledi. Gorbaçov'un Merkez Komite toplantısında yaptığı konuşmanın metni resmi TASS Ajansı tarafından önceki gun yayımlandı. Sovyet lideri konuşmasında, perestroyka programının, yurürlükte olduğunu, ancak "özellikle yerel birimlerde" gereği gibi uygulanmadığını vurguladı. AP'nin haberine göre ekonomik reformlara rağmen konut, yiyecek ve temel ihtiyaç maddelerinin eksikliğinin her gün arttığını söyleyen Gorbaçov, kamu harca Gorbaçav Seçimler bir ikazdı. malannın fazlalığına dikkat çekti. Sovyet lideri bazı işçileri de eleştirdiği konuşmasında "çalışmayı unııtan" ve "Eski dönemlerden kalma sadece işe gcldikleri için para almaya alışan" kişilerden söz etti. Halkın, 26 martta yapılan seçimlerde Komünist Pani adaylarından bazılanna oy vermemesini "kızgınlığını dile getirmesi" olarak değerlendiren Gorbaçov, seçim sonuçlannın ışığında bütün parti ve hükümet organlarının ça Laiklik yazı yurışması ANKARA (AA) "Çağdaş ve Demokratik Bir Toplumda Laikliğin Anlam ve önemi" konulu ödüllü yazı yarışması düzenlendi. "Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği"nce ortaöğrenim gençleri arasında açılan yarışmada birinciye 500 bin, ikinciye 300 bin, üçüncüye de 250 bin lira ödül verilecek. Yarışmacılarm en çok üç daktilo sayfası olan ve çift aralıklı daktilo ya da çok okunaklı el yazısı ile hazırlayacaklan yazılarını, en geç 10 Mayıs 1989'a dek "PK 34 433330 Sirkeci/tstanbul" adresine göndermeleri gerekiyor. Partfnîn erken seçîm planı Komünist Parti'nin politbüro üyelerinden, reform yanlısı Imre Pozsgay, Londra'da yaptığı açıklamada "1995 'te yapılması tasarlanan çok partili özgür seçim"lehn gelecek yıl yapılabileceğini söyledi. Gözlemciler, seçimin erkene alınması dunımunda, komünist olmayan muhalefetin örgütlenmeye fırsat bulamayacağını belirtiyorlar. EDİP EMİL ÖYMEN LONDRA Macaristan Komünist Panisi Politbüro üyesi ve ülkede önde gelen reform yanlılanndan Imre Pozsgay, 1995'te yapılması planlanan "çok partili özgür" seçimin gelecek yıl yapılabileceğini söyledi. Pozsgay, Komünist Partisi'nin reformlann hızlandırılmasında "hayati" rol oynayabileceğini vurguladı ve "Kanımca, Macaristan Sosyalist İşçi Partisi seçimden galip çıkacaktır" dedi. Londra'da yapılması planlanan Macaristan Kültür ve Sanat Festivali'ne Uişkin hazırlıklar amacıyla İngiltere'ye gelen Pozsgay, Pozsgay Parti, seçımleri kazanır medi, ancak "Ülkede değişim ve geçiş dönemi banşçı bir şekilde gerçekleştirilmeli. Bu nedenle iç çekişmelere de tahammül etmek zorundayız. Parti bolünürse, iktidar boşluğu doğar, sonuçlan da feci olur. Reform yolunda Komünist Partisi yekvücul olursa, ülkenin yenilenmesini de parti gerçekleştirir" diyerek seçimde partinin şansının yüksek olduğunu kaydetti. Gözlemciler seçimin erkene alınması durumunda "komünist olmayan muhalefet"in örgutlenmeye fırsat bulamayacağını belirtiyorlar. Reform yanlılannın Politbüro ve Merkez Komite'de çoğunluğa geçtiklerine dikkat eden gözlemciler, Pozsgay'ın geBaşbakan Margarel Thatcher ile de 45 dakika süren bir görüşme yaptı. Pozsgay'ın ziyareti, 1956'dan beri Macaristan'da bulunan Sovyet birliklerinin geri çekilmeye başladığı günlere rastlıyor. Ziyaret, ayn: zamanda Macaristan Başbakanı Miklos Nemeth'in, bakanlar kurulunda buyük bir değişiklik yaparak 6 bakanı görevden aldığı ve dışişleri ile maliye bakanlıklarına "reform yanlısı" kişileri atadığı bir sırada gerçekleşti. Pozsgay'ın Macaristan'daki bu radikal değişim sırasında Ingiltere'yi ziyaret etmesi buyuk ilgi uyandırdı. Pozsgav, Macaristan Komünist Partisi'nin bir çözülme ile karşı karşıya olduğunu gizlelecek yılki seçimde cumhurbaşkanhğına seçilebileceğini de söylüyorlar. Thatcher ile yaptığı görüşme hakkındaki izlenimlerini aktaran Pozsgay, "Thatcherizm konusunda uzerinde çok dikkatle durmamız gereken noktalar var. Bunlan kendi ekonomimizde kullanabiliriz. tngiltere'de de ekonominin yeniden yapılanması ve