Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
\4 ŞUBAT 1989 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Çekilme sona eriyor Wale$a: Grev yupılmasm "VARŞOVA (A A) Polonya'da kapatılan Dayamşma Sendikası lideri Lech Walesa, Dayamşma Sendikası ve hükümet yetkilileriyle yapılan görüşmelerin zedeienmemesi amacıyla, işçilere grev yapmamaları yolunda çağrıda bulundu. Walesa, Gdansk kentindeki St. Brygida Kilisesi 'ne dıin yolladtğı çağrı mektubunda, "Düzenlenen grevlerin sorumlutuğunu hiç kimse almayacaknr ve boylece Dayamşma Sendikası yeniden suçlanacaktır" dedi. Kabil Havaalanı'nı koruyan son Sovyet askerleri de dün Afganistan'dan ayrıldı DUN\ADA BUGUN Gün Doğarken Yalnızlığı uykumda duyumsayıp irkiliyorum. Gözlerimi açıp ba , kıyorum, çev/re aydınlanmaya başlamış. Kalkıyorum, evi baştan başa geçip balkon penceresmin önüne geliyorum. KarşıdaÇam ' lıca tepelerinın üstünden doğru gün ışıyor, bırazdan renkler daha açık maviye, sonra mora dönüşecek, güzel bir gün başlıyor. Giyiniyorum, kafama nafile bırkaç fırça darbesi vurup, gocuğuma sarınıp sokağa, yüzümü günün solunmamış havasının serinliğiyle yıkamaya çıkıyorum. Merdivenleri tırmanıp bakkala varıyorum. Daha gazeteler gelmemiş. Tek tek insanlar geçiyorlar sokaktan, bir de günlük olağan seslerini bulamamış izlenimi veren arabalar. Fırın açılmış, mis gibi sıcak ekmekler duruyor tezgâhın üstünde. Bırini alıyorum, bakkala gazeteleri bugün erkence gönder . mesıni söyleyip eve dönüyorum. Balkon kapısının önündeki seh panın üstünde bir onceki günün tüm yorgunluğuyla yatağa dü / şüp yeni günün tüm işlerini, sevinçlenni ve angaryalarını sırtlamadan önce, denizin ötesinden Çamhca'ya, Üsküdar'a bakıp gün • soluklanması yakalanan anın ardından kalan boş bir sütlü kah . ve fincanı olmayacak bugün. Güneş sislerin ıçınden doğuyor Çamlıca tepelerinın ardından. • • Bu kez günü, hatta haftayı doğuşunda yakalayacağım. Gün doğal bir şey, elie tutulurcasına değilse bile gözle görünürcesıne, deride duyulurcasına somut olarak var. Ama ya hafta? Hafta diye bir şey var mı? İnsandan gayn yaratıklar, bit • tikler de bilirler günu, ama ya haftayı? Onlar yalmzca günü ve mevsımleri biliyorlar. Hafta bızim uydurmamız değil mi? Denizden gemiter gecıyor. Düdük öttürseler duyarım diye dü ' şünürken kapı çahnıyor, gazeteler geldı. Masanın başına oturuyorum. Çamlıca Tepesi'nden, sislerin arasından tostoparlak ateş topu gibi doğan güneşe nazire, küçüklüğünde oğlumun "güneş yumurta" dediği sahanda yumurta hazırlıyorum. Sonra bir sütlü kahve içip boş fincanı alışılmış yerine koyacağım. Ama aynı şey olmayacak... Bir yandan sıcacık mıs gibi kokan ekmekle yumurtayı yeme ' ye çalışıyorum. Bir yandan da gazetelere bakıyorum. "Kalitesiz un hazımsızlık yapıyor". TÜBİTAK ve Boğaziçi Üni ( versitesı uzmanları, kalitesiz unun hazımsızltk yaptığını ve bu unlarla yapılan ekmeğin çabuk bayatladığı için tüketimin boş yere , arttığını söylüyorlar Geçenlerde de unlarımızın kalitesinın, ancak hayvan yemi yapmaya yaradığı haberi çıkmıştı. Ekmeği bırakıyorum. Yirminci yüzyılın sonuna doğru, nice badirelerden geçmiş ve şimdi elinde kala kala bir tek tarımsal ürünuyle kendini besleme övuncü kalmış (o da ne zamana kadar?) bir ülkenin elli milyonu aşkın insanı hayvan yemi yemeye layık mı? Bir öncekı günün gazetesinde, özel yetiştirilmiş, iktidara mahküm edilmiş, ama başaramamış, ne geçmişın prototopi, ne yarına yönelik bir kafanın sahibi ne de bugünün adamı bıri "Bizim zamanımızdaolsaydı çoktan harekete geçerlerdi. Ama şimdikiler ne düşünüyor bilmiyorum" diyor... Yine günün gazetelerıne dönüyorum. 15 yaşındaki M.Ç. bu . gün "komünizm propagandası iddiasıyla bir kez daha yargı önü ' ne çıkacak" haiberi. 15 yaşındaki M.Ç., TCK'ya aykırılıktan DGM'de yargılanıyor. Her şeyi bılir bir profesörün başkanlığında altı kişilık bir ekip, MÇ'yi her türlü dış etkiden arındırarak komünızmı övme suçunu işleyecek bilinçte olup olmadığını inceliyorlar Adli Tıp Gözetim Merkezi'nde. 1989'da ne itginç, insanlığa ne büyük katkılarda bulunacak bir araştırma! Bari dünyanın . önde gelen bilimsel dergilennden birinde yayımlasalar bu itginç bilimsel çalışmalarını Bir gün önceden kalan gazeteye kayıyor gözüm. Binbaşı, "B... • yedirmedim, yediririm dedım" diyor. Cizre'de çoktan sabah oldu Ve insanlar devlet zoruyla yediklerınden başka şeylerle sabah kahvaltılarını ettıler. Kuru ekmek • le mi? Katıkları da var mıydı? Soğuğu kırmak, içlerini ısıtmak için bir çorba olsun içemediler mi? Macaristan'da çok partili yönetime geçiliyormuş. Askeri Yargıtay'ın iki dairesi TİP davasında çelişkili iki karar vermiş. DGM'lerde dosyalar dag grbiymiş. •"= • Ana Oevrimci Yol davasında sekiz yıllık aradan sonra avukat,' savunmaya başlamış. 140 yıllık alıntıya tomünizm davası açılmış. Bakan Topaç, düşünce suçu konusunda düşünce açıklama' mış. * Avukatlara gözaltı kmanmış. Atatürk Havalımanı da gitmiş bir yabancı konsorsiyuma hem' de ödünç. Geçenlerde de BHT gitmışti, her şey hızla özelleşıyor mu, toplum ve rejim de hızla Ozallaşıyor mu? Bir berber bir berbere bre berber, gel beraber bir kuyruk acısı mı çıkaralım demiş? Tartışmanın üçgeninın üç ucu bir araya gelip birbırlerini süz' müşler ve içlerınden çaktırmadan "Aslında yoktur bırbirimızden • farkımız"mı demışler? Her şey özelleşıyor, toplum Ozallaşıyor. Güzel bir günü doğuşunda yakalamak sevinciyle kalkmıştım. Koskoca bir çağı her gün biraz daha kaçırmanın acısıylagünü' yaşamaya koyuldum. * • * ALISIRMEN Pakistan Başbakanı Benazir Butto, Afganistan'ı işgal etmeye hazırlandıkları yolunda Necibullah tarafından öne sürülen iddiayı yalanladı. ZAFER ARAPKİRLİ İSLAMABAD Sovyetier Birliği'nin Afganistan'dan tumüyle ayrılmasına 24 saat kala Kabil Havaalam'nı korumakla gore\li son Sovyet askerleri de dun Afganistan'dan aynldı. Havaalanında askerlerin ayrılışı nedeniyle düzenlenen torende SSCB'nin Afganistan Buvükelçiliği yetkilileri de bulundu. Böylece başkent Kabil ve diğer önem'.i merkezlerde çok az sayıda Sovyet askeri kaldığı bildirildi. Sovyet yetkililer, geride kalan askerlerin Afganistan'a gönderilen yardım malzemelerinin dağıtımı için ulkede iki gün daha kalacaklanm \e son askerin de Cenevre Anlaşması'na uyeun olarak Afganistan'dan çarşamba günu aynlacağını söylediler. Çekilmenin son aşamaya gelmesiyle birlikte Kabil ve Pakistan'da ise gergin \e hareketlı saatler yaşanıyor. Kabil yonetımı Sovyetler'den aldığı askeri vardımla zorlu bir savunmaya hazırlanırken Necibullah mücahitlere görüşme çağrısını yineledi. Mucahitler ise çeşitli eğilim Mucahitlerin Kabil bölgesi komuîanı, "ilk hedefimiz Kabil'i ele geçirmektir" dedi. Afganistan başkentinde yabancı basın a kısıtlamalar getirildi. cı gazeteciler, radyo televizyon ekipleri de bir kulaklan Kabil'de, oradan oraya koşuşturup duruyor. Kabil'den gelen haberler de Pakistan'ı hiç kuşkusuz doğrudan ilgüendiriyor. Olaylann en kritik asamasında Çin Halk Cumhuriyeti'ni ziyaret etmekte olan Başbakan Benazir Butto da ziyareti boyunca yaptığı tum basın toplantılarında Afganistan sorununa değinmek ve bir açıklama yapmak durumunda kaldı. Afganistan Devlet Başkanı Necibnllah'ın cumartesi gecesi yaptığı "Pakistan ülkenıizi isgale hazırlanıyor" şeklindeki açıklamaya da Butto, Pekin'den yanıt verdi. Benazir Butto, Afgan sıuırına asker yığdıkları yolundaki haberleri "hayal mahsulü" olarak nitelendirirken, "Pakistao, Afganistan'ı S'inci eyaleti yapmak istiyor" suçlamasına da kendi ulkesine de mesaj niteliğindeki şu yanıtı verdi: 'Bizim zaten kendi uiusal birliğimizi saglama konusunda yele Sovyetler Birliği hükümeti organı İzvestia Gazetesi, Sovyet bkliklerinin çekilmesinin tamamlanmasındcn sonra binlerce kişinin öleceğini yazdı. Litvamn'da büyük gösteri MOSKOVA (A A) Sovyetler Birlıği 'nin Litvanya Cumhuriyeti 'nde, Litvanya dilinin resmi dil kabul edilmesini protesto içın, on binlerce Polonya asıllı ve Rus vatandaşmın gösteri yaptığı bıldirildi. Bir kaynak, gostericilerin, Litvanya dılinın resm ileştirilmesin in Rusları ve Polonya asılhtan ikincı sınıf vatandaş durumuna düşürduğünu savunduklannı ve eşit muamele görmek istediklerini belirtti. Öte yandan Sovyeıler Birliği'nın Turkmenıstan Cumhuriyeti 'nde, halı dokuyuculannın grev yapıiklan bildınldi. TASS'ın bıldirdiğine göre, grev sonucu, halı dokuyuculannın ucretlerine yüzde 15 zatn yapıldı lerı bir araya getirerek şurayt yeniden toplamaya çalışıyorlar. Şii ve Sunniler arasındaki göruş ayrılıkları nedeniyle ilk gün eksik katılımla ve yalnızca iki saat toplanabilen Danışma Meclisi (şura) dun aU^am da yine İran yanlısı Şii mucahitlerin katılımı olmadan bir kez daha toplandı. Hazırlık niteliğinde olduğu bildirilen bu toplantıda bu sabah tekrar bir araya gelinmesi ve geçici hükumet kurulması konusunda somut kararlar alınması goruşü benimsendi. Onceki gün İslamabad'a gelen iran Başbakan Yardımcısı Ali Rıza Muayyeri'nin temasları konusunda bir açıklama yapılmazken, Çin Halk Cumhuriyeti'ne uç giınluk bir ziyaret yapan Başbakan Benazir Bulto da dun akşam ulkesine dondu. Başkent Islamabad'da telefon ve ziyaret trafıği görülmerniş bir yoğunlukta devam ediyor. Göriinürde iki ana mücahit ittifakı arasındaki pazarhklar, sayüarı belki de yüzleri bulan temaslar aracılığıyla yürütülüyor. lslamabad'da yine sayılan yüzlere ulaşan yaban rince derdimiz var. Bir de yabancı maceralara atılmak istemiyoruz." Ote yandan Afganistan Devlet Başkanı Necibullah, mucahit gruplanna yeniden diyalog çağnsında bulundu. Necibullah, mucahitlerin lslamabad'da toplamaya uğraştıkları Şura'nın ve geçici hükümet oluşturma çabalarının başarısız olacağmı da öne sürerek "Afgan halkının ve mevcul yönetimin katılmadığı bir cabanın" sorunu çözemeyeceğini kaydetti. Afganistan'ın Peşaver Konsolosu Gul Aka ise mücahit liderlerini, "Şura'yı bahane ederek ülke dtşında daha fazla kalmaya çalışmakla" suçladı. in çekilmesinden sonraki "ilk amaçlanıun hükümeti düşürmek" olduğunu belirttikten sonra, "İkinci aşama, Kabil'deki giivenliği saglamak ve halkın canını kurumak ve yağroayı önlemektir" dedi. Afganistan hükümetinin ise yabancı basının Kabil'de dolaşımını sınırlamaya yönelik bir dizi tedbir aldığı bildirildi. Afgan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Amani yaptığı açıklamada, 3 Fransız gazetecinin, yetkililere haber vermeden bu sabah Kabil'i terk ettikleri gerekçesiyle ülkeden sınırdışı edildiği kaydedildi. Sovyet resmi İzvestia Gazetesi Sovyet askerlerinin Afganistan'dan çekilme işleminin tamamlantlk hedef Kabil masından sonra, ülkenin binlerAfganistan yonetimine karşı ce kişinin ölümüne yol açacak humucadele eden mucahitlerin Ka zursuzluklara sahne olabileceğinı bil bolgesi komutanı Hacı Abdiil V37rlı Hak, ilk hedeflerinin başkent Katzvestia Gazetesi'nin dunkü habil'i ele geçirmek olduğunu söy berinde, "Karşıt siyasi görüşteki ledi. Afganlılar karşı karşıya bırakılAbdül Hak, Newsweek Dergi mışür. Merkezi Pakistan'da busi'nin onceki gunku sayısında ya lunan mucahit liderleri kana yımlanan demecinde, Sovyetler' susamışlardır" denildi. PAKISTAN MACARÎSTAN Merkez komitesi uyardı Merkez komitesinin bildirisinde çok pariili sisteme geçişin "tedrici" olması gerektiği belirtildi. BUDAPEŞTE (AA) Macaristan'da çok partili sisteme geçişin kabul edilmesinin yankıları sürerken Komunist Partisi Merkez Komitesi yayımladığı bildiride bu geçişin "tedrici" ve "düzenli" biçimde olması gerektiği uyarısında bulundu. Merkez komitesi tarafından önceki gece yayımlanan bildiride ülkede çok partili sisteme geçişin, Komunist Partisi tarafından desteklendiği belirtildikten sonra, "Ancak bu geçişin tedrici ve düzenli biçimde gercekleşmesine dikkat edilmelidir" dendi. Merkez komitesinin bildirisi şöyle devam ediyor: "Çok partili sisteme geciş sürecinin kontrolden çıkması ve istikrarsızlığa vol açması tehlikesi vardır. Bu bakımdan geçişin tedrici ve düzenli biçimde olması gerekmektedir." Siyasal gözlemciler, merkez komitesinin bu bildirisinin muhafazakâr kanadı da hoşnut etmek amacını taşıdığını belirtiyorlar. Macar Komunist Partisi içinde azımsanamayacak bir muhafazakâr grubun çok partili sisteme karşı olduğu biliniyor. Budapeşte'de adının açıklanmasını istemeyen bir Batılı diplomat Moskova'nın Macar Komunist Partisi'nin, kontrolu elinden kaçırmasından kaygı duvduğunu söyledi. Diplomata gore böyle bir gelişme, Mihail Gorbaçov'u guc durumda bırakabilir ve Sovyet muhafazakârlan demokratikleşmenin Komunist Partisi'nin devrilmesine yol açacağını öne sürerek muhalefetlerini sertleştirebilirler. Merkez komitesinin geçen hafta iki gün süren toplantısında 1956 olayları konusunda bir karara va1 rılamamış olması da, Macaristan da muhafazakârların hâlâ ağırlıklarını koruduğunun bir göstergesi olarak kabul ediliyor. Ancak, ulkede sosyalist çerçeve içinde kalma koşulu ile de olsa, çok partili sistemin kabul edilmesi yine de önemli bir gelişme olarak görulüyor. Gözlemciİer, Doğu Avrupa ulkelerinin tarihinde ilk kez çok partili sistemin kabul edildiğiııe işaret ediyor. Moskova'da Yahudi Merkezi MOSKOVA (AA) 1948 yılında kaybolan unlu Sovyet aktörünün adını taşıyan Solomon Mihoels Yahudi Kültür Merkezi, Moskova'da düzenlenen bir törenle açıldı. Törene, Dünya Yahudi Kongresi Başkanı Edgar Bronfman, Nobel Barış Ödülü sahibi Elie Wiesel ile Sovyeı Dışişleri Bakanlığt'ndan iki yetkili ve çok sayıda Baııh misyon şefi katıldı. îrari'da özgürlük ortamı TAHRAS (AA) tran'ın devrimden sonraki ilk başbakanı ve ülkedeki tek yasal muhalefet orgütü sayılan "İran Özgürlük Hareketı" lideri Mehdi Bazargan ve iki yandaşı, hükümetten ayrılışmdan dokuz yıl sonra ilk kez basın toplantısı düzenlediler. İran Özgürlük Hareketi liderlerinden Bazargan, hareketın kuruculanndan Yadollah Sahabı ve Bazargan kabinesinin Dışişleri Bakanı İbrahim Yezdi, muhalefetlehnin "iktidar kavgası değil, anayasaya uyulması" konusunda yoğunlastığını belintiler. Kaalı çabşmaım anhadaa öfke ve gözyası Amerikan Kultür Merkezi'ne yüruyen aşın Islamcılara polısin ateş açması. muhalefet tarafından "barbarlık" olarak nıtelendi ve hükümet suçlandı. Cenazelerın kaldınlışı sırasında da yer yer olay çıktı. (Fotoğraf: AP) 'Şeytan ayetlerT krizi 7 kişinin ölümüne yol açan olaydan ötürüpolise 'barbaf suçlaması İSLAMABAD (Cumhuriyet) Hint asıllı yazar Selman Rüşdi'nın İslam dinine hakaret ettiği öne surulen "Şeytan Ayetleri" adlı kitabı aleyhinde yapılan kanlı gösterilerde 7 kişinin ölümü ve 60'a yakın kişinin yaralanması Pakistan'ı birbirine kattı. Muhalefet partileri, pazar günkü büyük gösteriler sırasında Amerikan Haberler Merkezi'ni koruyan polislerin göstericilere ateş açmasını "vahşet" olarak nitelerken, hükümetin bu konuda hesap vermesini istediler. Gösterilerin surmesi ve ölenlerin cenaze torenlerinin olayh geçmesi de beklenirken lslamabad'da olağanüstü güvenlik tedbirleri alınıyor. Aralarında İslam tttifakı lideri Navabzade Nasrullah Han, Mevlana Fazlurrahraan ve Mevlana Kevser Niyazi gibi onde gelen dini liderlerin de b u l u n d u | u dinci gruplar tarafından düzenlenen pazar günkü gösterinin, Pakistan'da 1979'dan bu yana meydana gelen en büyük ABD aleyhtan eylem olduğu bildiriliyor. On binlerce kişinin ellerinde, Satank Verses (Seytan Ayetleri) kitabının yazarı Selman Ruşdi'yi, ABD'yi ve lngiltere'yi kmayan pankartlarla Amerikan Haberler Merkezi'ne doğru yurüyüşe geçmesiyle başlayan olaylar, polısin ateş açması ve b ö z yaşartıcı bombalar kullanması üzerine 3 saat süren çatışmalara sahne olmuştu. Gösteriler sırasında öldüğü bildirilen 7 kişiden ilkinin, American Center adındaki binanın üzerindeki ABD bayrağını indirerek parçalayan bir genç olduğu belirlendi. Olaylann hemen arkasından toplanan parlamentoda muhalefet liderleri iktidardaki Pakistan Halk Partisi'ni ağır bir dille suçladılar. Gostericilerin amacının yalmzca ABD temsilcilerine bir protesto mesaj ı iletmek olduğunu belirten rauhalefet liderleri, polisin tavrını "barbarlık" olarak nitelediler. Bu arada olaylann ardından Pakistan hukümetinin kitabın basılmasını, dağıtılmasını yasakladığı \e kitabın imha edilmesine karar verdiği bildirildi. Öte yandan "Şeylanın Ayetleri" adlı kitabın ABD'de basılmasına karşı Hindistanda da gösteriler duzenlendi. Güvenlik guçleri ile gostericiler arasında çıkan çatışmdlarda bir kişinin olduğu. 50 kişinin de yaralandığı bildirildi. Hindistan'ın Keşmir eyaletinde meydana gelen olaylarda, Nıusluman gostericiler, kitabında Hz. Muhamnıed'e hakaret eden yazarı kınadılar. Kitabın, Mısır, Pakistan ve Hindistan'da yasaklanmasına rağmen şiddetle eleştiren gostericiler 24 saat suren bir grev düzenlediler. Bu arada, ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcusu Chariesı Redman dun >aptığı açıklamada, onceki gun Pakistan'da meydana gelen olaylarda 5 kı>inin olmoinden ulkesinin bu>uk uzüntu duvduğunu ^oyledi. New Yorh zirvesi 56 nisanda İZZET RIZA YALIN LEFKOŞA KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denkıas ile Rum yoneıimi Uderi > asiliu 56 nisan tarıhlerınde Nevv Vork'ta BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar'ın aözetimınde ikincı kez buluşacaklaı. Denktas ve Vasiliu dun saat 17.00"de Letloşa goruşmesi için yeniden bir ara\a geldiler. Önceki gün ABD'den adava dönen ozel temsilcı Camıllion'un ozel konutunda \apilan gorıışme. vakla^ık iki saaı surdu. BM Ba>ın Sozcüsuııuıı acıklamasına gore. Camillion. ıkı lıdere Perez de Cuellar'ın Nevv Vork zirvesi için >aptığı onerıvi ilettiği 56 nisan tarihlerindeki bu zirvevi kabul eden Denkta? ve Vasiliu'nun veni topIantı donemini 2 1 şubat pazartesi gunu başlatmak v e daha derinlenıesine goruşme yapmak için anlaştıklau bildirildi. Özel temsilci Camillion da BM Genel Sekreteriyle goruşmek uzere hafta sonunda yeniden Nevv York'a gidecek. \ asılıuDenktaş göruşmesinde Turk tarafımn Rum onerileriııe \\\i,k\n değerlendırmelerini bir belge ile bunduâu oşrenildi. KlBRIS' North'un yargılanması ertelendi WASHINGTON (AA) ABD Yüksek Mahkeme Başkanı Wiiliam Rehnquist, İrangate skandalımn kilit adamı ve uiusal gtivenlik dantşmanlarmdan Oliver North 'un yargılanmasmın ertelendiğini açıkladı. Baker tedn^inliği Dış Haberler Servisi ABD Dışişleri Bakanı James Baker'ın NATO uyesi ülkelerin dışişleri bakanları ile "tanışma" gezisi süruyor. Bugün Turkiye"ye gelecek olan Baker, Bonn ve Londra'daki temaslarından sonra dün Norveç ve Danimarka'ya geçti. ABD Dışişleri Bakanı'nın, temaslan sırasında muttefik ulkelere kısa meıızilli nükleer silahların modernleştirilmesi konusunda telkinlerde bulunduğu biliniyor. Federal Almanya Başbakanı Helmuth Kohlün tam d a bu sırada ortaya attığı "modernleştirmey i erteleme" önerisinin tedirginlik yarattığı bildiriliyor. Tanışma gezisine Kanada'dan başlayan James Baker, bilindiği gibi, daha sonra Ingiltere'ye geçerek Dışişleri Bakanı Sir Geofrey Howe ile göruşmuş, daha sonra da Başbakan Margaret Thatcher tarafından kabul edümişti. AP'nin haberine göre, geçen cumartesi günu gerçekleşen bu goruşme sırasında Batı Avrupa'daki kısa menzilli (menzilleri 500 km!den az) silahların modernleştirilmesi konusunda anlaşmaya varıldı. Ancak bu gorüşmede Federal Almanya Başbakanı Helmut Kohl 1 un kısa bir süre once yapmış olduğu "Modernleştirme karannı iki yıl sonraya erteleyelim" şeklindeki onerisinin de ele alınıp alınmadığı açıklanmadı. Baker'a yakın kaynaklar bu konuda bir anlaşmaya varılamadığını belirttiler. Baker'ın Federal Almanya'daki temasları bu çerçevede daha hareketli geçti. Pazar akşamı Bonn'a gelerek Alman görevdaşı HansDietrich Genscher ile göruşen Baker, ozellikle modernleştirme konusundaki Alman çekincesini aşmaya çalıştı. Dun sabah Danımarka ve Norveç'i ziyaret eden Baker, d a h a sonra yeniden Bonn'a dondu. Akşam da Atina'yı ziyaret ettikten sonra dun gece Roma'ya gitti. ONN Isveç komünistleri Gorbaçov'a sıcak bakıyor Çoğulcu demokrasiyi benimseyen İsveç Komunist Partisi'ne göre Moskova'daki özgürlükçü ortam Batı Avrupa'daki komunist partilehnin prestijini arttıracak. YAVUZ BAYDAR STOCKHOLM "Moskova'dan gelen yeni düşünce dalgalan, dünyadaki bütiın sosyalist güçler için buyük onem taş.yor. Yeni SosyaWemer list Düşünce'nitt bu nedenle her biçimde desteklenmesi gereklidir." Jaacs takcr Goziemcılere ı len bakantarından çok başbakan dışış İsveç Komunist Partisi (VPK) milletvekili ve Parlamento Dışişleri Komisyonu uyesi Bertil Maabrink'e ait olan bu sözler, partinin Gorbaçov hareketine bakışını özetliyor. Isveç/li seçmenin son seçimlerde %5.S oranında oyunu alarak parlamentoda 21 sandalye elde eden Genel Sekreter Lars Werneri in liderliğindeki VPK, Sovyetler Birliği'ndeki iç ve dış politik gelişmeleri olumlu olarak göruyor. VPK'nın tutumunu "doğal" olarak tanımlamak mümkün, çunku parti, Çekoslovakya'nın 1968'de işgalinden bu yana Moskova'ya karşı dikkatli ve zaman zaman da eleştirel bir tavır takınmış bulunuyor. Sovyet muhaliflerine karşı hukuk dışı uygulamaları ve Afganistan'ın işgalini hoş karşılamadığını açık bir dille belli eden VPK, Gorbaçov'un reform hareketini dış politikada kalıcı bir barış döneminin başlangıcı, iç politikada farklı düşuncelere ve alternatif orgütlenmelere yol açacak sürecin ilk adtrm olarak goruyor. Açıkhk yok Her şeye rağmen VPK, gerek MarxizmLeninizm, gerek Stalinizm konusunda tutumunu açıklığa kavuşturabilmiş bir parti değil. 1968'den beri EuroKomünist hareketin (Avrupa Komunizmi) içinde yer alan partinin eğitim programında Stalin donemine eğilinmemesi, çeşitli eleştirilere yol açmış durumda. Son birkaç yıl içinde eleştirilerin artması nedeniyle VPK'mn bu yıl içinde Stalinizm'le hesaplaşarak "bu defteri düreceği" ö n e suruluyor. 1960'lann yoğun tartışma donemi sırasında programından Lenin'ın adını çıkarmış olan VPK, 1972 kongresınde yeniden Leninizm'i benimsedi. Partinin Güney Avrupa EuroKomunizmi'ne yakınlaşmasından ve örgut içi Sovyet eleştirisinin artmasından rahatsız olan bir grup Stalinci, I977'de Moskova yanlısı bir yeni komunist partisi, APK'yı (Komunist Işçi Partisi) kurdular. Ancak her iki parti de Moskova'da eşit olçude kabul gordu. Bunda, VPK'nın Brejnev yonetimine yönelik ılımlı bir politıka surdurmesinin payı oldu. Partinin eleştirileri, Afganistan işgalinin yanı sıra 1981 Polonya olayları uzerine yoğunlaştı. VPK yonetimi, Moskova'dan hoşnutsuzluğunu daha açık biçimde dile getirir oldu. İlginç olan nokta, İsveç komunist hareketı ıçınde (Jorbaçov'un reform girişimlerine karşı eleştiri bulmanın gerçekten güç olması. İçinde çok sayıda sadık Stalinist barındıran Komunist İşçi Partisi (APK) de Gorbaçov'u hararetle alkışlayanlar arasında yer alıyor. Goruşleri bilinen Maocu, Troçkist ve sendikalist orgutler ise geniş tabana sahip olmamaları nedeniyle seslerini duyurmakta guçluk çekiyorlar. Prestiji artacak Çoğulcu demokrasiyi benimseyen VPK, Moskova'daki "özgürlükçü" ortamın ve yeni seçim sisteminin, Batı Avrupa'daki butun komunist partilerın seçmenler nezdindeki prestijini arttıracağına inanıyor. Bertil Maabrink, Sovyetler Birliği'ndeki gelişmelen "Mos kova Bahan" olarak adlandırmak istemiyor. Bu kavraır.ın "Prag Bahan"ıu anımsattığını, Çek reform hareketinin Moskova o sırada demokratikleşmeye hazır olmadığı için başarısızlığa uğradığını söylüyor. Rusça bilen ve Sovyetlerde sokakta halkla konuştuğunu anlatan Maabrink, Sovyet sisteminin toplumun yaratıcı fertlerini dışladığını, insanlarını edilgin hale getirdiğini kaydederek, "Seçimlerde ada> olmak için parti üyeliği aranmayacak, onun yerine bilgi ve beceri belirleyici olacak. Bunun katılımı arttıracağına ve geniş bir liberalizasyon başlatacağına inanıyorum" diyor. Ekonominin "bataktan" çıkanlmaya çalışıldığmı söyleyen Maabrink, bunun nedenini "Brejnev döneminde doruğa ulaşan" akrabalık ilişkilerine, rüşvete, yolsuzluğa, beş yıllık iktisadi planlamadaki "sahtekârhklara ve burokrasiye'" bağlıyor, Maabrink, Gorbaçov'un bundan sonraki adımının, çevre hareketi gibi alternatif hareketlere özgürluk saglamak olacağmı sanıyor.