siyasal kararlıiığın ardında yatan mantıgı anlamak önemli" dedi. Macaristan'da Stalinciliğin halen güçlü olduğunu da söyleyen Pozsgay, bundan "tehlike" diye söz etti ve "Bu tehlike mevcuttur, buna kuşku yok. Bunu fark etmemek ya da inkâr etmek için kör olmak la/ım. Ama Stalinci güçlerin toplumda desteği yok. Llke bu siyasal modelden uzaklaşmak ve değişim istiyor" dedi. Macaristan'da üslenen Sovyet kuvvetlerinin geri çekilmeye başlaması konusunda da görüş belirten Pozsgay, "lyi hislerle doluyum. Yeni bir Avrupa doğmaya başlıyor. Gorbaçov ve Sovyetler Birliği, Ortak Avrupa Evi kavramını ciddiye alıyorlar" şeklinde konuştu. Macaristan'ın Varşova Paktı üyeliği konusunda açık bir ifadeden kaçınmakla birlikte, "Tarafsız bir Macaristan, Sovyetler Birliği için tehdit oluşturmaz" demekle yetindi. Finlandiya'yı örnek gösteren Pozsgay, tarafsız bir Finlandiya'nın Sovyetler'e, Varşova Paktı müttefiklerinden çok daha az sorun çıkartmış. olduğunu kaydetti. Gözlemciler, Macaristan Komünist Parti lideri Karoly Grosz1 un, bir ara "Grosznost" diye adlandırılan ve büyük ümitler bağlanan reform girişimlerinin havada kaldığına, reform yönünde somut adım atılamadığma işaret ediyor. İki ynldır yüksek enflasyon, üretimde durgunluk, hükümetin subvansiyonları azaltması karşısında Macaristan'da grev dahi beklenebileceğini kaydedivorlar. Daha katı ekonomik önlemler alınması gerektiğini belirten gözlemciler, hükümetin sübvansiyonlara bütçeden ayırdığı yüzde 16'ya yakın payı tamamen kaldırması gerektiğini, kamu sektörünün özel işletmelere bölıinerek rekabet esasının getirilmesini öneriyorlar. MACARISTAN Su da yanar MOSKOVA (AA) Karadeniz 'de hidrojen sülfid kirlenmesinin tehlikeli boyutlara ulaştığı bildiriliyor. Sovyet Sosyalistikskaya tndustriya Gazetesi'nin verdiği habere göre, su yüzeyinde "yangınlar" çıkmasıia yol açabilecek olan hidrojen sülfid gazımn Karadeniz'deki oranı yüzde 9O'ı buluyor. Gazete, çürük yumurta gibi kokan renksiz bir gaz olan hidrojen sülfıdin Karadeniz'in yüzeyinin 200 metre derinliğinde başladığını ve daha aşağılara kadar uzondığım kaydetti. Gazete, şu anda küçük bir yer sarsmtısımn, gazın su yüzeyine çıkmasına yol açabileceğini, bunun sonucunda kıyılara yakın kesimlerde dev yangınlar meydana gelebileceğini vurguladı. 1968 de Çekoslovakya'ya yapılan müdahaleden bu yana, Sovyetler'in diğer Varşova Paktı ülkeleri üzerindeki siyasal hegemonyası gevşemektedir. Gorbaçov'la birlikte bu ülkelerin bağımsızhklarında da belirgin bir gelişme var. hegemonyasının kalıntıları ve iki süper guç arasında nükleer ve konvansiyonel silahların geliştirilmesi konusundaki rekabet. Bu sorunlara, Sovyetler Birliği'nde halen mevcut olan istikrarsız ve bazı bakımlardan tehlikeli olan iç durumu da ekleyebiliriz. Bu noktalar uzerinde kısaca durmak istiyorum. Önce, barış zamanmda aşırı kalabalık kara kuv\eti bulundurmak son 200 yıldır Rus ve Sovyet politikasının değişmez özelliğidir. Bunun nedenleri kısmen iç politika, kısrnen de savunına sorununa dayanır. 200 yıl boyunca bu kalabalık ordu, hiçbir zaman buyük bir askeri güce karşı savaş başlatmak için kullanılmamıştır. Gorbaçov döneminde asker ve silah sayısında bir ölçüde indirim yapılmaktadır. Her durumda, bu sorunur. ABDSovyet ilişkilerinde ciddi bir rahatsızlık yaratacağını sanmıyorum. tkinci olarak, 1968'de Çekoslovakya'ya yapılan müdahaleden bu yana Sovyetler'in diğer Varşova Paktı ülkeleri üzerindeki siyasal hegemonyası gevşemektedir. Sovyetler Birliği'nin 1956 Macaristan işgali türunden bir askeri harekâta tekrar girişebileceklerini sanmıyorum. Böyle bir serüven, sadece Gorbaçov'un Bizim hukümetlerimizin politikaları, aşırı büyük nükleer arsenalın ciddi bir sorun olmadığı, bu bakımdan acilen azaltılmasına gerek bulunmadığı yolundadır. Ben bu görüşe katılmıyorum. Önce bu silahlar kaza ya da yanlış anlama nedeni ile kullanılabilir. Aynca, başka ülkelere yayılmalan olasıhğı vardır. İki süper güç, nükleer silahların indirimi ve yayılmasının onlenmesi için ciddi görüşmeler yapmalıdır. Dördüncü noktaya gelince, Gorbaçov'un icerideki durumu gerçekten belirsizdir. Bu belirsizlik özellikle perestroykadan henüz doğru dürust bir sonuç alınamamış olmasından kaynaklanmaktadır. Ama, Gorbaçov'un durumunun güçlü yanları da var. Ozetle, bana kalırsa Sovyetler Birliği'ni şimdiye dek olduğu gibi "muhtemel bir düşman" olarak görmemiz için artık geçerli bir neden yoktur. Sovyetler Birliği'ne bundan boyle bir başka büyük deviet olarak bakmalıyız. Bu büyük devlelin politikaları ve hedefleri kendi coğrafyası, tarihi ve gelenekleri tarafından şekillenmiş olup, bizim politikamız ve hedeflerimizden değişiktir. Ama ikisi arasında artık ciddi bir sürlüşme yoktur. Farklılıklar, uzlaşma ve anlaşma ile ayarlanabilir. CîN 1968'den bu yana en büyük gösteri Dün Pekin'de gerçekleştirilen öğrenci yürüyüşüne 500 bin kişi katıldı. Olaysız geçen yürüyüşte, güvenlik kuvvetleri öğrencilere müdahalede bulunmadı. Dış Haberler Servisi Demokrasi ve özgüriük talepleri için eylem yapan ve dersleri boykot eden Çinli öğrenciler, dun de Pekin'deki üniversite kampusundan kentin merkezindeki ünlu Tien An Men meydanına kadar bir protesto yürüyüşü düzenlediler. Yürüyüş olaysız geçti ve güvenlik kuvvetlerinin yakından izlemekle birlikte müdahale etmedikleri %ötlemlendi. Gosterinin 1968 yılındaki kültür devriminden bu yana gerçekleştiren en biıyuk kitle hareketi olduğu bildirildi. AP'nin haberine göre, üniversite kampusunda toplanan yaklaşık 500 bin oğrenci "Eylem Koordinasyon Komilesi"nin önerisiyle Tien An Men meydanına kadar bir protesto yüruyüşu yapmayı kararlaştırdı. Ancak dört günden beri universitenin güneyinde bulunan kasklı, coplu polislerin yolu kestikleri, 300 kadar polisin Pekin'in kuzeyine giren yol ağzıÖğrenciler, gerek kent dışında nı barikatla kapatukları görüldü. gerekse kent içinde sık sık insan Bunun uzerine öğrencilerin polihakları, demokrasi, özgüriük ve si ıslıklamaya başladıkları ve Öğrenciler özellikle büfOKrası ve yol hukuk devleti isteklerini dile ge• Halkın polisi halkın safına" gi suzluklara karşı çıkıyorlar. tiren sloganlar atarken özellikle bi sloganlarla polisleri yoldan çekilmeye çağırdıklan görüldü. Öğrenciler s\k sık "Polis halkı seviyor, halk polisi seviyor" adlı bir resmi marşı soyleyerek gergin havayı yumuşatmaya çalıştılar. Sonunda öğle üzeri öğrenciler yumu şak bir biçimde barikatları aşmaya başladılar. Herhangi bir çatışma çıkmadan polis barikatını aşan öğrenciler, yolda da bir müdahaleyle karşılaşmadan birbirlerinin koluna girmiş olarak ve Çin Ulusal Marşı'nı soyleyerek Pekin'e girdiler. bürokrasiyi ve yolsuzlukları suçladılar. En sık atılan sloganlar arasında "Kahrolsun bürokrasi, kahrolsun yolsuzluk" dikkati çekiyordu. Hükümetin de sert bir şekilde eleştirildiği gözlemlendi. On gündür süren öğrenci gösterilerine zaman zaman sert bir biçimde ktnanmasına rağmen müdahale edilmemesi, partinin tutucu çevrelerinde giderek büyüyen bir tepkiyle karşılanıyor. Pekin Belediye Başkanı, öğrenci eylemlerini "yasadışı" olmakla nitelerken Komünist Partisi Pekin İl Başkanı Li Ksiming on bin parti görevlisine hitaben yaptığı bir konuşmada. "Böyle isyanlan kararlılıkla durdurmalıvız" dedi. ANKARA (UBA) Turizm Bakanı İlhan Aküzüm, turistik tesisleri çifte rezervasyon konusunda uyardı. Bakan Aküzüm, çifte rezervasyon yapan tesislere gereken cezanın verileceğini söyledi. Turizm sektöründe rezervasyon iptalleri olduğunu, ancak bunun sadece Türkiye'yi ilgilendiren bir sorun olmadığını ifade eden Aküzüm, özellikle Ingilizlerin rezervasyon iptalinin tngiltere'de kredi jaizlerin in yükselmesinden kaynaklandığını, bu nedenle Ingilizterin tatillerinden fedakârlık yaptıklarını öne sürdü. rezervasyon ıfte Çift
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear